Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23ŞUBAT1995 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
'Yarı çıplak spjkerlikler' yaratılırken...
Dıın saravlarda. salonlaıda cıns-ı latıflığın utkularına koşan
kadınlar. ^ımdılerde a>nı utkular ıçın TV kanallarırîı kullanmakta
UMRAN SÖLEZ TAN tstanbulÇiKiık Mahkemeleri Yargıcı
• Ik çaglarda kadın ı,oğukeztan-
I
rit,adır Frkek a\ la uğraşır O
yavrulannı besler Soğııga karşı
korur Otlan bılır. sayrıîarı ıvı-
leştınr E\ı \onetır 'Maden'ın
bulunuşuna kadar erkek onu sa-
var Madcnın kullantmıv la bu sona erer
Artık erkek \ aptıûı savaşlarla ust ben-
lığıne ulaşmış kadını da taşınılası bır
nıalı gıbı gormc\c ba*lanıı>tır Işte o
gunden bugune uzanan bır zorlu yolda
kadın. toplumsal bakinıdan erkekle e>ıt
olmak \onunden uğraşa gırer
\iğitalımlıdoğurgan: bırtannso>u,'
Tinı \ ıni tutsak edıldı: Tadamadan ko-
pardtğı elmay 1/ Tozlu du\ ar aralannda/
oru\or so\ lencesinı/ Bırakın bırakıa/
ruzgârla dolaşsın/ Zaman taşır/ kadın-
da>az]lıo(anı/
Anıa o\ıne erkeğın vanındaydı ka-
dın sorununun sosyal sorundan avrıl-
mazlığının bılıncınde. ışçı kocasinın ış-
çı kardeşının \anında *işçi kimliği'vle
onlara az mı omıız verdı Vnılıklerın
gen,ekleşınesıonlarsızolanaksizdı' Bu
doğnı vetkın olanlaaa çoğu kez dıie
getırıldı Erkekse onun geleneklcrle
olan savaşımına pek de gcreklı ılgıyı
eostermedı Bu da onun (çocukla bera-
ber) sornunılenlerın en somunılenı ol-
mjsınavettı Sırtındaonugcnlctcn ye-
teneklcrını >ok sayan onu cınsellığı ıle
yargılavan vc \ar olmaMiıın nedcnını
valnızcaerkck ıçın varatılmışolmasimı
bağlavan bır kadın sorunıı taşırken top-
lumsal alanda haklı bır savaş \ernıekte
olan erkegın de \ anında olmav 1 hep bıl-
dı Yerdığı uğraşların t,oklugu\la oval-
nızca toplumsal haklarda uğraş veren
erkeğe gore daha zor bır v ukun altınday -
dı Toplum ıçındekı baskı. aılc ıçındekı
baskı \e toplumsal haklar Ozlemı ıse
\ jlnızca 'tanınmak'tı
\azıldıgı gunden berı \asalardaona
karsıvdı \ unırluktekı vasalann tumu
valnızca erkeğı korumaktavdı Hem de
kıme karşı' Ona karşı' Çunku bu yasa-
lann gerekçesı ta Hıııt \asalanndan be-
rı tum dın kıtaplannda yer alan bır go-
nışe dayandınlıvordu
Bu kıtapların lıepsi kadını "baştançı-
kancı \e günahlann ka>nağT savnıak-
tasdı
Onun içındır kı bugun ulkemızde
uzerıne "kuma" getırılen btr kadının
gorduğu kotu davranış sonucu salt ıvı-
lığınden. sığındığı bır erkekle yas,ama-
\ı seçmesmden otunı zınadan cezalan-
dırılması yasalarca buvıırulabılınıyor-
dıı Ne vabansıdır kı vıne a\nı \asa ko-
yucuları, bugun 'sığınma cvlcri' açılış-
lan duzenlıvorlar1
Kadının acınılası bır
\arlık olarak algılannıası onun zorlu
volunda bır gerılemeden başka ne ola-
bılır' Onun ıçındır kı bugun Mıllı Cğı-
tım Bakanlığı kuçuk kız çocuklarının
bekaretının ızleyıcisi Oysa başlangıç-
ta kadın valnızca "anaydı. saygındı"
Gun geldı "Çocuk yap", "Sofrayı
kur'" anlayıijinı vıkan kadın bugun \ok
değıl Aldığı yol da azımsanacak ku-
çuklııkte değıl Anıa "Zc\k ver" gıbı
bıranlavışin savaşinı butunuy le v erme-
mıs olduğundan "cşif. 'yurttaş', "ana"
kadınlar çoğunlukta değıl (, unkıı 'eşit'
olmayı, •yurttaş'olmavı bılmışmı vok-
sa sansını yakalamış mı demek daha
doğru olacaktı' Kadınlarımız bugun
'bekâret' kontrolune karşı çıkabılmış-
lerse de bu onlann konuva veterınce
eğıldıklerınegostergeolamaz "Kadına
karşı' bır ılkeyle duzenlenen yasalara
karsı verılmesı gereklı savaşı gecıktır-
dıklenne ılışkın olan ınancımızı da dc-
ğıştırmeve\etmez Ustelıkbazılarıeşit-
lıgın ve yurttaşlığın getırdığı yetkınlık-
le ozgurluğu aşk aravışlan ıle saptırıp
unlu bır gecelık Bodrum aşklan ıle uğ-
raşlarına ıhanet etnıışlerken Daha ote-
sı dun sarav larda. salonlarda 'cins-i la-
tif'lığın utkulanna kovın kadınlar. sım-
dılerde aynı utkular ıçın TV kanallarını
kutlanmaktadırlar Dunun 'tanınan' tek
değerı 'zenginlik', onlar ıçın bugun de
basattır Dun buna \armanın volu. yal-
nızca e\lılık ıken bugunlerde bu artık
"sanafüdı altındayapıian 'konusuzçıp-
laklık' tır gazete \e dergı yapraklan ıle
gıderek varsıllasan
Bu "konusuzçıplaklık'la kadının onu-
ruavaklaraltında alınmakta ve kadının
Turkı\e çapında bır eğlence aracı ola-
rak bctımlenmesını n,ermekte Yalnız-
ca erkeklcreğlenebılsındnevançıplak
'hava durumu' \e 'spor spikoriikk'ri'
yaratılırken 'eşit','yurttaş*,"ana" kadın
ve bunların derneklerı ola\a kayıtsız
kalmakla da davalarına ıhanet ıçınde-
dırler Boylesıprogramlardakısıozgur-
luğunden soz etmek olanaksız Orada
kı^ının yukumluluğu. kendısıvle de ka-
yıtlanamaz Ekran bır toplumsal vu-
kumluluk ıçenr Buprogranılar. bırakın
kadının davasına olan dokuncasını. ço-
cuklan da yonlendırebıldığınden kışı-
lıklenndeolumsuzluklaranedenolmak-
tadır Kuçukkızlarda\alanndankopuk
yetişmektedirler. Düma gnruşleri kendi
benliklerinde bunlaria dokunmakta ki
bilmeden bir eğience aracı ulrnaya y uz
tutmaktadırlar. Bu çıplaklıklar, hangi
kadının, hangi >ett-neğının geliştırilme-
sine ilişkın ozguriuğunden sayılabilır.
Eğer kadınljr Vietzsche nın onlarda
gorduğu "savaşçının dinlenmesini" ya-
lanlamak ıstıvorlarsa once'eglenceara-
cı'olmaktançıkanlmalılar Kadının.er-
keğın eşıt bır arkadaşı olmasının yolu,
kadının bır eğlence aracı olarak kulla-
nılmasına kan>ı konulmasından geçer
Kadının tek odevının e\ kadınlığı \e
analık olmadığı yolundakı çabalar bu-
gun sonuç vermışsede bu. ıstenılen du-
zeyde değıldır Bellı bır duzev tuttur-
manın yolu "Zevk verir" anlayışının
topluca vıkılmasında yatar Bu sava:>.
bundan oncekılerde olduğu gıbı şımdı
de hıç mı hıç venlmemektedır
Bugun kadın derneklennın asal gore-
vı kadının "bir eğlence aracı' olarak al-
gılanmasına karşı çıkmak olmalıdır Bu
uğraş kadın ışlenne gonul vermış tum
derneklenn ortak duşungusu (ıdeolojı-
sı) olmalı Bu konudakı aymazlığa son
verılmelı Tersıolasılıktatumbuyanlış-
lıklar şerıat kurallannın ozletılmesın-
den başka bır şeye yaramayıp kadının
tanhsel yukumluluğu ıçensınde yurut-
mek zorunda olduğu davasında durma-
lara buyuk bırolasılıkladagerılemele-
re neden olacaktır Kadın tanhsel uğra-
sına (davasına) 1ye (sahıp) çıkmalıdır
Geçenlerde t'umhunyet Dergı'de
Norveç'ıokudum Benccbuçokonem-
lı vazıda, Norveçlı kadının ustsuz gu-
neşlenmesı kışısel ozgurluğu ıçensınde
değerlendınlmekte, ustsuz garsonluk
yapmaM ıse cınsellığın kullanılması ola-
rak vorumlanmakta, buna da haklı ola-
rak tum kadınlann ve derneklenn karşı
çıktığı yazılmaktaydı Goruluyor kı bır
Avrupa ulkesınde de çıplaklığın pazar-
lanması bır gelışımı ıçermıyordu
PENCERE
ARADABIR
Dr. ALPASLAN BERKTAY
Yeniden Samsun'a Çıkmak...
11 yıl suren savaşlardan çıkmış yorgun yoksul bır ul-
keydık Tum dunyayı sarsan 1929 bunalımını yaşadık Ye-
nıden borçlanmamak bır yana Osmanlının "Duyun-u
Umumıye sını oduyorduk Borçlanmaya karşı aşırı duyar-
lıydık Bılıyorduk kı "kaşığın ağzıyla veren sapıyla çıkanr"d\
Odurumda butçeler hep denk ıdı başka turlusuduşunu-
lemezdı, "Yerlı Malı" 'Tasarruf" haftaları duzenlenıyor,
ayaklar yorgana gore uzatılıyor, dışandan çıkıta muz ge-
tırtılmıyordu O yokluk, darlık ıçınde dış borçlar odendı, de-
mıryolu ağları oruldu ılk 5 yıllık plan uygulamaya konuldu,
Sumerbank ve benzerı cumhurıyetın temel yapı taşları
kuruldu (Yap-ışlet-devret değıl gosterışsız çılelı, cıddı,
uzak hedeflı temel taşları ) Ve bu durumda, tum yabancı
şırketler mıllıleştırıldı
1
Esen ruzgârlar, tam bağımsızlık, la-
ıklık, Mısâk-ı Mıllı ruzgârlarıydı Eksık de olsa, bırozlem ola-
rak onemlı "ımtıyazsız, sınıfsız kaynaşmış bırkıtle" dılek-
lerıydı dıie getırılen "btrımız hepımız, hepımız bırımız ıçın"
ıdı Doğu da Saadabat Batı da Balkan paktlanyla, barış
gundemdeydı
Ya bugun? 60-70 mılyar dolar dış borç, 6-7 mılyar do-
lar bunun yalnız yıllık faızı 'Borç yığıdın kamçısıdır" dı-
ye dıye battık borç batağına Yığıtlık arttı mı'' Fıyat ucret
polıtıkalan da IMF'nın ınsafında Ekonoımık bağımsızlık
bu mu
7
Duyun-u ümumıye den farkı ne
9
Mırasyedı ho-
vardalığıyla "Satın* Satın
1
' dryorlar şımdı Mıttıleştırırken
mı "mıllı" ıdık yabancılara yağlamatırken mı"?
12 Eylul'un "mıllıyetçı" lıderı "Tam bağımsızlık yok ar-
tık Interdependence, 'karşılıkh bağımlılık' var" demıştı
ABD sıze bağımlı mı'' Bağımlılık başka nasıl soylenebı-
lırdı
1
'
Toprağınızda Çekıç Guç ne arıyor'? Çekıç Guç, guney-
de32 ,kuzeyde36 paraleldeyıplrak'taharıtaçızıyor Ku-
zey Irak ta Kurt devletı kuruyor Guneydoğu'da da harıta
çızmedığınden emın mısınız'? Sevr'dekı aynı uç buyuk
guç Mısâk-ı Mıllı nerede"? Çıkarlarınıza karşın Irak'a am-
bargoya katılmanız kendı kararınız mı' "Mıllı*ırade" bu
mu' Laıklık nerede' "Laık devlet"ten gerıye ne kaldı
9
Bır
yanda ınsan haklan bır yanda Sevr "Bır Yarı Somurge
Oluş Tanhı"n\ okudunuz mu
9
60 lardabenzer bıryazıyaz-
mış ustune de Tevfik Fikret'ın "95'e Doğru sundan esın-
lenıp "19'a Doğru" demıştım Fılm, aynı Kım demış "Her
şey değışıyor" dıye Bozuk plak donuyor Hasta adamı
hortlatabılırmıyız "2 Çızgı"rvr\ "2 Grup'ugıttı, "2 cum-
hurıyeV geldı
1
"Manzara-ı umumıye" aynıdır Gun, 79 Mayıs'tır Man-
dacılar ıktıdarda Ne beklenır' Gun, yeniden Samsun'a
çıkma gunudur
5 Nisan Kararlan ve verimlilik
ANMA
Çok değerlı varlığımız. onur kaynağımız
A.KADİR'İ
aramızdan a>rılışınm onuncu yılında ozlem.
sevgı ve saygıvla anıvoruz.
EŞİ, ÇOCLKLARI VE TORUNLARI
1975'den bugune
Du\ardan duvara halıda
Duşa kabınde
Mıkrojaluzıde
Dıkev perdede
İthal halı \e ver doşemelerınde
olçulerı DOĞRL alıp.
hızmetı DOĞRU \erıyoruz
arkadaş halıcılık ve dekorasyon
Tel 0 212 260 62 19-227 40 09
Fax 0 212 261 32 78
DARULACEZE VAKFI'NDAN DUYURU
Ramazan ayında fakır fukaraya yapılması mutad olan
yardımlarınızı DARULACEZE VAKFI'na yapınız, bağı-
şınızı vergı matrahınızdan tenzıl edınız
Banka Hesap Numaraları: (Yurdumuzun her yerınden)
Zıraat Bankası Taksım Şb sı -1 - nolu hesaba
Vakıflar Bankası Şışlı Şb sı -2 000 0001 - nolu hesaba
Iş Bankası Cıhangır Şb sı -35- nolu hesaba
Tel.: 0.212. 221 79 50 (8 Hat) - Faks: 0.212. 221 79 54
HALİT SLİÇMEZ
1
993. 1994 yıllannda vergı gelır-
lerının ıç borç anapara ve faız
odemelerıne bıle yetmedığı sap-
tanmıştır Bu durum son on yıl-
dırçok y uksek duzeyde bırborç-
lanma polıtıkasının ızlendıgını,
buna karşılık koklu ve sağlam bırgelırkay-
nağı olan vergı arttıncı onlemlenn yetenn-
ce uygulamaya konulamadığını gostermek-
tedır Sonuçta ekonomı bır borç-faız kısır
dongusunde bunalım surecıne gırmiştır
#1993 v ılında dış tıcaret açıgınm 15 mıl-
vardolara. can ıslemleraçığınında6 5 mıl-
yar dolar duzevıne ulaşmasında 1989 son-
rasında ızlenen ıç talep ağırlıklı buy üme po-
lıtıkasının önemlı etkısı olmu^tur
Turkıye'nın dıssatımı nutus \e coğrafı
buyukluğune oranla çok duşuktur 1993'te
kışı basına dışsatım 230 dolar. Yunanıstan
ıçın bu sayı 800 dolardır 1988 yılından ıtı-
baren dışsatım temposu yavaşlamıştır Bu
olgunun arkasında
- Hızlı nufus artışı.
- Iç pazann çekıcıhğı.
- Dişsatım mallannın hacım ve çeşıt ola-
rak azlıaı.
- Yuksek.enflasyon.
- Daha onee sağlanan te\ siklenn kısılma-
sı gıbı
etkenlenn olduğu one suru'ebılır
•32 sayılı kararla sermaye hareketlenn-
de serbestleştırmeye gıdılırken kamu borç-
lanma geregını azaltıcı yonde onlemleralı-
nabılseydı. dış tıcarerte \ e can ışlemler den-
gesınde yaşanan bunalımlann bovutu daha
kuçuk olabılırdı
•Ekonomıde ıstıkran sureklı kılmak ıçın
yapısal reformlar gereklıdır Bu reformun
onemlı boyutlanndan bın. kamunun ekono-
mıdekı ışlevının yeniden tanımlanması ve
bu bağlamda yenı, etkın bır kamu ışletme-
cılığının ozelleştırme surecıyle bırlıkte ele
alınmasıgereklıdır KİT lerdevenmlııstıh-
datn kavramt yerleştınlmeh.ekonomının ta-
mamında uretken nıtelıklı ışgucunungelış-
tırılmesı ıçın venı proaramlaruygulanmalı-
dır
•Programda (madde 29'da) onerılen
-Bundan sonra her tüıiu fiyat ayarlaması-
nın geçmişe gore değil, ileriye donuk olarak
yapılması gerekir" tumcesıyle enflasyon
beklentılennın kınlması amaçlanıyorsa. pa-
ra pıyasalanna olan guvensızlığın ınandın-
cı ve kalıcı onlemlerle gıdenlmesı gerek-
mektedır
•Ekonomıde uretkenlığın arttınlmasın-
da yatınmlar stratejık bır değışkendır lma-
lat sanayıınde 1975-1989 yıllan arasındakı
ışgucu venmlılığının \J ulkelennın yakla-
şık 1 4"u duzeyınde olduğu belırtılmekte-
dır XT ulkelennın bırçoğunda bu donemde
ışgucu venmlılığı yuzde 50-100 duzevınde
artis gostenrken. Turkıye'de bu artışın yuz-
de 10-20 duzevınde kaldığı gozlemlenmış-
tır
Programda kamu yatınmlannın sıfırlana-
cağı soy lenırken ozel kesım y atınm progra-
mına ılışkın hangı ozendıncılenn (teşvıkle-
nn) nasıl sağlanacağı konusu ele alınma-
mıştır Orta donemde ekonomık etkınlığın
arttınlmasında y attnmlar son derece onem-
lı bır değışkendır
Büyume potansıyelının genışletılmesı, ış-
sızlığın azaltılmasında. kalkınma hızının
yaıkseltılmesınde. artan nufusun sosyo-eko-
nomık gereksınımlennın sağlanmasında
önemlı bır hedef sayılmalıdır
Ozel kesım yatınmlannın arttmlması bu
hedef açısından oldukça onemlıdır Bunu
sağlamak ıçın ekonomının uretken kesımle-
n ozendınlmelı ozellıkle rantıve kesımler-
den uretken kesımlere doğru bır kaynak
transfenne gıdılmelıdır Aynca kamu kesı-
mı ozel kesımın kullanabıleceğı kaynakla-
rın hacmını daraltıcı (malı dışlama etkısını)
polıtıkalardan uzaktaşmaiıdır
•\atınm teşv ık polıtıkalannda ozkavnak
kullanımını ozendıncı onlemlenn yanı sıra
"yatınmın etkinligi" temel bır proje değer-
lendırme olçutu (knten) olarak yer almalı-
dır
•Orta vadede kamunun yeniden yapılan-
dınlmasını hedefleyen yapısal reform kap-
samında, koklu ve kalıcı bır vergı reformu,
etkın bır ozelleştırme, sosyal dengelen go-
zetıcı ve ıç tıcaret hadlerını duzeltıcı bır ta-
nmsal destekleme polıtıkası. kamuda nıte-
lığe ve etkınlığe gore yeniden duzenlenmış
"•verimU istihdam" kavramının yerleştınl-
mesı ve yaygınlaştmlması gıbı polıtıkala-
nn mutlaka toplumsal bır katılım çerçeve-
sınde ele alınması gerekmektedır
•Kamu bankalannın ozelleştınlmesı ko-
nusunda oluşan toplumsal uzlaşının çerçe-
vesı bazı sınaı KlT'lenn ozelleştınlmesın-
den daha genış gıbı gozukmektedır Bu
olumtu konjonktur değeriendınlmehdır
•KlT'lenn ozelleştınlrnesı koniLsunda.
"çalışanlara sermaye ortakuğı'* ya da "fab-
rikalann işçüere devri" gıbı sosyal dengeyı
gozetıcı çozumler dıkkate alınmalıdır Bu
uy gulamalann ozellıkle ABD'de basanlı ol-
duğu yonunde araştırma bulgulan vardır
•Bugun uzun suredır adından çok soz
edılen "toplumsal uzlaşma"nın ozellıkle
uretken olmayan ve ekonomıde buyuk kay-
nak potansıyelıne sahıp olan rantıye kesıme
karşı sağlanması v e toplumda bır "anti-ran-
tiye blok" oluşturulması, venmlıhk açısın-
dan zorunlu olmaktadır
TARTIŞMA
Kuruluşunun 34. yılında TİP gerçeği
T
oplumların
tanhınde onemlı
donum noktalan
vardır Tanhsel
çızgısı sureklı
ılerleyen bır ıvme
gostermesıne karşın, tıpkı med
vecezırgıbı kabardığı ve
alçaldığı evrelerde
bulunmaktadır Onemlı
toplumsal donuşumler olarak
nıtelenen bu olgular, genellıkle
buyuk zaman aralıklarında
olgunlaştığı ıçın kısa olan ınsan
omru. bunları tam olarak
algılamaya çoğu kez yetersız
kalmaktadır Bılımsel
anlatımıvla nıcelık bınkmenın
nıtelık değişime uğraması ıçın
olayların tarıh taşında uzun bır
bure kaynamasını beklemek
gerekmektedır Dolayısıyla bu
surecın butunu kavranmadan,
sonuçların çozumlemesını
yapmak da zorlaştnaktadır
Bu tumceden olarak bu y 11
kuruluşunun 34 yılını
değerlendırdığımız Turkıye Işçı
Partısı'ne (TlP) de yukarıda
vurgulamaya çalıştığımız
açıdan bakarak ancak sağlıklı
bır gozlemde bulunabılınz
Turkıye"nın yenıbırbovut
kazanarak Tanzımat ıle
başlavan ve 1960 lı yıllara
değın uzanan sınıf savaşımının
yaklasik yuzyıllık bır bıkımının
bır urunudur Turkıye Işçı
Partısı Bılımsel sosyalıst
dev ınmenın. yuzy ıl suren nıce
gel gıtlen sonucunda TlP
şemsıyesı altında
kıtleselleşmesı sıradan.
raslantısal bırolgu degıldı
elbette Dolavısıyla kımlenn
kaç kışıyle TİP'ı kurmuş
olmasından daha onemlısı,
kıtlesel legal sol bır partı ıçın
hem ulusal hem de evrensel
koşullann olgunlaşmış
olmasıdır TlP'ı kuran 12
sendıkacının bu tanhı gmşımı
olmasaydı da tanhın dınamosu
bınlennı önune katıp, TlP
adıyla olmasa bıle TlP'nın
ışlev ıne uygun bır başka sıyasal
orgutlenmeyı 6O'lı yılların
başında toplumun gundemıne
koyacaktı Emperyalızmın
Vıetnam batağına gırtlağına
değın battığı Kuba Devrımı'nın
yaşandığı, Çın-Kore gıbı Asya
ulkelennın sosyalızmın kalelerı
durumuna geldığı. bır butun
olarak dunya gençlığının
emperyalıst- kapıtalıst sısteme
karşı hınçla sıkılmış bır yumruk
gıbı havaya kalktığı yıllar. 6O'lı
vıllardır Gerek ulusal gerekse
evrensel olgunlaşma, bovlesı
bır tarıh dılımınde TlP'ı
Turkıye'nın gundemıne
koymakla kalmamış onu Turk
solunun geçmıştekı
bağlarından buyuk olçude
bağımsiz ve ılk kıtlesel legal
Futbolcu ve kitap
• i ^ ^ ^ " « elevızyon
• • ' kanalldnnın
I bırınde. bazı
I Galatasaraylı
I futbolculara
-^L. yapılan bır
televızyon şakasına tanık
oldum Bu şakada futbolculara
cskıdcn kalma kıtap alımından
doğan borçları olduğu
soylenıyordu Ulusaltdkım
duzcyıncyuksclmış ustclık
Galatasaray gıbı son yıllarda sık
sık Avrupa gundemıne çıkma
fırsatı cldc ctmış bır takımın
oyuncularının bu şakava
gulcrck vcrdıklcrı vanıtlar
jvrn_n soyltydı "Kitap aldığımı
hatırlamıvorum", "Havatımda
hiç kıtap almadım ki borcum
olsun", "Kitap okumayı
sevTnem ki kitap alayım."' Gerçı
futbolun ne olduğunu bılen
msanların bu oyuncuların
sahada yaptıklarına ya da
televızyonlardakı
konuşmalarına bakıp kıtaptan
okumaktan ve duşunmekten son
derece uzak ınsanlar olduklannı
tahmın etmelerı hıç de zor
değıldı ancak futbolcuların bu
acı gerçeği bu denlı açık ve
sıkılmaksızın dıie getırmelerı
y ıne de tuylerı dıken dıken
etmeve yetmıştı Futbolculara
kendılerı açısından son derece
norma! gelen bu yamtlar.
konuyla pck ılgısı olmayanlara
partısı yapmıştır
Gıderek bır sınıf partısı
olmasına karşın, Turkıye'nın
yakın tanhınde hıçır partı TlP
denlı, ıçınde bılım adamı
akademısyen uzman, teknokrat
ve burokrat ıle genış gençlık
kesımınden ınsan
malzemeiennm bulunduğu çok
sayıda aydının çekım merkezı
durumuna gelmemıştır TtP'ı
Turkıye'nın sıyasal tanhınde
onemlı kılan da bu ozellığı olsa
gerekır Çunku bu ozellığı
nedenıyle, Turkıye'de başta ışçı
sınıfı olmak uzere, genış
emekçı kesımlenn sosyalızmle
tanışması, buluşması ılk kez
TlP ıle olmuştur Sol duşun ve
eylemler. ılk kez TİP'le vığınsal
legal bır guç konumuna
gelmıştır Buna koşut olarak
sosyalızm salt bır polıtıka
olarak da değıl sanat, ekın ve
yazın olarak da toplumun
yaşamına etkın bır bıçımde
gırmiştır Bunu şunun ıçın
soy luyoruz 1980 askerı
darbesıyle buyuk bır toplumsal
depremı yaşayan Turkıye'nın
ılerıcı toplum kesımlen bugun
değışık sol ve sosyal demokrat
partı çatısı altında
kumeleşmelerıne karşın TlP'ın
60'h. 7O'lı yıllarda yakaladığı
bu ozellığı bugun kazanabılmış
değıllerdır Solda yaşanan
sancıların, sıkıntılann kavnağı
da mılyarlık oyunculan tanıma
olanağı sağlaması bakımından
onemlıydı Mesleğı, ışı ne
olursa olsun bır ınsanın
kendısını gelıştırmesının
bınncıl yolu okumasıdır
Okumayan ınsan duşunemez
Duşunemeyen ınsanın ne
olduğu daha doğrusu ne
olmadığı ıse herkesçe bılınır
Varatıklıktan ınsdnlaşmaya
gıden yol ancak okuyarak,
duşunerek araştırarak,
sorgulayarak, tartışarak
eleştırerek tamamlanabılır
Konuşmdlarınd bdkılırsa
futbolculdrın bu gerçeği değıl
algılayıp benımsemelerı,
bundan haberddr oldukları bıle
da burada yatmaktadır Ve daha
da ılgıncı. bugun çeşıtlı sol ve
sosyalıst partılere gıtmış kımı
TlP kadrolan, kendılenne
sorulduğunda, hâlâ TlP'lı
olduklannı
soyleyebılmektedırler Yıne
hıçbırsıyası sıyası partıye
angaje olmamış ve halâ TlP
kımlığı ıle dolaşan. çok sayıda
TlP geleneğınden gelen ınsan
malzemesı bulunmaktadır
Turkıye'nın sıyasal
yapılanmasında. onemlı \e çok
zengın deneylerı yaşayan ve
oldukça etkın bır antmetık ve
geometnk buyukluğu olan bu
ınsanlarla elbette kı yeniden
TlP'ı kurmaya olanak yoktur
Ama bır donem, salt Turkıye
solunun değıl, Turkıye
burjuvazısının de gundemını
belırlemış TlP'ın ve yaşayan
kadrolannın. yanlışlanyla,
doğrulanyla. deney ve
bırıkımlennın yeniden sol
sıyasete kazandınlmasının
tanhsel bır onem kazandığı da
açıktır Bugun sıyasetten uzak
duran. nıce duyarlı ve etkılı
kesımlenn goruş uretebılmesı.
bır butun olarak Turk solunun
sağlıklı ve orgutlu bır bıçımde 2
bınlı yıllara taşınabılmesı ıçın
bu kadrolann devındınlmesı
tanhsel bırzorunluluktur
SÖNMEZTARGAN
şuphelıydı 21 vuzyıhn
eşığınde, uluslararası duzeyde
spor karşılaşmalarında yer alan
ınsanlann kıtaba. okumaja bu
denlı ılgısız olmaları, ulkemızın
futbol duzeyını belırleyen
gostergelerden bın de
sayılabılırdı kuşkusuz
Tum bunlann yanında,
futbolcuların vıllardır her
yenılgı sonrasındadıllerınden
duşurmedıklerı şans, kader,
kısmet va da hakem gıbı
klasıkleşmış yenılgı nedenlerı
dışında bır turlu yenı gerekçeler
uretememelerının sırrı da
boylece aydınlanmış oluyordu
MEHMETÖZYAZANLAR
Sol ve İktidar!..
Sol deyınce aklımıza ne gelıyor'' Hıç kuşkusuz bu soz-
cuğun ıçınde CHP var, DSP var, İP (Işçı Partısı), BSP (Bır-
leşık Sosyalıst Partı) var; ulkenın solda bınkmış ağırlıklı
guçlerı var
Pekı, sol şımdıye dek ıktıdar olabıldı mı^
Hayır
197O'lı yıllarda Ecevit ıkı kez başbakan oldu, ama, CHP
ıktıdarda değıldı, bırıncısınde MSP ıle (bugunun RP'sı) or-
taktı, ıkıncı gınşım ozurluydu, dışandan destekle ayakta du-
rabılen bır hukumetın, gucunu sıyasal ıktıdarda dennleş-
tırmesı olanağı zayıftır
CHP'nın 197O'lı yıllarda kurduğu ıkı hukumet de "petrol
şoklan"na rastladı
70'lerde kapıtalızm, dunya bunalımına gırmıştı, "7929
buhranı" olçusunde bır "knz" olmasa da sermaye duzenı
sarsılıyordu, 1973'te ham petrolun vanlı 2 5 dolardan 13
dolara fırladı, yalnız CHP değıl, tum Turkıye solu durumu
yeterınce değerfendıremedı dış dunyada yaşananlan al-
gılayamadık, 1978'de Ecevit ıkıncı kez hukumet kurdu-
ğunda "ıkıncı petrol şoku" yaşandı, sol yıne ayılamadı
Oysa kapıtalızmın "1929 buhranı"nı, zamanın hukume-
tı goğusleyecek yontemler gelıştırmıştı
1970'lerdekı ıkı hukumet deneyımınde, sol, ıktıdar ola-
madan bozguna uğradı
•
1991 'de SHP koalısyon hukumetıne ortak oldu, ama, bu
kez partının lıden başbakan bıle değıldı, sol, ıktıdar olmak-
tan çok uzaktı
Iş bu kez değışıktı Cumhurıyet tanhınde ılk kez sağ ıle
sol bır "demokratıkleşme programrnöa bırteşıyorlar, bu
anlaşmanın başında Oemirel ıle inönü bulunuyordu, ba-
şarı turkıye'ye soluk aldırabılırdı..
Olmadı
Bugun sol, yıne hukumette ama ıktıdarda değıldır, ay-
nca Başbakanlık'ta Tansu Çiller gıbı sozune guvenılmez
bır kışılık bulunmaktadır, rnılletvekıllerı çoğunluğunda "de-
mokrası, ınsan haklan, ozguhuklere" ılışkın bır duyarlık go-
rulmuyor Koalısyon ortağı DYP'nın parlamento çatısı al-
tındakı dırenışıyle dort yıldan ben askıya alınan demokra-
tıkleşmenın son bır yılda gerçekleşebıleceğıne ınanmak
saflık sayılmalı
•
Sol ıle ıktıdar arasındakı bağıntıyı yalnız sıyasal açıdan
duşunmek de yanılgı olur
Ecevit hukumetlerı, 1970'lerde ekonomıyı çekıp çevıre-
medı, tum bankacılık hukumetın elındeydı, ama sermaye-
yı yonetebılecek bır otorıte kurulamadı, bugun CHP Genel
Başkanı olan Sayın Hikmet Çetin'ın o gunlerın derslennı
unutabıleceğını sanmıyoruz
Bugunku hukumette ıse SHP, suyun ustundekı zeytın-
yağı damlası gıbı kalmıştır, Çiller aılesının Istanbul serma-
yesı ve medyası ıle ılışkılerı. hukumettekı sola gore sankı
Ay'da yaşanan bırer olay
Yenı CHP, yazgısını Çiller aılesıne teslım ederek hukumet-
te kalmayı yeğleyecek mı?
O zaman sol ne ıktıdardadır
Ne de hukumettedır
Yalnız SHP ıle CHP'nın bırleşmesınde değıl; DSP'nın bu
surece katılmasıyla oluşabılecek guç bırlığınde bıle solun
ıktıdarlaşması kolay değıl
1
Ama sol, muhalefette guçlen-
dığı zaman sıyasal ıktıdarın gerektığınde tozunu atabıle-
cek bır kuvvettır
Solun bır kolu hukumette "teslımıyetçı polıtıka "nın kuy-
ruğuna takıldıkça, sol gucunu yıtırıyor, gucunu kullanama-
yan sol, halk kıtlelennde umutsuzluklar yaratıyor.
Seçmen tabanının DSP'ye doğru kayması bu temel tab-
loyu değıştırebılecek bır gosterge sayılabilır mı'? Sol sol-
la kavgalaşıp yarıştıkça, bu tablo değışmez, sol ancak sa-
ğa karşı butunleştıkçe umutlar yeşerebılecek
Umutları derteyıp ıktıdarlaşmak ıse ayrı bır sureçtır, lıder,
kadro, deneyım, olgunluk, bılgı ısteyen ve ımeceyle ger-
çekleşebılecek bır ıştır
Onursal Genel Başkanımız
Ord. Prof. Dr.
HIFZI VELDET
VELİDEDEOĞLU'nu
hep'bırlıkte anmak ıçın
24 Şubat 1995 Cuma günü,
saat 14 00'de
Antakya Kültür Merkezi'nde
buluşalım.
ATATÜRKÇÜ
DÜŞÜNCE DERNEĞİ
Antakya Şubesi
Nabi İNAL (Baro Bşk.)
Prof.Dr.
Ahmet Taner KIŞLALI
Şükran SONER
Meriç \ ELİDEDEOĞLU
Velidedeoğlu'ndan anılar
Candan AKKAN
Katılanlar
Dıa Göstensı
Sunan
ŞEBtNKARAHİSAR K.4DASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
1994 36
Davacılar -Munet Önba* Zekı> e Çelıkpazı \bdulhalımOnbas Abdul-
kenm Onbas Sman Önbaş Ya\u2 Selım Onbas Hatıce Koca v ekılı Av
Rafet Sarıoz tarafından cûvalılar Kamıle Doymaz Suleyman Demırel,
\dnaı\ Doymaz Fatma Aksu GuKen Dulger Suzan Akkurt \bdulhahrn
Doymaz Fahnve Kavış Guler Umıt Guzıde Onbaş aleyhıne açılan ka-
dastro tespıtme ıtıraz davaMnın mahkememızde vapılan duruşması sıra-
sında venlen ara karan gereğınce Davacılar vekılı tarafından mahkeme-
nuze venlen II 10 1994 tanhlı dava dılekçesıyle Şebınkarahısar ılçesı,
Muftu Mahallesi Yukanbahçe-Cıllıgol mevkımdebulunan adano 134,
parsel no 10 ve 31 numaralar ıle tespıtı vapılan gaynmenkul muvekkılle-
n ıle bır kısım davalılar üzenne hısselı olarak belırlendığınijbu gaynmen-
kulun e\-velıyatı ıtıbanyla mu\ekkıllen ıle davalı Guzıde Onbaş'ın mûş-
terek munsı Mukerrcm Onbas ın ıken \efat etmesı uzenne mırasçılanna
ıntıkal ettıfını mustanken bu kı^ıler adına vazılması gerektıgınden ada
no 1 '4 parsel 30 ve 31 no lu parsellenn tespıt malüdennın ıptalı ıle ve-
raset ılamındakı hıs>eler oranmda Mükerrem Onbaş mırasçılan adına îa-
puya tescılıne karar venlmesını talep etmıştır tlgılı dava dılekçesı dava-
İılardan Şebınkarahısar ılçesı Muftu Mahallesı nden Memduh kızı Guler
Memduh oğlu Umıt Zıv a kızı Fahnv e Kav ış adlanna duruşma günunu bıl-
dınrdavenyelennteblığ edılemedığı vapılan adresaraştırmasındada açık
adreslen tespıt edılemedığı nden mahkememızın 1994 30 esas sayılı dava
dosyasının duruşmasi 22 ı 1995 gunu saat 09 30'a bırakılmış olup yukanda
ısımlen yazılı şahıslann bızzat kendılennın hazır bulunmalan veya ken-
dılennı bır vekıl ıle temsıl ettırmelen temsıl ettırmedıklen v eya duruşmada
hazır bulunmadıklan takdırde duruşmalann yokluklannda yapılacağı ve
karar venleceğı HUMK'nın313 2 maddesı uyannca teblıgat yenne kaım
olmak uzere ılan olunur Basın: 8087