Katalog

11 ŞUBAT 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER verfldi • İstanbul Haber Senisi - Geçirdiğı anı bır rahatsızlık sonucu yaşamını yıtiren MESS Başkanı ve TİSK Başkanvekili Hulusı Çetınoğlu dün toprağa venldi. Hulusi Çetinoğlu içın dün öğle namazının ardından Fatih Camii'nde bir tören yapıldı. Çetinoğlu'nun cenazesine TİSK Başkanı Refik Baydur ile DtSK Gene! Başkanı Rıdvan Budak. DÎSKveTürk-lş'ebağlı sendikalann yöneticileri katildı. Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Çetinoğlu'nun cenazesi Yeniköy Mezarlığı'nda toprafa venldi. Birand'm cezası kesinleşti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay 4. Ceza Daıresı. 32. Gün Programı'nın TRT'de yayımlandığı dönemde "harcama belgelerinde tahrifat yaparak, haksız kazanç sağlamak ve kurumu zarara ugratmaktan" 3 milyon 500 bın lıra para cezasına çarptınlan gazeteci Mehmet Ali Bırand'ın cezası nı onayladı. II. Abdülhamit anıldı • İstanbul Haber Servisi - Osmanlı padışahlanndan II. Abdülhamit ölümünün 77. yıldönümünde kurucusu olduğu Darülaceze'nin dün düzenledığı törenlerle anıldı. tstanbul Büyükşehir Beledıyesı'nın de katıldığı ilk anma törenı. Cağaloğlu'ndakı Sultan II. Abdülhamit Türbesi öniinde yapıldı. 447 hâkim ve savcı terfi etti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâkımler ve Savcılar Yüksek Kurulu, 2 yıllık bekleme süreleri dolan 447 hâkim ve savcıyı terfi ettırdi. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun Resmi Gazete'de yayımlanan karannda açıklanan lıstelerde ısmi bulunmayan, ancak sürelerini dolduran diğer hâkim ve savcılann bır ay içınde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na başvurması istendi. TYS'de görev « • Kühür Servisi - Türkiye Yazarlar Sendikası Yönetim Kurulunda görev dağılımı yapıldı. Bu dağılıma göre Ataol Behramoğlu başkan. Tuğrul Tanyol ıkınci başkan. Necatı Güngör genel sekreter, Adnan Özer ise genel sayman seçildi. TYS'nin gecen haftasonu yapılan genel kurulunda Ataol Behramoğlu ve Öner Yağcı önderliğınde iki grup yönetıme aday olmuştu. Yapılan seçımde Ataol Behramoğlu'nun gnıbundan altı kışi (Tuğrul Tanyol, Adnan Özer. Necatı Güngör, Celal Üster, Ataol Behramoğlu, Işıl Özgentürk), Öner Yağcı'nın gnıbundan ise üç kişi (Sunay Akın. Feyza Hepçilıngirler ve Öner Yağcı) yönetim kuruluna seçilmıştı. Ayan, Hatay'a gönderiMI • tSTANBUL (AA) - Hatay Yayladağ Savcılığı tarafından, toplu kaçakçılık ve hayali ihracat suçundan dolayı hakkında gıyabi tutuklama karan çıkanlan AOG Türkinvest Menkul Kıymetler AŞ'nin sahibi Nasrullah Ayan. İstanbul'daki sorgusundan sonra. dün sabah Hatay'a gönderildi. Çillen iftar yemeğinde • İstanbul Haber Senisi - Başbakan Tansu Çiller, Merter Sanayici ve lşadamlan Demeği'nin (MESİAD) Holiday Inn Oteli'nde dün akşam verdiği iftar yemeğine katıldı. Çiller burada yaptığı konuşmada. 1995"ın ihracat açısından umut yılı olduğunu belırtti. Solda yeni fiyasko kaygısı 18 şubat kurultayı öncesinde "çatı" kavgası SHP-CHP bütünleşmesini bir kez daha tehlikeye soktu TÜREY KÖSE ANKARA - SHP ile CHP'nin 18 şubatta yapılacak bütünleşme kurultayı yaklaşırken 'çaü'konu- sundaki tartışma. "18 şubatta ye- ni bir rezaletvaşanabilir. Bütün- leşme iklnci kez gerçekleşme>ebi- lir" yorumlanna yol açtı. CHP, 'çaü'sında ısrarlı tavnnı sürdürürken Genel Başkan De- niz BaykaL kurultay yolunda *bir sertieşmc görmediğini, herkesin kendi tavnnı ortaya koyduğunu' söyledi. Notlar Çatı matı derken... YILMAZGÜMÜŞBAŞ ANKARA - Başkentte şu gün- lerde ınsanlar, "N'okak bu mem- leketin hali?" sorusuna yanıt ara- mayı. bır süre ıçın eneledıler. Şimdı yanıtı aranan "Vokakbu sosyal demokratiann hali?" so- rusu.. Ve çok acıdır ki. dün "N'olcak bu memleketin hali?" sorusuna nasıl kimse sağlıkh bir yanıt v eremiyor idiyse. bugün de " N 'okak bu sosyal demokratlann hali" sorusuna yıne kımse sağ- lıkh bır ccvap veremiyor. Tartışmalann. sohbetlerin so- nunda hep aynı tekerleme günde- me geliyor: "Canı oynamak iste- meyen gelin, öoce "yerim dar' de- miş, yerini geıüşletmişler. bu kez de 'yenim dar' demiş." Yani, iş öyle bir noktaya geldi ki, başkentte konuyla ilgilenenle- rin büyük çoğunluğu, artık bu işin ne şekilde olursa olsun so- nuçlandınlmasını istıyor. Kimse- nin 28 ocakta oynanan oyunlan bir daha izlemeye. o traji-komik sahnelen bır daha yaşamaya ta- hammülükalmadı. "Neyapacak- larsa yapsınlar. ne olacaksa olsun da insanlar başlannın çaresine baksın" dıye düşünüyor herkes. Hırslannı aşamayan iki tane in- san, bunlann etegine yapışmış bir yakın çevre, herkesi canından bezdiren ayak oyunlan, ufak he- saplar... "Türkiye batma noktasma gej- di, aklını/ı başınıza toplayın"di- yorsunuz, duymuyorlar. "Ata- türk devrimleıi curahuriyet,laik- lik tehHkede" diyorsunuz, anla- mıyorlar. "Şeriatçılar evlerin ka- pılanna dayandı" diyorsunuz, umursamıyorlar. "Insanlar işsiz- tikten.aşstzlıktan kınhyor" diyor- sunuz. aldırmıyorlar." Yoisuziuk, uğursuduk diz boyu" diyorsu- nuz, dinlemiyorlar "bile. Her şey bitti. her şeyi halletti- ler. şimdi de 'çatı' diye rutturdu- lar. "Benim çatım daha kutsal", "Senin çatın benden çüriik" diye birbırlerine giriyorlar. Oysa her iki çatı da nicedir çatırdıyor. Ve bunlan seyreden güzel in- sanlar, öfkelerinden saçılarnı- başlannı yoluyor. Kendilerine ve ülkeye zarar gelmeveceğini bıl- seier. "Hay o çatuartnız başınıza yıkılsın" deyip köşelerine çekile- cekler. Ama her şeye karşın bu- nu diyemiyorlar. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın ise, bütünleşılecek adres olarak "SHP çatısı'm eös- terdi. Bazı SHP'liIer, CHPçatı- sı'na sıcak bakarken. kınıı parti- lıler de bütünleşilecek partinin adınm "Sosyal Demokrat Parti' (SDP) olmasını önerdi. CHP lıderi Deniz Baykal'ın "Çatı CHP olmaü, otacak" söz- lennin ardından, SHP lideri Mu- rat Karavalçın da "Çatı SHP ol- mab" dedı. İki lider tarafından imzalanan bütünleşme protokolü gereğın- ce, bütünleşilecek partı ile ilgıli oylamada en çok oyu alan partı bütünleşmenin çatısı olacak. Ge- nel başkanlık oylamasında ise, ılk turda üye tam sayisinın salt çoğunluğu ikinci turda ise en çok oy toplamış olma koşulu arana- cak. Kurultaya SHP'den 945, CHP'den 874 delege katılacak. CHP delegasyonu 'CHP çatı- sı' konusunda ısrarlı olurken. SHP delegasyonunun kcndi ça- tısı konusunda fire vermesi bek- lenıyor. CHP hderi Deniz Baykal, 'ça- h' kavgasında "Atatürk'ün kur- duğu partiyi kapatmama ve 12 Eylül rejiminin kapattığı parti- nin kapatılmayacağına" ılışkın görüşlen dılegetıriyor. SHP lıde- ri Murat Karayalçın ise, hükü- metin de\ amı ve "CHP'nin artık tarihe mal olduğu ve artık Tür- kiye'nin dinamik güçlerini SHP'nin temsil ettiği" görüşüy- le kendı partisinin çatısmı savu- nuyor SHP ıçinden bır grup da CHP çatısına sıcak bakıyor. Kurultaya ÇİZMEDEN YUKARI /MUSA KART çatı konusunda anlaşarak gıdil- mesini savunanlardan eski Ba- yındırlık Bakanı Onur Kumba- racıbaşı, "Çaö CHPolabOir. Ger- çi çokzor görünüyor, ama benim gönlümdeki isün de SDP" dedi. SHP Içel M.lletvekili Aydın GüvenCürkan, Grup Başkanve- kili Ercan Karakaş ve 'sol ka- nat' temsilcıleri de SDPadına sı- cak bakıyor. Ancak, protokol ge- reği sadece iki partınin adı oyla- nacağından bütünleşme kurulta- yından SDP adının çıkması ola- naklı görünmüyor. Bütünleşile- cek partınin daha sonra adını SDPolarak değiştırebılecegı be- lirtiliyor. İkinci fiyasko korkusu Kulislerde CHP lıderi Deniz Baykal'ın 'çatı kavgası'nı tır- mandırdığına dikkat çekilirken SHP lıderi Murat Karayalçın ve yakın çevresinın de "CHP'ye partiyi teslim etmemek ve hükü- metten aynlmamak" ıçın "aslın- da' bırleşmeyı ıstemedığı dıle getinlıyor. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, çatı kavgasının sertleşmesı konusunda Cumhu- riyet'ın sorulannı yanıtlarken "Bir sertleşme görmüyorum. Herkes, kendi tavnnı ortaya ko- yuyor" dedi Baykal, Karayalçın ile çatı konusunda uzlaşmak ıçin herhangi bırgörüşme yapmadık- lannı söyledi. Kulislerdeki söylentfler Kulislerde, bütünleşmenin ça- tısının CHP olması durumunda, SHP delegelennın gelmesı en- gellenerek partiyi fesih karan al- mama olasılığına dikkat çekili- yor. Bu durumda. 'ikinci bir re- zalet' yaşanacağı belirtilırken SHP parti meclısi (PM) üyesi Kenan Coşar. "Öyie bir şe> ya- şanırsa artık tabelalan indiri- riz' ! dedi. Coşar, henüz kesin bır karar vermediklennı. ancak 'programı açısından baktıklann- da, SHP çatısına daha stcak bak- tıkiannı' söyledi. SHP Ankara Milletvekili Mehmet Kerimoğ- luda "Sosval demokratiann bü- tünlüğü meselesini Türkive ku- rultavı gibi göremevenler, bu bü- tttnlüğü sonuçta çağdaş vaşamın sigortası halinde anlamavanlar. küçücük aynntı hesaplarla Tür- kiye'de sola ve sosval demokrat- hğa garip şeyler yaşatıvor. Bun- dan son derece rahatsızız. Solun sorunu, ayn avn partilerde olu- şudeğil, yeniden bir ideolojik ye- nilenme, tazelenmedir" dedı. Hükümete 'rüşvetçi' suçlaması •ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, bazı ANAP'Iı belediye başkanlanna parti değiştirmeleri için 2 milyar lira rüşvet önerildiğini öne sürdü. ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - AVAP Genel Başkanı Mesut Nılmaz'ın "milkrvekillerine transfer karşılığı vaatte bulunuiduğu" >önündeki suçlamaiinın ardından. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Kececilerde. ANAP'Iı belediye başkanlarına partı değiştirmeleri karşılığında 2 milyar lira rüşvet önerildiğini ileri sürdü Keçeciler. dün düzenledığı basın toplantısmda. rüşvet önenlen belediye başkanlannı Mesut Yılmaz'ın düzenleyeceği bir basın toplantısmda konuşturacaklannı belirterek. "Oyle belediye başkanlanmız var ki. kendisine hükümet tarafından 2 mihar lira verilmiştir ve partilerini değiştirmeleri sağlanmıştır. Paravn almışlardır. ancak şimdi tekrar partimize dönmek üzeredirler" dedi. Hükümetin. belediye başkanlanna açıktan sıyasi rüşvet verdiğıni savunan Keçeciler. "beledive başkanlan da parayı alıp, geçici bir süre sonra partiye dönmektedir. Bu siyasi rüşvet, Maliye Bakanlığı'nın fonlanndan verilmektedir" diye konuştu. Keçeciler, Içışlen Bakanhğı'nın çalışmalannı da eleştirerek, Emet Belediye Başkanı İsmail Findancı'nın. Danıştay 8. Dairesi'nce başkanlık görevinin düşürüldüğünü ve Yüksek Seçim Kurulu'nca bu karann il ve ilçe seçim kurullanna gönderildiğini. ancak içişleri Bakanlığı'nca hâlâ görevden alınmadığını söyledi. Keçeciler. bakanlığın çelişki içinde olduğunu söyledi. DYP'nin önceliği bırleşık sol•ANAP'm da içinde yer alacağı geniş tabanlı hükümet tartışmalan sürerken, DYP kurmaylan, birleşik solla hükümetin sürmesinden yana tavır koydu. DYP Genel Başkan Yardımcısı Dedelek, "Hükümet istifa etmek zorunda değil, kimse bunu beklemesin" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP ile CHP'nin bütün- leşme kurultayı öncesinde hükü- met senaryolan çeşıtlenırken DYP'nin önde gelen kurmaylan 'birteşik solla koalisvonun deva- mından' yana olduklannı söyle- diler. TBMM Başkanı Hüsamet- tinCindoruk, ANAP'ın da için- de yer alacağı genış tabanlı bir hükümet modelinde Başbakan- lık için kendısınin dışında. Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel'e yakınlıklan bilinen Avdın Mil- letvekili İsmetSezgin ve Manisa Milletvekili SümerOral'ın adla- nnı anarken iki eski bakan, bir- leşik solla koalisyonun sürebile- ceğinı söyiediler. DYP Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Ya- şar Dedelek de "Hükümet istifa etmek zorunda değüdir. Nasıl Sa- vın Demirel'in başbakanlıgj dö- neminde AP, DYP çatısında volu- na devam etmevi veğlediyse, SHP-CHP'videkuruİta> belirie- yecek" dedi. DYP'de gözler. 18 şubatta ya- pılacak SHP ile CHP'nin bütün- leşme kurultayına çevrildi. Baş- bakan Tansu Çiller, kurultay ön- cesinde 'birleşik solla devam' eğılimıni dilegetirirken TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk'un da aralannda bulunduğu Sezgin: Koalisyon sürmeli. bazı partililer iilkeyi erken genel seçime götürecek genış tabanlı bir hükümet arayışına girdiler Ancak ANAP liden Mesut Yıl- maz'ın soğuk tavrına dikkat çe- kilerek geniş tabanlı bir hükü- met kurmaolasılıgının düşük ol- ması nedeniyle 'birleşik solla de- vam' olasılığının daha yüksek olduğu kulislerde konuşuluyor. TBMM Başkanı Cindoruk. genış tabanlı bır hükümetin baş- bakanlığı için kendısı dışında. iki eski bakanın da adını gündeme getirdı. DYP Aydın Milletvekili Tsmet Sezgin, Cındoruk'un söz- leriyle ilgili olarak şunlan söyle- di: "Sayın Cindoruk, TBMM Başkanı olarak eski genel başka- nımız. partilimiz olarak kendigö- rüşlerini sövlüyor. Geniş tabanlı hükümet aravışlarından sonuç aJınamazsa ve ülke gerçekten darboğaza girerse bir ulusal uz- laşı olur. Lideıierle sonuç alına- mazsa o /aman liderler dışında insanlar gündeme »elir. İlk akia gelecek kişi de Sayın C indoruk olur. Şu anda bir partinin genel başkanı dururken o partinin için- Çağlar: Dışındayım. den başka bir kişinin hükümet kurmava kalkışması kadarabes- le iştigal bir şe> olamaz. DYP'de hükümetlerin nasıl kurulacagı, koalisyonun nasıl kurulacağı ve nasıl boıulacağına karar verme- veGenelİdare Kurulu (GİK)vet- kilidir. Partivi de genel başkanı temsiJ eder." Se^in: Denıirel yanlış anlaşıldı Sezgin. hükümctı kurma gö- rev ınin DYP Genel Başkanı Tan- su Çıller'e verilmevebıleceğine ilışkın tartışmalarda Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'in sözlennin yanlış anlaşıldığını sa- vunurken şunlan sövledr "Hükümet kurulacağı yerde, ilk aranacak isim Meclrs'tc ço- ğunluğu olan partinin genel baş- kanı olacaktır. Cumhurbaşkanı o partinin genel başkanını çağınr, 'GuNcnoyu alabilecek misın" der. O da kanıtlar. Cumhurbaş- kam'nın zaten bunalımlarla do- lu olan bir ortamda veni bir siva- sal bunalıın ortasa çıkarmavı is- tcna-sı düşünüleınez." Birleşik solla hükümetin sür- Oral: Devam denirse sürer. mesınden yana olduğunu vurgu- layan Sezgin, "Şu anda olabilir- liliği öyle göriiyorum. Aklımdan geçen, geniş tabanlı bir hükümet- tir. ama olabilirüğe bakarsak bu koalisyon sürmeli"dedi. Sezgin. SHP \e CHPnın birleşmesının onemine de dikkat çekerek "Bir- teşmeyi gerçekleştiremezlerse iki- si de yok olur. İnşallah biıieşirler. biz de seviniriz, bize iv i bir alter- natif olur r diye konuştu. Büriinleşmede başansızlık sakıncah DYP Genel Başkan Yardımcı- sı Sümer Oral da SHP ile CHP'nin bütünleşmesi konusun- da. "Sağlıkh bir birliğe kavuşma- lan bizi de ilgilendirir, siyaseti il- gilendirir. İkinci bir başansızlık Türk siyasi vaşanıı bakımından da sakıncalıdır" dedi. Oral, hü- kümet senaryolan konusunda da "Bence fazla senaryo olmaz. Her iki partinin siyasi iradesi koalis- vonun sürmesinden yana olursa sürer. Şimdi yeni bir hükmü şah- sivete kavuşacak partinin irade- si çok önemli. Onlar, 'devam' deıierse, mutabakat sağlanırsa hükümet sürer, bugüne kadar gelmiş" degerlendırmesini yaptı. DYP Bursa Milletvekili Cavit Çağlar ise hükümet senaryolan- nın dışında olduğunu söyledi. Çağlar. "Büieşme kurultavında ne olacağı belli değil. Av ın 2()'si ot- sun, sonra tutumumuzu ortaya kovanz. Şimde ne söylesek boş. Birleşeceİder mi bir görelim" de- di. Kimse istifa beklemesin DYP Genel Başkan Yardımcı- sı İbrahim Yaşar Dedelek de dün düzenlediğı basın toplantısmda. hükümetin bozulmasını isteyen bazı uçların, kurultaydan SHP'nin yorgun, solun birleşme- den çıkmasını yeğlediklerini söyledi. Dedelek, Demirel'in başbakanlığı döneminde AP de- legelerinin DYP çatısı altında birleşme karan aldığını anımsa- tarak "AcabaCHP-SHParasın- da farklı bir şey mi var? Nasıl biz- de AP, DYP adı altında yoluna devam etmevi yeğledhse,diğeri- ni de kurultayları belirleyecek. ' Hükümet vıkılsın, yeni yetki al- \ sın, oyunlan siyasi çıkaroyunla- j ndır" dedi. Dedelek. genış ta- banlı hükümet fikrini ortaya atanlann da yavaş yavaş tüken- diklerinı savunarak "DarbesöŞ- lentisi yapanlara, geniş tabanlı hükümet divcnlere, DYP'nin bir- lik ve diıiik içinde yoluna devam ettiğini bir kez daha ifade ediyo- rum" diye konuştu. Dedelek. bir soru üzerine de bırleşık solun lı- deri olması konusunda uzlaşılan HikmetÇetin ile Başbakan Tan- su Çiller'in görüşmüş olabılece- ğıni söyledi. Dedelek, bir başka soru üzerine de "Parti içi muhalefet kanadı gibi hareket ediyor. Bunu kınıyoruz" diyerck Cındoruk'açattı. POLITIKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA mmm * •"• w •• Kordugum...Bu hınç, bu öfke ve bu kin niye?.. SHP lideri ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayal- çın'dan söz ediyoruz... 18 şubatta yapılacak 'birleşme kurultayı' öncesr Murat Karayalçın bakın ne demek istiyor: "Ancak ben genel başkan olursam sosyal demokrat ha- reket gelişir, ilk genel seçimlerde iktidar olur..." Murat Karayalçın'ın konuşmalanndan çıkan bunlar... SHP'yi eritip parça parça eden Karayalçın'ın böyle dü- şünmeye hakkı var mı?.. Elbetyok... Ama SHP lideri, ayakta kalmak, yapıştığı koltuğu bırak- mamak içın her yolu geçerli sayıyor... Kişisel hesaplar. çıkar kavgaları sosyal demokratlan bu- güne getırmedi mi?.. Artık bu gerçeği bilmeyen yok gibi... 'Birleşme kurultayı' öncesi yine bir 'numara' çevirip Hik- met Çetin'ı yüzüstü bırakmak ıçin 'dolaplar' çevriliyor... Sosyal demokrat taban elbet bu olup bitenlerı çok ya- kından ızliyor, tek seçenek olarak da Bülent Ecevrt'e sı- ğınmayı yeğliyor. Kimi SHP'Iİ bakanlar, Murat Karayalçın'ın peşinde bu arada. Ne diyorlar: "Bakanlıktan istifa etmeyiz..." O zaman ne olacak?.. Akıllarınca DYP-SHP koalisyonu sürecek.. • • • Televizyonu açtığımızda, her kanalda bir DYP'li görüyo- ruz. Yaşar Topçu olaya şöyle yaklaşıyor: "Hıkmet Çetın 30 yıllık politikacıdır. Eğer Genel Başkan seçilirse, Tansu Hanım'a 'önce başbakanlıktan istifa et, Cumhurbaşkanı Demirel'den yetki al' diyecektir. Hikmet Çetın bunu yapar..." Yaşar Topçu DYP'de muhalif kanartan. DYP'de ÇiHer'e karşı 60 milletvekili bulunuyor. Yani DYP'de işler oldukça karışık... Tansu Hanım'ın tarıkat liderleriyle ve özellikle 'Fethul- lah Hoca'y'a 2.5 saat konuşması boşuna mıydı?.. Çiller tıpkı Karayalçın gibi ayakta kalabilmek için didini- yor. Et ve Bal/k Kurumu'nun Hak-lş'e satılması da bu yüz- den. Çiller'in amacı, devletin malını 'peşkeş' çekerek si- yasal geleceğini garanti altına almak. Tarikatlara ödün ver- mesi, onların her dediğini uygulaması da bu bilinen ger- çekleri belgeliyor. DİSK, Devlet Planlama Teşkilatı'nın yanlış planlama po- litikasınt eleştırirken 1983-1990 yıllan arasındaki kombina- larda uygulanan yanlışlıkların altını çiziyor ve şöyle diyor: "Et ve Balık Kurumu 'na ait kombinalarda kapasite kul- lanım oranı yüzde 9 civanndadır. Bu gelişmeler Türkiye Cumhuriyeti'nin 70 ile 100 milyon dolar civannda olan et ihracatı gelirini de durdurmuştur..." Tansu Çiller tıpkı Turgut Özal'ın izlediği ekonomik po- litıkayı uygulamak istiyor. Nedir bu ekonomik politika? Tarım kesimiyle birlikte emekçi yığınlarını yok etmek... Dikkat edilirse DYP, ne kırsal alanda ne de büyük kent- lerde etkili artık... Kırsal alandaki DYP oylan Refah Partisi'ne, kentlerde ise hızla ANAP'a kayıyor. • • • Sosyal demokratlar birbirlerini yerken Refah Partisi ile siyasal kimliğinin 'demokratik sol' olduğunu iddia eden DSP yanş halindeler. Murat Karayalçın ile Tansu Hanım da kendi gelecekleri ıçin bir dayanışma içindeler. 'Şeriatçılık' ve 'ırkçılık' bu arada giderek ivme kazanıyor... Terör eylemleri azalmıyor, tam tersi yoğunlaşıyor... Başta Âmerika ve Avrupa ülkeleri, insan hakîan konu- sunda Türkiye'yı kıskaca alıyor... SHP ile CHP birleşmesin, bütünleşmesin, ama Murat Bey Başbakan Yardımcısı olarak kalsın... Sizlere DlSK'in hazırladığı, Rıdvan Budak'ın üzerinde durduğu bir 'Türkiye fotoğrafı' daha sunalım ve yazımızı noktalayalım: "Et ve Balık Ürünleri A.Ş. özelleştirme gerekçesinegö- re 1994 yılı sonu itibanyla kurumun borç toplamı 7 trılyon, zaran 4.5 trilyondur. Bu borç Mayıs 1992 tarihinde 967mil- yar TL tutannda idi. Kurum, şimdiki yöneticileri sayesin- de bu duruma geldi. Hak-lş Sendikası, kurumu kendileri- ne peşkeş çeken yanlı yöneticilerle idare etmeyi planla- maktadır. Hatta aralannda ihaleden önce ücret ve rant pazarlığı da yapılmıştır. Rakamlan size sunmak amacıyla özelleştirme gerekçesini de fakslıyoruz. Basına dün yapı- lan açıklamada kurum borçlan 9.5 trilyon olarak açıklan- dı. Aradaki bu 2.5 trilyonu kurum çalışanlanndan edindi- ğimiz bilgiler çerçevesınde açıklama imkânı vardır. özel- leştirme ihalesinin başlangıcından bu yana kurum yöne- ticileri, ihalenin Hak-lş Sendikası'nda kalacağını bildikle- rinden yoğun bir şekilde canlı hayvan satın almışlardır. Bi- linen bir diğer gerekçe de kurum borçlannın devlet tara- fından üstlenileceğidir. Böylelikle son aşamada bile dev- let 2.5 trilyon zarara uğratılmıştır. Yapılan son alımlann yolsuz olduğu tarafımızdan bilin- mektedir. AJımlar hangi şirket üzerinden yapılmıştır? Söz konusu şirketin hissedarian kimlerdir ve bu hissedariann Et ve Balık Ürünleri A. Ş. 'nin şu ankiyöneticileri ile ilişkı de- recesi nedir? Tüm bu sorvlann yanıtlanması gereği var- dır..." Yazımızı bitirmiştik. Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun top- lantısının ardından bir açıklama geldi: ÖYK, Et ve Balık Ku- rumu'nun Hak-lş'e satışını iptal etmişti. Asiltürk: Çiller düşman işbirlikçisiANKARA (ANKA)- RP Grup Başkanvekili Oğuzhan Asiltürk. Başbakan Tansu Çil- ler'ı Türkıye'nin düşmanlanyla işbırliği yapmakla suçladı. TBMM'de düzenlediği basın toplantısmda Kıbns ve gümrük birliğı konusundaki gelışmelere değinen Asiltürk. Çiller'in Av- rupalı yönetıcilere "Bizeyardım etmezseniz Müslümanlık gelin Yiyana kapılanna dayanır" şek- linde sözler söylediğinı savla- yarak "O zaman Vıvana kapıla- nna üç beş köktendinci dayan- maz, nasıi dayanacak. Başba- kan'ın demek istediği; Türkiye güçlenir, Av rupa'da etkili nolov- namaya başlar, kendi menfaatla- nnı geliştirir" dıyc konuştu. Asiltürk. Çıller'in memurlara döktüğü gözyaşının benzerinı Av rupa 'da da dökrüğünü öne sü- rerek "Biz cumhuriyettarihinde böyle düşmanlanvla işbirliği ve memleketine kötülük yapan başbakan duymadık, başka mil- letlerde de bövlesi var mıdır bil- miyorum"dedı. Konuşmasında Eeevit'i de 20 yıl önce savunduğu. Kıbrıs'ta federasyon çözümünJ ^ vaz- geçmekle suçlayan A. Itürk. "Devlet adamlıgı 2f. ;! ">*ıcesini sonrasını görmek demektir. Biz 20 yıl önce tam baginısıdıgı sa- vunuyorduk" dedı. Türkiye'nin Kıbns konusun- daki garantörlük hakkından ya- rarlanarak Güney Kıbns'ın Av- rupa Birliği 'ne alınışına karşı çı- kabıleceğini, Avrupa Bırliği'ni garantörlük müessesesıne saygı göstermek zorunda olduğuna da değinen Asiltürk, şunlan söyle- di: "Biz bu hükümete güvenmi- yonız. Kıbns'ı korayacaklanna iüşkin endtşelerimiz var. Türki- ye gümrük biriiginc alınıp, kar- şılıginda Güney Kıbns'ın da Av- rupa Birligi yölu.vla ENOSİS'e ulaştınlması öngörülüyor. Kıb- ns'ı ikinci kez kurmak için TBMM'de bütün denetim yol- lannı çalıştıracağız."