Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25NİSAN 1995 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Çeçen
başkandan açlık
grevi
• İstanbul Haber Servisi -
Çeçenistan Cumhuriyeti
Uluslararası İnsan HakJan
Komıtesi Başkanı Said
Emin Jbragimov, "Çeçen
halkımn amaçlı katliamına
göz yuman tüm dünya
toplumlannı protesto
etmek amacıyla" açlık
grevine başladı. Amerika
Bırleşik Devletleri'nin
tstanbul Konsolosluğu
önünde dün bir basın
açıklaması yapan
îbragimov, ABD'nin
dünyada sözünü dinJettiren
tek ülke olduğu için
açıklamayı konsolosluk
önünde yaptığını belirtti.
Anayasa
Mahkemesrnin
33. yıkrönümü
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Anayasa
Mahkemesi, kuruluşunun
33. yıldönümünü kutluyor.
Anayasa Mahkemesi
Başkanı Yekta Güngör
Özden ve Yüksek
Mahkeme üyeleri dün
Anıtkabir'i ziyaret ederek
Atatürk'ün kabnne çelenk
koydular.
Seryet
komisyonu
ABD'de
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu>-TBMM
Malvarlıklannı Aras,tırma
Komisyonu, Başbakan
Tansu Çiller ve eşi Özer
Uçuran Çiller'in servetini
araştırmak için ABD'ye
gitti.
Komisyon Başkanı Haluk
Müftüler, DYP Samsun
Milletvekili Mehmet Çebi,
<ANAP İstanbul
MiHetvekili Selçuk
Maruflu, CHP Erzıncan
Milletvekili Mustafa Kul
ve RP Erzurum
Milletvekili Lütfii
Esengün'den oluşan beyet
ABD'de 10 gün kalacak.
Biber, yarın
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- LLman-tş
Sendikası Genel Başkanı
Hasan Biber. 2 Temmuz
1993 giinü Sıvas'ta
meydana gelen katliamı
protesto ederken yaptıgı
konusmadan ötürü,
bölücülükle suçlandığı için
yann yargı önûne çıkacak.
Bu konuşmasından ötürii
Biber hakkında Ankara 5.
Asliye Ceza
Mahkemesi'nde açılan
davanın ılk duruşması,
yann yapılacak.
Boyner'e
soruşturma
• AıNKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara
Cumhuriyet Başsavcılıgı,
"Türkiye'yi yönetenler
eşkjya" şeİdindeki
sözlerinden dolayı Yeni
Demokrası Hareketi lideri
Cem Boyner hakkında
soruşturma başlattı.
Köşk'egüven
mektutaj
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Yımanistan'ın
yen Ankara Büyükelçisi
Dimitrios îvezeriris.
Cunhurbaşkanı Süleyman
Denirel'ejüven
mektubunu sundu.
Ne2eritis. dıha önce
Yuıanistanın Yeni Delhi,
Kıbns, Viyına ve Bonn
büVyjkelçiliiderinde çeşitli
görevlerde bulundu.
Esenyırt baskmı
• STANBUL(AA)-
Eseıyurt'tabır hafta önce
17-7adetKilaşnikof
meımisi veörgütsel
doMmanlarla yakalanan 7
ki§ıdünbann
meısuplama tanıtıldı.
PFCC'nin dığ kadrosuna
katlmaya çıhşırken
yalalanan Mahmut Çakan
(2 7 ve Ibnhim Kılıç'tan
(3> O alınamilgilerin
de^rlendırlmesi sonucu
Yenuz Öza(29), lbrahim
E»-tirk (30) MuzafTer
KLjıalgedik 26), Şerafettin
ICa a (32) \e Sabri Çoban
( 2 yakalaıdı.
PKK hesabına blokaj istemiKEMALYURTERİ
ANKARA - Türkiye'nin Washington
Büyükelçisi Nüshet Kandemir, ABD ma-
kamlanndan hesaplanna el konulan terö-
ristler listesine Hamas ve Hizbullah'ın ya-
nı sıra PKK'nin de eklenmesinı istedi. ABD
Dışişleri BakanlıgYnın, Türkiye'nin bu ıs-
temine soğuk bakmadığı bildınldi. Anka-
ra, PKK tarafından finanse ediidığı bıldiri-
len 'Med TV" adlı teleyizyon kuruluşunda
PKK lideri Abdullah Öcalan ın da katıldı-
ğı bir tartışma programı yayımlanması üze-
rine tngiltere hükümeti nezdinde girişim-
lerde bulundu. Dışişleri Bakanlığı. Rusya
Federasyonu Parlamentosu'nun alt kurulu-
şu Duma'nın 'Sürgünde Kürt Parlamento-
su' adlı oluşumun üyelerini Moskova'da
ağırlaması üzerine de girişimler başlattı.
Hollanda'nın 'Sürgünde KürtParlamen-
tosu' adlı bir oluşuma izin vermesinin ya-
nı sıra PKK destekli Med TV'nin Ingiltere
üzerinden Türkiye'yi de kapsayan bir böl-
• Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nüshet Kandemir, ABD
makamlanndan hesaplanna el konulan teröristler listesine Hamas ve
Hizbullah'ın yanı sıra PKK'nin de eklenmesini istedi.
• Dışişleri Bakanlığı, PKK tarafından finanse edildiğı savlanan "Med
TV" adlı televizyon kuruluşunda PKK lideri Abdullah Öcaian'ın da
katıldığı bir tartışma programı yayımlanması üzerine İngiltere hükümeti
nezdinde girişimlerde bulundu.
• Dışişleri Bakanlığı, Rusya Federasyonu Parlamentosu'nun alt kuruluşu
Duma'nın "Sürgünde Kürt Parlamentosu" adlı oluşumun üyelerini
Moskova'da ağırlaması üzerine de girişimler başlattı.
geye siyasi içerikli yayım yapması ve Rus-
ya Parlamentosu'nun alt kanadı 'Duma'nın
bazı Kürtleri 'Sözde Ermeni Soykınmrnı
anmagününde Moskova'da ağırlaması, An-
kara'da Kürt agırlıklı bir gündem oluştur-
du.
Dışişleri Bakanlığı. Ingiltere'nin müzik
yayımı dışına taşmayacağına garanti verdi-
ği Med TV'nin, PKK lideri Abdullah Öca-
bn'ın telefonla katıldığı bir tartışma prog-
ramı yayımlaması üzerine harekete geçtı.
Bakanlık yetkilileri, bu tartışma programı-
nın kasetlerini, Med TV yayımlannın, ve-
nlen garantilerin dışına tasarak siyasi içe-
nk kazandığının birgöstergesi olarak İngil-
tere hükümetine iletti. Dışişleri Bakanlı-
ğı'nın, bu televizyon kuruluşunun yayımı-
na son verilmesi isteğini yineleyeceği öğ-
renildi.
Med TV'de geçen cuma günü yayımla-
nan "Söyleşi' adlı programa, eski MİT üye-
si Mahir Kaynak. Kürdıstan Sosyalist Par-
tisi lideri Kemal Burkav. Erzurum Bağım-
sız Milletvekili Abdülmelik Fırat 'Kürt-İs-
lam senlezci" görüşlenyle tanınan Demok-
rat Parti yöneticisi Altan Tan, 'Sürgünde
Kürt Parlamentosu' adındakı oluşumun
üyelerinden Zübeyir Aydar ve Yatçın Kü-
çük katılmıştı. PKK lideri Öcalan da canlı
yayımlanan progTamda telefonla göriişleri-
ni açıklamıştı.
Dışişleri Bakanhfı, Rusya Federasyonu
Parlamentosu'nun alt kanadı olan 'Du-
ma'nın, 'Sürgünde Kürt Parlamentosu'adı
altındakı oluşumun üyelenni, 'Sözde Er-
meni soykırunınj'anma günü olarak ılan
edilen 24 nisan için Moskova'ya davet et-
mesi üzerine de girişimler başlattı.
Öte yandan, 'H-50' kodlu hava koridoru-
nun açılması için Ermenistan ile sürdürü-
len görüşmeler tamamlandı. Yetkililer, an-
laşma mutabakatının ımzalandığını, uçuş
emniyeti için kurulması zorunlu bulunan
telefon baglantısının da bir hafta içinde ta-
mamlanabileceğini söyledıler.
CHP'deki
işgal
devam
ediyor
İstanbul Haber Servi-
si - Gözaltında kayboldu-
ğu iddia edilen, Hasan O-
cak'm yakınlan ve arka-
daşlannın CHP il merke-
zini işgali sürüyor. İl mer-
kezinde 10 kişiyi rehın tu-
tan eylemciler. " Hasan O-
cak, sağ olarak teslûn edi-
linceye kadar eylemierinin
süreceğini
r>
söylediler.
Gaziosmanpaşa olayla-
nndan sonra güvenlik
güçlerinin Hasan Ocak'ı
21 mart tarihinde Aksa-
ray'da gözaltına aldığını
ve daha sonra kendisinden
bir haber alınamadığını
belirterek 19 gün boyunca
CHP il merkezinde açlık
grevi yapan Ocak'ın ya-
kınlan ve arkadaslan, üç
gün önce il merkezini iş-
gal ettiler. Eylemciler. içe-
ridebulunan il meclis üye-
si Hatem Akbulut ve eşi
Naciye Akbulut, il kadın
komisyonu eski başkanı
avukat Ayşenur Bahçeka-
pıü, basın danışmanlan
Mine Yıldınm ve Erdal
HepgüJer, il personelleri
Özcan Şahin. Zeiiha Or-
bay. Binali YıMınm. Gü-
ven Sankaya ve Abidin
Yücel'i de rehin aldılar.
Üç gündur işgali sürdü-
ren eylemciler ile CHP
yönetkilerinin yaptığı pa-
zarlık sonuçsuz kaldı.
Resmi makamlann Hasan
Ocak'ın gözaltında olup
olmadığı konusunda çe-
lişkili açıklamalar yaptı-
ğını belirten eylemciler,
"tçişleri Bakanlığı'nın
yaptığı 'Hasan Ocak, gö-
zaituıa ahnmadı ve aran-
mıyor" açıklaması inandı-
ncı değffl. Hasan Polat ve
Ayhan Uzala'da da aynı
şeyi vapmıslardTdediler
CHP yöneticileri ise
Hasan Ocak'la ilgili ola-
rak her türlü resmi başvu-
ruyu yapöklannı söyledil-
er. Eylemciler sık sık çatı-
ya çıkarak, "Hasan O-
cak'ı sağ alduıız, sağ istiyo-
ruz". '"Emine Ocak ser-
best bırakılsın". "Susma,
susarsan sıra sana da ge-
Kr", "Yaşasın CHP isgaB-
miz" sloganlan attılar.
Polis, il merkezi çevre-
sinde yoğun güvenlik ön-
lemleri alırken, binaya gi-
rişler de yasaklandı.
ÇtZMEDEN YUKARI /MUSA KART
ATACA&MIZ
AD/MLAR/N
ARKAB/NCADI&.
'Bütünleşme
Avrupa'nın
yaranna'
LONDRA (AA) - Başba-
kan Tansu Çiller, Newsweek
dergisınde yayımlanan de-
mecinde, Türkiye'nin Avru-
pa ile bütünleşmesinin yal-
nızca Türkiye için değil, Av-
rupa için de tarihi bir tercih
olduğunu söyledi.
Çiller, "Türkryeihmaledi-
lirse ya da reddedilirse, Tür-
kiye dışlanır. Bu durumda
köktendinci güçler harekete
^çer. Türkiye başansız kahr-
sa, köktendincilik Türkiye'ye
ihraç ediürse, o zaman bölge-
deki en güçlü istikrar kayna-
ğını kaybetmiş olursunuz"
dedi.
Türkiye'nin 52 Müslüman
ülke arasında tek demokratık
ve laik ülke olduğunu hatır-
latan Çiller, "Sahip olduğu-
muz birikimden gurur du> u-
yorum" dedı. Kuzey Irak'a
ilişkin birsoru üzerine "Tür-
kiye'nin Körfez Savaşı'ndan
sonra büyiik bedel ödediginj""
kaydeden Çiller, Türkiye'nın
ticaret kaybından milyarlar-
ca dolar zarara uğradığını,
Türkiye içinde kontrol altına
alınan PKK'nin sınırötesine
yerleştiğini, bölgedeki sivil
halkı güneye gitmeye zorla-
dığını ve Türkiye'ye terör
saldınlan düzenlediğini
hatırlattı.
TürkiyeüeHEPmasaya otımıcak
Avrupa Insan Haklan Komisyonu, HEP'in başvurusunu kabul etti
ERGUNAKSOY
ANKARA -Avrupa İnsan Haklan
Komisyonu'nun (AİHK) Anayasa
Mahkemesi'nce kapatılan Halkın
Emek Partısi (HEP) ile ilgili
başvuruyu kabul ettiği.
Türkiye'nin. "dostane çözüm"
sürecinde görüşmeye davet
edildiği bildirildi. HEP eski Genel
Başkanı Feridun Yazar. dostane
çözüm sürecinde Türkiye'den
HEP'in yeniden açılmasını
isteyeceklennı belırtırken,
"MiJlervekilliği düşürülen Fehmi
Işıklar'ın miUetveldlliği de iade
edilmeüdü-""dedı
"Bölücülük propagandası^yaptığı
savıyla Anayasa Mahkemesi'nce
1993 yılmda kapatılan HEP'le
ilgili AİHK'ye yapılan bireysel
başvurunun kabul edildiği
bildirildi. Geçen hafta komısyona
son savunmalannı gönderen
HEP'liler, Türkiye'nin imzaladığı
uluslararası sözleşmelere uyması
gerektiğini savundular.
HEP'liler, savunmalannda şu
görüşlere yer verdiler:
"Türkiye'de Kürt halkımn
varlığından söz etmek suç
sayılmamalıdır. Siyasi partiler
bunu programına almalıdıriar.
Oysa biz bunu programımıza da
almadık. Sadece konuşmalarda
kaldı. Partimi/in üst düze>
yöneticileri, konuşmalaruida Kürt
halkımn varlığından ve
demokratik haklardan söz
etmişlerdir. Bunlar suç sayıldı ve
partimiz kapatıidı.
Ashnda bunları söylemek bir
düşüncedir. inançtır. Düşünce
özgürlüğü ile ilgilidir. Böyle bir
nedenden dolayı parti
kapablamaz. Terörle Mücadele
Yasası'nın 8. maddesi ve
anayasanın 14. maddesi ile Sivasi
Partiler Yasasrnın bazı maddeleri,
Avrupa İnsan Haklan
Sözleşmesi'ne ve Türkiye
tarafından im/alanan diğer
uluslararası anlaşmalara aykındır.
Türkiye'nin, iç bukukunu dış
hukuka uydurması gerekir.
Anayasanın 90. maddesine göre,
uluslarası sö/.lesmeler kanun
hükmündedir. imzalanan
anlaşmalann kanun hükmünde
kabul edilmesi gerekir."
HEP'in son savunmasını dikkate
aîan komisyonun. geçen hafta
bireysel başvurulan kabul ettiği ve
"dostane çözünTsürecini
başlattığı bildirildi.
Tazminat ödeme
Uzlaşma sürecinde, Türkiye'nin
HEP'lilere ılk aşamada tazminat
ödeme önerisinde bulunacağı,
taraflann anlaşamaması halinde,
dosyanın Avrupa İnsan HakJan
Divanı'na gönderileceği
kaydedildi.
HEP eski Genel Başkanı Feridun
Yazar, AlHK'nin karannı olumlu
karşıladıklannı belirterek,
Cumhuriyet'e şunlan söyledi:
"Dostane çözüm sürecinde Türk
yetkililerie yapacağınıız
görüşmelerde, HEP'in yeniden
açılmasını ve milletvekiİliği
düşürülen Fehmi Işıklar'ın
milletvekilliğinin iadesini
isteyeceği/.
Önerimize karşı devlet nasıl bir
öneri de buiunacak, bunu
bilemiyoruz. Kapatmamn ortaya
çıkardığı siyasi sonuçlar ortadan
kaldınlaraL eski hale
getirilmelidir. Hakuhğınııza
inandığumz için dava açnk.
Türkiye'de demokratikleşmenin
başladığı bir dönemde, Kürt
sorunufleUgUi konuşmalar halen
suç sayılı\or.
Türkiye bu tavnnı tekrar gözden
geçirmesi gerekir. Kuze> Irak
operasyonu da göstermiştir ki.
Kürt sorunu askeri vöntemlerle,
şiddetle çözümlemez. Partiler
kapatılır, millervekilleri cezaevine
atılırsa, Avrupa'da da Kürt
parlamentosu gibi kurumlar
oluşur. Yasananlar neden-sonuç
iliskisidir.'"
İHV Başkanı önen 400 kisinin tedavi gördüğünü söyledi
îşkence yaralan sanlıyor S A L I T O P L A N T I L A R I
• Türkiye İnsan Haklan Vakfı Başkanı Yavuz Önen, fiziksel
ve psikolojik tedavi masraflan için doğrudan hükümetlerden
yardım almadıklannı, ABD ve Kanada'nın önerisini geri
çevirdiklerini açıkladı.
IŞIKKANSU
ANKARA - Türkiye İnsan Haklan
Vakfı (TİHV) Başkanı Yavuz Önen,
Ankara, İstanbul, Izmir ve Adana'da
kurduklan merkezlerde 400'ü askın
işkence görmüş kişinin tedavi edildı-
ğıni açıkladı. TIHV'nin, doğrudan hü-
kümetlerden yardım almadığını belir-
ten Önen, ABD ve Kanada hükümet-
lerinin yardım önerilerini geri çevir-
diklerini söyledi.
TÎHV'nin 1989 yılında İnsan Hak-
lan Derneği Yönetim Kurulu'nun ka-
ranyla kurulduğunu kaydeden Önen,
1980 askeri darbesinden sonra yüz-
binlerce kişinin işkenceden geçtiğini
vurguladı ve "Vakfinuz,bu uygulama-
lann insanlar üzerinde yarattığı Tızik-
sel ve psikolojik izleri, bözulduklan gi-
dermek amacıyla; o insanlara, kendi
olanaklan ve gücü çerçevesinde yar-
dım götürmek, teda>i etmek amacıyla
kurukhr dedi. Önen, 1989'dan bu ya-
na 1600'ün üzerinde işkence kurbanı-
na hizmet götürdüklerini anımsatarak.
4 tedavi merkezinde 13-14 dolayla-
nnda profesyonel hekim, psikolog ve
sosyal hizmet uzmanının çalıştığını,
250'nin üzerinde hekımin de gönüllü
destek sağladıklannı aktardı. Önen,
şunlan söyledi:
"Vakıf, işkence rehabilitasvonu dı-
şmda, Türkiye'deki insan haklan ihlal-
lerini dokümante etti. Pazar günleri
hariç her gün vayımlanan bir insan
haklan bülteni çıkarttık Bunu başlar-
da Fransızca, İngUizce, Türkçe olarak
yayımlıyorduk. Şimdi > alnı/ca İngiliz-
ce ve Türkçe olarak yayımlamaya de-
vam ediyoruz."
Vakfin, tüm bu çalışmalan 1992 yı-
lına değin kendi gücüyle götürdüğü-
ne dikkat çeken Önen, bu yıldan son-
ra vakıfa yurtdışından da yardımlar
geldığini şöyle anlattı:
~ "Birleşmiş MiDetler, etkinUklerimi-
h duyunca, bize destek yaptı. Birleşmiş
Milletkr'in Cenevre'deki İnsan Hak-
lan Merkezi'nin, üye ülkelerin ödedi-
ği paralarla oluşmuş bir gönüllüler fo-
nu var. Bu fondan. bizim teda\ i hiz-
metkrimLri desteklediler. 1993'ten iti-
baren de Avrupa Birliği bizimle ilgilcn-
me\e başiadı. Proje bazında, tedavi
hizmederini geliştirme anlamında bi-
ze destek verdiler. Böylece tedavi etti-
ğimiz kişi sayısı 40-50'den, 400'e çıkö.
Şu anda, rehabilitey e tabi tuttuğumuz
kişi 400'ün üzerine yüksehJi."
Avrupa 'daki ve tüm dünyadaki çok
değişik insan haklan kuruluşlan ile
ilişkileri bulunduğunu anlatan Önen,
"Çeşitli ülkelerde bizim isimtrf yapan
bir çok kuruluşla hem bilimsel anlam-
da ahşveriş içerisindeyiz, hem de onlar
bizi flnansal olarak destekliyoıiar. An-
cak bu nlr mali desteklerimizin bir ko-
şulu var. Vakıf. doğrudan hükümetler-
den yardım almıvor. İlke olarak bunu
reddediyoruz. Bu. Türkiye Cumhuri-
yeti hükümeti de olabilir. Danimarka
hükümeti de olabilir" diye konuştu.
Yavuz Önen. ABD hükümetinin ge-
çen yıl ve bu yıl TfHV'ye yapmak is-
tediği yardımlan reddettiklerini vur-
guladı ve "Biz hükümetlerden yardım
almryoruz. Aynca onlara söylenmeyen
bir gerekçeyi de söylemek istiyonım.
ABD'nin, fürldye'deki politiksistemi
1950'den bu yana alabikliğine donetJe-
diğinc dah- görüşler var. ABD, Türld-
ye'deki insan haklan ihlallerinden bi-
rinci dereceden sorumludur. Ama pa-
rasını kabul etmediğimiz yalnız ABD
değil. Kanada'dan da gelen 30 bin do-
lartık öneriyi reddettik. TİHV. benzer
bütün önerileri de reddedecek, redde-
divor" dedi.
B İ L İ M , BİREY VE ETİK
KIMYA VE
ETİK
Orhan Bursalı
Konuşmacılar
Narı< Keıra
1
Aras.
Ûmer Saygın. Ayhan Ulubelen
25 Nisan 199S Saat: 18.30
YAPI KREDİ
K C L T l R
VI K R K E / I
Yapı Kredl Scrmct Çlftır Kütüphın«l
Istıklâı Caddesı 285 a^yo^lu 80050 Isanbul Telefjn (212 2S2 47 00'44' 245 20 41
53 - Tcşiantuzr ^ rsteyen hertes jc^ets z aara* ız-t?yeö r
YAPI KREDi
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Bir Siyah, Bir Beyaz.. .
Bir Afrika ülkesi olan Ruanda'nın yüzde 4O'ı Kato-
lik, yüzde 50'si yerli dinden ve geri kalanı ise Bahai
ve Müslüman.
1994 katliamından önce 8 milyon kişinin yaşadığı
ülkede bir milyon kişi katliam sırasında hunharca öl-
dürüldü. iki milyonayakın Hutu ise komşu ülkeleresı-
ğınmak zorunda kaldı.
Ruanda'da insanlık dışı bir vahşet yaşanıyor...
Ne yazık ki dünya kamuoyu Bosna ve Çeçenis-
tan'da yaşanan kıyıma nasıl izleyici kalıyorsa, bir Af-
rika ülkesi olan Ruanda'daki vahşete de öyle bakıyor.
Ruanda, Tanzanya ve Uganda'yla sınır komşusu...
Açlık ve yoksulluk bu ülkenin sanki alınyazısı. Da-
ha açıkçası Ruanda dünyanın en yoksul ülkelerinden
birisi.
Dünya Bankası verileıine göre ülkede kişi başına
düşen ufusal gelir 270 ABD Dolan.
Halkın çoğunluğu (yüzde 90) geçimini topraktan
sağlıyor...
Ulkenin en büyük gelir kaynağı ise kahve...
Ruanda'da insanlar; bir yandan açlık, yoksulluk ve
salgın hastalıklarla savaşırken öte yandan acımasız-
lığın 'kan gölü'nü oluşturduğu bir k/yımı da yaşıyor-
lar.
Gençler, çocuklar, kadınlar, yaşlılar öldürülüyor.
Son olarak ülkenin güneybatısında Kibeho karnpın-
da 8 bin Hutu öldürüldü. Böylece 80 bin kişinin bu-
lunduğu kamp dağıtıldı.
Hutular, kendi ülketerinde sığınmacı gibi yaşıyoriar...
Birleşmiş Milletler kampının yöneticisi Binbaşı
Mark MacKay şöyle diyor:
"Bu, bir vahşettir..."
Şu anda kampta sadece ölüler, yaralılar ve 250 ço-
cuk bulunuyor...
•••
Ruanda'da Hutular öldürülüyor...
Tüm dünya izliyor bu vahşeti.
Kuzey Irak'ta 'Mehmetçik' ölüyor; kandınlmış, ken-
dilerine 'gerilla' adı yakıştınlmış gençlerimiz can ve-
riyor.
Lahey'de gösteri yapan Türkiye Cumhuriyeti yurt-
taşları haykınyor:
"Türk-Kürt kardeştir, Apo kalleştir..."
Bursa'nın inegöl ilçesinde bir baba hıçkınklarını tu-
tamıyor...
Diyor ki:
"Neden kıydınız Mehmetçiğime?.."
Dicle kıyısında bir ana, dağlara çıkan 17 yaşındaki
oğlu için ağıt yakıyor:
"Ne olursunuz kıymayın ona..."
Bir 'gerilla' TV'de konuşuyor:
"Liseyi bitirdim, askeıiiğimi yaptım. Işsizdim. Iz-
mir'den Diyarbakır'a gittim ve oradan da PKK'ye ka-
tıldım..."
Bir başka fotoğraf düşüyor önüme ben Ruanda'da-
ki katliamı düşünürken...
'Baş/cenf'teki 'yargısız infaz' neredeyse unutulup
gitti...
Üç genç insan öldürüldü...
Ikisi yanılmıyorsak kızdı.
Her birinin üzerinden 20 kurşun çıkmıştı.
Bir tek güvenlik görevlisinin burnu bile kanama-
mıştı. Oysa haberler şöyle verilmişti.:
"Karşılıklı çatışma sırasında üç terörist öldürüldü..."
Hasan Ocak kayıptı...
Neredeydi Hasan Ocak bilen var mıydı?
Içişleri Bakanlığı Basın Müşaviıiiği'nden yapılan
açıklama şöyleydi:
"Hasan Ocak gözaltında değil..."
•••
Ruanda'da 8 bin kişi öldürüldü...
Çocuklar, kadınlar çığlık çığlığaydı...
Avusturyalı sağlık ekibinden Binbaşı Peter Se-
aman CNN televizyonunda konuşuyordu:
"Kampta palalarla doğranmış insanlar bulduk. Bir
grup insân ise katliamdan kaçmak isterken çıkan iz-
dihamda ezilerek ölmüş. Kamptaki insanlann büyük
bir bölürnü havan toplan, otomatik tüfekler ve bom-
bayla öldürülmüş..."
Ve ben dün sabah çok erken uyandım...
Havada yağmur sıkıntısı vardı.
Bunalır gibi oldum.
Ağlamak istedim, ağlayamadım.
Bir kez daha okudum Hürya Topcu'nun Cumhuri-
yet'te pazar günü yayımlanan röportajını.
Ümraniye olaylarında öldürülen Genco Demir'in 9
yaşındaki kızı Pınar Oemir anlatıyordu:
"Babam ekmek almaya gitmişti. Eve dönmedi.
Hastaneye kaldırmışlar. Babamı polisler öldümnüş..."
Genco'nun kızı Pınar, en küçüğünün adı henüz kon-
mamış. Ortancasının adı ise Berivan.
Evden çıktım. Bir sigara yakıp otomobile bindim.
Yol boyunca hiç konuşmadım.
İki çocuğun gözlerindeki yalnızlık hüzne dönüşü-
yordu elimdekj iki ayrı fotoğrafta. Birisi Ruanda'da çe-
kilmişti, diğeri Ümranıye'de...
Birisi siyahtı, diğeri beyaz...
Eruh ve Başbağlar katliamlannda, dağlarda öldü-
rülen 'bizim çocuklanmız'\n fotoğraflarına ne kadar
çok benziyordu...
CHP'den TMY uyarısı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Grup yönetıminin
geç oluşturulması nedeniyle
Terörle Mücadele Yasasf nda
(TMY) "düşünce özgürtüğü-
nü"kısıtlayan hükümlerin
kaidınlması konusunda tavır
belirleyemeyen CHP, geliş-
meleri tartışmaya hazırlanı-
yor. CHP Grup Başkanvekili
Mehmet Kerimoğlu,
DYP'nin, koalisyon koşullan-
nı "unutarak" ANAP ve RP
ile anlaşma yoluna gitmesini
eleştirdi.
Mehmet Kerimoğlu, gru-
bun, TMY değişikliği konu-
sunu henüz tartışmadığına
dikkat çekerek. "Bu konuda
görevlendirilen iki bakan var.
Saym Adalet Bakanı Mehmet
Moğultay ile Devlet Bakanı
Bekir Sami Daçe, bu konuda-
Id çauşmayı sürdürüvoıiar.
Çahşmayı tamamlasınlar,
gruplara sunsunlar, bunu da
tartjşu-ız" diye konuştu.
Kerimoğlu, DYP ve
CHP'nin bu konulan grupla-
nnda tartıştıktan sonra bir ara-
ya gelerek değerlendireceğini
ve görüşlerini ortaya koya-
caklarını bildirdi. DYP'nin,
hükümet ortağı CHP olduğu-
nu unutarak, bazı konularda
ANAP ve RP ile anlaşma yo-
luna gittiğini vurgulayan Ke-
rimoğlu. " Hükümet ortağı
partiler. bir ara> a gelip sorun-
lan tarnşarak çözebilir, bu ko-
nuda başka arayışa yönefane-
ye gerek yok" dedi.
DYP ile CHP arasında. geç
emeklilik tasansından sonra
TMY'nin 8. maddesinin de
sıkıntı yaratması bekleniyor.
Adalet Bakanı Moğuitay, T-
MY'nin 8. maddesinin tama-
men kaldınlacağını ve bura-
daki hükümlerin başka bir ya-
saya taşınmasının söz konusu
olmadığını açıklarken,
DYP'h Devlet Bakanı Bekir
Sami Daçe, 8. maddedeki ba-
zı hükümlerin, Türk Ceza Ya-
sası'nın 311 ve 312. maddesi-
ne taşınacagını bildirdi. DYP
kurmaylan, bu ısrarlanna ge-
rekçe olarak ise TMY'nin 8.
maddesinin kaldınlmasına
karşı çıkan DYP içindeki şa-
hinlerin ikna edilmesi olarak
gösteriyorlar.
DYP ve CHP'de konuya
ilişkin görüş aynlığı olması
nedeniyle, her iki parti, bu de-
ğişikliği önce gruplannda tar-
tışmaya açacaklar ve daha
sonra Bakanlar Kurulu'na ge-
tirecekler.