Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 ŞUBAT 1995 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
OLAYLAKIN
AKDINDAKİ
GERÇEK
• Baştarafı 1. Sayfada
Çunku, tıpkı Karabuk gıbı,
EBK de "olmayan şırketle-
re" satılmışlardır Kamuoyu-
na "ışçıler adına sendıkalara
yapılmış" gıbı gosterılen sa-
tışların "gerçekte kurulma-
mış ş/rketlere yapılmış ol-
mas/"dır
Eğer ıptal kararı "kamu-
oyunun vıcdanını rahatlat-
mak" gıbı bır gerekçeye sı-
ğınılarak alınmamış olsaydı
kamuoyu ve temsılcılerı "ne
tşçının ne de sendıkalann"
ağırlığının soz konusu olaca-
ğı bu hukuka aykırı yapılan-
mayı onlemek ıçın ıptal da-
vaları açabılecekler ve hu-
kuksal sonuçlarının, hem
EBK hem de Karabuk'un
geleceğı açısından "yakın
takıpçısı" olacaklardı
ÖYK'nın aldığı ıptal kara-
rıyla bu hukuksal tartışma
şımdılık de olsa, kamuoyu-
nun gundemınden duşurul-
muş olmaktadır
Şımdı gundemde tartışıla-
cak olan "arsalanndan ayn-
larak yenıden ıhaleye çıkartı-
labıleceğı" belırtılen EBK'ye
kımlerın alıcı olmak ısteye-
ceğıdır Çunku trılyonluk ar-
salanndan arındırılmış olan
kurum devlet 9 5 trılyonluk
borcunu ustlense de 1 5
trılyonluk satış bedelını 24
aya bolerek alacağını açıkla-
sa da "rant gelınnden" yok-
sun kalacağı ıçın, alıcı bula-
bılmek pek de kolay olma-
yacaktır
EBK'nın "ozelleştırılme
seruvenının" bundan sonra-
kı bolumu, bır anlamda, Tan-
şu Çıller'ın "kurtuluş" olarak
gorup benımsetmeye çaba-
ladığı "Turkıye'de ozelleştır-
me seruvenının ' geleceğı
konusunda da belırleyıcı rol
oynayacaktır
• • •
Sanatçılardan
4
'
savaşımı
• Baştarafı 1. Savfada A
Gıir, Nurdan Gürbılek. Şule
Gurbüz. Mehmet Gureli,
Kemal Gokhan Gurses, İT-
> ker İnce, Özdemir İnce, Er-
ı tuğrul Kıirkçü. Ümıt Kı-
; vanç,Muhsın Kızılkaya, Sır-
: ma KoksaL Mustafa Küpü-
* şoğlu. Pmar Kur, Omer La-
î çiner. Perihan Magden. Na-
dire Mater. Ahraet Okta>,
k Abdullah Onaj, Erdal Oz,
* HaJfl lbrafnm Özcan, Fatih
'Özgınen, Orhan Panıuk,
Banş Pirhasan, Defne San-
dalcı, Gulnur Sa\ran, Zey-
' nep Sayın, Bulent Somay,
Muge Gursoy Sokmen, Se-
mih Sokmen. Ayşegul Son-
mezay, Latife Tekin. Berran
Tözer, Rıza Tura, Yıldınm
Törker. Dikmen Guriin
Uçarer. Mina Urgan, Tom-
ns Uyar. Buket Uzuner, Ümit
Ünaİ Nihal Veğinobalı, Le-
vent Vümaz: XF\ \ayıncı-
hk. \ynntı Yayınlan. Biri-
kiın Dergısi, Can Yavınlan,
tktişinı Yavınlan, Metis Va-
ymlan, Mıtos Yayınlan, Ni-
. san Ya>mları.Pan\avıncılık
ve Renuı kıtabevi ınıza attı
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
ğerı başka yayın organlarına da da-
ğıttığı ıkı açıklama çıktı Bana ozel
olan şoyle başlıyor
"Mustafa Balbay, Cumhurıyet
Gazetesı - Koşe ayısı "
Hoşuma gıttı Kırıntı halınde de
olsa, bır "zekâ" orneğı gostermış
Oncelıkle şunu belırtmelıyım kı,
ıçınde ayı da olmak uzere sevdığım
çok hayvan var, ama hıçbınne ben-
zemek ıstemıyorum Kara hayvan-
larından çok uçanları sevıyorum
Çok az fırsat bulsam da arada bır
kuşları ızlemeye bayılıyorum
Neyse, açıklamaya gelelım Şoyle
devam edıyor "18 Ocak 1995 ta-
rıhlı yazınızı okudum Kendınızce
eleştırı yapmaya kalkmadan önce
zahmet edıp bır sozluğe, mesela
Ömer Asım Aksoy'un Turk Dıl Ku-
rumu Yayınları arasında çıkan Ata-
sozlerı ve Deyımler Sozlüğu'ne
baksaydınız, 'Bıraktığımız yerde ot-
luyorsunuz' cumlesının bır deyım
olduğunu ve yerınde sayan, ılerfe-
me gosteremeyen kımseler ıçın
kullanıldığını oğrenebılırdınız Eğer
ılkokulda oğrencıiere deyımın anla-
mının lafzı değıl de mecazı olduğu-
nun oğretıldığını ve ılkokul mezunu
sevıyesındekı bınsının bıle deyımı
normal cumlelerden ayırabıldığını
gözardı etmeseydınız, o deyımden
koyunlu manalar çıkarılamayacağı-
nı da bılebılırdınız
Basını olmasa bıle kendı gazete-
nızı takıp etsenız, benım hıçbır za-
man 'Otel ayısıyım' gıbı bır Iaf et-
medığımı de kolaylıkla oğrenebılır
ve o hakaretın aynısıyla sıze lade
Taşarlanma...
edılmesıne engel olabılırdınız "
Taşar, ektekı yedı sayfalık açıkla-
masında da deyımın ne demek ol-
duğunu uzun uzun anlatıyor
Taşar, 16 ocak gunu Maltepe Pa-
zan'nda konuşurken kendısıne kar-
şılık veren Ramazan Yeğengil adlı
yurttaşla bır sure tartıştıktan sonra,
"Bıraktığımız yerde otluyorsunuz"
deyıp pazardan ayrılmıştı Ben de
18 ocak gunu bu konuyu, "Pazar
Ayısı" dıye ışlemıştım
Deyımlerın ne anlama geldığını
en az Taşar kadar bılıyorum Orada
vurguladığım Taşar'ın, Yeğengıl'e
soyledığı sozun yanı sıra davranış
bıçımıydı Taşar, o gece televızyon
kanallarına tek tek çıkmış ve aynen
şunlan soylemıştı
"Bu sozlerım, 'Bıraktığım yerde
otluyorsun1
olacaktı Ancak yanlış
anlaşılmışsa butun Turk mılletınden
ozur dılenm özur dılemek bır er-
demdır "
O gece bunları soyleyen Taşar,
hafta ortasında Istanbul'da butun
suçu medyaya atıp meydan okudu
Gazetecıler de salonu terk ettı
Taşar'ın ne demek ıstedığını tabıı
kı anlıyoruz Ama onun anladığı ve
konuştuğu bıçımde, deyımlerle ko-
nuşursak sanınm hıç hoş olmaz
Açıklamayı aldıktan sonra, bırkaç
deyımler sozluğu karıştırdım Eğer
Taşar'ın kendısını savunduğu gıbı,
halkımız arasında konuşulan de-
yımlerle yazı yazmak gerekseydı,
ertesı gun Taşar ıçın şu değerlen-
dırmeler yapılabılırdı
"Taşar, Maltepe Pazarı'nda bır
yurttaş kendısıne karşılık verınce
kıç ustu oturdu "
Bu deyımın anlamı Hulki Ak-
tunç'un hazırladığı sozlukte "Soy-
leyecek soz bulamayınca kalakal-
mak" olarak geçıyor ve halkımız da
kullanıyor
Yazımda kullanmam gereken bır
dığer tumce de şu olmalıydı
"Taşar keleğe geldı"
Bu da deyımler sozluğunde, "Uy-
gunsuz bır davranıştan olumsuz et-
kılenmek" anlamında, halkımız da
bu deyımı çok rahat anlar
Bır başka tumce şu olabılırdı
"Taşar, dandık konuştu "
Sozluktekı anlamı, "Duşuk nıte-
lıklı, kotu"
Yedi çeşit ayı var
Son bır tumce
"Taşar, mandallaymca çarşafa
dolandı "
Sozlukte, "mandallamak, sık sık
soze gırmek, mudahale etmek",
"çarşafa dolanmak" da "ustesın-
den gelemeyınce, başansızlığa uğ-
ramak" denıyor Gerçekten, yurt-
taş, Taşar'a karşılık verınce, Taşar
da ıkıde bır soze gırdı konuşmasını
da başaramayıp pazardan aynldı
Yanı tam yukandakı tumce gıbı
Gelelım ayıya Çok sevımlı bır
havyan Fılmını ızleyenler bılırler
Oncelıkle tum ayılardan, kendılennı
Taşar'la karşılaştırmak durumunda
kaldığım ıçın ozur dılıyorum Once-
kı gece merak edıp hayvanlar uze-
rıne ansıklopedı ve kıtap karıştır-
dtm Tam yedı çeşıt ayı varmış, ka-
ra ayısı boz ayı, gozluklu ayı, kutup
ayısı, Malaya ayısı ve tembel ayı
Tembel ayının (melursus ursınus)
gorme ve ışıtme yetısı zayıf, ama lyı
koku alırmış Kara ayısı (selenarc-
tos thıbetanus) fazla yağlı olduğu
ıçın kışın hep uyur-gezermış Ağırlı-
ğı 100-110 kılo ımış Kımı ayılar sa-
dece et yerken, kımılen ot da yer-
mış Kısacası her ayı aynı değıl
Ancak Taşar, "Ben otel ayısıyım
demedım" dıyor Açıklaması şoyle
"7997 ANAP Istanbul ll Kongresı
sırasında ' Kuveyt olayı ortaya çı-
kınca muttefık bır ordunun başına
Schvvarzkopf u geçırdıler Ben de
burasının Schvvarzkopf uyum' de-
dım Çol ayısıyım demedım "
O donemde Schvvarzkopf'un la-
kabı, "Çol Ayısı" ıdı Basın da bu
benzetmeden yola çıktı Yanı soz-
cük Taşar'ın ağzındaıı çıkmasa bıle,
basın da kafasından uydurmadı
Bu arada anımsatalım, Schvvarz-
kopf Almanca sozcuk, "kara kafa"
anlamına gelıyor Bır de yıne Al-
manya'da unlu bır şampuan mar-
kası iyı bır şampuan, hayvanlar ıçın
olanı da var Sanınm ayılar da yıka-
nabılır
Sozu uzatmayalım Bundan son-
ra, halkla "deyımlı" konuşup med-
yayı salon dışına davet eden, soy-
ledıklennı bırkaç hafta sonra açıkla-
yan sıyasetçıler ıçın soyleyecek bır
sozumuz oldu
"Taşarlanmış "
Çifler, özelleştirıneye Japon desteği istedi
ANKARA (Cumhurij'et Burosu) - Başbakan Tansıı
ÇiUer, Japonva gezısı oncesınde, Türkı^e'dekı ozelleş-
tırme çalişmalanna Japon sermajedarlarının katılımı-
nı ıstedı Çıller, Japon gazetecılerle >aptiğı soyleşıde,
Turkıve'de ınsan hakları ıhlallennin olmadığını sav'u-
nurken,
u
Ben, Türkhe'de insan haklan oMuğunun bir
kanıtT>ım" dcdı
Başbakan Çıller aralannda Yomıun Shımbun, Asa-
hı Shımbun Maınıchı Shımbun. Nıhon Keızaı Shım-
bun gazetelennın muhabırlennın de yer aldığı gazete-
cılere 8 şubatta Ankara'da verdığı demeçte, Turkıye'nın
gumruk bırlığıne gınşı Guneydoğu sorunu, özelleştır-
me gıbı konularda goruşlennı açıkladı
Japon gazetelennın dun ve oncekı gunku baskılann-
da çıkan haberlere gore Başbakan Çıller demecınde
Peüas'a borcunu
Turkıye'nın Japonya ıle ortaklığını sağlamlaştırmak ıs-
teğını bıldırdı Turkıye'nın 21 ^zyılda Japonya gıbı
buyuk bırekonomı ulkesı olacağmı bıldıren Çıller, Tur-
kıye'nın, Asya ve Avrupa'nın ortasındakı konumuyla,
Sovyetler Bırlığı'nden aynlan Orta -\sva"dakı 200mıl-
>on nufuslu bolge ıle "derin ilişkilen" olduğunu so>-
ledı
Japon yatınmcılara Turkıve'>e yonelık yatınmlan-
nı hızlandırmalan ve ekonomık ı^bırlığını guçlendırme-
len ıçın çağnda da bulunan Çıller Maponva'nın da>a-
tınm yaparak ticari partnerimiz olmasını isti\oruz" de
dı
Başbakan, buyuk açık veren kamu kuruluşlannın
ozelleştınlmesının en oncelıklı sorun olduğunu belır-
terek kamu açıklannın kapatılması ıçın geçen yıldan ıtı-
baren ozelleştırme çalışmalanna hız verdıklennı soy-
ledı Çıller, bu ayın soniannda yapacağı Japonya zıya-
retı sırasında, PTT"nın T'sının ozelleştınlmesı konusun-
da somut goruşlennı dıle getıreceğını, zıyaretının bır
amacının da Turkıye'de yapılan ozelleştırmeye Japon
fırmalannın katılımını sağlamak olduğunu kaydettı
Gumruk bırlığı konusuna ı> ımser baktığını belırten
Başbakan Çıller, "Turkhe ile \B karşılıklı davanışma
içindedir. Gumruk birliği en geç 1996 vılı ıçınde gerçek-
leşır. AB'nin 60 mıhonluk nufusuvla, buyuk bir pazar
olan Turkıve'vi goz ardı etmemesi gerekir" dedı Çıl-
ler Turkıye de ınsanlar arasında kokenı nedenıyle a> ı-
nm yapılmadığını Turklenn de Kurt kokenlı vatan-
daşların da Guneydoğu'da yaşanan teroru destek-
lemedığını kaydettı
• Baştarafı 1. Sayfada
nı belırtırken "Ama neticede
karşılığındaki parayı alabilecek
mısinız'.' AJaıtıazsanız ne ola-
cak.'" dedı
Yerdeş kendısının yonetım
kurulu başkanvekjlı olduğu do-
nemde Pencebendpur'un Pet-
las tan lastık aldığını anlattı
Pencebendpur un daha çok bo-
zuk ve ozurlu lastık aldığını an-
latan Yerdeş, bu lastıklenn bede-
lını çok zor tahsıl edebıldıklen-
nı vurgulayarak şunlan soyledı
"Ama bu şartlann içinde en
onemlisi. saftığınız değerin kar-
şılığinda gelecek olan paranın
sağlıgı ile ilgilidir. Yani bu para-
vı alabilir misiniz, alamaz mısi-
nız? Bızım zamanımızdakı ka-
yıtlara gore, bu çok kı> metli fab-
rikavı alan kişL zamanın parası
10 bin dolan bile odemekte a>-
larca gecıkmiş ve Petlas'ı buyuk
sıkıntılara sokmuştu. İşin bir
başka onemli v anı ısc uçak lasti-
ğı teknolojısıni Petlas'a veren ln-
gilız Dunlop fırmasının koyduğu
bir rezerv dir. Eğer Petlas, bu tek-
nolojiyı bir başka ulkeve >eya
onun vatandaşına şu veva bu se-
bepten aktanrsa müessesenin
başma gelmedik şey kalmaz. Va-
ni uçak lastiği bolumu, gun gelir
iptal edilir."
DUŞUNCEYE SAYGI
MEMET FUAT
Aşk Yargılânamaz
• Baştarafı 15. savfada
Bu gerçeğı kabul etmek zorundayız
öyleyse başlıktakı sozu yıneleyelım
"Aşk yargılânamaz "
Insanlan âşık oldukları, âşık olduklan kımselerle bırlık-
te yaşamak amacıyla, yasalara gore suç sayılmasa da,
toplumca hoş karşılanmayan başkalannı uzen ışler yap-
tıklan ıçın yargılayamayız
Yargılama olmayınca savunma da gereksızdır
Oysa sanatçı arkadaşlanmız buyuk bır aymazlık ıçınde
ne yapmışlar'?
Kendılen yargıç olmuş Aşkı karşılanna alıp bır gûzel yar-
gılamışlar Butun kotu yargıçlar gıbı de herhalde sanığın
suçluluğu konusunda bır onyargılan varmış
Ama aşkı yanı sanığı, yanı onyargılanyla suçlu olduğu-
na ınandıkları kışıyı sevıyorlar da
Ne yapılabılır'? Kulaktan dolma bılgılerıyle kendılenne
gore bır şeyler yapmışlar
Once bır ınsana bır suç yakıştırıp sonra onu savunmak
ıçın başka bır ınsanı, ustelık de yaşamında hıçbır olum-
suzluğa yer vermemış bır ınsanı aşağılamak, tek sozcuk-
le "şıırsızlık"\\r
Sanatçılar her şeyden once gerçeklere saygılı olmalı-
dırlar
Satılık
Hundai 94
15 bın kılometrede, beyaz, orıjınal aksesuvar
ve radyo-teyp, çok temız
450.000.000 peşin
13 00-15 00arası
Tel 225 28 72
Petlas'ın, 5 mılyon dolan pe-
şın, 5 mılyon dolan 3 ay sonra,
gen kalanı da 7 yılda odenmek
uzere 65 mılyon dolara Nadır
Impeks Makıne Sanayı ve Tıca-
ret Ltd Ştı'ye satışını ongören
Ozelleştırme Yuksek Kurulu
(OYK) karan dunku Resmı Ga-
zete'deya>ımlandı Kararagore,
Nadır Impeks, borcun tamamı
v e taahhutlen ıçın 60 mılyon do-
larlık banka kesın temınat mek-
tubuverecek Temınat mektubu
çerçevesınde, Petlas'ın dış borç-
lan uzenndekı Hazıne garantısı
de surecek
7 vilda tahsfl edilecek
Kararda, şırket, Petlas ıçın
sozleşme anında ve 3 ay sonra
5'er mılyon dolar odeyecek
Borcun gen kalanı da 1996 -
2001 yıllan arasında yılda 7 rnıl-
>on 857 bın dolar. 2002 yılında
da 7 mılyon 858 bındolarolmak
uzere 7 yılda tahsıl edilecek
Karara gore, taksıtlerde yıllık
yuzde 8 oranında faız uygula-
nacak Şırketın tüm borç ve yu-
kumlüluklen Nadır Impeks tara-
fından ûstlenılecek Şırket, 5 yıl
ıçınde Petlas'a 8 mılyon dolar
tutannda ıyıleştırme yatınmı
yapacak
Şırkette en az 5 yıl sûreyle bın
kışılık ıstıhdamın korunacağı
ongonılen kararda, alıcı tarafin-
dan fabnka arazısı uzennde
Mıllı Eğitım Bakanlığı'na bağ-
lı bır teknık okul açılması hük-
mu yer aldı Karara göre, Nadır
Impeks Ltd Ştı Kırşehır'dekı
Ahı Evran Ünıversıtesı'nın ara-
zı ıstımlakı ve tesıs yapımında-
kı en fazla 1 5 mıryon dolarlık
malıyetı harcama belgelen kar-
şılığında odeyecek
Sanayînin can damarı kesiliyor
• Baştarafı 1. Sayfada
TMMOB'nın "Erdemir Gerçeği" başlıklı rapo-
runda, Avrupa çefık sanavısının \ifTarca devlet
sûbvansıyonlan ıle yaşadığı, 1970'lerden sonra
Fransa'nın çelık uretıcılenne 16 mılyar dolar.
Italya'nın 20 mtlyar dolar ve tngılterenın sade-
ce Bntısh Steel'e 15 mılyar dolar destek verdığı
vurgulandı Turkıye'dekı ham çelık uretımının
1993 yılında yûzde 11 3 oranında artarak 11 4
mılyon tona yûkseldığı kaydedılen raporda, Er-
demır konusunda şu bılgılere yer venldı
" 1993 yılında Erdemır, bugûne kadar en yük-
sek üretim duzevine ulaşarak 2 milvon 25 bin ton
firiın uretmebaşansnu gostermıştır. Ham çelıkeş-
değeriolarak uretimiısc I mılyon656tonduı.Fr-
demir'in ham çelik uretımindeki pa>ı yuzde
14.5'tir. Sıvı çelik uretimi ise 1 mihon 761 bin 688
tona ulaşmışür. 1993'te vassı çelık ruketün \* ıt-
halatında onemli artışlar gorûlmuştur. 1992 vılı
ithalabna gore vuzde 69luk artış soz konusudur.
Enkmir'de 1992'je göre brut satış kârı \uzde 41
artarak 1 tnlyon 668 mihar nraya. esas faaliyet
fcân ise yuzde 30 artarak 1 trilvon 8 m ih>ar Iıra>a
ulaşmıştır. Erdemır, 1993'te ulkeye 86 niırjon 500
bin dolar kazandımuştır. Ozel olarak üretim ka-
pasitesi yılda 3 nutyvn ton olan Erdemir,iıman ve
doklar, kok fabrikası, > an üriinleri. yüksek fınn-
lar, çelikhane, sıcak ve soğuk haddehanelerden
ohışan dev bir kuruluştur. Turkiv e pazaruıın y uz-
de 60'ına sahip ve sanaviye hammadde sağtama
gflji tekel görvvi vüruten, ulkenın tek yassı iinm
firetkisidir. A\m zamanda Türkiye'nin en kârta
şirketkrinden birisidir."
Raporda, kurumda satılabılecek hısse senedı-
nın yuzde 51 66'ya yaklaşması nedenıyle ozel-
leştırmenın zaten bıttığı, bundan sonra ancak
"mulldyet devTİ"nın söz konusu olabıleceğı kay-
dedılerek hısselenn blok satışıyla, ûlkenın en bü-
yûk. cevhere dayalı tek >assı çelık üretim fabn-
kasmın özel sektöre devredıleceğme dıkkat çe-
kddı
'Kardemir yaşav-amaz'
TMMOB'nın, çalışanlara ve vore halkına sa-
tüan Kardemır'le ılgıh raporunda, fabnkanm \e-
nıden yapılması durumunda 2 mılyar dolara mal
olacağı ve ınodemizasyonu ıçın 310 mılyon do-
lar yatınm yapilması gerektığı v-urgüfandı Ra-
porda, hukumetın Mc Kinsey and Company Inc
ve Coopers and L\1>rand DEEF adlı fırmalara 2
mıiyon dolar ödevCTek ) aptırdıgi rapordan şu bo-
lume dıkkat cekıİdı
"Bu tesisin. çağm gereklenne uygun çahşabU-
mesi için yüksek fınnların perhodık bakîmı, ona-
nmı ve revetmanmın hızla yapılması \e siparişi
hâlâgerçekleştirUmemışolan kontinüdokunı ma-
kinesinın kurulması veterh olacakbr. Bu yabrun-
la birükte kurulacak Kardemir AŞ.yenjden oluş-
tunılması haünde. Turkrve'de kendı sırufinda en
ucu7 çeHğı yapacak durumdadır."
Raporda, demır-çelık bektorunde, Belçıka ve
Lüksemburg'un yuzde 42 Fransa'nın yuzde 97,
İtalya'nın vüzde 55, Güney Kore'nın yûzde 67
oranlannda kamu mulkıyerı bulundurduklan,
Turkıye'de ıse bu oranın ozeHeştırme oncesınde
yüzde 31 olduğu kaydedıldı Gelecek yıllardaçe-
lıktekı talep arbşının dünyada demır ve hurda
kıtlıği yaratacağı. buna bağlı olarak î 995 yıh so-
nu ve 1996 yıh başlannda çelık fiyatlannda gö-
rulecek patlamanm da rekorsevıyelere yûksele-
ceğı vurguianarak Turkıye'nm de büyük kuruluş-
lann satışının ardından demır-çelıkte dışa bağım-
h kalacağı belırtıldı Satı^taöngorülenbakımve
>enıleme yatınmiannın Kardemır'ın zarannı ka-
patacak bo>'utta olmadığı ıfade edılerek fabnka-
nın geleceğıne ılışkın olarak şu değeriendirme
yapıîdı "1995>ihnda finansman vukununsıfır
olarak gerçekleşmesı durumunda bile, harcama-
lann 230 milyon dolarhk net sabş hasüatma denk
olabilmesı için ışçılık ucreüerinde en az20-25 mfi-
>tm dolarlık bir azalma olması gerekmektedir.
Boy lece sağlanacak bir denge bile yeterli olmaya-
caktır. Çunku kapasite arttuımı ve teknotoji de-
gişikligi duşunulmese bile, her yıl en az 10 milyon
dolarük bir yenileme yatırumının yapılmast zo-
runlu bulunmakladır.f üm bu uygıılamalara kar-
şın, yerine getirilmevvn işlemler sonucu, iştetme-
nin açıklanan vetersiz sennaye >apısı ile 1995 ve
1996 yıllannda kâra geçmesi son derece zor
gözükmektedir."
Izmir Körfezi'ndeki balina heyeçan yaratü
• Baştarafı 1. Sayfada
nuz hangı ture aıt olduğu anlaşılamayan ya-
ralı vavru balina, Urla lskelesı'nın İcumsa-
lında antıbıyotık ve serumla tedav ı edılme-
ye çalışılıyor
Sınoplulann beyaz balına.M Aydın'dan
sonra, Izmır'e gelen bahnalar ıkı gundur
Turkıye'nın gündemjne yerleştı izmırKor-
fezı'nın kırlı sulanna nereden ve nasıl gel-
dıklen bellı olmayan ıkı balma. önce bırbı-
nnı kaybeden "anne ve yavnısu" olarak nı-
telendınldı Yaşamlannda hıç balina gor-
memış olan bılım adamlan, kıtaplan kanş-
tırarak buyuk balınanın Akdenız'de yaşa-
yan ıkı turden bın olan "kaşakrt" olduğunu
belırttıler Ancak yaralı olan yavru, kaşalot
özellıklenne pek uymuyordu Kıtaplardakı
ve broşurlerdekı resımlere bakıldı, ıkı gun-
dur yavru balınayla ıçlı dışlı olan dalgıçla-
ra danışıldı, ancak yavrunun "turû" bulu-
namadı Sonunda "yunus ile balina arasın-
da geçiş aşamasında bir tur" denılerek ışın
ıçındcnçıkıldı "Tamolaraksiyahyunusdi-
yemeyiz; bu bir psodorka orca, yani yalancı
orca da olabilir" denıldı
Balınalar, herkesın ılgı odağıydı DEU
Denız Bılımlen ve Teknolojısı Enstıtu-
su'nden uzmanlar, olaya ılk el koyan ve ılk
gozlemlen yapanlardı Enstıtunun Mudur
Yardımcısı Prof Dr Şükran Cirik, uluslara-
rası kuruluşlarla ve fstanbul'dan uzmanlar-
la ıletışım sağladı Bu arada yavru balina kı-
yıya her yaklaşma gmşımınde ıple çekıle-
rek açığa alındı Oysa daha sonra anlaşıldı
kı balina kendısı ıçın en ı> ısını v apmay a ça-
lışıyor denn sularda nefes alamadığı ıçın
dınlenebıleceğı bır yer anvordu
Daha sonra EU Su Lrunlen Fakultesı de
ışe kanştı Vavru bahna hemen fakultenın
Urla Iskelesı ndekı bınası onune çekılerek
tedavı altına alındı Dalgıçlar butun gece
yavru balınanın başında bekledıler
Bu arada toplumsal ozellığımız olan duy-
gusal yanımız hemen kendını gosterdı Yav -
ru balınanın "annesini kaybettiği için inti-
har etmeye çahşttğı'*, "çok nıahzun gonın-
duğu" gecelen balınanın başinda bekleyen
dalgıçlarvanından aynldığında "huzursuz"
olduğu gıbı yorumlar yapıldı
Urla Beledıy e Başkant Bulent Baratab da
boş durmadı v e '•Balinanm, L rlamızı tercih
etmesinden havli memnunuz. Her tuıiu mas-
rannı karşılavabilir ve ona bizde kahnak is-
tediği surece bakabiliriz" dıve bır demeç
verdı Yavru balınava Baratalı nın karany-
la "Lrla" adı da konuverdı
Herkes balınalara yardım konusunda bır-
bınyle yanşırken ÇevTe Bakanlığı'nın seyır-
cı kalması beklenemezdı Balınalann orta-
ya çıkışının ertesı gunu Urla Iskelesı ne ge-
len Çevre Koruma Genel Muduru Fahri Ak-
ben ve yardımcısı TansuGurpınar. "Olavuı
Çevre Bakanlığı'nın deneriminde ve ilgisi
içinde" bulunduğunu behrtıler Akben ve
Gürpınar açıklamalannda "Rio'da imzala-
nan Biyolojik Çeşitliuk Sozleşmesı çerçeve-
sinde her ulke, nesü tukenmekte olan varhk-
lan korumak >e bu yonde tedbir abnak zo-
rundadır. Bu nedenle balinalann korunına-
sı \e yaşaması direkt bLdm bakanlığınuzı U-
gUendirmektedir" dedıler Boylece Çevre
Bakanlığı da olaya "el koydu"
Herkes balınalara sahıp çıkadursun, sağ-
lik.li olduğu her halınden bellı olan 13 met-
re boyundakı buyuk balma. korfezde bol
mıktarda bulunan kefal surulennın peşınde,
Sahıl Bulvan nda araç trafığının altust ol-
ması pahasına, kıyıda bekJeşen kalabalığa
gostenlennı surduruyor
Ay nca Izmır den aynlmaya da pek nıyet-
lı gozukmuyor "Mahzun" ve yaralı balina
ıse antıbıyotık merhemler ve ığnelerle teda-
v ı edılmeyeçalışılıyor Yakındaserumdata-
kılacak Vucudundakı yaralann kurşundan
mı voksa zıpkından mı kaynaklandığı henuz
bellı değıl Dedektorle yapılan ıncelemede,
balınanın vucudunda kurşun bulunamadığı
belırtılıyor EU Su Urunlen Fakultesı Deka-
nı Prot Dr Atilla Alpbaz ın verdığı bılgıye
gore lodos estığı surece, bulunduğu yerde
kalması en iyı çozum Ancak lodos, poyra-
za çevınrse alelacele hazırlanan fakultenın
havuzuna alınacak
POLITIKA VE OTESI
MEHMED KE31AL
Kaybolan Gerdanlık...
Kervan yola koyulur Bır sure gıttıkten sonra bır de ba-
karlar kı, kervanın en ardından gıden Ayşe'nın gerdanlığı
yoktur Araştınrlar, kanştırırlar, gerdanlık yoktur1
Ne olacak?
Gerı donup aranacak!
Ayşe'nın çok sevdığı gerdanlıktır Gen donulur, aranma-
ya başlanır Bulunmaz Epeyce gecıkırier
Kervanda da dedıkodu başlar Artar eksılmez
Işte, zına ıçın ılk ayet bu gerdanlık ustune gokten ıner
Ulkemız goklerınde gunlerdır bır zına tartışması çalka-
lanmaktadır Mıllı Eğıtım Bakanlığı, ortaoğretımdekı kızço-
cuklannın ıffetı ıçın kızlık testı yaptınyormuş Tepkılenn ba-
rometresı kızlık (bekâret) ustune çıkıp ınıyor Bakan Nev-
zat Ayaz'a faks, telgraf, telefon yağmuru fırtınaya donuş-
muş Herkes ıffet ve ıffetsızlığın tanımını anyor TV camın-
da bırtanım yapan Dıyanet Işlen Başkanı, "Iffetsızlığın ta-
nımı zınadır" dedı Kızlık, ancak zına ıle gıdebılır Bekâret
testı yapılması yasalara da anayasaya da aykındır Okul
mudurlennın boyle bır yetkısı olmaması gerekır Kızlık tes-
tını kadın-erkek eşıtlığıne de aykın bulanlar var
Tartışma partılere, partı genel başkanlanna kadar sıçra-
mıştır Bu konuda, Rahşan Ecevit şoyle demıştır
"Doğruluğu ve temızlığı bekârette aramak, kaba bırbı-
çımcılıktır Çunku bır ınsan, bakır veya bakıre kalarak da
doğruluktan ve temızlıkten aynlabılır"
Duşunun bır kez, bır okulda, genç kıziar arasında bır oğ-
rencıyı alıp kızlık testıne goturmek ne kadar kıncı ve ıncı-
tıcıdır Okullann boyle bır yetkısı olamaz Varsa bunun he-
men kaldınlması gerekır Iffetlı ve ıffetsızlıkle ılgısı yoktur
Boyle davranışlar kadını ıkıncı sınıf gormek cahıllığıdır Bu-
nu, kadın bedenıne bır mal gıbı bakanlar yaparlar Vucut,
her kadının kendı malıdır, başkasının olamaz
Kadın, hıçbır teorıye gore mal değılckr
Bızde kadın haklan, kadınlann savaşımıyla olmamıştır
Tepeden ınme gelmıştır Medenı Kanun, Isvıçre'den çev-
nlmıştır Bu çevırı sırasında kadın haklan da olduğu gıbı gır-
mıştır (1926) Yasaya gore, 18 yaşını brtıren, kadın olsun,
erkek olsun ergın sayılmıştır
Kadın haklannın alınışının oykusu şoyledır
1934 yılının kışıdır Mustafa Kemal Paşa, o donemın
Başbakanı olan ısmet Paşa'yla butun gece çaJışır Paşa,
şafakla bırlıkte Afet Hanım'ı uyandınr Bıriıkte krtaplığa gı-
rerler Paşa, Ismet Paşa, Afet Hanım konuşurtar Paşa, Afet
Hanım'a doner
"öp bakalım Paşa'nın elını, ona teşekküreV
Afet Hanım şaşınr Sabaha kadar çalışmış, yorgun duş-
muş olan paşalara bakar once ne yapacağını bılmez Son-
ra Ismet Paşa'nın elıne sanlır, oper
"Genel seçımlerde kadınlara oy hakkı venlecek Kadın-
lar seçecek, seçılecektır" Bır el opmeyle bu ış sona erer
Kadınlar seçme seçılme hakkı almışlar, mılletvekılı olarak
Meclıs'e de gırmışlerdır
Kazan Koyu'nden Hatı (Satı) Kadın da mebus olur, Mec-
lıs'e gırer Kadın hakları ıçın genış bır yol açılmıştır, bu da
demokrası, ozgurfuk, laıklık yolunu açarsa rahat bır soluk
alınır Toplumlar bu soluklarla amaca ulaşırlar, uygarlaşır-
lar
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Dugunden sonra ge-
lın ve damadtn akraba- -
larına yaptıklan zıya-
ret 2/ Muşmulaya ben-
zer bır yemış "Uy-
gun durum, fırsat" an-
lamında argo sozcük
3/ tslam ınancına gore,
ölülen mezarında sor-
guya çekecek olan ıkı
melekten bın Ülke-
mız sulannda da yaşa-
yan ve şip de denılen
mersınbalığı turu 4/
Karşılık beklenılmeden
yapılan yardım 5/ Bır gıda mad-
desı Osmanlı devletınde en bu-
yuk sıvıl ve asken yonetım bolge-
sı 6/ Kunduz kurku Uzaklık
ışaretı 7/ Bır tur cervel Soz la-
kırdı 8/ Ateşlı sılahlann ıçmı te-
mızlemekte kullanılan çubuk
Yılmaz Gunej'ın bır fılmı 9/ Ka-
le hendeğı Özur dıleme
YUKAR1DAN AŞAĞIYA:
1/ Şemsıye Dervış selamı 2/
Havva'nın Batı dıllenndekı adı Posta surucusü 3/ Çabuk ve
kolay kavrayan Baş 4/Aşın guçluk ve sıkıntı Olumsuzluk
belırten bır onek 5/ Granıtle aynı kımyasal yapıda olan kayaç
6/ Notada durak ışaretı Antalya'nın bır plajı II Bırbınne eklı
çok hafif gereçlerle yapılan ve kendı kendıne hareket eden so-
yut heykel EvTe 8/ Bır malın cınsını ve fıyatını gosteren ku-
çuk kâğıt Kalsıyumun sımgesı 9/ Kâfi gelmeyen Çol böl-
gelennde bazı çukurlann tabanını kaplayan tuzlu ve kıllı top-
rak
BOĞAZİÇİ ÜNİV.ERŞİTESİ
REKTÖRLÜĞÜ
Üniversitemizde Kayıt Yeniieyecek ve Yeni Kayıt
Olacak Öğrenciler için Kayıt Günleri
13 02 1995 Pazartesı
14 02 1995 Sall
15 02 1995 Çarşamba
16 02 1995 Perşembe
17 02 1995 Cuma
a) 7 ve ustu yanyıl oğrencılennın
kayıtlan (SEN)
b) YADYOK destek hazıriık
sınıflan kayıtlan (A-K)
a) 5-6 yarıyıl oğrencılennın
kayrtlan (JUN)
b) YADYOK destek hazıriık
sınıflan kayıtlan (L-Z)
3-4 yanyıl oğrencılerının
kayrtlan (SOPH)
1-2 yanyıl oğrencılerının
kayıtlan (FRESH)
Eskı ve yenı lısansustu
oğrencılerıyle ıç-dış yatay geçış
yapan oğrencılenn kayıtları
Öniversitemize Yeni Kayıt Yaptıracak Olan
Oğrencılerden
Istenılen Belgeler:
1 üse veya varsa unıversıte dıplomasının aslı veya çiktş
belgesının aslı
2 Nufus kağıdının noteriıkçe tasdıklı 2 suretı ve nufus
kağıdının onaysız fotokoptsı
3 Ikametgâh belgesı (2 adet).
4 Vesıkalık fotoğraf (12 adet)
5 Askeriık tecıl belgesı (askerlık çağına gelmışse)
6 Savcılıktan sabıkası olmadığına daır belge
7 Başka bır unıversıtede okuyup Boğazıçı Unıversrtesı'ne
kayıt yaptınyorsa, dısıplın cezası almadığına daır belge.
8 Goğus rontgenı (mıkrofilm)
9 Yabancı uyruklu oğrencılerden (1,4,8) bendlennde ıs-
tenılen belgelere ılave olarak,
a) Ikamet tezkeresı ve oğrenım vızesı (Emnıyet Mudur-
luğu'nden)
b) Pasaport fotokopısı
c) üse veya varsa unıversıte dıplomasının denklık belgesı
(Mıllı Eğıtım Bakanlığı'ndan alınacak)
Öğrenım 20 Şubat 1995 tanhınde başlayacaktır
Basın 6069