Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 ARALIK 1995 ÇARŞAMBA
10 DIŞ HABERLER
Aîganistan'da
• RIŞKOR(AA)-
Atganistan Devlet Başkanı
Burhaneddin Rabbani'ye
bağlı güçlerin. başkent
Kabil'in güney kesimini
kontrol altında tutan aşın
dıncı Taleban örgütû
milıtanlannı bölgeden
uzaklaştırmak amacıyla
önetnli bır kara
operasyonu başlattığı
bildırildi. Askeri
yetkılılerden edınilen
bilgıye göre 2 bin askerin
katıldığı tank \e topçu
birlıklerı desteğindekı kara
harekâtı bu sabah erken
saatlerde başladı ve
hükümet bırlikleri. ılk
olarak kentm güneyınde
bulunan Hayrabad dağlık
bölgesini geri almak üzere
harekete geçtiler.
Peru'da
gerginlîk
• LIV1A(AA)-Peru
ormanlannda askerler ile
A>dınlık Yol genllalan
arasında meydana gelen
çatışmalarda 7 asker ile 19
gerillanın öldüğü bıldirildi.
Asken yetkıliler.
çatışmalann. cumartesı
günü Lima'ya 425 knı
uzakhktakı Huallaga
Vadisı'nde meydana
geldığıni açıkladılar
Peru'da Aydınlık Yol
gerillalannın silahlı
mücadeleye başladığı 1980
yıhndan bu yana. 30 binın
üzennde ınsan hayatını
kaybettı
Yunan roketine
Amepikan aygıü
• VVASHINCTON (AA) -
Yunan ordusunda
kullanılan roket sistemleri
için ABD yapımi menzil
beiirleme cihazlan
alınacağı bildırildi. Verilen
haberlere göre Amcrikan
Honeyuell Şırketı. bu
cihazlardan altısıııı. Yunan
Kara Kuvvetleri'ne
satacak. Satışın tutan
belırtilmezken cıhazlann.
lazerlı dürbünler ve kızıl
ötesi menzil beiirleme
sistemleri iledonatıldığı
ifadeedildi. Bu
sistemlerin, araçlarda
bulunan roket sistemleri
için kullanıldıği ve 700
"metre kadar uzaklıktaki
hedefleri saptayabıldıği
kaydedildi.
Epitre-Yemen
anlaşmazlığı
• NAIROBI (AA) - Eritre
De\let Başkanlığınca
yayımlanan bildiride
Yemen ile aralarında
silahlı çatışmaya yol açan
Kızıldenız adalannın
statüsünün Uluslararası
Lahey Adalet Di\anı"nda
banşçıl biçimde
belirlenmesi istendi. lki
ülke arasında geçen cuma
günü patlak veren
çatışmalann kendi bencil
çıkarlan peşinde olan bir
grubun provakasyonuyla
başladığı kaydedilen
bildınde. iki ülkenin soğuk
kanlı bir tutumla
anlaşmaziığın daha da
büyümesinden kaçınması
istendi.
Ankara'da Avrupa Birliği'nin tanımadığı Kıbns'la serbest ticaret anlaşması yapılması konusunda görüş aynlığı ortaya çıktı
EhşişLermde KKTC suskunluğuLALE SARIİBRAHİMOĞLl'
ANKARA - Türkıye"de siyasi
otorite ile ekonomi bürokrasısı: bu
yılbaşından itibaren Avrupa Birliği
(AB) ile ıtygulamaya girecek güm-
rük birliği öncesinde, bırlıgin tanı-
madığı KKTC ile bir serbest ticaret
anlaşması yapılması konusunda gö-
rüş aynlığına düştü. Dışişleri Ba-
kanlığı. 1996 başından itibaren
AB"nin ortak ticaret ve rekabet po-
lıtikalarına uyma zorunluluğu ne-
denıvle KKTC ile bir serbest ticaret
anlaşmasının *sessizce"yapılması-
nı tercıh ederken Dış Ticaret Müs-
teşarı Nejat Eren'ın anlaşma gerek-
sinimı konusiındaki erken açıkla-
ması. ortalığı kanştırdı. KKTC Baş-
bakanı Hakkı Arun ile hattaya An-
kara'ya gelmevi planlayan Kıbns
Türk Sanavı Odası Başkanı Eren
Ertanın. "Vapılacak bir serbest tica-
ret anlaşmau da nıe\ cut sivasi irade
iktidarda kalırsa kâgıt parçası ola-
rak kayr"dıyerek DYP-C HPkoalıs-
yonuııu Kıbns konusunda ödünver-
mekle suçladı.
Türkiye. AB ile 6 Mart 1995de
• Dışişleri bakanlığı, 1996 başından itibaren AB'nin ortak ticaret ve rekabet
politikalanna uyma zorunlulugu nedeniyle KKTC ile bir serbest ticaret
anlaşmasının "sessizce" yapılmasını isterken Dış Ticaret Müsteşan Nejat
Eren'in, anlaşma gereksinimini erken açıklaması ortalığı kanştırdı.
kabul ettiği gümrük birliği kararı
çerçevesinde, birlığin Kıbns'ta tek
muhatap saydığı Rum Yönetımi ile
de 1 Ocak'l996'dan itibaren 5 yıl
içındetercıhli ticaret anlaşması yap-
mak ve Avrupa Birliği Adalet Diva-
m'nın (ABAD) KKTC için koydu-
ğu ticaret yasağına uymak zorunda
kalacak. Dış Ticaret Müsteşarı Ne-
jat Eren geçen hafta düzenlediğı ba-
sın toplantısında. gümrük birliği ön-
cesinde KKTC ile "iş işten geçme-
den" bir serbest ticaret anlaşması
yapılması gerektiğıni söyledi.
Eren Cumhumete yaptığı açık-
lanıada. güınrük bırliğine geçnıe-
denönce KKTC ile bır serbest tica-
ret anlaşması yapılması gercktıği-
nin altını çızerek şöyle dedi: "*l
ocaktan itibaren artık gümrük bir-
liğinin içinde olacağız. Biıiik
KKTC*\i, biz de Rum S önetimi'ni
tammrvoruz. Kuzev Kıbns'ın bütün
ihracatı 55 milyon dolar. Biz bunun
tamamını kryı tkareti kapsamında
alrjoruz. Ama gümrük biriigine gir-
dikten sonra bizim kıv ı v e sınır tica-
retini düzenlemcmiz gerekiyor. Bir
anlamda iptal etmemiz gerekiyor.
Gümrük birliği öncesinde KKTC ile
bir serbest ticaret anlaşması yapar-
sak elüniz çok daha kımetli olur."
Eren. KKTC ile bir anlaşma ya-
pılsa da yapılmasa da Kıbns soru-
nunun var olduğunu anımsatarak
" Bari bu anlaşnıav ı yaparak Kuze>
Kıbns'ın çıkarlannı konıvacak.
ekonumikolarak av akta durmalan-
nı sagla>acak bir formül bulmuşolu-
ruz" dedı.
Koalisvona suçlama
Kıbrıs Türk Sanav i Odası Başka-
nı Eren Ertanır da türk hiikümeti-
nın. gümrük bırlıgıne KKTC ile ılış-
kılennı saklı tutarak girmemiş ol-
masından yakındı. Ertanın Cumhu-
nyet'e yaptığı açıklamada AB'nin.
Türkıye'nın gümrük bırliğine geçı-
şı karşılığında P r" tarnfına tam
üyelik için bır takvim verdığıni
anımsatarak şöyle dedı: "Kıbnsso-
runu 30 y ıldır co/ütemivor. Türkiye
ise. 5yıl icjnde Rum tarafı ile 'Kıb-
ns Cumhuriyetr adı altında tercih-
li ticaret anlaşması vapma zorunlu-
lugu nıı kabul ederek bu süre zarfin-
da sorunun çözüleceği \arsa\imin-
dan hareket edivor. Yani Ankara 5
>ıl içinde sonınu eözınek it-in taah-
hüt altına girmis. oluyor"
Dışişleri Bakanlığı ıse gümrük
birlıği karan ile üstlendiği yüküm-
lülükler çerçevesinde AB'nin. An-
kara üzerinde bır siyasi baskı oluş-
turmasını engellemek için KKTC
ile serbest ticaret anlaşması yapılıp
yapılmayacağı konusunda bugüne
değin suskıın kalmayı veğledi.
Türkiye'nin istekleri sözde kaldı
AB Doğu Avrupa'ya da
tam üyelik takvimi verdi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Türkiye. eski adı
Avrupa Topluluğu (AT).
olan Avrupa Birliği (AB)
ile 1963 vılında ımzaladığı
Ortaklık Anlaşması
çerçevesinde bu
yılbaşından ıtibaren. tam
üyelik yerine. koşullarla dolu gümrük
bırliğine giriyor.
Avrupa Birliği Türkiye ile arasındaki
ilışkılerın kurumsallaşması yolunda 1963
yılında attığı adımlara karşın
Türkiye'den esirgediği tam üyelik sozünü
bazı eski komünist Doğu Avrupa
ülkelerine verdi.
Hafta sonunda gerçekleşen Madnd
zır\esı sonunda yapılan açıklamada. bazı
eski komünist Doğu Avrupa
ülkeleriyle. 1997 ortasında
sona ermesi planlanan \e
birlik anlaşmasının yeniden
gözden geçirileceği
hükümetler arası konferansın
bitiminden sonraki 6 ay içinde
tam üyelik müzakerelerine
başlanacağı bildırildi.
AB 6 nıartta da Türkiye ile
gümrük bırlıgını kabul ermesi
karşılığında. tek yanlı olarak Rum
yönetimıne. 1996 hükümetler arası
konferansın bitiminden sonraki altı ay
içinde tam üyelik için muzakerelere
başlama sözu verdi.
Bunun üzerine Y'unanistan. gümrük birliği
önündeki vetosunu kaldırmıştı.
Rusya'da seçmenlerin yüzde 90'ı oylannı muhalefet partilerine verdi
Hükümete güvensîzlik oyu
• Kesin olmayan seçim sonuçlanna
göre Başbakan Çernomırdin'in
liderliğindeki Yurdumuz Rusya
Hareketi yüzde 10,
Rusya Komünist
Partisi ise oylann
yüzde 22'sini aldı.
Komünist Parti'nin
yeni parlamentoda
140-150
milletvekili ile
< temsil
> edilmesi
bekleniyor.
1993 ve 1995 parlamento seçimleri
(Partiler ve aldıkları oylar - %)
RKP LDP Yurdumuz Tarım Rusya'nın Yabloko Uzlaşma Rusya Demokrat
Rusya Partisi Seçimi Partisi Kadırilan Parti
f h r. ' —
1 I 1
-^
KJORUŞ /Prof. Dr. EROL MANİSALI
HAKAN AKSAY
MOSKOVA - Doğu A\ rupa'nın
çeşitli ülkelennden sonra Rusya'da
da halk eski komüni.stlere vöneldı.
Litvanva. Macanstan. Bulgaristan.
Romanya. Slovakya. Çek Cumhu-
nyeti. Estonya \e Pölonja'dan son-
ra Rusya'da yapılan seçimlerde sol
güçlerin zaferiyle tamamlandı.
Pazar günü yapılan seçimlerin
henüz kesinleşmeyen sonuçları.
Rusya Komünist Partısi (RKP).ye-
nı parlanıentonun tahmınen üçte
bırıni oluşturacağını gösteriyor.
225 üyelik siyasal partiler listesin-
de yüzde 22"nin üzerinde ov alarak
bırinci gelen listesınde de (225
üye)öndegittiği bclli oldu. Böyle-
ce kısa süre sonra ıcsmileşmesi
bcklenen sonuçlarla RKP'nın 450
üyeli yenı parlamentoda 140-150
milletvekili olacağı sanılıjor.
Bu seçimlerde komünistlerin ya-
nsı kadar oy alarak ikinci olan aşı-
n sağcı liberal Demokratik Partı.
ıki yıl önce oylann yüzde 24'ünü
almasına karşın yerel milletvekili
çıkarmada başansız kalması nede-
niyle parlamentonun ancak dörtte
bırıni oluşturabilmişti.
Seçimleri yüzde İO'a yakın oy-
la üçüncü bitıren Yurdumuz Rus-
ya Hareketi. dünku bazı Rusya ga-
zetelerindc "Yeterince ciddi bir
parti olmadığı" gerekçesiyle eleş-
tirildi. Hareketin. iktidartarafından
yapay yöntemlerle kurulduğu ve li-
derinin başbakan ViktorÇernomır-
din olmasının dışında hiçbir özel-
liği olmadığı vurgulandı. Seçmen-
lerin yüzde 90'ının muhalefeti des-
teklemesi. hükümete yönelik "gü-
vensizlik O>TI" olarak değerlendi-
rildi. Dördüncüolmasınakarşınal-
dığı sonuçtan memnun olmayan
demokrat reformcu Yabloko hare-
keti ise bütün ümidini, lideri Gri-
goriy Yavlinski'nin 6 ay sonraki se-
çimlerde sağ oyları birleştirerek
devlet başkanı olması perspektifi-
nebağlıyor. Aynca Batı'nıtı, Boris
Yeltsin'e sırt çe\ırmesi durumun-
da Yavlınski'yeyöncleceği yolun-
Rusya'nın ku/e>doğusundaki Kanıçatka Nannıadasrııdaki Petro-
pavlosk-kamçatskiv kentinde o> \erme işlemi diğer böl}>elere göre
daha erken bir saatte başladı. Seçimlere kâtılımın çok yüksek oldu-
ğu bölgede özellikJe askerler ovlannı kullanmay a özen gösterdi.
da yorumlar yapılıyor.
Batı'ya en yakın parti olarak gö-
rünen eski başbakan Yegor Gay-
dar'ın Rusya'nın Seçimi Partisi.
yüzde 5'lık seçım barajına olduk-
ça yaklaşmış durumda.
Seçim barajı
Seçimlerde bekledıği başanyı
bulamayan Rusya'nın kadınlan
Hareketi ve Rus Topluluklan
Kongresi de (her ikisi de sola ya-
kın) son anda seçim barajını aşma-
yı umuyor.
Seçmenlerin üçte ikisinin katılı-
mıyla yapılan seçimlerde. toplam
olarak halkın oylarının yarısını al-
malarına karşın tek başlanna yüz-
de 5'lik barajı 40'a yakın partı par-
lamentonun dışında kalacak.
Seçim sonuçlarına göre hükü-
mete bazı kadro değışiklıklen ola-
cağı »anılıyor. Koltuğunu yitırme-
sı neredeyse kesinleşen ılk bakan.
dışişleri bakanı Andrev Kozıre\.
Seçımlenn sonuçlannı -ihtiyat-
la" karşılayan Batılı ülkeler, Rus-
ya'nın dış politıkasında ortava çı-
kabilecek değişiklıklerden çekini-
yorlar.
Bazı Batılı gözlemciler. 6 ay
sonraki devlet başkanı seçimlerin-
de şanslı gördükleri RKP lideri
Gennadiy Zyugano\'un "aslında
gjzli bir sosyal demokrat" olduğu-
nu öne sürüyorlar. Zyuganov'un
uzlaşma yanlısı. yumuşak bir poli-
tikadan yana olduğunu v urgulay an
gözlemciler, RKP içindeki sertlik
yanlısı kanadın partı vönetimıniele
szeçirmesı olasılıöından korkuyor-
far.
Yunanistan
Papandreu
devri
kapandı
MURAT İLEM
ATİNA-Yunanıstan'da. 30 günden
bu yana. yaşam savaşı \eren Başbakan
Papandreu de\n dün sona erdı.
Anayds>aya göre 30 tam gün görcv
\ apama\ an. başbakanın yerine bu gün-
den başlav arak en kısa zamanda bırının
seçılmesi gerekiyor. Sağlığı her geçen
gün daha da ciddileşen 76 yaşındaki
Papandreu'nun yenne. en geç 15 gün
içinde yeni başbakanın seçilmeM anık
zorunlu hale geldi Başta Papand-
reu'nun oğlu olmak üzere. iktıdar \e
muhalefet partilerine ait milleuekille-
ri ile temaslannı sıklaştıran. Cıımhur-
başkanı Kostis Stefanopulos, duruma
acıl çozüın bulunması ıçın baskı yap-
mava başiadı
Babasının yeniden başbakan olarak
görevine dönmesinden umudu kesen
Mıllı Eğitıın Bakanı Yorgo Papand-
reu da yaptığı açıklamada. Yunanı>-
lan'ın. başbakan yardınıcılarına değıl.
yenı bır başbakana ıhtıyacı olduğunu
söyledi. Yorgo Papandreu. PASOKun
parlamento grubunda vapılacak seçı-
mın daha yararlı olacağı görüşünde.
Başbakan adaylan arasında gızlı sa-
\aş ıse siirüyor. Başbakanlık konusun-
da çeşitli basın organlan tarafından ya-
pılan kamuoyu yoklamalarında şansı
oldukça düşük görülen. Başbakan yar-
dımcısı. içişleri ve kamu yönetımi ba-
kanı Akis Çohacopulos, yaptığı açıkla-
malarlapuanını düşürmeyedevamedı-
yor Madnd zir\esınde. Başbakan Tan-
su ÇOIer'ın Kıbns konusunda >aptığı
konuşmadan haben olmadığı söy leyen.
Çohacopulos. basının şimşeklenni üze-
rine çekti. Gazeteler. İktıdar Partisi Pa-
sok'un ızledığı polıtikanın. Yunanistan
açısından olumsuzluğunu belırtip Pa-
pandreu'ya vekalet eden Çohacopu-
los'un. Türkiye konusunda yaptığı gaf-
lann ve bılgisızliğın büyük tehlike ol-
duğuna dikkat çekiyorlar ve böyleleri
hemen gitsın uyansında bulunuyor.
Kıbns'ta Rumlar'ın AB üyeliğiKıbrıs konusu, Türk dış ve iç polı-
tikasında, Ankara'da bazılarının san-
dığı gibi "Işielaltından Brüksel'e ha-
vale ederiz, olur biter" şeklinde so-
nuçlanacak hafiflikte bır konu değil-
dir ve Brüksel'e havale edip çözmek
isteyenleri "altına alıp ezecek" bü-
yüklükte öneme sahiptır. Son bir yıl
içinde kamuoyunun da gözünden
kaçınlarak öyle büyük ödünler veril-
miştir ki, mevcut süreç durdurulmaz-
sa birkaç yıl sonra ada dolaylı yoldan
Yunanistan'a katılmış cHacaktır. Peki.
son bır yıl içinde neleroldu? 1994 yı-
lına kadar Avrupa Birliği (AB), Kıbns
konusunda Birteşmiş Milletler Genel
Sekreterliği'nın yürüttüğü çalışmala-
n desteklediğini belirtiyordu. Bu ça-
lışmalarda KKTC bir siyasi taraf ola-
rak algılanmaktaydı. Hatta birçok ka-
rar ve belgede "iki îarafın siyasal eşit-
liği" ifadesı yer almaktaydı. Adada
1974'ten beri kan akmamaktaydı.
KKTC üzerinde ABD ve AB'nin bas-
kı ve kısıtlamalan olmasına karşın
KKTC de facto (döfakto fiili) olarak
kabul ediliyordu. Rumların 1970'teki
tam üyelik başvurulanna olumlu ya-
nıt verilemiyor, ış askıya alınmış ola-
rak tutuluyordu. 1994'teki AB'nin
Korfu toplantısında bile "Rumlarla
üyelik için görüşmelerin başlatılaca-
ğına dair bir takvim ve taahhüt" ve-
rilmemişti. 1994 sonunda dramatik
gelişmeler görüldü. Çünkü 19 Aralık
1994'te Türkıye-AB gümrük birliği
toplantısı vardı ve Ankara'da bu ko-
nuda "Her ne pahasına olursa olsun
gümrük birliği" diyen ve konuyu iç
politika malzemesi haline getirmiş bir
anlayış vardı. AB'nin ve Yunanıs-
tan'ın, beklediği fırsat gelmişti. Yu-
nanistan veto koydu ve eğer Türkiye
"Rumlann adanın bütününü temsi-
len AB 'ye tam üyelik görüşmelerinin
takvime bağlanmasını kabul etmez-
se vetoyu kaldırmam" dedi. Bu iste-
me göre Türkiye, "Biryandan adada
1974'ten sonra oluşan ve iki devle-
tin doğmasına neden olan fiili duru-
mu yok varsayacak, öte yandan da
1960 anlaşmalarından doğan garan-
törlük hakkını kullanmayacaktı." An-
kara, bu noktada hayatı bir hata yap-
tı ve 2 Şubat 1995'te Londra'da ya-
pılan beşli toplantıda, Yunan istem-
lerine boyun eğdi.
Yunan taleplerine evet demek şu
sonuçların doğmasına yol açacaktı:
a) Rumlar AB ile adanın bütününü
temsilen masaya oturacaklar ve en
geç iki yıl içinde de AB'nin tam üye-
si olacaklardı, b) Türkiye, KKTC'yi
yok farzediyor ve aynca 1960 anlaş-
malarından doğan garantörlük hak-
kını kullanmayarak bundan vazgeç-
miş oluyordu, c) Kıbrıs uyuşmazlığl,
sanki Kıbns Cumhuriyeti'nin bir iç so-
runu haline dönüştürülüyor ve hadi-
se, adayı temsil eden Rum hüküme-
tı ile Türk cemaatı arasında bir iç so-
runmuş gibi hukuki ve siyasi zemine
oturtuluyordu, d) KKTC ve buradaki
Türk askerlerinin altındaki hukuki ve
siyasal zemin ve dayanaklar ortadan
kaldırılmış oluyordu.
Bu arada AB çevreleri Ankara'da-
ki siyasilere, aynen Rogers Planı'nda
olduğu gibi sözlu olarak "Merak ef-
meyin, adada birçözüm olmadan biz
Rumlar'ı tam üye yapmayız" gibisin-
den sözler söylüyoıiardı. Ankara'dan
da iç kamuoyunu tatmin etmek için
basın toplantılarında "Onlar Rumlar'ı
alırsa biz de ada Türkleri ile birieşi-
riz" kabilinden açıklamalarda bulu-
nuyorlardı. Oysa bu açıklamalar,
uluslararası ılişkilerde hiçbir anlam ta-
şımıyordu. Çünkü birtaraftan "Rum-
lann, adanın bütününü temsilen, AB
üyeliğine evet demek, öte yandan
da ama Rumlar'ı alırsanız ben de şu-
nu yapanm demek, sadece kara mi-
zah konusu olabihr. Rumlar'ın AB'ye
tam üye yapılmasını ıstemiyorsanız,
bunun yolu; a) Türkiye'nin 1960 an-
laşmalanndan doğan hakları vardır,
ben bu hakkıma dayanarak Rumlar-
la üyelik görüşmelerıne başianması-
nı kabul etmiyorum dersiniz, b) Rum-
lar'ın neden olduğu olaylar sonucu,
adada 1974 'ten itibaren yenı bir olu-
şum ortaya çıkmıştır ve benim de ta-
nıdığım KKTC vardır, bu oluşumu
yok sayamazsınız, Rumlaradanın tü-
münü temsil edemezler diye itirazı-
nızı yapar, engelinızı koyarsınız.
Brüksel, AB başkanlık önerisi adı
altında, ancak içeriği bir muhtıra ağır-
lığında bir açıklamayı 24 Şubat 1995
tarihındeyapıyordu. Bu belgenin, An-
kara tarafından, sessiz kalınarak
onaylanması karşılığında yapay Yu-
nan vetosu kalkıyor ve 6 mart belge-
si imzalanıyordu. Bu belgeye göre
Brüksel, adadaki Rum hükümetini,
adanın bütününü temsilen "tek mu-
hatabı" olduğunu söylüyor ve eklı-
yordu: "ABKıbnş'ı, üyelik için uygun
görmektedir. Üyelik görüşmeleri
1996'nın ikinciyansında başlayacak-
tır: Türk cemaatinin de, Rumlar'ın bu
birteşmesini desteklemelerini iste-
riz."
SÜRECEK
Bosna'daki BM Banş Gücü yetkilerini bugün resmen NATO'ya devrediyor
Barış bayrağı artık NATO'da• Kötü hava koşullarına
rağmen NATO'ya bağlı
Banşı Uygulama Gücü
IFOR'da görev yapacak
birlikler gruplar halinde
Bosna'ya geliyor.
Dış Haberler Servisi - Bosna'daki
Birleşmiş Milletler Barış Gücü, bu-
gün banşı koruma göre\ ıni resmen
NATO'ya devrediyor.
Bosna'daki NATO kara gücünü ko-
muta edecek olan İngiliz Korgeneral
Mkhael NValker, devır teslim töreni
için dün Saraybosna'ya geldı. Wal-
ker. Saraybosna havaalanında düzen-
lediği basın toplantısında "Banş an-
laşması ni uvgulamaya ko> mak için
burada>ız. Bütün dümanın istedigi,
bölgede banş ortamını sağla> acak an-
laşmanın vüriirlüğe konmasına >ar-
dımcı olmak için geldik~ dedi.
Eski Yugoslavya topraklannda ba-
nş ortamını sağlamakla görevli. her
türlü donanıma sahip 60 bin askerden
oluşan Banşı Uygulama Gücü'nün
(IFOR) sorumluluğunu üstlenecek
olan İngiliz General Walker. bugün
görevine resmen başlıyor.
ABD'nin Dayton kentinde parafe
edilen. daha sonra Paris'te ımzalanan
barış anlaşması uyarınca IFOR, böl-
gede bır yıl süreyîe görev yapacak.
Elverişsiz hava koşullan yüzünden
Bosna'va ulaşmalan geciken IFOR
askerlenndenbırkısmı BosnaveHır-
vatistan'a varmayı başardı. Ancak
görev noktalanna ulaşabilen öncü
bırlikleri sadece kaos bekliyordu.
Tuzla'daki asken üsse öncekı gün
ınen 24 uçakla gelen 300 askerle bır-
Ctinlerdir süren >oğun skin biraz açılması üzerine ABD uçakları Tuzla havaalanına inmeye başladı. Tam teç-
hizatlı ABD askerleri. C-130 uçağından inerek bir yıl bmunca görev yapacakJan topraklara a>ak bastılar.
likte buradaki toplam Amenkan as-
kennın sayısının 400'ü bulduğu bil-
dinldi.
Hırvatistan'ın Zupanja kasabasına
üç grup halinde gelen 160 Amerikan
askeri ıse Tuzladakiler kadar şanslı
değildi Kasabadakı25yataklıotelin
dolu olması ve daha önce gelen lojıs-
tık ekibin sadece 60 kişinın barınaca-
ğı bovvling salonunu hazırlaması ne-
deniyle Amerikan askerlerinin çoğu
açıkta kaldı. Karla kaplı kasabada
dondurucu so&ukta uvku tulumlanna
sanlan Amerikan askerlen "Bu tür
operas\onlarda böyle aksamalar ola-
bilir" diyerek zor koşullara karşı ha-
zırlıklı olduklarını kaydettiler.
Öte yandan Hırvatistan'ın güne-
yinde. tek yanlı bağımsızlık ılaneden
Krayına Sırplan'nın lideri Milan
Martiç, Bosna Banş Anlaşması'nı
reddetti.
Yugoslavya. BM Güvenlik Konse-
yi'negönderdıği bir mektupta. Sreb-
renıca katlıamından Bosnalı Sırpla-
nn sorumlu olmadıöını iddia etti.
Temmuz ayında Srebrenıca'nın düş-
mesi sırasında meydana gelen toplu
katiiam. tecavüz ve kayıplara. Boş-
nak ordusu içinde savaşa devam et-
mek isteyen ve teslim olmak isteyen-
ler arasındaki çatışmaların neden ol-
duğu öne sürüldü.
BM Genel Sekreteri Butros But-
ros-Gali ise Bosna'da polıs görev i ya-
pacak BM gücü için 90 milyon dolar
gerektiğini açıkladı. Güvenlik Kon-
seyi, ilke olarak bu gücün kurulma-
sını onaylamıştı.