Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 MAYIS 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Çiller'in en büyük hayali olan T'nin tahvil aracılığı ile satışına Devlet Bakanı Onur Kumbaracıbaşı yanaşmıyor
T'nin satışı da koatisyonu böldüIŞIKKANSU
ANKARA - Koalisyonun CHP kana-
dında ekonomik konularla ilgilenen
Devlet Bakanı Onur Kumbaracıbaşı,
Başbakan Tansu Çöfcr'in talimatı doğ-
rultusunda hazırhklan siirdürülen
PTT'nin T'sinin 'hisse senedine dönüştü-
riilebilir tahvilter' aracılıgıyla satıltnası
planına karşı çıktı. Kumbaracıbaşı,
"PTT'nin T'si tahvil ile sanlamaz" dedi.
PTT'nin T'si için hisse senedi satışı
yerine tahvil yoluna ba$vurulmasını da
eleştiren Kumbaracıbaşı. tahvil ile satı-
şın olmayacağını dile getirerek şunlan
söyledi: "Bizim çıkardığımız yasada
yüzde 51'i devlette kalmak kaydıyla
yûzde 49'a kadar hisse senedi saüşı im-
kânı vardır. Tam bir özelleşme vok. Kıs-
mi bir özellestirmedir. Onun için hisse
senetleri satılacak. Hisse senetteri saüJ-
madığı sürece özelleştirmeden söz edile-
mez. Tahvil ise bir borçlanmadır. T'nin
borçlanmasıdır. Satışı, özelleştirilmesi
değildir. Tahvil ile olmaz o iş."
• Koalisyonun CHP kanadında ekonomik
konularla ilgilenen Devlet Bakanı Onur
Kumbaracıbaşı, Başbakan Tansu Çiller'in
talimatı doğrultusunda hazırhklan
siirdürülen PTT'nin T'sinin 'hisse
senedine dönüştürülebilir tahvilller'
aracılıgıyla satılması planına karşı çıktı.
PTT'nin T'sinin tahvil ile satılamayacağını
söyleyen Kumbaracıbaşı, "Tahvil bir
borçlanmadır. T'nin borçlanmasıdır.
Satışı, özelleştirilmesi değildir. Tahvil ile
olmaz o iş" dedi.
PTT'nin T'si olarak adlandınlan tele-
komünikasyon hizmetlerinin yüzde
49'unun özelleştirilmesi için Dünya
Bankası'ndan sağlanan 4 milyon dolar-
lık krediyle danışman firma belirleme
çalışmalan sürü>or. Danışman firmanın
seçilmesinin ardından T'nin hisse de-
ğerlerini belirleme çalışmalannın 7-8 ay
sürecegini dikkate alan Çiller, 'acil sa-
üş' için 'hisse senedine dönüştürülebilir
tahvil* formülünü gündeme getirdi. Bu-
na göre, ilk bölümünün haziran ayında
uluslararası piyasalara sunulması öngö-
riilen T tahvilleri ile Türk Telekomüni-
kasyon AŞ borçlandırılacak. Alıcılara
uluslararası faiz oranlan üzerinde faiz-
ler verilerek cazip hale getınlecek tah-
viller. hisse değerlerınin belirlenmesi-
nin ardından T'nin hisse senetleri ile
değiştinlecek.
T'nin tahvil yolu ile borçlandınlması-
na karşı çıkan Kumbaracıbaşı, enflasyo-
nun da bir an önce dizginlenmesi gerek-
tiğinı söyledi. Enflasyon artışı endişesi
ile üretimin durdurulmamasi gerektığinı
vurgulayan Kumbaracıbaşı. işsizliğin
yaratacağı sorunların. durgunluk için
enflasyon artışı anlamına gelen stagf-
lasyonun getirecegi sıkıntıdan büyük
olacağına dikkat çekti.
Kumbaracıbaşı, yatırımların bir an
önce yeniden arttınlması için çaba gös-
terdiklerini belirterek ödenek kullandır-
madaki gecikmelerin birçok şantiyenin
kapanmasına neden olduğunu aktardı.
Özellikle savunma sanayii ödemelenn-
de gecıkme olduğuna dikkat çeken
Kumbaracıbaşı, "Savunma sanayünde,
özellikle Amerikalılarla ortak çalışmalar
yapılryor. Bunlann teknokıjisi de bize ait
değil. Amerikalılar, ödemelerdeki ak-
sakhktan dola\ı bu işleri bırakma nok-
tasına geldiler. Bu konunun üzerinde
önemle durmak gerekiyor. Teknolojik
açıdan geriye düşebiliriz. Özellikle zırhlı
araçlarda bö>1e bir sıkıntı ile karşı kar-
şıyayız. Bütiin bunlarda mutlaka açılım
sağlanması gerekiyor'' dedi.
DÜNYA EKONOMİSİNE BAKIŞ / ERGÎNYILDIZOĞLU LONDRA
Dünya ekonomisi üzerinde kara bulutlarAcemi silahşör aceleyle silahını kılıtında ateş-
leyip kendi ayağını vururmuş. Amerika, Japon-
ya'ya karşı cezalandırıcı gümrük tarifelerini,
Dünya Tıcaret Örgütü'nün (WTO) karannı bekle-
meden açıklayarak kendi kendini bir kere değil
iki defa ayağından vurdu. Birincisinde
WTO'nun, dolayısıyla global ticaretin çok taraflı
ticaret anlaşmaları ile serbestleştirilmesinin,
ikincisinde de ABD ile Japonya arasındaki böl-
gesel politik ilişkilerin geleceğini tehlikeye attı.
"Soğuk savaş bitti böyle oldu"
ABD'nın sadece Japonya'ya değil Avrupa'ya
karşı bir sertleşmeyi ifade eden bu yeni tutumu-
nu nayata geçirmekle görevli Micky Kantor'un
"1950'ler ve 1960'larda pazarlanmızı diğer ül-
kelere açarken, Japonya'nm korunmuş pazarla-
ra sahip olmasına izin verebilirdik. O zaman so-
ğuk savaş vardı ve bu, doğru politika idi. Artık
bu politikayı sürdüremeyiz. Biz dünya ekonomi-
sinin %40'ını oluşturuyorduk, şimdi %20'sini
oluşturuyoruz" (International Herald Tribune,
19/05/1995) sözleri oldukça aydınlatıcı. Evvelki
hafta Almanya'yı enerji pazannı kapalı tutmakla
eleştirip "Bonn'da şok yaratan" (Business We-
ek 15/05/1995) ABD dış ticaret müsteşarı Jeff-
rey E Garten, Kantor'un sözlerini, "Soğuk sa-
vaştan sonra ABD, Japonya ve Avrupa ege-
menlik için yarışıyor... Kabul etmemiz gerekir ki
gerçek hayatta, Japonya'nm kartel tipi otomo-
tiv sanayii de dahıl olmak üzere, birçok konu
vardır ki çok taraflı ticaret anlaşmaları bunlaria
baş etmek için yetehnce teçhiz edilmiş değil-
lerdir" (Wall Street Journal (15/05/1995) şeklin-
deki sözleri, değişikliği daha da iyi açıkhyor.
1987'den bu yana, bir taraftan GATT Uruguay
anlaşması çerçevesinde uluslararası ticareti
"serbestleştirmek" için çabalayan ABD, diğer
taraftan tek taraflı olarak Avrupa ve Japonya'ya
Mkkey Kantor dûzenlediği basın toplanösında Ja-
ponya'ya savaş bayrağını açû.
karşı kommacılık uy-
gulamalarını arttırdı.
1987de Japon-
ya'dan gelen yan ilet-
kenlere ek ithalat ver-
gileri koyan ABD, da-
ha sonra 10 Mart
1993'te çelik sanayii
"uzun ürünler" ithala-
tına, Japonya, Al-
manya ve Fransa'ya
karşı, %98 ek güm-
rük vergileri koydu.
ABD bu korumayı 30
Temmuz 1993'te bu
sefer Güney Kore'yi
de etkileyecek şekil-
de genişletti. ABD
çelik sanayii yarı-mamul ithal edip bunlan işle-
yip iç pazarda satmaya başladılar. (Le Monde
18/05/1995)
ABD korumacılıkta bir adım daha ileri giderek
Japonya'ya, "Ya benim oto parçalanmı satın
alırsın ya da ben senin ABD'deki lüks oto paza-
nnı %100 vergiler koyarak öldürürüm" diyor.
Her ne kadar bu ithalat vergileri Japon oto sa-
nayiinin en yüksek kâr marjına sahip otomobil-
lerini vursa da toplam etkısi %2.5'i "aşmaya-
cak" (The Economist 20/ 05/1995). Bu yüzden
ABD, bugüne kadar olduğu gibi Japonya'nın yi-
ne son dakikada geri adım atarak isteklerine
baş eğeceğini hesaplıyor. ABD bu hesaplarında
haklı olabilir. Olmayabilir de!.. Financial Times'a
(17/05/1995) göre Japonya'da bu sefer gözle
görülür bir hava değişikliği var. Japon işadam-
ları ve ticaret bakanlığı görevlileri, ABD'riin
VVTO'nun kararını bekfemeden cezalandırıcı
gümrük vergileri uygulamasına başlamasından
dolayı âdeta bir şok yaşıyoriar. Bir ticaret ba-
kanlığı görevlisi, 'Bu
istediklerini kabul
edersek, bundan
sonra her istediklerini
kabul etmek zorunda
kalınz diyerek" Japon
yonetiminde bugün
hâkim olan bakışı da
özetliyor. Eğer ABD,
bu cezalandırıcı ta-
rifelerle Japonya'ya
baş eğdirirse bölgede
Japonya'nın prestijini
büyük ölçüde kıra-
cak. Japonya'nın ver-
diği tavizler, Asya-Pa-
sifık bölgesinde emsal
teşkil edecek. Bölge
ülkeleri açısından ise Japonya direnemediği için
böyle bir durum ortaya çıkmış olacak. Japonya
direnmeye devam ederse bu kez de ABD'yi şok
edici gelişmeler bekliyebilir.
Evdeki hesap çarşıya uymazsa?
ABD-Japonya oto görüşmeleri çıkmaza girdi-
ğinde her iki ülkede anlaşmazlığı, GATT'nin ye-
rine geçen VVTO'ya götürmeye karar verdiler.
Yedi sene süren sert ve tehlikeli dönemeçlerie
dolu ticaret görüşmelerinden sonra özellikle
ABD'nin çabalanyla imzalanan "Uruguay Raun-
du" nihai senedi ile kurulan WTO, nihayet göre-
vine başlıyordu. Ancak daha WT0 işe koyulma-
dan ABD'nin tek taraflı olarak Japonya'ya karşı
cezalandırıcı gümrük tarifelerı uygulayacağını
açıklaması VVTO'yu "ilk işinin son işi olması
tehlikesi" ile karşı karşrya bıraktı. 1932'den bu
yana ilk defa bir ticaret savaşı çıkmak üzereydi
ve WT0 kendini bunun içinde bulmuştu.
ABD'nin karşı karşıya kaldığı durum da dolay
F O R M M E N K U L D E Ğ E R L E R A . S . Ö Z E T B İ L A N C O L A R - 3 1 A R A L I K 1 9 9 4 v e 1 9 9 3 ( T L 1 . 0 0 0 . 0 0 0
AKTİF (VARLIKLAR)
1- DÖNEN VARLIKLAR
A- Hazır Değerler
B- Menkul Değsrler
C- Kısa Vadeh Ticari Alacaklar
D- Diğer Kısa Vadelı Alacaklar
E- Diğer Dönen Vaıiıklar
2- DURAN VARLJKLAR
A- Finansal Duran Varlıklar
B- Maddı Duran Varlıklar
1 - Taşıt Araç ve Gereçleh
2- Döşeme ve Demirbaşlar
Birıkmiş Amortısmânlar
AKTİF (VARLIKLAR) TOPLAM1
Can Dönom
31 ARALIK 1994
13.745
540
3.785
9.354
66
3.654
1.398
2.256
3.128
2.491
(3.363)
17.399
önceki Dönem
31 ARALIK 1993
13.556
80
13.130
7
339
1.071
1.071
14.627
İhşMeki notlar malı tabloların ayrılmaz bir parçasıdır
FORM MENKUL DEĞERLER A.Ş. 31 ARALIK 1994 ve 1993
HESAP DONEMLERINE AİT OZET GELİR TABLOLARI ( TL 1.000 000 )
A- BRÜT SATIŞLAR
B- SATIŞLAROAN İNDİRİMLER (-)
C- NET SATIŞLAR
D- SATIŞLARIN MALİYETİ (-)
BRÛT SATIŞ KARI veya ZARARI
E- FAALİYET GİDERLERİ (-)
ESAS FAALİYET KARI veya ZARARI
F- DİĞER FAALIYETLERDEN GELİRLER ve KARLAR
G- FİNANSMAN GİDERLERİ (-)
FAALİYET KARI veya ZARARI
H- OLAĞAN DIŞI GELİR VE KARLAR
I- OLAĞAN DIŞI GİDER VE ZARARLAR
DÖNEM KARI veya ZARARI
J- ÖDENECEK VERGİ VE DİĞER YASAL YÜKÜMLÜLÜKLER
NET DÖNEM KARI veya ZARARI
PASİF (KAYNAKLAR)
1- KISA VADEÜ BORÇLAR
A- Finansal Borçtar
B- Ticari Borçlar
C- Diğer Kısa Vadeli Borçlar
D- Borç ve Gıder Karşılıkları
2- UZUN VADEÜ BORÇLAR
A- Borç ve Gıder Karşılıkları
3- ÖZ SERMAYE
A- Sermaye
B- Yeniden Değ. Değer Artışı
C- Yedekler
D- Net Dönem Karı
E- Geçmış Yıllar Karları
PASİF (KAYNAKLAR) TOPLAMI
AYRINTIU VE ÖZET BİLANÇO DİPNOTLARI
Cari Dönem
31 ARALIK 1994
10.180
6.275
369
3.536
152
152
7.067
1.000
1 350
76
4.641
17.399
Önceki Dönem
31 ARALIK 1993
12.775
11.997
8 5
6 9 3
147
147
1.705
1.000
11
617
77
14.627
değildi doğrusu. Bill Clirrton'ın dış ticaret politi-
kasını başından beri eleştiren Wall Street Jour-
nal, WT0 Başkanı Renato Rugiero'nun ABD'yi
kendi koyduğu kuralları hiçe sayarak VVTO'nun
geleceğini tehlikeye sokmakla suçlayan sozleri-
ne, Avrupa Ticaret Komisyonu Başkanı Sir Le-
non Brittan'ın, "VVTO'nun güveniliriiğıni tehlike-
ye atmanın kötü sinyaller verdiğine" ilişkın eleşti-
rilerine bakarak, "Büyük olasılıkla WT0, ABD
aleyhine karar verirse ne olacak düşündünüz
mü" diye soruyor (Wall Street Journal
18.05.1995). Şu sırada Kongre'de bekjeyen yasa
tasansı, WT0 kararlannın bir ABD hâkimler ku-
rulu tarafından incelenmesi koşulunu getiriyor.
Hâkimler kurulu, VVTO'dan çıkan karartann ABD
ulusal çıkariannın uygunluğuna bakacak. Kurul
üç kere olumsuz karar alırsa VVTO'dan çıkmak
için Kongre'ye başvurmanın olanağı doğuyor.
VVTO'nun işlemesi için hem üye ülkelerin ka-
rarlarına hem de WTO uzlaştırma sürecine uyul-
ması gerekiyor. ABD hem bu hâkimler kurulunu
kurarak hem de VVTO'yu beklemeden cezalan-
dırıcı tarifler koyarak VVTO'nun geleceğini tehli-
keye soktu. Bu ise ABD, Avrupa ve Japonya
arasında ticaret anlaşmazlıklarının arttığı. Asya
ülkelerinin merkez ülkelerin pazar paylarını teh-
dit etmeye başladığı bir dünyada ticaretin ulus-
lararası düzlemde düzenlenmesinin var olan tek
aracını işlemez hale getirecek demektir. Bir tica-
ret analistinin dediği gibi, "ABD daha sonra ba-
şına bela olacak canavahan kendi eliyle yarat-
maktadır." Clinton'ın, "Japonya ile aramızda
önemli ortak güvenlik çıkarlan vardır ve hiçbir
şeyin bunlan zetielemesine izin vermemeliyiz"
temennisi ise bu koşullarda boş bir temenni ol-
mak tehlikesi ile karşı karşıyadır. Kısacası ABD
yönetimi, oto lobisinin ve yaklaşmakta olan se-
çimlerin etkisiyle hareket ederken iki defa ken-
dini ayağından vuımuştur.
Ihracatçıya
müjde
ANKARA (AA) - AB
mevzuatı ve GATT kuralla-
rına uyumlu olarak belirle-
nen ihracat teşvikleri bu yıl
için uygulanabılecek.
"thracata yönelik devlet
yardımlan"na işlerlık ka-
zandıracak teşvik tebliğleri.
geçen hafta Para \e Kredı
Kurulu'nda kabul edıldı. Ya-
kında Resmi Gazete'de ya-
yımlanmasi beklenen. 6 adet
ıhracatı teşvik tebliğınin uy-
gulanması için asgarı 80-
100 milyon dolar gerektigı
belirtıldi. Jhracata yönelik
de\let yardımları karanna
göre devlet, ihracatçılara:
araştırma-gelıştirme,çewe
koruma, vurtiçı ve yurtdışı
fuarlara katılma, pazar araş-
tırma, yurtdışı ofis-mağaza
işletme ve tanıtım faaliyetle-
ri ile eğitim amacıyla yar-
dım yapabilecek.
Can Dönem
31ARALJK1994
287.076
287.076
(269.852)
17.224
(8.245)
8.979
(21)
8.958
12
(380)
8.590
(3.949)
4.641
Önceki Dönem
31ARAUK1993
94.930
(88)
94.842
(89.435)
5.407
(3.991)
1.416
(14)
1.402
(105)
1.297
(680)
617
1- Işlelmenın füı faalıyel konusu MenkU Kıymet Pıyasalarında
alım satıma aracılıkttr
2- Sefmayemn % 10 ve daha fazlasına sahip anaMann,
AOISOVAOI
R. YAVUZ TEZE LLER
BARBAROS TE2ELLER
PAYORANI
1.70
WYTUTARI
700 000.000 -
270 000.000-
Kşiktekı notlar malı tabloların aynlmaz bir parçasıdır.
FORM MENKUL DEĞERLER A.Ş.
1994 HESAP DÖNEMİNE AİT BAĞIMSIZ DENETÇİ RAPORU
FORM MENKUL DEĞEFILEH A.Ş.'nn 31 12 1994 tanhı «anyte dûzenfennnş
bfcnçosunu m bu larihlB sona eren hesap dönomne X g * tabtosunu mceteflnş
bufcmuyoruz. İnc8tan»mız, g«wl kabul gönnûş denederae * « esas v» sandarlanna
uygun olarak yaptaş » dolaysyta hesap v» şlemterte t/t olarak muhasebe
kayıdannm konlroiü ile gefeM gönlûğûmûz (tğer denefenıe y«nlm ve MknMerin
ı ç a m ş *
Şrtet, 1994 ve 1993*nen»leılg4ma*labtoiannı /urjiüklekılıcan ve mal
mevTuata ve Semav» Prvasaa Kunıkı'mın lebbğlennde ver alan esastara göre
hazırlamcştn
G&ûşûmûze göre soz konusu mai tabtoto. FORM MENKUL DEĞERLEfl A.Ş 'nın
31121994 larihnMa gerçek taalyet sonuca. mevruae ve genel kabul jömûş
muMsabe fceleme uygun darak doğrg b» oıçıraoe yanalroaktadır
Istantıut 19>
I
M1995
KURAL DENETİIMANIŞMANUK S.U. HMU MÜŞAVIRLK ANONN ŞIRKET1
BûtortAlakijl
SorvjmkıOrt*BişO«»(çı
AYRINTIU GEURTABLOSU
DIPNOTURI
t - Döfi6nwı tüfn s
2 419 900 000-TL
a; Nornıal Amortsman Gıdert
1226 658000-TL
b) Yemöen Değertemeden Doğan Amorfcman
Gıden 1 193 242.000-TL.
c) Ma ve Tûkenme Paylan. YOK.
2- Oönen» reestont ve karşıUı otlerien yoktur
3- Dönemin tüm inansmafi giderleri*
2G 578 396.-TL okıp Temmat Mektubu
kofnsvonlandır
4- SoManmıHb ver alan menkul kıymeter ekte
etme matyet vöntenn ile değeriennnşflr
5-31 12.1994 tarihıttBnyiefizkistoksayınıı
yapılmışt»
3- Sermayey temsıl eden hisse senellenne nerfıangı bir
inDiyaz tanınmamışlıf.
4- Kayiöı sefmaye yoktur.
5- Yıl ıçmde yapilar sernays arBırımı yoklur.
6- a) Carı dönemde salın alman maddı duran varlıkların
malyelı: 1.061.228 390.-TL
(Y/Birmılyaraftmışbırrrclyonlayüzyrmıseluzbinüçyûz-
doksanTL.)
b> Carı dönemde ortaya çıkan Yeniden Oeğertome
artışları 1 350.476 000 -TL
- Vari* makyetlefinde- 2.543.718.000 -TL
(Y/İkımıJyarbeşyuzkırKüçmılyonyedıyCzortsskızlımTL)
- BMunış amortısmanlarda 1 193 242.000.-TL
(Y/BtrmilyaryûzdoksanûçmılyonikıyiJzkırkJldbinTL)
7- Envanter değerleme yöntemmız etde etme maliyetı
yönlemıyle beNrtenmış okjp döşeme ve demirbaşlar
normal amomsman. laşıi araçları iaennden hızlandırılmış
amomsman yonlemı uygulanmaktadır Amortısnıan oranı
% 50'*.
8- Bıianço tarihınden sonra stgona tavan ûcretı artmış olması
nedenıyle kıdem lairnınatı yuKC 2.453.800.-TL artmıştır.
9- Can döneme aıt ıjtarian tahmın edüemeyen şaria bağlı
zararta/ ve kat okışmamıştır
10- tştelmenrt gayrı safi kar oranlan üzennde elKıde
bukmabdecek değışıkiıK olarak sadece can yılda yeniden
değerleme yapılmıştır
11- KuruKış mevzuatı hukûmlenne 9öre 1
600 000 000.- TL
nomınal değerl Hazıne Bonosu ve 1 148.644 000.-TL.
Temınaı mektubu IMKBVe 500.000.000 -TL Teminal
Mektubu SPK^a teminat olarak verilmışlir.
Aktıf değerierm loplam sıgona luları 8 855.000.000TL
(Sekjzmrlyarsekızyu2e*besmfvonl
13- Alacaklar ıçın alınmış olan ıpolek ve temırtal yoktur
14- Pasfte yer almayar laahhûttenmız 10. paragrafta beiırtıler)
Temtnal Mektuplarımızdır.
15- Bılanooda 3.784 980.250.-TL
jûçmılyaryedıyûzseksendörimıtyorvjokuzyûzseksenbınıkı-
yüzelı) mahyet beded üzerınöen gösterılen menkul
kıymetlerin 31 12 1994 tarihı ıtıbanyte borsa rayra bedelı
3.791 718 750.-TL
(iJçmilyaryecfvOzdoksanbırmılyonyediyûzonsekızbınyedıyü
zeiiVdir.
16- Mai tablolardakı "diğer" ıbaresn taşıyan hesap katemlen
AKTİF
a) Diğer Menkul Kıymetler: 3.778 942.750.-TL.
• Yatınm Fonları (İş Bankası Fon 4) 3 778.942.750.-TL
b) Diğer Kısa Vadeli Tican Alacaklar. 9 297.862.912.-TL
- İMKB Takas Merkezi 7.165 034 728.-TL
• Borçfu Muşterier: 2.132 828.184. -TL
PASİF
- Diğer Ticari Borçlar: 6.140.484 138 -TL.
- AJacaklı MOşteriler 6.140.484.138.-TL
17- Bılanço akM lutarının %1 r
ım aşan personele borç ve
personelden alacak yoklu
18- Duran varlıklarda yalnızca 1994 yılında Yeniden Oeğerleme
yaprlmışiır Yeniden Değerleme Tutan:
1 350 476.000.-TL.'dır. 1992 ve 1993 yıüarında yernden
değerleme yapılmamıştır.
19- Yıl ıçınde çalışan personeün ortalama sayısı 10/dur.
?°- MaS labtoları önemli ölçüde eıkıleyen ya da mat tablolarır
aç*. yorumlanabılı ve anlaşıiabilır olması açısından
açıktanması gereklı diğer hususlar bulunmamaktadır.
2" - Ponlöyde butunan menkul kıymetlem toplam nomınal
tutarları. 3.791 718.750.-TL.
(Y/Üçmı(ya^e<JıyûzOOksar*ınTilyonvediyüzonsekızbınyedı-
yûzelîl'oTr.
12 FORM
MENKUL DEĞERLER A.Ş.
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
Hlasıl Bir 'Gelişmeci' Devlet?
Devlet kavramı, tüm kavramlar gibi zaman içinde ev-
rim geçirir: değişime uğrar. Kapitalist birikim süreci
devletin geleneksel işlevlerine ek olarak eşitlikçi bir eği-
tim ve sağlık düzeni kurmak, tüm yurttaşlanna sosyal
güvenlik sağlamak, işsizliği önlemek. ulaştırma ve ile-
tişim başta olmak üzere altyapı olanaklannı geliştirmek
gibi ek yükler getirmiştir. Işgücünün örgütlü savaşı-
m/'nın sonucunda ulaşılan emek-sermaye çıkar den-
gesinin 'devıngenliği' çerçevesinde olmak koşuluyla
kapitalist devlet, kural olarak kendi ulusu için bir eko-
nomik ve toplumsal gelişme programı uygular. Kısa-
ca, devlet 'gelişmeci' olmak zorundadır.
Geleneksel ya da klasik gelişmecilik; 1990 sonra-
sında, Sovyetler Biriiği'nin dağılmasının da hızlandır-
masıyla çok köklü bir değişim geçırmiştir. 'Kureselteş-
me' denilen bu süreçte, fiyat rekabetinin yenni, nite-
lik ağııiıklı olmak üzere. teknolojik rekabet almaktadır.
Ürün fazlasının ya da artık ürünün ana kaynağı yeni
teknolojidir. Uluslar ya da ticaret blokları çerçevesin-
de de olsa gelişmeci devlet anlayışı. günümüzde bir
ulusal teknoloji programı uygulamayı gerektınyor. Ser-
mayenin uluslararası dolaşımının hemen tümüyle ser-
bestleştiği, ürün ve çoğu hizmetlerin uluslararası de-
ğışimınin yogunlaştığı bir ortamda, uluslararası dola-
şımı neredeyse tümüyle olanaksız olan ve bu açıdan
ulusal kalabilen emek kesimleri, bu tür bir programa
büyük öncelik verilmesi için uğraşıyor.
• • •
Türkiye, özellikle 1990 sonrasında tam anlamıyla bir
'sermaye birikimi şaşkınlığı' yaşıyor. Uluslararası sıcak
paranın 'yüksek faiz' ve 'spekülasyon 'a dayalı öbür ka-
zanç yollarını sömürmek üzere ülkeye akması ve son
uluslararası ekonomik gelişmeler, gerçekte gelenek-
sel para politikasını neredeyse tümüyle ve maliye po-
lıtıkasını da önemli ölçüde sınırlı daha doğrusu etkisiz
kılıyor. Bu nedenle 1990 sonrası hükümetleri, "Nasıl
bir gelişmeci devlet" sorusuna yanıt bulamıyor. Ser-
mayeyi yatırıma ve üretime yöneltemiyor, 'birikim yo-
lu' gösteremiyor; sonuçta işsizlik artıyor, enflasyon
düşürülemiyor. Ekonomi çöküyor. Türkiye 1990 son-
rasının dünyasındaki hızlı teknolojik değişimin yarat-
tığı gelişmelerin bilincinden çok uzaktır. Giderek uzak-
laşıyor ve uzaklaştıkça karanlığa gömülüyor.
Önce somut bir 'yanlış uygulama' örneği verelim.
Bugün 22 mayıs, 'üniversite sonrası öğrenim görmek
üzere' yurtdışına gönderilecek adayların başvuruları-
nın son günü. Son yıllarda gönderilen 4 bin 500 dola-
yındaki öğrenciye gelecek ders yılında yeniden bin
dolayında öğrenci katılacaktır.
'En yeni bilımsel ve teknolojik gelişmeleriyakalamak
üzere' yurtdışına kimi bilim dallarında ileri düzeyde
öğrenim görmek için öğrenci gönderilebilir. Bu doğal-
dır. Doğal olmayan buradaki sayısal büyüklüktür. Kit-
leselliktır. Birde 'beden eğıtimi ve sporöğretmenliği',
çağdaş Türk lehçeleri ve edebıyatlan', 'eskı Türk di-
ti ve edebiyatı, arşivcilik, bölgesel coğrafya ve kelam,
hadis ve tefsir' alanlannda eğıtilmek üzere ABD ve Al-
manya'ya öğrenci göndenliyor.
Gönderilen 'bir öğrencinin' yıllık gideri 30-35 bin
dolar, bugünün döviz kuru uzerinden yaklaşık bir bu-
çuk milyar liradır. Türkiye'nin yükseköğretim kurum-
larında bunun çok azı bir harcamayla çok daha ileri dü-
zeyde eğitim verilmeli, verilebilmeliydi. Verilemiyorsa
bunun sorumlusu; 'üniversıteleri üniversite olmaktan
çıkaran, birer kışlaya dönüştüren' yöneticilerdir. Öğ-
retim üyelerini 'faili meçhul' cinayetlere kurban eden-
lerdir; yüzlercesini üniversiteden uzaklaştıranlardır. Ör-
neğin sosyal psikoloji öğrenimı için ABD'ye gönderi-
lecek bir öğrenci, büyük olasılıkla ülkenin çok partili
yaşama geçtiği günlerde üniversiteden kovulan Mu-
zaffer Şerif'in ders kitabını okuyacak ya da elektrik
mühendisliği dalında öğrenim görecekse de 12 Eylül
faşizminin '1402'lik yaptığı' Nazif Tepedelenlioğ-
lu'nun derslerini izleyecektir.
• • •
Türkiye 'gelişmeci devlet' anlayışınadönmek zorun-
dadır. Gelişmeci devlet anlayışı, günümüzde 'birikim
süreçleri'ni bilim ve teknoloji alanında yoğunlaştır-
maktan, toplumun 'bilim ve teknoloji yeteneğı'nt ge-
lıştirmekten geçiyor.
Ulusal düzeyde bir 'teknolojik atılım programı'nı hız-
la yaşama geçirmek üzere düzenlemeler yapmak; ka-
mu ve özel kurumları bu amaçla harekete geçirmek,
gerekiyorsa yenilerini oluşturmak, üretim ve hizmet
birimlerinı bu yönde özendirmek ve kamuoyunu bir
'teknoloji kültürü' yönünde canlandırmakla, yalnızca
bununla Türkiye, günümüzdeki devletin gelişmeci çiz-
gisini yakalayabilir. Sanayileşmiş ülkeler; ABD, Japon-
ya ve çoğu Avrupa ülkeleri, ulusal üretimlerinin yak-
laşık yüzde 2.5-3'ünü araştırma ve geliştimne için ayır-
makta, giderek arttırmaktadııiar. Bu miktar ülkemizde
'binde' 3-5 dolayındadır. Ve Türkiye. 1980 sonrasın-
da esasen çok az olan araştırma ve geliştirme ödenek-
lerıni 'azaltan' tek OECD ülkesidir.
Bu olumsuzgidiş kesinlikle ulusal programla tersine
çevrilmelidir. Çünkü küreselleşen dünyada 'tutun-
ma'nın yolu. bu hızlı dönüşümün dayandığı teknolojik
gelişmeyi yakalamak üzere çaba gösteımektir. Oysa
yöneticiler, ekonomi politikasını IMF'ye, eğitimi de
ABD ve Almanya'ya bıraktılar; toplam 1.5 milyon
dolayındaki memurun ne zaman namaza gideceğiyle
uğraşıyoriar.
Bu tatilde tatil yapın.
CLUB TEOS VILLAGE, antik Teos kentine birkaç kilometre
uzaklıkta, 600 m2'lik havuzu, çocuk havuzu, özel plaj ve
koyu, iki kallı Türk evleri, anfitiyatrosu, diskosu, çarşısı,
rüzgâr sörfünden dalgıçlığa, atçılıktan okçuluğa,
basketboldan bisiklete olağanüstü spor olanaklarıyla, tatil
yapmak isteyenlere özel bir köy.
Bu tatilde mutlaka CLUB TEOS VILLAGE'a gelin, farklı bir
tatil geçireceksiniz.
• Rüzgâr sörfü • Kano • Deniz bisikleti
• Mini golf* Masa tenisi • Tenis
• Voleybol* Bcskelbol
B E P A V A
Sabah ve akşam açık büfe
7 TEMMUZ 1995 TARİHİNE KADAR
7 G E C E 8 G Ü N
YARIM PANSIYON
5 . 0 0 0 . 0 0 0 TL
CLUB TEOS VU1AGE, lzmifo5Qkm.
Seferihisar'a 8 km, Stğoak'a 2 km
uzaklıkta
CLUB TEOS VILLAGE
Rezervasyon Tel: (232) 745 74 67 Faks: (232) 745 74 75