01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 NİSAN1995SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 2.TÜYAP Ankara Kitap Fuan 15-23 nisan tarihleri arasında Altınpark'ta gerçekleştirilecek Bener'in 5O.yılıkutlanıyorKültür Servisi- Geçen yıl birincisi dü- zenlenen "TÜYAP Ankara Kitap Fu- arTıun ikincisi bu yıl 15-23 nisan tarih- len arasında Altınpark'ta gerçekleştiri- lecek. Fuara bu yıl 160 yayınevi ve ya- yın kuruluşu katilacak. Fuar kapsamın- da 32 etkinlik düzenlenecek. Kültür Ba- kanlığı da fuara bir standla katılacak. Kültür Bakanlığı Yayınlan öğrencı ve öğretmenlere yüzde 50 indirim uygula- yacak. Yazar Erhan Bener'in "Yazmda 50. Yıh", AtiDaOzkuimta'nın sunuşu ile kut- lanacak. Ümit Yayıncılık'm, "Ankara'da Kucaklayahm" sloganı ile gazetemizya- zan Prof. Dr.Toktanuş Ateş için özel ha- zırlanan "Başkent Ankara'dan Toktamış Ateş'e" paneli Menpare Çeiik'in sunu- şu ile açılacak. 15 nisan cumartesi saat 11 .OO'deki açı- lışın ardmdan 13.30'da "Telif Haklan Sorunlan"konulu bir panel gerçekleşti- rilecek. Edebiyatçılar Derneği'nin dü- zenlediği panele konusmacı olarak Ün- sal Piroğiu, Cumhur Ozdemir, Aü Püs- kunuoğlu, Prof. Dr. Şafak N. Erel ve Prof. Dr. Fırat Oztan katılacak. Aynı gün saat 15.30'da ise SODEV (Sosyal Demokra- si Vakfı)'nın düzenlediği panehn konu- su "Şiddetten Demokrasiye" olarak be- lirlenmiş. Deniz Kavukçuoğlu'nun yö- neteceği panele konusmacı olarak Kül- tür Bakanı Ercan Karakaş, Haluk Şahin, Dr. Tank Zrya Ekuıci, Aynur Tuncel, Do- ğu Ergil, Halil Ergün, Prof. Dr. Leriz Onaran ve Osman Okkan katılacak. 16 nisan pazar günü etkinlikler saat 11 .00'de yapılacak "Avrupa'daki Türk- ler ve Türidye"konulu bir sempozyum yapılacak. Sempozyumun açılış konuş- masmı Kültür Bakanı Ercan Karakaş gerçekleştirecek. Karakaş, "Avrupalı Tûrkler ve Biz" konusu üzerinde dura- cak. 11.30'da Cem Özdemir (Milletve- kili ve Alman Parlamentosu Başkan Yar- dımcısı) "Alman Parlemantosundan Al- manya"daki Tûrklere Bakışı", Prof. Dr. Faruk Şen ıse (Türkiye Araştırmalar Merkezı Müdürü) "Avrupa'dakiTürkle- rin2000YıllanlakiMüdürü"başlıklıbı- rer konuşma yapacak. Sempozyum kap- samındasaat 13.30-15.30 arasında "Al- manya'daki Türklerin Siyasi Örgünen- mesi ve Seçme- Seçilme Hakkı" konulu bir panel gerçekleştirilecek. Panele ko- nusmacı olarak Aİunet Iyıdırlı (HDP), Fethiye Özver (_DYP), Abdüllatif Şe- ner(RP), GürayOz (Türkiye Araştırma- lar Merkezi) ve Şefik Kahramankaptan (gazeteci- yazar) katılacak. Pazar günü saat 16.30'da Edebiyatçılar Derneği'nin düzenlediği "50. Sanat Yıhnda Erhan Bener" konulu bir panel duzenlenecek. Prof Dr. EmreKongar'ın yöneteceği pa- nele konusmacı olarak Vüs'at O. Bener, \lgjt Bener, Muzaffer Buyrukçu, Prof. Dr. Giirsel Aytaç ve Kemâl Ateş konus- macı olarak katılacak. Saat 20 00'de Ceyhun Atuf Kansu Şnr Ödülü'nü kaza- nan AliCengizkan'a, Şinası Sahnesı'nde yapılacak törende ödülü venlecek. 'Dağlann SultanT Pazartesi günü etkinlikler saat 14.00'de yapılacak "Ustamız-Dostumuz Erhan Bener"konulu açıkoturumla baş- layacak. Ümit Yayıncılık'm düzenlediği paneli Jülkte Gülizaryönetecek. Açıko- turumda Vüs'at O. Bener. Feridun An- daç, AUCengizkan, Atilla Şenkon ve Ata- ol Behramoğlu konuşma yapacak. TÜ- YAP'ın düzenlediği "Dağların Sulta- nı"başhğı altında gerçekleştirilecek söy- leşiye Dursun Akçam ve Deniz Kavuk- çuoğhı konusmacı olarak katılacak. Pa- zartesi saat 17.30'da TÜYAP ve Yeni Yüzy ıl gazetesınin ortaklaşa düzenledi- ği "Edebiyat Matineleri"konulu bir pa- nel gerçekleştirilecek. HaMun Çubuk- çu'nun yöneteceği panele konusmacı olarak Ârif Damar, Aİunet TeDi ve Ah- met Erhan katılacak. 18 nisan salı günü ise saat 11.30'da Kavram Yayınlan'nın düzenlediği "Çe- viri Şnr" konulu bir panel var. Bu panel- de Ahmet Cemai, Eray Canberk, Ahmet Soysal ve Erdal Alovatartışacak. Salı gü- nü saat 13 30'da Demirtaş Ceyhun, •160 yayınevi ve yayın kuruluşunun katılacağı, 32 etkinliğin düzenleneceği Ankara Kitap Fuan'nda bu yıl Erhan Bener'in(solda) yazında SO.yılı kutlanacak. Edebiyatçılar Demeği'nin düzenlediği '50. Sanat Yıhnda Erhan Bener' başlıklı panel ve Ümit Yayıncılık'm gerçekleştireceği 'Ustamız- Dostumuz Bener' konulu açıkoturum yapılacak. • Türkiye Yazarlar Sendikası, '75. Ölüm Yılında Ömer Seyfettin'i(üstte) anacak. '500. Doğum Yıhnda Fuzuli'nin(altta) Güncel Önemi' başlıklı panel gerçekleştirilecek. "Edebiyaümızda Köy, Köylü ve Köy Edebiyan" üzenne düşüncelerini anlata- cak. 15.30'daki "Dfl, Siyasa, Kitap" ko- nulu panele de Mustafa Ekmekçi, Şük- ran Kurdakul ve Fikri Sağlar konusma- cı olarak katılacak. Dil Derneği'nin dü- zenlediği paneli Korkmaz Alemdar yö- netecek. Saat 17.30'da ıse Şükran Kur- dakul, u Edebiyat Matineleri"nın konu- ğu olacak. Çarşamba günü 12.00'de Prof. Dr. Zeynep Korkmaz ve Prof. Dr. Hamza Zürfikar'ın konusmacı olarak katılaca- ğı u Dfl Kurumu'nun 10 Yılhk Çahşma- lan" üzerine bir konferans gerçekleşti- rilecek. 14.30'da ise Türkiye Yazarlar Sendikası, "75. Öhun Yıhnda Ömer Sev- fettin"i anacak. AbduHah Nefes'in yö- neteceği panelde Feyza Hepçflingüjer, İs- mail Gümüş, Lütfîye Aydın ve Ozcan Karabulut yazann yapıtlannı ırdeleye- cekler. 16.30'da Ümit Yayıncılık, Erhan Bener'e 50. sanat yilı dolayısıylabirödül sunacak. "Edebiyat MatinelerTnin çar- şamba günü saat 17.30'daki konuğu ise Ozdemir İnce olacak. Perşembe günü ise Dünya Kitap Der- gisi 'nin düzenlediği "Edebiyatta Ahlak" konulu paneli Faruk Şüyun yönetecek Erendiz Atasü. Hasan Bülent Kahra- man, M. Mahzun Doğan, Mehmet Do- ğan ve Mustafa Şerif Onaran konusma- cı olarak katılacak. 15.30'da ise Ankara- h gençlerin katılacağı, Ümit Yayıncı- lık'm düzenlediği "Başkent Ankara'dan Toktamış Ateş'e" konulu bir panel ger- çekleştirilecek. "Edebiyat Matinele- ri"nin perşembe günkü konuklan Şük- rü Erbaş, Ferruh Tunç ve Ali Cengizkan olacak. FuzuITnin güncel önemi Parantez Yayınlan fuar etkınliklenne, cuma günü, "Mizah ve Karikatürde Dü- şünce Ozgürlüğü" paneli ile katılacak Mert Ali Başanr'ın yöneteceği panele Gani Müjde, Metin Üstündağ, Cihan De- mirci, Mehmet Çağçağ ve Tuncay Akgün katılacak. Aynı gün "Ulusal Egemenük ve Dil" konusu Toktamış Ateş, Hüsnü Göknel ve Emin Özdemir'in katılımıy- latartışılacak. Dil Dernejı'nın düzenle- diği etkinliği tskender Ozturanb yöne- tecek. Cuma günü "Edebiyat Matinele- ri"nin konuğu Can Yücel olacak. Cumartesi günü "Edebiyat Oğretimin- de Çağdaş Anlayış"tartışılacak Ömer Ünalan'ın yöneteceği panelde Vecihi Ti- muroglu, Hkiayet Karakuş, Mehmet \y- dın ve Osman Bolulu katılacak. Aynı gün Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın şiın Emin Oz- demir'in yönetimınde düzenlenen bir panelde tartışılacak. Edebiyatçılar Der- neği'nin düzenlediği panele Ahmet Tek K, Salih Bolat,Yunus Koray ve Veysei Ço- lakkatılacak. "DüşünceveAçudamaOz- güriüğü"ise Ataol Behramoğlu"nun yö- netimınde gerçekleştinlecek. Bu panelin konusmacılan ıse İlhan Selçuk, Akın BirdaL, Muzaffer Erdost ve MahmutTa- UÖngören Yine son gün saat 10.30'da "Çocuk Edebiyatına Baktş" konulu panel. saat 12.30'da Aydın Boysan sohbetı ve saat 14.00 da "500. Dogum Yıhnda Fuzu- H'nin Güncel Önemi"' paneli sunulacak. Altınpark tesıslennde duzenlenecek fuar etkinlıkleri kapsamında, Semih Poroy, Kamil Masaracı ve Nezih Dan- yal'ın kankatür sergısı açılacak. Anburnu Ödülleri sahipleri açıklandı Knltflr Servisi- Şair ve si- nemacı Orhan Murat An- burnu anısına bu yıl altıncısı gerçekleştirilen Anburnu Ödülleri sahiplerini buldu. Şiırkitabı dalındaOktay Ak- baL Kemal Özer. Hflmi Va- vuz, Hulki Aktunç ve Turgay Fişekçi' den oluş^n seçıci ku- rul, geçtiğımiz günlerde yi- tırdığimız Mustafa lrgat'ın 'Ah'siz KimBk Kitabı'adlı ya- pıtını oy çokluğuyla ödüle değer buldu. Oğuzhan Vkay, Enver Er- can, Suna> Akın, Hüseyin Alemdar ve Küçük tsken- der'den oluşan yayımlanma- mış şiir kitabı seçici kurulu da Ahay Öktem'in 'Çamur Şiir' dosyasını Jüri Özel Odülü'ne değer gördü. AtrfYılmaz, Cevat Çapan, TunçBaşaran,TankAkan ve Şerif Sezer'den oluşan kısa metrailı fılm seçici kurulu, BanulmsetDiler'in 'Battani- ye' adlı Fılmini bırincilikle, Tunç Tanyeri'nin 'Düşman' adlı filmini ikincilikle ve Eb- nıhan Marmara'nın 'thsan Suphi'nin Şiir Kitabı' adlı fil- mini uçüncülükleödüllendir- di. Bu dalda, F. Çağdaş Ka- ya'nın 'DdGözAraa'adlı fil- mi de Onat Kutlar Kısa Met- rajlı Film Jüri Özel Odülü'ne değer görüldü. Macit Koper, Ertem Gö- reç, Orhan Oğuz, Serap Ak- soy ve Yusuf Kurçenli'den oluşan kısa metrajlı film se- naryosu seçici kurulunun de- ğerlendirmesi sonucu, Ah- met HalukÜnal'ın 'Çocuklu- ğumun Hayal Perdesi'adlı se- naryosu bırincilikle ödüllen- dirildi. Özer Emıgay'ın 'İz- ler' adlı senaryosu ıkincilik, Siıel Brindisi'nin 'Unutoian- lar'adlı senaryosu da üçün- cülük ödülüne değer bulun- du. Bu dalda, Meryem Ba- yar'ın 'Nana'senaryosu da Jüri Özel Ödülü'yle ödüllen- dınldı. Uzun metrajlı fîlm öyküsü dahnda ıse Zeld Ökten, Ya- vuz Ozkan, ZohalOkay, Me- ral Oğuz ve Mine Çayıroğ- lu'ndan oluşan seçici lcuru- lun değerlendirmesi sonucu tbrahim Karaoğlu'nun' Yağ- mur Kuşu' adlı öyküsü oy çokluğuyla birincilik ödülü- ne değer görüldü. Şerafettin Kaya'nın 'Zambaklar Gece Ölûr' adlı öyküsü ikincilikle, Zafer Karalar'ın 'Aaya Gem Viırulmaz' adlı öyküsü de üçüncülükle ödüllendinldi. Gülnur Sözmen, Sabit Kalfagü, Yaşar Şenyüz, Cem Çetin ve Tunç Atayön'den oluşan fotoğraf dalı seçici kurulu da Gûl Ezen'in 'Ay Pe- risi' adlı fotoğrafinı binnci- lik. Enis Umuler'in 'Zaman I' adlı fotoğrafinı ikincilik, Rnhi Tek'in 'Umut' adlı fo- toğrafinı da üçüncülük ödü- lüne değer buldu. Bilgi Yayınevi'nden çıkan yeni kitaplar AJSKARA (Curahuriyet Bürosu)- Bılgı Yayınevi'nin yeni lıtaplan arasında; Yek- ta Gûngör Özden'ın, "Ata- türk Sizsiniz", özgün yazıla- nn yer aldığı Aydın Boy- san* ın "Leke Bırakan Gölge- ler", Ergun Sav'ın "DeH De- B". TırgtıtÖzakman'ın "Dr. Rıza Nur Dosyası". Prof. Te- kin Vkılhoğlu'nun "tnsan Hakiınnın Korunması Ala- nındı Temel Belgeler" bu- lunu^or. Deneme alanında \tiUs tlhanın "Hangi Laik- Uk", Bedri Rahmi Eyüboğ- lu'rıuı "Kültür Yokuşu", gülrrece dahnda da Muzaf- fer laçû'nün "DBber" adlı ki- taplan çıktı. Şiir dahnda Hü- seySn Yurttaş'ın "Sevgiden Ötesı Cehennem", Hidayet Kaı^kuş'un "Ateş Mektup- lan" ile Hakan Savh'nın "Unutuhnuş Çocukluk Es- kizleri', Gül Abus Semer- d'nin "Kara Peterinli Bir Şö- valye (Hamdi Bey)" adlı öy- kü kitabı da okuyucuyu su- nuldu. Sinema kitaplan: Oğuz Makal'ın "Güldürü- Komedi FilmlerT, T. Ka- kınç'tn "Pofisrye-GeriHm Fimleri", Vey^el Atayman'ın "Duygu-AşkFümleri", And- re Bazın'm "Çağdaş Sinema- mn Sorunlan", V.I. Pudov- kin'in "Sinemanuı Temel D- keteri", Orson VVelles'in "Yurttaş Kane". Ingmar Bergman'ın "Aynadaki Gi- bi", Antonioni'nin "Gece"ve Eisenstein'ın "Potemkin Zırhlısı", Renoir'in "Harp Esirieri", Ford'un "Cehen- nemden Dönüş". Yayıncılar, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na ilişkin yeni yasa tasansını eleştirdi Bandrol, tasarıdan çıkankuı GAMZEVARTM Türkiye Yayıncılar Birli- ği ve Türkiye Yazarlar Sen- dikası, bugünlerde TB- MM'de görüşülmekte olan 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserlen Yasası'nın bazı maddelerinin değiştirilme- sine ilişkin yasa tasansını eleştirdi. Eleştiriler; kitaba Kültür Bakanlığı tarafından bandrol verilmesı, korsan yayıncılığa karşı caydıncı önlemler ahnmaması, çevi- n yapıtlarda 10 yılhk za- man aşımının birdenbire 70 yıla çıkanlması, TRT'nin AtdAnt Aydın Ilgaz t , ., • Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Atıl sanatçılann yapıtlannı ızın . J J i . aimaksızm kuiianma hak- Ant, yasa tasansını, yayıncılar açısından kına sahip oiması gibi ko- kargaşa yaratacak ve sorunlanna açıklık nular üzerinde odaklandı. o f .tirmpvpn hir ta«an nlarak nitpiprli Türkiye Yayıncıiar Birii- getırmeyen bir tasan oiarak nıteledı. ği Başkanı Ani Ant, yasata- ^ Ant Kültür Bakanhğı'nm kitaplara sansını, yayıncılar açısm- , , , • • .. , r dan kargaşa yaratacak ve bandrol vermesının sansure yol açabileceğini vurguladı. • Dirim ve Ilgaz da bandrolün korsan ^"^nmış basımı önleyemeyeceğini, uygulamamn _" °"""'" yaymcılara külfet getireceğine ve iade figiiirnaddeierinbırkezda- kitaplarda sorun yaratacağma belirtti. ha gözden geçırilmesini is- Aygören Dirim g ş y sorunlanna açıklık getır- meyen bir tasan olarak nı- teiedi.Ant, yaymcıiara da- mşıimadan h i MetinCelal tediklerini belirtti. Ant, uluslarara- sı bilgisayar programcılannın bas- kısıyla gümrük birliğine girme şart- lanndan biri olarak, bir taraftan da Amerikalılann dayatmasıyla çıka- cak yasanın yayıncılık dünyasıyla ilgili son derece değişik, bugüne kadar alıştıklan uygulamalann dı- şında uygulamalar eetirdiğını söy- ledi. Fikir özgürlüğüne getirilen kısıt- lamalann dışında en büyük sorun- lannın akıl almaz boyutlara varan korsan yayıncılık olduğunu vurgu- layan Ant, tasanda korsan yayıncı- lığın bir tarifinin bulunmadığinı, bu meselenin açık ve net bir şekilde ifade edilmesi, takibi şikâyete bağ- lı suç olmaktan çıkanlması ve kor- san yaymlann resmen kovuşturul- masının tasanya eklenmesi gerek- tiğini ifade etti. Korsanlığı önlemenin bandrolle olabileceğini savunan, ancak band- rol ışiyle Türkiye Yayıncılar Birli- ği'nin ilgilenmesi gerektiğini düşü- nen Atıl Ant, Kültür Bakanhğı'nm kitaplara bandrol vermesının san- sure yol açabileceğine dikkat çek- ti: "Müzik kasetlerine de bandrol verüiyor ve bu zaman zaman sansür aracı olarak kuilamhyor. Aynı şekil- de kitaba da bandrol konmasının gizli sansür haline gelmesi çok cid- di bir tehlike. 'Basın hürdür ve san- sür edilemez' şekUndeki anayasa maddesi zaten bu tür bir bandrol uygulamasının kitaba konmasına engeL Biz bandrolü korsanı önleme- nin bir aracı olarak başka tüıiü kul- lanmavı belki planlavabilirdik. Fa- kat Kültür Bakanhğı'nm bazen giz- li, bazen açık bir sansür mekaniz- ması haline gelme olasıhğı çok kuv- \ctli. Bu nedenle bu bandrol mese- lesinin tasarıdan çıkanlmasuu isti- yoruz." 'Bandrol iş yükü getirir' Türkiye Yaymcılar Birliği Genel Sekreteri Aydın Hgazda kasetlerde iade sorununun olmadığını belirte- rek "Yay ıncılıkta ise maalesef bu var. Hem azsayıda kitap basryoruz hem de iade edüebiliyor. Bu neden- le bandrol bize iş v ükü getiriyor. Ki- tabın üretUişi sırasmda doğan hata- lar vtar. 2 mttyon kaset bir anda üre- tiliyor. hata oranı çok az oluyor. Ki- tapta çok fazla oluyor" dedi. Ilgaz, korsan yayınlann tasanda, damga pulu üretmek ya da para basmak gi- bi bir suç olarak nitelendirilmeme- sinin, korsan yayınlan yapanlara kolaylıklar sağladığını söyledi. Korsan yayınlan gerçeİdeştiren- lerin çok satılan kitaplan bastıkla- nnı, bu yüzden yayımladıklan ki- taplann çok satıldıgının başkalan tarafından öğrenilmesinden korkar hale geldiklerini vurgulayan Ilgaz, "Bu nedenle biz sanatçnun eserini satmryor gibi göstermenin yöntem- lerini arayucağız. Ozaman da yazar şüphelenecek bizden" dedi. Ant, TRT'nin yazann iznini al- madan eserini kuiianma hakkına sahip olmasını da bir tür korsanlık olarak niteleyerek hiçbir kurumun, yazann iznini almadan ve talep et- tıği bedeli ödemeden eserini kul- lanmaması gerektiğini söyledi. Ant, çeviri eserlerde 10 yıllık za- man aşımının 70 yıla çıkanlması- nın yaratacağı sonmlara da değin- di: "Bugüne kadar yayımlandığı ta- rihten itibaren on yih geçmiş eserle- rin Türkçeye tehf ödenmeden çe\- rilmesi mümkündü. Bu şekilde bin- lerce kitap çevrildi \e yayımlandL Bunlar birçok yayınevindc dağılmış durumda. Bu, 70 yıla çıkanldığı za- man, bugüne kadar basılı olan bü- tün eserler korsan basümış duruma düşüyor. Bir yaymevi Sartre'm ki- taplannı basmışsa, başka bir yayı- ne\i bu kitaplann telif hakkını aluı- ca, korsan duruma düşecek, yapb- ğı yannm da boşa gitmiş olacak." Bir sistemden başka bir sisteme geçişin bu kadar ani ve zaman tanı- madan yapılmasının yayınevleri arasmda, yabancı yayınevle- riyle aralannda sorun çıka- racağını belirten Ant, bu geçiş sürecinde bir takım ara çözüm maddelennın gerekliliğini vurguladı. EskiTüriciye Yayıncılar Bır- liği Başkanı ve şu anda onur kurulunda olan Aygören Di- rim de kitaplara bandrol ya- pıştınlmasının korsan bası- mı önleyemeyeceğini belir- terek bunun uygulanmasınm yaymcılara büyük külfet ge- tireceğine, iade kitaplarda sorun yaratacağına dikkat çekti. Aynca kitaba bandrol uygulamasının sansür niteli- ği de taşıyacağını da söyle- yen Dirim, tasannın yaymcı- lann meslek birliği oluştur- malanna imkân tanıyan 16. maddesinde öngörülen deği- şikliğin aynen kabul edilme- ^ıni istedi. 43. madde iptal edilsin Türkiye Yazarlar Sendika- sı'nın Telif Haklan Komis- yonu'ndan Metin Celal, yasanın TRT'ye diğer televizyon kanallanndan farklı olarak Türk ya da yabancı uyruklu yazar, bes- teci ve diğer eser sahiplerinin eser- lerini izin almaksızın ve ödenmesi gereken telif ücretini kendisı tespit ederek kuiianma hakkı veren 43. maddesının iptal edilmesini istedik- lenni söyledi. Yasa taslağında korsan yayının daha çok eser sahibi ile yayıncı arasmdaki anlaşmazlıklara getirilen cezai yaptınmlarla çözümlenmeye çalışıldığım belirten Celal, para cezasıyla yetinılmeyerek hapis cezasının da getirilmesi gerektiğini belirtti. Eser sahiplerinin, hırsızlık olay- lannda olduğu gibi mahkemelerden ihtiyati tedbir karan çıkartabil- meleri gerektiğini söyleyen Celal, para cezalannın da belirii bir rakam yerine memur maaş katsayısma bağlanarak otomatik olarak art- masının sağlanmasını istediklerini ifade etti. Celal, tasannın 26. maddesi ile kitaplara getirilen bandrol kullanıl- ması ile ilgili hükümlerin ve band- rolün nasıl alınacagının seçimle iş- başına gelmiş kültür bakanı ve o- nun atayacağı memurlarca belir- lenecek ohnasının hukuka ay- kınlığına ve bunun sansüre yol aça- bileceğine dikkat çekerek, band- rolün nasıl alınacagının yasada belirtilmesi gerektiğini vurguladı. ALINTILAR TAHSİN YÜCEL Içimizdeki Mozart Fazıl Say, adını bizim ülkemizde son birkaç ayda, kazandığı önemli uluslararası yanşmanın adıyla bir- likte duyurdu; yani, bize özgü bir olgu sonucu, iki "bi- linmezin bir araya gelmesinden iki pariak "bilinen" doğdu. Ancak büyük çoğunluğumuz için, ikisi de ad düzeyini aşamadı daha: International Young Con- cert /Vt/stekonusunda fazla bir bilgimiz yok. Fazıl Say'ın da ne ezgilerini tanıyabildık ne pıyanosunu dinleyebildik. Gene de ozan adaşı gibi çok verimli ve çok yetenekli olduğu anlaşılryor. Gene onun gibi, hem de daha çok genç olmasına karşın örneklerine müzik evreninde oldukça sık rastJadıgımız "akvar- yumda balık" türü sanatçılara pek benzemiyor. Bir kez, kendi alanının dışında kalan etkinlikleri bilmez- likten gelmiyor. İkincisi, 3 Nisan 1995'te, Cumhuri- yet'te yayımlanan söyleşide gördüğümüz gıbı, top- lumsal olaylan yakından izleyip çözümlüyor. Örne- ğin ulusal önyargılann olumsuz sonuçlarını kişisel deneyimlerinden biliyor: "Fransa'da bir yanşmaya girdim, özel ödül aldım; Amerika 'daki yanşmada bi- rinci oldum; Almanya 'da, Köln 'de bir yanşmaya gir- dim, birinci turda elendim." Genç sanatçımız, genel olarak bireyin, özel olarak da sanatçının toplumuyla ilışkıleri konusunda da ol- dukça kesin kanılara varmış gönjnüyor. Böylece Tür- kiye'ye yerieşmeyi düşünüp düşünmediği sorulun- ca, hiç duralamadan venyor yanıtını: "Herkes Refah gelecek diye korkarken benim kalkıp buraya gel- mem bıraz sakat bir şey olur. Refah gelirse hakika- ten her şey bitecek. Ben müziksizyaşayamam. ön- ce Türkiye'nin düzlüğe çıkmasını beklemem laztm. Dunım zaten kanşık. Bunun içine sanatçı olarak gir- mek, enayice kendi haklannı kaybetmek demek. Bu- rada venlen bir savaş var, ama neye karşı verildiği bile şüpheli şu anda. Temelden bir şeylere karşı sa- vaş vermek lazım ki o da çok yükseklerde konsant- rasyona gereksinim duyan sanatçılar için ölüm de- mek. Insan sanatını mı yapacak, Mozart mı çalacak, yoksa bu adamlaha mı uğraşacak, bir şey uğruna kavga mı verecek?" Hemen belirtelim, Fazıl Say, söyleşinin başka bir yerinde, kulaklannda Orhan Veli ve Nâzım Hikmet- gibi ozanlann şiirlennın yankılandığını söyledığine göre, bu ozanlann verdiği kavgayı onaylıyor, Türki- ye'de siyasal ve ekonomık haklar için verilmiş ve ve- rilecek savaşımlan da onaylıyor. Daha da iyisi, ken- di açısından Türkrye'nin yaşanabilir bir ülke oiması için bu savaşımlann kazanılmış olmasını zorunlu ko- şul olarak görüyor. Ama savaşım kazanılmadan yur- da dönmeye ya da savaşıma katılmaya gelince ha- yır. Türkiye'ye gümrük kapılannı açmakta nazlanan Batılılar gibi o da önce kendi koşullarına uyulmasını istiyor. Savaşıma katılmak, geçici bir süre için bile ol- sa müziksiz yaşamak, müziksiz yaşamak da "öl- mefc"olduğunagöre, ulusunun yazgısını paylaşmak da ulusu için savaşmak da ona göre "enayilik." özgürlük bireysel seçimlerin ululanması biçimin- de anlaşılınca, bu mantık gönülden alkışlanabilir. A- ma tartışmaya açık bir mantık olduğu kesin. Bir kez genç sanatçımızın hemen araya soktuğu şu "ölüm" kavramı, çok aşın bir kavram, tüm ayrımları silip atı- yor. Oysa müziğinden yoksun bırakılmış sanatçı, bir sanatçı olarak öldüğü varsayılabilse bile bir yurttaş olarak yaşar, yaşamını sıradan bir yurttaş olarak sür- ,,. dürmek zorurvda btrakılınca da "öldürülmüş sanat- çı" için kavgaya girmesinden daha doğal bir şey ola- maz. Öte yandan tarih bize insanlann uğrunda ya- şamlannı tehlikeye attıklan biricik değerienn kendi- leri için "yaşamsal" bir nitelik taşıyan değerler oldu- ğunu göstermekte. "Yaşamsal değer"se, alıp kaçtı- ğımız, herkesten uzakta tükettiğimız bir azık değil. Fazıl Say'ın yaşamsal diye sunduğu şey de bir de- ğer değil gerçekte, örneğin Mozart'ın müzığı değil, kendisinin Mozart çalabilmesi, yani kendi bireysel koşulu, kendi bireysel konumu. Bu arada bireysel seçimleri ne denli yüceHirsek yü- celtelim, "Mozart çalma "nın yüzde yüz bireysel bir olgu olmadığını belirtmek gerek. Iktidara gelmiş bir Refah yönetimi Fazıl Say'a kendisini Istanbul'da çok yüksek bir aylıkla görkemli bir köşke yeıieştirmeyi önerse ve burada dilediği zaman, diledığı kışilerie, dilediği ezgilen çalabileceğini söyleseydi gelir miy- di, gelse mutlu olur muydu? Hiç sanmam, çünkü çal- mayınca öleceğimizi düşündüğümüz Mozart ner- deyse özü gereği toplumsaldır, yeniden canlandır- dığımız MOzart ezgileri başkalanyla paylaşıldıklan öl- çüde değer kazanır. Ama böyle bir durumun varlığı bile bizi savaşımın gerekliliğine getinr: Mozart'ın ışı- ğına ulaşmış kişi, unutulmaz Saint-Exupery gibi çevresindeki "insanlann her birinde bıraz da Mo- zart'ın öldürülmesi"ncier\ tedirgin olur, biraz da insan- lann içinde "çocuk Mozart" öldürüldüğü için başkal- dınr. Oyleyse Fazıl Say'ın sanatçı etkinliğinı sorun- suz toplumlarda sürdüımeyi yeğlemiş oiması belki saygıya değer kişisel bir seçim, ama örnek bir se- çim değil. Buna karşılık, değerii sanatçımızın bizlerden özür dilemesine gerek yok: Sanatsal etkinlikler açısından tehlikeli olup olmaması başka bir konu, ülkemizde Refah iktidara gelirse, yurttaş oylannın toplamının en fazla yüzde otuzuyla, ama yüzde otuzun yüzde yet- miş üzerinde egemenlik kurmasını bir aykınlık ola- rak görmeyen tüm öteki partilerin onayıyla, yani oy- biriiğiyle olmasa da onay biriiğiyle gelecek. Bu da söylediği gibi savaşımı fazlasıyla kanşık, fazlasıyla kuşkulu bir duruma getirecek. Bir ülke yabancı işga- line uğrayınca savaşmak kolaydır; ama kendi gene- rallerince işgal edilince, yurttaş çoğunluğu da bu iş- gali destekleyince, her şey birbirine kanşır. Ne olur- sa olsun, böyle bir duruma düşersek, Fazıl Say "Oh olsun!" diyenlerden olmayacak hiçbir zaman; yarat- tığı ezgiler de kavgadan kaçmayanlara destek ola- cak. Öyle ya, içimizdeki Mozart, bir ezgi toplamından çok daha fazla bir şeydir. Meliha Ars yaşaıranı yrdrdi • Kültür Servisi - Tiyatro sanatçısı Meliha Ars, önceki gün Ankara'da öldü. 1920 yıhnda Istanbul'da doğan Ars, Ankara Devlet Konservatuvan Tiyatro Yüksek Bölümü'nü bitirdi. tki kez eğitim için Avrupa'ya gönderilen sanatçı, emekli olduğu 1985 yılına kadar Devlet Tiyatrolan'nda görev aldı ve pek çok turneye kaüldı. Meliha Ars'ın cenazesı bugün Büyük Tiyatro'da yapılacak törenden ve Kocatepe Camii'nde kılınacak cenaze namazından sonra Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Rod Stevvart emekli oluyor • LONDRA (AA) - Ünlü rock şarkıcısı Rod Stevvart'ın sanat yaşamını noktalayıp, emekliye aynlacağı bildirildi. Ingiltere'de yayımlanan "The Sun" gazetesinin haberine göre, elli yaşındaki sarkıcı, haziran ayında Iskoçya'da son konserinı gerçekleştirecek. Gazete, Stevvart'ın zirvedeyken bu işi bırakmak istediğıni, dinlenmek, eşi ve çocuklanyla zaman geçirmek isteğinde olduğunu bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle