Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 1995 PAZARTESİ
12 DIZIYAZI
Gruplaşmave aşağılamaeğilimiDr. Metin Bti)oğht. 1973 te Hacettepe
Cniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezıın
oldu. Psikiyatri uzmanhğınt Istanbul
Üniversitesi 'nde yaptı. 19M4 'te
Ingiltere ye yerleşerek, Loıulra
Cniversiıesi Psikiyatri Eıısntiisü nde
çalışmava haşludı. Psikolojik
travmanm insan üzerındeki etkileıi ve
tedavisi üzerine ara^ıırmalar yaptı.
işkence ve insan haklan konusunda
uluslararası uzmaniann katkısıyla
ortaya ç tkan ve 1992 de Cumbridge
L'niversity Press K\rafından
vavımlanan. işkencenin insan
üzerındeki eikileri ve tedavhi konulu
bir kiiabm editörlüğünü vaplı.
İşkencenin önlenmesi ve mhsal
etkilerinin tedavisi üzerine
uluslararası bilimsel dergilerde birçok
makalesi yayımloıulı. 1995 'te
htanbuida. Jelakellere maruz kalmış
kişilerin tedavisi konusunda Türkiye'de
bir uzmanlık alanı oluşmasına katkıda
bulunmak amavıylu, Davranış
Bilimleri Araştmna ve Tedcıvi
Sferkezi'ni (DABATEM) kurdıı. Hulen
bu merkezin direktörlüğü ve Londra
Üniversitesi, Pûkiyatri Enstitüsü'nde
öğretim iiyeligi görevlenm
sürdürmektedir.
I
şkenceye karşı etkili önkmler ala-
bilmek için her şeyden önce iş-
kence gibi karmaştk bir olguya
bilimsel biryaklaşım gerekiyor. ls-
kcnce sorununa yöneîik kuşkusuz
bazı hukuki önkmkrin alınması gereki-
yor. Ancak bu önkmler sorunu bir ölçü-
de kontrol altına alsa da tümüyle ortadan
kaldıramayabilır. Ayrıca. Türkiye gibi
sık sık rejim değışikliği yaşayan bir ül-
kede bu önkmlenn kahcılığım garantı-
lemek mümkün değil. Bu nedenle işken-
ceyı ortaya çıkaran karmaşık nedenteri
birey ve gnıp psikolojisi ve toplumbilim
açısından ıncekmek ve sorunun temeli-
ne inen önkmler aramak gerekiyor. Bu
yazı dizisinde işkence olgusunun yapı
taşlannı oluşturanbazı psikolojik. toplum-
sal ve kültürel etkenkri ınceleyeceğız.
Işkence. dünyada yaklaşık 150 yıldır
resmi devlet politikası olmaktan çıkarı-
larak yasaklanmış durumda. Ahlakı de-
ğerlere de son derece ters düşen bir da\ -
ranış. Buna rağmen birey\er na»ıl oluyor
da boyle bir davranışı benimseyebiliyor-
lar? tnsan da dahil olmak üzerebütün üst
düzeydekı canlılarda evrimsel olarak or-
taya çıkmış. büyük bir olasılıkla genetik
olarak kodlanmış bir olgu var. Canhlar.
hemcinskrinin acı sinyallerine duyarlı-
hk taşıyorlar ve bu sinyalleT karşısında
kendileri de acı tepkisi gösteriyorlar. Do-
layısıylabir insanınbirbaşkasınaacı ve-
rebilmesi için evrimsel süreçkrin oluş-->
turduğu bazı barajlann aşılmaşj gereki-
yor. Kişinin işkence yapabilir duruma
gelmesi için psikolojik engelkr hangi
süreçlerle aşılıyor? însanm ışkence ya-
pabilmesini kolaylaştıran kişilik özellik-
kri var mı? Yarsa bu özellikkr nekr? tş-
kencecikr nasıl bir seçilme sürecıyk bu-
lunduklan konuma gelıyorlar' İşkence-
cilenn eğitiminde rol oynayan çevresel
etkenkrnekrdir ve bu eğitim süreci için-
de kişi nasıl bir psikolojik deği^im gös-
termektedır'
1
Son olarak da. elimizdeki
bilimsel verikrin ışığı altında işkencenin
engellenmesine yönelik ne tür önlemk-
rin alınması gerektiğmi tartışacağız.
İnsanlara zarar verme \eya işkence
yapma davranışı üç düzeyde ek alınabi-
îir. 1) İşkenceyı yapan kişikrin psikolo-
jisi. 2) tşkence kararım veren ve işken-
ceyi gerçekkştıren kişikrin oluşturdugu
gruplar (örneğin, Arjantin veya Yuna-
Işkenceni
Kökenleri
Önlenmesi
Dr. Metin Başoğlu
ve
işkence, dünyada yaklaşık 150 yıldır
resmi devlet politikası olmaktan
çıkanlarak yasaklanmış durumda.
Ahlaki değerlere de ters düşen bir
davranış. Buna rağmen bireyler nasıl
oluyor da böyle bir davranışı
benimseyebiliyorlar? İnsan da dahil
olmak üzere bütün üst düzeydekı
canlılarda evrimşel olarak ortaya
çıkmış, büyük bir olasılıkla genetik
olarak kodlanmış bir olgu var: Canlılar,
hemcinslerinin acı sinyallerine duyariılık
taşıyoriar ve bu sinyaller karşısında
kendileri de acı tepkisi gösteriyorlar.
nıstan"daki askeri yönetimkr sırasında
orduya da Almanya'daki SS örgütü)içın-
deki psikoloıik süreçler. 3> Bir toplum-
da başkalannazararverme da\ranışımko-
tajlaştıran vegüdükyenpsikolojik süreç-
ler \e bunlan besleyen kültürel ve tarih-
sel etkenkr. İşkence kimi zaman katlıam
ya da soykınma kadar uzanan kitlesel
şiddet hareketlerinin bir parçası olarak,
kımi zaman da sömürgeci ya da işgaki
güçknnbireykmibn;iminde. genel top-
lumsal süreçlerden bağımsız olarak or-
taya çıkabiliyor.
Farklıla^manın ve aşağılamanın rolü:
İnsanlarm en temel özellikkrinden biri
gruplaşma \e insanlan **biz~ Ne "onlar"
tarzında asnştırma eğilimi. Bebekkrde
bik bakıcı rolündekı kişiye bağlılıkla v a-
bancılara karşı korkunun eşzamanlı ola-
rak ortaya çıkmast bu eğilimde genetik
etkenlerin de rolüolabikceğini düşündü-
rüyor. İnsanlar kendikrine benzemeyen.
garipsedikkri kişikre karşı tedirginlik
ve korku duyma eğilimi taşıvorlar. Ço-
cuklara sürekli oiarakbazı insanlan &e\ -
mekri. bazılannı ise sevmemeleri ögre-
tilivor.Tanıdık-yabancı ayınmı insan al-
gıları içine küçük yaştan beri yerkştin-
Ten bir olgu.
Benzeyenkr ve benzemeyenler aynmı
içinde oluşan insan gnıplan içinde yer alan
bireyler. sıklıkla diüer gruptarla ilgili
abartılı. çoğu zaman aşağtlayıcı göruşkr
ve inançlar geliştiriyorlar. Birçok kültür-
de göriikn, emik gruplara ilişkin. aşağı-
layıcı fıkralardan ağır baskılara ve soy-
kırımlara uzanan davranışlar dizisi. bu-
nun bir yansıması. Bu gruplaşmalar ay-
nı zamanda ktşinin kendisine benzeyen
Bir Nazi toptama kampında umutsuz insanlar...
Gücün kötüye
kullanımıZimbardo adlı araştırmacının gerçekleştirdigi bir
deney. işkencenin psikolojisi konusunda büyük
önem taşıyor. Bu deneyde bir grup üniversite
öğrencisine cezaevi gardiyam. di|er bir gruba da
tutuklu rolü veriliyor. Gardıyanlar. kendikrine
verikn rolü gerçekkştırirken tutuklulara acımasız ve
çok sert davranışlar gösteriyorlar. Tutuklular
soyuluyor. aranıyor. bit komrolünden geçiriliyor.
kurallan ezberkme zorunda bırakıhyor. sık sık
cezalandırüıyor. özgürlükkri kısıtlanıyor ve tuvakte
gitmek için bik izin istemek zorunda bırakılıyorlar.
Bir ara tutuklular "isyan" ediyorlar ve bu isyan
bastınlarak sorumlular soyuluyor \e hücre cezasına
çarptınlıyor. K.ısa sürede Nazi toplama
kamplanndaki uygulamalan andıran bir baskı rejimi
ortaya çıktyor. İki hafta sürmesi planlanan deney.
tutuklularda beliren olumsuz psikolojik etkikr
nedeniyk 6 gün içinde sonlandınlıyor. Deney
sonunda olaylar gözden geçirilirken gardiyan roiünü
üstlenmiş denekkr kendi davranışları karşısında
şaşkınlığa kapılıyorlar ve yaptıklarına bir anlam
veremiyorlar. Bu deneyin de gösterdıği gibi.
gardiyan rolünün bir özellıği. sınırsız bir güç
duygusu venYıesi. İnsanlar yasal denetimin yeterli
olmadığı durumlarda bu sınırsız gücü sonuna kadar
kullanabıliyorlar. Bu gücün aşağtlanan % e
korunmasız insanlara kullanılması daha kolay
oluyor.
• Şiddet kullanarak başkalarına zarar
vermek, pratik içinde öğrenilen bir
davranış. Başkalarının iyiliğine yönelik
davranışlar öğrenilebildiği gibi zarar
verme davranışı da yineleme yoluyla
öğrenilebiliyor. Bazı deneylerle
gösterildiği gibi, bir başkasına fiziksel
acı (örneğin, elektrik şoku) verme
davranışı, sık sık yinelendiğinde verilen
acının dozunun giderek arttırıldığı
biliniyor. Bu deneyler, ayrıca acıyı veren
kişinin deney sonunda acı çeken kişiyi
küçümseyici ve aşağılayıcı tavırlar içine
gtrdiğini gösteriyor.
insanlardan oluşan bir gruba ait olma ve
özdeşleşme gereksinimi karşılıyor. In-
sanlann gruplara aynşmasında din. dil.
ırk, milliyet. etnik grup. ideoloji. politik
görüş gibi etkenlerin yanı sıra birlik ve
ait olma duygusu veren takım taraftarlı-
ğı. aynı okuldan olma. aynı kentten ya da
yöreden gelme, aynı kulübe üye olma gi-
bi ortaklıklar da rol oynuyor. Gruplara ay-
nşım süreçkrini inceleyen sosyal psiko-
lojik deneyler. gruplaşmanın sıklıkla
^karşı" tarafın aşağılanmasına ve ödül
paylaştmında aynmcılığa yol açtığmı
gösteriyor. İnsanlannbirbirine kötülükya-
pabilmesinde aşağılamanın büyük rolü
\ar. Aşağılamanın iki yönü \ar. Birinci-
si. bir başka gruba ait insanlan sevme-
me ve bu insanlann özellikkrini. amaç-
lannı ve ahlaki değerlerini beğenmeme.
Diğeri ise, bir başka grubun kişinin ken-
disı ve kendı grubu için bir tehdit oluş-
turduğu görüşü. Kamizaman bu ikıncigö-
rüş güçknip yaygınlaşarak diğer grubun
düşman olarak görülmesine ve güvenli-
ğın sağlanması için bir üstünlük arayışı-
na ve iktidar mücadelesine yol açabili-
yor. Birçok gözlem ve deneyin gösterdi-
ği gibi. başka insanlara iyilik ya da kö-
tülük yapma davranışı kişinin başka in-
sanlara karşı olumlu ya da olumsuz al-
gılamalar içinde olmasıyla yakından bağ-
lantıh. Belirli gruplara karşı olumsuz al-
gılar tasjiyan insanlann eşitlik. adakt gi-
bi evrensel ahlak değerlerini uygulama-
davebaşkalannın iyiliği için gösterdik-
kri çabalarda seçici ve ayırımcı olduk-
lannı görüyoruz. Bu ayırımcı tutumların
ömeklenni. işkencenin yasal olduğu es-
ki dönemkrde de görüyoruz. Bu dönem-
lerde işkencenin uygulandığı insanlann
büyük bir çoğunluğunu esirkr ve ait sos-
yal katmanlardan gelen yoksul insanlar
oluşturuyordu. Ne varki zamanlayaygın-
laşarak. daha geniş halkkesimlerini kap-
sar oldu.
Gruplaşma ve karşı grubu aşağılama
olgulannı hemen hemen kitle şiddet ha-
reketlerinin hepsinde görüyoruz. Bunla-
ra örnek olarak soykınmlar, Amerika ve
Paraguay 'da kızılderilüete yojıelik şiddet
hareketkri. Arjantin, K.amboçya. Nazi
Almanyası ve Yunanistan'dakı olaylar
verikbilir Son 20 yıl içinde Türkiye'de
çeşitli eksenler doğrultusunda ortaya çi-
kan gruplaşmaların getirdiği şiddetolay-
lan da aynca hepimizin yakından bildi-
ği bir örnek. İşkencecikrin eğitiminde-
ki süreçlerden birisi, işkenceye hedef
gösterilen kişikrin aşağılanması. Aynt
süreci belirli bir düşman söz konusu ol-
duğu zaman askeri egitimde de görüyo-
ruz.
İşkence ögrenilebiHr
Şiddet kullanarak başkalanna zarar
vermek. pratik içinde öğrenikn bir dav-
ranış. Başkalannın iyiliğine yönelik dav-
ranışlar öğrenilebildiği gibi zarar verme
davrantşı da yineleme yoluyla öğrenile-
biliyor. Bazı deneylerle gösterildiği gi-
bi, bir başkasına fiziksel acı (örnegın.
elektrik şoku) verme davranışı, sık sıkyi-
nekndiğınde verikn acının dozunun gi-
derek arttırıldığı biliniyor. Bu deneyler.
aynca acıyı veren kişinin deney sonun-
da acı çeken kişiyi küçümseyici ve aşa-
ğtlayıcı tavırlar içine girdiğini gösteri-
yor.
Buraya kadar tartıştığımız psikolojik
olgulan Türkiye örneğinde de net olarak
görmek mümkün. Türkiye'de işkenceye
hedef olan kesimkr "yıkjcu bölücü, va-
tan haini,terörist, komünistfaşist, ahlak-
siz, AUahsa" ve benzeri tanımlamalarla
belirkndi. Gerek devlet kurumlannca,
gerekse basın ve yayın organlannda bu
türtanımlamalann sık sık kullanılması so-
nucunda insanlann ve bu arada işkence-
yi uygulayan kişikrin algılannabir "düş-
man" ımgesi yerkşti.
Dolayısıyla işkenceyi yapan kişinin
gözünde işkence. her ne kadaryasa ve ah-
lak dışı bir eykm de olsa. yine de top-
lum adına ve vatan. din, ahlak gibi top-
lumsal değerler uğruna yapılmış oluyor.
Topluma sindirilmişolan "düşman" kor-
kusu ve nefreti işkencecinın. yaptığı işi
önemlı ölçüde mantığa ve ahlak ölçüle-
rine büründürebilmesini kolaylaştınyor.
Bu nedenle toplumda keskinkşen poli-
tikkutuplaşmalann, toplumu kaygıyave
korkuya sürükleyen terör hareketlerinin
'düşman' belirkmesini kolaylaştırdığını
ve işkence için elverişli ortam yarattığı-
nı belirtmek gerekiyor.
Yarın-. Adil dünya inancı
ÇALIŞANLAR1N SORULARI / SORU1SLARI ŞIPAL
Eşimin sosyal yardnn zanıınım alaımyorum
SORU: Eşim, Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan (1315.944 ay-
lık + 4.690.000 sosyal yardım zammı = 6.005.944 TL toplam ay-
\\k) maaş almakta iken Haziran 1995"te vefat etti. Eşimin vefatı
üzerine bana. 986 bin 958 lira dul nıaaşı bağlandı. Araştırmala-
rım üzerine, benim de sigorta emeklisi olmam nedeniyle. kalan
maaşın sosyal yardım zammını alama\aeaj»ım sövkndi. Ancak.
çevremizde bu maaştan \ararlananlar olduğunu bilivorum. Bu-
nu anlatttğımda, bunun yasal oltnadığını \e tespit edilenlerin
borı;landırıldığını söylediîer. Eşimin, sosyalyardım zammını ala-
mıvorunı. Bu konudaki uygulama nedir? (H.K.)
YANIT: Sosyal yardım zammına ilişkin kural ve koşullar. 506
savılı Sosyal Sıgortalar Yasası Ek Madde 24'ıe düzenknmiştir. Sos-
yal Sigortalar Kurumu'ndan iş kazalan ik meskk hastalıklan. ma-
lullük, yaşlılık ve ölüm sigortalanndan gelir ya da aylık alanlara her
ay ayrıca sosyal yardım zammı da ödenmektedir. Ancak bu ödeme.
bazı kurallara bağlanmıştır. Bu kurallardan bir de iki ayrı sigorta ko-
lundan aylık alanlara sosyal yardım zammıbir sıgona kolundan öden-
mektedir.
"f) İki ayrı sigorta kolundan veya iki ayrı dosyadan gelir veya
aylık alanlara, en fazla ödemeye imkân veren bir dosva özerin-
den sosyal yardım zammıftdemesiyapılır," Sigortah çahşması ne-
deniyk kendi adına yaşlılık aylığı alan bir sigortah. eşinin ötütnü üze-
rine dul aylığına da hak kazanmışsa sosy al yardım zammı yalnız ken-
di adına verikn yaşlılık aylığı ik birlikte ödenmekte, dul aylıkların-
da ise bu ödeme yapılmamaktadır. Aynı zamanda. yaşlılık ve dul ay-
lığı alan bir sigortalı. her iki aylıkla birlikte her ay iki kez sosyal yar-
dım zammı ahyor>a bu. yasal deyimk "yersiz ödeme"dir. Yasada,
yersiz ödemelerin geri alınacağı vurgulanmaktadır.
"k) Yersiz yapılan sosyal yardım zammı ödemeleri, ilgilinin
varsa almakta olduğu gelir veya aylıktan yüzde 25 oramnda ke-
silmek suretiyle, yoksa genel hükümlere göre geri ahnır."Size,
eşiııizden kalan dul aylığı için. sosyal yardım zammı ödenmemesiya-
sa gereğidır. Ancak hakça değildir. Aynı koşullarla. TC Emekli San-
dıûı emekli dul ve yetımlerıne yapılan sosyal yardım zammı uygula-
ma>ı. 1989 yılında 375 sayılı yasa hükmünde kararname ik terkedil-
miş ve sosyal yardım zammı, yerini taban ayhğa bırakmıştır. Taban
aylığın sosyal yardım zammının yerini almasıyla dul ve yetim ayhk-
lanıîa taban ayİığın ödenmesi sağlanmıştır. Buhaksızuygulamaya son
verikrek TC Emekli Saııdığı'nda olduğu gibi sosyal yardım zammı-
nın Sosyal Sigortalar Kurumu'nca ödenen. dul ve yetim aylıklanna
da yansıması sağlanmalıdır.
POLİTİKAVEÖTESt
MEHMED KEMAL
• ••Neter Değişmezdi
Öğretmenleri günümüz siyasetçileri olan bir "siya-
set okulu" açılıyormuş. Hadi bakalım.
Siyasetin seyisten geldiğini belirten biryazı okumuş-
tum. Rahmetli Rauf Mutluay'ın da, sözcüğün etimo-
lojisini veren bir çalışması olduğunu sanıyorum. Si-
yaset, dilimizde çok kullanılır.
"O söylediğin mi.. ince iştir, siyasete girer."
Bir konu üstünde durmak istenmiyorsa siyaset ol-
duğu söytenir, geçiştirilmeye çalışılır. Siyaset, "alave-
re dalavere" anlamına da kullanılır.
"Siyaset yapıyorsun!"
Akan sular durur, söz değiştirilir.
"Siyasetten anlamam..."
Işin kestırmestdir.
Vaktiyle darağaçlan kurulan asıp kesme alanlanna
"siyaset meydanr deninmiş. Hükümet önünde asar-
larmış... Türküsü de vardır:
Hükümet önünde resmim aldılar
Ak kâğıt üstünde tanıyın beni.
Asmadan önce hükümet meydanına getiriyorlar.
resmini çekiyoriar, güçlerini gösteriyorlar. Pır Sultan
Abdal'ı da, bir söylentiye göre gösterişli bir törenle
Sıvas çarşısında asıyoriar. Bir şiiri dahi vardır:
Ahnmış abdestim aldınriarsa
Kılınmış namazım kıldınrlarsa
Sizde Şah diyeni öldürürterse
Bu yıl bu yayladan Şah'a gidelim.
"Şah demeyeceksin!" diyorlar, o da inadına "Şah"
diyor. Asıyorlar.
Bir söylenceye göre de asamıyorlar. Pir Sultan Ab-
daltürlü kılıklaragirerekkaybotuyor. Kimi diyor. "Çar-
şıda gördüm", kimi diyor "Suşehri'ne doğru gidiyor-
tiu", kimi diyor "Tebdil geziyordu".
Binbir surette görünür.
Görünüyor.
Dar'a çekilen sadece Pir Sultan değildir.
Serez'in esnat çarşıstnda, bir bakırcı dükkântntn
önünde Simavnalı Şeyh Bedrettin'i de bir ağaca
bağlayıp asıyorlar.
Nâzım Hikmet. Şeyh Bedrettin Destanı'ndabunu
acıklı ve özlü bir dille ne güzel anlatır.
"Bedrettin'im bir ağaca asılı!"
Garipliğin, yalnızlığın, yitmiş gibi olmanın destanı-
dır.
Hilmi Yavuz dostumun Simavneli Şeyh Bedrettin
Destanında çok duyguludur. Bir büyük şairin yazdı-
ğı destanı bir başka şair ele almışsa o da büyük şair
olmanın çizgisindedir; ne güzel!
•
Hüsamettin Cindoruk'u partıden sorgusuz sual-
şiz atan disiplin kurulunun başkanı, Abdullah Uraz'mış.
Önce gözlerime inanamadım, sonrayine okudum, Ab-
dullah Uraz!.. Nasıl oluyor?
Olmuş bile.
Gazeteciler "Niye savunması ahnmadı" diye soru-
yorlar. Uraz'ın verdiği yanrt çok ilginç:
"Ne değişirdi ki!"
öyle mi?
Çok şey değişirdi, ama.. bilene!..
Eski Ankaralılar Uraz'ı da, Cindoruk'u daçok iyi bi-
lirler... Sorgusuz infaz değil mi?
Ne beklenirdü.
DtZELTME
Mehmed Kemal'in bundan önce yayımlanan yazısında
27 Mayıs tarihi 14 Mayıs olacaktı.
Düzeltiriz.
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDAN SAĞA:
1/Içi doldurulmuş
kuş. 2/Sosyolojide
bir boyun bölün-
düğü iki ya da da-
ha çok parçadan
her bin... Yumur-
tabiçimındeolan.
3/ Deniz ya da ır-
maklarda birden-
bire dırenkşen
yer... Bir nota. 4/
Harman zamanı
fazla sap yükle-
mekıçinöküzveat
arabalannın iki ta-
raftnatakılanparmaklık... Sığ
sularda ağır yükleri taşımak
için kullanılan altı düz tek-
ne. 5/ Olumsuzluk belirten
bir önek... Judo gibi dövüş
sporlanndaminderolarakkul-
lanılan, pırinç saplanndan
örülmüş hah. 6/ Gezgin sa-
muray. 11 Lamba... Nikelin
simgesi. 8/Işık. aydmlık... ts-
tanbul'daki bir üniversitenin
kısa yazıhşı. 9/ Geminın sa-
attekihızını anlamakiçinkul-
lanılan aygıt.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/Çeşmeninmuşluktaşı. 2/Ekvatorbölgekrinde yetişenbir
mey ve ağacı... Ülkemiz sulannda yasayan ve "biz" de de-
nilen mersınbahğı türü. 3/ Başta, kasta. oynaklarda agrılar
yapan, vücuttakızıl kkeler gösteren ateşlı ve salgm bir has-
talık... Cinayet. 4/Geçıt, boğaz... Halk müzigine özgü telli
bir çalgı. 5/Ek avuca sığmaz 6/ly ı niteliklerinı yıtırerek bo-
zulmuş olan... Acı portakal esansı ve kmakına özütü ıçeren
soda tipi. 7/Tuzağa düşürülen şey... Şarkı... Bir cetvel türü.
8/ Çarçabuk. anında, hemen. 9/11. Abdülhamit'in sürgûne
gönderildiği Selanik'te ıkamet ettıği köşkün adı.
İLAN
T.C.
RİZE SULH HUKUK MAHKETVIESt
EsasNo. 1995430
Davacılar Recep San ve arkadaşı vekili Av. Hüseyin
Suyabatmaztarafından davalılar Hüseyin oğlu. Ömer ile
lbrahtm kızı Şenfe'nin hakkında mahkememizde açüan
taksım davasının yapılan açık yargılaması sırasmda ve-
rilen ara karan gereğince:
Davacılar vekili tarafından Rize merkez lslampaşa
mahallesinde kain 918 ada, 16 parsel sayılı taşınmazın
davalılar ik davacılar adına hisseli olduğunu beyanla
mümkünse taksimini, mümkün değilse satışı suretiyle or-
taklığm gıdertlmesine daır dava dılekçesi davalılar Hü-
seyin oğîu Ömer ile îbrahim kızı Şerife'nin adreikrınir
biiınmediğı ve tanıyan bikn olmadıgından adlanna ila
nen tebligat yapılmasına karar verildiği, yukanda ısm
yazılı bulunan Hüseyin oğlu Ömer ile Îbrahim kızı Şe
rife'nmduruşmagünüolan 14.11.1995günüsaat09.00'd
mahkememız salonunda hazır bulunmalan veya bir vt
kılle kendikrine temsil ertirmekri. aksı halde duruşm;
lann gıyaplarında yapılacağı dava dilekçesı yerıne kai1
olmak üzere ılanen tebliğ olunur. 29.9.1995
Basın: 46927
Alanya'da rafting sırasında küreğimi yitirdim.
hükümsüzdür.
SEBlL ÖZGES'TÜRK