Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 NİSAN 1995 SALI HABERLER Otoyol kavgası tırmanıyor. Yılmaz, Cumhurbaşkanı'nın dava açma hazırlığını değerlendirdi 'Demirel zararh çıkar' Otobiis uçuruma yuvarlandı: 11 ÖIÜ • ÇUBUK-ŞABANÖZÜ (AA) - Ankara'dan Çankın'nın Orta ilçesine cenaze götüren bir otobüsün, Çubuk'a 20 km mesafede uçuruma yuvarlanması sonucu meydana gelen trafik kazasında 11 kişi öldü, 54 kişi de yaralandı. Nuri Cambaz yönetimindeki 06 RP 663 plakalı yolcu otobüsü, Çubuk'a 20 km mesafedeki Aşağı Eminler köyü mevkiinde virajı alamayarak uçuruma yuvarlandı. Kazada, biri 2 yaşlannda çocuk, 11 kişi öldü, 54 kişi de yaralandı. Yaralılardan 20'si Ankara Numune Hastanesı'nde, 34'ü de Dışkapı SSK Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Kazada yaşamlannı yitirenlerin isimleri şöyle: Mevlüt Aydoğmuş (45), Seyit Mehmet Yayabaşı (50), Halil İbrahim Yayabaşı (35), Satı Aydoğmuş (30), Gülizar Teke, Hanife Karakuş (45), Veysel Taşkıran, Ramazan Karakaya, Bekir Erbasar, Güllü Teke ile 2 yaşında bir çocuk. 'Çilter talttnat almaya gittf • ANKARA (AA)-RP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül, "Başbakan ABD'den yeni talimatlar almaya gitti" dedi. RP'li Gül, TBMM'de düzenledıği basın toplantısında, Başbakan Tansu Çiller'in ABD'ye yaptığı geziyi adım adım izlediklerini bildirdi. Abdullah Gül, konuşmasında özetle şu göriişlere yer verdi: "Sayın Başbakan, enflasyon konusunda, piyasaya arz edilen para konusunda, sigorta yaşının ne olacağı konusunda halka verdiği sözleri unutup ABD'ye, Dünya Bankası'na, IMF'ye verdiği sözleri tutmak üzere ABD'ye gidiyor." tek hesapianmaz' • ANKARA (AA)- Demokratik Sol Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, emeklilik yaşı ve prim ödeme süresinin uzatılmasının sosyal güvenlik anlayışı içinde tek başına ele alınamayacağını bildirdi. Selvı, parti genel merkezinde bugün düzenledıği basın toplantısında. emeklilik yaşının ve prim ödeme süresinin uzatılmasıyla ilgili son gelişmelere ilişkin görüsjerini açıkladı. Mülteci tahliye harekâtı başladı • ANKARA (AA)- ÎZMÎR (AA) - Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 1995 yıh planlı tatbikatlanndan "Ören-95 Tatbikatı"nın, "Mülteci Tahliye Harekâtı" bölümü başladı. Tatbikat nedeniyle Güney Deniz Saha Karargâhı'nda açılan Basın ve Halkla llişkiler Merkezi'nde basın mensuplanna brifıng verildi. Güney Deniz Saha Komutanlığı Genel Sekreteri Kurmay Albay Yıldır Yoro, Türk Deniz Kuvvetleri'nin, ülke savunmasındaki görevlerine paralel olarak, gerektiğinde BM kararlan doğrultusunda dünya banşı ve insancıl amaçlı özel görevlerde kullanılmasına yönelik planlı faaliyetler kapsamında, Mülteci Tahliye Harekâtı'nı gerçekleştirdiğini söyledi. Demirel, muhalefeti topluyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 26-27 nisan günlerinde, iktidarda bulunan DYP ve CHP dışındaki siyasi partilerin liderlerini Çankaya Köşkü'nde kabul edecek. Demirel, Cumhurbaşkanı seçilmesinin ikinci yıldönümünden önce basın organlannın yazar ve yöneticileriyle de ayn ayn bir araya gelecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüce Divan'dayargılanan ANAP döneminin Ba- yındırlık Bakanlan Safa Gira>' ile Cengiz Altınkaya'nın beraat etmelerinin ardından ANAP ile Cumhurbaşkanı Süleyman Demi- rel arasında başlayan tartışma giderek tır- manıyor. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirii ile diğer partililerin yö- nelttiği ağır eleştirilerden sonra dün Bosna- Hersek Konferansı'nda karşılaşan Demirel ve Yılmaz'ın, selamlaşmakla birlikte birbir- lerine soğuk davarandıklan dikkat çekti. Yılmaz. Demirel'in dava hazırlığında ol- masıyla ilgili olarak "Kendisi zararü çıkar, geçmişteki beyanlan tekrar gündeme gelir" dedi. Çankaya Köşkü'ne çıktığı dönemden be- ri anamuhalefetten daha çok eski partisi DYP'nin bir bölümünü karşısında bulan Cumhurbaşkanı Demirel, büyük çabalarla yargıya gönderdiği dosyalann Yüce Dı- van'dan dönmesiyle ilk kez ANAP'ın doğ- rudan eleştirilenne hedef oldu. Dönüm noktaa Demirerin, Çankaya Köşkü'ne çıktığı 16 Mayıs 1993 tarihi ANAP'ın eleştirileri için de dönüm noktası oldu. ANAP'ın ağırlı- ğıyla Çankaya Köşkü'ne çıkanlan 8. Cum- hurbaşkanı TurgutOzaTın protesto edilme- sini sık sık eleştiren anamuhalefet yöneti- cileri, başlangıçta, eleştirdıklen tutumu ser- gilememeye dikkat ettiler. ANAP lıderi Me- sut Yılmaz. meydanlarda. Başbakan Tansu Çiller'in "ANAP'ın mirasr olarak niteledi- ği kötü koşullara karşı savunma yaparken. le"çağnsına karşı direnen Demirel, uçakta gazetecilenn sorulannı yanıtlarken, "Neya- ni, golü ben mi yedim?" sorusuyla tavnnı özetledi. Yılmaz ve Demirel, gerginleşen ilişkilenn ardından, dün ilk kez Bosna-Her- sek konferansında biraraya geldiler. Soğuk '"'îr tokalaşmanın ardından yerlenni alan i- kı taraftan da yakınlaşma belirtileri görül- müyordu. Yılmaz'la hiç konuşmayan De- mirel, Hikmet Çetin'le sohbet etmeyi yeğ- ledi. Demirel. Konferansta yaptığı konuş- manın ardından Köşk'teki kabulleri nede- niyle erken aynldı. Demirel'in aynlmasının ardından gaze- tecilerin hedefi Yılmaz oldu. İki bayındır- lık bakanının yargılanmasına neden olan -ararlann Demirel'in Başbakanlığı döne- mınde ele alındığı yönündeki haberleri anımsatan gazetecilere. "Bundan sonraki tav nmız kendisinin rutumuna göre belü ola- cak. Bunu daha önce söy ledik. Biz kendisin- den bir talepte bulunduk. Onun anlayışı, tepkisine bakıp, ona göre tutumumu/u be- liıîeyeceğiz. Bakalun. Evvela bekleyeceğjz." Bosna-Hersek Konferansı'nda karşılaşan Demirel ve Yılmaz'ın, selamlaşmakla bir- likte birbirlerine soğuk davrandıklan dikkat çekti. (Fotoğraf: TARIK TINAZAY) PakdemİriTye sonişturma 1991-1993 yıllan arasındaki Demirel'in Başbakan]ık dönemıne "asgari" eleştiri yö- nelttı. ANAP-Demirel ilişkilerı, Çankaya Köşkü ile Başbakanlık Konutu'ndaki at- mosfere paralel biryön ızleyerek, bazen yu- muşadı. bazen gerginleşti. Ancak, hiçbir zaman sertleşmedi. Çiller'in, ANAP'a karşı gündeme getir- diğı "Yüce Drvan" silahına karşın. Başba- kanlık çevrelerince zaman zaman eleştin- len Demirel'e bazen ANAP da destek ver- dı. Ancak. Özal döneminin bakanlan Safa Giray ve Cengiz Altınkaya ile Karayollan eski Genel Müdürü AtalayCoşkunoğtu'nun beraat etmesiyle sırtındaki kamburu atan ANAP'ın ilk hedefi Demirel oldu. Ekrem Pakdemirli'nin, TEM otoyolunda, daha ön- ce hiç görülmemış kadar sert bir üslupla yönelttigi eleştiriler. Brezilya'da bekleyen muhatabını bulmuştu. ANAP'ın, "Özürdi- Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Nazmi Şarvan'ın. Pakdemirli'nin Cumhurbaşka- nıDemirel'le ilgili sözleriyle ilgili olarak "re'sen" soruşturma başlatacağı bildirildi. Pakdemirli. söz konusu basın toplantısın- daki sözlerini, Cumhurbaşkanı için söyle- miş kabul etmediğini belirterek sözleri- nin. Demirel'in özür dilememesi duru- munda kendisine yönelik olacağını belirt- tiğini söyledi. DYP'li Yaşar Topçu, Ekrem Pakdemirli'yi çirkin politika yapmakla suçladı 'BeraathmmANAP'ı aklamaz'ANKARA/ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Sinop Milletvekıli Yaşar Topçu, ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli'nin. Yüce Divan'da yargılanan bakanlann beraat etmelennden sonra Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e yönelik sözlerini "Boynuna Civangate karan ile birlikte kendi eliyle seviyesizlik yaftası takmışOr" diye yanıtlarken DYP Genel Başkan Yardımcısı ve Genel ldare Kurulu (GİK) üyesi Halit Dağlı da ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz ve Pakdemirli için 'Çirkin politikacı tipi' nitelemesinde bulundu. Otoyol davasının beraatle sonuçlanması sonrasında ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli'nin ağır suçlamalar yönelttiği Cumhurbaşkanı Demırel'ı. başbakanlığı dönemınde kabınesınde ycr alan DYP Sınop Vlilletvekili Yaşar Topçu savundu. DYP yönetiminin genel başkanından milletvekiline kadar Cumhurbaşkanı'na sahıp çıkmasını da isteyen Topçu, Pakdemirli'yı sert bır dille eleştırerek **Bu açıklamalanyla, boynuna Civangate karan iie birlikte kendi eliyle seviyesizlik yaftası takmıştır" diye konuşru. Topçu. iki eski bakan ve eski Karayollan Genel Müdürü Atalay Coşkunoğlu hakkında venlen 'çoğunluklu beraat karanmn'ANAP'ın geçmışını aklayamayacağını vurguladı. Yaşar Topçu. dün parlamentoda düzenledıği basın toplantısında, PakdemiriVnın yanı sıra ANAP lıderi Mesut Yılmaz'a da çattı. Yılmaz'ın. "Pakdemirli'nin saldın kervanına katıldığını'' kaydeden Topçu, "!Ne Sayın Yümaz'ın ne de Ekrem Pakdemirli'nin, Cumhurbaşkanımı/a saldınsı ne de bu iki sayın bakan hakkında verilen çoğunlukiu beraat karan geçmişi aklamaz" dedi. Topçu şöyle devam etti: "Çünkü otoyol olayı geçmiş dönemin. ülkeyi çalkanüya sokan olay lanndan sadece bir tanesidir. Burada beraat eden; Sayın Yılmaz ve Pakdemirli'nin içinde bulunduğu, bilhassa Pakdemirli'nin yolsu/luk olaylan içinde başrolü oynadığı geçmiş dönem değil, iki eski sayın bakandır." Öte yandan Adana'da basın toplantısı düzenleyen Halit Dağlı. Mesut Yılmaz ve Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli'nin 'çirkin politikacı' tipi çizdiklerini belirterek sert eleştirilerde bulundu. Köstepen, Çiller'in dönüşünü bekliyor İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Ulaştırma Bakanlığı'ndan "olayh" bir şekilde istifa eden Mehmet Köstepen. istifasının kabu- lü ya da reddi için Başba- kan Tansu Çiller'in Ameri- ka gezisinden dönmesinı bekliyor. Izmirli bakanlardan Köstepen'in istifasıyla il- gili tartışmalar sürüyor. Başbakan Çıller'le geçen hafta yaptığı telefon görüş- mesinin ardından istifa et- tiğini açıklayan Köstepen, son bir haftayı Çeşme'de dinlenerek geçirmişti. Türksat uydusundan ya- rarlanan Kanal 6'nın borç- lan konusunda tıtiz davran- ması. bu konuda Özer Çil- ler'den gelen baskılara di- renmesi ve Başbakan Çil- ler'i de karşısma alması ne- deniyle istifa ettiği öne sü- rülen Köstepen'in bundan sonra ne yapacağı ilgiyle bekleniyor. Köstepen'in ıstifasına yönelik savlardan biri de Çiller'den "azar" işitmesi- ne bağlanıyor. Son olarak tzmir Valisı Kutlu Aktaş ve Büyükşehir Belediye Baş- kanı Burhan Özfatura'yla tzmir'in ulaşımı konusun- da düzenlediği ortak basın toplantisının öncesinde Köstepen'i arayarak "sü- rekli kaytardığı" yolunda ağır eleştiriler yönelten Çiller'in bu tutumunun is- tifada etken olduğu belirti- liyor. tstifasıyla ilgili sorulan yanıtlamaktan kaçınan Köstepen, Özer Çiller'in istifasıyla ilgisinin olmadı- ğını belirtti. Köstepen. "Gazeteler istifa nedenleri- niyazdılar. Onun dışındabir şey yok. Konuşulacak bir şey dc yok. Ben olayı zamana bırak- tun" dedi. Köstepen. "İstifanızın kabul edilip edilmediği he- nüz beDi değU" yönündeki bir soruya da. "Onu bile- mem. Ben istifanu verdim. Başbakan karannı verir, zaten şu anda Amerika'da. Dönünce de karannı verir. Onun zamanı da var, kara- nnı verir" yanıtını verdi. Dünya çocuklam Amtkabir'de TRT'nin düzenlediği 23 N isan Çocuk Şenliği'ne kanlan konuk çocuklar Anıtkabir'i ziyaret ettiler. TRT Genel Müdürü Tayfun Akgüner başkanhğında Anıtkabir'e giden çocuklar, Atatürk'ün kabrine çelenk koyarak saygı du- ruşunda buİundular. Daha sonra konuk çocuklar ve Türk çocuklan "Şenlik yürüvTİşü" yapblar. Kuğulu Park'ın öniinde başlayan yürüyüşte, 41 ülkeden 1.200 konuk çocuk ve onlan misafir eden Türk çocuklan şarkılar söyleye- rek ve dans ederek TBMM'ye kadar y ürüdüler. Çocuklar vürüyüş sırasında, Türkçe ve her ülkenin dilinde olmak üzere "Vurtta Sulh, Cihanda Sulh". "Kim demtş ki çocuk küçük bir şeydir" yazüı pankartiar taşıdılar. (AA) T.Ç ESKİŞEHİR ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ 1994/831 Davacı Hasan Çeliktürk vekili Av. Orhan Bingöl tarafından davalı Hediye Çeliktürk aleyhine açılan velayetin nezi davası sebebiyle: Adresi tespıt edilemeyen davalı Hediye Çelik- türk 'iin duruşmanın atılı bulunduğu 25.4.1995 gü- nü saat 10.45'te mahkememiz duruşma salonunda hazırbulunması veya kendisini bır vekille temsil et- tirmesi, aksi halde duruşmaya yokluğunda devam olunacağı ve karar verileceği. davalı Hediye Çelik- türk'e dava dilekçesi ve duruşma günü davetiyesi yerine geçmek üzere ilan olunur. Basın: 13739 URLA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1994 185 Davacı Bekir Faik Karaman ve Nefise Nebihe Kara- dağlar vekili tarafından davalı Tapu Idaresı aleyhine açı- lan Urla, Naıplı Mahallesı, 78 pafta. 306 ada, 53 parsel sayılı taşınmazın malık hanesındeki munsleri Mûrşıde admın Hatıce Mürşıde olarak düzeltilmesi talep edilen da- vada taşınmazın dığer hıssedarları ve bunlann mırascı- lan olan Hayrıye. Tülın, Özel. Murat Akpınar. Fatma Akpınar, Celal Akpınar. Sabıha Akpınar, Süleyman Fa- ik Diril, Şevket Akpınar, Binnaz Akpınar ve Mustafa Er'in adreslen temin edilip. adlanna dava dilekçesi teb- liğ edilemediğınden adı geçenlerin duruşmanın yapıla- cağı 4.5 1995 günü saat 10.00'da mahkemede hazır bu- lunmaları veya kendilerini bır vekille temsil ettirmeleri. aksi takdirde davanın yokluklannda yapılacağı v e hüküm venleceği hususu teblıgat yerine geçerli olmak üzere ila- nın teblığ olunur. Basın: 17345 pUYURU DENİZLİ 1. SULH HUKUK iMAHKEMESİ'NDEN 1994/890 Esas 1995/234 Karar Davacı Veli Aytekin vekili Av. Mustafa Baysan tara- fından davalı Ahmet Aydoğan hakkında mahkememiz- de açılan ortakhgın giderilmesı davasının verilen 22.3.1995 gün ve f994'890 esas 1995 234 sayılı karan ile Denızli Merkez Karaman Mahallesi Gerzile yolu mevkili kütük 1525, pafta 17K-I. ada 3417. parsel 3 ola- rak tapu sicilinde kavıtlı taşınmazın umum arasında açık artırma yolu ile satışı yapılarak ortaklığın gidenlmesi- ne (şüyuunun izalesıne) karar verilmiş olup. tüm araş- tırmalara rağmen adresi belirlenemeyen davalı Ahmet Aydoğan'a ilanen tebliğ olunur. 23.3.1995 Basın: 16358 T.C. İZMİR 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1994/2 Davacı Mahmut Sabuncu tarafından davalı Sema Sa- buncu aleyhine açılan boşanma davasında venlen ara ka- ran gereğince; Davalı Sema Sabuncu'nun 2. Cad. Yeşımay Apt. No: 27/9 Bahçelıevler, Ş.Urfa adresıne yapılan teblıgat bila teblığ ıade edilmiş ve yaptınlan zabıta araştırmasına rağ- men tebliğata elverişlı adresi tespıt edılmemış olmakîa dava dilekçesi de gazete ılanı ile yaptınldığından yenile- me dılekçesinm ilanen teblığıne karar venlmış olup yu- kanda adı ve adresi yazılı davalınm. duruşma günü olan 26.4.1995 günü saat 09.00'da mahkememızde hazır bu- lunması veya kendisini bir vekille temsil ettırmesi aksi hal- de duruşmalara gıyabında devam edilip yokluğunda ka- rar verileceği hususlan yenileme dilekçesi teblığı yenne geçmek üzere ilan olunur. 28.3.1995 Basın: 17337 TÜRK KARDtYOLOJt VAKFI 1995 YILI PROF. DR. REŞAT GARAN ÖDÜLÜ Duyurusu Vakfımızca, kalp ve damar hastalıklan konusunda bi- limsel hizmetler sunmak; bu alanda çalışan araştırmacıla- n özendirmek ve desteklemek amacıyla en lyi araştırmayı yapan araştırmacılara ödüller verilecektir. I- Venlecek ödüllere ilişkin kural ve yöntemler aşağıda göstenlmiştır. 1) Araştırmacmın Türk uyruklu olması zorunludur. 2) Araştırma. kalp ve damar hastalıklan konusunda ya- pılmış ve onjınal nıtelik içermelıdir. 3) .Araştırma son iki yıl içinde yapılmış olmalı ve ben- zen bır araştırmanın tekran olmamalıdır. 4) Araştırmacılann meslekı ve akademık özgeçmışleri ile nüfus belgesi örneklerinin de verilmesi gereklıdir. 5) Araştırmalar, bır orijinal ve 10 temiz fotokopi olarak Vakıf Genel Sekreteriiği'ne verilecektir. 6) Ödül kazanan araştırmalann her türlü yayına ilişkin telıfhaklan V'akfaait olacaktır. II- Bırinciye 100.000.000 TL, Ikınciye 75.000.000 TL. Üçüncüye 50.000.000 TL ve aynca ızleyen beş araştırma- ya da 15.000.000 TL mansiyon dağıtılacaktır. III- Ödüljürisi üyeleri Prof. Dr. Cem'i Demıroğlu, Prof Dr. Remzi Ozcan, Prof. Dr. Hasan Garan, Prof. Dr. Ayduı Karamehmetoğlu, Prof. Dr. Sevim Büyükdevrim, Prof. Dr. Kemal Önen, Prof. Dr. Nuran Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Yüksel Bozer, Prof. Dr. Hüsniye Yüksel ve Prof. Dr. Cüneyt Tür- koğlu'ndan oluşmaktadır. IV- Araştırmalann en geç 31 Ekim 1995 tarihine kadar Törk Kardivokıji Vakfl Genel Sekreterliği Hâlaskârgazi C. No. 274 Polat Pasajı Caferbey Apt K. 6 No. 103 Şişli - lstanbul Tel: (0212) 234 48 09 - Faks: (0212) 240 52 22 adresine göndenlmesi gerekmektedir. V- Ödüller 11 Aralık 1995 günü Türk Kardiyoloji Vakfı Florence Nightingale Hastanesı'nde yapılacak törenlerde sahıplenne verilecektir. GUNDUZ GOZUYLE MELtH CEVDET ANDAY Namus Bekçiliği Rahmetli Doğan Nadi, yazılannı gazetemizin bi- rinci sayfasındaki "BİR DAKİKA" sütun başlıklı yer- de yayımlardı. Bunlar kısa, çarpıcı, gülmecemsi yazılardı ve okuru bir anda kendine bağlardı... Kısa yazmak güçtür, çok vakit alır. Ünlü bir Fran- sız yazan, "Uzun yazdım, çünkü vaktim yoktu" de- mişti. Ama Doğan Nadi'nin yazıları, konuşmaları gibiydi, esprisi bir anda patlardı ve okuru en kısa yoldan konu ile karşı karşıya getiriverirdi. Yazarımızın ölümü üstünden yirmi beş yıl geç- miş, şimdi onu neden andığım sorulabilir. Bir yazısını ansıdım da ondan. Bir gün polis haberleri arasında okumuştuk: Adam mühendis miydi, mimar mıydı, geçmiş gün, unutmuşum; sevgilisini özel arabasına almış, kent- ten çıkmış, Küçükçekmece'ye yollanmış, orada yoldan ayrılıp göl kenarına gitmiş, bir ağacın altın- da tam siper yapmış. E... ne olacak? Elbet öpüşe- cekler. Derken efendim, polisı, jandarması, nerden gör- dülerse, gizli gizli yaklaşıp baskına uğratmışlar çif- ti. Karakoldu, mahkemeydi, olay gazetelere yansı- yor. Ertesi gün Doğan Nadi, "BİR DAKİKA" köşesin- de şöyle yazıyordu (Aklımda kalanı aktanyorum): "Adamın dikkatine, kibarlığına bakın! Kentten çı- kıyor, gözlerden uzak bir köşe buluyor, orada sev- gilisiyle öpüşüp, koklaşacak. Ama olmuyor, polisi, jandarması bastınp ikisini de karakola götürüyor- lar. Peki bu adam nerde öpüşsün?" Uzun yazmaya vaktim yok, sonuca gelivereyim. Bu olayda baskın düzenleyen devlet güçleri ge- nel ahlâkı koruma görevinı mi yerine getirmektedir- ler? Ben bir çiftin tenha bir yere gitmesinde genel ahlâka herhangi bir aykırılık görmüyorum; gönüllü namus bekçiliğıdır bu ve gönüllü namus bekçileri- nın sayısı erkek nüfusumuza eşittir diyebilirim. Geçmiş bır olayı örnek diye almamın nedeni ise Doğan Nadi'nin haklı sözlerini ansıtmak amacına yöneliktir. Yoksa günümüzden de omekler bulabi- lirdim. Kanma liselerimizde okuyan kız-erkek öğrencile- rimiz arasındaki arkadaşlıktan kuşkulanan okul müdürlerinin artık çok iyi bildiğimiz gereksiz duyar- lılıkları namus bekçiliği değil de nedir? Soruya geldik: Bu nasıl bir namus bekçiliğidir? Kimse öpüşmeyecek. "Demokrasi bir yaşam biçimidir" sözü dilimiz- den düşmüyor; evet, öyledir, demokrasi bir yaşam biçimidir ve bu yaşam biçiminin içinde sokaklarda öpüşmek de vardır. Öpüşen çiftlere kimse bak- maz, bakarsa ayıp olur. Gümrük Birliği'ne girmek için çırpınıyoruz, yann Avrupa Topluluğu'nun kapısına dayanacağız. Ne- den? Gerekçe şu: Biz de Avrupalıyız, Avrupa'nın dışında kalamayız. Gümrüğümüzü, ekonomimizi, maliyemizi ona göre hazırlıyoruz. Ama cinsel ahlak ve terbıyemızi gözden geçirme gereğini duymuyb- ruz. Konu oraya geldiğinde, "belden aşağı" deyip yasakları sürdürüyoruz. Bu kafayla zor Avrupalı oluruz. Avrupalılık "aşa^"dan başlar. ' Demokrasi Platformu temsilcileri vilayete başvurdu Işçiler, 1 Mayıs içîn Taksim Alanı'ııı îstedi • DlSK'in Genel Sekreteri Mehmet Atay, "Platformun lstanbul Eşgüdüm Kurulu, bu 1 Mayıs'ı bağımsızlık, banş, demokrasi için birlik, mücadele ve dayanışma şianyla kutlama karan alnuştır. Işçi sınıfının yıllardır hasreti olan 1 Mayıs'ı 1 Mayıs Alanı'nda kutlamak istiyoruz" dedi. İstanbul Haber Servisi - meninözleminiçekmektedir. Demokrasi Platformu tem- silcileri dün vilayete başvu- rarak tstanbul'da 1 Mayıs'ı kutlamak için Taksim Ala- istediler. Demokrasinı nı Platformu üyesi DlSK'in Genel Sekreteri Mehmet Atay, "Platformun İstanbui Eşgüdüm Kurulu, bu 1 Ma- yıs'ı bağımsızlık, banş, de- mokrasi için birlik. mücade- le ve dayanışma şianyla kut- lama karan almıştır. İşçi sı- mnnın y ıllardır hasreti olan 1 Mayıs'ı 1 Mayıs Alanı'nda kutlamak istivoruz" dedi. Türk-İş,DfSK,KamuÇa- lışanlan Sendikalan Konfe- derasyonlaşma Kurulu, TM- MOB. Halkevleri ile toplam 12 meslek odası ve demok- ratik kitle örgütünün katılı- mıyla oluşturulan Demokra- si Platformu, 1 Mayıs'ın Samsun, Ankara, Adana, Iz- mir, Bursa ve Istanbul'da mi- tinglerle kutlanması karannı aldı. İstanbul'da gerçekleştiri- lecek 1 Mayıs Mitıngı için dün vilayete başvuruda bu- lunan Demokrasi Plarformu tstanbul Miting Kurulu, Va- li Yardımcısı N'ihat Kemal Eren ile görüştü. DlSK Ge- nel Sekreteri Mehmet Atay, Yönetim Kurulu üyesi Do- ğan Halis. Çagdaş Hukukçu- lar Derneği lstanbul Şube Başkanı Le\ent Tüzel ve T- MMOB lstanbul Şube Baş- kanı Levent Serhen'in katıl- dığı görüşmede, DtSK Ör- gütlenme Daire Başkanı ve Miting Tertip Komitesi Söz- cüsü Çetin Uygur, 1 Mayıs'ı kutlamak için Taksim Ala- nı'nı istediklerini söyledi. Uygur şöyle konuştu: "Işçi sınıfı yıllardır 1 Ma- yıs'ı Taksim'de kutlayabil- İlk 1 Mayıs mra'ngi ise yine DtSK tarafından Taksim Alanı'nda gerçekleştirilnıiş- tir. Bugün, dünden çok daha yakıcı biçimde hissedilen de- mokrasi ihtiyacını arük ikü- darlarda dilegetirir oidu. Bu başvuruyu. sendikalann, odalaruı ve demokratik kitle örgütierinin en üst örgüüeri yapryor. Bütün bunlann dik- kate aunarak v ilay etin baş- vurumuzla ilgili takdir hak- kını kullanmasını bekliyo- nız." Başvuru dilekçesini paraf- layan ve "Başvuruyu emni- yete kendiniz götürün'" diyen Vali Yardımcısı Ninat Kemal Eren ise tstanbul'da miting yapılacak alanlann önceden belirlendiğini, Taksim Ala- nında miting yapılamayaca- ğrm söyledi. Daha önce Bos- na-Hersek için izinli ya da izinsiz mitinglerin ayru mey- danda yapıldığının anımsa- tılması üzerine ise Eren, ala- mn ancak Cumhurbaşkanı ya da Başbakan'ın izniyle açılabileceğini belirtti. Başvurunun ardından vi- layetin önünde bir basın açıklaması yapan DlSK Ge- nel Sekreteri Mehmet Atay, Demokrasi Platformu'nun bu yıl 1 Mayıs'ı u Bağımsız- lık. banş ve demokrasi için birlik, mücdele ve dayanışma şianyla kutlamasının, işçi sı- nıfuun tarihsel öztemi" oldu- ğunu söyledi. 1 Mayıs'ın işçi sınıfinın, emekçilerin sorunlannı, is- temlerini ortaya koyduğu bir kampanyaya dönüşmesi ge- rektiğini belirten Atay, çeşit- li toplantılar, etkinlikler, bil- diriler, broşürler ve afişlerle bu kampanyayı sürdürecek- lerini kaydetti.