Katalog

3 TEMMUZ 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 'Genç Solistler' AKM'de Külrtr Servisi- "23. Uluslararsı İstanbul Müzik Festivafi"nın "Genç Solistler Dizisi" kapşaranda KaroKııÖlçer(vıyolonsel), Me- tin Clki (pıyano), Yonca Özkan (arp) ıle Hande Özyürek (1. keman). Fefa Godefro- id, Gimanni Battista Pescetti, Alphonse Je- tn Hasseünans, Gabriel Faure, Felin Godef- roid'nun yapıtlannı seslendirecek. AshÖz- bayrak 2. keman), Ahmet Attmd (vıyola) ve Rahjan Apay'dan (viyolonsel) oluşan Yayh Çalgılar DörtJüsü" ıse Alexander Bo- j rodin' in "Dörtlü No2 Re Majör"ünü seslen- jdirecek. Konser saat 19.00'da Atatürk Kül- îtür Merkezi Konser Salonu'nda izlenebilir. { 1975 yılında doğan Karolin Ölçer müzi- ğe beş yaşında başladı. 1986'da MSÜ Dev- let Konservatuvan'na giren Ölçer, Prof. Sa- im Akçıl yönetimindeki Gençlık Orkestrası Isolo çelısti ve Borusan Oda Orkestrası üye- Jsi. Ölçer eğitımıni Lisans üçüncü sınıfta •Prof. Errin ile sürdürüyor. ! 1971 doğumlu Yonca Erzen de 1982'de 1. !Ü Devlet Konservatuvan'nda müzik eğitı- mine kemanla başladı. 1985'te Yard. Doç. Ümit Tunak'ın arp sınıfına geçen Özkan, 1991 yılında Fransa'dadüzenlenen Akdeniz Gençlik Orkestrası sınavını kazanarak or- kestra ile birlikte ttalya, Mısır, Israıl ve Fran- sa'da staj yaptı. De VVayne FuHan ve Paul ıHurst'un master kurslanna katıldı. Özkan jhalen Yard. Doç. Ümit Tunak ile lisans ça- jlışmalannı sürdürüyor. j Yayh Çalgılar Dörtlüsü'nün üyelerinden * Hande Özyürek, 1976 doğumlu. MSÜ Dev- llet Konservatuvan'nda öğrenim gören Öz- jyûrek, 13 yaşında EBU Uluslararası Genç {Solistler Konseri'ne katıldı; 15 yaşında jMSÜ Devlet Konservatuvan bünyesinde dü- ızenlenen Mozart Yanşmasrnı kazandı. Ha- Jlen lisans dördüncü sınıf öğrencisi. 1973 do- jğumju Aslı Özbayrak ıse keman eğıtimine JMSÜ Devlet Konservatuvan'nda Doç Çiğ- idem lyicil ile başladı. 1993'te Akdeniz İGençlik Orkestrası çalışmalanna, 1994'te jProf. Jean Fournier'in keman kurslanna ka- [tıldı. Eğitımini aynı konservatuvarda lisans ıdördüncü sınıfta sürdürmekte. 1971 doğum- lu Ahmet Altınel, müzik eğitimine 1. Ü. Dev- iiet Konservatuvan'nda Mete Yesüyey ile baş- ladı, daha sonra Çiğdcm Yonat ıle sürdürdü. •Halen MSÜ Devlet Konservatuan'ndakom- pozisyon bölümü öğrencisi. MSÜ Devlet pConservatuvan'nda Prof. ReşitErzin'in öğ- Jrencisi olan Rahşan Apay, KonservatuarOr- jkestrası ve istanbul Devlet Senfoni Orkest- îrası ile konserler verdı, çeşitli televizyon jprogramlanna katıldı. The King's Consort'un bu akşam Aya Irini'de vereceği konserde, müzikseverler orgve kiavsende RobertKing ve kontrtenor James Bovvman'ı dinleyecekler. Aya Iriııi'de barok akşamıKültür Senisi- "23. Uluslararası İs- tanbul Müzik Festivali"nde bu akşam T h e King's Consorfun konseri izle- nebilir. Bu akşam ilk kez 19.00'da Aya Irini Müzesi'nde sahne alacak. Bu ak- şamki konserde org ve kiavsende Ro- bert King ve kontrtenor James Bovv- man dinlenebilir. Sanatçılar Vivaldi, Scarlatti, Albinioni ve Pergolesi'nin ya- pıtlannı seslendirecekler. Genç kuşağın tngıltere'deki önde ge- len barok şefyönetmenlerinden bin olan ve 1960 yılında doğan Robert King, müzik eğitimine Cambndge'de- ki ünlü St. John Koleji Korosu'ndabaş- ladı. 1980'de barok bır orkestra olan King's Consort'u kurdu. İspanya, Hol- landa, Fransa, Belçika ve Italya dahil Avrupa'nın her ülkesinde şeflik yapan sanatçı, Japonya, Tayvan, Kanada, Bre- zilya, Hong Kong ve Güney Amen- ka'da turnelere çıktı. 1991 yılında radyo ve televizyondan • The King's Consort'un bu akşam Aya Irini'deki konserinde Robert King (org-klavsen) ve James Bovvman (kontrtenor), Vivaldi, Scarlatti, Albinioni ve Pergolesi'nin yapıtlannı seslendirecekler. yayımlanan BBC konserlenne şef ola- rak katıldı. Pek çok orkestra yöneten sanatçı, 1992'de Haendel'ın Ottone'sı ile ılk kez opera şefliği yaptı. Özellık- le Haendel, Bach, Vivaldi ve Purcell yorumlanndan dolayı aranan bir yönet- men olan Kıng'ın repertuannda barok müziğin yanı sıra klasik ve erken ro- mantik dönem orkestra ve koro eserle- ri de yer almakta. Sanatçının Hyperion için The King Consort ile birlikte yaptığı ve birçok uluslararası plak ödülü kazanmış olan 50'den fazla kaydı bulunuyor. King. Purcell"ın müziğinin bir uzmanı ola- rak kabul ediliyor. Bestecinin "Complete Odes and VVekome Songs", "The Complete Secu- lar Solo Songs" ve çok geniş bir çalış- ma olarak bılinen "The Comptete Sac- red Musk w ın kayıtlannı gerçekJeştırdi. 1995'te VVıgmore Hall'de yapılacak Purcell'ın 300. Yılı Festıvah'nın sanat yönetmeni olan King, Purcell'in bir- çok müziğinin yayımlanmasını da sağ- ladı. Purcell üzerineyazdığı veThames and Hudson kitabevi tarafından yayım- lanan yeni kitabı. şımdiden bestecinin gerçek özgeçmişi olarak nitelendiril- mekte. James Bowman. yirmi beş yıldır dünyanın en ünlü kontrtenorlanndan bin olarak tanınıyor Krallık Operası. Ingilız Ulusal Operası, Iskoç Operası, Galler Ulusal Operası ve Glyndebour- ne'da sahneye çıkan Bovvman, yurtdı- şında da çok sayıda operada rol aldı. Dünyanın hemen hemen bütün müzik merkezlennde konserler veren sanatçı David Munnnv'un Earh Musk Con- sort ofLondon ve Academyof Ancient Musk ıle birçok erken müzik plağı dol- durduğu gibi OrfTun Carmina Bura- na'sı ıle bazı opera kayıtlan da yaptı. Bowman son sekız yılda Avrupa'nın hemen her yerini beraber dolaştığı The King Consort ile konser ve kayıt çalış- malan yaptı. The King's Consort, Mfc- hael Chance ile birlikte gerçekleştirdi- ği ve ödüllü bir CD olan Purcell ve Blovv'un düetlerinin yanı sıra, Haen- del'ın "Music for Royal Occasions" ve "İtaryan DüetlerT, Couperin ın "Tro- is Leçons de Tenebres", "Mr. Henry Purcell's Most AdmiraMe Composu- res", Schütz ve Gabrieli'nın besteleri, Dowiand'ın "Lavta Şarkılan", Haen- del'in "Joshua", "Judas Maccaba- eus"oratoryolan ıle Ünlü Barok Ar- yalar'ı bulunmakta. jPurcell dönemi afiş sergisi İKültür Servisi- tngiliz King's Consort topluluğunun tstanbul Festivali çerçevesinde 3 ve 4 temmuz tarihlerinde verecekJeri Jconserler sırasında British Council'in düzenlediği Henry Purcell •ve John Dryden'in dönemi ile ilgili afış sergisi Aya Irini'de feiyaretçilere açık olacak. jlngiliz besteci Henry Purcell'in üç yüzüncü ölüm yıldönümü dolayısıyla British Council tarafından oluşturulan bu afiş jsergisi, Purcell'in yanı sıra, onunla sık sık beraber çalışan şair poruı Dryden'in de hayatını ve yapıtlannı işliyor. {Kral 2.Charles'ın tngiliz tahtına dönüş tarihi olan 1660'tan, JDryden'i ölüm tarihi olan 1700'e kadar süren bu dönem; saat, bilim, ticaret ve parlamento demokrasisinin gelişmesi açısmdan itngiltere'nin en parlak dönemlennden bin. Sergide, bu dönemi lyansıtan 28 adet poster bulunuyor. 'Genç Etkinlik'te 240 sanatçının 177 projesi yer alıyor Genç potansiyel kendini sınıyor Kültür Servisi - "Sınırlar ve Ötesi" konulu " 1 . Genç Etkin- lik", cumartesı günü TÜYAP Fu- ar Merkezı'nde açıldı. Genç sa- natçılara tam anlamıyla bır özgür- lük ortamı yaratan etkınlikte 240 sanatçının 177 projesi sergileni- yor Dısıplinler arası bır etkınlik olan "Genç Etkinlik", 9 temmu- za dek herkesin ücretsiz katılmı- mını bekJiyor. Kültür Bakanlığı Müsteşan Prof. Dr. EmreKongar. Uluslara- rası Plastik Sanatlar Derneği Yö- netim Kurulu Başkanı Prof. Hü- samettin Koçan. TÜYAP Yöne- tım Kurulu Başkanı Bfllent Ünal ve TÜYAP Yönetım Kurulu üye- si DenizKavııkçuoğlu'nun katıli- mıyla açılan " 1. Genç Ftkintik"te bir konuşma yapan Husamettin Koçan, çok sayıda genç sanatçı- nın toplandığı bır ortamda genç- lere bir çağnda bulundu. Etkınlı- ğin genç sanatçılan örgütleyen ve bır sivıl toplum hareketıne de dö- nüşebilen bir etkinlik olmasını dı- leyen Koçan. gençlere de bunu gerçekleştirmek adına atılım yap- malannı önerdı. Açılışa katılımın az olduğuna dikkati çekerek, bu ılgısızliğı eleştiren ve "Ben çok kötü bir ko- nuşma vapacağun" dıyerek söz- lenne başlayan Emre Kongar. "Kendimiz yapıyoruz, kendimiz bakıyoruz, kendi kendimize ko- nuşuyoruz ve maalesef bırakınız sınırlaruı ötesine geçmevi kendi sınırlanmızın lxıv utlanna bile ge- lemivoruz. Türk toplumu, bugün o üç maymunlardaki gibi dibiz, kör ve sağır bir hale gelmiştir. De- ğerli basın mensuplan varsa ara- nuzda. basın da çünkii böyle şev- lere önem vermiyor. Ben, yeni Kültür Bakanı'nın kim olacağı konusunda açıklama yapacak ol- saydım basın buravı doldururdu. Aİna ondan çok daha önemli olan Emre Kongar, etkinliğe ilgisiz kalan basını eleştirdi. (Fotoğraf: DEVRtM BARAN) böyle bir, bence çağdaş dünyanın en önemli sanat olav lanndan biri- ni Türkive medvası öncmsemi- yor" şeklinde konuştu Medyaya yönelttıği suçlamadan sonra Kon- gar. herkesin dikkatinı Mustafa Pancar ve Taner*Güv«n'ın "Ka- setÇauşması" adlı, üzeri tezek ve pislıklerle kaplı dev kasetine çek- tı ve "İşte Türkhe'de medyanın hali budur. Üzeri pislikle. tezekie kaplannuştır. Üzeri pislikle kap- lanmış bir medva bilini/ ki içinde bulunduğu toplumun a\ nasıdır. O medva, kendi müşterisivle etkile- şim içinde o hale gelmiştir. Bu top- lumun kirlilikten, pislikten kur- tulmasının iki amacı var: Birisi sa- nattır, öbürü gençliktir. İkisi de şu anda buradadır, ama bu kadar az insanla buradadır. Onun için bu çalışmava katılanları yürekten kutluyorum, ama onlan uyanyo- rum. Eğer bireysel yarancı kalıp- lanndan çıkıp içinde bulundukla- n toplumun gırtlanna kadar gö- mülmüş olduklan pisligivle mü- cadele etmezlerse onlar da birkaç yıl sonra o pislik içinde boğula- caklar" dedı. Türkiye'de sanat ortamının en büyük sorunlanndan birinın yenı kunımlar ve yenı projeler ürete- meme sıkıntısı olduğunu savunan Husamettin Koçan, etkinlikleriy- le bu anlamda hem altyapı oluş- turmaya hem de yenı kurumsal- laşmalar yaratmaya doğru yön- lendirmek amacında olduklannı söyledi. Kendilenne büyük katkıda bu- lunarak salonlannı açan TÜ- YAP'a teşekkür eden Koçan, Tür- kiye'de disiplınler arası bır ko- pıikluk yaşandığını, "Genç Etkin- lik"in de bu anlamda bir ılışkiler zemıni hazırladığını belirtti. Ko- çan. neden "Sınırlar ve Ötesi" başhğını seçtıklerini ise şu sözler- le açıkladı: "Türkiye'de her şeye sınır konuyor. O zaman sınınn ötesini arayan bir genç kuşak ha- reketini yaratmak istedik. Burada gördüğiinüz bütün çabalar, tama- men genç kuşak sanatçılann kat- kılanvla oluştu; herhangi bir dış empoze söz konusu değil. Her sa- natçı, kendi yapıünı kendi çaba- srv la üretti. Ö nedenle bu etkinli- ğe genç potansivelin kendini sına- dığı etkinlik gözüv le de bakmak mümkün diye düşünüyorum." Koçan, konuşmasının sonunda etkinliğin sorurnluluğunu dernek adına yürüten Hakan Onur, Mür- teza Fİdan, Didem Say, Mine Pek- taş'a ve danışma kurulu üyesı Canan Beykal ıle Balkan Naci ls- limyeli'ne teşekkür etti. i'Tiyatro...Tiyatro' dergisinin temmuz sayısında 2.Uluslararası İstanbul Caz Festivali yer alıyor jlstanbul akşamlan cazla dopdoluı Kültfir Servisi- Ayhk tiyatro dergi- jsi "Tiyatro-TiyTatro».'', temmuz sayı- jsını ağırhklı olarak "2. Uluslararası İstanbul Caz Festivali''ne ayırmış. Me- rih Akoğul, "tstanbul Akşamlan Caz- a Dopdolu" başlıklı yazısında festiva- e ılışkın tanıtıcı bilgıler verıyor; 'Temmuz, tüm dfinyada, Montreus ls\içre), Copenhagen (Danimarka), Vorthea (Hollanda), San Sebastian (Is- lanva) gibi belli başh caz festivalleri- ıin gerçekleştirildiği aydu-. Caz sey- vahlan. bu yıl 2. Uluslararası İstanbul Caz FestivaJi'ni de programına ahruş HÜunuYor. Önemli caz dergilerinde çı- tan haberier, hatta Avnıpa'daki caz estivalkrine turiar düzenleven ünlü >ir Amerikan turizm şirketinin Down îeat dergisine verdiği ilanlarla tstan- Caz Festivali, Avrupa'daki beş önemli festivalden biri olarak geçiyor- du." Dergıde festivale katılacak olan Ay- dın Esen, Irakere, Fahir Atakoğiu, Ro- senberg Üçlüsü + Eddie C, John McLaughlin Üçlüsü, Kerem Görsev Dörtiüsü + 3, İstanbul Caz Dörtlüsü, Randy Crawford, LJncohı Center Caz Orkestrası, Geri Allen, Ron Carter, L«nny 'VVhite Üçlüsü, Ttto Puente ve Latin Caz Grubu, Youssou N'Dour, Jashua Redman, The Manhattan Transfer. Jan Garbarek..VzLta Musta- fa Zadeh, Oregon, Kronos Quartet üzerine aynntılı bılgiler yer alıyor Derginin anı bölümünde, Nedret Güvcnç'ın yakın dostu Belkıs Dilligil üzenne kaleme aldığı yazı bulunuyor. Güvenç yazısına şu sözlerle başlamış: "SevgUi arkadaşım... Meslek yolda- şım... Güzel insan Belkıs Dilligil'in za- mansız ve pisipisine ölümü üzerinden haftalar geçti bile.Türk riyatnısu bu yıl son kurbanını trafik canavanna kap- tırdı. Dilerim bu gerçekten son olur. Belkıs'ın ölümüne alışmak onun vok- luğunu rahatça kabullenmek istemi- yorum.1 Geride bıraktığımız "Ulusla- rarası İstanbul Tiyatro Festivali"ne Zelt Ensemble'nın sahneledığı "An- nemin Cesareti" adlı oyunun yönet- meni OttoKukla ile HasibeKalkan'ın gerçekleştirdıği söyleşi de derginin son sayısında okunabılir. Eleştin bö- lümünde Ayten Gündoğdu, "Dönü- şcnler: 'Kendini'ni Y itirenler" başlık- lı eleştırisınde "Bina"ad!ı oyunueleş- tiriyor. Ash Tekinay ise "Absürd Tiy- latro Üzerine" başlıklı bir inceleme- sıyle katkıda bulunuyor dergiye. New York'ta yayımlanan "The Mllage Vo- ice" gazetesinde Rkhard Gilman'ın kaleme aldığı yazıdan AH H.Nej'zi'nin çevirdığı "Çehov; Dehanın İzdüşü- mü"başlıklı yazı dergide okunabılir. Bu yazıda Çehov'un şu sözleri de yer alıyor- "Yaşamın temel amacı vaşa- maktır. Ben vaşama inanıyorum. Onun pariak anlanna. Yaşamak içfaı yaşamak gerekir, kanımca. İnsana ve onun güzel yönlerine de inanıyorum." Macaristan Ulusal Tiyatro Enstitü- sü Başkanı Dr. Nina Kirah ile Ayşe Nalan Özübek'ın yaptığı söyleşi de dergide okunabılir. Kantor Tiyatrosu üzenne Dr. Kiraly'nin ülkemizde ver- diği konferans da Türk- Macar Dost- luk Derneği Genel Sekreteri Timea Gal'ın çevirisiyle dergide yayım- lanıyor ı^uatro BUAŞAMADA ŞÜKRAN KURDAKUL Dizelere Yansıyan Acımız iki yıl önce çağdışı kafalann Sıvas'taki vahşet gös- terisi, laik cumhuriyetçilerin, belleğindeyaşıyor. Top- lu kıyımdan sonra Talip Apaydın'dan Ahmet Telli'ye, Ataol Behramoğlu'ndan Sunay Akın'a kadar, üç şa- ir kuşağı acılarını dizelere yansıttılar. Okurlanma, edebiyatımızda ayn bir yeri olduğuna ınandığım bu dızelerden örnekler vermek istiyoaım. "Ateş ve duman ortaçağ Aldanmışlığı insanın Aklın köredilişı." Talip Apaydın, 2 Temmuz 1993 Sıvas'ta. "Ak-kara, yağ kokulu kıllann arasından dökülüyor yere benzin Ağzında köpük-kan, tükürük bezeleri Karanlığın çağ ötesi tortusu dolu, Yürekleri yürek mi, değil, pıhtı kan." Srtkı Salih Gör, Söz Sustu. "Yaşamak bu yangın yerinde hergün yeniden ölerek zalimin elinde tutsak cahile kurban olarak yalanla kirli havada güçlükle soluk alarak Savunmak gerçeği, çoğu kez yalnızlığını bilerek." Ataol Behramoğlu, Bu Yangın Yerinde. "Inanmıyorum, yok olduğunuza yüzünüz düştükçe sözcüklere hep kanayacak bir soruyla Küllerinden doğarmış Anka tûyüyle mı yazdınız adlannızı." Sennur Sezer, Anılarına. "Tersine akan bir ırmaktım sözün şaşkın serinliğınde kendi deltasında boğulandım ve sizi sevmıyorum ey kavmim yakın beni rüzgârın ıslığa ıslığın hükme döndüğü yerde." Ahmet Telli, Sizi Sevmiyorum. "Çakıllar, taşlardan seken sular ayaklanmı çarptığım ağaç kökleri suyun içinde kartlar, selamlar, mendiller her bir başlangıcı tehi güllen yanıyor artık yazılann ortasında." Hidayet Karakuş, Yanlış Şiir. "Bir kalem dikin toprağıma tam da erken bahar vakti azar da kök salar belki elim gece yapraklanna Bir kalem dıkin mezanma yanyana gelmemiş sözcükler var daha." Hulki Aktunç, Kalem ve Toprak. "Sivas'tan bu yana uçup gelen yakılan Metın Altıok'un huthut kuşu Behçet Aysan'ın horon ve sirtaki seyreden kuşu Asım abinin kül rengi kuşu kuşlar kıyısız bir Temmuz'a akabilir kardeşim." Ahmet Ada, San Mızıka. "Sivas ellehnde kara biryazgıdır yazılıp çizildi minarelerin gölgesinde." Oya Uysal, Şehitler. "Ölüm babamdı ceplerinden hergün birşey çıkan küçük bir gönye, gül kapçıklan paçalannda biriken çamur kalıplan iki ayakkabıydı kapımızın önüne konan." Ali Cengizkan, Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak. "Çöllerde kuma gömülmeyi anlıyorum güneşten dökülen alevdeki ısıyı Bruno'yu anlıyorum şimdi Jeanne Darc'ın cesaretini Galilei'nin uysallığını." Turgay Fışekçi, Umut Çiçekleri. "Yedi kova su yeteıiiydi Sivas'taki ateşi söndürmek için oysa her biri devlet dairesindeki kovalann üstüne yazılı altı harfi bir sözcüktü yangın." Sunay Akın, Kova Kaleci. İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ BUGÜN: Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu: 19.00 Karolin Ölçer (viyolonsel), Yonca Özkan (arp), Yayh Çalgılar Dörtlüsü Aya Irini Müzesi: 19.00 The King's Consort YARIN: Atatürk Kültür Merkezi: 19.00 Bülent Evcil (flüt), Zafer Erdaş (bas), Eda Beste Şakul (viyolonsel) Aya Irini Müzesi: 19.00 The King's Consort GENÇ ETKİNLİK BUGÜN: Etkinlikler TÜYAP Sergi Sarayı'nda gerçekleştiriliyor 12.30-14.00 Bildiriler "Ötenazi, Ölüm Hakkı" Ayla Dikmen '"Narsizm ve Kimlik" Ogün Altan 75-A 13.30-14.30 Performans: "Son Hıç Olmadı" Nur Akahn, Ümit Özsov 3 8-B 14.00-14.46 Konser. Tuğrul Aray, Kubilay Kıhnç 38-B Giriş 14.30-16.00 Gösteri: Erkan Özen B Katı Konferans Salonu 15.00-15.30 Performans: "Son Hiç Olmadı"' Nur Akalın, Ümit Ozsov, Kaan Osmancık 38-B J5.46-16.30 Performans: "Ayakta Uyku" Yeşim Özsov A Katı Konferans Salonu 16.30-17.00 Performans "Kubbe-i Tılsım" Ayşegül KaJe,Murat fpek60-A 17.00-19.00 Konser: Teoman Yakupoglu (vokal), Tuğrul Akyüz(gitar), Murat Pazar (gitar), Fahrettin Aykut(davul) 51-A 19.00-19.15 Performans: "Üçgen" NadiGüler, Betül Kızdok, Yaşar N. Eyüboğlu 40-A 19.00-19.45 Tiyatro: "BirÖykününÖyküsü"/ Kültür Oyunculan' A Katı Konferans Salonu.