Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10MART1995CUMA
14 KULTUR
7 . A N K A R A U L U S L A R A R A S I F I L M F E S T I V A L I
• • . . .
Dlder ve utnut verenler yarışacakKiiltür Servisi - 7. Ankara Uluslararası
Film Festivali, bugün başlıyor. Bu akşam
20.30'da Kızılırmak Sineması'nda gerçekleş-
tirilecek açılış töreninde Nuri BflgeCeylan'nın
'Koza-Cocoon' (Türkiye), Simon Bare'nın
'Bengisu-Eau dela Vıe' (Yeni Zelanda). Jean
Philippe Laroche'un 'Tramvay'daki Kadın-
LaDamedansleTram' (Belçika) ve GaryLa-
ne'ın 'Dere-Der Bach'(Almanya) adlı kısa
filmleri göstenlecek.
Açılış gecesınde aynca 'Emek Ödülü' de
venlecek. Festıval Yürütme Kurulu üyeleri bu
yıl bu ödülün, yıllardır tek başına kısa film da-
hnda ürün veren insanlan bir araya toplama-
ya çalışan, dünyanın dört bir yanından gelen
kısa filmleri sinemaseverlere tanıtan Hilmi
Etikan'a verilmesine oy birliğiyle karar ver-
di.
'Kısa film özgürdür'
1992 yılından itibaren Dünya Kitle lletışi-
mi Araştırma Vakfı'nca düzenlenen Ankara
Film Festivali'nin yedincisi 19 martta sona
erecek. Bu yılki festivalde Ulusal Uzun Met-
rajlı Film Yanşmasrnın yanı sıra Ulusal Kısa
Film Yanşması, Ulusal Belgesel Film Yanş-
ması. Uluslararası Canlandırma Filmleri Ya-
nşması tle 'Dünya Sinemasından Ömekler'
başlığı altında yedınci sanatı tüm boyutlany-
la smemaseverlere aktarmayı amaçlayan ge-
niş ölçekli etkinlikler düzenleniyor.
1992 yılında gerçekleştirilen 4. Ankara
Uluslararası Film Festıvali'nden bu yana.
'Dünya Kısa Filminden Ömekler' başlığı al-
tında gerçekleştirilen, çeşıtli ülkelerden kısa
filmlerin ücretsiz göstenmleri bu konuda ül-
kemizdeki en kapsamlı programı oluşturdu
Önceleri Avrupa fılmlennin ağırhkta olduğu
program. giderek tüm kıtalardan gelen katı-
lımlarla tam anlamıyla uluslararası bir prog-
ram niteliğine kavuştu. Bu yıl da 'Kısa Film
Özgürdür, Ozgürleştiricidir' başlığı altında
Avustralya, Fransa, fspanya. Türkiye, Alman-
ya, Belçika, tsveç, Danımarka, ABD. Azer-
baycan, Senegal, Avusturya, Bulgaristan, Hol-
landa. ttalya. Iskoçya. Japonya. Kanada. Ma-
caristan, Polonya, Urdün, Venezüella ve Yenı
Festivalde gösterflecek 'Dünya Sinemasından Örnekler'de Fransa"dan 'La Noce' (Düğün) ve Yunanistan'dan 'Zeytinliklerin lçinden' adh filmler yer alıyor. Montand
Zelanda'dan kısa filmler gösterilecek.
Festıval kapsamında gerçekleştirilecek Ulu-
sal Kısa Film Yanşması ise pazartesi günü so-
nuçlanacak Yanşmanın seçici kurulu. Senıir
Aslanyürek, İhsan Derman, Süleyman Kupu-
soviç/Tekin Özerten ve Derviş Pasin'den olu-
şuyor.
Yılmaz Güney filmleri
Festıvalin Ydmaz Güney'e aynlan TürkSi-
nema Tarihinden "Eski Dosta Selam" başlık-
h bölümünde Güney'in 'Umut','Ağrt",'Arka-
daş\ 'Sürii','Yol've 'Duvar' adlı filmleri gös-
terilecek.
Festivalın 'Sinema Yeryüzü'bölümünün
başlığı ise 'SinemaBir Şenliktir' olarak değiş-
tirilerek, kısa süre önce yitirdigimiz Onat Kut-
lar'a adandı.
7. Uluslararası Ankara Film Festivali'nde
yer alan iki ayn 'Ustaya Saygı' bölümünde,
Hintli yönetmen Saryajit Ray'ın altı, ttalyan
yönetmen Ettore Scola'nın ise dört fılmi yer
alıyor. 71 yıllık yaşamında Hint sinemasının
bir simgesi haline gelen. 1992 yılında yaşama
veda eden Satyajıt Ray'ın 'Müzik Odası-JaJ-
saghar', 'Apu'nun Dünyası-Apur Sansar',
'Charulata', Bir Halk Düşmanı-Ganashat-'
ru', 'Ağacın Dallan-Shakha Proshakha' ve
'Yabancı-Agantuk' adlı filmleri gösterilecek.
Scola ise 'Kıskançlık Dramı-Dramma della
Gelosia', 'Birbirimizi Öyle Çok Sevmiştik Ki-
C'EravamoTanto Aman', "Ozel BirGün-Una
Giornata Particolare' ve 'Aile-La Famiglia"
adlı filmleriyle konuk oluyor festivale.
Festivalin bir başka bölümünü oluşturan
'Yves Montand Toplu Gösterisf ise aktörün rol
Stephen King uyarlaması 'Esaretin Bedeli' yedi dalda Oscar'a aday gösterildi
Basit insanlar içiıı basit kurgular
Kültür Servisi- Yedi dalda Os-
car'a aday gösterilen "The Shaws-
hank Redemption"(Esaretin Bede-
li) adlı Stephen Kinguyarlaması, ya-
zann edebiyat dünyasına kabul edil-
me düşlerini gerçekleştirebilecek
mi? The Independent aazetesınden
Nkk Hasted, The Shavvshank Re-
demption"dan yola çıkarak Stephen
King'in mesleİc yaşamını ve kıtap-
lannı ele alıyor:
Kitaplan satış listelerinin ilk sıra-
lannda yer alan Stephen King,
1982 'de yayımlanan kısa roman der-
lemesı "DiflerentSeasons" için "ba-
sit insanlar için basit kurgular"ta-
nımlamasını yapıyor ve ekliyor:
"Kitaplanm Big Mac ve patates kı-
zartmasının edebivat dünvasındaki
karşıhgV Gerçekten de King'in ki-
taplan abur cubur edebiyatı olarak
görülüyor.
Asgari düzeyde yetenek
man", insanlardan nefret eden, şid-
detyanlısı eski birdenizciydi. King,
piyasanın kaldırabileceğinden daha
çok kitap yazdığını düşünüyor ve
mesleki başansını sorguluyordu:
Yazdıklannın en çok satan kitaplar
arasmda yer alması. yeteneginin mi
yoksa şansınin mı sonucu>du?
King, "Bachman"a büyük ün ka-
zandıracağını umduğu yeni bir ro-
man bitirdi, ama sırn ortaya çıktı.
King, kitabı 1987'de kendı adıy-
la bastırdı. Roman, "ciddi" bir ya-
zarolmasına karşın. çok satan kitap-
lar vazan Paul Sheldon'm öyküsü-
nü anlatan "Misery"ydi. Sheldon,
üne kavuşturduğuna pişman oldu-
ğu kahramanını neşeyle öldürmüş-
tü, ama kahramanın bir numaralı
hayranı tarafından esir alınmış ve
topal bırakılmıştı. Sonunda zorla da
olsa, kahramanını dinltıp anlamsız
yeni bir aşk öyküsü yazmaya başla-
dığında, Sheldon yalnızca kendisi-
ni teselli etmiyor, aynı zamanda yor-
gun King'e de yeni bir yaşam sunu-
yordu.
King. "Misery"yi popüler bir ro-
manın yazıhşını ele alan postmo-
dern bir genlim öyküsü olarak sun-
du ve kitapta başannın yeteneği or-
tadan kaldınşını ve özne haline ge-
lişini dile getirdi. Sheldon'm popü-
ler edebiyata ve çok satan kitaplar
yazmaya dönmesini sağlayarak
King. kendi yeteneginin genış kıtle-
ler tarafından beğenilmesini haklı
çıkardı ve "Misery'"de ince biı alay-
\& keTKİi davasmı savundu.
King, "The Dark Halfte de bu
konuyu işledi. "CiddTyazar Thad
Beaumont'un öyküsünü anlattığı
kitaba, King, "Bachman" takma
adını kullanarak başlamış, kendi
adını kullanarak bitirmişti. "The
Dark HalPte, Beaumont, "George
StaıVadıyla, çok satan kitaplar ya-
zan bir romancıydı. Beaumont, onu
Time dergisi King'i, "Edebiyat
Sonrası Düzyazının Ustası" olarak
taçlandırdı. King, daha önce de,
"Korku veGerilim Krah" unvanına
layık görülmüştü. Yazdıklan, asga-
ri düzeyde yeteneğin ürünü olan
dehşet sinemasına dönüşen King,
"The Shavvshank Redemption"la
herkesı şaşırttı.
Birbirinden çok farklı iki adamın
(Tim Robbins ve Morgan Freeman)
arkadaşlığını anlatan bu edebi ve
derin cezaevi öyküsünün Kıng'ın
imzasını taşıması. "yapıtm inceliği
karşısuıda hayrete düştüğünü" be-
lirten yapımcı Nikki Marvin dahil
birçok kişi için şok etkisi yarattı.
King'in ayakta kalmayı başanp ken-
dini yeniden keşfetmesinin öyküsü,
kitaplannda anlattıklan kadar ruhaf.
"The Shavvshank Redemption"ın
Oscar kazanma söylentileri de ger-
çekleşirse öykü mutlu sona ulaşabi-
lir.
Levi's kadar tanıdık bir
isim
Stephen King, 1972'de.yoksulbir
çamaşırhane işçisiydi ve Dre-
iser'dan Robert Bloch'a uzanan
Amerikan gerçekçileri çizgisinde
bir yaşamın hayallerini kurmaktay-
dı. Geceleri odasında yazdığı psişik
güçlere sahip bir kızın öyküsünü an-
latan "Carrie'" adlı romanmın telif
haklan, 1973'terekorsayılabilecek
bir ftyata satılınca ve 1976'da Bri-
an de Palma tarafından çekılen film.
umulmadık bir başan kazanınca
King'in yaşamı bir anda değişti.
1983 yılına gelindiğinde. kitaplan-
nın baskısı 40 mılyona ulaşmıştı.
King'in yazdığı her sözcük fılme
çekildi, çürıkü artık "Stephen King*
adı ilgi çekiyordu. 1980'lerin orta-
lanndan itibaren. bu isim yalnızca
kitap yazan bir adamı değil, aynı za-
manda bir olayı simgelemeye baş-
lamıştı: Onunla hiçbir ilgisi olma-
yan filmlerin jenenğine konulmuş
en az Levi's kadar tanıdık bir mar-
ka
Bambaşka birkimlik
K.mg. artık istediği her şeyi ya-
pabilirdi. Bambaşka bir kimliğebü-
ründü. Yaptığı bir açıklamada.
19^0'lerin sonundan beri ilk roman-
lannı "Richard Bachmann
takma
adıyla bastırdığını söyledi. "Bach-
'Esaretin Bedeli' filmindcki rolüyle en ivi erkek ovuncu Oscar'ına aday olan Morgan Freeman ve Tim Robbins.
Bir cezaevi öyküsüKültür Servisi- Yönetmenlığini
Frank Dara Bont'un vaptığı
"The Shavvshank Redemp-
tion"(Esaretin Bedeli), klasik Hol-
lyvvood biçemiyle çekilmiş.
haksızlık, ikiyüzlülük ve kişinin
saygınhğını koruma çabasını konu
alan bir cezaevi öyküsü. Filmin iki
kahramanından biri. öyküyü anla-
tan Red (Morgan Freeman).
Maine eyaletinin Shavvshank
Eyalet Cezaevi'nde ömür boyu
hapis cezasını çeken ortayaşlı bir
tutuklu. Diğeri, 1947'de kansını ve
onun âşığını öldürdügü için iki kez
müebbete çarptınlmış genç bir
bankacı, Andy (Tim Robbins).
Andy suçu işlemeyi ciddi ciddi
düşünmüş ama masum olduğunu
söylüyor. Film, onun hapiste geçir-
diği 20 yılı. diğer mahkûmlar üz-
erindeki etkisini ve Red'le olan
arkadaşlığını anlatıyor.
Darabont. insanı baskıcı bir ru-
tinin kapalı dünyasına çeken bir hız
yaratmış filmde. Insancıl, alaycı
Red'in, genç bir katilden bilge bir
adama dönüşünü yansıtırken, Free-
man inandmcı bir portre çiziyor.
Robbins de, çok daha karmaşık bir
karakter olan Andy'nin gizemini
ve iç dünyasını başanyla perdeye
yansıtıyor. Andy, yeteneklerini bir
ekonomı uzmanı gibi kullanarak
sadist gardiyanlara ve hilekârceza-
evi müdürüne kafa tutuyor. Bir
çeşit ruhsal olgunluğa erişirken, in-
sanlığın nasıl duygusuzlaştığını
göstererek umudun, dostluğun ve
aynı duygulan paylaşmanın Dar-
vvinvari güçlüler savaşından daha
önemli olduğunu kanıtlıyor. Filme
adını veren cezaevi, insanlığın du-
rumunu dile getıren bir metafora
dönüşüyor ve insanlar "Umut, iyi
bir şeydir, belki de en iyi şeydir ve
iyi şeyler asla ölmez" diyorlar.
Cezaevinde cinselliğin ele
alınışı, bu türün gelenekselliği ve
daha ciddi bir yaklaşım arasında
güçleşmiş. Andy, tutukluluğunun
ilk yıllannda, "kızkardeşler"
olarak bilinen bir grup mahkûm
tarafından defalarca tecavüze
uğruyor. Film, onlann eşcinsel ol-
madıklannı, yalnızca yeni gelenin
cesarerini kırmaya çalışan bir avuç
kabadayı olduklannı kesin bir şe-
kilde sunuyor izleyicilere. Sonuç-
ta, Shavvshank'te hiç kimse eşcin-
sel değil. hatta seks adma herhan-
gi bir şeye rastlamak da olanaksız.
Mahkûmlar, yıllar geçtikçe, Rita
Hayvvorth, Marilyn Monroe ve
Raquel Welch'in posterlenne
bakarak tatmin ediyorlar kendi-
lerini. Eşcinselliğin ve ırkçıhğın
olmadığı ideal bir cezaevi Shavv-
shank. Freeman' ın oynadığı Red,
zenci olduğu için. gardiyanlar ya
da diğer mahkûmlar tarafından
herhangi bir aynma uğramıyor.
Oysa insanlığın evrensel gerçek-
leri yerine, o devirde ve o yerde
siyah olmanın nasıl bir şey
olduğunu dile getirmek ve tarihsel
gerçeklere bağlı kalmak daha uy-
gun olabilirdi.
"The Shavvshank Redemption'".
sinema dilinı kullanarak öykü an-
latmanın güzel birörneği. Biryan-
dan izleyiciyi şaşırtırken bir yan-
dan da geleneksel beklentileri
doyuma ulaştınyor.
öldürüp gömmeye karar verince,
Stark ansızın ortaya çıkıyor ve sa-
\aşmaya başlıyordu. King, kendi
durumunu kurgulayıp bir sanat ya-
pıtı haline getirmiştı.
Para ve hakaret yağmunı
Kitaplanndan yapılan uyarlama-
lar da, King' ın işine yaradı. Rob Re-
iner. 1990'da sinemaya uyarladığı
"Miser\"de, kıtabın yaratıcı anlatı-
mını yok etti ve genlim yaratmak
uğnına, Sheldon'm çaresizliği üze-
rinde yoğunlaştı. Ama filmin ka-
zandığı büyük başan ve Kathy Ba-
tes'e verilen Oscar Ödülü, milyon-
larca ınsanın kitabın büyüsüne ka-
pılmasına yol açtı. "Mbery"yle kar-
şılaştınldığmda tam birbaşansızlık
olarak görülmesine karşın, George
Romero'nun 1992'de fılme çektiği
"The Dark HalFin varlığı bile,
King'in kışkırtıcı ve sinir bozucu
bir şekilde geri dönüşünün kitleler
tarafından kabul edildiği gerçeğini
pekiştirdi.
Gerçekten de King. inanılmaz bir
hızla zirveye yükseldi. ama edebi-
yat dünyasına kabul edilme hayal-
leri, bir para makinesıne dönüşme-
si yüzünden paramparça olmuştu.
King, para ve hakaret yağmuru al-
tında yazmayı sürdürmüş; 1990 yı-
lına gelindiğinde, kısa roman, ro-
man, edebi tez v e öykü olarak yaz-
dıklannın sayısı yirmi beşe ulaşmış-
tı. Ama bu telaş içinde. yazdıklan-
nın kalitesi gıtgide düştü ve King,
"yazar" unvanını yitirdi.
King. şu anda. başka yazarlan
okumayanlar tarafından okunuyor.
anlayabildikleri bir kitap buldukla-
n için sevinen ve şaşıranlar tarafın-
dan. Yazdıklannı okuyanlar, "Bu ki-
taptaki sözcükleri anlayabiliyo-
rum"diyorlar. Gerçek korku edebi-
yatı hayranlan King'i uzaktan izler-
ken. diğerleri kitaplanm süpermar-
ketlerden ya da gazete bayilerinden
kapışıyorlar.
Sonunda hayalkri gerçekleşti
Bununlabirlikte, King'in "Diffe-
rent SeasonsT>
tan tam on yıl sonra,
1992'de. korku ve gerilimi bir tara-
fa bırakarak yazdığı "Dolores Cla-
iborne". onun en iyi kitaplanndan
bin. "Basit insanlar" ın ağzından
anlattığı, tacize uğramış bir kadının
ve aldığı intikamın öyküsü gerçek
bir başyapıt. Eleştirmenler. kitabı
şaşkınlıkla ve saygıyla selamlaya-
rak kitapta, doğuştan yazar olan bi-
rinin yeteneğini keşfettiler. King'in
hayalleri sonunda gerçekleşti.
"The Shavvshank Redemption"ın
başansı, bu bılgiler ışığında hiç
kimseyı şaşırtmamalı. Filmin ciddi-
yeti ve kitaba sadık kalışı. King'in
edebiyat dünyasına "Misery"yle
başlayan gınş sürecıne hız kazandı-
racak gibi gözüküyor. Filmin haşın
tavn. kullanılan sözcükler bile
King'e ait. Mahkûmlardan biri "bı-
çak gibi kesip geçen zaman^dan söz
ettığinde ya da Tim Robbins, "Ka-
nna güveniyor musun?*1
diye fısıl-
dadığında, işittığiniz King'in ta ken-
disı. En iyisi de filmin, King'in an-
latı büyüsünü sinemaya taşıması.
Bütün fazlalıklardan annmış. et-
kileyici biröykübu. Belki "basitbir
kurgu'"olabilir. ama kesınhkle ham-
burger değil.
aldığı altı filmden oluşuyor:
Korkunun Bedeli-Le Salaire de la Peur",
'Savaş Bitti- La Guerre est Finie', •Kırmızı
Çember-Le Cercle Rouge', 'Cesar ve Rosalie-
Cesar et Rosalie', 'Vlncent, François, Paul ve
Digerleri-Vlncent, François, Paul et les Autres'
ve 'Ikanıs'un I'si-L Comme Icare'.
Festival bünyesınde gerçekleştirilecek Ulu-
sal Uzun Metrajlı Film Yanşması'nda yanşa-
cak filmler de belli oldu.
Bu yılki yanşmaya, sinema sanatının nite-
liklerini sergilemek, Türk sinemasının usta sa-
natçılanna ve yeni yaratıcılanna katkıda bu-
lunmak, üstün yapımlan ortaya çıkarmak
amacıyla 1 Ocak 1994-31 Aralık 1994tarih-
leri arasında çekilmiş Türk filmleri katıldı.
Yanşma yönetmeliği hükümlerinı yerine ge-
tirerek yapılan başvurulardan sonra, on beş
Türk fılmi yanşmaya katılma hakkını elde et-
ti.
Bu yılki ulusal uzun metrajlı film yanşma-
sının en önemli ve belirgin özelliği, yanşacak
on beş filmden altı tanesinin, ilk uzun metraj-
lı filmlerini gerçekleştiren yönetmenlerin
filmleri olması.
Yanşmaya ilk filmleri ile katılan sanatçıla-
ra Yanşma Seçici Kurulu'nca umut veren ye-
ni yönetmen, umut veren yeni kadın ve erkek
oyuncu, umut veren yeni senaryo yazan'ödül-
leri venlebilecek.
Ulusal Uzun metrach film yanşması
Yanşmaya katılan on beş film içerisinde
TRT kurumu yapımcı olarak, kendi bünye-
sinde gerçekleştinlen üç filmle. bu yıl yanş-
maya önemli bir katılım sergilıyor.
18 martta sonuçlanacak yanşmanın seçici
kurul Füruzan, Müjdat Gezen, Serif Gören,
Uğur Içbak ve Doç. Dr. Erol Mutlu'dan olu-
şuyor.
Yanşmada şu fılmler yer alıyor: 'İş' (Faik
Ahmet Akıncı), Baök Âşklar Müzesi' (Ad-
nan Azar), 'Aylaklar' (Alrug Savaşal), 'Cadı
Ağacı' (Fide Motan), 'Karanlık Sular' (Kut-
luğ Ataman). "Babam Askerde' (Handan
Ipekçi), "Acüar ve Arzular* (Ahmet Hoşsöyler),
'Manisa Tarzanı' (Orhan Oğuz), "Yengeç Se-
peti' (\avuz Ozkan), 'Bir Aşk rğruna' (Tun-
ca Yönder), 'Balkan Balkan' (Gvııla Maar),
'Buluşma' (Artun Yeres), 'Gece, Slelek ve Bi-
zim Çocuklar' (AtrfYılmaz) ve 'Çözülmeler'
(YusufKurçenli)
Seçici kurulu Behiç Ak, Muzaffer Hiçdur-
maz. Sevin Okvav, Hûlya Sabuncu ve Önder
Şenvapıh'dan oluşan Ulusal Belgesel Film Ya-
nşması 16 martta sonuçlanacak.
17 martta sonuçlanacak Uluslararası Can-
landırma Filmleri Yanşmasf nın seçici kuru-
lunda ise Laura Fiori, Ferenc Mikulas, Phil
MuUo>; Derviş Pasin \e Maria \'edder bu-
lunuyor.
Festivalde Bugün
Kavaklıdere Sine-
ması: 'Apu'nun
Dünyası' (12 15),
'Faust Dersi'
(15.00), 'Şaşkın
Kahraman'l 19.00),
Bir Halk Düşmanf
(21.30). 'Yağmur-
dan Önce' (23.55).
Kızılırmak Sine-
ması: 'Arkadaş'
(12.15). 'Sürü' (15.00). Açılış Töreni
(20.30'Özel davetiyeli). 'BeyazGece' (24.00)
Megapol Kültür Sanat Sitesr 'Gece.Melek
veBizimCocuklar" (12.15), 'Balkan Balkan'
(15.00), İş' (19.00). Ikarusun İsi" (21.30),
'Manisa Tarzanı'(23.55)
Kavaklıdere Sıneması: 'Yanhş Pantalon &
Alice' (12.15), 'Yağmurdan Önce" (15 00),
'Marmotte Ailesi' (19 00), •Yağmurdan Ön-
ce' (21.30), 'BeyazGece' (24.00)
Festivalde Yarın
Kızılırmak Sıneması: 'TramvaydakiKaduı
& Sokağa Çıkma Yasağı'02.15), v
Yol'
(15.00), 'Yabancı' (19.00), 'Savaş Bitti'
(21 30), 'Geceyansı Sineması' (23.55)
Megapol Kültür Sanat Sitesı: 'Manisa Tar-
zanı' (12.15)/ Söyleşi (Orhan Oğuz). 'Gece,
Melek ve Bizim Çocuklar'(15.00)/Söyleşi
(AtıfYılmaz). 'Baök Aşklar Müzesi'(19.00),
'Cesar ve Rosalie' (21.30), 'İkanısun
t'si'(23.55)
Fransız Kültür Merkezi: 'Ashnda Hepimiz
AymDüî Konuşuyomz'( 12.0u 13.00), 'Port-
reler'(14.30)
Alman Kültür Merkezi: Ulusal Kısa Film
Yanşması Canlandırma Dalı (12.00). Ulusal
Kısa Film Yanşması Deneysel Video Dalı
(12.45).
Zefirelli'ye
tazminat
• LONDRA (REUTER) -
italyan film yönetmeni
Franco Zefirelli, bir faşist
olduğunu ileri süren haftaiık
bir sinema dergisi aleyhine
açtığı tazminat davasını
kazandı. Zefırelli'nin
avnkatlan 'Screen
International' dergisi
aleyhine açılan davanm
kazanılmasının ardından
yaptıklan açıklamada,
yönetmenin, aldığı tazminatı
Sicilya'da hayır işlerinde
kullanılmak üzere Catania
Piskoposu'na vereceğini
söyledi. Tazminatın miktan
ise açıklanmadı.
Yönetmenin avukatlan
mahkemede okunan
raporda, dergınin yaymınm
Zefirelli "yi çok üzdüğünü,
kişisel ve profesyonelliği
açısından saygınhğını büyük
ölçüde zedeleyebileceğini
beîirttıler. Derginin
avukatlan ise Zefirelli'nin
faşist olduğu yolundaki
iddianın gerçek ofmadığmı
beluterek, bu yanlışlığı
İtalyan politikasının yanhş
anlaşılmasına bağladılar.
Müidat Gezen,
Tiyatrol
Sanatevi'nde
• Kültür Servisi - Tiyatrol
Sanatevi'nin kültür
etkinlikleri kapsamında
bugün saat 18.00'de Müjdat
Gezen'le mizah üzerine bir
söyleşi gerçekleştirilecek.
Yann ise saat 17.00'de Ülkü
Koçan'ın "Hünkâr" adlı
sergisi açılacak. 15 martta
saat 18.00'de Doç.Dr.Metın
Akar "Yunus Emre'nin Şiir
Dünyası" üzenne
dinleyicilerle söyleşecek. 16
martta ise bır flüt dinletisi
var Tıyarrol'da. Aylin
Yağcıoğlu'nun
gerçekleştireceği dinleti saat
19.30'da. (Tel:369 50 15)
MDOve
Balesi'nden
Kenklerin Dansı'
• ANKARA(AA) - Mersin
Devlet Opera ve Balesi, üç
ünlübestecinin
yapıtlanndan oluşan
"Renklerin Dansı" ile yann
Mersinlı sanatseverlerin
karşısına çıkıyor. ',',
"Renklerin Dansı"
Çaykovski^nin hayattayken
başansını göremediği
" Kuğu Gölü" balesinin
ikinci perdesiyle başlıyor.
Borodin'in "Prens Igor"
operasından "Polovec
Danslan"nın ardından da
Ravel'in ünlü "Bolero"su ile
gece sona erecek. Lev
Tvanov. Goleyzsovski,
Margie Scott ve Yuri
Papko'nun reji ve
koreografısini yaptığı esenn
orkestra şefliğini Dimitry
Kamensky üstlendi. Dekor
ve kostüniler Serdar
Başbuğ'a ait.
Ulusal Çocuk
resim yanşması
uzatıldı
• kültür Servisi-
Gaziantep Şahinbey
Belediyesı tarafından her yıl
düzenlenen Ulusal Çocuk
Resimleri Yanşması'na
katılma süresi 22 martta
sona eriyor. Yanşma, ilkokul
1, 2, 3. sınıflar. ilkokul 4. ve
5. sınıflar ve ortaokul 1, 2,
3. sınıflar arasında olmak
üzere üç kategonde
düzenleniyor. Konunun,
resim tekniğinin ve
malzemenin serbest olduğu
yanşmaya 25x35
cm.boyutlannda en fazla üç
resimle katılınabiliyor.
Katılacaklann, resimlerinin
arkasına isimlerini,
yaşlannı, okul ve sınıflan ile
açık adreslenni yazmalan,
resimleri iki kanon arasına •
yerleştirerek " Şahinbey
Belediyesi 27010
Gaziantep" adresine teslim
etmeleri gerekiyor. Bilgi için
Tel: (213 9109)
Kâmil YavuTdan:
'Kupşunkalem'
konulu sepgi
• Kültür Servisi - Günlük •
hayatımızda oldukça sık
kullandığımız kurşunkalem,
Kâmil Yavuz'un
karikatürlerine konu oldu.
Yavuz'un "Kurşunkalem"
konulu karikatürleri, 29 ;
marta kadar lstanbul
Büyükşehir Belediyesi
Kültür tşleri Daire
Başkanlığı Karikatür ve
Mızah Müzesi'nde
sergileniyor. 1959 yılında
Istanbul'da doğan Yavuz'un
ilk karikatürleri 1973 yılında
Gırgır dergisinde
yayımlandı. Sanatçı. ,
genellikle sağlık ve çevre
çizgilerinden oluşan
karikatürlerine bu yıl ilk
defa kurşunkalemleri de
ekledi.