Katalog

Cumhuriyettmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç 9 Genel Yayın K.oordınatörü- Hikraet Çetinkaya # Yazıışlerı Müdürlerr fbrahim Sıldız(Sorumlu). DinçTayanç # Haber Merkezi Müdurü Hakan Kara 9 Görsel Yönetmen Fikret Eser Dış Haberier Ergun Balcı 0 Utıhbarat \alçın Çakır • Ekonomı Bülent Kızanlık# Rad\o-TV L>gar Eremektar • Kultür HandanŞenköken#Spof Abdülkadir \ ücelman # Yurt Haberlen Mehmet Saraç % Makaleler: Samî Karaören • Çevm: S«yfettin Turhan • Düzeltme Abdullah >. ancı • Fotoğraf Erdogan Köseoglu Yayın K.unılu llhan Selçuk (Ba^kan). Orhan Erinç, OkUv Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinkava, Şükran Soner, Ergun Balcı. Dinç Ta\ anç. ibrahim V'ıldız, Oriıan Bursaiı. Mustafa Balba>. Ankara Temsılcısr Mustafa Balba> 9 Haber Müdurü: Doğan Akın Atatürk Buh an No: 125. Kat:4. Bakanhklar-Ankara Tel: 4195020(7 hat). Fakv4195027 •lzmırTemsılcısı SertUr Kınk,H ZıvaBK 1352S 2 3Tel-4411220.Faks:4419117 9 AdanaTemsılcısı:ÇetinYiğenoğlu, lnönüCd. 119 S. No:l Kat 1. Tel: 3522550. Faks: 3522570 Miiessese Müdüni Erol Erkut 9 MEDV. A C: • Yonetım Kunılu Koordınatör Ahmet Konılsan 9 Baskanı-Genel Mudur Gölbin Er- Muha>ebe Bülent V. ener • ldare duran • Koordınatör Reha Işıt- HüseyinGürer9Metme Önder man • Genel Müdur Yardımcuı Çe«k9Bılgı-lşlem. Naillnal9 Mine Akdağ • Halkla llışkıier Bılgısayar Sıstem: MürSvet Çiler Mudüru Nurt™ Berksov >a>imla\an \e Basan: Yenı Cıün Haber Ajansı. Basın \e Ya>ıncılık \ Ş Turkocagı cad 3 9 41 C a g a l o g l u 3 4 3 3 4 t » P K 2 4 6 Istanbul Tel ( 0 2121 5 1 2 0 5 0 5 C 0 hatl Faks ı0 2121 5 1 1 85 « 5 28 HAZİRAN 1995 Imsak: 3.27 Güneş: 5.27 Öğle: 13.14 lkindi: 17.12 Akşam 20.47 Yatsı: 22.38 MEDYACTei 5140753-513 95 so-513 8460-6i.Fak» ;ıi8466 'Çilingir sofrası' canlanıyor • İstanbul Haber Servisi - Eski tstanbul yaşamından ömekjer sunan Armada Otel. İstanbul Festivali ile birlikte hizmete açtığı tarihi >anmada manzaralı terasında ve Radyo Bar"da "Çilingir Sofrası' geleneğinı canlandınyor. "Çılingir Sofrası' her biri farklı desenlerle el bezemeli. kalaylı. otantik tepsilerle sunuluyor. Yeşil Baca Ödiilü • İstanbul Haber Servisi İzmit Sanayi Odası tarafından düzenlenen çevre bilincinin gelişmesi. çevrenin korunması ve gelışımine katkıda bulunmasına yönelik çalışmalan amacıyla, yapılan yanşma sonucunda Kartonsan Karton Sanayi AŞ. Yeşil Baca Ödülü'nü kazandı. Yılda 300 bın ton atık kâğıt kullanarak 120 bın ton kuşe kartonu üreten Kartonsan AŞ her yıl 2 milyon ağacın kesilmesini önlüyor. Pars Tuğlacı'ya yeni görev • Haber Merkezi - Merkezi ttalya'da bulunan L'luslararası Güvenlik ve Bariş Parlamentosu'nun Türkiye Büyükelçısi olan tarihçi Prof. Dr. Pars Tuglacı, tngiltere'de kurulan Uluslararası Dostluk Derneğı'nin kurucu üyesi oldu. Dünya banşına ve tarihçiliğine katkılanndan dolayı iskoçya tarafından 'lord soyluluk unvanına layık görûlen Tuğlacı. aynı zamanda merkezi Ingiltere'nın Cambndge şehnnde bulunan L'luslararası Biyografi Merkezi'nin Avrupa Genel Müdür Yardımcılı|rna atandı. london Beat* Türkiye'de • İstanbul Haber Servisi - Capital Radıo'nun organizasyonu ıle Türkiye'ye gelen London Beat müzik topluluğu. bu akşam Yeniköy Sabancı Korusu'nda bir konser verecek. Dün Polat Renesans Terrace'de düzenlenen basın kokteyline katılan topluluk üyeleri. Türkiye'de son dönemde pop müzik alanındaki gelişmeleri ilgiyle izledıklerini söylediler EPPO toplantısı • ADANA (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) - Avrupa ve Akdeniz Ülkeleri Bitki Koruma Organizasyonu'nun (EPPO) 33. yıllık toplantısı, Adana'da dün törenle başladı. 30 haziranda sona erecek toplantıya. üç uluslararası kuruluş ile 20 Av rupa ve Akdeniz ülkesinden uzmanlar katılıyor. EPPO temsilcisi Ian Smith. toplantıda bırçok ortak bitki koruma sorununun yanında karantinaya bağlı bitki koruma etmenleri. karantina listelen. tohumluk sertifikasyon sistemlen üzerinde durulacağını söyledi. 'Naylon torbaya son' kampanyası • İZMİR(AA)-Izmırlı bakkallar, çevre kirliliğini önlemek amacıyla, "Naylon torbaya son" kampanyası başlatıyor. İzmir Bakkallar Odası Başkanı Musa Özherek, son yıllarda, doğada yıllarca kaybolmayan naylon torba kullanımının giderek yaygınlaştığını söyledi. Özherek. çevre kirliliğinin önlenmesine katkı sağlamak amacıyla yeniden gazete kâğıdından yapılan kesekâğıdına dönülmesi için kampanya başlatacaklannı ifade etti. Truva kazılan • ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale'ye 32 kilometre uzaklıktakı Truva antik kentınde yaz dönemi kazılan sürüyor. Alman arkeolog Prof. Dr. Manfred Korfmann başkanlığındaki kazı çalışmalannın, Alman arkeolog Schliemann'ın 120 yıl önce yaptığı çalışmadan sonra en kapsamlısı olduğu bildirildi. Kazı, aralannda Türk arkeologlannın da bulunduğu uluslararası bir ekip tarafından gerçekleştiriliyor. RTÜK'ye yapılan başvurularda, şirketlerde pay sahibi görünenlerin 'hısımlık belgeleri'nin eksik olduğu saptandı Ozel TVTerm yasa delme oyunu• Özel TV sahibi bazı ünlü işadamlanmn yasaya karşı hile yoluna başvurdukları ve yüzde 20'lik paylan zincirleme ortak şirketleri arasında dağıttıklan anlaşıldı. Böylece görünüşte bir kişiye ait hisse yüzde 20 oranını aşmıyor. Ancak zincirleme ilişkilerle yüzde 51 'in üzerindeki kontrol tek kişide toplanmış oluyor. HtLYA KARABAĞLI ANKARA - Özel televizyon kuru- luşlannın. sermayelerinin oluşumun- daki tekel yasağını aşabılmek amacıy- la yasaya karşı hile yolunu zorladıkla- n saptandı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), yayın ızni ve lisans almak içın başvurulannı bildiren özel televizyon kuruluşlannın dosyalannın ilk incelemesini teknokratlara yaptır- dı. Incelemelerde, televizyon kuruluş- lannın, özeHikle sermaye oluşumun- da ilginç yöntemler denediği ortaya çıktı ve başvurularda. televizyon şir- ketlerinde pay sahibi görünen kişile- rin "hısıınlıkbelgeleri''nin genelde ek- Fatma Girik'in Söz Fatoda' programı, RTÜK ü harekete gecirdi Baransel'den 'reality show' uyansıANKARA (Ankara Cumhuriyet Bürosu) - Rad- yo \e Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ali Baransel, özel telev izyonlara. sorumlu yayıncılık ılkelerine uymalan konusunda çağnda bulundu. RTÜK Başkanı Baransel, özel bir televizyon ka- nalında yayımlanan program nedeniyle tiyatro sa- natçısı NeclaBol'un intihanna ilişkin sorulannı ya- nıtlarken "Söz Fato'da" programına daha önce ikı kez uyarıda bulunduklarını hatırlattı. Baransel. "Aynı ilkenin üst üste ihlal edilmesi halinde yayını durdurma yoiuna gidUir" dedi. RTÜK olarak reality showlar konusunda duyar- lılıklannı her fırsatta dile getirdiklerini kaydeden Baransel. "Bu programlann insanlan yügınlığa. ürkekliğe v e karamsarlığa ittiği. bilimsel verilerlede kanıtlanmıştır" diye konuştu. Program konusunda şubat ayı içinde Kanal D'ye uyanda bulunduklannı belirten Baransel, şunlan söv ledi: "Daha önce uyan cezamıza gerekçe olarak da 'aksi yargı karanyfa kesinleşmedikçe hıç kim- senin, suçlu olarak ilan edilemeyeceâf ilkesinin ihlaiini göstermiştik. Değerlendirmelerimizi, yasa- mız ve ya\ın ilkelerimizin ışığında de^am etti'riyo- ruz. 30 kişiden oluşan \ayinlan inceleme ^e değer- lendirme birimimiz. 24 saat boyunca ulusal ölçekli yayın yapan televizyonlardaki programlan sürekli değerlendiriyor ve raporlar halinde üst kunıla sunuyor. Biz de kurulda bu raporlan görüşüp karara bağlıyoruz. Söz Fatoda" adlı programla il- gili raporlar da önümüze geldiğinde elbette bunları değerlendireeeğiz.'" "Yaymcılık, macera işi değUdir^ RTÜK Başkanı Baransel. yayın kuruluşlanna bir kez daha sorumlu yayıncılık ilkesı çizgısınden sapmamaları konusunda çağn yapıldığını kaydet- ti. Baransel, yayıncılığın macera işı değil, tecrübe, kültür birikimi ve sağlam bir altyapıyı gerektir- diğini söyledi. sik olduğu belirlendi Teknokratlar. özel televizyon şirke- ti sahibi bazı ünlü işadamlanmn ise "yasaya karşı hile" yoluna baş\oırduk- lannı ve yüzde 20'lik paylan. kontrol hissesine doğrudan ya da yakın akra- balan eliyle sahıp bulundukları zin- cirleme ortak şirketlen arasında da- ğıttıklannı saptadı. RTÜK. frekans tahsisi öncesınde en zor sınavını ver- meye hazırlanıyor. Özel televizyon kuruluşlannın sermaye yapılannı tek- nisyenler grubu ile mercek altına alan üst kurul, belirlenen ipuçlannı değer- lendırmeya aldı. Üst kurul. Özel Radyo ve Televiz- yon Yasasf nın. "Kimse bir ya da bir- den fazla tele\ izyon şirketinde yüzde 20'den fazla pay sahibi olamaz** yö- nündekı anti-tekel hükmü ile telev ız- yon kuruluşlannın "zitıcirieıneortak- lık ilişkisi" düzenlemesi arasında sı- kıştı. Yasaya karşı hile Teknısyenlenn incelemesinde, tele- vizyon kuruluşlannın kontrolü tek el- de toplama istemınde bulunduğu göz- lenirken. başvurularda. televizyon şir- ketlennde pav sahibi görünen kışile- rin "hısımlıkbelgeleri''nin genelde ek- sik olduğu ortaya çıktı. Tlgilı yasa, üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri akrabalann özel radyo ve televizyon şirketlerinde bir arada pay sahibi ol- malannı yasaklıyor. RTÜK. bu neden- le. şirket ortaklarının bırbiriyle akra- ba olmadıklannı belgelendirmesini öngörüyor. Incelemelerde. özel televizyon şir- keti sahibi bazı işadamlanmn ise "ya- saya karşı hile'" yoluna başvurduklan ve yüzde 20'lik paylan, kontrol hk<,e- sine doğrudan ya da yakın akrabalan eliyle sahip bulunduklan zincirleme ortak şirketleri arasında dağıttıklan anlaşıldı. Böylece görünüşte bir kişi- ye ait hisse yüzde 20 oranını aşmıyor. Ancak zincirleme ortaklık ılişkisi ile yüzde 51 'in üzerindeki kontrol, bır ki- şide toplanmış olabiliyor. Teknisyen- ler, bu tür ortak şirketlerin pay dağı- lım belgelerinin başvuru dosyasında tam olarak yer almadığına işaret etti. Incelemelerde. bazı televizyon ku- ruluşlannın da yasanın sermaye ko- nusundaki anti-tekelci yapısını "be- yaz ciro" adı verilen bir yoldan aşma- ya çalıştıklan anlaşılırken. bu yolla şirket ortağı göstenlen kişilere. boş çek ve senet biçiminde taahhütname- ler imzalatıldığına dikkat çekildi. Yasa ne diyor? 3984 sayılı Radyo ve Televızyonla- nn Kuruluş ve Yayınlan Hakkında Ya- sa'ya göre bir hissedann. bir kuruluş- taki hisse miktan ödenmiş sermayenin yüzde 20'sini ve birden fazla kuruluş- ta hisse sahibi olanlann bu kuruluşlar- daki tüm hisselerinin toplamı yüzde 20'yi aşamıyor. •Türkiye Yazarlar Sendikası tarafından düzenlenen ' 1. Sanat Günleri 'gecesinde konuşan Aziz Nesin, "Atatürk'ün zamanında, insan milletvekili olamamışsa, büyükelçi olamamışsa yazardan sayılmazdı. Şimdi hapse girmemişse, yazardan saymıyorlar" diyerek devleti eleştirdi. •TYS Başkanı Ataol Behramoğlu da açılış konuşmasmda, "Bir toplumda düşüncelerinden ötürü insanlar hapisteyse ve faili meçhul cinayetler aydınlatılamamışsa bunda yazar ve sanatçılann sorumluluğu vardır" dedi. TYS tarafından düzenlenen 'l.SanatGünleri'nin ilkge- cesi oldukça coşkulu geçti (vanda). Gecenin açüışında konuşan TYS Başkanı Ata- ol Behramoğlu dayamşma ve ortak hareket etmenin önemini dile getirdi. Eleştirili olur yazarlaraı gecesi SAYISTAY RAPORUNA TEPKİ Universiteden ; vakıf savunması•Sayıştay Başdenetçisi Ismail Akalm'ın ' hazırladığı rapora tepki gösteren tstanbul Üniversitesi öğretim üyeleri. özellikle üniversite hastanelerinin vakıflar sayesinde ayakta kaldığını, kapatıldıklan takdirde birçok hastanenin çahşamayacağmı öne sürdüler. Kültür Servisi- Türkiye Yazarlar Sendikasfnın düzenlediği '1. Sanat Günleri'. önceki gün Har- biye Açıkhava Tiyatro- su'nda başladı. Sunuculu- ğunu Nurseü tdiz'ın üst- lendiği gecenin onur ko- nuğu Aziz Nesin'di. TYS Başkanı Ataol Behramoğ- lu'nun konuşmasıyla baş- layan 1. Sanat Günleri'ne Gülten Akın şiirleriy le Ye- ni Türkü. Zülfü LKTineli, Ruşen AN şar, Grup Laçin ve Birsen Tezer şarkı ve türküleriyle katıldılar. Konuşmasına fıkra an- latarak başlayan Aziz Ne- sin. konserleri izleyen genç ve coşkulu izleyici topluluğunun, kendisine gençlık aşısı yaptığını be- lirtti. Bu toplantılann amacının TYS'ye bina al- mak olduğunu vurgulayan Nesin, uygar ülkelerde, yazarla- nn kurduğu derneklerin. kültür ve eğitim bakanlıklan ile özel kuru- luşlann yardımıyla bina sahibi olabildiklerini, devletin yazanna önem verdiğini anlattı. Atatürk zamanında, yazarlara milletvekilliği, büyükelçilik gibi görevierin verildiğini belirten Ne- sin, Atatürk'ün ölümünden son- ra. yazarlann hapislerde çürüme- TYS'nin düzenlediği geceye katıian sanatçılardan Zülfü LKaneli şarkılanyla ilgi toplarken, gecenin sunucusu seli İdiz'Ie birlikte görüleıî Aziz Nesin, eleştirileriyle desleti topa tuttu. (Fotoğraflar: DEVRİM BARAN) ye başladıklannı belirterek şunla- n söyledi 1 "Atatürk'ün zamanın- da, insan milleftekili olamamışsa. büyükelçi olamamışsa yazardan sayılmazdı. Şimdi hapse girme- mişse, yazardan saymıyorlar." Aziz Nesin, Avusturya'da bir araya gelen birkaç yazann ayn bır birlık kurup devletten yardım gö- rebildiğıni, devletin vazarlara bu parayı eleştiri yapmalan içın ver- diğini anlattı. Nesin. yazann gö- revinin içinde bulunduğu koşul- lan değiştirmek ve dev letı eleştir- mek olduğunu vurguladı. Devlet- ten para yardımı istemenın ayıp olmadığını belirten Aziz Nesin, "Hükümet. babasının cebinden vermiyor, bizden aldığı \ergiler- den v'eriyor. Siz yazarlan, üç kuru- şa satüacak adam mı sanıyorsu- nuz? Yazarlar hem para alacak hem eleştirecek" dedi. Üye olduğu kooperatifin top- lantı gündeminde, şehıtleranısına saygı duruşu bulunduğuna dikkat çeken Aziz Nesin. bu tarz hareket- lerin saygı değil, saygısızlık oldu- ğunu ıfade etti. u Bana bunun bir kanun maddesi olduğunu söyledi- ler. Ben 'Türk mılletinin yüzde alt- mış.1 aptal'dedim. Peki Türk dev- letinin kaçta kaçı aptal?" diye so- ran Nesin. kanun zoruyla saygı duruşu yapılmasının 'aptallık' olduğunu belirtti. Atatürk'ün ölümü nedeniyle her yıl aynı saatte düdük, klakson ve siren öttürüldü- ğünü ifade eden Nesin. dün- yanın hiçbiryerinde 'düdük- lü yas' görülmediğini söyle- di^ Dayanışma çağnsı TYS Başkanı Ataol Beh- ramoğlu da açılış konuşma- sında, dayanışmanın ve bir- likte hareket etmenin gerek- liliğinden söz etti. "Bir top- lumda düşüncelerinden ötü- rü insanlar hapisteyse ve fa- ili meçhul cinayetler aydınla- tılamamışsa bunda yazar ve sanatçılann sorumluluğu vardır" diyen Behramoğlu. yazann ve sanatçılann öncü işlevine değmdi. TYS'ye yollanan kutlama mesajlan arasında. 'Atatürkçü Po- lisler' imzasını taşıyan telgraf dik- kat çekti. Atatürk ve silah arka- daşlan anısına saygı duruşunun ardından etkinliğin başlaması ge- rektiğinı ifade eden polıslere ya- nıt veren Behramoğlu. Atatürk'e sevgi ve say gının bir dakikahk bir olay olmadığını ve bunun bütün bır ömür boyu yapılması gerek- tiğini söyledi. Nur- Dünya gençleri hak arayışında Silifke'de düzenlenen toplantıda açıklanan "Gençlik Haklan Evrensel Bildirgesi" BM'ye sunulacak StLİFKE (Cumhuriyet) -Av- rupa Konseyi'nin katkılanyla lçel'in Silifke ilçesinde düzenle- nen uluslararası toplantıya katılan gençler. hazırladıklan "Gençlik Haklan Evrensel Bildirgesi"ni ka- muoyuna açıkladılar. 15-25 yaş arasındaki tüm gençleri kapsadı- ğı belirtilen bildirge 36 maddeden oluşuyor, Avrupa Konseyi'nin gençlik kuruluşu Youth For Development and Cooperation (YDC) ile Arka- daş Çevre Grubu'nun (AÇG) iş- bırliğiyle gerçekleştirilen "Hak- lar Bizim Haklanmız" semınerin- de çalışmalannı sürdüren I4ülke- nin gençlik örgütlerinin temsilci- leri, 36 maddelik "Gençlik Hak- lan Evrensel Bildirgesi" oluştur- dular. YDC Genel Sekreteri Bass Au- er bildirgenin. Birleşmış Mıllet- ler başta olmak üzere bütün böl- gesel ve küresel oluşumlann ım- zasına sunulacağını belirterek "Gençlik haklan inanıyorum ki bir gün tüm dünyada kabul göre- cek vegeçeriiUk kazanacaktır" de- di. Arkadaş .Çevre Grubu Avrupa Temsilcisi ÜmitÖztürkisebuse- minerin dünya tarihi açısından önem taşıdığı kadar Türkiye'nin böyle bir olaya ev sahipliği yap- masının gururvenci olduğunu be- lirterek. "tngilizce hazırlanan bil- dirgeyi Türkçeleştirdik ve TB- MM'ye sunacağız. Gençlik hakla- n konusunda Türkive'nin öncü bir rol ov namasını. adını bu gibi gi- rişimler ile duyurarak kalıcılaş- masını istiyoruz" dedi. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler gençliğini kaynaştırmak amacını da taşıyan ve yann sona erecek olan seminerde. "Kadın haklan", "Irkçılık ve yabancı düşmanlığı*' konuları da tartışıla- cak. Genç haklan 36 maddeden oluşan Gençlik Haklan Evrensel Bildirgesi'nin bazı maddelerı ise şöy Ie: - Gençlik \egenç insanlarterim- leri, 15-25 yaş arasındaki tüm ki- şileri kapsar. - Onaylayan devletler, kendı yargı yetkileri altına tüm genç ın- sanlara bugünkü biçimi içinde ta- nımlanan haklar ve özgürlükleri tanımak için söz venrter. - Genç insanlar kendi özlemle- rine ve seçme özgürlüklerine s»- gı olan mesleki eğitimin tahsis edil- mesi hakkına sahiptir. Genç insan- lar arasında toplumsal ve kültürel haksızlıklan gidermek için her ya- rarlanmamn hacmi, usulüne uy- gun biçimde onaycı ülkeierce he- saplanmaldır. - Onaycı devletler gençlerin kendilerine uygun eğitim ya da mesleki eğitim türlennı özgürce seçmelerıni kolaylaştırmak için yeterli bilgi ve öneriyi sağlamak için kesin söz verirler. - Genç insanlar, sağlığını, eğiti- miniya da fiziksel, ruhsal gelişimi- ni tehdit edecek tüm iş türlerine karşı korunacaktır. Onaycı ülke- ler, uygun ölçülerde çahşma saat- leri sırasında gençlerin eğitim izni almalannı tanıyacak ve destekle- yecektir. - 5 yıl sürekli yaşadıklan ve ya- sal olarak oturduklan ülkelerin uyruğunu seçmeleri için genç göçmenlere hak tanımaya söz ve- rirler. -Gençliğin bütünlüğü kültürel, ahlaki. manevi ve toplumsal geliş- melerini etkileyerek tehdit edecek tüm dav ranışlara karşı gıivence al- tına ahnacaktır. - Hıçbir şekılde ergin olmayan küçükler hapsedilemez. - Genç insanlar sosyal güvenlik hakkına sahiptir. HÜLYATOPCU Sayıştay Başdenetçisi ts- mail Akalın tarafından ha- zırlanan ve özellikle İstan- bul Ünıversıtesi hastanele- ri içerisınde faaliyet göste- ren vakıflann, döner ser- maye gelirlennin bir bölü- münü alarak üniversiteye ait binalan masraf ödeme- den kullandığı yönünde id- diaların bulunduğu rapor eleştirildi. İstanbul Üniver- sitesi öğretim üyeleri. özel- likle üniversite hastaneleri- nin vakıflar sayesinde ayakta kaldığını, kapatıl- dıklan takdirde birçok has- tanenin çalışamayacağını öne sürdü. Söz konusu kurumlan Sayıştay adına denetleyen Başdenetçi îsmail Akalın tarafından hazırlanan ra- porda, vakıflann. kamu bi- nalan içerisinde "fuzuli iş- gal' olduğu ve üniversite içi gelir kaynaklanndan yarar- landığı açıklanmış, bu ne- denle de söz konusu vakıf- lann yardım makbuzlannın hastane veznelerinden top- lanması istenmişti. Konuya ilişkin olarak görüştüğümüz İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dekan Yardımcı- sı Prof. Dr. Ercan Öngör, devlet tarafından hastane- lere aynlan bütçenin yeter- li olmadığını. bu nedenle başka gelir kaynaklan arandığını belirtti. Hasta- nelerin gereksinimlerini katma bütçe ya da döner sermaye ile karşılamalan gerektığine dikkat çeken Ongör, "Bütçe. özellikle son 5 vıldır yeni makine almayı bir kenara bırakın.eskileri- nivenilemevebileolanakta- nımıyordu. Döner sermaye ise kamudan, SSK'den ala- caklannı alamıyor. Hasta- ne vakıf sayesinde ayakta kalabiüyor"dedi. Vakıflara getırilecek kı- sıtlamanın yalnızca İstan- bul Üniversitesi istanbul Tıp Fakültesi'nde çalışan 400 ün üzerinde persone- lih kapı önüne konması an- lamına geleceğine işaret e- den Öngör, "Bu personelin maaşlan vakıf tarafından ödeniyor. Bazı vakıflarda ortaya çıkan yanlış uygula- malar. bizi bağlamaz. Bizim vakfımtnn tüm geliri hasta- nemiz ve hastalanmız için harcanıyor" diye konuştu. "Hastaneler çöker^ İstanbul Üniversitesi ts- tanbul Tıp Fakültesi Nöro- loji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Coşkun Özdemir de hastanede çalışan 400" ün üzerindeki perso- nelin ve birçok gereksini- min vakıf sayesinde karşı- landığını belirtti. Üniversi- te hastanelerinin devletten gittikçe daha az destek' gör- düğünü söyleyen Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son yıllarda üniversite- lerdev letten özellikle kadro açısından çok az destek alı- yor. Vakıflar.bir eksikliği gi- dermek amacıyla zorunlu- luktandoğdu. Personelab- mı vakıf sayesinde oluyor. Personel yanında tüpgaz, kırtasiye, çamaşır. bulaşık makinesi, ampul gibi gerek- sinimler de vakıf gelirlerin- den karşılanıyor. Sayıştay denetçisinin belirttiği gibi, bu vakıflann üniversite dı- şına çıkanlması, bizim gibi üniversite hastanelerinin çökmesi anlamına gelir." •m-