29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmeni Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatörii: Hikmet Çetinkava • Yazıişlerı Müdürlerı. fbrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu) 9 Haber Merkezı Mudürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı • tstıhbarat. Yalçın Çıkır • Ekotıomı Bölent Kızuıhk • Radvo-TV. U>gar Eremektar • Kültûr Handan Ştnköken • Spor Abdûlkadir Yficeinun • Yurt Haberlen. Mehmet S»rıç • Makalekn Sami Karaören # Çevın Seyfettin Turhan # Duzeltme Abdullah Yazıcı • Folojraf Erdoğan Kineoglu Yayın Kunılu tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç. Oktay Kurtböke. Özgen Acar. Hikmet Çetinkava, Şükran Soner. Ergnn Balcı, Dbrç Ta> anç. Ibrahim Yüdız. Orhan Bursaü. Mustafa Balbav. Ankaıa Temsılcısı: Mustafa Balbav • Haber '.1 jdurü Doğan AkmAtatûrkBulvanNo: 125.Kat:4,Bakan Jtlar-^nkaraTel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 • lzmır Tîtmalcısı: Serdar Kızık,H.ZıyaBl\ 1352S 2 3 Tel: 441123i» Faks 4419117 • Adana Temsılcısı: Çetin Yiğeneğlu, Inönü Cd. 119 S. No. 1 Kat 1. Tel: 3522550. Faks 3522570 Müessese Mûdurü Erol Erkut • MEDYA C: • Yonetım Kunılu Koordınatör AJımet Korukan # Ba$karu-Genel Mudûr Gfilbin Er- Muhasebe: BûlentYener•ldare duran • Koordınatör Reha Ijıt- HüseyinGürer#lşletme Önder man • Genel Mudür Yardımcısı Çelik'*Bılgı-tslem NaO tnal • Mine Akdağ • Halkla llışkıler Bılgısayar Sıstem MürinetÇiler Müdurü Nurten Berksoy Yayimla>an \e Basao: Yenı Gün Haber Aıansı. Basın \e Ya>ıncılik A Ş Türtocagıcad 39 41 Cagalogju 34334 Ist PK.246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hatl Faks (0 212ı 513 85 95 30MAYIS 1995 lmsak: 3.34 Güneş: 5.28 Öğle: 13.09 lkindi: 17.05 Akşam 20.35 Yatsı:22.21 MEDYACTei 5i4<n53-5i39580-5i38460-6i.Faks 5U8466 Anadolu Musiki Derneği'nden konser • Haber Merkezi - Anadolu Musiki Derneği, 31 Mayıs 1995 Çarşamba günü saat 20.30'da Kadıköy Halk Eğitimi Merkezi'nde konser verecek. Son 5 yıldan bu yana Atatürk Kültür Merkezi ve Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda verdiği başanlı konserlerle tanınan dernek, 11 yıl önce şu andaki şefi Bûlent Türkeli tarafından kuruldu. Bu yılın ilk konserini Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda veren derneğin ikinci konseri iki bölümden oluşacak. knsan beyni ile bağJant] • LONDRA(AA)- lngiltere'de yapılan bir bilimsel araştırmanın tahminlerine göre önümüzdeki 50 yıl içinde insan beyni ile bilgisayarlar arasında fizıksel bağiantı kurulacağı bıldirildi. Independent gazetesinde yayımlanan rapora göre Ingiliz bilim adamı Peter Cochrane, 2020 yılından itibaren beyin işlevi gören, sinir hücreleri taşıyan silikonlu çip'lerin geliştinlmeye başlanacağını belirtti. Jandarmaya kanlı pusu • SAMSUN(AA)- Samsun'un Çarşamba ilçesinde askeri araca ateş edilmesi sonucu, bir uzman çavuş şehit oldu. tlçenin Helvacalı Köyü'nde PTT kablolannın çalindığı ihbannı alarak olay yerine gitmekte olan jandarma kuvvetlerinin bulunduğu araca, henûz kimliği belirlenemeyen kişi veya kişiler tarafından ateş edildi. Açılan ateş sonucu ağır yaralanan uzman çavuş Süleyman Ahmet Kahya, Çarşamba Devlet Hastanesi'ne kaldınlırken yolda öldü. Çocuk konseri • tSTANBUL(AA)- Çeşitli vakıf ve derneklerin bakımı altındaki 2 bin 100 çocuk. Bostancı Gösteri Merkezi'nde kendileri için düzenlenen konserde doyasıya eğlendi. Dernek ve vakıflara gelir sağlanması amacryla düzenlenen konserlerden ayn, sadece çocuklann neşeli bir gün geçirmesi amacıyla düzenlenen konserde, en çok ilgiyi eski tiner bağımlısı çocuklardan oluşan gnıbun tiyatro gösterisi çekti. Muğla EvteıH korunamıyor • MUĞLA (Cumhuriyet) - Müzeler Haftası etkinlikJeri çerçevesinde Muğla Kültür Merkezi'nde "Muğla Kentsel SİT Alanına llişkin Sorunlar" konulu bir konferans veren Muğla Belediye Başkanı Orhan Çakır, tarihi Muğla Evleri'nin korunmasında güçlükler yaşanmaya başlandığına dikkat çekti. Başkan Çakır, "Kent rantlannın herkesin iştahını kabarttığı ülkemizde koruma alanlan rant özlemi ve rant baskısından kurtanlmalı" dedi. Hong-Kong'da eytem hazırlığı • Çeviri Senisi - Hong- Kong'da bugünlerde oldukça ilginç bir hareketlilik var. Başlanna "4 haziran'ı unutma" yazılı bantlarla bağırarak dolaşan çocuklar, herkesi Hong Kong parkında toplanmaya çağınyorlar. Toplantı 6 yıl önce demokrasi yanlısı eylemlerde askerler tarafından öldürülenlerin anısına düzenleniyor. (Fotoğraf: AP) Antik yerleşim yerlerini arkeologlardan daha iyi bilen define avcılan buralan önceden talan ediyor DefmeciLer, devletten daha hızh• Yalnızca Izmir yöresinde 100'ün üzerinde antik kenti ortaya çıkardığını belirten Arkeolog Doç. Dr. Ersin Doğer, keşfettikleri bütün antik şehirlerin daha önce defineciler tarafından delik deşik edilmiş olduğunu belirtiyor. ASUMAN ABAaOĞLU tZMİR - Defineciler, arkeolojik yerleşim yerle- rini arkeologlardan daha iyi biliyor. Yalnızca Izmir yöresinde yaptığı yüzey araştırmalan sırasında 100'ün üzerinde antik kenti ortaya çıkardığını belirten Arkeolog Doç. Dr. Ersin Doğer, "Daha bizim yeni keşfettiğimiz hiçbir antik şehir yok ki defineciler tarafından delik deşik edilmemiş olsun" diyor. Bir tarafta basında sık sık söz edi- len 'medyatik SFT'ler, diğer tarafta adı sanı duyulmamış, nerede olduğu bilin- meyen, keşfedilmemiş binlerce arke- olojik kent kalıntısı... Bırakın başına bekçi dikilip korunmasını ya da 'ko- 17. Uluslararası Kazı Sempozyumu Ankara'da başladı Kazılara ayrılan ödenek yetersizANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 17. Uluslararası Kazı, Araştırma ve Arkeometri Sempozyumu'nda, Türkiye'dekı kazı çalışmalanna aynlan ödeneklerin yetersızlığinden yakınıldı. Bilim kurullan adına konuşan Prof. Dr. H. GreenewaltCrawford, 1979 yılından bugüne Türkıye'de bilimsel kazı çalışmalan yaptığını belirterek kazılann Anadolu uygarlığı ve insanlık tarihıne yaptığı katkıya işaret etti. Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürü Engin Ozgen de Anadolu'nun birden fazla uygarlıgı bünyesınde toplayan önemlı bir yapı taşı olduğunu bıldırdi. Yurtdışmda bulunan Kültür Bakanı Ercan Karakaş'ın katılmadığı sempozyumun açış konuşmasını Prof. Dr. Crawford yaptı. Türkiye'dekı kazı çalışmalannın 17 yıllık sürecini özetleyen Cravvford, bu çalışmalara sağladıklan yakınlık içın Türk hükümeti ve 1979 yılında Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlügü görevinde bulunan Aykut Önal ile yardımcısı Çetin Anlahan'a teşekkür etti. Bilimsel kazılarda en önemli noktavı eserlerin korunması olarak nitelendiren Cravvford, bu noktada bilim adamına büyük görevler düştüğünü kaydettı. Cravvford, "Baa eserler restorasyon ister. bazılan da olduğu gibi korunmalıdır. Buna çok iyi dikkat etmek gerekir"dedı. Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürü Engin Ozgen de Anadolu uygarlığının mılyonlarca msanı ürettığıne işaret ederek Türkiye'dekı ilk kazı çalışması izninın 1840 yılında verildiğıni bildirdi. Kazı için aynlan ödeneklerin yetersizliğınden yakınan Özgen. bu çalıştralar için yeni kaynak arayışında olduklannı ıfade etti. "Bilim tekyönlü otmaktaa çıktı" dıyen Özgen. kazı çalışmalannın yalnızca arkeologlar tarafirdiar yapılmadığını anlattı. Eskı esaerlerin kamuovunun ilgisini çektığînı vurgulayan Ozgen, bu ılginin 'kazı bilknci've 'meraklı' arasında zaman zamar Urtışma ortamı yarattığını savundu. Özger. "Kazı bilimci ve meraklı arasmdaki fark mesleki sonımluluktur" dedi. 182 bildırj; r. sunulacağı sempozyum beş gün sürecel. runması gereken SIT' ilan edilmesini. henüz var olduklannı bile kimse bil- miyor, tabii defineciler dışında. EÜ Edebıyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ersin Doğer, kendi deyimiyle 'medyatik SİT'lerle ilgılenmeyi başkalanna bırakmış. bu kıyıda köşede kalmış önemli tarihsel yerleşimleri, kendi olanaklanyla dağ tepe dolaşarak bulmaya ve kaydetme- ye çalışıyor. Bütün amacı. bu küçük kent ve kaleleri korumaktan öte, defi- necilerin talanıyla henüz tümüyle or- tadan kalkmadan önce kayda geçir- mek ve gelecek kuşaklara bu bilgileri aktarmak. Sorunun boyutu Doç. Dr. Doğer, tarihsel kalıntılann talan edilmesine ilişkin olarak "Prob- lemin gerçek boyutunun kimse farkın- dadeğfl" diyor. Doç. Dr. Doğer'e gö- re tzmir 1 No'lu Kültür ve Tabiat Var- lıklannı Koruma Kunılu, tzmir yöre- sindeki arkeolojik yerleşimlerin yal- nızca yüzde 5'ini biliyor, bu yüzde 5'in yalnızca yüzde 10'u koruma altı- na alınmış, yani tescil edilmiş ve bun- lann da yalnızca yüzde birinde bekçi bulunuyor. Yapılaşma, tarihsel varlık- lann talanında önemli bir etken, ancak asıl sorun defineciler. Onlar, arkeolo- jik yerleri arkeologlardan daha önce keşfediyorlar. Doğer. bugüne kadar yalnızca Izmir yöresinde 100'ün üze- rinde yeni yer keşfettiğini belirterek -Daha bizim yeni keşfettiğimiz hiçbir kale veya antik şehir yok ki defineciler tarafından delik deşik edilmemiş ol- sun" diyor. Işin garip tarafı, bu gezı- lerinde defineciler Doğer'e ve ekibı- ne dağ köylerinde yol gösteriyorlar, yardımcı ehıyorlar. Kültür 3akanlığı'na bağlı kurum- lardan hi;t ir dağ kö^ne gidip de köy- lülere 'Biam telefonumuzşu. antik bir V'er gördnğünuzde bize haber verin" diyen olnnamış bugüne kadar. Köylü- ler, muhtaırlar. defineciler iç içe, bir- birlerini ^nıyorlar. Doğer ve ekibi gi- bi oralara eiden olduğunda da yardım- cı oluyorkr Dar bır alanda yüzlerce antik ken: kalıntısı gördüklerini belir- ten Doğer bunlan ortaya çıkarmakta definecilarden, köylülerden yardım alıyor, har tadaki yer ısimlerinden, es- ki kaynaklardan yararlanıyor. Arkeologlanıı görevi Arkeologlar da tahrip edi- yorlar, ancak definecilerden farklan, 'bunun hesabını ver- meleri'. Arkeologlann göre- vi, 'tarihi aydınlatmak'. Bu- nu. 'yalnızca bir kez okunabi- lecek bir kitabı doğru ve ek- siksiz okumak" olarak nite- lendinyor Doğer. Asıl amaç, envanter çıkarmak, bu arke- olojik kentlerin birbirleriyle savunma ilişkilerini. mekân kullanımlannı, nüfus dağı- lımlannı ve sosyo ekonomik panoramasını ortaya çıkar- mak. En erken dönemden Osmanlf nın son dönemine kadar bütün yerleşimler. Do- ğer ve ekibinin ilgı alanına ginyor. Bu bulgulardan so- nuçlarçıkanyorlar. Nelerbulmuyorlar ki? Dağlarda taş döşeli düzgün yollar, geçmişi binlerce yıla uzanan ve günü- müzde de yaşamın sürdüğü köyler, he- men yanı başında binalann aynen dur- duğu Roma dönemi köyleri... Daha kimbılir ortaya çıkanlacak ne kadar çok antik yerleşim ve bu yerle- şimlerle ilgili cevaplanması gereken ne kadar çok soru var. Gelecek kuşak- lar bütün bunlan bilmek isteyecekler. "Görmedik, duymadık, bilmivoruz" diyebılecek mısınız? Yatçdardan Türldye^ye flgî• Yunanistan'ın hizmet kalitesini düşürmesinin ardından Türkiye'ye yönelen Avrupa ve Amerikah yat acenteleri, yeterli tanıtımın yapılmaması ve kıyılann hızla kirlenmesinden şikâyetçi. MERİH AK İZMİR-Türkiye, yatçı- lık konusunda Avrupa ve Amerika'nın yeni ilgi oda- ğı olma yolunda. Yunanis- tan'ın hizmet standartlan- nı düşürmesinin ardından Türkiye'ye yönelen ya- bancı acente sahiplerine göre 1996'da çok sayıda zengin turist yatlanyla Türkiye gelecek. Acente- cilerin tek yakındığı konu ise başta Gökova olmak üzere kıyılann hızla kir- lenmesi ve yapılaşması. Geçen yıllarda Yunanis- tan'ın engellemeleri yü- zünden Türkiye'ye gele- meyen yatlar, yabancı acentelerin bu engelleri yıkmasıyla birlikte Ege sahillerinde yelken açma- ya başladılar. Özellikle Amerikah acente sahipleri, ülkelerinde Türkiye'yle ilgili tanıtım çalışmalannın ye- tersizliğinden yakınıyorlar. Amerikan yat şirketi Customizeo For Y- ou Yacht Vecantinons'un sahibi Concetto RefaneBo. 1996 yılında Türkiye kampanya- sı başlatacaklannı bildirdi. Türkiye'yi yat turizmi için büyük bir potansiyel olarak gördüklerini dile getiren Rafanello şunla- n söyledi: "ABD'de şu ana kadar kimse Türkiye fle ilgili bir reklam yapmadı. Gazetelerdeçıkan haberierde hep tek yönlü ve negatif. Bu ko- nuda hiç kimse çıkıp da açıklama yapmryor. Tanıtımınız çok kötü. Bu ülkeye biz turist ge- tireceğiz. Bu yüzden de bir anlamda tanıtı- mınızı da biz yapacagız. ttalya, Almanva, Fransa, Amerikâ, İspanya'da yayunlanan özel bir turizm dergimizde de Türkiye'yle ilgili geniş bir haber ve ilan vereceğiz. Ama hakanltgınmn mutlaka ABD'de tanıtım ça- uşması yapması lazım. Çünkü olumsuz pro- paganda var. Amerika'dan Türkiye'ye ge- lenkr. kazara ülkenize uğruyor." Ingiliz turizm ve yat acentesi Hanna Des- jardins International'ın yöneticisi Andrew Yat acenteleri, yat turizminJn getismesiyle birlikte, daha az otele gereksinim duvıılacağuıdan doğanın daha iyi korunacağmı belirtiyorlar Hanna, Türkiye'ye ilgınin giderek artma- smın nedenlerinin başında bakir çevre ol- gusunun geldiğini söyledi. Çok yat, az otel Hanna, " Yatiann çoğaunası daha az ote- li getirir Türkiye'ye. Doğa daha az katledi- lir. Yatçılık için en önemli olay, doğa. Türki- ye'yi dünyanın her yerinden insan getirdim. Hepsi geÛrken Yunanistan çok iyi diye dü- şünüyorlardı. Ancak buraya geldiklerinde, cenneti bulduk diyorlar" diye konuştu. Amerikan yat şırketı Custom Charter Y- achts'ın sahibi Candy Isdale de Türkiye'de yat turizmi için çok büyük bir altyapı bu- lunduğunu söyledi. Bu konuda Avrupa standardının yaka- landığını belirten Isdale. sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık Yunanistan'a charter yaptaramı- yorum. Çünkü bizim standardımıza uygun değilkr. Türkiye ise büyük bir atıhm içinde. Yalnız tek sıkıntımız, ABD'lilerin Türki- ye'yi henüz anlamamış olmalan. Türki- ye'nin güvenü bir ülke olmadığını sanıyor- lar. Bu konuda çahşmalar yapıyoruz, ancak yeterli oünuyor." Yatçılığın en önemli özelliklerinden bi- risi hıç kuşkusuz temiz çevre ve temiz de- niz. Amerikah ve Avrupalı yat rutkunlan özellikle yeni bakir yerler keşfetmek için birbirleriyle yanşırken Türkiye'nin bu ko- nuda öne çıkması turizm gelirlerinin artma- sı için büyük bir firsat olarak görülüyor. Gökova'ya ilgi azaldı Alman ERD turizm şirketinden Ulrich Laatsch, birkaç yıl öncesine dek bu bölge- nin doğal güzelliğinin sürekJi olarak Al- manya'da gündemde tutulduğunu vurgula- yarak "Ne yazık ki 2-3 seneden beri Göko- va Körfezi'nin seneden seneye daha da kir- lendiği, suyun temiz olmadığı. sahillerdeki çöpleri ve maalcsef çok vapılaşma olduğu karanna varryoruz. Özellikle termik sant- ralın durumu. pislik olarak değerlendirile- bilir. Bu sebepten dolavi mecburen indirime geçtik. Çünkü artık bu gezi bir tabiat ma- cerası olarak görünmüyor" dedi. Hatsail Yatçılık yöneticisi Güneş Aysun da Gökova'ya yönelik isteklerin giderek azaldığını söyledi. Termik santral varlığı- nın bunda büyük etki yarattığını dile geti- ren Aysun, "Termik santral yüzünıl«Ti ilgi, Gökova'dan Fethiye-Göcek- Kelcra'va kaydı" diye konuştu. ATC Yatçılık Şirketi Sahibi Jim knder- son da Türkiye'de bakir bölgelerin "kahna- ması için" olağanüstü çaba harcandıfcı be- lirterek Gökova'ya termik santral yapnlma- sını "cinayet"olarak nitelendirdi. Anclerson sözlerini şöyle sürdürdü: "Birüeri burayı koruma altına almalı. Çevrenin bakiıiiği yabana yatçılan çeken bir neden. Burtın or- tadan kaldınlması, heie hele o cennet kıyılann termik santral yüzünden yok ol- ması, kiıienmesi yatçılan bu ülkeden kaçınr." Turizm Bakanı lrfanGürpınarda Göko- va'da kunılu termik santralın çalışoasına karşı olduğunu söyledi. Özellikle yal oınz- mi için Türkiye'ye gelmeyi planlayarı ve Gökova'yı isteyenbazı acentelerin fjriannı iptal ettiğini doğrulayan Gürpınar. "'Ben Gökova'da kurulan o tür santrallara karşı sıcak bakmıyorum. Gökova'da kuımlan santral yanlış yapünuştır. Termik &antrah Gökova'da görmek istemiyorum'" dedi Bodrum^da olaylı iş merkezi inşaatı Nurol înşaat tarafından yapımına başlanan Bodrum Ticaret ve Kültür Merkezi'nde 23 bin metrekare inşaat yapılması gerekirken proje değiştirilerek yapı yoğunluğunun arttınlması büyük tepkilere yol açtı ÖZCAN ÖZGÜR NfUĞLA- Gökova'daki Kemer- köy Termik Santralı inşaatını ya- pan firmalardan biri olan Nurol Inşaat'ın Bodrum'da yapımına başladığı iş merkezine Mimarlar Odası Bodrum Şubesi karşı çıktı. Projeye ruhsat vermek istemeyen Belediye Fen memuru Mimar Mustafa Cesur hakkında beledi ye soruştunna başlatırken, projenin yasa ve yönetmeliklere aykın ol- duğunu savunan Mimarlar Odası Başkanı Öktem İrem, "Biz uyan- mıa yaptık. tnşaata devam edilir- se yargı yoluna başvuracağızr 'de- di. Nurol inşaat tarafından Bod- rum'da yapımına başlanan Türki- ye'nin en büyük iş merkezlerin- den olan Bodrum Ticaret ve Kül- tür Merkezi'nde usulsüzlük ve yolsuzluk yapıldığı öne sürüldü. Uç parselden oluşan arsaya 23 bin metrekare inşaat yapılması gere- kirken, inşaat alanının 36 bin met- rekarelik projeye dönüştürülmesi büyük tepki yarattı. Mimarlar Odası Bodrum Şubesi Belediye Başkanlıgı'na verdiği raporla ge- rekli uyanyı yaptı. Üç sayfalık ra- porda, projenin iptalini isteyen Mimarlar Odası Bodrum Şube Başkanı Öktem Irem, şu görüşle- re yer verdi: "Binalar üç ayn parselde yapıl- dığı için üç ayn nıhsata bağlan- ması gerekmektedir. Planda bod- rum kat olarakgösterilen \e dışar- dan girişli müstakil kısma bodrum kat demek imkansızdır. Projede befirtilen inşaat alanı hesabı ve em- sal kıv aslaması yanlış ve aldaücn dır. Ruhsatta 36 bin metrekare alan planlanıyor bu yüzde 150'lik bir inşaat emsali anlamına geKyor ki Bodrum'da görülmemiş bir yo- ğunlukrur. Otoparklar parsel sını- n içinde olnıası gerekirken dışar- da gösterilmiştir. Yapımı şart olan 8 bin metrekarelik otopark için parseUerde yer avnlmamışOr. Ye- şil alanlar kapatılmıştır." Projenin gerçekleşmesi halinde artık Bodrum mimarisinden söz edilemeyeceğini vurgulayan Ök- tem trem, "Bu yapının komşulan veva diğer tkari bölgelerde aym tarz inşaatiar nasıl engeUenecek- tir? Verilmiş inşaat izninin üç mis- lini yapmaya çalışmanın sorumhı- luğunn kim yüklenecektir?"dedi. Memura soruşturma Bu arada Bodrum Belediyesi Fen tşleri elemanlanna da proje- ye olur vermedikleri için işten el çektirildiği öğrenildi. Belediye Başkan Vekili Hamdi Cengiz im- zalı ve 1.5.1995 tarihli yazıyla Fen Memuru Mimar Mustafa Ce- sur'dan,"Bir memur olarak Njnav- laması gereken projeyi reden onavlamadığı'' soruldu. Bodrum'da yaşanan olay, işini gereği gibi yapanlann başına ne- lerin geldiğini ve talan basjLisının hangi boyutlara vardığını göste- rirken, yörede turizm mevsırni ne- deniyle inşaat yasağına kamjin li- caret merkezinin hafriyat çalışma- lan sürüyor. İş merkezi yapılacak üç arsanın sahipleri arasında Belediye Mec- lis Uyesi Ali Ayaz ve kardesi Hü- seyin Ayaz'ın ve Belediye Baş- kanı Tuğrul Acar'a yakır. bazı kişilenn bulunduğu belirtikjg. EĞtTİM TAKVİMİ BELÎRLENDİ Okullarda tatil hazırlığı tstanbul Haber Servisi - İlk v e orta derecelı okullar, Ankara ve tzmir'de 9 hazi- ran, Istanbul'da 16haziran- da tatıle ginyor. Öteki il- lerde bulunan okullarda 9 ile 23 haziran arasında de- ğışen tarihlerde kapana- cak. Okullar 1995-96 öğre- tim yılına; Bilecik, Bursa, Çorum, Kayseri, Konya, Kütahya, Tokat ve Bat- man'da 18 eylülde. diğer il- lerde ise 11 eylül tarihinde başlayacak. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan alınan bil- giye göre ilk ve orta dere- celi öğrencilerin 9 haziran- da tatile başlayacağı ıller şöyle: "Ankara, Antalya, Izmir. Manisa, Muğla ve Tuncefi." 16 haziranda okullann tatil olacağı illerise şunlar: "Adana, Adıyaman, Af- yon, Ağn, Amasya, Anka- ra, Aydın, Balıkesir, Bilecik, BingöL Bitiis, Bolu, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankı- n, Çorum, Denizli, Dryar- bakır, Edirne, Elazığ, Er- zincan, Erzurum, Eskişe- hir, Giresun, Gümüşhane, Hakkâri, Isparta, İçel, İs- tanbuL Kars, Kastamonu, Kayseri, Kırklareli. Kırşe- hir, Kocaeli, Konya, Kütah- ya, K. Maraş, Mardin, Muş, Nevşehir, Niğde, Or- du, Rize, Sakarva, Siirt, Si- nop, Sıvas, Teİdrdağ, To- kat, Trabzon, Uşak, Van, Yozgat, Zonguidak, Aksa- ray, Karaman. Kınkkale, Batman. Şırnak, Barün, Ardahan, Iğdır." İlk ve orta dereceli okul- lar Artvin, Samsun ve Hatay'da 20 haziranda, Gaziantep'te 19 haziranda. Malatya'da 21 haziranda. Bayburt'ta da 23 haziranda tatile girecek. Uyuklayan sürücülere uyarılar • Yorgunluk, motorun monoton sesi ve yolun tekdüzeliği gibi etkenler sürücülere hipnotik etki yapıyor. Bu durumda sürücülerin aracını güvenli bir yere park ederek dinlenmesi gerekiyor. İSTANBUL (ANKA) - Direksiyon başında olmak, yorgunluk, motorun ve rüzgânn monoton sesi, yo- lun tekdüzeliği gibi faktör- lerin ınsanda hipnotik etki yaptığı bildirildi. Sürücünün böyle bir du- rumda aracını güvenli bir yol kenanna çekerek din- lenmesi veya durup park ederek yola devam etme- mesı önerildi. Renault Performans der- gisinin son sayısında yer alan "Direksiyon Başında Uyuklama" başlıklı yazı- da. sürücülere direksiyon başındayken uyku limitle- rine geldiklerini nasıl an- layabilecekleri ve bu du- rumda yapmalan gereken önlemler anlatıldı. Yazıda, sürücünün uyku limitleri- ne geldiğini gösteren belir- tiler şöyle sıralandı: # Sürekli esneme, # Göz kapaklannı aç- makta zorlanma, # Özellikle şehirlera- rası yollarda konsantras- yon zorluğu, 9 Son birkaç kilomet- reyi alırken hiçbir şeyin farkına vanlmadığının al- gılanması, # Vücutta meydana gelen spazmlar, # Aracın düz bir çizgi üzerinde yol almaması, arada sırada sağa veya so- la doğru yalpalaması. "Direksiyon Başında Uyuklama" başlıklı yazı- da böyle bir durumda ya- pılması gerekenler de şöy- le anlatıldı: 0 Aracı bir park yeri- ne veya bir benzin istas- yonunun parkına alın. 0 Park edene kadar sü- ratinizi yavaşlatın, 0 Aracın havalandır- masını yüzünüze doğru ayarlayarak temiz hava- nın gelmesini sağlayın, 0 Yüzünüzü soguk suy- la yıkayın, araçtaki diğer yolcularla konuşmaya baş- layın. 0 Aracın camını açın, 0 Araç içindeki radyo ve teybi açın, 0Alkolvealkollüiçld- lerden kaçının, 0 Gece boyunca araç kullanmayı planlıyorsanız, unutmayın ki en az üç saat uyumanız gerekiyor, 0 Uzun yolculuğa çı- karken kıyafetlerinizin rahat olmasına dikkat edin, 0 Aracın içine yeterli havanın girmesini sağla- yın, 0 Saat başı aracınızı 10 dakika durdurarak dinlenin, 0 Çok uzun yolculuk- larda aracı iki kişi kullanın, 0 Üç saatten fazla devamlı araç kullan- mayın.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle