Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 OCAK 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Emlakbank'tan
ikinci indirim
•Ekonomi Senisi - Emlak
Bankası löOcak I995'ten
itibaren geçerli olmak üzere
konut kredisini defaten
kapatan ve ara ödeme
yapanlara ikinci kez indirim
uyaulaması başlattı. Emlak
Bankası. lOHaziran I994ile
20 Temmuz 1994 tarihleri
arasında konut kredilerini
defaten kapatanlara indirim
uygulamıştı. Bu indirimden
çeşitli nedenlerle
yararlanamayan kredi
borçlulannın yoğun istekleri
karşısında banka, son kez
olmak üzere konut kredilerine
yeni bir indirim daha
uyguluyor.
Ülterten üretlciye
destek
• GAZİANTEP(AA)-1955
yılında Nizip'te kurulan
Ülfet'in zeytin-pres tesisleri.
hizmete girdi. Ulfet Genel
Müdürü Senai Gedik. atıl
durumdaki tesislerin, zeytin
üreticilerinin hizmetine
açılarak yeniden ekonomiye
kazandınldığını, üreticiye ve
isjetmeye kazanç sağlandığını
söyledi. Gedik tesislerin
firetim dışı kaldığı 2 yılda
üreticilerin gelir kaybına
uğradığını belirtti.
Tansaş kafeleri
işçiye devrediyop
• İZMİR (AA) - Tansaş
Yönetim Kurulu Başkanı
Bülent Sezen, Tansaş'ın asıl
görevinin kafeteryacılık
olmadığını belirterek Tansaş
kafe ve restoranlannın işçilere
devredilerek özelleştirildiğini
söyledi. Bülent Sezen. ilk
olarak Gaziemir ve Konak'taki
kafelerin işçilere
devredildiğini belirterek
"Devredilen kafelerde. bütün
masraflar çalişanlara ait.
Tansaş yalnızca kasada
oturacak görevliyi venyor. Bu
para işinin kontrol altına
alınmasını sağlıyor. Tansaş.
yapılan satış üzerinden yüzde
30 kâr payını alıyor" dedi.
ŞİRKETLERDEN
•CNR ULUSLARARAS1
FLARCILIK tarafından
düzenlenen ve Türkiye Giyim
Sanayicileri DerneğTnce
desteklenen 2. Uluslararası
Istanbul Moda Fuan"na iç ve
dış pazara yönelen hazır giyim
üreticileri. trikocular. deri
giyim. iç çamaşır ve aksesuvar
üreticileri katılıyorlar.
•KONJTEKSAŞ.
konfeksiyon sektöründe ISO-
9000 Toplam Kalite Yönetimi
belgeleme çalışması için
başvuran ilk kuruluş oldu.
1977yılındaKoniteksAŞ.
1985'te imzalanan lisans
anlaşmasından bu yana
Türkiye'de ürettiği Lee
Cooper markalı blucin ve
diğer spor giysi ürünleri ile
tanınıyor.
•COLGATE PALMOÜVE
ve Hacı Şakir. reklamlannda
haksız rekabete yol açtıgı
gerekçesiyle. Duru
sabunlannın üreticisi Evyap
Sabun Yağ Gliserin Sanayii
aleyhine manevi
tazminat açtı.
•TOYOTASA nın Corolla
'94 modelleri için RPM/Radar
Cdp Europe tarafından
hazırlanan reklam
kampanyası, dünyadaki
Toyota üretici ve
distribütörlerinin yanştığı
Uluslararası Toyota Reklam
Ödülleri'ninbinek
otomobil/basın kategorisinde
"Büyük Ödül"Q kazandı.
BFORD tarafından yapılan
açıklamada daha hafif. daha
az yakıt harcayan ve çevreyi
daha az kirleten alüminyum
otomobilinin seri üretimine
2000 yılına kadar başlanacağı
belirtildi.
•DOVV JONES Telerate'ten
uluslararası finans ve yatınm
çevrelerine yeni bir çözüm...
Uluslararası finansal bilgi
şirketi Dow Jones, dünya
çapında büyük ilgi uyandıran
yeni ürünü Telaret
NVorkstation ile şirketlere
ilişkin anlık Fıyatlan haber ve
diğer analitik verileri,
*deater"lara ulaştıracak.
•OYAK-RENAL'LT kültür
yaşamına katkıda bulunmak
amacıyla 1995 yılının ilk
etkinliği olarak Fransız oyun
yazan Michel Vinaver'in
orjinal adı "Dissident il vasans
Dire" olan ve Türkçeye de
"Sessiz İsyan" adıyla
uyarlanan tiyatro eserinin
Î
onsoriuğunu üstlendi.
PASTAVILLA DYP Ankara
Merkez Binası"nın açılış
kokteylini diizenledi.
Yeşilada, KİT'leri denetleme görevinin Özelleştirme İdaresi'ne ait olmadığını savundu
4
Ozefleştirtne polisi değfliz'
BENCE
İZZETTİN ÖNDER
Ekonomi Ser-
visi- Özelleştirme
Idaresi Başkan Ve-
kili Can Yeşilada,
yatmmcıyı çeke-
bilmek için birkaç
özelleştirme örne-
ginin biran önce
sona erdirilmesi
gerektiğini ifade
ederken.özelleşti-
rilenKlT'lerinde-
netimini sağlaya-
cak etkin bir me-
kanizmanın bu-
lunmadığını kabul
ediyor.
"Tekelleşme"
ve "Kârdaki ku-
ruluşların zarara dönüşerek ve
vergi kaybına yol açması" ile
"İ retime son verilmesi. işçile-
rin çıkarılarak gayrımenkulle-
rin değerlendirilmesi"' Türki-
ye"de yaşanan özelleştirme tecrii-
belerınde sıkça rastlanan kötü so-
nuçlar. Yasal olarak Türkiye'de
özelleştirme çalışmalannı yürüt-
meye başlayan Özelleştirme Ida-
resi ise görev. yetki ve sorumlu-
luğunun. satışı sonuçlandırma
noktasında sona erdiğini kabul
ediyor. "Hızlı özelleştirmeyi'*
başannın temel koşulu olarak gö-
ren Özelleştirme Idaresi'nin yeni
patronu Can Yeşilada. KİT'lerin
kime satılacağına siyasi otorite-
nin karar verdigini. satıştan son-
ra ortaya çıkacak sorunlann da
idarenin sorumluluğunda olma-
dığını savundu.
Özelleştirmede hazırlık aşama-
sına eskisinden daha çok önem
verdiklerini ve satışında sorun çı-
kabilecek KİT'leri bunlar aşılnıa-
dan satış kapsamına almayacakla-
rını söyleyen Özelleştirme Idare-
si Başkanvekili Can Yeşilada. ge-
rekli incelemelerin yürütülmesi
için bir banka ile anİaşma imza-
layacaklannı açıkladı. Yeşilada.
yurtiçi \e dışındaki alıcılara ka-
rarlılıklannı kanıtlamak için baş-
lanan özelleştirme projelerinin
hızla sonuçlandınlacağını da vur-
guladı.
4046 sayılı yasa ile özelleştir-
me işlemleri kolaylaştmlırken.
özelleştirilecek kurumlann denet-
lenmesi mümkün görünmüyor.
Yeşilada. özelleştirmeden son-
ra KlT'ierin takip ışlemlerini
Özelleştirme Idaresinin üstlene-
meyecegini ileri sürdü. Yeşilada.
bundan önce yapılan özelleştir-
melerde yapılan hatalar ve bu ne-
denle bugün yaşanan sıkıntılan
rapor haline getirdiklerini. aynı
yanlışlara düşülmeden yeni stra-
tejiler yaratmaya ça-
lıştıklarını bildirdi.
Ekonomi Muhabir-
leri Derneği Istanbul
Şubesi tarafından dü-
zenlenen ayın konuğu
toplantısında konuşan
Yeşilada. **Biz polis
değiliz, denetleme gö-
revi devlete aittir. Dev-
let yetcrincc küçülür
ve kuvvetlenirse, de-
netleme mekani/ma-
sı da daha etkin ola-
rak çalışır~dedi.
Özelleştirmeninbi-
reyler değil kurum ta-
rafından yürütüldü-
ğüne dikkat çeken Ye-
şilada. Özelleştirme Idaresi'nin
çalışmalarının üç ayağa dayandı-
ğını belirtti. Buna göre. projelerin
yürütülmesi görevini uygulama
birimleri üstlenirken. iç destek ve
süreli anlaşmalı dış destek birim-
leri. danışmanlık görevini yükle-
niyor. Yeşilada. özelleştirme son-
rası takibin Özelleştirme Sonrası
Takip İşlemleri Grup Başkanlığı
tarafından yürütüleceğini söyler-
ken. bu görevin. uygulamaların
getirdiği sonuçlan değerlendirip
geniş çaplı stratejilerin belirlen-
mesinin ötesine geçmeyeceğini
de vurguladı.
Yeşilada. özelleştirmenin sos-
yal boyutuna da dikkat çekerek
şöyle konuştu: "Sosyal içerikli
projeter yürütülürken, kav nak ge-
tirici projelere de başvumlmalı-
dır. İşsizlikgibi, özelleştirme faali-
yetlerinin götürdüklerini karşıla-
mak için. para getirici projelere
girişilmesi şarttır.**
Özelleştirme stratejilerinden örnekler
KARABÜK: Yeşilada
Karabük'ün başarısı için
Özelleştirme Idaresi olarak
ellerinden geleni yapacaklannı
söylüyor. Yeşilada, iyi bir
planla yola çıkıldığını
kaydederek, "Yönetim doğru
oluşturulursa. hata
yapılmazsa, modelin başarı
şansı artacaktır" diyor.
EBK: 26 Aralık 1994 tanhinden
itibaren verilen ilanlarla blok
satış ihalesi açılan Et ve Balık
Ürünleri A§ için. Hak-lş ve
bazı firmalar teklif verdi.
Özelleştirme Idaresi henüz
pazarlıklan sürdürüyor.
SÜMERBANK: Özelleştırme
Idaresi. daha önce hisselerinin
blok satışınaolanak tanıyan
ihalesi iptal edilen
Sümerbank'ın geçen sürede iyi
bir banka haiinc gcldiğini
düşünüyor. Sümerbank
hisselerinin yüzde 6ü'ı için blok
satış ihalesi açılırken, kalan
hisşelcrin çalışanlara yayılması
öngörülüvor.
LİMANLAR: 4046 sayılı
yasada yapılacak dcgişiklikle
ancak işletme hakkı devri ya da
kiralama yoluyla
özclleştirilebilecek.
THY: Şu an yüzde 49'u
özcHcştirilcbilecck olan THY
için. daha çok "eksiklikJeri
tamamlayıcı bir ortak"
aranıyor. THY'de imtiyazlı
hissc zorunlu tutuluyor.
TCDD: ÖİB, her ülkede
özelleştirilmesi en sancılı
süreçlerden biri olan demir
yollarını daha ilcrıki bir tarihte
ele almayı düşünüyor.
Nasıl özellestirilecekler?
Özelleştirilecek kuruluşun
devir işlemleri tamamlandıktan
sonra kuruluş, anonim şirkete
dönüştürülüyor.
Şirket, bir proje grup
başkanlığına devrcdiliyor.
Dışandan ihale yoluyla
dantşman seçiliyor ve şirketin
koşullanna göre belirlenen
özelleştirme stratcjisini de
kapsayan ön rapor
hazırlanıyor.
Raporu değerlendiren
Özelleştirme Yüksek Kurulu,
şirketin bir hazırlık sürecine
gereksinimi olduğuna karar
verirse rehabilitasyona
altnıyor. Olumlu karar verirse,
start veriliycr.
Böylecc hiçbir süreç sil baştan
ele alınmıyor.
Özelleştirme Idaresi, şimdiye
kadar olduğu gibi bundan
sonra da kapalı zarf usulüyle
ihale uygulamayı düşünmüyor,
karşılıklı görüşmeye dayalı
pazarlıklann daha yararlı
olduğunu ileri sürüyor.
Getirilen sistemle zorlanan tüketici, fatura almaktansa indirim yaptırmayı tercih ediyor
Kaçağın fişle terbiyesi geri tepti
•Çalışana faturalan harcama gruplarına ayırma gibi bir
külfet getiren düzenleme, sadece fiş ve faturaların
yazıldığı zarfın üzerinde kalıyor. Çünkü işveren
tarafından hazırlanan yillık vergi iadesi bordrosunda
harcama gruplanna ait hiçbir sütun bulunmuyor.
Yalnızca gıderlerin büyük toplamı gösteriliyor.
AHMETÇELİK
Yıllık vergi iadesinde gereksiz
kırtasıyeleryaratan hükümet. sis-
temi zorlaştırarak tüketiciyi uzak-
laştırmakla suçlanıyor. Uzman-
lar. kaynak sıkıntısı içinde olan
hükümetin vergi iadelerini öde-
memek için elinden gelen herşe-
yi yaptığını belirtiyorlar.
Uygulamaya göre gider fiş ve
fatura tutarlarısınıflandınldıktan
sonra. 5 grup toplamı olarak zar-
fın üzerine yazılarak işverene ve-
nliyor. İşveren ise herçalışan için
bulunacak indirimli matrah üze-
rinden ödenmesi gereken Gelir
Vergisi'ni hesaplayarak iade edi-
lecek vergi tutarını buluyor ve
tüm bu hesaplamalan bir bordro
üzerinde gösteriyor.
Ancak bu aşamada çalışana fa-
turalan harcama gruplanna ayır-
ma gibi bir külfet getiren düzen-
leme. sadece fiş ve faturalann ya-
zıldığı zarfın üzerinde kalıyor.
Çünkü işveren tarafından hazırla-
nan yıllık vergi iadesi bordrosun-
da harcama gruplanna ait hiçbir
sütun bulunmuyor. Yalnızca gi-
derlerin büyük toplamı gösterili-
yor. Dolayısıyla çalışanlann sı-
nıflandırdığı gider belgeleri ile il-
gılı harcamalardan Maliye'nin de
haberi olmuyor.
Söz konusu uygulamanın ne-
denini. "Belgedüzenineuyma>a-
rak önemli oranda vergi kavbına
KDV'de karadelikler
Beyaz, kahverengi,
elektronik eşya,
kozmetik, nalburiye.
ziynet eşyası, hizmetler,
emlak komisyonculuğu,
ulaşım, turizm. temizlik
malzemeleri, tüpgaz.
kültürel etkinlikler
t, CD, sinema-
tiyatro biletleri), yakıt.
yol açan kuruluşlann tüketici ta-
rafından denetienmesi" şeklinde
açıklayan uzmanlar. "Amaç in-
sanlan belge düzeninin oturmadı-
gı egitim. sağtık, givim, gıda ve ki-
ra konusunda belge almaya yö-
neltmekti. Ancak.çokl'azla külfet
yüklediğinden insanlar grupla-
mavı yapmaktansa vergi iadesin-
den vazgeçmeyi tercih edi>orlar"
diye konuştular.
Özellikle bakkal, dershane. ya-
bancı dil kursu. eczane, özel has-
tane ve mağaza gibi yerlerde ya-
pılan harcamalarla ilgili belge dü-
zeninin oturmadığını belirten uz-
manlar şöyle devam ettiler:
"Harcamalann sınıflandırıl-
ması da zaten indirime konu olan
sektörlerde belge düzenini yerieş-
tirmek. Bu sektörlerde faaliyet
gösteren kuruluşlarda önemli ver-
gi kayıplaı ı oluyor. Hükümet ka>-
bı azaltabilmek için > ıllık vergi ia-
desinde harcamaları gruplama
şeklinde bir zorunluluk koydu.
Sistemegöre 150 milyon liralık fiş
ve fatura toplav an bir asgari ücret-
li 1 milvon 4(K) bin lira vergi iade-
si alıyor. Fakat a>nı iicretli alışve-
rişlerinde fatura almadığı takdir-
de hemen hemen her yerde yapı-
lan fiyat indiriminden yararİansa
yaklaşık 25-30 milyon Hra tasar-
rufu oluyor. Dolayısıylafiş.ve fa-
tura vermeyen kuruluşlan bu
yöntemle kimse denedetemez. Za-
ten çok az verilen vergi iadesinin
üzerine bir de harcama gurupla-
nnın aynlması gibi bir külfet ek-
lendiğinde ise hem kimse alışveriş-
te fatura almaz hem de bunlan
guruplandırmaya uğraşmaz."
1995 yılı için"hedcfknen KDV
gelirlerinin 170 trilyon olarak he-
saplandtğına dikkat çeken Prof.
Dr. Osman Altuğ. hedefin ger-
çekleşmesinin mümkün olmadı-
ğını söyledi.
Altuğ. "Türkiye'nin nüfusu 60
milyon. 2 milyon kamu personeli
ve 3 milyon SSK'li olmak üzere
toplam 5 milyon kişinin gideri ile
60 milyonun yaptıgı harcamayı
kontroİ etmek mümkün değü"de-
di.
Sanayıci. işadamı ve tüccarla-
rın özel giderlerinin iade kapsa-
mında olmadığına da değinen Al-
tuğ. "Onlar daha fazla ka/ana-
rak daha fazla harcama vapariar.
Siz onlann harcamalannı iade dı-
şı tutarsanız. onlann fatura al-
malarım istemiyorsunuz demek-
tir" diye konuştu.
AB: Japon otomobillerirıî sınırlayınAMKARAKCumhuriyet Bürosu)- A\ ru-
pa Birliği, Türkiye ile yapılması öngörü-
len gümrük birliği anlaşması çerçevesin-
de. Ankara "dan Japon otomobillerine sınır-
lama getirmesini de istiyor. Ankara'da.
Türk yetkililerle gümrük birliği çerçeve
anlaşması için gerekli son teknik aynntı-
lan ele alan AB Komisyonu Türkiye Ma-
sası Şefi Serge Abou. Japon otomobilleri-
ne ?ınırlama istedi.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Büyükel-
çi Özdem Sanberk. Türkiye ile AB arasın-
da Ortaklık Konseyi toplantısının yapıla-
cağı kritik mart ayı yaklaşırken 6 ülkeyi
kapsayan gümrük birliği turunun ilk dura-
öı Fransa'ya bugün gidiyor.
AB'nin Kıbrıs Gözlemcisi olarak da
atadığı Abou. Ankara'daki temaslarını
gümrük birliği teknik aynntıları üzerinde
yoğunlaştırdı. Ankara. AB'nin müdahil ol-
ması anlamına gelen Kıbns konusunda bir
temsilci atama kararını tanımıyor.
Türkiye'deki insan haklan iyileştirme-
leri. Kıbns'ta atılacak adımlar ve Yunan
vetosu nedenleriyle geçtiğimiz 19 aralık-
ta Belçika'nın başkenti Brüksel'de onayı
gerçekleştirilemeyen gümrük birliği çerçe-
ve anlaşmasının. bu kez çıkıp çıkmayaca-
ğı 6-7 mart tarihleri arasında yapılacak or-
taklık konesiy toplantısında belli olacak.
Japon otomobillen
Abou. tekstil ve mali yardım konulan-
nın yanı sıra Ankara ile gümrük birliğine
geçildiğinde üçüncü ülkeler ile Türkiye
arasındaki ticari ilişkiler üzerinde durdu.
Japon otomobillerinin AB üyesi ülke pa-
zarlanna girişlerinde kota uygulayan bir-
lik. Türkiye üzerinden Japon otomobil ta-
aruzuna uğramak istemiyor. Bu çerçeve-
de, Ankara'nın da Japon otomobillerine
sınırlama getirmesi isteniyor.
Bugün Fransa. ardından da Italya, Ingil-
tere. Hollanda. Belçika ve Lüksemburg"a
gidecek olan Sanberk. daha önce Yuna-
nistan Büyükelçisi Alexandre Philon ile
de bir araya geldi. Sanberk. Philon ile
Türk ve Yunan görüşlerini yakınlaştırma-
ya çalışan Fransız yetkililerle temaslan ön-
cesinde görüş alışverişinde bulundu.
Sanberk. Fransa Dışişleri Bakanı Alain
Juppe'nin Yunan tarafı ile geçen hafta Pa-
ris'te yaptığı görüşmeler hakkında bilgi
alacak ve Türk tarafının. Yunan vetosu.
insan haklan \e Kıbrıs konularındaki gö-
rüşlerini aktaracak.
Vaat edilen hediye ulaşamayınca...
Meksikalaşmayalım
Meksika mucize yaratıyor diye düşunülürken, nasıl ol-
du da bugünkü duruma düştü? Bu hikâye 1982 yılında
başladı. 1982 yılında Meksika'nın dış borçstoku, millige-
lirinin yüzde 53.4'üne ulaşmış idi. Aynı yılda, yükselme eği-
limi içinde bulunan enflasyon yüzde 100'lerdolayında idi.
Kamu borçlanma gereği, yine aynı yılda milli gelirin yüz-
de 17'si kadardı. Yatırımlar ise milli gelirin yaklaşık yüzde
10 kadarı kamu kesimi, yüzde 13 kadan özel kesim tara-
fından olmak üzere, toplam yüzde 23 dolayında idi.
1982 yılında Meksika ekonomisi libere edildi. Meksi-
ka'nın bu davranışı karşılığında kendisine borçlarında
önemli kolayhklar sağlandı. Alacaklıları, Meksika'ya borç-
larının yüzde 46.7'sini çeşitli yöntemlerle yeniden düzen-
leme olanağı sağladı. Nitekim bu operasyonlar sonucun-
da Meksika, bankalara olan borcunun yüzde 22.6'sınt sil-
di.
Meksika'nın borç silmeoperasyonu sadece Meksika'nın
değil, alacaklı bankalann ve hatta alacaklı ülkelerin de işi-
ne yaradı. Bankalar bir yandan muhasebe ve vergi siste-
mi ile, diğer yandan da sigorta sistemi ile bu yükten kur-
tuldular. Ne var ki Meksika yeni maceralara sürüklendi.
Ekonomik bağımsızlığını kaybeden her ülkede olduğu gi-
bi, Meksika'da da siyasal karar otonomisi kayboldu ve
Meksika yoğun bir özelleştirme-yabancılaştırma furyası-
na itildi. Bu öyle bir özelleştirme furyası idi ki, özelleştir-
meden elde edilen gelirler, 1990 yılında kamu gelirinin
yüzde 4.5'ine 1991 yılında ise yüzde 14.5'ine ulaştı.
Meksika, ekonomisini libere ederken o kadar ılerı gitti
ki, 1986 yılında, GATT'ın kendisine tanıdığı yüzde 50'lik
gümrük vergisi üst sınınnı dahi itti ve en yüksek yüzde 20
oranını uyguladı. Çoğu mallarda da yüzde 5'lik bir tarıfe
uygulandı.
Bu süreler içinde, enflasyon önce geriledi, fakat sonra
tekrar yükseldi ve 1987 yılında yüzde 160'lara kadar çık-
tı. Ancak sonra tekrar düşmeye başlayan enflasyon,
1991 !
de yüzde 20'lere kadar geriledi. 1991 yılında kamu
borçlanma gereksinimi de yüzde 1.5 düzeyine indi. Artık
Meksika düzlüğe çıkmıştı. Bu hali ile Meksika hem IMF ve
Dünya Bankası'nın yüzünü güldürüyordu, hem de Türki-
ye gibi ülkelere model oluşturuyordu.
Bugün Meksika'da işsizlik, resmi verilere göre, yüzde
40'larda seyrediyor, yatınmlar milli gelirin yüzde 15'ine ge-
rilemiş, hükümet pesonun değerini koruyamıyor. Döviz
stoku eriyor, faiz operasyonlarına rağmen peso değer kay-
bediyor. NAFTA üyesi Meksika tam bir inişte.
Tüm iktisatçılarm üzerinde anlaştıkları bir nokta şudur:
Ekonomik dengeler sağlanmadan girişilen denetimsiz fi-
nansal liberalizasyon ekonomiyi çökertir. Çünkü içeri gi-
ren finans kaynağı, ıçeride ürettiğinden fazlasını faiz ola-
rak alıp gitmeye başladığı esnada borç sarmalı büyür.
Meksika'da 1980'lerin sonuna doğru iyileşme yönünde
sinyal veren veriler reel ve kalıcı değildi. Enflasyon önle-
niyor, kamu açıkları kapanıyor gibi gözüküyordu, ama bir
yandan yabancılaştırma yöntemi ile sermaye stoku eriti-
lıyor, diğer yandan da nüfusun önemli bölümü dışlanıycr-
du. Sermaye stokunun eritilmesi, ileriki dönemlerde de kâr
transferini gündeme getiriyordu. Bunun anlamı. ekonomi-
nin dışa kanaması idi. Meksika kanarken, güçlü çevreler
yeni kaynaklara ulaşıyordu!
Türkiye'de bugünkü tablo; yıl sonu itibanyla yüzde 150,
ortalama olarak da yüzde 80'lerde seyreden enflasyon,
düşen tasarruf oranı, yüksek kamu açıklan, yükselen iş-
sizlik, üretimden uzaklaşan bir finans-rant ekonomisi ve
çare gibi düşünülen özelleştirme-yabancılaştırma! Uma-
lım ki, biz de böyle finansal yörüngede, sonu belli olma-
yan bir maceraya sürüklenmeyelim! 5 Nisan'a vanşımız
böyle birsürüklenmenin birinci, özelleştirme dayatması ise
ikinci önemli sinyalidir. Oysa Türkiye'nin ciddi bir tekno-
loji atılımı, üretim ve gelir artışı, bunun için de yüksek bir
tasamjf-yatırım oranı gerçekleştirmesi gerekir. Bu tür atı-
lımlar, böyle çarpık bir piyasa yapısı, adaletsiz sermaye
mülkiyeti dağılımı ve her şeyin günlük piyasalarda çözüm-
lenebileceği inancı içinde gerçekleştirilemez. Bu mantık-
la, ancak bugün kurtarılır!
Uluslararası ekonomik ilişkilerde sadece zayıflar güçlü-
lere değil, güçlüler de zayıflara muhtaçtır. işte Meksika bu
kuralı doğrulamıştır. Umalım ki halkımız tüm bu gelişme-
leri iyi yorumlar ve çıkar çevrelerine karşı siyasal tavrını öy-
lece belirler.
Fırıncılar Odası da zam kararı aldı
Ekmekte zam
Cumtturiyet
Türkocağı Cad. 39/41
Cağaloğ/u//STONBUL
TEL: 512 OS OS
FAX: 514 O7 51
C
amel'in yaz aylarında
düzenlediği kampanyaya
katılan okurumuz Osman
Taslak, vaat edilen hediyeyi
alamamaktan şikâyetçi.
Kampanyada 100 adet Camel
paketine bir saat, 10 Camel
paketine bir bardak verildiğini
hatırlatan Osman Bey, 140 adet
Camel paketini daha önce
açıklanan adrese taahhütlü olarak
yolladığını söyledi. 1 ay içinde
gönderilmesi gereken hediyenin
henüz kendisine ulaşmadığını
kaydeden okurumuz, yetkililerle
yaptığı görüşmelerden de bir
sonuç alamamış. Camel'in basın danışmanlığından
yapılan açıklamada, söz konusu kampanyanın
tamamlandığı ve tüm hediyelerin sahiplerine
ulaştırıldığı belirtildi. Dağıtım işini Camel adına Pars
Mccann Ericson Reklamcılık AŞ'nin yaptığını söyleyen
yetkililer. detaylı bilgi için burayla
görüşmemiz gerektiğini bildirdiler.
Okurumuzun ismini kayıtlardan
bulan Pars Mccann firması
yetkilileri. Osman Bey'in hediyesinin
eylül ayında adresine postalandığını
söyledi.
Hediyenin teslim alındığını belirten
yetkililer, buna benzer birkaç
şikâyet daha aldıklarını anlattılar.
Yaptıklan araştırmada hediyelerin
başka kişiler tarafından alındığını
tespit ettiklerini bildiren yetkililer,
Osman Bey'in vermiş olduğu
adresin öğrenci yurduna ait
olduğunu hatırlatarak "Mutlaka
yurttan birisi teslim almış ve kendisine iletmemiştir.
Biz hediyeleri isme özel yolluyoruz, ama dağıtım
işlerini yapan kişiler bu konuda yeterince titiz
davranmıyoriar. Biz gerekli araştırmayı yapacağız"
diye konuştu.•
TUKETİCİNIN TAKDİR ETTİKLERİ
Yerli sevindirdijthalatçı üzdü
U
zun zamandır kullandığım
Emsan Selena setinin bir
tenceresinin teflonu bozuldu.
Eski tehcerenin durumunu gören
Emsan yetkilileri hemen yenisini
verdiler. Oğlum için aldığım Ceyo
marka sandaletin tabanı kısa bir
süre sonra ortadan çatladı. Daha
sonra kendim için aldığım
sandalette çatlayınca Ceyo
yetkilileri ile görüşmeye karar
verdim. Şikâyetimle ilgilenen
yetkililer, bana daha kaliteli iki çift
teıiik verdiler. Emsan yetkilisi AN
Bey ve Ceyo yetkilisi Çiğdem
Hanım'ın bana gösterdiği kibar ve
sevecen tavır için teşekkür
ediyorum. Bu arada pazardan
aldığım Defonseca marka çocuk
terliği bir hafta içinde patladı.
Şikâyetimi ilettiğim firma
yetkilileri üzerinde kendi etiketleri
bulunan terliğe sahip çıkmadılar.
İthal ettiği mata sahip çtkmayan
sorumsuz firmayı kınıyorum.
Oya Güngör/İSTANBUL
Hatalı mobilya
değiştirildi
Şirinevler'deki Boy Mobilya'dan
bir oturma grubu almıştım.
Kaplama ve kumaştaki hataları
kuruluşun sahibi Cafer Boy'a
ilettiğimde gereken ilgiyi
gösterdiler. Gerekli incelemeyi
yaptıklarında, mobilyaları yenisiyle
degiştirdiler. Boy Mobilya'nın örnek
davranışına teşekkür ediyorum.
Dilara Yay/İSTANBUL
kavgası
Ekonomi Servisi-İstanbul Fı-
rıncılar Odası da zam karan al-
dı. Odaya bağlı fırınlar. artık
300 gram ekmeği 7 bin liradan.
ramazan pidesi ve çörekotlu ek-
meği 7 bin 500 liradan satacak.
Zammı düzenledikleri basın
toplantısında açıklayan tstanbul
Fınncılar Odası Başkanı Mus-
tafa Özaydın, girdi maliyetleri-
nin yükselmesi nedeniyle esna-
fın zor duruma düştüğünii belir-
tirken Ekmek Sanayii İşverenle-
ri Sendikası'nın fiyat belirlemc
yetkisi bulunuıadığını bir kez
daha vurguladı. Son olarak 14
Nisan 1994 tarihindeekmek fi-
yatlarını 4 bin liradan 6 bin li-
raya çıkardıklarını belirten
Özaydın. maliyet hesapları yap-
tıklarını hatırlatarak 300 gram
ekmeğin 7 bin liradan satılma-
ya başlanacağını bildirdi.
Ekmek Sanayii tşveren Sen-
dıkası Başkanı İsmail Hakkı
Keçeli'yi hiçbir yetkisi olmadı-
ğı hald'e 5 Ocak 1995 te fiyat
açıklanıakla suçlayan Özaydın.
ekmek fiyatı belirleme yetkisi-
nin. 17Mayıs 1991 tarihinde fı-
nncılar Meslek Odası'na veril-
diszini hatırlattı.
Işveren sendikasının görevi-
nin toplusözleşme yapmak ol-
duğunu hatırlatan Özaydın.
"İ mit ediyomz ki bir daha bu
tür v anhşlıklar yapmazlar \e ka-
niHovunu >anıltmaylar" diye
konuştu. Her fırında yasa gere-
ği iki adet tarife bulunması ge-
rektiğini söyleyen Özaydın.
"Ekmeğin randımanını ve fiya-
tını gösteren bu tarifelerden bi-
ri camda. diğeri de fırının için-
de nıüşterinin görebileceği bir
verde asılacak" dedi.
Rusya, hava sahasını kapadı
BDT ticareti
askıya ahndı
AHMETŞEFİK
TR.\BZON - Çeçenya sava-
şı nedeniyle Türkiye'ye bir an-
lamda örtülü ambargo uygula-
maya başlayan Rusya. güvenlik
nedeniyle Türkiye ile olan hava
sahasını kapatınca turizm de
durma noktasına geldi. Büyük
oranda BDT ticareti ile ayakta
duraıı Karadenizli iş çevreleri.
büyük sıkıntıya düştü.
Başta Rusya olmak üzere
BDT ile giderek artan ticari iliş-
kiler bir ayı aşkın bir süre önce
başlayan Çeçenya savaşı nede-
niyle büyük darbe yedi. Savaşın
başlamasının ardından Rusya.
Türkiye'ye yönelik çeşitli ön-
lemleraldı. Bunlann başındada
hava koridorunun kapatılması
geldi. Rusya'nın bu kararından
sonra BDT'nin çeşitli bölgele-
rine Trabzondaıı gerçekleştiri-
len giindc 10 uçak seferi yapı-
lamazken. İstanbulıian gerçek-
leştirilcn uçak seferlcri dc iptal
edildi. Rusya. Türkiye ve
İrandaıı gelecek uçaklann yal-
nızca Moskova'ya inmesine
izin veriyor.
Rusya'nın Trabzon Başkon-
solosu S<ıgrab İbragimtn, bu ka-
rarın Çeçenya'ya gidebilecek
muhtcmcl siİah yardımının öıı-
lenmcsi için alındığını söyledi.
Ibragimov. savaşın adaletli bir
biçımdc sona cmıcsini diledi.