Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyettmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç # Dış Haberler Ergun Bakı • Isiıhbaraı \ alçın
Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çıkır • Ekoıumı Bülent Kızanlık • kulmr
Ç e t i n k a \ a # Yazıışlerı Muıiurlen Handan Şenküken •Spor Abdülkadir \ ücdman
Fbrahim S lldız .Dinç Ta\anç (Sorumlın • Makaleler Sami Karaören #Çe\ın Se>fettin
• Haber Merkezi Mıidürü: Hakan Kara Turhan • Düzeltme Abdullsh \«7icı#Bılııı-Bel-
0 Görsel Yonetmen Fİkret Eser ge Edibe Buğra • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu
Yayın Kurulır İlhan Srlçuk (Başkan ı.
Orhan Erinç. Okta\ Kurtböke.
Özgen \car. Hikmet Çetinkaya,
Şûkran Soner. Ergun Balcı. Dinç
Tayanç, İbrahim >. ıldız. Orhan
Bursalı. Mustafa Balba\.
Ank3ra Temsılcısı MusUfa Balba> • Habcr Müdürû: MüesseseMüdürü ErolErkut#K.O- MEDYA C: • Yonetım MEDYA G: •
Doğan Akın Atatürk BuK an No 125. Kat 4. Bakanhklar- ordınator Ahmet Koruban # Kurulu Başkanı-Genel Yonetım Kurulu
AnkaraTel 419502O(7hat). Faks: 4195027 •İzmırTem- Vluhasebe Bülent Yener • ldare Mudûr Gülbin Erduran Başkanı - Genel
sılcısı.SerdarKızık,H ZıyaBh 1352 S 2 3Tel 4411220. Hüse>in Gûrer • Işletme Önder • Koordınator Reha Mudur Cstîn Ak-
Faks-44191 P^AdanaTemsılcısı ÇrtinYiğ>noğlıı,lnönu Çeük#Bılgı-lşlem.N»JIİnaI#Bıl- Iptmaa • Genel Mudur men • Murahhas
Cd i 19 S No 1 Kat l.Tel 3522550. Faks 35225'7
O gKa\arSıstem MürihetÇUer Yardımcısı Mine Akdağ u\e Bora Gönenç
\a>ımla>an >e Basan: Yenı Gun Haber Aıansı. Basın \e Ya>ıncıllk A Ş.
Turkocajıtad 39 41 Cajaloglu 34334 Ist PK 246 tstanbul Tel (0 2I2| 512 05 05 (20 hal) Faks (0 212)513*5'
15EVLLLI995 Imsak 5.10 Güneş: 6.36 Öğle: 13.07 îkindi: 16.36 Akşam 19.22 Yatsı: 20.43 MEDYA C Tel 514 07 5 3 - 5 1 3 95 8 0 - 5 1 3 84 60-61. Faks. 5118466
Anadolu Basın
Bayramı
• ANKARA(AA)-
Anadolu Basın Bayramı,
dün Adıyaman 'da
düzenlenen törenlerle
kutlandı. Anadolu Basın
Birliğı Genel Başkanı ^
Akcan, yaptığı yazılı
açıklamada, Atatürk ilke ve
inkılaplannın savunucusu
olarak laık-demokratik
parlamenter rejime yönelik
her türlü harekete karşı
devletten yana tutumu ile
mücadele veren Anadolu
basınının 14 eylülü bayram
olarak kutladığını bıldirdi.
Alınan karar geregi 14
yıldır Anadolu Basın
Bayramı 'nın farklı birilde
kutlandığını hatırlatan
Akcan. bu yılki
kutlamalann Adıyaman'da
gerçekleştirildiğini bıldirdi.
İstanbul-Bodpum
seferteri
• tstanbul Haber Servisi -
Türk Havayollan (THY),
Istanbul-Bodrum
seferlennde saat degişikliği
yaptı. Ekım ayı içın de
Ankara-Şanlıurfa hattına
ek sefer koydu. THY'den
yapılan açıklamaya göre
Istanbul'dan her gün saat
17.45'te yapılan Bodrum
seferi. 15-23 eylül tarihleri
arasında saat 17.30'da
gerçekleştirecek. Aynca,
24 eylül-28 ekim tarihleri
arasında da saat 16.00'daki
tstanbul-Bodrum seferi
15.00'tebaşlayacak.
tstanbul Balık
Festivali
• tstanbul Haber Servisi -
Çengelköy Kültür ve
Dayanışma Derneği ıle
Kültür Bakanlığı Kültür
Mirasında lstanbul
Merkezi'nin ortaklaşa
düzenlediği "tstanbul
Balık Festivali" yann
başlıyor. Çengelİcöy'ün
mey«ian ve sokaklannda
gerçekleştirilecek festival.
Istanbullulann kentsel
duyarlılığını arttırmayı
hedefliyor. lstanbul yann
çok farklı bir festivale tanık
olacak. 16-17 eylül
tarihlennde Çengelköyde
düzenlenecek "tstanbul
Balık Festivali", konserler,
dans gösterileri. fener
alayı. "En Güzel Bahçe
Yanşması". "Anılarda
Çengelköy"' söyleşisi.
sokak pazarı gibi çeşitli
etkinlikleri içeriyor.
Festival çerçevesinde
•'Marmara-Boğaziçi Deniz
Kirlıliği" konulu bir de
forum düzenlenecek.
Çocuk moda
urünlepi fuarı
• İstanbul Haber Servisi -
Devlet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Yıldınm Aktuna,
Bakırköy Belediye Başkanı
Ali Talip Özdemir ile
birlikte Ihlas Fuar
Hizmetleri Ticaret A.Ş.
tarafından Mecidiyeköy
FM Fuar Merkezi'nde
düzenlenen "0-14 Yaş
Çocuk Moda Üriinleri
Fuan"nı açtı. Toptan ve
perakende satış yapan 75
firmanın katıldığı fuar. 17
eylül pazar gününe kadar
açık kalacak.
İstanbul'da
elektrik
kesintisi
• İstanbul Haber Servisi -
lstanbul'un Bayrampaşa
ilçesindeki trafolann
bakım çalışmalan
nedeniyle 18-24 eylül
tarihleri arasında bazı
semtlerde elektrik kesintisi
yapılacak. Boğaziçi
Elektrik Dağıtım A.Ş'den
yapılan açıklamaya göre,
18eylüldeEmintaş l.Özel
ldare bınası. 19 eylülde
Kartaltepe ve Yıldınm
mahallelerinin bir bölümü,
20 eylülde Yıldınm
Mahallesi'nın bir bölümü,
21 eylülde Kartaltepe
Mahallesi'nin bir bölümü
ve Kocatepe Mahallesi, 22
eylülde Murat Mahallesi,
Bereç çev resi. 23 eylülde
Abdi tpekçi Caddesi'nin
Emintaş 1 'den sonraki
bölümü. 24 eylülde
Topkapı. Davutpaşa
Caddesi. Maltepe Caddesi
elektrik alamayacak.
Sarıyer'de
kuduz olayı
• tstanbul Haber Servisi-
Sanyer'de geçen pazartesi
günü bir inek, bir dana ve
bir kişıyi ısırdıktan sonra
ölen köpeğin kuduz olduğu
bildirilerek köpek
tarafından ısınlan kişinin
acilen kuduz aşısına
başlaması istendi.
3 yaşındaki Moğol bebeleri, değme biniciye taş çıkanyorlar
Göktürk çağuıa yolcııhık• Orhun Vadisi"ndeyiz.
Ayağımızı yere
bastığımızda, kekikler ve
kır çiçekleri, ağırlığa
dayanamayıp kokulannı
sahveriyorlar. Oksijen
başımızı döndürüyor.
IŞIKKANSL
ULAN BATOR/ORHUN VADtSİ - Sim-
siyah karbulutlan. karşıdaki bozdağlardan
üsrümüze üstümüze geliyor. Güneş. mil-
yonlarca yıllık alışkanlığıyla. güneyde ası-
lı kalmakta kararli.
Moğolistan'ın başkenti Ulan Bator'a
enerjı üreten termik santrahn kara duman-
lan geride kaldı. Minibüs, hoplaya zıplaya
ilerliyor. Toprak yol, engebelerle dolu. Uç-
suz bucaksız step, dağlara doğru koşuyor
Bildik çiçekler gözümüze ilişiyor. Taç yap-
raklan mavi olanlannı, çocukluğumuzda
"yıklız çiçeğT diye öğrenmiştik. Gözyü-
zündeki karaltıyı önce tanımlayamıyoruz.
Süzüldü, süzüldü; geniş kanatlan ile alım-
lı bir dönüş yaptı. Kartaldı.
u
Hıh" dedik.
"Kendini beğenmiş."
1
Gücün, ancak kaça-
cak delik bulamayan tarla fareleri ıle mıyop
gözlenmizeyeter...
Yol bıtti. Minibüs, oldu sana Luna-
park'taki bugi bugi. Bir aşağı. bir yukan
Başımızı arabanın üstüne vunnak ışten bı-
le değil. Bomboş otlakta gidiyoruz. Ağıl
çitine benzerparmaklıkla çevrilmiş, içınde
uzunca iki taşın dikıli olduğu alanın yanın-
da durduk. Göktürk vezıri Tonyukuk'un
diktıği anıtlardayız. Anadolu'dan yaklaşık
10 bın kilometre uzakta; ilkokul. ortaokul
tarih kitaplannda okuduğumuz o ünlü Or-
hun Yazıtlan'ndan biri iletanışıyoruz. Bun-
dan tam 1300 yıl önce dıkılmişler. Yanı-
mızdaki Moğol yetkililerden biri, dönüp
"Okuyabilir misiniz" diye soruyor. Şimdi
orada. neredeyse 60-70 kuşaktan Anadolu
Türkleri'nin dedesi olduğu söylenen Gök-
türkler'in alfabesini bilmemızin olanaksız-
lığını uzun uzun anlatmaktan bizi bir Tür-
kolog kurtanyor. Yazıtı okumaya koyulu-
yor. "Türk"sözcüğünün geçtiği harfleri
gösteriyor. Yazıt. Göktürkler'in Çinlilerle.
diğer Türk kavimleri, örneğin Oğuzlarla
yaptıklan savaşlan anlatıyor. Burası bir zi-
yaretyeri.
Yıkılmış bina kalıntısı
Anıtlann ardında. daha çok Çin etkisin-
de olduğu sanılan ve şu anda yıkılmış bir
bınanın kalıntılan bulunuyor. Çevrede. baş-
lan kopanlmış heykeller duruyor. Binanın
önünden doğuya. güneşe doğru uzanan "ih-
riram yolu*'nun taşlan belirgin. Yolun so-
nunda. mezar taşını andıran aralıklarla top-
rağa gömülü kayalar, yosun tutmuş. Bun-
lann adı "balbaL" Balballar ile ilgili iki söy-
lenti var. Birincisine göre buraya ziyarete
hergelen, dönüşte birbalbal dikmiş. Diğer
söylentiyse. herbirbalbalın. Göktürkler"in
öldürdüğü kişilerin ruhunu korumak ama-
cıyla toprağa çakıldığına ilişkın.
Tonyukuk Anıtlan'nın durumuna gelin-
ce... Biz. bilim adamlannın yalancısıyız.
artık dış etkilere dayanamayacaklarmış.
Çevredeki inekler. atlar. taşlan kaşağı gibi
kullanıyormuş. Yakın çevrede bir tek agaç
olmadığı için hayvanlar, kaşıntılannı tarih-
sel taşlar ile gideriyorlarmış. Kuşlar anıtla-
nn üzerine pisliyor, bunlar yagmur yağdı-
ğında asit olup, yazıtlan yıpratıyormuş.
Kılçadırlar
Tonyukuk Anıtı'nı geride bırakıp. bal-
ballann güneydoğusundaki beyaz noktala-
ra doğru ilerliyoruz. tki kıl çadır bizı bek-
liyor. Bir Moğol çoban ailesine konuk ola-
cağız. Moğollar. geleneksel gıysileri ıçin-
de bizi karşılıyorlar. Çadırlann ardında bir-
birine koşut ikı tahta direğin arasına ıp ge-
rilmiş. Buipede uzun yelelı atlarbağlı. Ba-
şımızı eğıp. çadırdan ıçen ginyoruz. Çadı-
nn içi. taze peynir ve tezek kokuyor. Çadır.
yandan kesilmiş bir geniş daire bıçimınde.
Kıl çadır, yaya benzer tahtalar üzerine otu-
ruyor. Tepesinden de bir soba borusu çıkı-
yor. Henüz kış gelmediği için borunun bu-
İunduğu tepeden ışık sızıyor içeriye. Orta-
da kuzinaya benzer soba, hemen yanında
tezek kovası, kazana benzer bakraç var. tçı,
ağzına kadar at sütü dolu. Çoban ailesi, at
sütü ve taze peynir ikram ediyorlar. Gözle-
rimiz. günümüzü çağnştıracak eşya anyor.
Minik Moğol kı/lannın tj \c soğuğun ka\rukluğu gözecarpıvor. (Fotoğratldi. R1ZA EZER)
Camı düşmuş çalar saat, eski, hantal tran-
sıstörlü radyo. bir de solmuş siyah beyaz fo-
toğraflar. Aıle efradı. başlarını bırbırıne
yaklaştırıp, gayet cıddi poz vermışler. Ge-
rıye kalan bütün veriler. ılkel birkapalı ai-
le ekonomi.sinin sürmekte olduğunun kanı-
tı. Sankı. zaman makinesine girıp. yüzyıl-
laröncesinegittık. Arkeolog Prof. Dr Oluş
Ank. kulağımıza t'ısıldıyor:
Moğollann giysileri
"Mogol ailesinin üstündeki ghsilerigö-
rüvorsun ya, biraz önce Tonyukuk Anı-
tı'ndaki he> kellerdekilerin aynısı."
Moğol aılenın yaşam sürgitinde, at ile sı-
ğırlann eti ve sütü yıne başat. 3 yaşındaki
bebeler, değme biniciye taş çıkanyorlar.
Genellikle atın eyerine oturma da yok.
Czenginın üstüne basıp. dümdüz bır hev -
kel gibi yol alıyorlar at üstünde. Bu da bir
gelenek. Savaş ya da çobanlık sırasında,
hareket özgürlüğü tanıyormuş at ustasına.
Minık Moğol kızlannın yüzünde güneş
ve soğuğun kavrukluğu göze çarpıyor. Yay-
la rüzgârlarına ınat, örgülü saçlannı ille de
pembe kurdelelerle süslüyorlar.
Geçmişe yolculuğumuz. ertesi gün de sü-
rüyor. Uygarlığın dev böceğı helikopterle,
Orhun Vadisi'ne uçuyoruz Altımızda, tü-
mü 1 5 mılyon kilometrekare olan Moğo-
lıstan toprakları. Tepeler çıplak ve ıssız.
Tek tük çam ormanlan. Gölgelı vadilerde,
oraya buraya nokta gıbı yerleşmış kıl çadır-
lar. Helikoptenn taktakasından korkan hay-
van sürüleri. çılgınlar gibi öteye benye ka-
çışıyorlar. bzun ırmaklar. dağlann arasına
derın yaralar açmış. 2 saatlik uçuş süresın-
ce gözümüze büyük bır kent ya da kasaba.
sanayi tesısı ya da geniş tarım arazilerı
çarpmıyor Bır yol görüyoruz, ülkenin ba-
tısına gıden. Bomboş. Rusya ıle Çin arası-
na sıkışmış, 1921'de sosyalist sistemı be-
nimsemiş Moğolistan'da insanlann neden
hâlâ bu denli feodal bır yaşam sürdükleri,
aklımıza takılıyor. Bu denli bakir bir ülke-
ye. küreselleşmeyle birlikte, dünya impa-
Moğollar çok küçük yaşlardan itibarcn ata binmevi öğreniyorlar.
ratorluğuna soyunanların çok büyük ilgi
gösterdiklenne ilışkin bilgileri anımsıyo-
ruz. Orhun Vadisf ndeyiz. Ayağımızı yere
bastığımızda, kekiklerve kır çiçekleri. ağır-
lığa dayanamayıp, kokulannı sahveriyorlar.
Oksijen, başımızı döndürüyor Kültigın
Anıtı'nadoğru yürümeye başlıyoruz. "*Tu-
rancı" olarak tanınan bir yazar. çevresine
bilgı venyor:
- Burası eskiden cennet gibivnıiş. Şelale-
ter varmış.*'
Şelale olabılmesi için suyun, yüksek te-
pelerden akması gerekiyor. Etrafımıza ba-
kınıyoruz. Yüksek tepeler. ancak ufukta se-
çılebiliyor. Sonradan yatak değiştirmış Or-
hun Nehn, çok ırakta. Yanımızdaki bir öğ-
retim üyesıne. "Ben şelale oluşturacak bir
yüksetti göremiyorum*' dıyoruz. Yanıtı, kı-
sa oluyor:
"Ne yapacaksın? Ö> le inanmış."
Kültigın Anıtı da. Tonyukuk Anıtfna
benzıyor. Yalnız. burada anıtın kaidesi olan
kaplumbağanın parçalanmış gövdesi de
dikkatimızi çekıyor. Kaplumbağa çok ya-
şadığı için anıtı diken Göktürkler, kültür-
lennın sonsuzluğa değın korunacağına
inanmışlar. Burada da Tonyukuk'taki gibi
bir ziyaretgâh kalıntısına rastlıyorsunuz
Ancak etrafındakı kötü ruhlann bina içıne
girmesını engelleyen su çukuru ve tesisatı.
defineciler. kazı yapanlar tarafından tü-
müyle parçalanmış.
Bilge Kağan .\nıtı
Son durak Bılge Kağan Anıtı. Bu anıt. dı-
ğerlen gıbı gn granitten. Üstündeki Gök-
türk HanedanlığYnın arması olan dağ ke-
çısı ile yazıtı taçlandıran ejderli tepelik ise
ayn bir parça olarak yazıttan ilende yatıyor.
Anıtın kaidesi olan kaplumbağa. kış uyku-
sunda. Çünkü, tümüyle toprağın altında.
Az ileride, kafası kopmuş. ancak sağdan
sola kapanan giysisı ve özenli bır işçiliğe
sahip kemeri bulunan heykel duruyor. Bu
heykelin büyük olasılıkla Bilge Kağan'a aıt
olduğu düşünülüyor. Bılge Kağan ıle fo-
toğraf çektiriyoruz.
Yine Kültıgin Anıtf nın ardındaki suna-
ğın yanından geçiyoruz. Sunağın 100 met-
re gerisinde Moğal atlılar bizi ızliyor. Gü-
uşüp. kıkırdıyorlar. Yanlanna yaklaşıyo-
ı uz. Altın dişli olanı, "Turko, Turko" diye
^oruyor. El, kol ışareti ile fotoğrafını çek-
ııemizı istiyor. "Ya\,yüzvıUaröncesizSel-
, uklulan küıçtan geçirmediniz mi" diye si-
ora edecek değilız a. Başımızı sallıyoruz.
\nlaştık. Başındakı fbtrealdırmadan. Cen-
^ız Han edası takınıyor. Omuzlannı kası-
,. or, heybetli görünecek. Yakışıklı bir fotoğ-
raf oluyor hani.
Elimizı başımıza götürüp selamlıyoruz.
Aynısını yapıyor. Bir büyük kanatlı çekir-
ge. önümüzde uçarak uğurluyor bizı.
Dönüş zamanı geldi. Orta Asya stepleri ar-
kada kaldı. Uy garlık ananın beşiği .Anadolu
bizi beklıyor.
DİDİM
NATO üssüne karşı 20 bin iıııza
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)
- Didim"de kurulması planlanan NATO
denizaltı dinleme üssüne karşı sürdü-
rülen kampanya çerçevesinde 20 bin
imza toplandı.
Didim (Yenihisar) ilçesi sınırlan
içinde inşaatına başlanan NATO dinle-
me tesisleri için Mıllı Savunma Ba-
kanlığı'nca ek bir arazi ıstemiyle 36
bin dönümlük Hazine arazısı tahsisi
yapılması, yöre halkının ve yerel yö-
netimlerin büyük tepkısine yol açmış-
tı. Didım Koyu ile Akbük Körfezi ara-
sındaki 36 bin dönümlük arazı üzeri-
ne kurulmaya başlanan tesislerin ilçe-
nin yarısını işgal ettigı. tanm alanlan
ve meralann yanı sıra çok sayıda ka-
mu kampı ve yazlık siteyi kapsadığı.
askeri alanın Didim'in geleceğini teh-
dit ettiği belirtiliyor. Didim'de bırara-
ya gelen siyasi partiler. meslek örgüt-
leri, dernekler, yerel yönetım ve Di-
dim gönüllüleri. ortak bir çalışma pla-
nı uygulayarak askeri tesislere karşı
kampanya yürütüyorlar.
Öte yandan Mimarlar Odası lzmir
Şubesi ile Aydın, Manisa. Bodrum.
Kuşadası, Marmaris, Fethiye, Salihli.
Nazilli, Didim. Dikili ve Milas temsil-
cilikleri, Didim "deki dinleme istasyo-
nunun yer seçimi ve yöntemı açısından
• Mimarlar Odası tzmir
Şubesi ile Ege
Bölgesi'ndeki birimleri,
uygulamanın gerek yer
seçimi gerekse yöntemi
açısından kabul edilemez
yanlışlan içerdiğini bildirdi.
kabul edilemez yanlışları içerdiği vo-
lunda bır açıklama yaptı Mimarlar.
yaptıklan ortak açıklamada, tesısler
için tahsıs yapıldığına ılişkin bilgi ya-
zısı eline geçer geçmez Didım Beledi-
ye Başkanf nın demokratik bir yakla-
şımla meslek odaları. sivıl toplum ör-
gütleri, siyasi partı başk'anlarını der-
hal toplantıya çağırmasını olumlu bir
gelişme olarak gördüklerini belirterek
şöyle dediler:
"Tahsisin >crcl > önetime bilgi olarak
ilerilmesi dikkat çekicidir. Eşsiz Alrın-
kum plajları. Apollon Tapmagı ve çe>-
resindeki Miltt. Prienne, HerakJea gi-
bi tarih ve kültür miraslan. Menderes
Deltası-Kuş Cenncti. Karina, Bafa gi-
bi değerleri ile dış turizmin ilgi odağı
olan Didim'de NATO dinleme tesisinin
kurulabilmesi için Milli Savunma Ba-
kanlığı tarafından elkonulmak istenen
alan. son 16 bin dönünı istek ile 36 bin
dönüme çıkanlmaktadır. Dinleme is-
tas>onu için vapılan ön tahsisin son ta-
lep ile >aklaşık iki misline çıkanlması-
nın gerekçesi açıklanamamıştır. Son ge-
lişme bu elkoymanın 55 bin dönüme çı-
kanlacağı do«rulrusundadır."
Bu uygulamanın Türkıye'nın doğa.
tarih ve kültür zengınliklerı ile dışa açı-
lan penceresı olma yönünde hızla ge-
lışmekte olan Dıdım'in bu niteliğini
temelden sarsacağını vurgulayan Mi-
marlar Odası Ege Bölgesi birimleri.
Didim halkının. kentlerınde MSB ta-
rafından kurulmakta olan NATO Din-
leme Tesisleri konusunda gösterdiği
tepki ve endişelere katıldıklannı bildir-
dıler. Giderek 55 mılyon metrekare
alana yayılan, kentin planlanmış ve do-
ğal gelişimıni yok eden bu önemli yer-
leşim karannın, yöre halkına ve yerel
yönetimlere hiçbir bilgi verilmeksizin
gerçekleştırilmek istenmesıni eleştiren
Mimarlar. "Yapılmakistenilenin bir as-
keri tesis olması ileri sürülerek girişim-
lerin gizh'lik içinde vürütülmesini \e
bö>1ebiruygulamadanciddişekildeet-
kilenecek bidimlilerin yok farz edilme-
sini çağdaş, de\lct sorumluluğu \e de-
mokrasi anlavışı ile bağdaştıramno-
ruz" dediler.
Enerji Bakanlığı Müsteşan Gökçen:
4
Türkiye zaten
nükleer santral
rîski altında
9
• Mersin'de yapımı planlanan Akkuyu
nükleer santralı için danışman firma
tarafından yapılan ihale çalışmalan
tamamlandı. Türkiye'nin ilk nükleer
santralının, bu yıl sonu veya 1996 yıh
başında ihaleye çıkanlacağı ve 6 yıl içinde
tamamlanacağı belirtildi.
BÜLENT SARIOĞLÜ
ANKARA-Mersin Ak-
kuyu'da yapımı planlanan
Türkiye'nin ilk nükleer
santralı için ihale çalışma-
lan tamamlandı. Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanlığı
Müsteşan Prof. Ahmet
Gökçen; Ermenistan, Bul-
garistan. Ukrayna, Rusya
ve Lıtvanya"dakı nükleer
santrallann nskini de taşı-
yan Türkiye'nin Batı stan-
dartlannda daha güvenli
bir santral yapacağını be-
hrti.
Akkuyu'da yapımı plan-
lanan nükleer santral için
danışmanlık yapan Koreli
Kaeri-Gamb firması. tek-
nik ve ıdari şartname çalış-
malannı tamamladı. Şart-
name çalışmalanna son
şeklinin verilmesinin ar-
dından bu yıl sonu veya
1996 yılı başında ihaleye
çıkılacağı ögrenıldi. Ener-
ji ve Tabıi Kaynaklar Ba-
kanlığı Müsteşan Ahmet
Gökçen, Cumhuriyet' in
konuya ilişkin sorusu üze-
rine, Türkiye'nin enerji
kaynaklarını çeşitlendir-
mek zorunda olduğunu be-
lirttı.
2 doğalgaz santralı
Mevcut hidrolik ve ter-
mik santrallar dışında,
2010 yılına kadar duyulan
gereksinim üzerine 2 do-
ğalgaz santralının daha ya-
pılacağını anımsatan Gök-
çen. nükleer santral kurul-
masının da zorunlu oldu-
ğunu söyledi. Gökçen,
nükleer santrallann güven-
liği konusunda şu görüşle-
ri dile getirdi
"Bir kaza anında tehli-
kesi \ardır. Anıa kaza anın-
da her şe>in tehlikesi vardır.
Hidrolik santrahn tehlikesi
yok mu? Baraj jikıürsa, o-
nun altında kalan bütün
yerler ortadan kalkar. Kö-
mür santralı patladığı za-
man aynı şekilde. Nükleer
için çevre etkisi minimize
edilecek çok ileri teknoloji-
ler >ar. Emnh et unsuru ol-
dukça geliştirilmiş halde.
En büyük santraUarda, en
çok iizerinde durulan da
emniyet unsurudur. Nor-
mal şartlar altında çevreye
en az etkisi olan santral,
nükleer santrallardır. Nor-
mal olarak bunun emniyet
unsurlan iyi çalıştığı za-
man çevreve htrhangi bir
etkisi olmayacak.
Çe\Temiz tehlike
dolu
Bir termik santrakJa,
1300 megavat gücünde
santral kurduğumuz za-
man 2 milyon ton kömür
kullanılması gerekiyor.
Halbuki bunda 35 ton kul-
lanıyoruz.
Bi/im çevremiz. bizim
getirmeye çahştıgımız stan-
dartlardaki santrallardan
çok daha büyük tehlikeler
içinde. Bulgaristan. Lkrav-
na, Rusya. Litvama ve Er-
menistan'daki santrallar,
bizim sınırlanmıza çok da-
ha yakın ve çok daha bü-
yük tehlike vaymaktadır.
Ermenistan 10* kilometre
mesafede. Bizim kuracagı-
mız çok daha güvenli ola-
cak. Dünyada 450'>e yakm
nükleer santral var, bu
santrallardan Bab tipinde-
ki santrallarda bugüne ka-
dar sızıntı bir veja iki defa
olmuştur. Onun dışında hiç
olmamıştir. "
Prof. Gökçen. işletme
maliyetinin ucuz olması
nedeniyle tercih edilen
nükleer santrahn 5-6 yıl
içinde tamamlanacağını ve
santrahn devlet kontrolün-
de olması için yap-işlet-
devret modelinin uygulan-
mayacağını bildirdi.
TURK DİŞ HEKİMLERİ BİRLİGİ
Yeni fakülteler, işsiz
diş hekimleri yaratır
tstanbul Haber Servisi
- Türk Dışhekimlen Birlı-
ği (TDB) siyasi ranta yö-
nelik yenı fakültelenn açıl-
masmın işşiz dişhekimlen
yaratmaktan öte bir işe ya-
ramadığını ileri sürerek. ık-
tidann koruyucu sağlık
hizmetlerine yönelmesinı
istedi. TDB Başkanı Celal
Yıldınnı, ülkemizde alarm
verici boyutlara ulaşan ağız
ve diş sağlığı için 0-17 yaş
arasında karne notu uygu-
lamasının okullarda başla-
tılması girişimlerini sür-
dürdürdüklenni söyledi
Türk Dişhekimlen Birli-
ği tarafından düzenlenen 1.
Ulusal Dışhekimliği Kong-
resi 21-23 eylül tarihleri
arasında lzmir Efes Ote-
li'nde gerçekleşecek.
Konarenin tanıtımı için
dün İstanbul'da bir toplan-
tı düzenleyen TDB üyeleri
ve kongre organizasyon
yöneticilen, ana amaçlan-
nı dışhekimliğının mevcut
sorunlannın yanı sıra
2000'e doğru di'şhekimliği
teknolojisini tartışmak ola-
rak açıkladı.
Hedef2eksikdiş
Kongre Organizasyon
Komitesı ve lzmir Dişhe-
kimlen Odası Başkanı Dr.
Levent Özses, kongrede
flor, implantoloji, dişhe-
kimliği tekniğinde lazer ve
bilgisayar uygulamalan gi-
bi çok yönlü konulann de-
tay lı bir şekilde tartışılaca-
ğını vurguladı. Tanıtım
toplantısmda dişhekimliği
sorunlanna değinen TDB
Başkanı Gelal Yıldınm,
1978 yıhnda Dünya Sağlık
Teşkiİatı tarafından düzen-
lenen Alma Ata toplantı-
smda 2000'li yıllar 6-12
yaş grubunda çürük ve dol-
gulu eksik diş sayısının 2
olarak hedeflendiğini bu
hedefe bir çok ülkenin yak-
laşmasına karşın ülkemizin
böyle bir şansa sahip olma-
dığına dikkati çekti.
istanbul'da halen 2500
kişiye Birdışhekimi düşer-
ken bu sayının Hakkâri ve
Bitlıs gıbı illerimizde 40
binde bire kadar yükseldi-
ğini belirten Celal Yıldı-
nm. diğer sorunlan şöyle
özetledi:
" İ Ikemiz planlanan he-
deflere ulaşmak için bir an
önce koruyucu hekimlik
hizmetlerine ağırlık vcrnıe-
li. 2000'li > ıllann dişhekim-
liği eğitimi temel tıp eğitt-
mine önem veren \e koru-
yucu hekimlik nosvonunu
kazandıran bir eğitim ol-
mabdır. Dişhekimliği. cer-
rahi ve kadın doğum he-
kimliginden sonra bulaşıcı
hastauklara en çok maruz
kahnan bir meslek grubu-
dur. Bugün ülkemizde her
100 kişiden S'i hepatit virü-
sü taşıyıcısıdır. En az 3 kişi-
den biri ise hepatitviriisü ile
karşılaşmıştır. Resmi ra-
kamlara göre de 400
AIDS'li hasta bulunmakta-
dır. Üstelik hepatit virüsü,
HTV'den 100 kat daha bu-
laşıcıdır. Kirli iğne batması
sonucunda enfeksiyon ris-
ki AIDS'te binde 5, hepatit
de 70-300'dür. Bu açıdan
bizlerin istediği dişhekim-
lerimizin zorunlu olarak
hepatit testinden geçirüme-
si ve aşılanmasıdır. \Iua\e-
hanelerin çalışma koşulla-
ruun uygunluğunun denet-
lenmesi ve onav lanması >et-
kisi dişhekimleri odalanna
verilmelidir.
Elimizdeki tek veri>e gö-
re Emekli Sandığı sağlık
harcamalannda diş tedavi-
si harcamalan 1991 \ ılı için
>iizde 23 olarak gerçekleş-
mişrir. O>sa bu oran geliş-
miş ülkelerde 3-4 kat daha
fazladır. Sağlıkta koruma-
yı temel aldığımız için 0-17
yaş grubuna yöneük ücret-
siz diş sağlığı hizmeti siste-
mi kurulmalıdır. Koruyu-
cu diş sağlığı ürünlerinde
v^nlış yönlendirmelere bir-
liğimiz tamamen karşıdır.
Ozellikle de Anadolu böl-
gelerinde sahlan diş fırça-
lan standart dışı olup, diş
eti kanamalanna ve mine
tahribatına >ol açmakta-
dır."