Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20HA2İRAN1995SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Grevli, toplusözleşmeli sendika hakkı için eylemlerini sürdüren kamu çalışanlan, işçilerden destek gördü
Vleımır bugün çahşmıyor• Memur sendikalan, anayasa değişikliği önerisinin
'sendikalan ve sendikacüan' hedef alması ve 'örgütlenme
özgürlüklerini' sınırlamasına yönelik tepkilerini, bugün ve yann
üretimden gelen güçlerini kullanarak gösterecekler.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Emekçi kitleler,
örgütlenmenın önündeki en-
gelleri koruyan anayasa de-
ğişikliklerine karşı başlat-
tıklan eylemleri dayanış-
mayla sürdûrecekler. Bu
arada Yapı-Yol Sen Genel
Başkanı Cengiz Faydalı,
Eğitim Sen Genel Başkanı
ve KÇSKK Sözcüsü Yıldı-
run Kaya, Emek-Sen Ge-
nel Başkanı Aziz Yıkknm,
Tıırizm Sen Genel Başkanı
SefauniÇiçek, Eğitim Sen 2
no'lu Şube Başkanı Kemal
Ünal, l no'lu Şube Başkanı
Alper Öztûrk'ûn dün gö-
zaltına alındığı bildirildi.
Konuyla ilgili olarak Cum-
huriyet'e bilgi veren bir em-
niyet yetkilisi, gözaltılann
amacının kamu çalışanlan-
nın dört gûn sûren eylemi ve
bugün yapmayı tasarladık-
lan iş bırakma eylemiyle il-
gili bilgi almak olduğunu
söyledi.
Kamu çahşanlanmn bu-
gün ve yann gerçekleştire-
cekleri iş bırakma eylemi,
işçı konfederasyonlannın
TBMM Genel Kurulu'nu
toplu u
abtukası"yla destek-
lenecek. Türk-tş Genel Baş-
kanı Bayram Meral "Böyle
Zîya Halis, gorevi devraldı
Yeni bakandan
memura destek
TUREYKOSE
ANKARA - Aydın Gü-
ven Gürkan'ın ıstifasıyla
boşalan Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı'na ata-
nan Ziya Halis, Ankara'da 2
gün oturma eylemi yapan
ve genel eylem karan alan
memurlann istemlenyle
partilerinin görüşlen arasın-
da fark olmadığînı söyledi.
Halis, kamu çahşanlanmn
pazarlık haklanyla ilgili dü-
zenlemelenn yasaya bıra-
kılması ıçin gınşımlerde
bulunacağını belırtti.
Aydın Güven Gürkan'ın
ıstifasıyla boşalan Çahşma
ve Sosyal Güvenlik Bakan-
lığı'na Gürkan ile aynı
"ddp"ten olan Ziya Halis
atandı. Halis. dün bu göre-
vı 15 gündür vekâleten yü-
rüten Adalet Bakanı Meb-
met Moğultay dan devTaldı.
Devir teslim töreninden
önce Cumhuriyet'ın soru-
lannı yanıtlayan Ziya Halis,
grevli-toplusözleşmeli sen-
dika hakkı ısteyen memur-
lann eylemleri sürerken gö-
reve geldiğinin anımsatıl-
ması üzenne, "Benzorişte-
rin adamıyun" dedı. Me-
murlann sendikal haklany-
la ilgili anayasa değişikliği
öngören maddenin Anayasa
Komisyonu'na geri çekıldi-
ğıni anımsatan Halis, "Be-
nim gözlemim, bir konsen-
süs.biryumuşamavar. Yok-
sa niye geri çekilsin? Hiç ol-
mazsa, kamu çalışanlanyla
ilgili pazarnk hakiannı ya-
ssça bırakma önerisini ek-
lersek. bir adım atmtş sayı-
hnz. Çalışmalanmızı oyön-
de yoğunlaştıracağız. Uma-
nm DYP veANAPyetkilile-
ri de 'evet' der" dedı.
ANAPdesteği
ANAP, TBMM Plan Büt-
çe Komisyonu'na çekilen
anayasa değişikliği paketı-
nin memur sendikalan ile
ilgili maddelen görüşülür-
ken ANAP'm kaleme aldı-
ğı ilk önen metnindeki gıbi
grev ve toplusözleşme esas-
lannın yasayla belırlenme-
sı görüşünü savunacak.
ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz başkanlığın-
da yapılan grup yönetim
kunılu ve başkanlık dıvanı
toplantısmda, anayasa değı-
şikliğinin ANAP'ın girişi-
mı ile gündeme geldığının
kamuoyuna daha iyi anlatıl-
ması ve anayasa değişikliğı-
ne sahip çıkılması karan
alındı.
Toplantıda, ANAP'ın ko-
nuyane kadarçokönem ve-
rip cıddiye aldığını göster-
mek için oylamalarda 97
milletvekilinin 97'sini de
hazır tutma görüşü benim-
sendı. Bu anayasa değişik-
liği paketinin referanduma
götürülmesınin ülke açısın-
dan yararlı olmayacağı gö-
rüşünü savunan ANAP, bı-
rinci tur oylamalann sonun-
da yeniden bir durum de-
ğerİendirmesı yapacak, ge-
rekirse liderler arası görüş-
me talep edecek.
bir anayasanın geçmesi
demek, yann işcilerin, me-
murlar gibi meydanlara
inmesi demektir" sözleriy-
le hükümet ve siyasi partile-
ri uyardı.
Memur sendikalan, bazı
iş kollannda ve illerde, bu-
gün başlatacaklan iş bırak-
ma eylemıni, yann ülke ça-
pında genelleştirerek, parla-
mentoya tepkilerini ilete-
cekler. Anayasa değişiklik-
lerini "12 Eylül'den geri"
bulan Türk-Iş de Başkanlar
Kunılu üyeleriyle TB-
MM'ye giderek, genel ku-
nılu izleyecek. Türk-lş Ge-
nel Başkanı Bayram Meral,
parlamentoya tepkisini,
"devlet kamu düzenini bo-
zuyor" sözlenyle dile getir-
di. Türk-Iş Başkanlar Kuru-
lu'nun TBMM'ye toplu ola-
rak gidip genel kunılu izle-
yeceğini belirten Meral,
"Biz onlardan ne bekfiyor-
duk, ne buktıık? Yazüdar ol-
sun" dedi. TBMM Genel
Kurulu'nda yann ele alına-
cak olan ve kamu çalışanla-
nna grev ve toplusözleşme
haklannın verilmesini en-
gelleyen; sendikacılann si-
yaset yasağını kaldırmayan
anayasa değişikliklerinin,
ışçi ve memur örgütlerinde
yarattığı yoğun tepki, ey-
lemlerle tırmamşa geçti.
Ankara'da 4 gün boyunca
oturmaeylemi yapan, ancak
hükümetten bekledikleri du-
yarlılığı bulamayan kamu
çahşanlanmn, bugünden itı-
baren, bazı işkollannda şu-
belerin karanna göre başla-
tacaklan ış bırakma eylemi,
yann da sürecek. Emekçiler,
sendikal örgütlenmeye
"anayasal güvence" sağla-
namaması durumunda ikti-
dar ve muhalefette yer alan
siyasi partilere, "seçhndeoy
vermeyerek, pariamentoyu
protesto ederek" tavır gelış-
tirecekler.
Basma protesto
Kamu çalışanlan, sorun-
lanna duyarsız kalmakla
suçladıklan ve "boyah ba-
sın" olarak niteledikleri ya-
yın organlannı da 5 gün ga-
zete okumayarak protesto
edecekler. Türk-lş tarafın-
dan Uluslararası Çahşma
Örgütü (ILO) konferansın-
da sorunlan gündeme geti-
rilen kamu çalışanlan sen-
dikalan, gazete okumama
kararlannı, basının tavnna
göre 15 güne de çıkarabile-
cek.
Ankara'da iki gündür oturma eylemi yapan memuriar, bugün iş bırakacaklar. (Fotoğraf: TARIK TINAZ AY)
Türk-lş Konfederasyonu
Yönetim Kunılu da anayasa
değişiklikleri konusundaki
tepkisini, dün basın toplan-
tısı düzenleyerek dile getir-
di. Türk-lş Genel Başkanı
Bayram Meral, TBMM'deki
siyasi partilerin 12 Eylül dö-
neminı aratacak bazı düzen-
lemeler peşinde olmasını,
"Devlet kamu düzenini bo-
zuyor" diye nitelendırerek,
"Anayasa Komisyonu'nca
kabuledflen tasanda,grevle-
rin 'kamu düzeni' gerekçe-
siyle yasaklanabilmesi
mümkün küuunaktadır. Ne-
den sendikalar, kamu düze-
nini bozan, milli güvenliği
bozan kurumlar arasında
gösterilmektedir? Sendika-
lar, kanunlan yapanlar ka-
dar, ülkevi se\en kurumlar-
dır~ dedı "Kamu düzenini
bozan, ülkeyi yönetenler mL,
yoksa kanuni haklannın ko-
runması içinmücadeleeden-
ler mi" dıye soran Meral,
hükümetin "örgütlü top-
lumdan rahatstz olduğunu"
söyledi.
Yapı-Yol Sen Genel Mer-
kezı'nden yapılan açıklama-
da, dün saat 18.40'ta Eği-
tim-Sen 2 no'lu şubesinin
150 polis tarafindan abluka-
ya alındığı belirtilerek şöy-
le denildı:
"Kamu ÇalışanlanSendi-
kalan Konfederasyonlaşma
Kurulu'na bağtı sendikala-
nn genel başkanlan ve An-
kara şube başkanlan, polis
tarafindan bugün (dün) öğ-
leden sonra saat 16.00 civa-
nnda gözalbna almmaya
başlandı. Emni>etin kamu
çahşanlanna karşı saldınsı
hızla devam etmektedir."
Türk Harb-lş Sendıkası
Başkanlar Kunılu'nun ha-
zırladığı bildiride de 600 bin
kamu işçisini ilgilendiren
toplu iş sözleşmesi görüş-
melerinde, kamu işveren
sendikalannın, yıllann ka-
zanımı olan haklan geri al-
maya çalıştığına dikkat çe-
kilerekTürk-lş'in acilen ey-
lem karan alması istendi.
Devlet İstatistik Enstitüsü'nce açıklanan işsizlik oranları, rakamlarla oynanarak işsizliğin gizlendiğini ortaya koydu
Lşsizlik rakamları gerçeği yanstfnııyorİstanbul Haber Servisi -Türkiye'de
Devlet Planlama Teşkilatı ve Devlet
İstatistik Enstitüsü tarafindan
açıklanan işsizlik ve istihdam oranlan,
istatistiki verilerin gerçeği
yansıtmadığuıı, bir anlamda rakamlarla
oynanarak ülk&deki işsizlik oranlanmn
saklandığını ortaya çıkardı.
Türkiye'de işsizlik oranlan resmi
verilerde 1980'li yıllann ilk yansında
yüzde 16 olarak yeT alırken, daha sonra
1990'larda bu oranlar yanya yakın
düşürüldü. DtE anketleri sonuçlannda
1993 Ekimi itibariyle işsizlik oranı %
7.9 ve kesik istihdam % 7.1 olarak yer
alırken, 1994 için DPT ve DİE
tarafindan işsizlik oranı % 10.5, kesik
istihdam oranı ise % 9.3 olarak tahmin
ediliyor. Böylece, 1994'te toplam işsiz
ve eksik istihdamda olanlann sayısı 4
milyon 3 bin, oram ise % 19.8.
Istihdamın % 54.7'sinin yapılan
anketlerde "kendi hesabına" ve
"ücretsiz aile işçisi" olarak yer alması
üzenne, kurum ve kuruluşlar ortaya
çıkan rakam ve venler karşısında anket
çalışmalanyla geçerlilik ve
güvenilirliğini araştınyorlar
Türkiye'de işsiz sayı ve oranlanmn tam
ortaya konamaması ise, işsizlerin ve
istihdamın yapılan tammının doğruyu
yansıtmamasmdan kaynaklandığı bazı
çevrelerce iddia edilmekte. Bu iddia
da, verilen istatistiksel rakamlar
çerçevesinde Türkiye'nin işsizlik
oranında Ispanya'dan daha iyi durumda
olduğunun görünmesi örnek olarak
gösterilirken, bu durumun açıklanan
verisel rakamlann gerçeği yansıtıp
yansıtmadığı kuşkusunu ortaya çıkaran
bir nitelik taşıdıgı ifade edildi.
Türkiye'de 1993 itibariyle 3 milyon
976 bin 202 aktif SSK'lı ve 1 milyon
812 bin aktif Emeklı Sandıgı üyesi
bulunmakta. Bu durumda kayıtlı
yahıızca 6 milyona yakın ücretli
gözükmekte.
Bu rakama kayıt dışı olanlar tahmini
eklense bile, sivil istihdam 18
milyonlarda gösterilmekte. Bu
nedenledir ki resmi verilerdeki işsiz
sayısına güvenilmemekte ve her
kuruluş, kunım ve kişi kendine göre
işsiz sayı ve oranını tahmin etme
boşluğunu bulmakta.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Hodri Meydan...
Eskilerin bazı insanları tanımlarken kullandıklan il-
ginç bir deyım vardır. "Sureti melek, sireti şeytan"
derier. Yani dış görünüşü melek gibi, ama içinde şey-
tanlık var.
Koalisyonun büyük ortağı (ya da mutlak ortağı)
Doğru Yol Partisi de "sureti liberal, sireti karman-çor-
man" bir parti. Sarışın ve çağdaş genel başkanına
ve kimi yöneticilerinin dış görünüşlerine bakarsanız,
Batılı anlamda liberal ve özgürlükçü bir parti izleni-
mini ediniyorsnuz. Ama içine bir baktığınız zaman,
"komandosu" da var, "tarikatçısrüa var, "cuntacı-
s/"da var, "şeriatçısı" da var. Yani tam bir çorba...
Bu partinin bizim "aslan" sosyal demokratlaria
yaptığı koalisyonun getirdiği "demokrasi paketi",
tam bir skandal otdu. Zaten aksini beklemek de
mümkün degildi. Adamlann büyük bir bölümü de-
mokrasiye inanmıyor. Bunlarla "demokratikleşme"
sağlanabilir mi?..
Zaten adamı oraya getiren güç, demokrasinin tüm
kurum ve kurallanyla ışlememesi olmuş. Hiç bu ku-
rum ve kurallan yaşama geçirir mi? Adam aptal mı?
Bindiği dalı keser mi? Yoksa bizim aslan sosyal de-
mokratlara mı benzetiyorsunuz bunlan da?..
Bir de "sivil bir anayasa" yapacağız diye tutturdu-
lar. "Tarihi toplantı..." vb. gibi hamasi nutuklar din-
ledik ilk aşamadı. Ama tabii sonu gelmedi. Mesele-
yi "düğümleyen" anayasanın 24. maddesinin son
fıkrası oluyor. Adamlar bunu kaldırmak ıstiyorlar. Ne
diyor bu fıkra?..
"Kimse, devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya
hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallan-
na dayandırma veya kişisel çıkaryahut nüfuz sağla-
mak amacıyla her ne surette olursa olsun dini veya
din duygulannı yahut dince kutsal sayılan şeyleri is-
tismar edemez, kötüye kullanamaz"...
Metin öylesine kötü bir üslup ve Türkçeyle yazıl-
mış ki, şeytan "Bırakın kaldırsınlar" diyor. Ama şey-
tana uymamak gerek.
Kaldınlmak istenen fıkra bircümlecik... Bu cümle-
nin "ffili" ne? "fetîsmar etmek" ve "kötüye kullan-
mak". Peki cümlenin öznesi ne? "Kimse"...
Yani burada; "kimsenin, kötüye kullanmaması ve
istismaretmemesi" düzenleniyor. Neyi istismar ede-
meyecekler? Din duygulannı.
Bu arada cümlenin birinci bölümünde "dayandır-
ma" fiili var. Olumsuz olarak anlaşılmalı. Yan kimse
düzeni "din kurallanna dayandıramayacak"'...
Bizim "muhteremler" bunlara itiraz ediyorlar. Bu iti-
razlanyla, "Biz" diyorlar, "devletin temel düzenini
kısmen de olsa din kurallanna dayandırmak istiyo-
ruz" ve "Buyönde din duygulannı istismar etmek ve
kötüye kullanmak niyetindeyiz..."
24. maddenin bu son fıkrasının kaldınlmasını iste-
yen milletvekilerinin bundan başka bir amacı ola-
maz. Ve bu maddenin bu tartışmalar sonrasında "re-
feranduma gitmesi" kaçınılmaz gibi görünüyor. Ve
tüm içtenliğimle söylüyorum: Inşallah...
Inşallah bu madde referandum konusu olur da "el
mi yaman, bey mi yaman" hep birtikte görürüz.
Yıllardan beri renkli gazetelerin köselerinde "Mil-
letle devleti banştırmak gerek" diye atıp-tutanlar,
milletin devletle bir sorunu olup olmadığınt görürler.
"Kendisine dayatılan bu rejimden ötürü" halkın
ordusuna dargın olduğunu yazıp-çızenler, halkın ne
düşündüğünü anlamakfırsatını bulurlar. (Tabii aynı fır-
sat bizler için de söz konusu...)
"Insanlar dinlerini yaşayamıyor" yalanını yıllardır
dillerinden düşürmeyenler, Mustafa Kemal'in ancak
yasalaha korunabıldiğine inananlar, Atatürkçüleri
"putperest" olarak ilan edenler, milletimizin laiklik ve
din duyguları hakkındaki görüşlerini öğrenmek fırsa-
tını bulurlar.
Sessiz yığınlar adına yıllardan beri yalan-dolan
kampanyalan sürdüren Iran ve Suudi Arabistan bes-
lemesi kimi kalemler ve Türkıye düşmanı kimi züp-
peler, Türk halkının laik cumhuriyet konusundaki gö-
rüşlerini oğrenme fırsatını bulurlar.
Hiç kuşkum yok ki, rejimin adı ve türü ne olursa ol-
sun, rejimin ve devletin sahibi, o devletin vatandaş-
lan, yani ulusudur. En katı ve kanlı dikta rejimleri bile,
belli bir halk desteği olmaksızın ayakta duramazlar.
Ve Türkiye şimdi bir "kınlma noktasına" gelmiş bu-
lunuyor.
Demokrasinin kendilerine tanıdığı "istediği gibi
yaşama hakkı"n\, "başkalannı da öyleyaşamayazor-
lama" hakkına dönüştürme fırsatının doğduğunu
sanan kimi "muhteremler'e, halkın bir yanıtının ol-
ması gerekir.
Bu fırsatın halka verilmesı gerekir. İş bu noktaya
varmadan demokrasiyi yaşatabilseydik çok daha iyi
olurdu. Ama olmadı, olmuyor. O halde son sözü halk
söylemeli.
Ve bu millet devletiyle "küs" mü, "banşık" mı, hep
birlikte görmeliyiz. Artık utanmazca yalanlara, istis-
mara ve zıpırlıklara son vermeliyiz.
24. madde referanduma gitmeli...
f
Tuzla'da 3 bin
işçi iş bıraktı• Cihangir Deri Fabrikası'nda yedi aydır süren işçi
direnişi, önceki gün jandarmanın müdahalesi üzerine
sona erdi. Tuzla Organize Deri Sanayii Bölgesi'nde
kunılu 100 işyerinde çalışan yaklaşık 3 bin işçi, olayı
protesto amacıyla dün iş bıraktı.
İstanbul Haber Servisi -
Cihangir Deri Fabrikası 'nda
yedi aydır süren işçi direni-
şi, önceki günjandarma bir-
liklerinin müdahalesi üzeri-
ne sona erdi. Tuzla Organi-
ze Deri Sanayii Bölgesi'nde
kunılu 100 işyerinde çalışan
yaklaşık 3 bin işçi, olayı pro-
testo amacıyla dün iş bırak-
U.
Tuzla Deri Organize Sa-
nayii Bölgesi'ndeki Cihan-
gir Deri Fabrikası'nda çalı-
şırken sendikaya üye olduk-
lan için yedi ay önce işten çı-
kanlan ve o günden beri fab-
rika önünde direnişlerini
sürdüren deri işçilerine ön-
ceki gün jandarma birlikleri
müdahale etti. Türkiye Deri-
Iş Sendikası'ndan yapılan
yazılı açıklamada, şöyle de-
nildi: "Cihangir işcilerinin
direnişi, 18 Haziran 1995Pa-
zar sabahı saat 07.00'de tl
Jandarma Komutanı'nın
yönetiminde, jandarma bir-
likleri ve süahlı sMller tara-
findan kınlmıştır. Pazar sa-
bahıfabrika öniine gelen gü-
venlikgüçleri, işveren ve işve-
ren sendikasuun istekkri
doğrultusunda hereket et-
miştir,"
Açıklamada, işcilerin fab-
rika dışında kurulan bann-
ma çadırlanmn söküldûğü,
kadın işcilerin tartaklandığı,
çadırlardaki malzemelere el
konulduğu ve işverenin fab-
rikadan yedi kamyon mal çı-
kardığı belirtildi.
Sendika açıklamasın-
da,"tş bırakma eylemi, Ci-
hangir işvereni yasadışı lo-
kavtı kaldınncav'a ve güven-
lik güçleri tarafsız hareket
edinceye kadar sürecektir"
denildi.
1994 yılı sonunda Türk-
Iş'e bağh Türkiye Deri-tş
Sendikası'na üye olduklan
gerekçesiyle arahk aymda
işten çıkartılan 56 işçi, işve-
renin uygulamalannı protes-
to için 5 aralıktan bu yana
eylemlerini sürdürüyordu.
Doğu ve Güneydoğu'da aday bulunamaması nedeniyle yaklaşık 500 mesleki ve teknik liseye okul müdürü atanamadı
Meslek liselerînde ^nıüdür' sıkmtısı• Bakanlık, meslek
liselerinde yaşanan
okul müdürü sıkıntısına
çözüm bulabümek için
Milli Eğitim
Bakanlığı'na bağlı
'Kurum Yöneticilerinin
Atama Yönetmeliği'ni
yeniden düzenliyor.
Yönetmelik taslağına
göre, meslek liselerine
atanacak okul müdürü
kadrosu için ülke
genelinde duyuru
yapılacak.
EMİNE KAPLAN
Milli Eğitim Surası'nda velilerin okul giderlerine katılması istendi
ANKARA - Doğu ve
Güneydoğu Anadolu Böl-
gesi ile küçük yerleşim
merkezlerinde, atama için
gerekli nitelikleri taşıyan
aday bulunamadığı için yaklaşık 500
mesleki ve teknik liseye okul müdürü
atanamıyor. Okul müdürlükleri vekâle-
ten yürütülürken Milli Eğitim Bakanlı-
ğı, 'Kurum Yöneticilerinin Atama Yö-
netmengi'nde değişiklik yaparak soruna
çözüm bulmayı amaçhyor. Yönetmelik
taslağına göre, okul müdürlüğü atama-
lan için ülke genelinde duyuru yapılır-
ken aranan nitelikleri taşıyan adayın bu-
lunamaması durumunda, alt okul tipi
ADANA (Cumhuriyet
Güney tneri Bürosu) - 15
Milli Eğitim Şûra
Topkntısı'na katılan MEB
Müsteşar Yardımcısı Necdet Özkaya, Milli
Eğitim'e aynlan bütçenin çok az bir
bölümünün yatınmlar için harcanabildığıni
belirterek, "Liseteri parab hale getirmelhiz.
Vetiler okul giderlerine katümak zorundadır"
görüşünü savundu.
Çeşitlı ıllerden gelen çoğu eğitim kökenli
kişilerin katıhmıyla dün başlayan bölge
toplantısmda Adana Vahsı Naci Parmaksız
ile Adana Milli Eğitim Müdürü Selahattin
Özdemiroğlu birer konuşma yaptılar.
MEB Müsteşar Yardımcısı Necdet Özkaya da
yaptığı konuşmada ilk olarak Cumhuriyet"in
ilk yıllan ile 1995'te ulaşılan okullaşma,
'Liseler paralı olsun'öğretmen ve öğrencı sayılannı karşılaştırdı.
"1 ünivershe 59 üniversiteye çıkmış, 12583
öğretmen, olmuş 518.450. Okul sayısmdaki
artış öğrenci sayısmdaki arüşm gerisinde
kaknış" diyen Özkaya, smıf tekrarlannın
çoğalmasmın (başansızlık) sorunu artırdığına
işaret etti. Avrupa Topluluğu'na girilirken
Türk çocuklanna mutlaka iyi ve geçerli bir
Batı dili öğretihnesınin şart olduğunu
vurgulayan Müsteşar Yardımcısı Necdet
Özkaya şu görüşlen dile getirdi:
"Yıllardır egirimin paralı olması konuşuluyor
ama konuyla ilgili kanun çıkartılamıyor.
Velilerin okul giderlerine katüması şarttır.
Anayasa zorunlu eğitimin
devletçe üstienildiğini
benrtiyor. Buna ortaokul
ve iiseİer dahil değil. Veliler
yardımcı olmadığı sürece Türkh'e'nin yeni
okullar yapmasu smıflar açması imkânsız.
Liseleri paralı hale getinneliyiz. Ozellikle
niteliği olan fen, güzel sanatlâr lisesi gibi
KsderL"
Müsteşar Yardımcısı Özkaya, hükümet
sözcüsünün bir toplantıda "öğretmen dağıhmı
adil olmadı" dediğine de işaret ederek şöyle
devam etti: "Oğretmeni A okulundan B
okuhına, devlet gücüne rağmen
gönderemiyoruz. Bir okulda fazla var,
diğerinde eksik Hepimiz bunun sebebini
büiyonjz. Eğmmi, savimma gibi pothika üstü
yapmak zorundayız."
müdürlüğüne uygun olan adaym atama-
sı yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığı,
mesleki ve teknik liselere müdür atama-
smdayaşanan sıkıntı nedeniyle 'Kurum
Yöneticilerinin Atama Yönetmeliği'ni
yeniden düzenliyor. Doğu ve Güneydo-
ğu Anadolu bölgeleri ile kırsal kesimler-
de, 'A tipi okullar için en az 8 yılhk hiz-
metinin 4 ydını, B tipi okullar için 6 yıl-
hk hizmetinin 2 ydını yönetici kademe-
lerinde geçirmiş obnak' ve 'C tipi okul-
lar için en az 4 yıllık hizmeti bulunmak'
koşullannı yenne getiren aday buluna-
madığı için yaklaşık 500 mesleki ve tek-
nik liseye müdür atanamadığı bildirildi.
Bakanlık yetkilileri, bu okullann ted-
viren görevlendirilen okul müdürü ve-
killeriyle yönetilmeye çahşıldığım belir-
terek, "Ozellikle yalmzca bir tane mes-
lek lisesi bulunan yerfcrde büyük sıknıtı
çekiliyor. Buralardaokul müdürlüğü bo-
şaldığı zaman yerine atanacak aday bu-
lunamıyor" dıye konuştular.
Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı 'Ku-
rum Yöneticilerinin Atama Yönetmeli-
ği'nde değişiklik öngören taslak, Talim
ve Terbiye Kurulu'nun görüşüne sunul-
du. Taslağa göre mesleki ve teknik lise-
lere yapılacak müdür atamalan ıçin Mil-
li Eğitim Bakanlığı, ülke genelinde du-
yuru yapacak. Başvurular, bakanlık
merkez örgütünde oluşturulacak komis-
yonda değerlendirilecek. Komisyon, a-
day sayısını puan sıralaması
ve niteliklerine göre 3'e indi-
recek. Bakan, 3 adaydan bi-
rini başvurusu yapılan okula,
müdür olarak atayacak.
Taslakta, ülke genelinden
alınan başvurulara karşın
okulun tipine uygun koşulla-
n taşıyan aday bulunamama-
sı durumunda, bir alt okul ti-
pi adaymın atamasımn yapıl-
ması da hükme bağlandı. Bu-
na göre A tipi okula uygun a-
day bulunamaması duru-
munda, B tipi okul müdürlü-
ğü koşullannı taşıyan adaylar
atanabilecek. Okullara yöne-
tici olarak atanacaklarda ara-
nan genel koşullar şöyle:
"Yükseköğrenim vapmış ol-
mak, eğitim ve öğretim hiz-
mefleri suımnda ohnak, eği-
tim ve öğretim hizmetleri sı-
nıfında adaylığı kalkmış olmak. nıemu-
riyete engel olacak derecede olmasa da-
hi hapis cezasına mahkûm edilmemiş ve
son 5 yıOık hizmet siiresi içinde aylıktan
kesme cezasından daha ağır bir ceza al-
mamış olmak. son 3 yıl içinde iyi derece-
den aşağı sicil ahnamış olmak, Olağa-
nüstü Hal Böigesi kapsamınagiren iUer-
deki kurum yönetkUiklerine atanacak-
lar içinOHAL V'alfliği'nceuygun bulun-
mak."