Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Imtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç #
Genel Yayın Koordınatoru Hikmet
Çetinkaya 9 Yazıışlen Müdürlen
lbrahim Vıldız (Sonunlu), Dinç Tayanc
0 Haber Merkezı Mudurii Hakan Kara
9 Görsel Yonetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Ergun Balcı • lstıhbarat Valçın Çıkır • Yayın Kurulu Ühan Selçuk
Ekonomı Bülent Kramlık • Radvo-TV Uygar Eranekttr (Başkan), Orhan Erinç, Oktay
• K.iılturHandanŞenköken9Spor Abdölkadir V ûcelnun Kurtböke Özgen Acar. Hikmet
• Vurt Haberlen. Mehmet Saraç • Makaleler Sami Çetinkaya, Şükran Soner. Ergun
Karaüren • Çevırr S«yfertin Turtıan • Duzeltme Bafcv Dinç Tayanç, İbrahim Yıldız.
Abdullab V azıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoglu Orhan BursaJı. Mustafa Balbav.
Ankara Temsılcısı. Mustafa BaJbay • Haber Mudürü Doğan
AkmAtatûrkBulvanNo 125, Kat:4.Bakanlıklar-Ankara Tel-
4195020 (7 hat), Faks 4195027 • fanır Temsılcısı: Serdar
Kızık, H. Zıya Blv 1352 S 2 3 Tel 4411220, Faks 4419117
• Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğhı, Inonü Cd 119 S. No: 1
Kat: 1, Tel 3522550, Faks: 3522570
Müessese Mûdürü Erol Erkut • MEDVA C: • Yönetım Kunılu
Koordınator Ahmrt KoruLsan • Başkanı-Genel Müdûr Gilbin Er-
Muhasebe Bülent Yener#Idare duran • Koordınatör Reha Ijrt-
Hüsevin Gürer 0 Işletme Önder m a o t Genel Mudûr Yardımcısı.
ÇeUk • Btlgı-tşlem Nail Inal • Mine Akdıg • Halkla tlışkjlef
Bılgısa>arSıstem.MürnvetÇOer MüdüriL Nnrten Beriuoy
VlnolajraD ve Baun: Yenı Gün Haber Ajansı. Basın ve Yayıncılık A Ş
Türkocagı Cad 39 41 Cajaloglu 34334 lst. PK 246 Islanbul Tel (0/212)512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95
15HAZİRAN 1995 Imsak: 3.24 Güneş: 5.24 Öğle: 13.11 Ikindi: 17.09 Akşam 20.45 Yatsı: 22.36 MEDYACTei 5140753-51395 80-5i384«w>ı. Faks 5H8466
Sivil toplum
dayamşması
• Haber Merkezi-
Türkiye'de Sivil Toplum
Kuruluşlan
Sempozyumu'nun ikincisi
23-24 haziran günlennde
fTÜ Sosyal Tesısleri'nde
gerçekleştirilecek. Doğal
Hayatı Konıma Demeği,
Tüketiciyi Konıma
Demeği, Türkiye
Ekonomik ve Toplumsal
Kalkınma Vakfi, Tûrkiye
Felsefe Kurumu ve Türkiye
tnsan Haklan Vakü
tarafından düzenlenen
sempozyumun bu yılki
konusu "Küçülen
Dünyamızda Büyûyen Sivil
Toplum- Sivil Toplum
Kuruluşlan ve Yurtdışı
llişkiler" olarak
belirlenmiş.
PPOf. DP.
TanımH'ya ödül
• BÜRSA (AA) - Uludağ
Üniversıtesi Fen Edebiyat
Fakültesi öğretim üyesi
Prof. Dr. Zeren Tanındı,
"15. yüzyılda Türk Kitap
Kaplan" adlı kitabıyla
ttalya'da düzenlenen
"Uluslararası Felici
Feliciano Yanşması"nda
ikinci oldu. 15. yüzyılda
yaşamış Veronalı bilim
adamı Felici Feliciano
anısına düzenlenen
yanşma, 1987'denberi
yapılıyor.
TUS'da AÜ birinci
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Tıpta uzmanlık
sınavının (TUS) Nisan
1995 döneminde, Ankara
Üniversıtesi Tıp
Fakültesi 'nin birinci olduğu
belirtıldi. Ankara
Üniversitesı'nden yapılan
yazılı açıklamada,
üniversitenin sınavda 1503
kadronun 160'ını alarak
yüzde 11.3 ile birinci,
Istanbul Üniversitesi Tıp
Fakültesi'nin ikinci,
Istanbul Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi'nin de üçüncü
sırada yer aldığı kaydedildi.
Turizmde olumtaı
geüşme
• ANKARA (Cumhnriyet
Bürosu) - Tunzm Bakanı
trfan Gürpınar, Türkiye 'ye
ilk 5 ayda 2 milyon 213 bin
turist geldiğini belirterek
turist sayısındaki artışın
sevindirici olduğunu
söyledi. Turizm
Bakanlıgı'ndan yapılan
yazılı açıklamada, bu yılın
ilk 5 ayında Türkiye'ye
gelen toplam turist
sayısmın geçen yılın aynı
dönemine oranla yüzde
6.57 oranında artarak 2
milyon 213 bin 138'e
ulaştığı kaydedildi.
Uçakkazası
• ANTALYA(AA)-
Antalya'nın Manavgat
ilçesi yakmlanndaki
Manavgat çayı üzerine 4
kişilık bir deniz uçağının
düştüğü bildirildı. Alınan
bilgiye göre dün saat 13.00
sıralarmda gerçekleşen
kaza sonrasında, uçakta
bulunan iki pilotun sağ
olarak lcurtulduğu belirtildi.
Özel okuHar
sınav sonuçları
• İstanbui Haber Senisi -
1995 özel okullar sınav
sonuçlan bugün
açıklanacak. Sınav
Yürütme Kurulu'nun
yaptığı açıklamada,
okullann taban puanlan 18
haziranda basm yoluyla
açıklanacak. Sınav sonuç
belgeleri 19 hazirandan
ifibaren öğrencilerin sınava
girdikleri okul
müdürlüklerinden
alınabilecek. Aynca
öğrenciler, sonuçlan, bugün
öğleden sonra Özel
Boğaziçi Lisesi ve 286 17
83 no'lu telefonla
öğrenebilecekler.
Deniz otobiisleri
yaz tartfesmde
• tstanbul Haber Servisi-
Istanbul deniz otobüsleri 16
hazirandan itibaren yaz
tanfesine başlıyor.
Kaldınlan hatlar Pendik-
Bostancı-Kabataş-Karaköy,
Bostancı-Eminönü ve
Kadıköy- Karaköy seferleri.
Yaz sezonuna ilave edilen
hatlar şöyle: "Bostancı-
Kabataş'tan Çınarcık'a,
Bostancı-Yenikapı 'dan
Esenköy'e, Bostancı-
Yenikapı'dan Mudanya ve
Armutlu'ya (30 hazirandan
itibaren), Bostancı-
Yenikapı 'dan Avşa-
Marmara ve Erdek'e,
Büyükada'dan Eminönü ve
Kabataş'a seferler
yapılacak."
Devlet Bakanı Gökdemir'in 'Orospu değil, kahpe dedim' şeklindeki açıklaması, tepkilerin artmasına yol açtı:
'O söziT kullarınıası kendî terbiyesizliği
•Devlet Bakanı Aysel
Baykal, "Bu ifadenin bakan
düzeyinde kullanılması utanç
vericidir. Türk ya da yabancı
kadınlara söylenmesi önemli
değil. Bütün kadınlann,
bütün dünya kadınlannın
tepki göstereceği sözcükler
bunlar" şeklinde konuştu.
•Prof. Necla Arat "Bu olay
uluslararası ilişkileri
zedelemekten öte, ulusal
boyutlarda kadmlarla ilgili
çarpık ve çirkin bakış açısmı
göstermektedir" dedi.
BERATGÜNÇTKAN
Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemir'ın
Avnjpalı üç kadın parlamenter için
kullandığı "orospu" tanımına tepki-
ler sürüyor. Bakan Ayvaz Gökde-
mir'in bu tanımı, Başbaİcan Tansu Çfl-
ler'le yaptıgı görüşmede, "Orospu de-
ğil, kahpe dedim" sözleriyle değiştir-
mesi tepkilerin artmasına yol açtı.
Kadın ve aıleden sorumlu Devlet
Bakanı Aysel Baykal, "Böyle bir ko-
nuşmayı künseye yakışrıramıyorum.
Bu ifadenin bakan düze>inde kullanıl-
masına bütün dünya kadınlan tepki
gösterecektir" dedi.
Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemir, 4
Y önetmen Işü Ozgentürk
Haziran seçimlerinden üç gün önce
Kilis'te açık hava toplantısına katıl-
mıştı. Bu toplantıda düşünce suçlan-
na ve suçlulanna ilişkin bir konuşma
yapan Bakan Gökdemir, "Avrupa'dan
gelen bDmem neyin temsilcisi o_ hab-
n için bunlan serbest bırakmayız" de-
mıştı. Gökdemir'ın. Avrupa Parla-
mentosu Başkanı Klaus Hansch ile
parlamento üyelerı Pauline Green,
Claudia Roth ve Catherine Lalumi-
ere'yı hedef alan bu sözleri tepkilere
yol açmış. kadın parlamenterlerbaka-
nın kendilennden özür dılemesıni ıs-
temışti. Önce böyle bir konuşma yap-
tığını yalanlayan Bakan Gökdemir,
daha sonra "milli hassasiyeti dile getir-
Devk't Bakanı Aysel Baykal
diğini" savunmuştu.
Başbakan Tansu Çiller'in "Eğer söz
konusu sözler sarfedilmişse" çekince-
li özür mektubu da kadın parlamenter-
leri yumuşatmamış, Bakan Gökdemir
de örtülü bir şekilde özür dilemıştı.
Bakan Gökdemir'in kadın parla-
menterlere ilişkin tanımı, başta kadın
ve aileden sorumlu Devlet Bakanı Ay-
sal Baykal olmak üzere Türk kadınla-
nnın da tepkilenne yol açtı. Önceleri
cumhuriyet hükümetınm bir bakanı-
nın böyle konuşmasına ihtımal ver-
medığini söyleyen Bakan Aysel Bay-
kal, olayın doğrulanması üzerine gö-
riişlerini şöyle açıkladı: "Bu ifadenin
bakan düzeyinde kullanılması utanç
Profesör Necla Arat
vericidir. Türk ya da yabancı kadınla-
ra söylenmesi önemli değil. Bütün ka-
dınlann, bütün dünya kadınlannın
tepki göstereceği sözcükler bunlar.
Toplum olarak hepimiz bu sözlerden
sorumluvuz. Bu sö/cüklerin benün
içinde bulunduğum Meclis'te de çok
geniş, rahat kullanım alanı var. Üst dü-
ze> karar mekani/malannda kadın-
lann sayısınm artmasının bu üslubun
değişmesine katJası oiacak."
Çok çirkin sözler .
Bakan Gökdemir'in sözlerinı, "çok
çirkin'' bulduğunu anlatan Esin Afşar,
"Bu sözleri hiçbir kültüre de sığdıra-
mayız. Bu kendi kültürsüzlüğü, terbi-
Sanatçı Esin Afşar
yesizligı'' dedi. Yonetmen Işü Ozgen-
türk ise Bakan Gökdemir'in sözleri-
ne hiç şaşmadığını belirttiği açıkla-
masında, "Çünkü bakanı esldden be-
ri tamyorum. Komando Ayvaz'dı ön-
celeri yine a\ nı adam konuştu. Hiçbir
şe> değişmedi yanL İ'zücü olan da Tür-
khe'de hiçbir seyin değişmemesL Tür-
kiye, bu insanlann yönetimine layık
değil. Sözciikleri demokrasi bilincinin
orurmadığını gösterişor. Meclis'te o
kottuklarda oturan büyük çoğunluk
da bu sözleri kuUanabudi" diye ko-
nuştu. Bakan Ayvaz'ın sözlerini "ilkel
bir yaklaşım" olarak nitelendiren sine-
ma sanatçısı Meral Orhonsay da gö-
rüşlerini şöyle açıkladı: "Kimsenin
kimseye 0 şekilde konuşmaya hakkı
yok. Bunlann psikolojik teda>iden giç-
meteri gerekiyor. Bir de o bakanın geç-
mişine bakmah. Çocukluğunda kadın-
laria ilgili bir sorunu olabilir."
Sözlennı "Tipik, maço yaklaşım"
diye tanımladığı Bakan Gökdemir'in
tüm kadınlan potansiyel bir fahişe ola-
rak gören bir eğilimi örneklendirdiği-
ni vurgulayan Prof. Dr. Necla Arat,
"Bakanın Avrupalı kadın parlamen-
terier için kullandığı fahişeler sözcüğü-
nü şiddetk kmryorum" dedi. Bakan
Gökdemir ile onun yandaşı olduğu
ideolojiyi benimseyenlerin kadınlann
insan haklannı sürekli ihlal ettiğini de
anımsatan Prof. Arat, konuşmasını
şöyle sürdürdü:
"Buolay uluslararası ilişkileri zede-
lemekten de öte, ulusal boyutlarda ka-
dınlarla ilgiliçarpık veçirkin bakış açı-
sınj göstermektedir. Ne yazık ki ülke-
mizde, kühür düzeyleri tartışmaya ve
fikir ürctmtyc uvgun obnayanlar kü-
für üreterek bu komplekslerini gider-
meye çauşryorlar. Bir siyaset adamı-
nın, hele bir bakanın uluslararası
skandala yol açan e>1eminin bazı çev-
relercedesteklenmesini dahada bağıs-
lanmaz buluyorum." Bakan Gökde-
mir'in "Orospu değil kahpe dedim"
sözlerini de değerlendiren Prof. Arat,
"Ozrü kabahatinden büyük. Sözcük-
lerin anlamına bakarsanız, son söyle-
diği kelinıc ilk söylediğinin anlanıını
da içerir. Orada da kadını aşağılamak
vardır'' diye konuştu.
Ermeni
Patrikhanesi'nde
534. yıl kutlaması
LEYLA
TAVŞANOĞLU
Istanbul'un tarihi Kum-
kapı semtınde Şarapnel
Sokak... Biraz yürüyorsu-
nuz; sağ kolda taş bir avlu
içinde, beyaza boyalı ah-
şap bir bina... Burası Tür-
kiye Ermenilen Patnkha-
nesi... Önceki akşam bu ta-
rihi binada, tarihi bir kut-
lama töreni yapılıyor...
Türkiye Ermenileri Patrik-
hanesi'nin kuruluşunun
534. yıldönümü... Tören
sırasında tanhi binanın
yüksek tavanlı salonlannı
dolduran Ermeni ağırlıklı
konuklann duygulan, bu-
nıkluk ve mutluluk kanşı-
mı...
Beyaza boyalı demir
parmaklıklı kapıdan avlu-
yagjriyoruz... Binanın ana
giriş kapısı açık. Şarap
rengi yol halılanyla kaplı
ahşap merdivenlerden üst
sofaya çıkıyoruz. Tam kar-
şıdaîci duvarda iki tane bü-
yük boy yağlıboya tablo
dikkatleri çekiyor... Bun-
lardan birisi, dünyaca ta-
nınmış "deniz ressamı"
Ermeni asıllı Rus Ayva-
zovski'nın yapıtı. Tören
salonunun kapısında Er-
meni Patrik Vekili Mesrop
Mutafyan, konuklan kar-
şılıyor...
Içeride kimler yok ki...
Patrikhane'nin üst düzey
yetküüeri... Istanbul'da ya-
yımlanan iki Ermenice ga-
zete, Marmara ve Jama-
nak'ınyöneticileri... Istan-
bul'daki kordiplomatiğin
önde gelen isimleri... Bu
arada ışadamı Üzeyir Ga-
rih™ Patrikhane Basın
Sözcüsü avukat Luiz Ba-
kar'ın meslektaşlan...
Türk ve yabancı gazetecı-
ler... Emniyet Müdürlüğü
Siyasi Şube Azınlıklar
Masası Müdürü Orhan
Akar_. Vali Yardımcısı
HaydarŞen»
ÖncelikJe Türkiye Er-
menilen Patriği Başpisko-
pos Karekin 2'ye yöneli-
yonız. Makam koltuğun-
da oturmuş, kutlamalan
kabul ediyor... Derken tö-
ren başlıyor. Açılış konuş-
masını Patrik Karekin ya-
pıyor ve şu dostluk mesa-
jını veriyor:
Dostiuk mesajı
"Patrikliğimizin Fatih
Sultan Mehmet Han tara-
fından kuruluşunun 534.
yddönümünü sizlerle bera-
ber kudamaktan çok mut-
hıyum. Bu kutlamalar. bir
araya gelip karşılıkh dost-
hığumuzu ifade edebilme-
miz için güzel bir vesile ol-
maktadır. Büindiği gibi
1995 yıh, Kühür Bakanh-
ğunızın öncrisiyie bütün
dünyada Hoşgörü N ılı ola-
rak kabul edilmistir. Bu
münascbetie İstanbul ve
Antarya'da yapılan ulusla-
rarası hoşgörü kongreleri-
ne Patrikhanemiz temsil-
cileri de katılmışlardır.
Sunduklan bildirilerde,
bizErmenflerin, etniközel-
likkrimizi korumakla bir-
likte. aynı topraklan, ay nı
ananeleri Müslüman kar-
deşlerimizle tarih boyunca
nasü pny laştığunızı vurgu-
lamışlardır. Btrlik, bera-
berük ve boşgörünün hü-
künı süreceği bir ortam
yaratmak için devlet bü-
yüklerimizin göstermekte
olduğu çabalara ben de du-
alanmla kaûlıyonım. " Bu
arada büfeye bir göz atıyo-
ruz. Yıyeceklerin tamamı
Sehna tskender yöneti-
mınde, Patnkhane'nin Ka-
dmlar Kolu üyelerince ha-
zırlanmış. Akşam ilerliyor.
Gitme zamanı geldi. Mer-
divenlerden inerken Tür-
kiye'de yaşayan Ermeni
cemaati için, 534. yıldönü-
münün bir dönüm noktası
olmasını ve zorluklannın
bitmesini dilıvoruz.
Ispanya Balesi büyülüyor
Kümır Senisi - "8. Uluslararası Yapı Kredi GençKk
Festhali" kapsamında bu gece son gösterilerini sunacak
olan İspanya Nasyonal Balesi, üç gecedir izleyenleri
büyülüyor. Her gece Harbıye Açıkhava Tiyatrosu'nu
dolduran bınlerce kışınin ayakta alkışladığı topluluk;
İspanyol halkının tutkusunu. isyanını, aşkını ve
yaşamlanna sınen şiıri en estetik biçimde sahneye
aktanyor. Topluluk, iki bölümden oluşan gösterilerinde
Endülüs insanının bütün özelliğini ritim, renkler,
hareketler, sanat ve büyü ile anlatmayı başanyor.
İspanyol folkloru, kültürü ve dansını klasik bale yorumu
ile birleştırerek büyük başanlar elde eden topluluk,
görkemji bir gösteri sunuyor Istanbullu sanatseverlere.
Özellikle Jose Granero'nun 1987 yılında dansa
uyarladığı "Bolero" koreografisiyle izleyenlen düşsel
bir boyuta davet ediyor. Granero'nun koreografîsi.
bugüne dek yapılan "Bolero" koreografilerinin
sonuncusu olarak kabul ediliyor. 1978 yılında Ispanya
Kültür Bakanlıgı Tiyatro ve Gösteri Sanatlan Merkezi
tarafından kurulan topluluk, 1983 yılında Ispanya
Klasik Bale Topluluğu ile bırleşti ve gösterileriyle olay
yaratmayı başardı.
1987 yılında bir buçuk milyonun üzerinde insan; Rusya,
Norveç, Italya, Fransa ve Amerika'da topluluğun
olağanüstü göstenlerini izledi. Aynı yıl Ispanya
Nasyonal Balesi, New York Metropolitan Operasrndaki
gösterisi ile eleştirmenlerin "En İyi Yabancı Topluluk ve
Gösteri" ödülünü aldı.
Topluluk; Amerika.Tayvan, Japonya, Isveç,
Lüksemburg, Arjantin, Şili. Avusturya, Portekiz,
Meksıka ve Sicilya'da göz kamaştıran renkli
koreografıleri, danslan. mükemmel teknikleri ve
İspanyol ruhlan ile başan kazandı.
(Fotograf: UĞURGÜN\'ÜZ)
Muhtaç çocuklara yardım eK
HÜLYATOPCU
Aileler çocuklan için daima 'en iyisi'nı
yapmak ister. Buna rağmen ülkemizde ve
dünyada her yıl binlerce çocuk açlık, sal-
gın hastalıklar ve savaşlar yüzünden yaşa-
rna veda ediyor. Dünyaya 'merhaba' bile
diyemeden yitip giden ya da eğitimsiz, kö-
tü koşullarda büyüyen çocuklar, bizleri ka-
ramsarlığa süriiklüyor.
Çocuklara yardım için kurulan dernek-
lerin sayısının her geçen gün bıraz daha
artması ise yaşanan olumsuzluklan tersi-
ne çevirme yolundaki umutlan arttınyor.
Bu amaçla geçen günlerde kurulan 'Muh-
taç Çocuklara Yardım Demeği'. tüm ço-
cuklara maddi, manevi anlamda destek
vermeyi hedefliyor. Derneğin kuruluş
amacı. "Yardnna muhtaç çocuklann sağ-
hk, sosyal, eğitim ile ilgili her türlü problem-
lerinin çözfimüne katkıda bulunmak, top-
lumumuzun geleceği olan çocuklan en iyi
şekilde yetiştirerek daha huzuıiu, daha sağ-
hkh, daha başardı insanlardan oluşan bir
toplum yaratmaya katkıda bulunmak"
şeklinde özetleniyor.
Yaklaşık olarak 100 çocuğu koruması
altına alan demek, eğitim giderleri, sağlık
problemleri ile gıda ve giyim gereksinim-
lerini karşılıyor. Demek Başkanı Hanife
Doğan, böyle bir dernek kurma düşünce-
sinin doğuşunu ve bugüne kadar yaşanan
süreci şu şekilde anlatıyor: "Bizden önce
kurulan bazı dernekler belirü kesimdeki
çocuklarla ilgilenmeyi hedeflemiş. Örne-
ğin sokak çocuklannın problemleri ele
aunmış. Bu derneklerin çalışmalan da kuş-
kusuz sevindirici. Biz bö>le bir sını rlandır-
ma> a gitmediğimiz için çok farklı sorunla-
n olan çocuklarla karşdaştık. Koruma al-
tına aldığunız çocuklardan bazüan ekono-
mik nedenleryüzünden beslenemiyor, oku-
yamryor.
Sınırhkavnak
Her şeyden önce yeni bir dernek olma-
nın sorunlanm >aşıyoruz. Maddi anlamda
çocuklara yardım etmemizzor. çünkü kav -
naklanmız sınırlı. Demeğinıiz farklı mes-
lekgruplanndan 100 üveden oluşuyor. Biz
ilgi alanlanmıza göre yardımlarda bulu-
nuyonız. Ben hemşireyim, bir üyemiz dok-
tor, bir diğeri konfeksiyoncu. Önümüzde-
ki aylarda \edikuk 'de çocuklar için yatak-
lı bir merkez kurmayı hedefiiyoruz. Çok
büyük bir yer olmayacak, ama çocuklar
orada i> i bir eğitim alacak, sağlık problem-
leri çözülecek. Burası çocuklann problem-
lerinin çözümleneceği yatakh bir yer ola-
cak."
Çalışmalannı önümüzdeki aylarda daha
fazla yoğunlaştıracaklannı söyleyen Hanı-
fe Doğan, daha fazla sayıda çocuğa yardım
etmeyi hedeflediklerini belirtiyor.
'Çekişme, basının
saygınlığına
gölge düşürüyor' -
Haber Merkezi- Demok-
rasilerde yasama, yürütme
ve yargıdan sonra dördüncü
güç olarak nitelendınlen
medyanın, gücünü tarafsız-
lık ilkesini göz ardı ederek
kullandığı belirlendi. Med-
yanın, ülkemizde tiraj ve iz-
leme oranlannı arttırmak
amacıyla zaman zaman sos-
yal sorumluluk ilkesinden
saptığı, tekelleşme eğilimine
girdiğı ortaya çıktı.
Basın yayın sektörünün
altyapısı, Türkiye'de tekel-
leşme eğilimi, medyada sos-
yal sorumluluk ılkesi ve
medyanın işlevleri konulan-
nı incelemek amacıyla TÜ-
GİAD (Türkiye Genç Işa-
damlan Derneği) adına yü-
rütülen "2000'B YıllaraDoğ-
ru Türkije'nin Önde Gelen
Sorunlanna Yaklaşımlar: X-
Medya" konulu araştırma
sonuçlandı. Araştırma Ci-
han Ayan. Ufuk Yücelen ile
Fîliz Yakar tarafından yapıl-
dı.
Rapor dört bölümden olu-
şuyor. "MedyaGelişim Süre-
ci'' başhklı ilk bölümde dün-
yada ve Türkiye'de medya-
nın gelişimi ele alınıyor.
"Türkiye'de Medyamn Alt-
yapısı" adlı ikinci bölümde,
istatistiki verilerin de yardı-
mıyla Türkiye'de medyanın
fiziki. yasal ve fınansal alt-
yapısı ve insan kaynaklan
inceleniyor.
Tekefleşme eğilimi
Medyada tekelleşme eği-
limi, sosyal sorumluluk il-
kesi ve medyanın temel iş-
levleri konusundaki geliş-
melere yer verilen üçüncü
bölümde de uluslararası kar-
şılaştırmalar ve basın men-
suplan tarafından doldunı-
lan anketlerden elde edilen
bulgulardan yararlanılıyor.
_ Araştırmanın "Sonuç ve
Önerifer" bölümünde ise
son dönemlerde Türkiye'de
medyanın kendine düşen so-
rumluluklan yerine getirme-
diği konusunda kaygılar
oluştuğuna dikkat çekilerek
eksik, kışı hak ve özgürlük-
lennı göz ardı eden sansas-
yonel haberlerin ve tarafsız-
lık ilkesine aykın tutum ve
davranışlann giderek arttığı
vurgulanıyor. Aynca basın
yayın kuruluşlan ve basın
mensuplan arasında çıkan
ya da çıkanlan çatışmalann
düzeyinin toplumun kabul
edemeyeceği boyutlara çık-
tiğı belirtilerek "Türkmed-
yası taranndan ısrarla sür-
dürülen bu çeldşmelerin, ba-
sın yayın kuruluşlaruun say-
gmhğına gölge düşürdüğü
açıktır" deniyor.
Bölümde, sağhklı bir top-
lum yapısı için gerekli un-
surlardan bin olan çok sesli-
liğin Türk toplumuna aşılan-
masında medyanın öncü rol
oynaması beklentileri dile
getirilerek bu konudaki öne-
riler şöyle sıralanıyor:
- Türkiye'de demokratik
çoksesHHğin yerieşebilmesi
için medyanın, değişik fikir-
lerin,görüşlerin bir araya ge-
lip tartışu'dığı yapısını koru-
ması gerekmektedir.
- Dünyadakı gehşmeleri
yakından takip eden, araştır-
macı, sosyal sorumluluk il-
kelerini benimsemiş ve çağ-
daş bir çalışan kesimin yara-
tılması çabalannın hızlandı-
nlması, medyanın işlevleri-
ni daha etkin bir biçimde ye-
rine getirmesine katkıda bu-
lunacaktır.
- Basm yayın kuruluşlan-
nuı gazeteciük. sinema ve te-
levizyonla ilgili mesleklere gi-
derek artan Ugiden yararian-
ması ve bu alana yönelenleri
olanaklar ölçüsünde üniver-
sitelerle işbuüğine giderek
kazanması, bu sektörün ge-
leceği açısından önem
taşunaktadır.
2 bin yılına dek tamamlanması planlanıyor
Mııgla'ya olimpiyat köyü
ÖZCANÖZGÜR
MUĞLA - Türkiye'nin
ilk olimpiyat köyünün teme-
lı Muğla'da atıldı.
Muğla'nın Gökova Kör-
fezi ile ünlü Karabağlar
Yaylası ve Yılanlı Dağı üç-
geninde kurulacak köyün
merkez komplekslerinin 2
bin yılına kadar tamamlana-
rak Istanbul'da yapılması is-
tenen 2004 Olimpiyatla-
n'nın bır bölümüne talip
olunacak.
Muğla Valisi Dr. Lale Ay-
taman'ın girişimleriyle Ital-
ya'nın Napoli Oniversitesi
Mimarlık Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Umberto Siola'ya
projesi çızdirilen Üçlü
Olimpiyat Köyü, Muğla'nın
doğal SİT alanlanndan Gö-
kova Körfezı ve Karabağlar
Yaylası ile Yılanlı Dağı üç-
geninde kuruluyor.
Teleferikle ulaşılacak
olan ve "dağ sporian" için
düşünülen Yılanlı Dağı'na
•Olimpiyat köyü,
Muğla'nın doğal SİT
alanlanndan Gökova
Körfezi ve
Karabağlar Yaylası ile
Yılanlı Dağı
üçgeninde kuruluyor.
karayoluyla 10 dakika, "su
sporian" için düşünülen
Gökova Körfezi' ne 20 daki-
ka uzaklıkta bulunan ve
olimpiyat köyünün merkezi
olacak olan Karabağlar Yay-
lası 'nda özel idare ile Muğ-
laspor'un malı olan 59 bin
metrekarelik arazi üzerinde
alryapı çalışmalan başlatıl-
dı.
Italyan Prof. Umberto Si-
ola tarafından fızibilitesi ve
projesi ücretsiz olarak hazır-
lanan ve "geleneksel Muğla
mimarisi" özellıklerinı taşı-
yan "Türkiye'nin ilk olim-
piyat köyü" projesi ile ilgili
bilgiler veren Muğla Valisi
Dr. Lale Aytaman şunlan
söyledi:
"Prof. Umberto, 150 bin
dolarhk fizibflite ve proje ça-
hşmasından ücret almadığı
gibi projenin uygulaması sı-
rasında da yine ücretsiz da-
ıuşmanhk yapmaya devam
edecek. Türkiye'nin ilk ve
tek kompleks olimpiyat kö-
yünü ortaya çıkaracak olan
bu projeyi özel idare bütçesi
ile hayata geçirmemiz müm-
kün değil. Ancak biz yine de
özel idarenin 1996 yılı bütçe-
sinden 13 milyar TL ödenek
ayırarak, Karabaglar Yayla-
sı'nda köyün merkezinin ya-
pımına başladık. Merkezin
2 bin yılına yetişebilmesi için
Gençlik ve Spor Bakanu-
ğı'ndan destek isteyeceğiz.
Yılanh'da dağ sporian, Gö-
kova'da su sporian tesisleri
için yap-işlet-devret modeü-
ni düşünüyoruz. Bunun için
özel girişimcilerden gelecek
başvurulan değerlendir-
meye hazınz."