Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 ARALIK 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOM
Gümrük birliğinden doğan gelir kaybı, dolaylı vergilerle vatandaştan çıkacak
Tüketiciye KDV darbesi
ESRA YENER
ANKARA - Hükümet. gümrük
birliğinden dogan gelir kaybını, yi-
ne katma değer, ek taşıt alım vergi-
leri gibi dolaylı vergilerin oranlan-
nı yükselterek halktan toplayacak.
Maliye Bakanlığı"nda yapılan ilk
çalışmada, I ocaktan itibaren Kat-
ma Değer Vergisi (KDV) oranlan-
nın. zorunlu tüketim mallannda
yüzde 8'den yüzde lO'a: normal
mallarda yüzde I5"ten yüzde I8'e:
lüks mallarda da yüzde 23'ten \üz-
de 25"e yükseltilmesi yönündeki
görüşün ağırlık kazandığı öğrenildi.
Âynı çerçevede, ek Taşıt Alım Ver-
gisi yüzde I2'den yüzde I8'e: akar-
yakıt ürünlerinin gelirlerinden kesi-
len fon oranı da yüzde I5'ten yüz-
de 20"ye çıkanlacak.
Gümrük birliğiyle birlikte ithalat-
tan alınan gümrük vergisi ve Toplu
K.onutFonu'nunsıfırlanmasıylayıl-
nnı da aynı doğrultuda etkileyece-
ğine dikkat çektiler.
• Hükümet gümrük birliği nedeniyle yaşayacağı gelir
kaybını, yine dolaylı vergilerle halkın cebinden toplayacak.
Ithalattan alınan gümrük vergileri ve Toplu Konut Fonu'nun Taşıt vergileri el yakacak
kaldınlması nedeniyle gelirlerde beklenen 3 milyar dolarlık
kaybın giderilmesi için 1 ocaktan itibaren katma değer ve ek
taşıt alım vergileri ile akaryakıt ürünlerinin gelirlerinden
kesilen fon oranlan yükseltilecek.
da ortalama 3 milyar dolar düzeyin-
de bir gelir kaybı bekleyen hükü-
met. açıâı kapatabilmek içın yine
dolaylı \ergileregüvenivor. Bu çer-
çevede hazırlanan özel tüketim ver-
gisi yasa taslagının seçim nedeniy-
le TBMM'ye getirilememesi üzeri-
ne. hükümet gelir kaybını giderebil-
mek için yasa çıkana kadar halen
uygulanmakta olan dolaylı vergile-
rin oranlannı 1 ocaktan itibaren
yükseltecek.
Maliye Bakanlığı'nda yürütülen
ilk çalısmalarda. Katma Değer Ver-
gisi oranlarının. zorunlu tüketim
mallannda yüzde 8'den yüzde 10'a;
normal mallarda yüzde 15ten yüz-
de I8'e: lüks mallarda da yüzde
23'ten yüzde 25'e çıkanlması yö-
nündeki görüşün ağırlık kazandığı
öğrenildi. Aynı çaiışmalara göre
yüzde 12 oranındaki ek Taşıt Alım
Vergisi yüzde 18"e. yüzde 15 ora-
nında akaryakıt ürünlerinin gelirle-
rinden kesilen fon da yüzde 2O'ye
çıkanlacak.
Yetkililer. dolaylı vergilerdeki ar-
tışın tüm tüketim mallannın fivatla-
MaliyeBakanlığfnın 1996>ılın-
da uygulanmak üzere şirketlerin bi-
lançolarındakı amortisman pa>lan
için belirledigi yüzde 99.5'luk yeni-
den değerlendirme oranı. maktu
olarak uygulanan taşıt alım \e mo-
torlu taşıt vergilerinin de artışında
kullanılacak. Bu çerçevede.
1996da. l-6yaşarasında950kılog-
ramın altındakı araçlar için 4 milyon
449 bin lira. 950 kilogramdan 1200
kilograma kadar olan araçlar için de
6 milyon 603 bin lira vergi ödene-
cek. Yeni taşıt alacak ki^iler. 950 ki-
louramm altındaki araçlar için 39
mîlyon 580 bin lira. 950-1200 ki-
logram arasındaki araçlar için de 66
milyon 94 bin lira taşıt alım \ergisi
verecekler.
(*) Yanyrflara göre degıl yrilık toplam
(") Türkiye dışarda tutulmuştur
GSMH'daki bflyüme frj9»Jj9^J[i997İ
2.8 IABD
JAPONYA
ALMANYA
FRANSA
(TALYA
İNGİLTER£~"~
KANADA
G-7 TOPLAM
OECD AVRUPA
TOPLAM OECD
TÜRKİYE
3.3 2.7
2.1
İ.7
3.1
2.7
2.4
2 5
2.9
2.4
2.0
2.4
22
2.7
£4
3.0
2.5
2.6
2.6
2.7
2.7
2.7
25
2.7
4.0
2.8
2.7
2.8
4.9 4.5
I GSMH'daki büyüme
ABD
JAPONYA
ALMANYA
FRANSA
İTALYA
İNGİLTERE
KANADA
OECD AVRUPA
TOPLAM OECD
TÛRKİYE l )
2.9 3.1
•O.3 1.0
2.0 1.6
2£ 1.2
2.7 2.8
2.4 2.1
1.3 1.4
3.0 2.4
2.0 2.3
6.8
2.5 2.7
2.1 2.7
2.6 2.6
2.4 2.6
2.7 2.6
2.4 2.7
3.2 4.3
2.6 2.7
2.6 2.9
4J
2& 2.8
2.7 Z7
2.7 2.7
2.1 2A
2.5 2.5
2.7 2.6
4.0 3.9
2& 2JJ
2& 2.8
4.5
Tbplamiçtatep
ABD
JAPONYA
ALMANYA
FRANSA
İTALYA
İNGİLTERE
KANADA
OECD AVRUPA
TOPLAM OECD
TÛRKİYEC)
3.2 3.0
0.3 1.9
1.3 1.7
1 3 1.7
-0.3 2.4
1.6 2.1
2.7 0.3
2.4 2.6
1.7 22
5.9
2.1 2.3
2.7 3.1
2.7
2.4 2.8
3.0 3.1
2JS 2.8
2.6 3.8
2& 2.8
2.6 2.9
5.1
2.5
2.8
2.8 2.7
2.8 2.9
3.1 3.1
2.8 2,7
3.5 3.5
3.0 3.0
2.8 2£
5.3
Enflasyon (GSMH I 1995 J 1996 I 1997
ABD
JAPONYA
ALMANYA
FRANSA
İTALYA
İNGİLTERE
' KANADA
1 OECD AVRUPA (")
' TOPLAM OECD
ITÖRKİYE O
1.7 1.0
-0.5 -1.0
2.5 2.3
2.5 2.2
5.9 4.8
13 2.4
2.2 2.2
3.2 2.9
4.4 3.5
90.0
2.0 2.0
-0.2-0.2
1.9 2.1
2.1 1.8
4.3 4.1
2.6 2.5
2.0 1.8
2.7 2.6
3.4 3.2
55.0
2.0 13
03 03
2.1 2.2
2.0 2.1
3.6 3.5
Z3 2.3
1.5 1.6
2.6 2.6
3.2 3.0
50.0
Işsizlik (Toplam
ışgücûne oranı)
ABD
JAPONYA
ALMANYA
FRANSA
[ tTALYA
| İNGİLTERE
i KANADA
| OECD AVRUPA
TOPLAM OECD
i TÛRKİYE 0
5.6 5.6
&0 22
9.3 9.4
11.7 11.4
12.4 11.5
&5 8.3
9.6 9.5
11.0 10.6
7.8 7.7
10.2
5.7 5.8
3.4 3.4
9.3 9.2
11.4 11.3 11.1 10.9
11.7 115 11.3 11.1
8.2 8.1
9.4 9.0
10.6 10.5
7.7 7.7
10.0
5.8 5.9
3.4 3.3
9.1 9.0
8.0 7.9
8.7 8.4
10.3 10.2
7.6 7.5
11 GSMH'daki bûyüme^j9951J996119971
ABD
JAPONYA
ALMANYA
FRANSA
İTALYA
İNGİLTERE
KANADA
OECD AVRUPA
TOPLAM OECD
TÛRKİYE
-169.6 -160.6 -1543
112.1 92.9 95.5
-18.9 -23.3 -26.6
19.3 16.6 193
20.8 29.4 31.9
-1Z1 -174 -19.9
-14.1 -11.6 -9.4
70A 723 74.7
-22.1 -26.7 -16.1
0.2 13 -23 1
BENCE
İZZETTEN ÖNDER
OECD raporunda Türkiye'de istikrar önlemlerine karşı güvensizliğe dikkat çekildi
Ekoııoıııiııiıı sorunu belirsizlik
• Uluslararası Ekononomik İşbirliği ve Kalkınma
Örgütü'nün (OECD) 6 aylık raporunda Türkiye için
gelecek iki yıla yönelik başta enflasyon olmak üzere
çeşitli ekonomik verilerde, olumlu öngörülere yer verildi.
MİŞEL PERLM\N
r
"^ Birliğı'ne ginşını kaydederken
-—•* •——• bunun. "yabancıları Türkiye'de ya-
PARİS - Merkezi Fransa'nın baş- tırımlarda bulunmak için daha da
kentindeki Ekonomik İşbirliği \e fazla teşvik etmesi gerektiğini ve
Kalkınma Örgütü'nün (OECD). ara- Türksanayiinin,uluslararası piya-
lanndaTürkıye"nındebıılunduğuüye salarda daha çok rekabet gücüne
• Ekonomideki düzelmenin,istikrar önlemleriyle
sağlanabileceği \urgulanan raporda. hükümetin 5 Nisan
Kararlan'na güven sağlayamadığı ve programın erken
terk edilerek en başa dönme olasılığı bulunduğu belirtildi.
ülkelere ilişkin geleneksel 6 aylık
perspektıfler raporunda. Türkiye'nin
1995"te yüzde 90 olarak hesaplanan
enflasyon hızının. 1996"dayüzde55"e
ve 97'de de yüzde 50ye düşeceğı tah-
mini yer aldı. OECD raporunda. be-
lirsizligin ekonomıde sıkıntılann aşıl-
masını engellediği ve bu yüzden fa-
izlerin yüksek seyrettiği vurgulandı.
Enflasyonun. 1995ın nisan ve ey-
lül aylannda hissedilirderecede geri-
lediği belirtilen raporda, bazı koşul-
lann yeniden ortaya çıkmasıyla. hız-
lanma riskinin bulunduğuna işaret
ediliyor. Bu faktör. büyük sermayegi-
rişleri nedeniyle para hacminin yük-
sek artışı olarak gösteriliyor.
OECD uzmanlan. makro-ekono-
mıkpolitikanın sertleşmesiyle. üreti-
mınazaltılışına ve enflasyonun uzak-
laştınlmasına katkıda bulunması ge-
regıne işaret ediyor.
OECD. Ekonomik Perspektitler ra-
porunda Türkiye'nin. Avrupa Güm-
sahip olmasına yardımcı olabilece-
ğini" de ifade ettı.
Son gelışmelere değinen örgütün
uzmanlan. 1995'inılkyansında. üre-
timin büyük ölçüde kaldığını.
GSMH"nin de bir önceki yıla kıyasla
yüzde 6'lık bir artışkaydettığine dik-
kat çekti. Raporda. I995'in üçüncü
üç ayı içinde sınai üretimin. ihracatla
ithaİatın yoğun bir artışı sürdürdüğü-
ne de işaret edilmekte. Bu arada. it-
halatın dıkkate değer artışı da dış ca-
ri açığın yok olmasına neden oldu.
Ekonomik işbirliği ve Kalkınma
Örgütü OECD'nin diğer bir değerlen-
dirmesine göre de son zamanlann
başlıca iki unsuru, Nisan 1945 stabi-
lizasyon (istikrarl programıyla,
1995 "te kaydedilmiş sermaye girişle-
rinin hacmi. Örgütün tahmınlerine ba-
kıldığında. 1995 konsolide bütçe açı-
ğının GSMH'nin yüzde 44'üne eşit
olması gerektiği. fakat bunun. prog-
ramda saptanmış hedefin az üstünde
olduğu görülüyor.
Belgede. kamu sektörü finansman
ihtiyacı. 1993 GSMH'nin yüzde
12'den. 1994'te yüzde 8'ine indiril-
miş olduğu belirtilirken 1995sonun-
da yeni bir azaltmanın öngörüldügü.
açıgın 1995 programında saptanan
hedefin üstünde olabileceği de ıfade
ediliyor. Aynı zamanda. bütçenın
arındınlma sürecinin 1996'da da sür-
dürüleceğine işaret edilmekte.
Yüksek faiz güvensizlikten
OECD raporuna göre "istikrar
programının başarısından kuşku-
lanmayı sürdüren piyasalar nede-
ni\ le. faiz hadleri de enflas\ona kı-
yasla çok yüksek." Belgede. bunun
yanı sıra. sermaye girışlerini frenle-
mek ve parasal koşulları daha kısıtla-
yıcı bir hale getirmek üzere. eylül
1995'te bırdızi karann uygulamava
koyulduğu kaydediliyor. OECD rapo-
runun verdıği bilgiler ise şöyle: Baş-
ta. Merkez Bankası. 6-14 ey lülde dö-
viz alımını geçici olarak durdurdu.
Sonra dö%izle yapılan işlemlere. yüz-
de 6"lık bir vergi kondu. Tüketim
borçlanna konan vergi de yüzde 6 dan
yüzde 10'a yükseltildi. Belgede. ya-
pılan tahminlerin. sermaye girişleri
hızının azalacağı. para hacminin ay-
nı yolu izleyeceği. reel döviz kurları-
nın hafif bir değer kazanacağı görüş-
lerine dayandınldığı izah ediliyor.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma
Örgütü uzmanlan. yaptıklan tahmin-
lerde "büy ük kararsızlıklar"ın bu-
lunduğuna dikkat çekerek iki senar-
yo üstünde çalıştıklarını ekledi. Bi-
rinci senaryoya göre istikvariaşma ey-
lemi de\am ediyor ve sona ermekte-
ki yıl sırasında kaydedilmiş ilerleme-
ler daha da saglamlaşıyor. Ikincisin-
de. alınan önlemler \aktinden evvel
esnekleştirilıy or ve o zamana dek kay-
dedilen sonuçlan yok ediyor. Bura-
da. birıncı senaryo dikkate alınmak-
tadır, fakat ıkinci senaryodan kaynak-
lanan nedenlerle istıkrarsızlığa dönüş
riskini de unutmamak gerek.
Daha kısıtlayıcı bir makro-ekono-
mik politika. GSMHyi. 1996 ile
I977"de yaklaşık yüzde 5'e ulaştıra-
bilir Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma
Örgütü OECD. talep artışının yavaş-
laması sonucu. 1997de GSMH'nin
yaklaşık yüzde 2 sine varacak dış ca-
n açığın fazla büy ümesine engel olu-
nabileceği görüşünü öne sürdü.
Seçime Giderken
Sopumlular
24 Aralık seçımlerı Türkiye için bir dönüm nok-
tası olarak gösteriliyor. Bu savın arkasında laik ve
laiklik karşıtı güçlerin bu seçimlerde mücadele
edeceği görüşü yatmakta. En azından mevcut
anayasa ve yasalar çerçevesinde bu görüş fazla
geçerli görülemez. Ancak laiklik karşıtı beyan ve
görüşlerin ortada dolaştığı da bir gerçek.
Bana öyle geliyor ki biz çoğu zaman dinamik
oluşumlarla statik durumu ya da sözle niyeti bir-
biri ile karıştırıyoruz.
O kadar karıştırıyoruz ki bugün laiklik karşıtı dı-
ye algıladığımız güç ve güç odaklarının hangi sı-
yasilerin dönemınde ve nasıl sorumsuzca yeşer-
tilıp gellştirildiğini sorgulamıyoruz. Oluşuma ve bu-
nu oluşturan nedenlere bakmadan sonucu yargı-
lıyoruz.
Doğrusu sonucu da yargılamıyoruz da, oluşum
nedenlerini göz ardı ederek kendimizi aklamaya
çalışıyoruz. Zira bu sistemden biz de tüm yazan
çizenler de yararlanıyor.
Bu süreci anlamada salt yüzeysel oluşuma bak-
mak da yetmez. Örneğın kimlerin eğitim sistemi-
mizi bu hale getirdiği. kimlerin insanların kılık kı-
yafetlerine ve hatta yaşam tarzlarına karıştığı ko-
nuları da bize fazla bir şey ifade etmez. Çünkü on-
lar da belirlı talepler karşısında ortaya çıkmış bir
tür sunumlardır. O zaman bu taleplerin nasıl ve
hangi koşullarda bu biçimde ortaya çıktığına bak-
mak gerekmektedir.
Bu durumda, toplumda gördüğümüz bu man-
tarlara daha bilimsel olarak bakmamız gerekmek-
tedir. işte bu noktada toplumu ve ekonomıyi tah-
lil etmemiz gerekmektedir. Oysa toplumun ekono-
mik yapısının tahlilini hiçbir düzen partisi isteme-
mektedir. Çünkü hepsi, bu hiyerarşik toplum ya-
pısını sürdürmek ve bu yapının üst-sınıf tabakası-
nı oluşturarak, köle düzeninden yarar sağlamak ıs-
temektedir.
Sağ partiler, sistemin bozukluğunu, birbirini suç-
layarak ve ileriye yönelik projeler sunarak eritme-
ye çalışmaktadır.
Bugün birbirini suçlayan sağ partiler. iktidarları
dönemindeki icraatları ile sabit olduğundan, top-
luma bakarken birbirinin arkasına gizlenmek du-
rumundadır. Zaten. birbirini suçlamanın psikolojik
dinamiği de budur. ileriye yönelik projelere gelin-
ce. bunların en büyük kanıtı yine geçmiş uygula-
malarıdır.
Sağ teorısyenler de ekonomiyi çok rafine bir bi-
çımde toplumun gözünden kaçırmaktadır. Bunlar
toplumsal sorunları açıklamalarında ınanılmaz de-
recede çok faktörü tam bir bilimsel hava ve gö-
rüntü içinde ileri sürerek, ekonomik sistem faktö-
rünü büyük bir başarı ile sulandırmaktadırlar. Her
Orta Afrikalı. doğal olarak, tıpatıp bir diğerinin ay-
nısı değildır. Onlar birbirlerini ayırt edip tanıyabilir-
ler. Ama dışarıdan bakıldığında hepsinde saç ve
deri özellikleri gibi hâkim iklim ve çevre koşulla-
rından gelen benzer tipik özelliklerinin olduğu da
bir gerçektir.
Öte yandan, sıstemsel sorunlar, insarriarı bir aç-
maza itmektedir. işte bu itilen insanların avına çı-
kan kutsal duygu sömürücüleri, düzene ve onun
üstyapı kurumlarına yabancılaşan bireylere kucak
açmaktadır.
Bu yardım arayan insanların ikincil talepterini,
bu talepleri ortaya çıkartan nedenleri gizlercesine
amaç haline getirip, onlan sömürmektedir. Açık-
tır, sorunlar sürdüğü sürece kutsal duygu sömü-
rüsü de yükselecektir. Ama yine aynı kesinlikle
açık olan diğer bir konu da. kutsal duygu sömü-
rüsüne neden olan faktörleri görmek istemeyen-
ler de bu sömürüye sürgit izın vermiş ve böylece
elde ettikleri siyasal gücü kendi çıkarları doğrul-
tusunda kullanmış olurlar.
24 Aralık seçimlerinin bu açıdan bakıldığında. di-
ğer seçimlerden fazla bir farkı yoktur. Ama bu se-
çımlerin çok ciddi bir sonucu. sistemi sorgulayan-
larla sistemin sonuçlarını tek tek problem olarak
ele alanların ayrıştırılması oluşturabilir. Bakalım,
siyaset bilimcilerimiz halkın belirleyeceğı sonucu
yine halk yararına anlamlı ve akılcı olarak yorum-
layacaklar mı?
Alışveriş, tüketicisine göre değişiyor
Simdi bilinclenme zamanı
T
üketicinin alışveriş öncesinde ne
alacağını planlaması, mağazaları
gezerek, çeşitli karşılaştırmalar
yaparak alışveriş etmesi, tüketici
bilincinin yavaş yavaş yerleşmeye
başladığının bir göstergesi. Biz de bilinçli
alışveriş nasıl yapılmalı sorusunu bir kez
daha tekrarlamaya karar verdik.
• Öncelikle hangi mala veya hizmete
ihtiyacınız olduğuna karar verin.
• Yorgun ya da hastaysanız alışveriş
kesinlikle çtkmayın.
• Markalan birbirleriyle karşılaştırın.
• Bazı ürünlerın fıyatlarının semtlere
göre değişecegıni aklınızdan çıkarmayın.
• Malın üstünde yazan fiyatın dışında
servis ücreti adı altında ek ödemeleri
yapıp yapmayacağınızı araştınn.
• Özellikle dayanıklı tüketim mallannda
garanti belgesi. TSE damgast otup
oJmadığını araştırın.
• Taksitli satışlarda taksit koşullarının
ödeme vadelerini ve diğer
yükümlülüklerini dikkatli inceleyin.
• Kapıya gelen pazarlamacılara evet
demeden önce aynı malın çarşıdaki fıyat
ve kalitesı konusunda araştırma yapın.
• Her türlü mal ve hizmetle ilgili satış
sözleşmesini, özellikle ince küçük
puntolarta yazılmış ibareleri
imzalamadan önce mutlaka okuyun.
• Her türlü malda iade ya da değiştirme
yapılıp yapılmadığını kontrol edin.
• Alışverişten sonra aldığınız malın
kullanma ve bakım talimatlannı aynen
okuyun.
9 Sorun çıktığında ilgılilere bildirin.
• Başvurudan önce talebinizin ne
olduğuna karar verin.
• Mümkünse satışı doğrudan
gerçekleştiren görevliyi bulun.
• Gerekli ilgiyi görmedinizse şef ve
daha sonra müdürle görüşün.
• Sorununuz çözümlenmıyor ise
şikâyetinizi ilçenizdeki Tüketici Sorunlan
Hakem Heyeti'ne bildirin. •
A
lışveriş, kimilerine göre stres
ve yorgunluk atmak için zevklı
bir uğraş, kimilerine göre
aradığını bulamamanın ya da
kandırılmışlık duygusunun ağır
bastığı yorgunluk ve stres kaynağı,
kimilerine göre ise ihtiyaçların
karşılanması için bir zorunluluk.
Alışveriş Merkezleri Derneği
tarafından Zet Nelson Araştırma
şırketine Istanbul, Ankara, Izmir,
Adana ve Bursa'da yaptırılan
"Perakende Tıcaretin Yapısı ve
Tüketici Alışkanlıklan" konulu
araştırma. tüketicinin tercihlerine
ve alışverişe bakış açısına bir
ölçüde ışık tutuyor.
2305 kişinin katıldığı araştırmada
tüketicilerin alışveriş sırasında
aradığı özellikler arasında önceliği
personelin nezaketli olması alıyor.
Ürünün kalitesi ikinci sırada yer
alırken, bunu personel bilgisi,
mağaza imajı, mağaza düzeni
takip ediyor.
istanbul tüketicisinin aylık alışveriş
hareketlerine değinilen
araştırmada, önceliğin gıda ve
temizlik maddelerine vehldiği dile
getiriliyor. Bunu giyim, kırtasiye-
kitap ve zücaciye takip ediyor. En
çok satılan ürünler arasında ise
yüzde 29.2 ile sigara geliyor. ikinci
sırada yüzde 9.2 ile gazlı içecekler yer alırken, bitkisel
yağların yüzde 7.3, bisküvi ve krakerlerin yüzde 6
oranında talep gördüğüne dikkat çekiliyor. Zet
Nelson'un araştırmasında kişi başına düşen yıllık
harcamanın 2373 dolar olarak hesaplandığı
belirtilirken, kentsel tüketimde gıda maddelerine aynlan
kişisel harcamalann 593 dolar cıvannda olduğu
açıklanıyor. Dışarıda yenilen yemekler için tüketici, kişi
başına 80 dolar, giyim için 285 dolar, kişisel eğitim için
118 dolar, ev eşyası için 213 dolar, kişisel bakım için 23
dolar harcıyor.
Araştırmaya göre tüketicinin en fazla alışveriş ettiği
yerler arasında beyaz eşyada yüzde 92.4'le bayiler
geliyor. Giyim için alışverişte yüzde 49.3'lük bir orania
butikler tercih edilirken. ankete katılanların yüzde 55.1 'i
mobilyada yöresel mağazalardan, yüzde 21.1 'i temizlik
maddelerinde süpermarketlerden, yüzde
40.6'sı mutfak eşyalarında
zücaciyelerden alışveriş ediyorlar.
Araştırmada beyaz ve elektronik eşya
alan tüketicilerin yüzde 91 6'sının planlı
alışveriş yaptığına yer verilirken, yüzde
69'luk bölümünün taksitli satışları tercih
ettiğine. alışverişin çoğunluk aile reisi
tarafından yapıldığına dikkat çekiliyor.
Giysi seçiminde tüketicilerin büyük bir
bölümü planlı alışverişten yana. Ankete
göre plan yapan tüketiciler bununla da
kalmayıp mağazaları gezmek ve giysilerı
deneyerek satın almak taraftarı.
Araştırmada mobilya satın alırken
tüketicilerin yüzde 85'lik bölümünün daha
önceden planlayarak alışveriş ettiğine
diğınilirken, taksitli satışların tercih
edildiği, markaya pek önem verilmediği
vurgulanıyor. Temizlik maddelerinin
seçiminde yüzde 78 oranında kadınlar
belirleyiciler. Alışveriş Merkezleri Derneği
taraftndan yaptınlan araştırmanın bir de
perakende satış merkezleri ile ilgili
bölümü var. Birçoğu son 3 yıl içinde
gerçekleştirilen, istanbul'da milyarlarca
liralık yatırımlarla yapılan alışveriş
merkezlerinin büyüklüğü 220 bin
metrekareye, yatınm tutarı da 400 milyon
dolara ulaştı. Zet Nelson tarafından
yapılan araştırmada istanbul'un 7
alışveriş merkezi yapılabilecek potansiyeli
bulunduğuna dikkat çekildi. Türkiye'deki
alışveriş merkezlerinde hızlı bir dönüşüm ve
modernleşme gözlendiğinin vurgulandığı ankette. bu
dönüşümü yaşam tarzlarındaki değişimin belirlediğine
yer veriliyor. Şehirlerde perakende satış birimlerinin
hâlâ dağınık yapılandığı gözlemlense bile, tekli yapının
yerini hızla mağaza zincirlerine bıraktığına değinilirken,
hipermarket ve büyük süpermarketlere duyulan ilginin
artacağı belirtiliyor.
Hipermarketlerde metrekare başına düşen günlük
tüketici sayısı 1-1.5 arasında değişiyor. Müşteri
başına düşen harcama 18-20 dolar arasında
değişırken. aylık metrekare başına düşen satış 550
dolar. metrekare başına düşen yatınm maliyeti 750 -
1000 dolar arasında değişiyor. Araştırmada 5 büyük
şehirde 9 temel alışveriş merkezinde 8 bin 912
perakendecinin bulunduğu belirtiliyor. •
Sık bozulan
televizyon
I
stanbuldan bizi arayan
okurumuz Nural
Kanarya, 1991
kasımında almış olduğu
Arçelik marka televizyonun
ilk günden itibaren birçok
sorun çıkardığını vurguladı.
Televizyonu ilk kez
çalıştırdıklarında bir
köşesinde mor leke
bulunduğunu bildiren
okurumuz, durumu bayiye
ilettiklerini, bunun üzerine
televizyonu değiştirdiklerini
söyledi. Yerine gelen
televizyonun da 1994
başında arıza yaptığını
anlatan okurumuz. servisin
televizyonu tamir ettiğini,
buna karşın cihazın iki ay
sonra yeniden arızalandığını
anımsattı. Televizyonu
geçen ay yine bozulan
okurumuzun şikâyetini
Arçelik müşteri ilişkileri
bölümüne ilettiğimizde,
televizyonların üretiminde
herhangi bir hata
bulunmadığını bildiren
yetkililer, okurumuzun
şikâyetiyle ilgilenerek
sorunu çözümlediler. •
HIZLI, GUÇLU
KALİTELİ
Bir bilgisayar için
YILIN
FIRSATI
ESCORT ALARA ECON
Mfcrotynncl 486 DX4-100 PCI
ÖnBcllek 128 K
4MB
540 MB
3.5' 1 44 MB
B r a Kartı 1 MB PCI
14-0 28 dp
Non-ltrteriaced
Düşükradyasyon
DOS6.22 +
Windows3.11
ESCORT
SÜMELA
ECON
Mikroişiemci Pentıum75PCI
Ön Bellek 256 K
Bellek 8 MB
Sabit Dfsk 850 MB
Flopşj 3.5'1.44 MB
Ekran Kartı 1 MB PCI
Ekraa 14' 0.28 dp
Non-lntertaced
Duşûk radyasyon
0/S Wındows 95 Türkçe
ESCORT
ASSOS ECON
MikrafşleMİ Pentıum 100 PCI
ÖR Mlek 256 K
Mhk 8MB
SaMt Disk 1 GB
Flopn 3 5' 1 44 MB
Ekm Kartı 1 MB PCI
Ekraa 14'0.28 dp.
Non-lntertaced
Düşük radyasyon
0/S Windows 95 Tûrkçe
Escort Multimedia
466 0X4-100 PCI
128 K
4MB
540 MB
3 5' 1 44 MB
1 MB PCI
EktM 14'0 28dp
Noft-lntertaced
Oûşûkradyasyon
Sn Kartı 16 BıiCreaüve
Sound Bbster
Quad Speed
DOS 6.22 t
Wındows 3 11
10Adet
CDHedıyelı
WI rtnaı 7.9H.0M Tl*.
lllHalll Tîrtam»ttmKI*mWl
Escort Notebook
Mkrorflmc! 436 0X4-100
Beltak 4 MB
Sabit Oht 340 MB
Fbpff 3 5' 1 44 MB
Bmn Kartı 512 KB
Ekraa 10 3'STNRenklı
$as Kartı
Trackaoiııt
0/S DOS 6 22+
Windows311
2 x tyst II **n
11 tjat Hl PCMCU yma
Escort Kesintisiz Güç Kaynağı
ESC1200A
1200VA, Big-Tower
4 Adet PC içın
ESC650A
650 VA, Mini-Tower
Kompakt Kasa 1 PC ve
1 DOT Matrix yazıcı için
BCOKT• C O M P U T K R *
ugnM* JV ^ .
ÖY t "f 55 3: KtZt
0 96 mtmtA
• MJ»JUIC*K 4e3gB99 MtMMUY 638 55 Jf «4HÇS-
*-3 ?f 2f KOCOKYAU J K J S S : TAKtm ?U A" 4?
m B3 M < W 7 M i 2~ 33 13 rtTMtU S4TICVLAMHK
l Ash570 3- 63 <^ 24
Konca 612 35 30 KŞkTAf Moia* 260 3C 26 KTUTT &Çj- 274 27 50 KTÜÖJJ Bûrvnaks 2*4 06 ~",
Esconv 3** 06 69 ÇATALCA Ue«or 789 T S* HTM it-ı.rn «35 36 03 FOBRBUI 32 9t 3*8 60 43
KrosOar 28e J» 28 UOOmurtŞA **O**r 6T5 • 5 T StZTWf Quck 3C2 36 02 UBttT Ender
349 -0 '8 Grafcac 418 2" 12 M o w 3*6 54 62 Saf^atr VS 3T 24 U H V A T Og^ 243 22 52 IMTM
Anitaş 353 92 6C LEVHT AJrat» 2K ' 4 97 K HH.T9E ^*ıa«l 383 37 54 • t i i M İ I Btcon 2S8 47 50
9 m Donan m 2S8 6* 56 E* 2& 7« 96 Bffdra 2^t 00 33 HBnB D w n 55E 31 1«tf|«WTieACS 24- 65
28 9<y 232 89 24 OOarniMİ Kyny 222 42 05 W « Dafliyn 3788008 Mimbi F«rt» 5 » 45 9
Btmed 3"^ 66 92 P ? U K I k ^ 344 27 -4 » U V,ra 234 20 94 1MSİM Btgartm 293 01 31 t
K*w«r492 :• T? TEJİKflT m& 5^2 6E *2 ZTTtMU—U H y 51D 70 1S
A M U U U ttcomr yrmkJ tATtctuummz. u n i r n s*-™sş 222 » 15 ÇMRATA afa»g 439 93 47
C3 4€8 58 35 KHİBTEtt l"ek 231 82 3? BKI F*fMm 222 C 32 MflOliHTM* L4N 4-e" J9 93 NeOuta
446 43 29 KAVMOJDBie P^*a- <t° '2 '3 VBlAt Ascrjr- 431 T3 07 GıXOata4-g 74 90 Uoren417 33 43
Pancroma4-d3S3i r\xe43S694? °aş»*-S367f Anp*35 84 94 SKMTC 8*»say» MMM231 04 08
tfraai O^r'ar 417 32 "2 «.IO Zz*z» 324 52 8*
fn<n nrnnrırmm ıınrai ın—T fmnTriTL
ıı n ıı ı ı ıı &^»r42i56^ PMCT-463
X 33 M3MMC Ka^ka; 445 8" OC ÇMUTk MeMm 482 03 U ÇlfiÜ BO 378 ^ n UMŞTTİİU berr 368 39 91
•MM &X-T* 4^5 5B5C r»nıaa441 9G44 •OMIitf H ı ^ 4 2 5 4 e 2 5 İ D B İ | % H $44S497HttanMTGtaş « S
89S7 TK Gama SIS 31 36 HEZMJU|I MeVr*» 4(C 76 ~i KTD*mH Mır** 743 * 63
rllMİTtPllf CtCOmTrtTKlU U n C A j M B H £ U U U U 3SC 456 92 8C JUUPAZJİJU Poboss 2^7
33 13 «VTDM JZ^an 631 2
1
09 ÂKMMUkY Te^OHO-n 213 44 73 AMdkSTÂ GürOûz 212 59 14
MrT«U.r«AMnm241 35 48 «TOM A^rjn KU>\^F>CXJ 225 17 73 « l l t l A I I >**&* <12 12 BO «LâUKSaM
BMsan 245 56 DE • i r i n — I I f I ^TS V 56 BJUmm E » ZS7 ?i 83 «4T1I»I» E»*an 214 3* ?4 TED
2^3 27 10MM.UDUZCE Era S23 56 38 MMPtNt Aucctrt 233 ~7 32 mUHM* *G8 32C 82 93 SefraK 220
T> 22C«ylw250 10 34 Falcorr. £13 56 50 ÇMUUOIM W Tasann 212 48 28 Ç*WOWÖSaş 213 91 12
fSATCIMU BAM 615 65 63 ÇOHUI D**r-« 6 5 3 T 3 9 Evm Ç1S 57 Q5 ÇONMffc?224 82 33 tmtttZU
Ekoi 264 06 86 *-eccn 263 30 « Dtr/UtmMtm Ayta 224 00 2^ U«*ra 223 94 96 tOtmtt Jzun i • 3 63
<CE 233 ••' 8S gKZtMCAH EM 223 '2 '2 n z i M U H Gu«M^ 235 :•* 40
DMpro 234 '2 0C OAZİAMTCPEb»- 2X '3 50 OfVZE P*8»»nı 646 63
MPaUtTA Ogu 232 n 5' MHKWDCffUM M***a 6
7
^3 MKAMMCtmmr •a-gl 6~h 5 1-9
Oenatcn 212 '6 30 KUmUUHM *fas <!2t ~\ X) KOCAMU Rcbows 324 4Q 25 KAMTAMtOltU ^zer 2^4
Bar; 212 59 ^ OKO 212 W I ' KJUtt Kunı*jş 223 27 41KJirSCM Ip* 232 22 21
y oo 3* momrA ?w 322 ee 43 Etor 22- 37 49 Kotrr* tmtiU «m* •'12 33 33
ItOTAMYA Bogaztfi 22* 88 3" MALATYA 5f^o 323 58 ^ MAMtt Eis-r- 234 01 Z2 MJMOİM Se*ocr^'
2-3 11 2iMERZfRWM0nw r
n5-3 '? 96 MBISİM BÜ^n ?31 17 41MUtiU Uknıtak 214 53 34 « U Ş
EMfer 212 27 TiMTVySNMl V>>ç>n Ji3 U 52 Baş#ao2i2 74 75 MtAOV Uaçjfom 232 24 25 ONDV
DoGttar 223 23 • 2 MJMMMf Vt J34 ~7 22 S * r r *-i' 223 22 '9 SfTaU PB&T 221 50 ' 3 faaMUUHM
V<jrr« 2"5 29 89 TAKMM Et*m S24 35 5~ TVICİMMA Oiar^rM 261 2S 43 TtMUT&sMn 2i2 69 79
Ş*" 326 6i ^2 U$AK t* iyk 227 02 22 VA» Ç-Jnjm 214 2« 4S
1212 73 -2 2DtttM.tMJ( fOttÜUl HMM 3'6 «8 36