25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 NİSAN 1995 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 8. Uluslararası Yapı Kredi Gençlik Festivali'nin ilk konseri bu yıl 19 Mayıs Ha Samsun 'da 15 aynülkeden 800 sanatçınm katıldığı festivalde 26 ayn program ile toplam 33 etkinlik gerçekleştirilecek. "Ispanya Nasyonal Balesi" (solda) de Açıkhava Tiyatrosu'nda dört gösteri sunacak. John Hammond (sağda) ve 'blues, caz, pop, rock' dizisinde Vlüzikli ve dansh günler başlıyor PENALTI KüMr Servisi - "8. Uluslararası Yapı Kredi Gençiik FestrvalT bu yıl, 19 Ma- yıs'ta 75 yıl önce Atatürk'ün ayak bastı- ğı Samsun'da başlayacak. Rengûn Gök- men yönetimindeki Ankara Devlet Ope- ra ve Balesi, Sokt, Koro ve Orkestrast Ya- şarDogu SporSalonu'nda vereceğı açılış konsennde Nevit Kodalh'nın "Atatürk Oratoryosu" ve Muammer Sun'un "Kur- tuluş"unu seslendirecek. 15 haziranadek sürecek festıval; flamenkodan halk dans- lanna, geleneksel müzikten caza uzanan zengın bir program sunacak tstanbullu sa- natseverlere. "İspanya Nasyonal Balesi", "Starting Orkestrası", Fish, Zamfır. Koko Taylor, John Mayall gıbı kendi alanlann- da güçlü sanatçı ve topluluklan lstanbul- lu sanatseverlerle buluşturacak olan fes- tival bu yıl Atatürk Kültür Merkezi CRR Konser Salonu, Aya Irini ve Harbiye Açık Hava Tiyatrosu'nda izlenebilecek. Tamamen müzik ve dans sanatlanna ay- nlan festivale 15 ayn ülkeden 800 sanat- çı katıhyor ve festivalde 26 ayn program ile toplam 33 etkinlik yer alıyor. Yurt içi ve yurt dışından kendi dalında en seçkin sanatçılann katılacağı "8. Uluslararası Ya- pı Kredi Gençlik Festivafi"nde iki orator- yo, iki senforu orkestrası, ikı büyük oda orkestrası, yedi resital, iki flamenko top- luluğu, üç dans topluluğu, bir geleneksel müzik ve sekiz blues-caz-pop-rock müzik konserleri yer alıyor. Festival, Svvissotel'de Yapı ve Kredi Bankası A. Ş. Genel Müdür Yardımcısı ÖmerKayalıoğhı ve Sanat Danışmanı Ay- dınGün'ün katılımıyla medya mensupla- nna tanıtıldı. Ömer Kayalıoğlu bu yıl 75 bin izleyicı hedeflendiğini belirttı. Âydın "Leipzig Oda Orkestrası" (yanda) Jörg-Peter VVeigle .vönetiminde Aya İrini'de bir konser verecek. Manhattan ekolfinün çekici renklerini gdiş- tiren "New York Vokes" (sağda)da festivalin konuklanndan. Soprano Yei- da Rodalh (solda) da birer resital sunacak. Gün de sanat türleri arasında taraf olma- maya çahştıklannı, programda kalite ve yeniliği öncelediklerini vurguladı. Tek başına bir festival niteliğinde ve yo- ğunlugunda olan "bhıes-caz-pop-rock konserleri"dizisinde Açıkhava Tiyatro- su'na sekiz ayn topiuluk konuk olacak. tlk konserde Bülent Ortaçgil, John Ham- mond ve Ben Harper yer alıyor. Çağdaş protest müziğin temsılcisi Bülent Ortaç- gıl'ın ardından sahne alacak olan John Hammond için eleştirmenler şunlan söy- lüyor: ~Bu yaşayan birbtues— John Ham- mond şovu ve muziği ile tek basına salonu havaya uçuruyor". Son olarak sahneye çı- kacak olan Ben Harper ise "esld stil blu- es'un yeni ilahı" olarak tanınıyor. Bu dızinin ıkinci konsenni ise 30 yıllık kariyeri boyuncablues'un ona verebilece- ği tüm ödüllen kazanmış. blues"un krali- çesi Koko Taylor verecek. John Mayall ve The Blues Breakers topluluğu da bir kon- serie katılıyor festivale. 1967 yılının efsa- nevi ismı EricClapton'la bırlikte eşıne az rastlanır bir kilometre taşı yerine oturtu- lan John Mayall, yaptığı yenı çalışmalar- la geçen yıl Grammy'e aday gösterilmiş- ti. 28 yıldırbaşanlı beraberliklerini sürdü- ren, müzik dünyamıza tümüyle kendi söz ve müzikleri, getirmiş olduklan yenilik- lerie grup kavramını yerleştiren "Maznar- Fuat-Ozkan" da sahneye çıkacak bu bö- lümde. Duygulu melodileri ve heyecan verici ritimİeri ile tanınan "Spedal EFX". hem enstrümanlanndaki ustalık hem de vokal zengınliklerine dayanarak Manhat- tan ekolünün çekici renklerini geliştiren "New York Voices" da festivalin konukla- nndan. 1970'lerderockmüziğindehüküm süren Pink Floyd, Genesis, Yes, Van Der Graf gibı topluluklann başını çektiğı en baskın tarz olan progessive rock'ın 80'ler- dekı en önemli temsilcisi Marillion'un bestecisi, söz yazan ve vokalisti Fish fes- tivalin sürpriz konuklanndan. Bu bölü- mün sekizinci ve son konsenni Tiirk pop müziğini temsilen Mustafa Sandal vere- cek. Dünya Dans Günü iki galayla kutlanacak Kühür Servisi - Dünyada 21 yıldır kutlanmakta olan "Dünya Dans Günü", bu yıl ülkemizde dünyanın tanınmış sanat otoritelerinin katılacagı bir sempozyum ve iki gala temsili ile kutlanıyor. Etkinlikler, 29 ve 30 nisan günlerinde Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda gerçekleştirilecek. 29 nisanda saat 19.30'da ve 30 nisanda saat 14.00'te başlayacak olan gala temsillerinde dünyanın en iinlü opera salonlannda dans eden başbalerin ve baletler, tstanbullu sanatseverlerle birlikte olacaklar. Gösterilerde St. °etersburg Mussorgski vjpera ve Balesi "nden Ervira Khabibulina ve Kirill Myasnikov; «f un K ~~*~> > ->ytphide"ini Bournonvilk'in. KaJİock'un "Macbeth"ini ise Nikoiay Boyarchikov'un İ koreografısiyle. Scala Milano'dan Isabd Seabra ve Marco Pierin Hector Berlioz'un "Romeove Jül>'et''ini Uwe Scholz'un koreografisiyle. •*' Deutsche Oper Berlin'den Lisa Viıllıım \e Yannkk Engtish National Ballet'den Agnes Oaks ve Thomas Edur, "Uyuyan GüzeT ve "Impromptu" ile çıkacaklar izteyici karşısma. ÇaykovskTnin baksmin koreografîsi Annette Page'e, Schubert'in -Impromptu"nun koreografisi ise Derek Deane'e ait Boquin, Riccardo Drigo'nun "Esmeralda''sını J. Perrot'nun koreografisiyle sunacaklar. Cullum ve Boquin'in sergileyecekleri, Boris Asafiev'e ait "Flames of Paris"in koreografı ise Valery Panov. Deutsche Oper Berlin'den Christme CamiDo ve Can Arslan da katılıyor gösteriye. Sanatçılar Minkus'un "Don Kişofunu Petipa'nın koreogTafısiyle sunarken Can Arslan. tek başına Peter Gabriel'in "Doğa" adlı müziğinde dans edecek. Dansın koreografisi, Ray Barra'yı ait. Maurice Bejart Balesi'nüı başbaleti Xavier Ferla, koreografısini Bejart'ın gerçekleştirdiği, Iannis Xenakise ait "Nomos Alpha"yı sergileyecek. Englısh National Ballet'den Agnes Oaks ve Thomas Edur, "Uyuyan Güzel" ve "Impromptu" ile çıkacaklar izleyici karşısına. Çaykovsld'nin ünlü balesinin koreografisi Annette Page'e, Schubert'in bestelediğı "Impromptu"nun koreografısi ise Derek Deane'e ait. 29 nisan cumartesi saat 15.00'te gerçekleştirilecek "Klasikten Moderne Balenin Gelişiıni ve Etkileşimi w başlıklı sempozyumu, Jack Deteon yönetecek. Sempozyuma Istanbul Devlet Opera ve Balesi Başkoreografi Ozkan Arslan, St. Petersburg Mussorgski Opera ve Balesi Bale Bölümü Başkanı Nikoiay Boyarchikov, Ingıliz Ulusal Balesi Direktörü Derek Deane, Kahire Operası Bale Direktörü Dr. Abdel Moneim, Ballet Français de Nancy Direktörü Pierre Lacotte, Istanbul Devlet Opera ve Balesi Solist Repetitörü Meriç Sümen ve tstanbul Devlet Opera ve Balesi Koreografı Oytun Turfanda katılacak. LANÇE W<.f.'.!.'.fiif Emre Zevtinoğlu ile Ahmet Müderrisoğlu'nun Galeri l jlak'ta yapbklan iş serigrafl olarak hedefierin çoğalülması ve alüna yerieştirilen madahalardan oluşuyor. Kesişen coğrafyalar Kühür Servisi - Mart ayının sonunda Macaristan'ın Budapeşte kentinde Ujlak Galeri'de Hüseyin Alpteldn - Mkhael IVloiTİs, Emre Zeytinoğlu - Ahmet Müderrisoğlu, .\li Aka>* - Müşerref Zeytinoğlu Istanbul ve Budapeşte 'ye değgin bir sergı açtılar. Budapeşte bahar bayramı bağlamında açılan bu sergıde, aynı dil kökeninden gelen iki ayn dilin iletişim sorunu, insanlar arası ilişkiler. savaş ve bavul ticareti söz konusu ediliyor. Malev Havayollan'nın sponsorluğunu yaptığı sergi, Ujlak Galeri'de üç iş; eski bir Türk hamammda ise bir iş olmak üzere iki sergi, dört ış olarak gerçekleştirildi. Hüseyin AJptekin ve Mkhael Morris'in Türk hamamının ortasına astıklan dev boyuttaki "Orta Asya'da Kara-kıun 350 000 km2Tik alan" yazılı bir pazar torbası, Istanbul'a bavul turizmi ıçin gelen turistlerin çantalannın büyütülmüş olarak yeniden üretilmış halinı ıçeriyor. Altındaki plastik bir dünyanın üzerindeki yıldızlar haritası, yönsüzlük ve meta'ın yeri temalannı çağnştınyor. Emre Zeytinoğlu ile Ahmet Müderrisoğlu'nun ise Galeri Ujlak'ta yaptıklan iş ise serigrafı olarak hedeflerin çoğaltılması ve altına yerieştirilen madalyalardan oluşuyor. Teneke madalyalar A. Müderrisoğlu'nun Coca Cola. Yedi Gün vb. gazoz kapaklanndan oluşmakta. Gazoz savaşındakı gazoz kapaklı madalyalan, savaşın yeni bir türünü oluşturmakta. Teknik. yeniden üretilebilirlik çağında insanın savaşcı değerini kaybettiğini de vurgulamaktadır.Hüseyin AJptekin - M. Morris, galeride plastik bir dünya ve oyuncak bir cep telefonu ile füme bir balık astılar. Tüm bir iletişim sorunu, balığın denizaşınlığı ve küreselleşme ıçindeki küçük pazar ticaretini oluşturan işin yanında bir de kung-fu afişi asılı. Pasifık'e kaymakta olan bir dünya ticaretinin rnerkezi konumu anlatılıyor. Müşerref Zeytinoğlu ve AB Akay'ın işinin ısmı ise "Kartlar yerine varmadılar; çünkü bir yanuşhk ohnuş." Burada, iki dostun birbirine yolladıklan kartpostallann ulus devlet smırlannı belirleyen pullann resmiyeti dışında kalarak pullan yanlış yapıştırdıklannı anlatan ve bu şeİcilde de her pul ve damga sisteminin, aslında göçebelerden gelen bir gelenek olduğunu ve Türk-Moğol atlılannın damga ve tamga olarak Batı'ya getirdikJeri teknolojinin, daha sonra devletlerin merkezileştırilmesindeki yeri anımsatılarak mekânı bir Macar posta kutusuna çeviriyorlar. Bir başka adı da "Carte Collo- poste ecritale" olarak yazılan kartlann Macarca ve Türkçe olarak ele alınmasının dışında Türk şairlerinin (Ece Ayhan, Mustafa Irgat, Hilmi Yavuz, Attflâ tlhan, Nilgün Vlarmara, Nâzım Hikmet, M. Cevdet Anday vb.) Macarca mısralannın kartpostallara yazılmasını içeriyor. Yazı ile görüntüyü hayalgücünde birleştirmeyi (Blanchot) içeren bu birliktelik, iletişimin yeniden üretilebilirlik çağmdaki sanat eserini anımsatıyor. Buda ve Peşte'nin iki yakasına da yayılan bu sergi, Türk-Macar tarihi ilişkilerini Avrupa'nın yeniden konumlanması bağlamında, yeniden güncelleştirmeye çalışırken Türk işçilerinin yeni bir göç alanını oluşturan bu şehrin Türk-Avrupa ticareti açısından önemini de ortaya ko>Tnaktadır. "Senfonik MüzikveOda Orkestralan" başlığı altında yapılacak konserlerden il- ki Mimar Sinan Cniversitesı Senfoni Or- kestrası'nın şef Fahrettin Kerimov vöne- timinde vereceği konser. Bu konserde 17 yaşında olmasına karşın en actmasız eleş- tirmenlerin "Trompetin Mozart'ı" olarak tanımladığı trompet sanatçısı Sergei Na- kariakov, HununeJ'in "Trompet Konçer- tosu"nu yorumlayacak. 16-25 yaşlan arasındaki en yetenekli genç sanatçılann bir araya getirilmesi ile kurulan "\ ryana Gençlik Filarmoni Or- kestrası'' Aya lran'dc şef Herbert Böck vönetiminde Prokofiev, Schubert ve Dvo- rak'ın yapıtlanm yorumlayacak. "Leipzig Oda Orkestrası''ı se Jörg-PeterWsgle yö- netiminde Aya tnni 'de bir konser verecek. Konserin soİisti. 24 yaşındaki keman vir- tüözü Misha Keyfin. Festivalin bu yılkı en büyük sürprizle- rinden bin de Amerika'dan gelen "Star- HngOrkestrası" Dünyanın çeşitli ülkele- nnden (Tayland. Japonya, Çin, Rusya vs.) davet edilerek bir araya getırilen 30 han- ka çocuktan oluşan orkestrayı keman vir- tüözü Prof. Kurt Sassmannhaus yönete- cek. Bir eleştirmen, şef hakkında şunlan yazmış: "Güvercinlere Staccato yapmayı öğretecek tek insan Kurt Sassmannha- ustun" Resitaller başlığı altında ilk konseri Tokyo doğumlu keman virtüözü Akiko Suwanaigerçekleştırecek. "En lyi Bach Yorumcusu" ve "En tyi Çaykovski Yo- rumcusu" ödüllerini kazanan sanatçı 25 yasında olmasına karşın pek çok ödüle sa- hip. Suwanai'ye resitalindc giyanoda Ad- rian Oetiker eşlik edecek. Unlü piyanist Helene Grimaud, resıtalinde Bach ve Brahms'ın yapıtlanm yorumlayacak. tkincı piyano resitalini, 1995 yılında New York'ta düzenlenen The Young Concert Artist yanşmasında birincilik ödülü kaza- nan genç kompozitör-piyanist Fazıl Say verecek. Sanatçı; Wagner, Mozart, Liszt ve kendi bestesi "Nasreddin Hoca'nın Dört Dansı''nı seslendirecek. Panflütün eşsiz ustası Zamfir de tstan- bullu sanatseverlere Aya irini'de vereceği konserle seslenecek. 6 bin yıllık bir geç- mişe sahip olan panflüt, Zamfir'in elinde adeta şarkı söylüyor. Duke Fllington sa- natçıyı "Sm&ız, yorumsuz ve sonsuz_." olarak nitelendiriyor. Barselona Gitar Dörtlüsü, 25 yaşında- ki genç gitar virtüözü Nicola Hall ve sop- rano YeMa Kodalh da festivalde birer re- sital sunacak. Festivalde "Flamenko EÜdnHkleri" kapsamında iki program yer alıyor. 1988 yılında Fransa'daki Avıgnon Festivali 'nde "En tyi DansçT, 1989 Cordoba Flamen- co Yanşmasf nda bütün ödülleri alan Ja- vier Latorre ve grubu dans, şarkı ve gitar- la bütünleşen bir program sunacak. Paco De Lucia Flamenko Topluhığu da festi- valde flamenko tutkunlanna seslenecek. Sarkı ve dans topluluğu "Juan JoseMo- salini Büyük Tango Orkestrası" da festi- valde tangoseverler içın bir gösteri suna- cak. Buenos Aires'te müzisyen bır ailenin cocuğu olarak dünyaya gelen Mosalini, Arjantin'ın yetiştirdiği en büyük Bande- neon ve tango ustalanndan biri olarak ta- nınıyor. tki dansçı çiftin ve bir şarkıcının katılacagı Tango Gecesi, bu kez şarkı ve orkestranın ağır bastığı bir gece olarak dü- zenleniyor. Kültür Bakanhğı Devlet Halk DansJan Topluluğu da festivalde bar, halay, horon, karşılama, kaşık ve semah oyunlanndan oluşan bır gösteri sunacak. Olağanüstü renkli koreografilen. danslan, mükem- mel teknikleri ve tspanvol ruhlan ile bü- yük başanlar kazanan "Ispanya Nasyonal Balesi'' de Açıkhava Tiyatrosu'nda dört gösteri gerçekleştirecek. Kariyerinin baş- langıç yıllanndan beri geleneksel Türk müziğinin en titiz. en yenilikçi ve nitelik- li örneklerini sergileyen Ruhi Ayanj^lOr- kestra ve KorosuAya tnni'de geleneksel Türk müziğinin örneklerini sunacak. MEMET BAYDUR Kaz Tüyü, Çelik Kalem Ucu Jean-Paul Rappeneau'nun Cyrano de Bergerac filmini görenler anımsayacaktır, filmin son sahneleri sonbahar günlerinde geçer. Metinde de ara çizilerek belirtilmiştir bu, yapraklann düştüğü yazılmıştır. Yö- netmen, elindeki çekim defterine bakar ve bu son sahneleri haziran ayında çekmek zorunda olduklan- nı görür. O bölümün çekilmesine on ay vardır ve yö- netmenin isteğiyle yüzlerce kutu sonbahar yaprağı toplanır Paris sokaklarından ve emin bir yerde depo- lanır. Yeri geldiğinde kullanacaktır sonbahar yaprak- lannı Rappeneau. Filmin bir başka bölümü, Arras kentine yapılan Is- panyol saldınsını anlatan bölümdür. Cyrano her sa- bah hiç aksatmadan düşman siperlerinin arkasına geçer, Roxanne'a söz verdiği gibi, o güzelim aşk mektuplannı postaJamak için, Cyrano'nun her sa- bah yaptığı bu tehlikelı yolculuğu inandırıcı kılmak için, aynı zamanda filmin tarihsel gerçeklerle örtüş- mesini sağlamak için yönetmen şunu düşünür Sa- vaşan iki ordu arasında bir buğday tariası olmalıdır. Bu buğday başaklan da on yedinci yüzyılda olduğu gibi, insanın omuzlanna dek yükselen bir cins buğ- dayın başaklandır. Yaklaşık iki yüz yıldır kullanılma- yan bir buğday cinsi. Bu yüksek buğdayiann arasın- da Cyrano'nun her sabah düşmana görünmeden mektubunu postaya ulaştınması daha mümkün, da- ha inandıncıdır. Yönetmen, üç yüz yıl önceki uzun boylu buğday tohumlannı Paıis'teki Doğal Tarih Mü- zesi'nde bulur. Çok iyi korunmuş bu tohumlan, filmin bu bölümünün çekildiği Macaristan'daki geniş bir taıiaya ektirir. Çekimlerin başlamasına bir yıl vardır daha. Sonra yalnızca Cyrano'nun her sabah kaçışı- nı değil, büyük savaş bölümünü de bu insan boyun- daki buğday başaklannın arasında çekecektir. Paha biçilmez, ama "görünmeyen" bir çalışma! Bu görünmez kalite, görüntünün yüreğidir, o olmaz- sa film de öyle olmaz. Bir gün bilgisayarlar da, insana gereksinim duyma- dan film yapabilir mi diye sormuşlar adamın birine. Elbette demiş adam, sonra öbür bilgisayarlar da görmeye gidecekler o filmi. Sinema sanatını, ilerle- miş teknolojinin ayrılmaz bir parçası olarak görenle- ri düşündürüyor insana bu fıkra. Uçan dairelere, uzaylı yaratıklara, dev köpekbalıklarına, patlayan benzin tankerlerine, gökdelenlere saplanan uçakla- ra hayran hayran bakıyoruz içlerindeki boşluğu gör- meden. Sonra onlar unutuluyor, yerlerini onlara ben- zeyen başka filmler alıyor. Filmler çekiliyor, kurgula- rı yapılıyor, gösterilıyor ve unutuluyor. Bu, Ameri- ka'dan kaynaklanan yapımcı sinemasının arzuladığı senaryo. Oysa birçok aklı başında insanın inandığı bir baş- ka şey var. Sinema'nın bir sanat olduğu. Yeni bir sa- nat olduğu. Yedinci Sanat olduğu. Yırminci yüzyılın sanatı olduğu. Üstelik resim, mimari, müzik, edebi- yat ve elbette tiyatronun olanaklannı birleştirip bü- tüncül bir sanata yelken açabilecek bir sanat oldu- ğu. Böyle olmasına rağmen, Batı'da resim sergileri- nin, müzelerin önünde kilometrelerce uzayan kuyruk- tar, bilet butmanın imkânsız olduğu operalar ve kla- sik müzik konserleri, kapalı gişe oynayan onlarca ti- yatro oyunu... ve kriz geçıren tek sanat dalı: Sinema. Eskiden film seyretmenin bir tek yolu vardı diyor Jean Claude Carriere, Filmin Gizli Dili adlı kitabın- da. Sinema salonuna gitmek! Oysa günümüzde te- levizyondan videoya, uçaklardan bazı trenlere, oto- büslerden kahvehanelere kadar her yerde film sey- retmek mümkün. Yakında holografik imaj tekniği sa- yesinde Napoleon ile Marlene Dietrich'i evinize çay ıçmeye davet edebılirsiniz. Caruso ile Billie Ho- liday de bir köşede şarkı söylerter. Bunlar olup biter- ken sorunlan birbirine karıştırmamak gerekiyor. Mo- da ile zevk ayn ayn şeylerdir. Evrilme ve gelişmeyi bir- birine kanştınmamalıyız. Flaubert'e sormuşlar, yazı yazarken kullandığınız kaz tüyünün yerine çelik kalem uçlannın geçmesi edebiyatı değiştirir mi diye. Büyük yazar sanmıyo- rvm demiş. Edebiyatı değiştirmez ama kaz'ı değiş- tireceği kesindir! Bu öyküyü uydurduğunu söylüyor Carriere. Bütün teknolojik gelişimin. bir yitirme duy- gusuyla el ele ileriediğini söylüyor. öte yandan bilgi- sayarla yazı yazılan çağımızda, Flaubert zamanında yenilik olarak ince çelik kalem uçlannı anımsayan, bi- len çok fazla kişi bulamazsınız artık. Ülkedeki bütün videolan kaldınn bir anda. Bir kriz başgösterecektir. On beş yıl önce, bir tek evde yoktu oysa bu alet. Tek- nolojiye, üstelik Oğuz Atay'ın deyimiyle, bir tek vi- dasını kendimizin üretmediği aletlere hayran olur- ken, asıl korumamız gereken olgulardan uzaklaşıyo- ruz. Sanatın bir tutku, bir merak, bir aşk işi olduğu; insan olmanın binbir şartından birinin de, başkalan- nın tutkulanna, meraklanna, aşklanna, inançlanna saygı duymak olduğu. Çengelköy Kültür ve DayamşmaJ nden çocuMara şenHc • Kültür Servisi - Çengelköy Kültür ve Dayanışma Derneği. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı bugün bir şenlikle kutlayacak. Çengelköy Havuzbaşı Parkı'nda 14.00'te başlayacak etkinliğin programında çocuklann yapacaklan konuşmalar, çocuklar arasında yapılacak ödüllü yanşmalar, folklor gösterisi ve müzik dinletileri yer alıyor. Aynca akşam saat 20.00'de iskele meydanında fener alayı düzenlenecek. İcibinil Yıllara Çocuk Yetiştirmek' •Kültür Servisi- Erdal Atabek, Selma Şimşek ve Yazgülü Aldoğan, bugün "tkibinli Yıllara Çocuk Yetiştirmek" konusunda söyleşecekler. Kadıköy Belediyesi ve Kırmızı Balık Çocukevi'nin düzenlediği panel, Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi'nde saat 15.00'te başlayacak. Panelden önce, saat 13.00-15.00 arası, Erdal Atabek, Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün Kadıköy Belediyesi'yle ortaklaşa gerçekleştirdiği imza gününde kitaplannı imzalayacak. (Bağdat Cad. Haldun Taner Sok. Caddebostan -360 90 95) Kenan Doğuhı'dan bayram konseri • Kültür Servisi - Kenan Dogulu, otuz altı konseriik Türkiye turnesi kapsamında bugün 23 Nisan Çocuk Bayramı nedeniyle tstanbul'da, Ortaköy'de halka açık ücretsiz bir konser verecek. Coca-Cola'nm düzenlediği, Beşıktaş Belediyesi'nın katkılanyla saat 21.00'de gerçekleşecek konser, Kanal 6 tarafından naklen yayımlanacak. Kenan Doğulu'nun 15 martta Trabzon'da başlayan konserler dizisi, 13 mayista Kuşadası'nda vereceği konserle son bulacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle