Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 ARALIK 1995 CUMARTESİ
12 DEIYAZI
Mizah devlerinden "ŞOK"S ö y i e ş i i e r : M e t i n H a k y e r i
Entelektüel Ayı, insanların demokratik bir şekilde yönetimî hayvanlara devretmesini istiyor.
Adl: Entelektüel
Soyadl: Ayı
Doğum Tarihi:
Dağbaşında bir
gün
Doğum Yeri:
Söyledik ya
Nüfusa Kayıtlı
Olduğu yer:
Ç'ingenenin
yakaladığı yer
Sorumîusu:
Ismail Gülceç
Medeni Hali:
Entel
- Sa\ın Entelektüel Ayı, insanlar
bugünierde bir seçim heyecanına
girdiler. Bir ayı olarak, insanların bu
heyecanı size de vansıdı mı?
ENTELEKTÜEL AYI- Ayı olarak
yansımadı. Çünkü ben kış uykusuna
yatmaya hazırlanıyorum. insanların
böyle gereksız zamanlarda, gereksiz
mev simlerde seçim gibı şeyler yapma-
sını insanların absürt zeka anlayışına
veriyorum.
- Yani kış mcvsimi. yani sizin uy-
ku mevsiminiz seçime uygun değil
mi?
ENTELEKTÜEL AYI - Ben Istan-
buPda bu soğukta otobüs durağına ka-
dargidemiyorum. Insanlar özellikle da-
ğınbaşında seçime nasılgıdebilecekler
anlamıyorum. Bu seçimin bız hayvan-
lan ilgilendirmediğini yalnız iki ayaklı
hay\anlan dolaylı bir şekilde ilgilendir-
diğini sanıyorum. Dolayısıylaheyecan-
lanmıyorum. Tek üzüldûğüm kış pinek-
lememin arasında güzel pembe diziler
seyredeceğime bazı bıyıklı adamlar. bir
de kendıni çok güzel sanan bir sanşın
kadını seyretmek zorunda kalacağıma
çok üzülüyorum.
- Nasıl bir seçim olacak?
ENTELEKTÜEL AYI - Seçim so-
nuçlannınbızayılannyarannaolacağı-
nı sanmıyorum. Büyük bir ıhtimalle ar-
tık "irnumuza halka takıp göbek atma
özgürlüğümüz bile ortadan kalkacak.
-Siz buna özgürlük mü diyorsunuz
>ani?
ENTELEKTÜEL AYI - Ben insan
özgürlüğünden bahsetmıyorum. canlı-
lann özgürlüğünden bahsediyorum. İn-
sanlann özgürlük anlayışından bahset-
miyorum yani. Ben tüm canlıların na-
sıl isterlerse. hangi ortamlarda rahat
ederlerse yaşamalannı ıstiyorum. Bıı-
nun için de özellikle hu çekmek gerek-
mez. Nasıl bir seçim sonucu olacağına
tam karar veremiyorum. Çünkü ayıla-
nn oy verebileceği bir ayı partısi yok.
Sanınm bu sorun yalnız ayılann değil.
Ülkemızin bir çok insanı da kendi par-
tisini bulamadıklan için ortalıkta gidip
abuk sabuk partilere oy verecekler. Bu
da sonucun tam belırgın olmamasını
gösteriyor. Ama ben entelektüel yön-
temle biryorum yapayım. Nezih biryo-
rum yapayım. Bu seçimlerde seçmen-
lerin sosyal demokratlan ittiret diye-
ceklerini sanıyorum.
- Otel ayısı Mustafa Taşar. Gazian-
tep 1. sıradan ANAP adayı? Sizce o-
tel ayısı kazanır mı?
ENTELEKTÜEL, AYI - Şimdi bu
ayılan bu işe kanştırmanızı hakaret te-
lakki ediyorum. Kesin bu tür kişiierle
bir ilışkımiz olmadığını bir ayı olarak
açıklıyorunı. Ama ne yazık ki bu Mec-
lis döneminde. insandan çok hay\an
türlerine merak sarmış canlılar çoğun-
luktaydı. Bunlann da çeşıtli yerlerden
özellikle de benim yaratıcım tsmail
Giilgeç' in doğum yeri olan Antep'ten a-
day olmalannı normal karşılıyorum.
Çünkü Ismail Gülgeçten de şüpheleni-
yorum. Adam kararversin. Yabızimta-
rafimızdan girsin. ya da o tarafta kalsın.
- Ayı partisi yok dediniz? Sizce bir
ayı partisi gerekli mi? Bu ayı parti-
sinden ada> olurmuydunuz?
ENTELEKTÜEL AYI - Bir ayı
partisi gerekli değil. Bizayılarböyle de
mutluyuz. Memleket sorunlannda ayı-
lan özellikle ilgilendıren bir sorun da
yok. Tek bizi ilgilendıren yön. memle-
ket meselelennde A\ rupa Birliği"ne gi-
rip Avrupalı ayılarla da haşır neşir ol-
mak özlemimizdir. Bu yüzden tek kar-
şı olduğum parti Gümrük Birliği'ne
karşı olan partidir. Ben bu aday trafiğin-
de sağlıklı bir ayı olarak kendime bir y-
eredinebıleceğimi sanmıyorum. Ente-
lektüel yönde ise ne geçtiğimiz Mec-
lis'te. ne de gelecekte ki NÎeclıs'te en-
telektüel diye bir şeyin varlığı olmaya-
cağı da kesin. Bu yüzden bana yapılan
tekliflen ayıca (kibarcaı reddettım.
-Enteiektüel camia ne düşiinüyor
bu secimler konusunda?
ENTELEKTÜEL AYI - Benım
gördüğüm kadanyla ilk kez entelektü-
el arkadaşlanm ne düşüneceklenni bi-
lemiyorlar. Bugüne kadar çok konuş-
tuklan söylenen bu arkadaşlar artık hem
konus.muyorlar hem de iş yapmıyotiar.
Bu hüzün verici durum. yani ben gittık-
çe bir entelektüel ayı olmaktan pişman-
lık duymaya başladım. Entelektüeller ne yazık ki
son 30 yıldır ne tam entel olmuşlar ne de tam ayı. O-
nun için şimdi bunun şaşkınlığını yaşıyorlar. Bir de-
yiş vardır. bayan bayan. duvara dayan. duvar yıkıl-
sın kafan kınîsın. Sanki bu 80"li yıllarda yıkılan du-
varlar bizim entellerin başına yıkıldı. hala sersem-
likleri geçmedi.
- Bir çoğu da döndii zaten. Siz pek dönmiişe
benzemiyorsunuz.
ENTELEKTÜEL AYI - Lütfen hakaretetmeyin.
Son zamanlarda yaratıcım tsmail Gülgeç kırk yılda
da bir olsa doğru dürüst bir deyim yumurtladı. Bazı
katı solculara şunu söylüyordu: Dönek solculardan
nefret ediyorum. Ama dönmeyen solculardan ödüm
patlıyor. Bu çağı yakalamak mı desek. bu bir fikir
cimnastiği yapıp felsefe üretmek mi desek ne der-
sekdiyelim bizayılanndıyeceği bir şey değil. Onun
için bu entel solculann şaşkınlıklan bir müddet da-
Dünyahayvanlara
kalacak, sayenizde
ha sürecek \e korkarım ki bu şaşkınlığın en büyük
zarannı toplum görecek.
- Çok > üklendiniz adamlara. Bu işte politika-
cıların hiç mi kabahati yok?
ENTELEKTÜEL AYI - Pardon adamlara mı
yüklendim. Ben onları ayı sanmıştım. Yani burada
ayılardan bahsetmiyor muyuz? Rica ederim. Bu in-
sanlann politika. yaşam. düşünce ayrımını kavraya-
mıyorum hepsi birbirinin içindedir. Bu adamlar par-
don ayılar yani düşünceyi kıvırmışlarda felsefeyi kı-
vırmışlardapolitikayı mı kıvıramamışlar. Banagö-
re hiçbir şeyi kıvıramamışlar. tşin ne felsefesini ne
depolitikasını yapabilmişler. Geriye yalnız ayılıkla-
n kalmış. Aslında bir ayı olarak da buna alınmıyo-
rum. Onları bağnmıza basıyoruz.
- Siz aynı zamanda bir gazetecisiniz Sayın En-
telektüel Ayı. Basınııı yani plaza basınının bu
promosyon bataklığına saplanmışlıgı için ne dü-
şünüyorsunuz?
ENTELEKTÜ EL AYI - Bu medya centırlan, bir
ayı için. ın olarak fazla şık buluyorum. Bana kalırsa
oralarda ne ayılık yapılır. ne de gazetecilik. Oralara
girince hep canım manikür pedikür yaptırmak isti-
yor. Ben bu tekelleşmede artık gazetecilik yapılama-
yacağına kesin olarak inanıyorum. Bin ayının bile di-
yalog kuramadığı kurumlarda insanlar nasıl diyalog
kuracak. Bu tekelleşmenin sonuçlan insanlar için
vahim. biz ayılar için değil. Çünkü artık görünen o
ki bu medya kendi pisliğini politıkaya da sıçratmış-
tır. Ve bakın kendi aralanndakı çamur savaşlan po-
litika %e devlet düzeyinde de vardır. En tehlikesi de
insanlar buııu kanıksamıştır.
- Yani kupon mupon kesmiyorsunuz öyle mi?
ENTELEKTÜEL AYI - Bir kavanoz bal bile
ventıeyen gazetelerin kuponunu ne diye keseyim. Ri-
ca ederim.
- Yani bal ve armut verselerdi ke-
serdiniz öyle mi?
ENTELEKTÜEL AYI - Ben dahil
tüm ayılar... Hiç olmazsa gazeteyi oku-
masak da armudu yerdik.
-Rondini haşlama tenceresi veren
zihniyet bunu da düşünür herhalde.
Bir fikir gazetesi ile bir medya gaze-
tesinde çalışmamn sizce farkı \ar mı
Entelektüel Ayı Bey?
ENTELEKTÜEL AYI - Bir fikir
gazetesinde çalışmak için önce bir fik-
rin olacak. Medyada böyle bir şeye ge-
rek yok. Son zamanlarda hüzünle görü-
yorum kı fıkri olduğunu sandığım ga-
zetecilerin de fıkirlerinin olmay ıp. fıkir-
lerinin zikre dönüştüğünü sanıyorum.
- Sizin içiniz daralmış. Ayı âlemi
neden bu kadar umutsuz?
ENTELEKTÜEL AYI- Insanasor-
muşlar. niçin her işin bu kadar eğri di-
ye. O da cevap \ermiş nerem doğru ki?
- Bu sözlerdeveler için söylenir sa-
yın Entelektüel Ayı...
ENTELEKTÜEL AYI-Yok canım.
Ben de\ ey e sordum böyle bir şey olma-
dığını söyledi. Zaten bu insanlar bunu
hep yapıyor. Herşeyın ıçine edıyorlar.
Sonra du\arlara bunu yapan eşektir di-
ye yazıyorlar. Bence artık insanlar ka-
rarvennelı. hayvanlıklannı kabul etme-
li. Biz ayılar develer. eşekler gıbi bir
hay\an olduğunu. her hay\an gibi ken-
di has hayvanlıklan bulunduğunu bil-
meli. Sonra da demokratik bir şekilde
yönetimi biz hayvanlara devretmeli.
- Peki Sayın Entelektüel Ayı, son
günlerde yükselen şeriatçı ve milli-
yetçi gelişmelere ne diyorsunuz?
ENTELEKTİEL -"Bak insanoğlu
insan! Neden anlamıyorsun? Az önce
açıkladım. Yönetimi biz hayvanlara
de\ retmelüer. ruhlarâlemine değil. Çöl-
den çıkan en iyi şey de\edir. Deve da-
yanaklı çöl şartlarına uyıımlu bir hay-
\andır. Eeee. şimdi ne yapalım yani. onu
seçelim. lstanbul'a salalım. zavallı de-
ve ne yapacak? Istanbulun bir tek su-
suzluğuna dayanır gerisine day anamaz.
Olmaz.. Bunu ayı olarak ben düşünü-
yorum da şerıatçılar niye düşünmüyor-
İar. Demek akıllı olan onlar değil. ayı-
lardır \e bir ayı olarak bu ülkeyı yönet-
mek onların değil benım hakkımdır.
- Peki nıilli\etçilik konusunda ne
düşünüyorsunuz?
ENTELEKTİ EL AYI - Efendim
madem kurt gibi ulumak meselesı. bı-
rakın yönetimi kurtlara onlar ulusun.
Her şevin taklitlerinden sakının. Tavuk
mu yumurtadan çıkar. yumurta mı ta-
vuktan çıkar sorusuna en iyi cevabı ta-
vuk verir. Anlayacağınız insanlar her
şeyi öylesine bok etmiştir ki, sonunda
biz hayanlaryönetime gelince korkanm
ki bir enkaz devralacağız.
- tnsanlar birbirlerine öfkelendik-
leri zaman ayı diyorlar? Neden aca-
ba?
ENTELEKTÜEL AYI - Herkesin
bir ideali vardır. İnsanların da biz hay-
vanlargibi olmak ideali vardır. Ama in-
sanlann hayvanlargibi olmalan içinda-
ha çok ekmek yemekleri gerek. Bu gi-
dişle de o ekmekleri yemelerine imkân
yok. çünkü ekmek fiyatları aldı başını
gidiyor. İnsanlar hayvan adlannı haka-
ret anlamında kullanıyorlar. Mesela iş-
çi ve memurlara koyıın diyorlar, düşü-
nün koyun bir insan tarafından kesilir-
ken "meeee" der. Insanlara göre bu bir
meleme. ama koyuna göre ananı de-
mektir. Hangi işçi memurbu melemeyi
söyleyebiliyor'
1
O halde bunlann ko-
yunla ne ılgisı var? HayAanlarla insan-
lar arasındaki diyalog eksikliği had saf-
hadadır. İnsanlann keşfettiği TV* uydu.
medya, ınternet gibı iletişimaraçlan hiç
bir ışe yaramıyor Bırakın hayvanlarla
iletişim kurmayı kendi aralannda bile
iletişim kurmaya yaramıyor bu aletler.
Halbuki bunun için uydu yapıp uzaya
göndermeye gerek yok. Koyunun mesi-
ne kulak versinler, analanyla ilgili asıl
anlamını ka\rasınlar yeter.
- \nh\orunı. Siz de mücadeleci bir
ruh var. Son söz olarak söylemek is-
tediğiniz bir şey var mı?
ENTELEKTÜEL AYI - Efendim
bundan sonra biz hayvanlar, mücadele-
mizi fesefi boyuttan reel boyuta indir-
geyeceğiz. Pardon. ancak bir insan bu
soruya böyle inekçe cevap verir. İnekçe diyorum.
çünkü hayvanlar arasında da ne yazık ki dişiler de
vardır. Efendim, hayvanlar demokratik mücadelele-
rini sertleştirecekler.
- Bunu nasıl yapacaklar?
ENTELEKTİ EL AYI - Basit. etöyle pahalı ola-
cak ki. siz insanlar koyunlan yiyemeyeceksiniz. De-
nızde balığı nah bulup da yiyeceksiniz. Ta\ uk yeri-
ne sizeplastık çöp yedireceğiz. Anla\ acağınız insan-
lar kendi boklanndahazımsızlıktanboğulacaklarve
hayvanlar özgür olacaklar. Bunu kimin sayesinde
yapacağız biliyor musun?
-Hayır
ENTELEKTÜEL AYI- tnsanlann. Yaşasm in-
sanlar!.. Bu dünya hayvanlara kalacak.
Yarın: Daral-Timsah,
Öğreten Adam ve Oğlu
POLTnKAVEOTESI
MEKVIED KEVIAL
Ya Hero, Ya Mero
Ne füsunkâr imişsin ey gümrük birliği.. şuracıkta
seçimlerin bitmesine bir hafta kaldı, herkesin gözü
üstünden eksilmiyor, Gümrük birliğine girmeyi kim-
se kendi becerisi sanmasın. Sonra hero (kahraman)
derler.
Bu hero lafı ortaya atıldı ya, lafı olan sarılır.
Kürtçede bir deyim var, Türkçeye de girmiştir:
"Ya hero Iya mero" derler.
Hero ingilizcede kahraman adına geldiği gibi
Kürtçede yiğit anlamını korur. Mero da merd, ölüm
demektir. O zaman 'Ya hero /ya mero' deyimi, öl-
mek var dönmek yok anlamına geliyor.
Ölmek var. dönmek yok.
isterseniz biraz daha bilgiçlik taslayalım. Bunun
ingilizcesi:
To be or not to be
Ya Osmanlıcası?
Ya devlet başa Iya kuzgun leşe'
Hero, işler tıkırıftda giderken yaya kalırsa olur ze-
ro...
Zero: Sıfır.
Ata, bir yurt gezisine çıkıyor. yanında devletin
bütün uzmanları var. Trenle gidiliyor. Tren de ünlü
Beyaz tren. Geziyi Limancı Hamdi (Ahmet Hamdi
Başar) çok iyi anlatır. Trendeki bilgiçlerden birine
sorar:
"Sıfır nedir?" Başlarlar, sıralamaya:
Şudur, budur. o değıldir, bu değildir.
Cık! Hiçbiri değil!
Derken biri bilgiççe ortaya atılır:
"Ben söyleyeyim mı efendim."
"Söyle bakalım."
"Sıfır efendim, Paşa Hazretleri, sıfır şeydir.."
"Söyle bakalım nedir sıfır?"
"Sıfır sizin yanınızda benim, yani sizin yanınızda
sıfır sayılırım."
Üstüne varmazlar, iyi bir tanılama sayarlar, konu
kapanır. Konu kapanır ama, tanımı yapanın adı da,
o gün bugün sıfır kalır. Sıfır aşağı, sıfır yukarı...
Günümüzde kendilerine Jeanne d'Arc diyenler
de var.
Sahi Jeanne d'Arc'ın sonu ne oldu?
Biri yanıtladı: . •
"Yaktılar."
Sultan Abdülaziz'in Londra gezisinde Ingilizler
büyük önlemler alırlar. Özellikle de Osmanlı uyruk-
luların ortalıkta gezinmesini istemezler. Malum ya.
Ingiltere'de özgürlük var.
Ama gene de baş edemezler. Kalabalığın arasın-
da birkaç fesli adama gözleri ilişir. Bunları Keçeci-
zade Fuat Paşa da görür. Belki de padişahın ge-
çeceği yolun üstüne özellikle yerleştirilmişlerdir.
Bunları hünkâr da görür. Dayanamazlar Fuat Pa-
şa'ya sorarlar: >
"Bunlarda kim?"
"Mustafa Fazıl Paşa kulunuzun kurdurduğu par-
tinin üyeleri.. yabancı sayılmazlar. Feslilerden biri şa-
ir Namık Kemal, öteki de Ziya Paşa 'dır."
Ingiliz demokrasisi o yıllarda böyle bir muhalefe-
ti kaldırıyormuş.
Ya hero, ya mero!
B U L M A C A SEDATYAŞAYAN
SOLDAN SAĞA:
1/Çay yaprağında
bulunan alkaloit.
2/ Bir yapının or-
tasında kalan, üs-
tü açık ve duvarla
çevrilı alan... tnce
ve düzgün dokun-
muş pamuklu ku-
maş.. 3/ Çok sert
ve tutarsız hare-
ketlerde bulunan
akıl hastası. 4/ Ne
olduğunu anlama. 8
belirtme. kararlaş-
tırma... Oy. 5/ Iki
9
tarla arasındaki sınır... Yahu-
di Almancası. 6/ Ozerı top-
rak ya da otla örtülmüş sa-
man yığını... Arthur Ha-
iley'ın tanınmış btr romanı.
7/ Uzaklaşmak. araaçılmak...
Adlan sıfat yapmakta kulla-
nılan bir yapım eki. 8/ Yurdu-
muzda bır ırmak... Korkunç
bir masal yaratığı. 9/ Büyük
kardeş. ağabey... Altınkökü
dedenilen kusturucu birkök.
VTKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ tzmir'ın su gereksınimıni karşılamak amacıyla yapılan
birbaraj.2/Konut...Sugeçırmezkumaştanyapılmış bir tür
sporceket.3/Önemlıtarihselolgu...Kapagırlığı. 4/Japon-
ya'nın en yüksek dağı. 5/ Kayınbırader... Hatay ilinde bir
ırmak. 6/ Borsadabelli miktardaki hısse senedinı belirtmek-
te kullanılan işlem birimi... Tıcaret mallarını saklamak için
nhtımda yapılan büyük depo. II Kokusu hardala benzeyen
zehirli birsavaşgazı... Adm durum eklerindenbiri. 8/Olum-
suzluk belirten bir önek... Elma, armut. ayva gibı mey-
velerın yenmeyen iç bölümü. 9/ Hav\aıı"de İcarşılama ya da
uğurlama anısı olarak verilen,çiçekten yapılmış kolye... Es-
kiden tuğgenerale eş rütbe.
NAZIM HİKMET KÜLTÜR VE SANAT VAKFI
Olkemiz kültür ve sanat yaşamına ilgi duyanlara ve
yabancı dostlarımıza iki dilde (Türkçe-Ingilızce)
hazırladıeı bir ajanda sunuyor:
1996
Kültür Ajandası
Culture Agenda
Her an elınizm altmda bulunmasında yarar olan ve
Cumhurıyet dönemı dıkkate alınarak hâzırlanan haf-
talık ajandada:
* Kültür-sanat-edebiyat kişileri (fotoğraf ve
yapıtlanndan önıeklerle)
* Kültür-sanat yaşamı ve etkinlikleri ile ilgili bılgiler
(özel günler-haftalar)
* Kültür-sanat kuruluşları ve iletişim kurulabilecek
-önemli- telefonlar yer almaktadır.
-Kuşe kâğıda basılı, spiralli. 12X17 cm. boyutunda
(çantada taşınabılir). özel kutusu ıçınde-
jVâı/jıı Hikmet Kültür ve Sanat \'akfı
GeneralYazgan Sok. MehtiBeyApt. 10/10 Tünel
Tel: 0212 - 252 63 14/252 63 15
Romanlarınız ve ansiklopedileriniz
yerinizden alınır.
Tel.: 554 08 04