28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 NİSAN 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Doğu Ergifin demeci para • ANKARA (UBA)- Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Doğu Ergil, bundan sonra kendisine konuşma yapması için çağnda bulunacak radyo ve televizyon istasyonlanndan telif ücreti isteyecek. Ergil, "Radyolardan 2 milyon, televizyon istasyonlanndan 10 milyon telif ücreti isteyeceğim" dedi. CHP grup yönetimi seçimi • ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - CHP grup yönetimi seçimleri 25 turda tamamlandı, Ankara Milletvekili Mehmet Kerimoğlu ile Hatay Milletvekili Fuat Çay, grup başkanvekilliklerine seçildi. Çay, 21. turda 34 oyla, Kerimoğlu da tek aday kaldığı 25 turda 41 oy olarak grup başkanvekili oldu. Moğultay'a istifa • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) Genel Başkan 1 Yardımcısı Hikmet Fidan, Der Spiegel dergisine -yazdığı yazıdan ötürü hakkında soruşturma başlatılan yazar Yaşar 'Kemal'in yargı önüne -çıkanlması içın Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'dan olur alındığını belirterek " Koalisyon ortağı CHP'nin demokratlığı bir kez daha •gün yüzüne çıkmışür" dedi. Fidan, Moğultay'ı istifaya çağırdı. Baükenrte öldürülenlerin kimlikleri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Batıkent'te 13 nisan günü gerçekleştirilen kısa operasyon sonucu . öldürülen ve DHICP-C örgütüne üye olduklan öne sürûlen kişilerin isimleri belirlendi. Emniyet ^yetkilileri, Batıkent Kardelen Mahallesi'nde düzenlenen operasyonda öldürülenler arasında bulunan iki kadının, Şirin Erol ile Seyhan Akyıldız olduğunu bildirdi. Tekstilde antaşma • İSTANBUL(AA)- Tekstil işkolunda yaklaşık 10 bin işçiyi kapsayan toplusözleşme görüşmelerinde dün anlaşma sağlandı. Anlaşmaya göre ortalama 6 milyon lira alan bir işçinin maaşına birinci altı ay için yûzde 55, ikinci altı ay için de yüzde 30 oranında zam yapıldı. emeklilerinin ayhkları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SSK. Genel Müdürlüğü, her ayın 23'ünde yapılan maaş ödemesinin, bu ay pazar gûnüne gelmesi dolayısıyla, 25'inde uygulanacağını bildirdi. SSK Genel Müdûrlüğü'nden yapılan açıklamaya göre SSK'den aylık alan işçi emeklilerine, maaş ödemeleri bu ay tahsis numarasının son rakamı tek olanlara cuma günü, çift olanlara da salı günü yapılacak. Peflas'm özelleştirilmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştirme Yüksek Kunüu (ÖYK) tarafından 6 şubatta satış karan alman Petlas'ın . sözleşmesinin imzalanması için kurumu alan Muhtar Pencependur'a tanınan süre yann doluyor. Özelleştirme ldaresi Başkanlığı yetkilileri, Pencependur'un halen imza için başvuruda bulunmadığını bildirdiler. Hükümetin, özelleştirme uygulamalannda ilk sırayı alan Petlas'ın 'satışına yönelik karan, aradan 2.5 ay geçmesine karşın işleme geçirilemedi. Petlas'ı, 65 milyon dolara, 5 milyon dolan sözleşme sırasında peşin ödenmek üzere alan Pencependur, gen kalan 60 milyon dolar için teminat mektubu bulamadı. Eşref Bitlis'in yaşamına neden olan olaym basit bir uçak kazası olmadığı inancı sürüyor Kazada faiH meçhııl kuşkusııANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Es- ki Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eş- ref Bitlis'in ölümüne yol açan uçak kazası, "siyasal cinayetlerle Lrtibatir olarak nite- lendirildi. TBMM Faıli Meçhul Siyasi Ci- nayetleri Araştırma Komisyonu, Eşref Bit- lis olayını, JtTEM kurucusu emekli binba- şı Cem Ersever ve arkadaşlannın öldürül- mesi olaylanylabirlikte, "faili meçhul siya- si cinayetlerle irtibath" buldu. Bitlis'in, 4 askeri görevli ve bir PTT ça- lışanı ile birlikte 17 Şubat 1993 tarihinde Diyarbakır'a gitmek üzere bindiği Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na ait Beechcraft Super King B-200 tipi uçağın, Ankara Gü- vercinlik Askeri Havaalanı'ndan havalan- dıktan birkaç dakika sonra Yenimahalle PTT işleme Binası yanına düşmesi, komis- yon raporunda. Ersever ve arkadaşlannın öldürülmeleri olayıyla birlikte, şöyle değer- lendirildi: " Eşref Bitiis olayı, Cem Ersever ve arka- daşlannın cinavetieri her ne kadar siyasal bir cina> et olarak gözükmese de; bu cinaye- te kurban giden kişüerin kimlikleri. bu ci- Devleti suçlayan rapora itiraz • DYP'li komisyon üyeleri Ismail Köse ve Osman Seyfi, 'devletin suçlanmasını' kabul etmeyeceklerini ve muhalefet şerhi koyacaklannı belirtirken, komisyon toplantılanna çok az katılan ANAP'lı Eyüp Aşık, raporu bu biçimiyle imzalamayacağını söyledi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TBMM Fa- ili Meçhul Siyasi Cinayet- leri Araştırma Komisyo- nu'nun dün imzaya açılan raporuna, komisyon üye- lennden itiraz yağdı. DYP'li üyelerin büyük bö- lümü komisyon raporun- da, "devtetin ihmali oldu- ğu'' yönündekı görüşlere karşı çıkarken. toplantıla- ra çok az katılan ANAP'lı Eyüp Aşık, raporu bu biçi- miyle imzalamayacağını söyledi. CHP'li komisyon üyesi Mustafa Yıunaz ile RP'li Hüsamettin Korku- tata, raponın içeriğinin •Şumuşatıimasına'* izin vermeyeceklerini ve "dev- letin ihmali varsa bunun raporda yer alacağuu, ak- si takdirde rapora imza koymavacaklannı" bildir- diler. "Ucu RP'ye de do- kunsa, gerçekler raporda yer alacak" diyen Korku- tata, araştırmanın, Meclis soruşturmasına dönüşrü- rülmesini isteyeceğini bil- dirdi. TBMM Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştır- ma Komisyonu'nun dün yapılan toplantısında. son biçimi verilen faili meçhul raporu ele alındı. Komisyon üyelerinin, imzaya açılan rapora tep- kileri farklı oldu. Çalışma- lann büyük bölümüne ka- tılmayan bazı komisyon üyeleri, Cumhuriyet'e yaptıklan açıklamada, "devlete yönelik suçlama- lan" kabul edemeyecekle- rini ve rapordan bu bölüm- lerin çıkanlmaması duru- munda, muhalefet şerhi koyacaklannı bildirdiler. Komisyon toplantılanna, "ender" katılanlardan DYP Genel Başkan Yar- dımcısı tsmail Köse, rapo- ru henüz incelediğini be- lirtirken, "Raporun tümü- ne katümam mümkün de- ğjL Devletin konumu tar- üşmaya açılamaz. Devlet, suçluların üzerine gider, bunlan kabul etmem mümkün değfl" dedi DYP Nevşehir Milletvekili ve komisyon üyesi Osman Seyfi de aynı gerekçelerle rapora, muhalefet şerhi koyacağını bildirdi. komisyon toplantılan- na, Başkan Sadık Avun- dukluoğlu ve CHP'li Mus- tafa Yümaz'la birlikte en fazla katılanlardan RP'li Hüsamettin Korkutata, ise "Komisyon toplantılanna katılmayanlann ahkâm kesmeleri bir anlam ifade etmez" derken, "Araşör- malanmız sırasında gör- düklerimiz, konuştuklan- mızdan edindiğimiz bilgj- ler, bürün gerçekliğiyle ra- porda yer alacak. Eğer devletin ihmali varsa bu, raporda yer alacak. Rapo- nın içeriğinin yumuşatü- masına kesinlikle razı ol- mam. Eğer böyle bir şey yapıhrsa raporu imzala- mam" diye konuştu. 'FaİIİ meçhUİIerle İrtİbatll' f-.skı Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitiis olayı, TBMM Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştırma Komisyonu raporunda, "faili meçhul siyasal cinayetlerie irtibatlı cinayetler" başlığı altında ele alındı. olamayacağı ileri süriilürken, uçağın moto- runu yapan firma, buzlanma savını reddet- ti. Kara Kuvvetleri Askeri Savcılığı da, ka- zanın yüzde 60 pılotaj, yüzde 40 buzlanma- dan kaynaklandığı gerekçesiyle, "takipsiz- lik" karan verdi. nayetlerin ülkemiz üzerinde oynanan birta- kım planlann uygulanması> la ilgili olduğu iddialan ve bu cinayetierin faili meçhul si- yasal cinayetlerie irtibatlan göz önünde tu- tularak. bu cinayetler üzerinde de araştirma yapılmıştır.'' Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin (DGM), emekJi Binbaşı A.Cem Ersever ile arkadaşlan Neval Boz ve Mustafa Deniz'in öldürülmeleri olayına ilişkin olarak, komis- yona "bilgi ambargosu" uyguladığı belir- lendi. Soruşturma kapandı Uçak kazasıyla ilgili olarak, başlatılan soruşturmada, Genelkurmay Başkanlığı, kazanın "motordaki buzlanmadan" kay- naklandığını açıkladı. Ancak, o dönemde- ki verilere göre meteorolojik buzlanmanın Pilotaklandı Ankara büromuzdan Güneş Gürson'un haberine göre, eski Jandarma Genel Komu- tanı Orgeneral Eşref Bitiis ile 4 subay ve bir PTT görevlısinin ölümüne yol açan ve "pi- lotaj hatasT gerekçesiyle dosyası kapatılan uçak kazasından 2 yıl sonra, askeri yargı, uçakta görevli 2. pilotu akladı. Davada. ka- zadan Milli Savunma Bakanlığı (MSB) "so- rumlu'tutuldu. Olayı "kamu hizmeti" ola- rak nitelendiren Askeri Yüksek Idare Mah- kemesı, kaza nedeninin "pilotaj hatası"de- ÇtZMEDEN YUKARI / MUSA KART TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu raporunda kontrgerilla kastedilerek; 'Devlet içindeki odaklar temizlensin' denildi. ğil. "hizmetin iyi işjememesi ve idarenin hiz- met kusuru" olduğunu karara bağladı. Ka- rar uyannca, şehit ikinci pilotun kardeşle- rine manevi tazminat ödenecek. Eşref Bitlis'i Güneydoğu'ya götürmek için Ankara'dan kalkan uçağın 17 Şubat 1993 tarihinde, havalandıktan birkaç daki- ka sonra düşmesi sonucu Bitlis'in ve bera- berindeki 4 subay ile bir PTT görevlisinin ölümüne neden olan olay hakkında, ikinci pilot olarak görev yapan Kurmay Pilot Yüz- başı Tuğrul Sezginler'in ailesi tarafından MSB aleyhinde maddi ve manevi tazminat istemiyle açılan dava sonuçlandı. Askeri Yüksek Idare Mahkemesi 2. Da- iresi'nin 15 Mart 1995 tarihinde verdiği ka- rarda, "Ola\m bir kamu hizmetinin yerine getirilmesi sırasında meydana geldiği ve dü- şen uçakta 2. pilot olarak görev yapmakta iken şehit olan Ptt. Yzb. Tuğrul Sezginler'in, olayda bir kusurunun bulunmadığı anlaşü- maktadır" dendi. Mahkeme, Tuğrul Sez- ginler'in kardeşleri Saime Sezginkr ile Na- mi Sezginler'e manevi tazminat verilmesi- ni karara bağladı. Kara Kuvvetleri Komu- tanlığı Askeri Savcılığı, Bit- lis'in yanı sıra Piyade Albay Fahir Işık. Pilot Binbaşı Ya- şar Erian, Pilot Yüzbaşı Tuğruj Sczginler. Başçavuş Emin Öner ve PTT güvenlik görevlisi Ruhi Salay'ın öl- düğü kaza hakkındaki soruş- turma dosyasını, kazanın "yüzde 60 pilotaj faktörün- den (yüzde 30 muhakeme- yüzde 30 kullanma tekniği), yüzde 40 diğer faktörden (buzlanmanın beklenenden daha kuvvetli olması)"oldu- ğu gerekçesiyle, dosya hak- kında "kovuşturmayaverol- madığına" karar vermişti. Bunun ardından, görev uçuşu sırasında uçağın düş- mesi sonucu vefat eden 2. Pilot Tuğrul Sezginler'in an- ne-baba ve kardeşleri tara- fından, bakanlık aleyhıne, maddi ve manevi tazminat istemiyle, Askeri Yüksek Idare Mahkemesi'ne dava açıldı. Sezginler ailesi, zararlan- nın davalı idare tarafından karşılanmasım istedi. MSB adına yapılan sa- vunmada ise, Sezginler'in babası Hasan Sezginler ile annesi Kübra Sezginler'e, 2629 sayılı "Uçuş Hizmetle- ri Tazminat Kanunu ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetle- ri Personel Kanununda De- ğişiklik Yapılması Hakkın- daki Kamın" uyannca öde- nen 281 milyon 200 bin lira tutanndaki tazminatla, an- ne-babanın maddi ve mane- vi zararlannın karşılandıği ileri sürüldü. Hulaık devletiştıibeden kıırtımlsın TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu, raporu hazırlarken bazı odaklann engellemeleriyle karşılaştıklannı açıkladı TÜREY KÖSE ANKARA - Olkede hu- kuk kurallannın hâkim kılı- nabilmesi için 'Devlet için- deki bazı odaklann temiz- lenmesi gerekir'uyansında bulunan TBMM Faili Meç- hul Siyasal Cinayetleri Araştırma Komisyonu rapo- runda, seçilmişlerin kendi- lerinden beklenen sorumlu- luk duygusuyla hareket ede- rek devletin kurumlanna hâ- kim olmalan gerektiği vur- gulandı. Devletin otoriteyi eline almaması halinde bu odaklann 'devlete hâkimi- yetlerini ve hukuka aykın davranışlarmı devam ettire- ceklerine' de dikkat çeki- len raporda. "Bundan en fazla zararb çıkacak olan, hukuk devletidir" görüşü sa\'unuldu. Faili Meçhul Siyasal Ci- nayetleri Araştırma Ko- misyonu, incelemelerini yaparken •'birbirieriyle her haliyle bağh olduklan dışandan da anlaşılan" bazı odakJann engelleme- leriyle karşılaştığını anlat- tığı raporunun sonuç bö- lümünde, devletin kendi içerisinde "görevini kötü- ye kullanan" bu görevlile- ri ve faili meçhul siyasal cinayetleri işleyen yasadı- şı örgütleri açığa çıİcararak yargıya teslim etmesi ge- rektiği belirtıldi ve şöyle denildi: " Bu yapılmadığı takdir- de, komisyonumuzun ça- uşmalan sırasında karşısı- na çıkan odaklar devlete hâkimiyetlerini devam et- tirecekler ve hukuka aykı- n davramşlanm da devam ettireceklerdir. Eğer hu- kuk devletinin yetkili ku- ruluşlan, hukuk dışı olu- şumlann faaliyetterini de- vam ettirmeterine göz yu- marlarsa bundan en fazla zararlı çıkacak olan, hu- kuk devletidir." lspanya ve tngiltere'de de terör örgütlerine karşı devlet içinde kurulduğu savlanan bazı örgütlerin sonradan rejimi tehdit eder hale geldiğine dikkat çeki- len raporda şöyle devam edildi: "Ülkemizde halen böyle bir oluşum bulunmamakta- dır. Ancak bu tür hevesler içerisinde bulunanlara bu olaylar iyi bir örnek teşkil et- mektedir. Devletin ve paria- mentonun görevi de hukuk kurallanna bağh olamayan veya bu kurallan açıkça çiğ- neyen birtakım görevlileri anında yargıya teslim etmek- tir." Raporda, sorunlann çözü- mü için ise şu önerilerde bu- lunuldu: - Devletin içerisindeki, devleti gerek ihmalleri gerek- se kasıtlanyla vıkacak un- suıiar temizlenmeli, faili meçhul siyasal cinayetlere karşı polisin profesvonel ola- rak hareket etmesini sağla- yacak y«ni bir organizas> ona gidilmelidir. De\ let kendi içe- risinde görevini kötüye kul- lanan görevlileri ve faili meç- hul siyasal cinayetleri işleyen yasadışı örgütleri açığa çıka- rarak yargıya teslim etmeU, böylece de' Devlet cınayet iş- lemez' sözününgerçekotdu- ğuna vatandaşı inandırma- udır. - Gözaltına alınanlann hepsinin listesi mahalli cumhuriyet savcılıklannda bulunmalı, vatandaş net ve sağlam bilgi alabilmeli. - Böigede görev >apan me- murlann fazla maaş aiması- na sebep olmaktan başka işe yaramavan OHAL kakunl- maudır. - Böigede yeni bir yasadı- şı faalıyetin odak noktası olan ve sayılan her gün art- masına rağmen, PKK'ye karşı yapılan mücadelede et- kili olmayan koruculuk sis- temine son verilmelidir. Bu şahıslara, devletin, her ay al- mış olduklan maaşı hiçbir şey yapmadan ödemek alter- natifi de dahil olmak üzere, yeni alternatifler üzerinde Cumhuriyet YnıiK'921 OCAK1991 / 31 ARALIK 1991 S ^ H YILLIK'931 OCAK1992 / 31 ARALIK 1992 S \ J 1991 ve 1992 yıllarının önemli olayları, belgeler Büyük boy, liiks ciltli, 458 sayfa o Yurtta neler oldu? o Dünyada neler oldu? o Ekonominin iki yılı o Kültür, sanat, basın o Yeşil ve temiz çevre için yazılar o Toplum ve insanlar 0 1991 ve1992'dençizgiler Î YILLIK BİRDEN Cumhuriyet Krtap Kulübü Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. 39/41 (34334) Cağaloğlu-İstanbul Tel:512 05 05 çalışılarak yeni çalışma im- kanlan sağlanmalıdır. - ttirafçılar, kendilerine düşen görevleri yaptıktan sonra, kanundaki haklann- dan istifade ederek yeni kim- likler verilerek bölgeden der- hal uzaklastınlmaudır. Ade- ta bu şahıslann devleti kul- lanması gibi görüntü veren devlet-itirafçı ilişkisine son verihneli, bu şahıslarla sağ- lıklı bir ilişki kuruhnalıdır. Aynca bu şahıslar derhal Di- yarbakır polis lojmanlann- dan çıkanlmahdır. - Bölgedeki vekâletlerle yönetim sistemine son veril- meli, tecrübeli ve kalifıye personelin bölgeye gitmesi sağlanmalı. - PoHs özel timleri yenkien organize edUmeli, bu birlik- lerin jandarma bölgelerinde de rahatlıkla operasyon ya- pabilmelerini sağlayan hu- kuki düzenlemeler yapılma- hdır. Polis özel timleri arazi- de gerilla savaşı verecek şe- kilde takip ve tarama faali- yetlerine katumahdu-. Şehir- lerdeki emniyet, köylerde jandarma adi suçlara yönel- tilmcli, terör suçlan ile mü- cadele polis özel timkrine bı- rakılmahdır. - Uzun vadeye bağlanacak şekilde jandarma teşkilatı kaldınlmah, özel olarak ku- rulacak kuvvetlerin jandar- ma yerine istihdamı sağlan- malıdır. - Ahnacak tedbirlerte böl- gedeki dev let otoritesi tesis edilmelidir. - Örgüt mensubu olup da hiç çalışmadan maaş aldık- lan ileri sürülen kişiler hak- kında soruşturma yapılarak bunlar derhal işten çıkanl- mahdır. - Bölgeye yeterli sayıda, derhal tecrübeli ve yeterli imam atanmalıdır. - Istihbarat hızmetlen için yeterli ödeneğin, örtülü öde- nek şeklinde tüm ilgili birimlerde bulunması sağ- lanmalı, istihbaratta karşı koyma faaliyetlerine öncelik verilmelidir. POLtTİKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA ••Takkeleri Düşmeli. Ünlü sunucu Cem Özer'e gönderilen bombalı paketi İBDA-C adlı yasadışı şeriatçı terör örgütü üstlendi... Polis, olayla ilgili yaptığı açıklamada şöyle diyor: "Paketin içinde, tahrip gücü çok yüksek C-4 ti- pi plastik patlayıcı madde olduğu belirlendi..." Cem Özer, alçakça bir tuzaktan şans eseri kur- tuluyor... Prof. Dr. Bahriye Üçok'a da kargoyla bir paket gönderilmişti. O paketin içinde de C-4 tipi plastik ve tahrip gücü yüksek patlayıcı vardı. Sevgili Uğur Mumcu'nun da otomobili, C-4 ti- pi plastik patlayıcıyla havaya uçurulmuştu. Dikkat edilirse olay 'tek elden' yönlendiriliyor. Hemen hemen aynı yöntemle hareket ediliyor. Sabah gazetesinden Salih Aluş, Cem Özer'e gönderilen bombalı paketin üzerine, kargo servi- sine verilirken 'Genç Kemalistler Atılım Demeği- Mecidiyeköy' yazıldığını belirtiyor. Bombalı pake- tin daria sonra kargo servisi elemanlannca Cem Özer'in Gümüşsuyu'ndaki evine götürüldüğü, an- cak sanatçının evde bulunamaması üzerine depo- ya kaldınldığı anlatılıyor. Işin bir başka ilginç yönü, Cem Özer'e polis başvurmuyor, olayla ilgili bilgi vermiyor. Haberin sonu ise şöyle noktalanıyor: "... Bombalı paketin aradan üç aygeçtikten son- ra bulunmasına karşın, dün yayın kuruluşlannı ara- yan bazı kişiler, olayı Islami Büyük Doğu Akıncılar Cephesi (IBDA-C) adına üstlendiler. Olay henüz yayın kuruluşlanna bile ulaşmadan İBDA-C'nin üstlenmesi garip karşılandı..." Acaba 'bombalı paket' olayı henüz gazetelere ulaşmadan İBDA-C adlı yasadışı şeriatçı örgüt na- sıl sağa sola telefon edip "Cem Özer'e bombalı paketi biz gönderdik" diyebiliyor? Bu sorunun yanıtını vermek için uzun uzun dü- şünmeye hiç gerek yok... 1 - İBDA-C adlı yasadışı şeriatçı örgütün polis içinde uzantılan var ve onlarbu örgüte anında bil- gi sızdınyorlar. 2 - Polis, bombalı paket olayını İBDA-C adlı ör- gütün üzerine yıkmak için böyle bir yöntem izli- yor... • • • Eugün bir şeriatçı gazete, açık açık İBDA-C ad- lı yasadışı şeriatçı terör örgütünü koruyup kolla- maktadır. Şeriatçı gazetenin bir yazan, köşesinde yine "Biz ölümden korkmayız" diyerek İBDA-C'ye övgüler düzmektedir. Aynı gazete Sıvas'ta onlar- ca aydını 'diri diri' yakan 'kan içici karayobaz çe- teleri'ne arka çıkmaktadır. Ben bu gazetenin bir başka yazannı, 10 Nisan 1994'te Taksim Alanı'nda 'karayobazlara' haykınr- ken, onları tahrik ederken gördüm. Aynı yazar, ön- ceki gün düşünce suçuna karşı çıkan aydın ve ya- zarianmızla DGM kapısında birlikteydi ve şöyle di- yordu: "Bizlerpotansiyel fikir suçlusuyuz..." Bu, bir kandırmacaydı ve bizim aydınlanmız da ne yazık ki oyuna geliyordu... İBDA-C'yi savunan, "Müslümanlar terörist ol- maz" diye yazılar döktüren şeriatçı gazetenin dün- kü manşetine bakın: "Bu Adam Bakan..." insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu'na Sıvas katliamına ilişkin soru yönel- tiyoriar. Hacaloğlu da şu yanıtı veriyor: "Bu sorularbana garip geliyor. Irticayı mı savu- nuyorsunuz?.." Şeriatçı gazetenin muhabiri yanıt veriyor: "Sadece katilzanlılan Arif Sağ ve Aziz Nesin'/n korumaları ile polislerin tabancalannın balistik in- celemelerinin nedenyapılmadığını araştınyoruz..." Bakan Hacaloğlu: "ArifSağ gibi değerti bir sanatçıya bunlan nasıl söylersiniz?" Şeriatçı gazetenin muhabiri: "Bunlan biz söylemiyoruz. Ortada derin şüphe- lervar. Sıvas olaylan sırasında oğullannı kaybeden mağdurtar var. Onlaria görüştük. Silahlann neden incelenmediğini merak ederier..." Sorular devam ediyor. Bu arada şeriatçı gaze- tenin muhabiri, Gazi Mahallesi'nde halka ateş eden polisleri savunuyor... • • • Başta Başbakan Tansu Çiller, Başbakan Yar- dımcısı Hikmet Çetin, içişleri Bakanı Nahit Men- teşe olmak üzere ilgili ve yetkililer, Cem Özer'e gönderilen 'bombalıpaket' olayınm aynntılan üze- rine giderse 'faili meçhul siyasal cinayetlere' iliş- kin önemli ipuçlan elde edebilirier. Cem Özer'in elinde televizyon gibi önemli bir araç var. Bu aracı iyi kullanabilirse -tartışma prog- ramı yaparak degil- kamuoyundan gelecek kimi bilgileri değerlendirip 'şeriatçı terör örgütleri'nm kimlerle ilişki içinde olduğunu saptayabilir. Bahriye Üçok ve Uğur Mumcu, C-4 plastik pat- layıcıyla alçakça katledildiler... Cem Özer ise kıl payı kurtuldu... C-4 plastik patlayıcılannı, islami Hareket örgü- tünün kullandığını polis biliyor. Zaten TBMM Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştırma Komisyonu raporunda da bu gerçek ortaya çıkıyor. Bahriye Üçok'a 'bombalı paket' Istanbul'dan kargoya verilmişti. Cem Özer'e de aynı yöntemle gönderilmesi düşündürücü. islami Hareket ve İBDA-C'nin birlikte hareket et- tiklerini 'sağır sultan' bile bildiğine göre olayı çöz- mek polis için hiç de zor değil... Opera Pastanesi'ne konulan bomba Onat Kut- lar ile Yasemin Cebenoyan'ı aramızdan ayıralı aylar oldu, ama suçlular ortada yok. Cinayet şebekelerinin ortaya çıkanlması 'Türki- ye üzerine oynanan oyunlan' da belirginleştire- cektir... Cinayet şebekelerinin ortaya çıkanlması o den- li zor değildir. Polis örgütündeki şeriatçı-ırkçı ya- pılanma tasfiye edildiğinde, bu iş çok kolay ola- caktır. Daha açıkçası, takke düşecek, kel görülecektir. Hikmet Çetin'den diplomatik koşu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardım- cısı Hikmet Çetin, her sa- bah düzenli olarak yaptığı koşusunu. dün Yeni Zelan- da Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Ticaret Bakanı Donald Charles Mckinnon ile birlikte gerçekJeştirdi. İki bakan, Oran semtinde yaptıklan koşunun ardın- dan kahvaltıda bir araya geldiler. Mckinnon, Anka- ra'da Devlet Bakanı Aykon Doğan ile Tanm ve Köyiş- leri Bakanı Refaiddin Şa- hin'le de görüştü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle