03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 MAYIS 1995 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER : 3 Türkiye'de memur olmakMemurlann banşçıl yollardan gerçekleştırmeye çalıştıklan etkın- lıkler bıle zaman zaman suç sayılmaktadır Prof. Dr. CAHİT TALAS I Gunümuzde, Tûrkıyede memurluk ıkı bakımdan zorbırmeslekolmanıte- lığı kazanmıştıı1 Eğer memur ısenız once yıl- # lardan ben çok vuksek- lerde seyreden enflasyonun ekonomık ve toplumsal kıskacının son derece ağırya- şam koşullanna kahramanca goğus ger- mek zorundasınız Sonra da yozlaşmış bır bürokrasının \e kaba bır partızanlığın moral açıdan çokertıcı sonuçlanna kat- lanmak çaresızlığı ıçındesımz Memur. kamu gorevı vapan bır çalışandır Çoğu kez devletı temsıl eder Bu nıtelığı ıle \e bundan öruru saygınlığının \e onurunun korunması gerekır Doğal olarak dev le- tımız ve demokrasımız de memurunu her açıdan korumakla vukumlüdür Ne var kı, dev letı de demokrasımızı de bu doğ- rultularda donatabılmış değılız 2 Eskı-yenı unlu polıtıkacılanmız, özellıkle eskı-yenı başbakanlanmız za- man zaman Türkıye'nın de demokrası ıle yönetılen 30 kadar ulkeden bın olduğu- nu soylemışler \e bu durumla ovunmuş- lerdır Am'a bu sav gerçeğı pek yansıtmı- yor Bılı>oruz kı gerçek demokrası lerde temel ınsan haklan ve özgurlüklen yer- lı-yabancı, emekçı ya da kapıtalıst özel kesım çalışanı KlT'lerde çalışan ışçı va da kamu gorevlısı \e ba^ka turlu ayınm- lar söz konusu olmaksızın herkese eşıt olarak tanınır Oysa ulkemızde, geçmış- te ve gunumuzde gerçek demokrası an- layışına ters duşen bır bu>uk eşıtsızlık kımı temel ınsan haklan konusunda sur- durulmuş ve bu yanlış durum uzennde gereğınce durulmamıştır Orneğın çalı- şanlann onemlı bır bölumune >anı me murlara temel nıtelıklı kımı ınsan hakla- n esırgenmış ve tanınmamıştır Memur- lara da mesleksel orgütlenme ve bu yol- dan haklannı ve ekonomık çıkarlannı ko- nıma olaaağı sağlavacak yasal gelışme- lere yonelme olmamıştır Bınncı koalıs- > on hukumetı donemınde memurlann da sendıka kurabılmelennı duzenleyen bır yasa tasansı Çahşma ve Sosyal Güven- Iık Bakanlıgı tarafından hukumete sunul- muştu Parlamentonun ılgılı bınmlen olumlu bır yaklaşım ıçıne gıremeden ta- san hukumete gen venlmıştır Şımdı ay- nı tasan yenı hukumetın de gundemıne gelmış bulunuyor Fakat koalısyonun bu- yük kanadı temel ınsan haklan konusun- da bıle gereklı adımlan atmakta guçluk çekmektedır Ortada bır haksız ve yanlış durum var Bunun duzelmesı ıçın me- murlann banşçıl yollardan gerçekleştır- meye çalıştıklan etkınlıkler bıle zaman zaman suç savılmaktadır Memurlann ce- zaı vaptınmlarla karşı karşıya bırakıldı- ğı görulmektedır Buturdurumlarveuy- gulamalar, kuşkusuz. kendıne pek ozgu bır demokrası oluşturuyor 3 Türkıye'de çalışanlar kesımının bır önemlı dalını oluşturan kamu hızmetlen gorevlılennın, yanı memurlann, ulkemı- zın yenı proleterlennın şımdılerde ıçın- de bulunduklan ve buyuyerek bugunle- re ulaşrruş ağırhaksızlık ve adaletsızlık- len bıraz ırdelemek ıstıyoruz Once kımı olgulan, durumlan ve ger- çeklen bır kez daha gun ışığına çıkara- lım Gunumuzde memur da gelınnı çalı- şarak ve emek gucunu dev lete satarak ya da kıralayarak sağlamaktadır Işverenı- nın dev let olması ona otekı çalışanlar ya- nında haklar ve başka olanaklar bakımın- dan bır ustunluk sağlamıyor Geçmışte oldugu gıbı ayncalıklı bır durumu, bır statusu yoktur Tersıne, onemlı yetkıler- le donatılmış olan ışveren devlet ıle ışçı- ışveren ılışkılennı surdurme zorunlulu- ğunun onune çıkardığı savısız gûçlukler ve elvenşsız gelışmelerle karşı karşıya- dır Bu durumlarda ve sıyasal duzen de kendıne özgu bır demokrası nıtelığınde ıse, hak aramak somuruye karşı dıren- mek de son derece sınırlı kalmakta ve guçleşmektedır Butun klasık demokrasıler ıçınde tum çalışanlar ıçın var olan orgütlenme, top- lanma yuruyuşleryapma, ış uyuşmazlık- lan, çıkarma ve çahşma koşullannın be- hrlenmesınde soz sahıbı olma hakkı ul- kemızde memurlar ıçın hâlâ guvence al- tında değıldır Bu nedenlerle, memurla- nn çalışanlar ıçındekı >en gucu. ekono- mıksel, toplumsal ve sı>asal haklan ge- lışememıştır Gunumuzun ekonomıksel koşullan ıçınde memur kesımının buyuk çoğunluğu yaşam duzeyı bakımından voicsulluğun sınırlanna ıtılmıştır Bu du- rumlann dev let ışlennın duzenlı gorul- mesı gereğı uzennde yapmakta olduğu yıkıntı da sıyasal kadrolann dıkkatıne bır turlu ulaşamamaktadır 1950 yıhndan bu yana parlamento ge- nel olarak tutucu muhafazakârpartılenn ağıriıktaşıdığıbırnıtelıkgostermektedır Başka bır deyışle, ulke, muhafazakâr-lı- beral partılenn yönetımındekalmıştır 27 Mayıs Devnmı'nın getırdığı 1961 ^na- yasası ve 1963 tanhlı ışçı yasalan dışın- da, toplumsal ağırlıklı polıtıkalarcılız nı- telıklıdır Gunumuzde ıkı buçuk mılyo- na yaklaşmış olan memurlar, yaptıklan ışın önemını yansıtmayan bır eksık de- ğerlendırme ıle yuz yüze getınlmışler- dır Devletı ayakta tutan ve devlette su- reklılığı sağlayan burokrasıye "Benim memurum işini bilir" gözuyle bakmak. hem önemlı bır yanılgı hem de yakışık- sızbırnıtelemedır Genellıkle.memurun aylığı ya da ucretı, onun tek gelındır Boyle olunca, bu gelınn duzeyı yaşam- sal bır onem kazanır Duzeyın belırlen- mesınde dev let doğal olarak sıyasal du- zenın nıtelığı ıle bağlantılı bır yol seçer Sıyasal duzenınde demokrası ve ınsan haklan geçerlı ıse, bır çalışan olan me- mura da orgütlenme hakkını tanır, ışve- ren devletle pazarlık yapabılmenın ve ge- rektığınde uyuşmazlıklar çıkarabılmenın yollannı da açar Boylece sıyasal düze- ne uyan, ters duşmeyen bır sureç ıçme gı- nlmış olur Yok eğer sıvasal duzen de- mokrasının dışında bır nıtelık gostenyor- sa, hakça boluşum ve sosyal adalet kay- gısıyoksa, devletbunagoredavranır Bu durumda memurlar, ucretle çalışan kesı- mın bu ınsanlan bır somuru olayı ıle kar- şı karşıya gelırier Ucretlertek yanlı olarak devlet tarafın- dan belırlenır Bu durum ıse devletınde- mokratık olmayan bır vanını, çalışanla- nnın kendılennı doğrudan ılgılendıren konularda bıle yonetıme katılım haklan- nın gozardı edıldığı anlamını taşır Enf- lasyon da gunumuzdekı duzeylerde su- rup gıderse, toplu ış sozleşmesı surecı dı- şında kalan tüm ücret-aylık gehrlıler, yı- kıma uğramaktan kendılennı kurtara- mazlar 4 Bılındığı üzereTurkıye'dedekamu hızmetlen son derece genışlemış ve çe- şıtlenmıştır Bu memur sayısının gıderek hızla buyûmesı anlamına da gelır Me- murlann buyük bır bölümu yaşamın da- ha duzenlı ışlemesını sağlayıcı aielade, günluk ışlen görmektedırler Böyle olun- ca, bunlan statu hukuku ıçıne almak ne gereklı ne de yararlıdır Bu açıdan hare- ket eden ve sıyasal duzenlen de demok- rası olan ölkelenn çoğunluğunda devlet- memur ılışkılen sendıka-toplupazarlık ve toplu goruşme yolu ıle duzenlenmek- tedır Turkıye de buna alışmak v e devlet- memur ılışkılennı aıtık eksıksızolan sta- tu hukukunun dar kapsamından kurtar- mak gereğı ıle karşı karşıya gelmıştır Memurlann her gun sokaklarda, çoğu kez onemlı nsklen de omuzlayarak ve polıs tarafından bazan hovratça coplan- mayı da goze alarak seslennı ve çaresız- lıklennı kamuoyvına duyunnaya çalışma- lan devlete v e hükumetlere bır şey anlat- mıyor mu9 5 Bızım de ıçınde bulunduğumuz bır bılımsel teknık heyet bır yılı aşan bır ça- lışmadan sonra memurlara sendıka kur- ma hakkı ıle bırlıkte toplu pazarlık ve toplu ış uyuşmazlıklan çıkarma hakkını da ongoren ve yukanda sözunu ettığımız tasanvı hazırlamıştı Oncekı koalısyon hükumetınce benımsenen bu tasan Bu- yuk Mıllet Meclısı'ne sunulmuştu Ko- şullann gerektırdığı eksıklıklen ve sınır- lamalan olmakla bırlıkte, bu tasannın çoğunluğu aşın muhafazakâr nıtelıklı parlamentodan çıkabıleceğı umudunu gene de yıtırmemıştık Gelışmelerve ta- sannın akıbetı, yanıldığımızı gösterdı Oysa, Buyuk Mıllet Meclısı'ne sunulan tasan Türkıye'nın onaylamış bulunduğu Uluslararası Çahşma Sozleşmelen'nın de gereğım, kısmen de olsa yenne getır- meye de yönelmıştı Şımdılerde yenı hu- kumet aynı tasanyı Meclıs'e sunmaya çalışıyor Bu durum ve gelışmeler şunu göstenyor Demokratık haklar ve özgur- lukler bakımından şımdıkı parlamento çoğunluğu toplumun çok genlennde kal- mıştır 6 Şu bızım ünlu 1982 Ana>asamıza gore bıle Türkıye 'Sosyal' bır devlertır Dev letın bu nıtelığını, merhum Cumhur- başkanı TurgutOzal ıle bırlıkte tartışma- ya açmış bulunan ve dünyadakı sosyal gelışmelen ve özellıkle sosyal guvenlık düzenlennı ızleyememış olan globalcıler pazarekonomıcıler, ozelleştırmecıler ve herkes kendi sosyal guvenliğini sağiasuı goruşü ıçınde olanlar doğal olarak top- lumsal adaletın, hakça boluşumun sozu- nü edemezler Bu nedenle de memurla- nn örgutlenmelenne, daha kapsamlı bır deyımle memurlann sendıkal hakianna da karşıdırlar Başka ıklımlenn ve ortamlann antı- sosyal oluşumlannı Turkıye'ye yanm ya- malak aktarmav a çalışan, gencıler ve tu- tucu akımlarla doğal olarak bugunkü par- lamento çoğunluğu ozdeşleşmektedır Hakça süreklı bır gelışmenın ve kalkm- manın yolunu önce suyun başında, yanı parlamentoda aramak gerekır Dağılma- dan bolunmeden, sonu gelmez kısır don- gülen aşarak ve bır buyük filozofun ça- lısanlara donuk unlu ozdeyışını anımsa- yarak yola çıkmak gerek TARTIŞMA Sait Faik için B ılıvor musun Sait Lsta, Burgazada dan dönerken vapuru takıp eden martılardan bın mordu Pembe gıbı açık mor Once guneş gozlugunden sandım Gozlüğu çıkanp bır daha baktım bır daha Evet mordu Ben martılan sadece beyaz olur sanırdım, ya da açık gn Ama bu ozeldı Yolculuk boyunca onumde pıke yaparak dans ettı Sankı sendın o mor martı Sait Lsta Kafamda hep sen vardın çunku Goçelı kırk yıl olmuş Ama sevenlenn koşup gelmışlerdı Kalpazankaya ya Butun gunu orada geçırdık Rakı ıçıp senı, öykülennı konuştuk Ada, bahan yaşıvordu dolu dolu Otlar çıçekler, bocekler gelıp geçene "Hişt hışTdıyerek laf atıvor, katırtırnaklan dık uçurumlardan obekler halınde denıze koşu>ordu Çığlık çığlığa Sen Burgazada'da> ken çocukluk ve gençlık çağında olanlar, bugun >etışkın olgun ınsanlar olmuşlar Kırk vıl oncekı anılannı anlattılar Hepsı de öykulennden çıkmış kadeh kaldınyorlardı Kalpazankaya da Sen de tepeden bızı sevrettın hıç sesını çıkarmadan mor mor. değıl mı 9 Belkı de yenı oykuler uretmek ıçın Artık ulaşamadığımız oyküler Masalann arasında kopekler koşuşuyordu Senmkının torunlan Senın Beyoğlu'nu, Adalar'ını, Istanbul'unu konuştuk Ve onlann başına gelenlen Sıvas'ta 37 aydının yakılışını Uğur Mumcu'nun, Onat KutUr'ın katlını ve dığerlennı Dınledın mı bızı. yureğın yandı mı duyduklanna 7 Ne yazık kı oyle ışte' Bûtün duyduklann doğru Vapur Sırkecı'ye yanaştığında bıraktın peşımızı Yıne adaya dondun Başkalannın da kafasım kanştırmak ıçın Eve donduğümde gulumseyerek karşıladın benı Yanına geldım Saçlannı okşadım Alçıdan saçlannı Geçırdığım gunu anlartım sana Benı dınledın Duşünceh, hıç konuşmadan Bızım evde olman öyle sevındınyorkı benı' Sonra büsbutun evımıze gelışını anımsadım "MeraldBi tçin Oyte Bir Hikiye" adlı o>una anı bır kararla ışten çıkıp gıdışımı ve on sırada tek kışılık yer bulduğumda duyduğum mutluluğu Yıne, öykulenn ve senınle geçen sürenm sonunda yapılan çekıhşte bûstunun benım bılet numarama çıktığında duyduğun sevıncı Oyundan çıkarken naylon torbaya yerleştırdım bustunu Bırlıkte vapura bındık Kadıköyden Karagozlü, kavruk bır ayakkabı boyacısı geldı oturdu ayaklanmın dıbıne - Boyayahm mı abla? dedı Doğu Anadolu şıvesı yalvaran gözlenyle - Boya bakıüıın, sen nerelısin? - Karslıyun abU. Üç ay oldu geteli. -Okulagittinmi? - Gitnm abla. Orta bırden terk. Beş kardeşım var, hangı bıriHia gideceğız1 ' Okul bıze göre değiL Boğazınuza yetnuyor kazandığıınız. Sohbetten hoşnut, gulen gozlerle baktı yüzüme - Şimdi av na gibi yapacağnn ayakkabılannı. Bakıp saçını tara. - Sağol, ehne sağlık. Aynam da yvktu zaten. Bir taşla ikı kuş de$ene. - Heee, dedi. Keyiflenerek. Sen, yanımdakı naylon torbanın ıçınden, bulduğun bır delıge gözunu dayamış ona bakıyor, bızı dınlıyordun, emındım Senınkılerdendı o da Kafasından geçenler, bakışlan, endışelen, sıcaklığı ıle senınkılerdendı "Her şey bir insanı sevmekle başlar" dıyen sen Bıze ınsanlan sevmeyı, bakmayı, tanımayı oğrettın Çok yaşa be Sait Usta çok yaşa senemı 1 Mor bır martı gıbı de olsa 1 Leyla Ruhan Okyay TELEFON, ELEKTRIK, OTOMATIK ODEME DOĞALGAZ l KABLOLU TV FATURA ÖDEMELERÎNİZ OTOMATİK ÖDEME KOLAYLIĞ1 Ü S T E L İ K Ü C R E T S İ Z Yapı Kredi'nin sunduğu bu büyük kolaylıktan yararlanmak için, size en yakın Yapı Kredi Şubesi'ne gelip, Süper Hizmet Yetkilisi'yle görüşmeniz, Telecard'ınız yoksa, hemen bir Telecard sahibi olmanız ve tek bir talimat vermeniz yeterlidir. BUYUK BIR KOLAYL1K. Telefon, elektrık, su, doğalgaz ve kablolu TV fatura odemelerınız ıçın Otomatk Odeme kolayhgından yararlanabılırsınız. Yapı Kredı'ye vereceğınız bır talımatla, faturalannızın tutan her ay hesabınızdan alınarak, odemelerınız Yapı Kredı tarafından. sızın adınıza otomatık olarak yapılır. Odeme tanhınde, gereklı mıktarı hesabınızda bulundurmanız yeterlı olacaktır. Sız de gelın Yapı Kredı'ye, Super Hizmet Yetkilisi'yle goruşun. Yapı Kredı farkınıyaşamaya başlayın. Burası Yapı Kredi. Fark burada. YAPI^CKREDi "hızmette sınır yoktur" • istanbullular telefon elektrık (AKTAŞ TEDAS) su ve kablolu TV faturalannı Ankaralılır telefon su doğalgaz ve riablo u TV 'aturalarını Izmlrlller telefon ve elektr k fatıra ar nı Bursalılar tele'o" elektrık je su faturalarını AĞana Aöapazarı Aksaray Antalya Aydın Balıkesir Bolu Denizli Diyarbakır Edirne Elazığ Eskişehir Cazıantep Hatay Ispaıta Içel Izmit Kahramanmaraş Kars Kayseri Konya Manlsa Muğla Samjun Slvas Teklrdağ Tokat Trabzon ve Zonguldaklılar tele'on faturalannı Otomatık Odeme ıle odeyebılırler PENCERE EşttJiğin Mutluluğuna Doğru... Insanoğlu kuşaktan kuşağa aktarılan kultur bırıkı- mının merceğınden suzulen ozdeyışler deyımler, soz- cukler atasozlerı ve deyışlerle yukludur, yazmaya başlayınca, kalemın ucuna dızılıp kâğıda dokulen ço- ğu sozcuğu ırdelemeden kullanınz Bu yazıya "ınsanoğlu" sozcuğuyle başladım Ne demek ınsanoğlu'' Nlıçın "ınsankızı" ya da "msan-kadını" değıl de "ın- sanoğlu " denıyor? 'Kutsal Kıtap 'lann etkısıyle mı? Bılındığı gıbı Tanrı, Adem ı çamurdan "halkettıkten" sonra ılk erkeğın kaburga kemığınden Havva'yı çıkar- mıştır Eh bu soylence doğruysa kadın daha ışın ba- şında yıtık bır cıns olarak yaşama başlıyor Sonra bu- tun dınlerde kadının aşağılanması surecıne gınlıyor, ıster Musevılıkte olsun ıster Hırıstıyanlıkta ıster Is- lamda, kadın ıkıncı sınıf ınsandır daha da otesı, ko- tuluklenn kaynağıdır gunaha çağrıdır baştan çıkarı- cıdır, cadının ta kendısıdır1 Eh, durum boyle saptanınca kım "ınsanoğlu" de- yımını yadırgar? Oysa "ınsanoğlu" sozcuğunun ıçenğınde, tum ın- sanlık tanhı boyunca kadını dışlayan bır oz ya da an- lam var • 21 'ıncı yuzyıla 5 kaldı Dunya olağanustu bır hızla değışıyor, hızın ıvmesı gun geçtıkçe artıyor, dunun de- ğer yargılan dunle bırlıkte uçup g/dıyor, her şey aklın mahkemesınde yargılanıyor kohne yaklaşımlar, kuf- lenmış goruşler çurumuşfikırleryıkılıyor kadın erkek- le eşıtlenıyor ıkı cıns deınsanlaşıyor buluştukları yer- de mutluluk gerçekleşecek1 llerde konuşup yazar- ken "ınsanoğlu" ya da benzerı sozcuklerı kullanana "gen kafalı, çağdışı" dıye bakılacak Ancak ış bu kertede de kalmayacak • Anadolu'nun kımı yerınde sakatlık, hem aşağılama hem de sevecenlık amacıyla kullanılır, kor, sağır, to- pal bırıne ofkelenen kışı, kırgınlığını kusmak ıçın ozur- luye bakarak der kı - Ulan, Allah ışını bılır' Ama arkadaşlar arasında sakatlık, çoğu zaman se- vecenlık ve dostluk madalyası gıbı ozurlu kışının adı- nın başına takılır - Lan kor> - Allahsız çolak 1 Son yıllarda bu kultur de gende kalıyor ozurluye oz- runu anımsatacak herşeyın sılındığı bırdunyanın do- ğallığına kavuşacak mıyız? Efendı ıle kole kadın ıle erkek, ozurlu ıle ozursuz arasındakı boşluğun çuku- runa duşen ınsanın ınsandan sayılmayacağı bır uy- garlığın toplumuna donuşucek mıyız"? 'Insanoğlu' değıl, ama 'ınsan' kafasında neyı ta- sariayıp neyı doğru goruyorsa tumunu yaşama ge- çırecek Kımsenın kuşkusu olmasın f • (; » Yuregım kulak kesılmif şımdı O buyuk kardeşı ifitmek ıçın Gökyuzunde u\iı\an o kardeşı Güneşı \ak\ndan gören AYMÎLA (ARZL KARAKLŞ (1.1.1976-21.5.1995) Ozgurluk, eşıtlık ve ınsan sevgısıyle dolu bır yurek daha trafık teroru sonucu sustu Aymıla'yı se\gıyle hatırlayacağız AİLESt ve 4RKADAŞL4RI BASKU FOLYO SJttll AUNACAKTR 1 Tanş Zeytınyağı Kombınası Mudurluğumuzun ıhtıyacı olan - 2 000 Kg 3 tıp BASKILI FOLYO (OPP), kapalı zarf teklıf almak suretıyle satın alınacaktır 2 Bu ışe aıt ıhale 30 Mayıs 1995 gunu, saat 14 OO'te yapılacak olup, şartnamesı Tanş Genel Mudurluğu, Satınalma Mudurluğu, ALSANCAK/İZMİR (Tel 421 00 56 Faks 421 00 66) adresınden temın edılebılır 3 Bırtığımız 2886 sayılı kanuna tabı değıldır Ihaleyı yapıp yapmamakta kısmen yapmakta veya kısmen dı- leaığıne vermekte serbesttır Postadakı gecıkmeter ka- buledılmez DUYURULUR AYMAAJANS T.C. TOKAT I. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas 1994 379 Duruşma 1 6 1995 Davacı Melıha Baydaroğlu vekılı tarafından davalı Rahmı oğlu 1941 doğumlu Hıkmet Baydaroğlu aleyhı- ne mahkememıze açılan nafaka davasırun ara karan ge- reğı, Sıvas Merkez Gokçebostan Koyü, 176 hanede nufusa kayıtlı Tokat ılı merkez ılçesı Dr Remzı Topçam Cad Çamlıbel Kıraathanesı adresınde ıkamet etmekte olduğu bıldınlen davalının adresı bır tûrlü tespıt edılememış ve tûm aramalara rağmen adresı meçhul kalmıştır Bu ıtıbarla davacı, a>lık 2 500 000 yoksulluk nafaka- sı ıstemekle Hıkmet Bav daroglu nun duruşma gûnü olan 1 6 1995 tanhınde hazır bulunması veya kendını bır ve- kılle temsıl ettırmesı aksı halde tahkıkat ve yargılama- ya yokluğunda karar venlıp ve hukum venleceğı ıhtar olunur(HUMK213 37 7 maddeler gereğı) Basın 18659 NEDİME DOĞAN (ALACA) ıle FAİK ALACA evlendıler Mutluluklar dılerız Arkadaşları
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle