05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 OCAK 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Komisyonlara yunhşmda araştıpma • ANKARA (Cumburiyet Bürosu) - Bosna-Hersek te yaşanan katliamın araşünlması ve iiderlerin malvarlıklannı araşürmak amaayla kurulan TBMM araşürma komisyonlannın yurtdışında da görev yapmalanna ilişkin tezkere oylanarak kabul edildi. TBMM Genel Kurulu'na sunulan Meclis Başkanlığı tezkeresine göre 'Bosna-Hersek Komisyonu' ile İiderlerin 'Malvarlıklannı Araştırma Komisyonu' •üyeleri yurtdışında da görev yapabilecekler. Ancak, komisyon üyelerinin kaç kişi olacağına ve ne zaman yurtdışına gjdeceğıne TBMM Başkanlığı karar verecek. Karamollaogtu yargrianacak SI\AS(Cumhuriyet) - Sıvas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Itfaıye Müdürü Remzi Şahin'in yargılanmalannın "kamu güvenliği" nedeniyle başka bir yerde yapılması ıstendı. Sıvas II ldare Kurulu'nca alınan ve Danıştay tarafından onanan 37 aydının yakılarak öldürüldüğü olaylarda f*görevi suiistimal" nedeniyle |5ıvas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Itfaiye Müdürü Remzı Şahin'in yargı önüne çıkanlmalanna karar verilmişti. Sıvas lkinci Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan ve dün başlaması gereken davada mahkemenin "kamu güvenliği" nedeniyle duruşmanın başka bir ile alınması için Adalet Bakanlığı'na başvurması üzerine Karamollaoğlu ve Şahin mahkemeye çıkmadılar. açıMama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yeni Partı Genel Başkanı Yusuf Bozkurt Özal.TBMMHayali Ihracatı Araşürma K.omisypnu'nca hakkında soruştupna,açılan konuda bilirkişı raporu düz,enleyen Prof.Dr. Zeki Hafızoğullan'nm, danışmanı olduğu yönündeki haberi yalanladı. Özal, gazetemizde 12 ocak perşembe gûnü "Komisyonda bilirkişi skandalı" başlığıyla yeralan haberle ilgili olarak şu acıklamayı yapü: "Kişi olarak. hele hele siyasetçi olarak toplümun çeşitli katmanlan, meslek gruplan ve kesimleri ile tanışıklığım bulunması ya da tanışmam ve bilim adamlan dahıl herkesle görüşmem doğaldır"dedi. DYPr AP binasına taşmdı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DYP. !2Eylüİün ardından Hazine'ye devredilen ve uzun yıllar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı binası olarak kullanüan eski Adalet Partisi binasına yeniden taşındı. Binanın açılışı Başbakan Tansu Çiller tarafından yapıldı. Bilirkişi: Kaza pilotaj hatası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara-Van seferinı yaparken, Van'ın Edremit ilçesi yakınlannda dağa çakılarak düşen Türk Hava Yollan'na ait "Mersin" uçağına ilışkın soruşturmalar sürüyor. Soruşturma çerçevesınde oluşturulan üç kişilik bilirkişi heyetinin, Van'daki çalışmalannı tamamlayarak, Ankara'ya döndüklerı bildirildi. Van'da kule görevlisinin ve Meteoroloji Müdürü'nün ıfadelerıni alan bıiırkışı heyetinin. raporlannı yazmamakla birlikte kazanın pilotaj hatasından kaynaklandığı doğrultusunda görüş ifade ettikleri ögrenildi. Düzettme Gazetemizin dünkü sayısının birinci sayfasında yer alan "Anayasa için ANAP-RP zorlaması" başlıklı habenmizde RP Grup Başkanvekıli Oğuzhan Asiltürk'e ait, "DYP destek vermese bilebız 150 ımzayi buluruz ve Anayasa Komisyonu'nda 21 maddelik paketle 14 ve 24. madde değişikliğini içeren paket birleştirilir" sözleri, ANAP Grup Başkarıvekili Oltan Sungurlu'nun sözleri olarak çıkmıştır. Düzeltir, özür dilenz. Sol, cenazede bufuştu Ankara'da yaşammı yitiren eski Dışisleri müsteşarlanndan emekli büyükelçi Necdet Tezel dün toprağa verildi. Tezel için Dışişleri Bakanlığı önünde düzenlenen ilk törene. Tezel ailesi, yakınlan. SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı IMu- rat Karayalçın, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ve eski Dışişleri Bakanı Müm- taz Soysal katıldı. (Fotoğraf: A A) Murat Karayalçın'dan Deniz Baykal'a: Çatı CHP olsun, genel başkan ben olayım Solda lider pazarhğıANKARA (Cumhuriyet Büro- su)- SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın bugün CHP liden Deniz Baykal ile görüşerek kurul- tay öncesınde son uzlaşma önen- sıni ıletecek. Karayalçın'ın Bav- kal a. "Çatı CHP olsun; genel başkan ben olayım. Cenel sekre- terCHP'denolsun"önerisinı ılet- mesı beklenıyor. Karayalçın. ken- disiyle görüşerek " l ziaşın.yoksa bölünme olacak" uyansında bu- lunan muhalıflere.'"SHP Genel Başkanı olarak, CHP Genel Baş- kanı Deniz Bav kal'ın adav lıgı sür- dükçe benim çekilmem söz konu- su olmaz" karşılığını \erdı. 3. aday arayışında olan muhalifle- rin oluşturduğu komitenın. An- kara Mılletvekilı Mümtaz Soysal ile Içel Milletvekıli Avdın Güven Gürkan arasında tercıh yaparak 1-2 gün ıçınde adaylarını çıkar- malan bekleniyor. SHP'lı eskiba- kanlar da Karayalçın'a adav ol- maması yolunda telkınde bulun- dular. Karayalçın'ın Baykal'a "Dısa- ndan bir genel başkan olur. Şim- diki genel baskanlar da eşit bir şe- kildc vönetime katılır" önerısını götürebılecği konuşuluyor. Bütünleşme kurultayı öncesin- de uzlaşma arayışları sürerken SHP lıden Murat Karayalçın ön- ceki gece. Grup Başkanı Seyfî Oktay. eski grup başkanı Içel Milletvekilı Aydın Güven Gür- kan ve Genel Sekreter Mustafa Timisi ile görüştü. 'BaykaTı zorlanz' Görüşme sırasında. Gürkan'ın Karayalçına. "Siz yol açarsanız, Baykal'ı da zorianz. Birtikte, or- tak 3. bir aday üzerinde uzlaşabi- firiz. Seçimlere de dayanışma için- de hep birlikte gideriz. Tek doğru bu. Bu projeye yardımcı olun" çağnsında bulunduğu öğrenildı. Edinılen bilgıye göre Karayalçın. bu önenye "Projeyiçekici buluyo- rum. Ama SHP Genel Başkanı olarak,CHPGenel Başkanı Deniz Baykal'ın adayuğı sürdükçe, be- nim çekilmem söz konusu değil. 3av kal çekilmivor, hkanıklık ora- da. CHP Genel Başkanı ada> lığı- nı sürdürecekse benim de adaylj- ğımsürer" karşılığını \erdı. Gö- rüşme sırasında Karavalçın'ın "tartışmaya açık, ama adayuğını sürdürmekten yana olduğu" me- sajını verdığı bıldırıldı. Içel Milletvekilı Avdın Güven Gürkan. Cumhurivet'in sorulan- nı yanıtlarken "Mümtaz Soysal'ı kesmek için ittifak aravışına gir- digj" yorumları üzerine şu göriiş- len dıle getırdi: "Tersine. Soysal'ın önünü ke- secek hiçbir hareket içinde olun- mayacak dive arkadaşlara talimat verildi. Özgür bir ortamda. iyi ni- \etli bir araytş olsun istiyoruz. Be- nim temel projem, hepimidn için- de olacağı çok geniş bir davanış- Karay8İÇill ISrarll SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın. kendisine "Iki genel başkanın yanşı parçalanma getirir; çekilin" önerisi getiren muhaliflere. "SHP Genel Başkanı olarak, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın adayhğı sürdükçe benim çekilmem söz konusu olmaz" karşılığını verdi. Murat Karayalçın, bugün CHP lideri Deniz Baykal'a son uzlaşma önerisini götürecek. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART TABANiN ma oluşturmak. Iki lider dışında, üçüncü bir isim üzerinde uzlaş- mak. Aksi halde iki liderin varışı parçalanma getirir." Muhalıfler 3. aday kulislerini dün de sürdürdüler. Oluşturulan komıte üyeleri. dün eski Dışişle- ri Bakanı Mümtaz Soysal ile go- rüştüler. So\sal'ın bu görüşmede "Delge varsa ben de varım'" dedi- ği. delegelenn ımzasının yeterli sayıya ulaşmasi \e partı meclisi- nin de >enılenmesi durumunda aday olabıleceği mesajını verdiği öğrenildı. Yapılan göriişmelersı- rasında. Soysal'ın "ulusal sol" söylemlerıne. özellikle Doğu \e Güneydoğu delegelerinın kuş- kuyla yaklaştıklan ve Soysal'ın aday olmak için bin delgenin im- zasını ıstediği haberlerıne de "Kontenjandan genel başkan ol- mak isthor. Girer, mücadele eder"diyetepkı gösterildığı ıfade edildi. Ayrıca bir kilitlenme ol- duğu takdırde, Baykal ve arka- daşlarının, üçüncü isım olarak Aydın Güven Gürkan'a destek verebıleceklen de ılerı sürülüyor. Karayalçın'a vakın çevreler, Baykal'ın hem eenel başkanhk. hem CHP. hem de CHP'nın çatı- sını ıstedıgıni belırterek "SHP'li- ler, partilerine sahip çıkar. Arada 180 delege fark var. Bunu aşma- lan mümkün değil. Deniz Be\"in si> aseten >apacağı tek şev \ ar: Li- dertikte hiçbir iddiası nlmadığını kabup edip \ alnız partinin adının ve birleşilen partinin CHP olma- sını ileri sürmesi. Bu inatlaşma de- vam ederse SHP adı \e çahsı çı- kar" dediler. SHP Genel Başka- nı Murat Karayalçın, bugün CHP lideri Baykal ile görüşerek "her- kesi kapsayacak, kimseyi dışanda bırakmayacak" son uzlaşma önerisini ıletecek. Karayalçın'ın Ba>kala. "Çatı CHPob'un; genel başkan ben olavım. Genel sekre- ter CHP'den oteun. MYK ve ba- kanlar da birlikte belirlensin" önerısını goturmesı beklenıyor. Karayalçın'ın kurmaylan. bu- günkü toplantıdan sonra SHP lı- derinın adaylığını açıkça ılan ede- ceğini belırterek. "Baykal'adaha önce de bir uzlaşma önerisi götü- rüldü. İnönü adı üzerinde uzlaşı- labileceği belirtildi. Şimdi veni bir öneri götürülür: bundan sonrası Baykal'ın bileceği iş" dedıler 'Aday olma' Karayalçın. destek arayışları çerçe\esinde dün de eski bakan- larla görüşnıeler vaptı Eski ba- kanlardan. SHP Hatay Milletve- kilı Onur Kumbaracıbaşı. kurul- tayda seçım göründüğünü nü, se- çım olduğu takdırde de saglıklı bir birleşme çıkmayacağı görü- şünü savundu. Kumbaracıbaşı. şunları söyledı: "CHP'de eriyen bir kişi, bu se- fer birleşmiş partinin başında parti\le beraber eriyecek \e>a SHP'nin başında başanlı olama- mış genel başkan. bu sefer birleş- miş partivle beraber erivecek. Ve- va üçüncü adav, her ikisiyle bera- ber erivecek. Lzlaşma olmadığı sürece. vatandaşa güven vermek mümkün değil. Kurultav, bir şö- len değil kaos olacak. Bu kötü ge- lişme. böyle devam ederse belki her iki parti de otunıp bunu bir daha düşünmek zorunda da ka- labilir. Birieşme yerine. birleşme- me yolunu da tercih edebilir." Görüşmeye katılmavan Ibra- him Tez, Hikmet Çetin \ e Seyfı Oktav dışında kalan eski bakan- lar. Karavalçın'a aday olmaması telkınını ılettıler. Eski SHP Genel Sekreterı Fik- riSağlar da 28 ocaktakı vanşma- nın. partiyı büyük sıkıntılara so- kacağına dıkkat çekerek. bu ko- nuda iki genel başkana büyük so- rumluluk duştüğünü kaydetti Saölar. şövle konuştu: "Gerçekten CHP ile SHP'vi birleştirmek istivorlarsa önce iki genel başkan kendi aralannda. sonra da kendilerinin dışında baş- ka bir isim üzerinde. parti örgüt- lerinin. halkın ihtivaçlannı, dü- şüncelerini görerek bir çalışma yapmalannın vararlı olduğuna inanıyorum. Bu olmuvorsa bun- dan herkes sorumlu olacaktır. Bü- viik sıkıntı getirir. Bu birieşme)i mutiaka gervekleştiririz. ama bir- leşme sonrasındaki sancılanmu- dan hemen kurtulamavız" SHP lıden. bu haftanın ıkıncı yarısındada Bursa. Diyarbakırve Sakarya'va gıdecek MÜMTAZ SOYSAL CEPHESİ Soysal'a 'adaylığını açıkla' baskısı ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - SHP ile CHP arasında yapılacak bütün- leşme kurultayı öncesi. SHP Ankara Mılletvekili Mümtaz Soysal'a yakın ekip. resmi ada>lıkaçıklamasının yapıl- ması için harekete geçti. Kendisini des- tekleyenler. Soysal'a. bugün ya da bu hafta içinde mutiaka adaylığını açıkla- ması için baskı yapıyor. Mümtaz Soysal'a >akın kaynaklar. Soysal'ın, adaylık için şu koşullan gün- deme getirdiğini öne süriiyorlar: "Bin detegenin, genel ilkelerin belir- lendiği çağrı metnini imzalamalan, bü- tünleşme kurultav ında Parti Meclisi'nin (PM) yeniden seçilmesi öngörülüyor. Mümtaz SovsaL P.M'de büyük ölçüde biriikte çalışacağı 15 kişilik bir MYK'den yana gözüküyor. Bunlar kabul edilmedi- ği takdirde. Mümtaz Sovsal, kendisini riske etmek istemiyor. Avnca, Mümtaz Soysal, genel başkanhğa aday olup da se- çildiği takdirde, Korkut Boratav, Şükrü Gürel, Bilsay Kuruç. Izzettin Öndcr, Öz- tin Akgüç. Murat Katoğlu gibi isimler- den oluşan bir danışma kadrosunu da partive yarariı halegetirmeyi amaçlıvor." Soysal'ınadaylığına. SHP içinde. millet- vekiİleri Mehmet KerimogJu, Erman Şa- hin, Salnıan Kaya. Celal Kürkoğlu, Ab- dülkadir Ateş, Tahir Köse, Partı Meclisi üyeleri Rıza Yılmaz ve F.them Cankur- taran gıbı ısimlenn sıcak baktığı bıldı- riliyor CHP"de Soysal'ayakınlığı ileta- nınanlann arasında CHP Genel Başkan Yardımcısı Hasah Fehmi Güneş ile An- talya Milletvekilı Faik Altun'un adı sa- yılıvor Sovsal'ın bin delegenın imzasıyla aday olma ıstemınin gerçekleşmesının zorluğundan vakınan bir bölüm Soysal yanlısı da adav lığın bir an önce açıklan- masını önenyorlar. Sovsal'ayakınlığı ile bılınen SHP Ankara Mılletvekili Meh- met Kerimoğtu, "Bir biriik içinde aday- lığın açıklanmasını istiyoruz. Onu sağla- mayaçalışıvoruz. Kurultav stratejisi on- dan sonra vapılacak" dcdi Soysal'ın adaylığının bugün açıklanabileceğıni kaydeden Kerimoğlu. Baykal ve Kara- yalçın'ın ıttıfak arayışı içinde olduğu sövlentılerı ile ılgilı birsoruya. "Bizonu her zaman bekliyonız. O şimdilik zor gö- züküyor~dedı. Bartın ve Denızlı SHP il örgütleri yap- tıkları açıklamalarda genel başkanhk ıçın MümtazSoysal'ıdestekleyeceklerı- ni belirttiler DENİZ BAYKAL CEPHESİ CHP, lideri Deniz Baykal'ı öne sürüyor AINKARA (Cumhuriyet Bürosu)- 28 ocak bütünleşme kurultayı öncesi bırle- şilecek partinin lıderliği için üçüncü ada- ya kapıyı kapatma eğilımine giren CHP. Genel Başkanı Deniz Bavkal üzerinde diretiyor CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin. Bavkal'a.CHP\eSHPtabanm- dan yoğun destek ve ılgı bulunduğunu söyledi. CHPGenel Başkan Yardımcısı Ali Topuz da lider adaylannın. mevcut genel baskanlar arasından çıkması ge- rektiğını sasundu. CHP yönetımi, ağırlıklı olarak. 28 ocakta üzennde bırleşilmesi gereken kı- şınin Deniz Bavkalolması konusunda ıs- raredıyor. CHPGenel Merkezi'nden üst düzey bir yetkilı. birleşmede kullanıla- cak formülün "Baykal'ın genel başkan, Aydın Güven Gürkan'ın genel sekreter, Murat Karayalçın'ın da Dışişleri Baka- nı" olması gerektığini dılc gctırdı CHP kurmaylan. Deniz Baykal'ın is- mı üzennde uzlaşılması gerektığini be- lirtirken ıttıfak arayışlannı da sürdürü- yorlar. CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal, SHP'lılerle yakın temas kuruyor Özellikle Karayalçın'a muhalif parti ve il yöneticıleriylegörüşmeleryaptığı bil- dırilen CHP lideri. dün de Çukobirlik es- ki Genel Müdürü Sedat Doğan ile temas kurdu. Baykal'ın.bazı SHP'lılerve Karayal- çın ile zaman zaman göriişmeler yaptı- ğınıaçıklayan CHP Genel Sekreteri Ad- nan Keskin."Yapılan göriişmeler, kopa- nlan nrtınalann aksine.Sayın Deniz Bay- kal'a CHP ve SHP tabanındanvoğun bir destek ve ilgi olduğunu kanıtlamaktadır" dedı. CHPGenel Başkan Yardımcısı Ali To- puz da uzlaşma arayışlannı doğal karşı- lamak gerektığini vurguladı Topuz. cğer ortam varsa. gerek Karayalçın'ın. gerek- se Deniz Baykal'ın bir uzlaşmayı ger- çekleştirmek ıstediklerinden eının oldu- ğunu kaydetti. Her iki liderle de temas- lan olduğunu aktaran Topuz. şöyle ko- nuştu: "Her iki liderde de kurultav da gergin- likolmaması açısından, "acaba bir uzlaş- ma doğabilir mı?' arayışı var. Ama, hu- nun hangi boyutlara eriştiğini, şu sırada kestirmemiz mümkün değil. Çünkü.olav daha kendi çerçevesine oturmadı. İkisi de çekilsin, bir üçüncü adav çıksın dive estirilmek istenen bir rü/gâr var. Savın Sov sal veya bir başka arkadaşımızın aday olması ile ilgili bi/im herhangi hir olum- suzkanaatimizyok. Bunlannadav olma- lan kadar doğal bir şey olanıaz." POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Din Uzmanları... 31 Aralık 1994 tarihli Cumhuriyet'te Basın Ilan Kurumu aracılığıyla yayımlanan bir ilan dikkatinızi çekti mi? Türkiye Cumhuriyeti Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü Sosyal Bılimler Enstitüsü Müdürlüğü'nün verdiği ilanda "7994-7995 Eğitim-öğretim Yılt II. Yanyılı'nda aşağıda belirtilen bilim dallanna sınavla yüksek lisans ve doktora öğrencisi alınacaktır" deniliyor. Acaba bu öğrenciler hangi dalda yüksek lisans ve dok- tora yapacaklar? ilana baktığımızda ilginç bir görüntü ortaya çıkıyor: "Islam felsefesi, dinler tarihi, Arap dili, tefsir vb.." Çağdaş Yaşamı Destekleme Oernegı Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan, ilanı gördükten sonra 'sorumlu veyetki- lılere açık mektup' göndermiş. Türkân Saylan şöyle dıyor: "3 7 Aralık 1994 tarihli Cumhuriyet gazetesinde çıkan bir ilana göre Erzurum Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, vermiş olduğu büyük bir ılanla, sınavla yüksek lisans ve doktora öğrencisi alacağını belirtmektedir. İlana bakıldığında, Sosyal Bilimler Enstitüsü'ne, 83'ü doktora ve 50'siyüksek lisans olmak üzere 133 öğrencinin; Islam felsefesi, dın felsefesi, dinler tanhi, din sosyolojisi, dinpsi- kolojisi, din eğitimı, Islam tarihi, Türk-lslam sanat tarihi, tefsir, hadis, ıslam hukuku, kelam, Islam mezhepleri, ta- savvuf, Arap dili ve belagatigıbı konularda eğitilmek üze- re alınacağı belirtilmektedir. 50 'yiaskın üniversitemizin yalnızca birinin, üstelik de lla- hıyat Fakültesi'nın kendi kadro ve elemanlan mevcutken, Sosyal Bilimler Enstitüsü'nün açacağı birprograma tam 133 adet lisans ve doktora öğrencisi alarak din uzmanı yetiştırme gibi bir ginşimde bulunmasının çok yanlış ve zarariı olduğu kanısındayız. Ülkemizde, daha çok sayıda üretken bilim insanlanna, gençlerimizin meslek ve iş edineceği kurumlara, fen ve sosyal bilim öğretmenlenne ıhtiyaç varken ve insan kay- nağının en doğru yönde değeriendirilmesi gerekirken böy- lesine tek yönlü bir kadrolaşma girişiminin yanlış, tehlike- li ve amaçlı olduğu düşuncesindeyiz. Konunun sorumlu ve yetkililerce, ayrıca kamuoyunca tartışılması ve bu yanlışlann tekrarianmaması dileğinde- yiz." Acaba 1995 Türkiyesi'nde ünıversitelerimizin üretken fen ve sosyal bilim adamlarına mı gereksinimi var; yoksa insanları Islam tarihi, Islam hukuku, hadis, tefsir, kelam gi- bi bilgilerle donatabilecek, 'belli amaçlar' güden din uz- manlanna mı? Elliyi aşkın üniversitenın sadece birine, Sayın Saylan'ın belirttığı gibi, llahiyat Fakültesi'nin kendi kadrolan ve ele- manlan varken Sosyal Bilimler Enstitüsü'nün açacağı programa 133 lisans ve doktora öğrencisi alınarak din uz- manı yetıştırmek için gırişimde bulunuluyor... Şımdi soruyoruz: "Sayın YÖK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sağlam, Sayın Tansu Çiller, Sayın Murat Karayalçın; siz ne diyorsunuz böyle bir kadrolaşmaya?" • • • Türkiye'de bir oyun oynanıyor. Türkiye 'ortaçağın karan- lığı'na htzla sürükleniyor. Emirdağ'da 'suçunun ne oldu- ğu henüz tam olarak belirlenemeyen bir kişi', "Kâfiriere ölüm; şeriat ısteriz!" sloganlanyla adliye basılarak linç edil- mek isteniyor. Ama kimı meslektaşlanmız ve özellikle te- levlzyon yöneticıleri bir gerçeğı görmemezlîkten geliyor. atv, önceki akşam "Sahte Peygamber" adlı filmi yayın- dan kaldınrken Dinç Bilgin ve Erol Aksoy'un sahibi oldu- ğu Yeni Yüzyıl gazetesı. adı 'askerı lıselerde ve polis ko- lejlennde şeriatçı örgütlenmede' geçen Fethullah Ho- ca'yı öven yazı dizisine başlıyor... Bir başka şeriatçı yazar, Millıyet Gazetesı Genel Yayın Yönetmeni Ufuk Güldemir'i göklere çıkanyor. Aydın Do- ğan'ı 'askerlerle işbirliği yapmak'\a suçluyor. Ardından Mıllıyet'ten bir arkadaşımız Deniz Som'u ara- yıp "Polemık" sayfası için Zaman'ın 'hayalı abone'olayım aktarmasını istiyor. Deniz. bilgileri aktarıyor. Ancak araya birileri girip şöyle diyor: "Vazgeçtık, yayımlayamayacağız..." Aradan bırkaç gün geçiyor ve Milliyet'te şeriatçı yazar 'vitrine' çıkıyor "Polemik" sayfasında... Cezayirli 22 bin turist olayım ilk kez Yalçın Doğan yaz- dı. Ama nedense bu çok önemli haber 'köşe yazısı' olarak ıçerilerde kaldı. İnsan ister istemez şu soruyu soruyor: "Yalçın, bu yazıyı ıki ay önce yazsaydı Mılliyet'e man- şet olmaz mıydı?" Ve ikinci soru: "Acaba bu önemli haber neden birinci sayfadan kibrit kutusunun yarısı kadar gösterildi?" Türkıye'yi 'ortaçağın karanlığı 'na götürmek ısteyen güç- ler, 'demokrasimaskesi' takarak basını ve özel televizyon- lan tepeden tırnağa kuşatma hareketi içindedir. Ne yazık kı gazete ve televizyon yöneticisi arkadaşlanmız, 'demok- rasi' adına bu kışilere ödün vermişler, hatta şeriatçı kesi- mın sözcülerini baş tacı etmişlerdir. 11 Nisan 1994'te Tak- sim Alanı'nda "Laıklere ölüm!" diyen onbinleri yönlendi- ren bir şeriatçı yazar. bir özel televizyona yorumcu bile ol- muştur. • • • Yazımızı Dinç Bilgin ile Erol Aksoy'un sahıbı olduğu Ye- ni Yüzyıl gazetesinde Fethullah Hoca'yı tanıtan birbölüm- le (Cumhuriyet okurları Fethullah'ı çok lyi tanır) noktalıyo- ruz: "Fethullah Gülen Hocaefendi'nın cemaati, tohumlan Izmır'dekı Kestanepazan Camii'nde atıldığı için IzmirCe- maatı olarak da bıliniyor. Cemaate hiyerarşik biryapı hâ- kim. Mütevelli heyetleriyle yönetiliyor, ikinci adam da yok. Cemaat, klasık tebliğ yönteminin yanı sıra vaaz kasetle- riyle hareketi yaymayı başardı. Eğıtim kurumlan (yurt, dershane ve özel liseler) aracılığıyla da okullarda önemli bir etkinlık sağlayan cemaat, Uzakdoğu'dan Amerika'ya kıtalararası tebliğ ağı kurabılen tek Nur cemaati. özellik- le Doğu Bloku'nun çözülmesinden sonra Orta Asya'da tartışılmaz bir etkinlik kazandı. Kimi çevrelere göre Türk- lslam sentezi oluşturmayı hedefleyen Fethullah Gülen Hocaefendı için Türk dünyasına nüfuz etmek çok önem- liydı. Ülkenın en yaygın ve örgütljj cemaati olarak, siyasi partilerle de yakın temasa girdi. Özal döneminde ANAP'ı destekledığı öne sünjlüyor. RP ile yıldızı pek barışmayan cemaatin yine de27 Mart yerel seçimlerinde Refah ac iy- lannı destekledığı iddıa ediliyor. Sıyası çevrelere göre f-et- hullah Gülen Hocaefendı ve cemaatini dikkate almayan herhangi bir siyasi oluşumun sağ yelpazede taban bul- ması imkânsız. Geçtiğimiz günlerde Başbakan Tansu ÇH- ler'/n Fethullah Gülen Hocaefendı ile görüşmesi bu hük- mü doğrulayan ipuçlannı taşıyor. Önceleri vakıfyoluyla fa- aliyet gösteren cemaat sonra eğitim kurumlan, ticari iş- letmeler ve basın-yayın kuruluşlarıyla etkinlik alanını ge- nişletti. Bu kuruluşlardan bazılan Akyazılı Vakfı, FEM üni- vesiteye hazırlık dershaneleri zinciriyle Fatih, Samanyo- lu, Yamanlar ve Nilüfer gibi özel liseler. Bunlann dışında da birçok yurt ve okul var. Cemaat, Orta Asya'da da yüz- lerce özel lıse açmayı başardı. 80'li yılların ikinci yansın- da iddıalı bir şekilde basına girdı. Sızıntı dergisi, Zaman gazetesı, Samanyolu televızyonu ve bazı özel radyolarda iletişim ağı kurdu. Ancak anayasamn ve kanunlann; ce- maat ve tarikatlann hukuki varlık sahibi olmalanna izin vermemesı nedeniyle, gerek Fethullah Gülen Hocaefen- di gerekse takıpçileri, bu kuruluşlann hiçbiriyle organik bir ilişki içinde olmadıklarını söylemekte ve bu ilişkiyi doğ- rulayan herhangi bir belge de bulunmamakta."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle