Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 1995 ÇARŞAMBA
12 KULTUR
Müşfik Kenter'in 40. sanat ydı
AYŞEGÜL YİIKSEL
Gençliğinde bir "idordü: şimdi bir
"söylence"... Otuz yaşındayken
altmışını geçmiş oyun kişilerini
seyirciyi hiç yadırgatmadan
canlandınrdı. Bugün altmış üç yaşında
ve her tür rolle baş edecek kadar genç.
"İncelikü oyuncu" denilince akla ilk
gelen isim. Müşfik Kenter_
Kimi sanatçı çalışarak savaşım vererek
acı çekerek yetıştirir kendini. Müşfik
Kenter ise sahne sanatçısı olmak içın
doğmuştur. Oynayacağı rolü
belkemiğinden kavramasını sağlayan
inanılmaz bir sezgiyle donanmış
olarak. Tann vergisi yakışıklıhğını ise
yalruzca bir oyuncu kişi gereci olarak
değerlendirmiştir. Bu ayncalığını kolay
yoldan "gösterişli aktör'* olabılmek
için kullanmadığından, hep "yjüaşıkh"
kalmıştır.
Müşfik Kenter'in iki tür "hayranı"
vardır. Kenter kardeşlerin 1950'li
yıllann sonlannda tstanbul'da
yaptıklan büyük "çıkış"a tanıklık edip,
yıllar boyu onlann sadık seyircisi olan
bugünkü yaşlı ve orta kuşak; bir de
Müşfik'i "Bir Garip Orhan VelTyle
başlayan "tek kişilik" oyunlar
döneminden bu yana tanıyan genç
kuşak. 1980'lerde başlayan bu ikinci
dönemde Memet Baydur'un, oynasın
ya da yönetsin diye oyunlar yazdiğı,
pek çok sanatçı ve tıyatro öğrencisinin
tt
MüşfıkAğabey"i, "Müşfik Hocan
sı,
tüm oyuncu adaylannın çapına
erişebilmeyi özledikleri bir ustadır...
Müşfik'in her iki dönemdeki
ürünlerini izlemiş olanlar içinse
"usta"lığa çok eski yıllarda geçmiştir
Müşfik.
Yüdız Kenter'le karşılıklı oynadıklan
"Salıncakta tki kişi", "Çöl Faresi",
"Iskemfcter", "Mikado'nun Çöpleri",
"Kim Korkar Hain KurttaıT
oyunlannı izlemiş olanlar, aradan
geçen onlarca yıla karşın, gözlerini
yumduklannda, Yıldız'la Müşfik'in
sahnede oluşturdugu "uyunı
T>
ve
"ezgpyi görsel ve işitsel düzeyde
yeniden duyumsar, yıllar öncesinde
oluşmuş coşkulu tiyarro yaşantısıyla
bir kez daha buluşurlar.
Müşfik Kenter, 1970'lere ulaşan bu
dönem oyuncu kişi duyarlığını dünya
tiyatro yazısının büyük erkek
G
ençliğinde
bir
"idol"dü;
şimdi bir
"söylence"... Otuz
yaşındayken
altmışını geçmiş
oyun kişilerini
seyirciyi hiç
yadırgatmadan
canlandınrdı.
Bugün altmış üç
yaşında ve her tür
rolle baş edecek
kadar genç.
"Incelikli
oyuncu" denilince
akla ilk gelen
isim: Müşfik
Kenter...
kahramanlannı canlandırma yolunda
seferber eder. İlk doruğa 1960'ta John
Osborne'un "Öfke"sinin başkişisi
Jimmy'yle ulaşır. Duygusal ve
düşünsel açmazlannı sado/mazoşist bir
yaklaşımla dışavuran Jimmy'nin
"Öfke"siyle öyle bütünleşmiştir ki
oyun neredeyse bir başyapıta dönüşür
seyircinin gözünde. Gerçek
başyapıtlan ise yazariannın yüzünü
güldürecek bir başanyla yorumlar.
"Mikado'nun Çöpteri"ni yazarken
öyle sanıyorum ki Melih Cevdet'in
zihni Müşfik'in "Öfke"deki
yorumuyla doluydu. Çehov,
"Marü'Maki geçmişi olmayan,
şımdiyle uyuşamayan ve geleceğe
uzanamadığı için de kendisine ait olan
her şeyi yok eden Traplev'i yaratırken
Müşfik'in duyarhhğında bir oyuncu
düşlememiş miydi? Shakespeareın
ünlü Hamlet karakterine trajik
kahramanlar arasmda "ayncahklı" bir
konum kazandıran "incinebilirtik" en
doğnı boyutlanyla Müşfik'in
yorumunda yansımadı rru? Dramatik
oyunculuk eğitimi görmüş bir
sanatçının Brecht'in "Üç Kuruşlnk
Opera*sında Sustalı Mack'i dört
dörtlük bir epik oyunculukla
sergilemesi şaşırrmamış mıydı o
dönemin "epik tiyatro" bilenlerini?
Bugünün gençlerinin tanıdığı Müşfik
Kenter ise sahnede oyunun yazan ve
seyircisiyle sohbet edercesine rahat bir
sahne kışısıdir. On yılı aşkın süredir
Türkiye'nin her yanında sergilemekte
olduğu "Orhan VdTden sonra
"Kuvayi Miüiye"de Nâznn Hikmet le
de buluşan sanatçı bu iki büyük
ozanımızın şiirini sanki o anda kendi
dilinden dökülüyormuşçasına
paylaşmıştır seyirciyle.
Oyunculuğunu zora koşmadan etkili
olabilmek Müşfik Kenter'e özgü bir
erdemdir. Tek kişilik bir oyun olan
"Savunma'*da ve "KraDar ve
Soytanlar" başlıklı tek kişilik
Shakespeare gösterisinde de tanık
olduğuinuzgibi...
Kırk yıllık bir oyunculuk deneyimi
içinde düşkınklıklan da yer almıştır
kuşkusuz. Memet Baydur'un
"Limon"unu sahnelemedeki
olağanüstü başansıyla 1983-84
döneminin "en ryi yönetmen"
ödüllerini toplayan Müşfik Kenter,
aynı yazann "Maskeli Süvari"oyununu
hem yönetip hem de başrolü
oynamanın getirdiği sakıncalan her iki
bağlamda da aşamamıştır. "Van
Gogh"da ise yetersiz bir oyun metnine
ve yapıma ilişkin eksikliklere yenik
düşmüştür.
Sinemada Marion Brando'nun
ölümsüz kıldığı "Arzu TnunvaryTnın
Stanley Kovvalski'sinde ise belki de
Marion Brando yüzünden karakterle
bütünleşememiştir. Kırk yılın panltılı
başanlan arasından cımbızla
ayıklanabilecek anlar...
Ozel tiyatroculuğun gitgide zorlaştığı
günümüzde Müşfik Kenter'i birçok
yeni rol bekliyor. Sanatının doruğunda
bir tiyatro sanatçısının dar parasal
koşullann gölgesi altında özgürce oyun
seçimi yapması zor. Gönül ister ki en
azından Müşfik Kenter gibi ince bir
tiyatro beğenisine kırk yıldır kapı
açmış üstün sanatçılar, "lark yıMa
bir", tiyatro yaparken özledikleri tüm
olanaklara kavuşsunlar.
Tiyatroda nice güzel eylemlere Müşfik
Usta...
• JIIIIIIU.fl'HWAW.WA*J-*AH-*AAA^^
Beyoğlu ALKAZAR (245 73 83)
OUVER STONE FİLMLERİ
KATİL DOĞANLAR
12, 14, 16, 18 Mayıs
CENNET ve YEKYÜZÜ
13, 15, 17 Mayıs
S e a n s l o r I I 3 0 - 1 4 0 0 - 1 6 3 0 - 1 9 0 0 - 2 1 3 0
s
3
T.C. Kultur Bakanlığı
İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESI
ATATÖRK KÖLTOR MERKEZİ
BÜYÜK SALON
F. Lehar
ŞEN DUL
operet 3 perde
Ortcestra Şefı: Serdar YALÇIN Sahneye Koyan: Aydın GÜN
9 Mayıs Salı saat: 20.00 ' 31 Mayıs Perşembe saat: 20.00
C. Ortf
CARMINA BURANA
Orkestra Şefı: Serdar YALÇIN Koro Şefi: Gokçen KORAY
10 Mayıs Çarşamba saat: 20.00 /13 Mayıs Cumartesi saat: 15.30
G. Verdi
NABUCCO
opera 4 perde
Orkestra Şefı Michel SASSON Sahneye Koyan. Marek GRZESINSKI
11 Mayıs Perşembe saat: 20.00 16 Mayıs Salı saat: 20.00
20 Mayıs Cumartesi saat: 15.30
G . V e r d i
AIDA
opera 4 perde
Orkestra Şefi' Michel SASSON Satıneye Koyan: Yekta KARA
18 Mayıs Perşembe saat: 20.00
KONSER SALONU
K. Ludwig
BİR TENOR ARANIYOR
müzikal komedi 2 perde
Sahneye Koyan Adrian BRINE Müzık Yönetmeni: Serdar YALÇIN
12-19-26 Mayıs Cuma saat 19.00
T. E g n e r
KARANFIL KOY
çocuk müzikali 2 perde
Sahneye Koyan: Sumeray ARIMAN Miaik Yönetmeni: Aydın KARUBEL
13-20-27 Mayıs Cumartesi saat 11 00
BILETIER ATATURK KULTUR UERKEZI GIŞELERINDE SATILMAKTADIR.
A.K.M. Gıjf Tel: |0212| 251 10 23 / 251 56 00 |7 Hatj 254
CEMAL RESİT REY KONSER SALONU
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ . ._
Ofrrian iıyrmtmtt en iftm iilıijtnmiılt iyAİ&r,
sajUijı, mutltı, (aftrut niu iaynmlar dileriz.
18 Mmı< I"WS Ptrsembe Saal: 20M
OTIS GRAND AND THE
BIC BLUES BAND
Maıor Muzık Orgaiiızas>oıı Ijbırlıgı\le"
Bılet Fivatlan: 350 000-300 000 TL
Mavıs 1995 Pazartesi Saat: 1930
"Istanbul Üevlet Senfonı Orkestrası"
(Ek Program)
Şef Erol Erdinç
Solıst: Zevnep Yamantürk (Pıyano)
Borusan Oto'nun Katkılanyla
Bılel Fıyatları 300 000-250 000 TL
16 Mavıs 1995 Salı Saat: 19.30
YAYGARA ' 7 0
Müzikal 2 Böliim
(Ek Program)
Yazan Erol Günaydın
Müzık: Cemal Reşı't Rey
Dekor Ergun Işıldar
Kostünr Ersın Okten
Müzık Dırektörü: Serpil Toparlak
Yöneten: Haldun Dormen
Oynayanlar: İst. Ünı Devlet
Konservatman Tiyatro Bölümü
Bilet Fiyatlan 2O0.Ö0O-150.0OO TL
*****
r Mavıs 1995 Çarşamba Saat: 19.30
"AKŞAM EN GÜZEL
MASALDIR"
Müzik: Gönül Paçacı
Seslendirenler
Serap Mutlu Akbulut.
Dersaadet Oda Müziği Topluluğu,
Boğazıçi Üniversıtesı T.M.K. Topluluğu
Bılet Fıyatlan: 150.000-100 000 TL
tndırim Yapıimaz
*****
20 Mavıs 1995 Cumartesi Saat: 19.30da
yer alacaği dunırulan
YEFIM BROIVFMAN
Piyano Resitali
1995-% Sezonuna ertelenmıştır
21 Ma>is 1995 Pazar Saat: 19.30
22 Ma>is 1995 Pazartesi Saal: 19.30
ANAHNU KAN
DANS TOPLULUĞU
(Ek Program)
"lsraıl Başkoıısolosluğu [şbırlığıyle
Bilet Fiyatlan: 300.000-350.000 TL
*****
24 Mavıs 1995 Çarşamba Saat: 20.30
GENO WASHI1\GTON
ANDTHERAMJAM
BAND
(Ek Program)
"Major Müzik Orgaıuzasyon Işbırlığıyle'
Bilet Fiyaüan: 300 OOO-25O.OOO Tİ
Indirim Yapıimaz
14 Mayıs Pazar günii
CRR Konser Salonu gişesi açıktır.
CRfl Konser Salonu: 246 06 96-240 5012 AKM Konser Gişesi. 251 56 00 CAPITOL Altunizade: 39119 30 / 333
"ÇAT1,
SAYIN LX>ST
MÜŞTERİLERİNİN
BAYRAMINI KUTLAR,
ESENÜK.BARIŞ DOLU
GÜNLERDİLEfV
OTTI
Tel: 251 00 00
Fax: 252 75 80
ATÎLLA
COŞKUN
UĞUR
MUMCU
CİNAYETİ
Uğur Mumcu'yu
kim ya da kimler
öldürdü?
180.000 TL.
3. BASKI
Ödemeli
gönderemiyoruz.
Lütfen ederi kadar
posta pulu gönderiniz.
Küçükparmakkapı
Ipek Sokağı No. 11
80060 Taksim - İst.
Tel: 243 20 33
Faks: 244 15 33
BAMRKÖY 4. tCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKUL HÜKMÜNDE
GEMİSATIŞtLANI
Dosya No: 1995'340 Tal. Sayıh Dosya
Satılmasına karar verilen Tekne Kütûk No: 18426, Bağlama No: Istanbul 42260 Plaka No: 34 08 1362 Gemtesan Tersanesi Tuzla'1987 yapım ve 1993 tadil yıllı. GRT/NRT: 91.73/48.20. Boyu: 21.76 m, Kütûk Boyu:
18.26 m. Eni: 6 m, Derinliği: 3 m, Makineleri: Vetus Cummins6 BTA 5.9 - Nl Model 250 HP 2600 RPM 2 adet ana makine, 1992 model. Sürati: 12 MPH, salonun iskele baştarafı Cockpit olarakdüzenlenmiş olup, hid-
rolik dümen dolabı, MT2 Morse Control Makine Kumanda kollan ve sistemi, Vetus Makine devir saatleri, kontrol geyç ve alarm panellen, Shipmate Rs 8000 VHF. Raytheon Rasterscan R 21, 32 millik radar, Seafarer
700 echosounder, Mase Marine Jeneratör paneli. plastimo rüzgâr indikatörleri, plastımo sp>eedlock, Veglıa dümen müşiri, otomatik sıgortalı 12 V-24 V DC ve 220 V Ac. ana elektrik panelleri, inverter, jeneratör, sahıl
besleme, redresör paellen, Plastimo pusula. elektronik pusula sökük KVH, cam sılgeci, Steiner 7x50 dürbün 2 adet, Barigo Quarts saat, hıdrometre. termometre, barometre mevcuttur. Yaşam mahallı ve mobilyalar cila-
lı maun ve Teak masıf kaplama \e su kontrplağıdır. Zemin halı kaph, ısıtma elektrikli hiterlerle yapılmaktadır. Banyo ve tuvalet TMC el pompalı klozetli. zemınler seramik kaplıdır. Baş tarafta banyo ve tuvaleti olan 2
kişilik 2 adet kamara. yemek salonunda mutfak setı, bulaşık makınesi. çamaşır makinesı, mıni fınn, buzdolabı, set üstü dört gözlü ocak, fritöz ve tost makınesı. iskele tarafta U tipı oturma grubu. 3 kişilik masa, 4 porta-
tıf sandalye. 55 ekran TV. Scotsman Ice Maker, Teac 5-400 stereo cassette deck, 4 adet hoparlör. 3 kolon, tek kasetli radyolu müzik seti, çalışma ve harita masası, kıç tarafta banyo ve tuvaletli 2 kişilik 2 adet kamara, san-
cak tarafta ranzalı 2 kişilik kamara, iskele tarafta 2 kişilik kamara, mısafir banyo tuvaleti, kilerde denn dondurucu, makine dairesınde Velvet Dnve S 7000 hıdrolik, şaftlar krom, fleksibil kaplınli, pervaneler 4 kanatlı
bronz, Mase Manne IS 8000 dıesel jeneratör, Yamaha EF 5000 Et>enzinli jeneratör, ana makine susturuculan Vetus, kent redresör 24 V ve 12 V, 24 V alternatör, hıdrolik ırgat pompa sistemi. 4 adet 200 amp start aküsü.
1 adet 90 amp jeneratör start aküsü, sıntine ve pis su tankı pompası, Arçelik şofben, 2 adet ana şalter. Cankurtarma teçhizatı: 1 hizmet botu, 4 can simidi, 16 can yeleği. yangın sön. teçhizatı: 1 yangın tulumbası, 8 por-
tatif tüpü mevcut olan M/SB StTARE isımlı ticari yat, bir borçtan dolayı haczedilmiş ve açık arttırma sureti ile satışa çıkanlmıştır.
Yat üzerinde hacizden önce tesis edilmiş 4.000.000.000- TL'lik ipotek mevcut olduğundan, ipotek alacağmı geçmek kayıt ve şartı ile satışı yapılacaktır.
Satış ilanı ilgililerin adresine tebliğe gönderilmiş olup, adreste tebligat yapılmaması veya adresleri bilınmeyenler için de işbu satış ilanının ilanen tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur.
K1YMETİ: Satışa konu yata 6.000.000.000.- TL kıymet takdir edilmıştir. Ihale damga pulu bedelı, tellaliye resmi, KDV, tescil sırasında alım harcı. alıcıya aıttir.
ARTTIRMA ZAMANI VE YERl: tlk açık arttırması 16.6.1995 Cuma günü saat 10.00-10.20'ye kadar satış Bakırköy Zuhuratbaba Adliyesı 4. lcra Müdürlüğu'nde yapılacaktır Arttırma şartnamesi herkesin görebii-
mesı için 4.5.1995 tarihinden itibaren müdürlüğümüzde açık bulundurulacaktır.
İlk açık arttırmada teklif edilen bedel muhammen kıymetlerin %75'ini ve varsa rüçhanlı alacaklılann bu gemiler ile temin edilmiş alacaklan mecmuunu aşmadığı takdirde en çok arttıranın taahhütü baki kalmak üze-
re arttırma 10 gün daha uzatılarak onuncu 26.6.1995 Pazartesi günü yıne Bakırköy Zuhuratbaba Adliyesı 4. lcra Müdürlüğu'nde ve aynı saatlerde yapılacak, 2. arttırmada muhammen bedelin o
/o40'ını bulması ve satış
isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve isteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması \e bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesi şar-
tıyla en çok arttırana ıhalesi yapılacaktır. Yat kendisine ihale olunan kımse venlen mehı' ıçınde ihale bedelinı ödemezse namına y«)ilan ihale fesholunsırak l.I.K.'nin 133. maddesı hükmü tatbik olunur. İki ihale arasm-
daki fark ve geçen günlenn %30'undan hesaplanacak faiz ve diğer zararlar aynca hükme hacet kalmaksızın alıcıdan tahsil olunur. İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin faız ve masrafa dair olan iddialann dayanağı
belgelerle 15 gün içinde icra dairesine bildirmeleri icap eder. Aksi halde haklan gemi siciliyle sabıt olmadıkça satış bedelinin paylaşılmasmdan hariç kalırlar. Masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir örneğı isteyene
gönderilir. ArttıiTnaya iştirak etmek isteyenlerin arttırma şartnamesini okumuş ve münderecatını aynen kabul etmış ad ve itibar olunacaklardır. thaleye iştirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin %20'si nispetinde pey
akçesı veya o mıktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunun tevdii mecburi olup, alıcı binde 3.6 damga resimini ihaleye müteakip ödemeye mecburdur. Fazla bilgi edinmek isteyenlerin dosya numarası ile Müdür-
lüğümüze müracaatlan ılan olunur. Basın: 21092
NEW YORKTAN
İLHAN MtMAROGLU
Vergiler Algılar
Bu yakınlarda yolunuz New York'a düşerse Ulusal
Borç Saati'ni görmeden gitmeyin. Amerika'nın ne
hızla batmakta olduğunun bir göstergesi bu saat. Ti-
mes Square'in az ötesinde, Altıncı Cadde ile 43'ün-
cü Sokağın kesiştiği yerde bir binanın üstünde. Son
uğradığımda oraya, ulusal borç 4 trilyon 825 milyar
733 milyon 815 bin 104 dolardı. Fotoğraf makinem
yakayabildi bu sayımın tümünü. Yüzlerin artışını göz
izleyemiyor. Neredeyse binlerin bile. Anlaşılsın diye,
borcun saniyede 10.000 dolar arttığını belirtmişler.
Borçtan aile başına düşen payın şimdilik 63.019 do-
lar olduğunu da.
New Yorker dergisinin kapağında bir karikatür.
Paskalya tavşanı kılığına sokulmuş bir adam, boş
cepleri dışarda, vergi beyannamesinin üstünde çar-
mıha gerilmiş. Derginin hem paskalya sırasına, hem
de yıllık vergi beyannamelerinin postalanması gere-
ken güne rastlayan 17 nısan sayısındaki bu kapak
ABD insanının IRS yüzünden düştüğü durumu çok
iyi yansıtıyordu.
Nedir IRS? Internal Revenue Service. Demek olu-
yor ki Iç Gelir Hizmeti. Gülesim geliyor o "hizmet"
sözcüğüne. Çakırcalı düşünememişti kendini o tür-
lü tanıtmayı.
Nedir eve hırsız girmesi, yankesiciye para kaptır-
ma, ya da bir yol kesiciye yakalanıp soyulma olası-
lığı? ömür boyu bir kez, üç kez, beş kez... Belki de
hiç. Oysa çalışan kişi, ücretinin ödendiği her bir gün,
parasının önemli bir oranını yasal soyguna kaptın-
yor. Eve giren hırsız hiç olmazsa soyduğu evin sahi-
bine zoria beyannameler doldurtup çalınan parayı
bildirmesini yeterli görmüyorsa üstünü ödemesini
istemez. Yasal soyguncu bunu da yapıyor. Her biri
gitgide karmaşıklaşan vergi beyannamelerinin için-
den hesap uzmanlan bile kolay çıkamıyoriar artık.
Erich Maria Remarque'ın birsözü vardır. "Birka-
til, günde 24 saat boyunca katil değildir." Kendile-
rine Iç Gelir Hizmeti adını yaraştıran IRS soyguncu-
lan da günde 24 saat boyunca soyguncu degiller.
Yalnız haftanın beş günü sabah saat dokuzdan ak-
şam beşe.
ister vatandaş olsun, ister olmasın, Amerika'da
yaşayan üç ayn devletin uyruğu gibi vergi ödemek
zorunda. IRS'nin kasasına gıden federal verginin üs-
tüne bir de eyalet vergisi, yetmiyomnuş gibi kent ver-
gisi de ödenecek. Satın alınan çoğu şeyinfiyatınaek-
lenen satış vergisi de caba.
Hizmetmiş! Ne hizmeti? Vergiye kaptınlan paralar-
dan tek bir meteliğin bile hizmet yolunda harcandı-
ğını biliyor değilim, başta sağlık hizmetleri olmak
üzere.
Nereye mi gidiyor öyleyse o paralar? ömeğin ay-
balığının votkadan mı, yoksa tekiladan mı hoşlandı-
ğının araştınlmasına gidiyor. "Devenin başı" diye-
ceksiniz. Değil. Vergiye kaptınlan paralar deve oldu-
ğuna göre devede kulak bile değil aybaylığına giden
80,000 dolar.
Öyleyse devenin hörgücüne bir göz atalım. Ame-
rikan hükümetinin özel sivil uçaklanyla yüksek me-
murlann, eşlerinin ve konuklarının gezdirilmesine yıl-
da 800 milyon dolar; sayısı 1200 bu uçaklann ve sa-
tın alındıklannda ödenmiş para toplu olarak iki mil-
yar dolar... Atom denizaltısına beş milyar dolar, der-
ken bozuk çıkıyor o denizaltı; onanmına iki milyar do-
lar daha...
Sıkboğaz edip bana da ödetiyorlar bu paralan. Al-
lende'nin öldürülüp yerine Pinochet'nin getirilme-
sinin parasını da ödetmişlerdi. Noriega'yı ele geçir-
mek için Panama kentinin yakılıp yıkılmasının da...
Bir istatistiğe göre Amerika, cezaevlerine kapatıl-
mışlann sayısı en yüksek ülke. Her bir yargılıya yılda
harcanan para ise, Harvard gibi Yale gibi ileri gelen
üniversiteleri bitirmişlere girdikleri işlerde ödenen yıl-
lık ücret ortalamasına denk.
Bu sıralarda Amerika'da seçim kazanmak için
ölüm cezasından yana olmak gerekiyor. Idam edi-
lenlerin sayısı gitgide artmakta. Her bir idam 2 mil-
yon dolara patlıyormuş. Adam öldürmenin parasını
ben de ödüyorum. O ikişer milyoncuklan dağıtmaz-
lar ki bizlere biraz da biz ölelim!
Bernard Shaw vergiyi şöyle tanımlamıştı: "Pe-
ter'den çalıp Paul'a veren bir hükümet, Paul'un des-
teğine her zaman güvenir." Paul doymak bilmediği
için Peter'den çalanın borcu trilyonlara yükseliyor.
Peter da Paul'un desteğine sığınmış o soyguncuya
"Yeter artık!" diyemiyor.
Bir alıntı daha Remarque'dan: "Nefret kişiye aya-
ğını denkalmayı unutturur." Soyulanlann nefreti he-
nüz ayağı denk alma kaygısını unutturmuş değil.
Berksoy Amerika'da sergi açıyor
• ANKARA (AA)-Opera sanatçısı ve ressam Semiha
Berksoy, Türk- Amerikan Demekleri Federasyonu
tarafindan düzenlenen 14. Türk Haftası çerçevesinde
12 mayısta New York'ta bir sergı açacak. Kültür
Bakanlığı'nın desteğiyle gerçekleşecek sergi için
Semiha Berksoy'un tüm ulaşım, toplu konut fonu ve
yapıtlanmn taşıma masraflannı da bakanlık üstleniyor.
Dışişleri Bakanlığı ve Türk- Amerikan Dernekleri
Federasyonu'nun katkıda bulunacağı sergi 21 mayısa
dek açık kalacak.
Terzi
NİYAZİ KAHRAMAN
1920 - 1 Majrçj 1995
O bir yeryüzü emek öyküsü idi
Ve bir insan bayrağıydı can gibi
Ömek bir eş, emek, onur ve umut
Örnek baba. on bir çocuk nam gibi
Ne savaşlar. ne gülüşler yurdunda
Bir terzi iğnesi ile derdinde :
Yurtseverdi, demokrattı her demi
0 direndi, o kazandı yaşamı
1 Mayıs'ta gitti, 1 Mayıs gibi
Şevko oğlun
-Görele-
Anısı önderimiz olsun.
Eşi: tsmet
Çocuklan: NUıal. Mualla, Sevgi, Melahat, Mine,
Fazilet, Yükselen, Şevket. Ahmet, Nezahat, Nejla
Damatlan: Fikret, tbrahim, Erdal
Geliıü: Emiııe