Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 OCAK1995PAZAR
14 KULTUR
Bu yıl da anımsayacaldarıınız...
Memet Fuat
Eteştirf kftapfarı ıfkkat çekti
1994 yılında eieştiri bir anlamda.
"altın ç^"nı yaşadı. Edebiyatımı-
zın pek itibar görmeyen bu dalında
yıllardır önemli yapıtlar veren ya-
zarlarımızın ki-
taplan yayımlan-
dı. Yıllardır eleş-
tirmen kimliğini
koruyan ve
Adam Sanat'ta
"Eieştiri Günlii-
ğü" sayfalanyla
sürekli gündem-
de kalan Fethi
Naci. eleştiride
40. yılını kutladı.
"Eleştiri Günlüğü"nün son cildi
"Eleştiride 40 YıTAdam Yayınlan
tarafından yayımlandı. Fethi Naci,
son dönem eieştiri yazıiannda ken-
di yaşamından, özellikle de yazlan-
nı geçirdiği Bodrum'dan izlenimler.
anılar, eski-yeni şiirler, edebiyatla
ve dille ilgili sorunlar üzerine de
yazdı. Yazann bu yıl "Kırk Yılda
Kırk Roman"adlı kitabı da Oğlak
Yayınlan tarafından basıldı.
Memet Fuat'ın ilk eieştiri kitabı
"Düşünceye Saygı''Yapı Kredi Ya-
yınlan tarafından genişletilmiş ola-
rak basıldı. Baştan beri çağdaş top-
hımcu ahlakın ilkeleri üzerinde du-
ran Fuat, toplum-
sal yaşamda, in-
san ilişkılerinde
oldugu gibi ede-
biyat ve eleştiride
de özgürlükle ve
düşünceye say-
gıyla temellenen
bu ilkelerin uuy-
FethiNad gulanmasına çah-
y p
Yayınlan tarafından yayımlanan
"Eleştiri Sonımluluğu" adlı kitabın-
da. öncelikle çağından sorumlu, dü-
şünceye saygılı, toplumcu bir yaza-
nn son 20 yıl boyunca edebiyat
dünyamızı nasıl değerlendirdiği gö-
rülüyor. Eleştiriye yıllannı adayan
bu ustaların yanı sıra son yıllarda
yayımladığı yazılar ve kitaplarla ve-
rimli bir eleştirmen olan Semifl Gü-
müş de bu yıl yayımladığı kitaplarla
dikkati çekti. flk yapıtı "Roman Ki-
tabf'nda roman sanatına ve Türk
romanının gelişimine dikkat çekici
bir yaklaşım gösteren Gümüş, son
bir yıl içinde üç kitap birden yayım-
ladı. "Karsılıkstz Yaolar"da (Adam
Yayınlan) eleştiriyi "apayn ve pe-
kala kendine kapanmayı seçebüecek
yaansal bir dünya" olarak tanımla-
yan Gümüş, "kara Anlatı Yaza-
n"nda Vüs'at O. Bener'in yapıtlan-
nı. '•Yazuıın ve Tarihin Biİinci"nde
Adalet Ağaoğlu'nun "Romantik/
Bir Yiyana Yazı" romanını kavra-
mayı ve açıklamayı deniyor.
Yılın verimfi yönetmeni
Türk sinemasının ekonomik so-
runlarla zorunlu tatil dönemine gir-
diği 1994 yılı, herşeye karşın bir
yönetmen için verimli bir yıl oldu.
"Majörlerle başetmeyi hedefleyerek
çalıştığmı" söyleyen Yavuz Ozkan.
1994 yılı içinde fılm çekti, bu filmi
gösterecek salon bulmayı başardı ve
üstelik bir yıl önce çektiği "Bir
Sonbafaar HJkayesi" adlı filmi ödül
rekortmeni oldu. "Bir Sonbahar Hi-
kayesi": Ankara Film Festivali, fs-
tanbul Film Festivali, 8. Altın Koza
Kültür ve Sanat Festivali 'pde "En
lyi Film" seçildi. Yavuz Özkan da
Ankara Film Fesrivali'nde bu filmle
"En lyi Yönetmen" ödülünü kazan-
dı. Özkan'ın bu yıl gerçekleştirdiği
"Yengeç Sepeti"adlı film ise Antal-
ya Altın Portakal Film Festivali'nde
En lyi Film, Özkan ise En lyi Yö-
netmen ödülü aldı. Filmde rol alan
Sadri Ahşıkve Mehmet Aslantuğ er-
kek oyuncu, Derya AJabora yardım-
cı kadın oyuncu, Oktay Kaynarca
yardımcı erkek oyuncu ödülünü ka-
zandı. Film; kur-
gu ve laboratuar
olmak üzere top-
lam yedi dalda
ödül aldı. Yavuz
Özkan'ın tem-
muz ayının orta-
larında, 5 aylık
bir çekim süreci
sonunda tamam-
Yavuz Özkan
l a d
'g'
s o n filmi
"Yengeç Sepeti"
kasım ayında gösterime girdi ve en
çok izlenen fumler listelerinde üst
sıralara oturdu.
Medy«wkitate
Bu yıl bir kitap, belki de edebiyat
tarihinde ilk kez medyada baş köşe-
ye yerleşti. Tabii ki Orhan Pa-
muk'tın son kitabı "Yeni Havat"tan
OPERA VE BALENtN BAŞABISI:
Istanbul Devlet Opera ve Balesi,
'opera ve baJe ne işe yarar'
tartışmasının yapıldığı TBMM'ye
inat, 'alun yılını' yaşarken ilk kez
gerçekleştirdiği yurt dışı
turnesinde Danimarka'da
'Turandot'u sahneleyerek büyük
başan kazandı. tlk kadın opera
yönermenimiz ve ilk kadın opera
müdürümüz Yekta Kara, bir başka
'flk'e imzasını atarak 35 yıllık bir
geçmişi olan lDSO'nun bu
turnesinin gerçekieşmesini sağladı.
Dakikalarca ayakta alkışlanan
'Turandot' için dış basında çıkan
yonımlara göre. 'Avrupa, Türkiye
suuriannda bitmiyordu' ve
Türklerin de 'opera
söyleyebilecekleri kanırJanmıştj'.
Böylesi bir başan, milyarlarca
liralık ilanlardan çok daha etkin ve
kalıcıydı. Ama nedense bunu
kjmse umursamamış, maça
gidenlerden konut fonu almazken.
tasarruf kıskacındaki Istanbul
Devlet Opera ve Balesi'nden, her
türlü çabaya karşın 23 bin 600
dolar konut fonu parası almıştı.
Oysa dış dûnyaya 'ilk adım', bir
maç sonrası kazanılan zaferle
ölçülmeyecek ölçüde bir tanıtım ve
çok olumlu bir olaydı Türkiye için.
Devlet Opera ve Balesi Genel
Müdürü Rengim Gökmen,
'Turandot' için gösterdiği çabayı
Modern Dans Topluluğu'na da
göstermiş, böylelikle, Tel-Aviv
Suzanne Dellal Sanat Merkezi'nde
düzenlediği Enternasyonal Dans
Yanşması'nın gala gecesine konuk
olarak katılmış. toplulufun başansı
övgü toplamıştı. Bu başanrun
ardından MDT, ABD Houston'da
düzenlenen 'Salule to Turkey'
festivaline ve Kahire Operası'na
davetedildi.
söz ediyoruz. Daha kitap basılma-
dan Orhan Pamuk Can Yayınla-
n'ndan lletişim Yayınlan'na geçe-
rek dikkatleri üzerine çekmişti.
"Popüler olma bahtsızlığına uğra-
mış bir yazar" olduğunu sık sık dile
getiren Pamuk'un bu kitabı basıldı-
ğı günden itibaren onlarca baskı
yaptı, korsan baskılan piyasaya sü-
rüldü ve kitap çevresinde yaratılan
polemikJer sürdü.
Kitap on beş gün içinde yüz bine
yakın sattı. TUYAP Istanbul Kitap
Fuan'nda ise dakikada bir adet sat-
tı. Kitap okuru olan olmayan. med-
yada bu kadar
boy gösteren bu
ünlü kitabı satın
aldı.
Ancak kitabı
her satın alanın
sonuna kadar
okuyup okuma-
dığı da ayrı bir
KUabTf.k
latma isteği vardı. Bu kitapta bir
kahraman bir kahramana 'seni se-
vıyorum' desin istedim." diyordu.
Sonuç olarak kesinlıkle bu yıl moda
deyimle "Bir gün Orhan Pamuk bir
kitap yayımladı ve bu kitap medya-
nın rütn dikkaticrini üzerine çekme-
yi başardı".
cümlesi "Bir gün bir kitap okudum
ve bütün hayatun değişti", çoluk ço-
cuk herkesin ağzında bir tekerleme
.misali dolaştı durdu. Kimileri "Yeni
1994 yılına dek, Uluslararası Is-
tanbul Festivali bünyesinde gerçek-
leştirilen caz konserleri, 1994 yılın-
da rüştünü ispat ederek ayn bir fes-
tival oldu ve böylece " 1. Uluslara-
rası Istanbul Caz Festivali" doğdu.
Temmuz ayında 15 gün boyunca
Açıkhava Tiyatrosu'nda unutulmaz
caz akşamlan yaşandı.
Görgün Taner'in yönetmenliğini
yaptığı festivale Al di Meola, Bobb>'
McFerrin, Stanley Clarke, Muvaf-
fak Falay, Mkhel Pettrucciani, Jean-
Luc Ponrv, Joe Henderson gibi dün-
ya çapında müzisyenler katıldı.
Konserlere gösterilen ilgi de se-
vindiriciydi.
Konserlerde yüzde altmış beş do-
luluk sağlandı.
Ancak caz festivallerine bu dere-
konusunda yeni fikirlerin paylaşıl-
ması, daha önce aynı sahneyi pay-
laşmamış sanatçı ve topluluklann
biraraya getirilmesi gibi amaçlar ta-
şıyor.
1994 yılında birliğin Istanbul'da
yapılan ilk toplantısmda ise 1995
yılı program çalışmalan, festivalle-
rin mali portreleri ve unplugged
konserlerin desteklenmesi gibi ko-
nular görüşüldü.
Ozjünroodem«anat yaprtton
Yapı ve Kredi Bankası'nın 50.
kuruluş yıldönümü etkinlikleri çer-
çevesinde 30 eylül-30 ekim tarihleri
arasında düzenlediği '20. Yüzyıl
Fransız Resmi Sergisi', Türk sanat-
severleri dünya sanatının önemli
yapıtlanyla buluşturdu.
Matisse'den Soulage, Mathieu gi-
bi yaşayan ustalara uzanan ve ülke-
mizde son 25 yıldır düzenlenen en
kapsamlı modern sanat sergisi olma
özelliğini taşıyan '20. Yüzyıl Fran-
sız Resmi Sergjsı", 1907-1973 yıllan
arasındaki dönemi kapsayan yapıt-
lardan oluşuyordu.
Fransa'da Dışişleri Bakanlığı'na
bağlı, ancak özel bir dernek olan.
milyan aşan bir bütçeyle gerçekleş-
tirildi.
Yaymcıtan «evMren luar
13. TÜYAP Istanbul Kitap Fuan,
dokuz gün boyunca üç yüz otuz altı
bin kişi tarafından gezilerek başla-
dığından beri en yüksek ziyaretçi
sayısına ulaştı.
5-13 kasım tarihleri arasında ger-
çekleştırilen, iki yüz otuz yedi yayı-
nevinin kırk bin kitapla kahldığı fu-
ar süresince, kitapseverler yağmur
çamur demeden TÜYAP Sergi Sa-
rayfna akın ettiler. Sergi Sarayfnda
büyük bir izdiham yaşaıurken, dü-
zenlenen yan etkinliklere de ilgi yo-
ğundu.
Fuar çerçevesinde düzenlenen elli
üç panel. konferans, söyieşi ve ti-
yatro etkinliğine yüz doksan üç ya-
zar, gazeteci. politikacı, bilim ada-
mı ve sanatçı katılarak çeşitli konu-
larda düşüncelerini dile getirme
olanağı buldu.Adalet Ağaoğlu'nun
onur yazan seçildiği fuara, Ingilte-
re'den A. S. Bjatt, Christopher Ho-
pe, Helen Simpson, Almanya'dan
Dietrich Gronau, Çın Halk Cumhu-
riyeti'nden Eva Siao konuk oldular.
SANATA SALDIR1LAR DAYANIŞMAYI SAĞLADl"
Tasarruf genelgesiyle birlikte 'asK görevleri'
engellenen Kültür Bakanı; bale sanatını
striptizle kanştırarak 'bdden aşağı indiği' için
herkesten sakınan Istanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı; 'herşeye şehvetie bakogı' için
heykelleri 'orgazm halinde'olduğunu öne
sürerek, kaldınp 'böyle sanatın içine tüküren'
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı:
'tfyarroya gitmemenin hiç cksikliğini
duymayan". 'opera ve baİenin ne işe varadıgını'
bilmeyen.'Hıristiyan kültürü' olduğunu
savunan milletvekilleri; para kazanamayan
sinemacılan 'eşek' ilan eden yönetmenin üstüne
bir de 'dilenci'olduklannı öne süren "kültür
uzmanı'(!) milletvekili: Kültür Bakanlığı
Müsteşan sanatçılann dayanışmasına yardım
sözü verirken 'kes lan hıyar'la konuşmasını
kesenler; yeni yönetmelikle Bakırköy Belediye
Tiyatrolan'nda tüm yetkıleri kapsamına alarak.
genel sanat yönetmenini işlevsiz duruma
getınp,' sanata müdahale' eden Belediye
Başkanı: Devlet Opera ve Balesi'nin
prodüksiyon bütçesini bir dakıka içinde
verdikleri önergeyle yok edenler; Istanbul'un
tek uluslararası ölçülerdeki Cemal Reşit Rey
Konser Salonu'nun sanatçı odalannı mescide
çevirerek haremlik-selamlık ayınp toplu namaz
kılanfar; Karikatür ve Mizah Müzesi'nin
kapısına kilit vuranlar; 'can güvenliği yok'
gerekçesiyle mayıs 1994'te kapatarak, ihale
karmaşası komedisiyle aylardır Atatürk Kültür
Merkezi'ne tek bir çivi bile çakmayarak
Istanbul'da sanatın geleceğini gerçekten 'hayab'
tehlike'ye sokanlar... Yıl boyunca heykele,
baleye, tiyatroya, sinemaya kısacası sanata
yapılan bu pervasızca saldınlar, gerici ve
çağdışı dayatmalar karşısında sanatçılar.
sanatseverler ve kitle örgütleri 'Yarm çok geç
olacak! Hemen birieşelim' çağnsına uyarak
birleşerek sanat şöleni gerçekJeştirdiler, imza
kampanyalan başlattılar.
5 Nisan tasarruf kararlanndan sonra Kültür
Bakanlığı 'nın bütçesi 'dondurulunca'.
Yeşilçam'da motorlar durmuş, tiyatrolar perde
açamamıştı. 27 Mart yerel seçimlerinden sonra
da günümüz Türkiyesi'nde her yandan
kuşatılmış biçimde 'sanat yapma\a' çalışanlar,
ayakta kalabilmek için direnenler 'hakaret'
yağmuruna turuldular. Saldınlar, birliktelifi
doğurdu, dayanışma; kurumsallaşma, yasal-
laşma ve özerkJeşme tartışmalannı da gündeme
getirdi. Bu arada tüm bu olaylar öncesinde
Devlet Tiyatrolan'nın başlattığı 'Sanata Evet'
kampanyasının gerekliliği de kanıtlanmıştı.
Hayafta sözü edilen, ınsanın haya-
tını birdenbire değiştiren kitabın
hangi kitap olduğu sorusuna takılıp
kaldı ve kitabın asıl temel aldığı ko-
nulan es geçti. Oysa Orhan Pamuk
bu kitabıyla ilk defa şair olmaya ka-
rar verdiğini, ilk kez sonunu bilme-
den bir kitap yazmaya başladığını
söylüyordu. Orhan Pamuk, "Bu Id-
tabı yazmaya başlarken kafamda
beOi beiirsiz şiirsel bir dü, bir aşk hi-
kayesi vardı. Şimdiye kadar yapma-
dığım kadar hızh, şiirsel, yoğun, içe,
insan ruhuna işleyen bir hikaye an-
cede ilgi gösteren bir ülkede caz ka-
set ve CD satışlannın düşük olması
da festival sonrasında en çok konu-
şulan ve tartışılan konu oldu.
Avrupa Caz Festivalleri Birliği'ne
üye olan "Uluslararası Istanbul Caz
FestivaH''birliğin. Istanbul The Mar-
mara Oteli'nde yapılan toplantısma
ev sahipliği yaptı. Montreux, North
Sea, Pori, Umbria gibi Avrupa'nın
önde gelen caz festivallerinin üye
olduğu birlik, festivalleri düzenle-
yen kişi ve organizasyonlann bilgi
alışverişinde buJunması, sponsorluk
Fransız sanatının yurtiçinde ve
yurtdışında tanıtımını üstlenen
AFAA'nın (Association Française
d'Action Artistique) katkılarıyla
gerçekleştirilen sergi, Marsilya
Cantini ve Paris Pompidou müzele-
rinden getirilen seçme 51 yapıtı
kapsıyordu. Toplam sigorta değer-
leri bir trilyonun üzerindeki yapıtla-
nn, çok değerli bir Picasso baskısı
dışında tümü özgündü.
20. yüzyılın farklı sanat eğilimle-
rinin retrospektif biçimde nasıl bir
gelişme izlediğıni gösteren sergi, 10
Gronau'nun 'Mustafa Kemal Ata-
türk ve Cumhuriyetin Doğu$u' adlı
kitabı Altın Kitaplar, Nazım Hik-
met'in arkadaşı olan Çinli şair Emi
Siao'nun eşi Eva Siao'nun 'Çin Ha-
yaJlerim Hayatım' adlı kitabı Afa
Yayınlan tarafından yayımlanarak
Türk okurlanyla buluşru.
13. TÜYAP tstanbul Kitap Fu-
an'nın ana teması Türkiye'de Ti-
yatro ve Tiyatro Edebiyaö'ydı. Bu
ana tema çerçevesinde düzenlenen
etkinliklerde Deviet ve Şehir Tiyat-
rolan yetkilileri, oyun yazarlan, sa-
TURKIYE'NIN GUNDEMINDE POP DA VARDI
Türk popu 70'ii yıllann başında
yaptığı atağın bir benzerini 1994'te
yaşadı. Seksenli yıllarda arabeskin
karşısında adeta piyasadan silinen
yerli pop, son üç yıldır verdiği
uğraşlann meyvesini 1994'te
toplamaya başladı.
Medyada "patlama" şeklinde
yansıtılan bu değişiklik,
Türkiye'nin gündemine girerek
siyasi olaylar kadar kamuoyunu
meşgul etti.
TV kanallan birçok ünlü
müzikçiyi bir araya getırerek
anlamsız polemikler yarattüar ve
ekranda yan yana gelen yıldızlarla
izlenirlik oranlanru arttırdılar.
Aslında yapılan, poptu; kolay
tüketilen, eğlendirici müziklerin
üzerine yazılan tekerlemelerle,
basit sözlerle pazarlanması
normaldi.
Tartışılması gereken nokta ise bu
tür müziğin "tek mfizik türü"
olarak yeni kuşakkra tanıtılması,
diğer türlere hayat hakkı
verilmemesiydi.
Popun, moda deyişle, bu derece
patlamasının sın neydi? Yapılan ne
derece pop sayılabilirdi? Bu
sorulann yanıtı zordeğil.
ÖncelikJe arabesk müziğin ünılan
alınarak Batılı altyapının üzerine
bındirildi. Arabeskçilerpopçu
olurken popçular da arabeske
kaydı. Hal böyle olunca kimin
gerçek popçu sayılabileceği
tartışılmaya başlandı. Müzik
listeleri birbirine geçti. Aynı
listede, birbırinden çok farldı
müzikler yapan Edip Akbayram,
Fahir Atakoğlu, Mine Koşan,
Tarkan, Ahmet Kaya gibi isimler
yeralabiliyordu...
Pop müziğin yaptığı atak, medya
tarafından desteklenince yetenekli
gençlerin kendini göstermeleri
kolaylaştı.
Bu arada gençlerle kıdemli
yıldızlar arasında yapay bir söz
düellosu başlatıldı. Popun
kalitelisini kıdemliler yaparken
gençler müziği katlediyordu. Oysa
eski isimler de her türlü kalite
endişesini bir tarafa bırakıp fazla
satış uğruna arabeske kaymıştı.
natçılar, yöneBnenler ve' edebıyatçı-
Iar Türk tiyatrosunun sorunlarını
tartıştılar.
Bu yıl yurtdışında iki ödül alan
Aziz Nesin kendi ülkesinde yine
yerden yere vuruldu. Kasım ayı ba-
şında merkezi Isveç'te bulunan Hi-
roşima Vakfı tarafından, 1989 yılın-
dan beri 'uluslar, topluluklar ve
halklar arasında banşı güçlendirici
ve gerilimi azalücr çalışmalar yapan
kişilere verilen Hiroşima Özgürlük
Ödülü'nün Nesin'e verileceği açık-
landı. Ödül töreni 22 ocakta Stock-
holm ya da Paris'te gerçeldeştirile-
cek. Yazara aynca Gazetecileri Ko-
ruma Derneği'nin (CPJ) davetlisi
olarak gittiği New York'ta, dernek
tarafından 1994 Uluslararası Basın
Ödülü verildi. Merkezi Nevv York'ta
bulunan dernek, dünyanın dört bir
yanmda basın özgürlüğünü ve gaze-
tecilerin haklannı savunan bir kuru-
luş. Öte yandan ağustos ayında
DGM Cumhuriyet Başsavcısı Nus-
ret Demiral tarafından Sıvas katli-
amıyla ilgili olarak hazırlanan mü-
talaada, Nesin, "Sıvas olaylarının
tahrikçisi" olarak suçlanarak. hak-
kında mahalli savcılığa "idam iste-
miyk suç duyurusunda' bulünulma-
sı istendi. Bu, siyasetçiler, kitle ör-
gütleri ve sanatçılar tarafından tep-
kiyle karşılandı. Geçen hafta başın-
da Slvas'ta otuz yedi kişinin katle-
dilmesiyle ilgili
davada seksen
altı sanığı 2-15
yıl arasında de-
ğişen hapis ceza-
lanna çarptıran
Ankara DGM,
sanıkların katli-
amın 'asli faille-
ri' olmadığına,
olaylann Aziz
Aziz Nesin
Nesin'in tahrikiyie başladığına ka-
rar vererek, yazar hakkında yasal
işlem yapılması için DGM Başsav-
cılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Istanbul Devlet Tiyatrolan ise 'Sa-
nat lnsanlan' başlıgı altında düzen-
lediği etkinlikler dizisinin ilkini
Aziz Nesin'e ayırdı. Geçen pazarte-
si gecesi gerçekleştirilen ve bir dra-
marik belgesel niteliğini taşıyan ge-
cede sanatçı dostlan ve kendisini
sevenler, her zaman yazann yanın-
da olduklannı gösterdiler.
toulıı 86 yJfc kopııyoGasu
Kendisine 'enayi'diyenler yıldır-
mıyor Müjdat Gezen'i. 'Möjdat
Gezen Sanat Merkezi'nde sanatın
çeşitli dallarında 'ücretsiz eğitim-
le'geleceğin sanatçılannı yetiştiren
Müjdat Gezen, bu yorumlara aldır-
madan, çocuk merkezi özel tiyatro
salonu ve bir de kitaplık açtı. 35.sa-
nat yılını kutlayan sanatçının çocuk
merkezinde, 60 kişilik bir tiyatro
salonu bulunu-
yor. 2-9 yaş arası
çocuklara hitap
eden merkezde,
pedagoji semine-
ri görmüş ele-
manlar çalışıyor.
Türkiye'nin
ilk özel kitaplığı-
nın bir diğer
ozelliği de ücret-
siz olması. Sanat Merkezi'nde gör-
me ve yürüme özürlüler için gelirli
ailelerin çocuklan olan 170 öğren-
Müjdat Gezen
ciye ücretsiz sanat eğitimi alıyor.
Aynca bu öğrenciler para da kaza-
nıyor: Etkinliklerin hasılatını da
aralannda bölüşüyorlar.
Kültür ve sanat alanında sivil bir
yapılanmanın ilk adunı bu yıl atıldı.
Temmuz ayında, dönemin Kültür
Bakanı Fikri Sagjar ile Plastik Sa-
natlar Derneği Başkanı Hüsamertin
Koçan arasında imzalanan protokol,
Plastik Sanatlar Konseyi'nin kurul-
masıyla bu yapılanmanın ilk olarak
plastik sanatlar dalında gerçekleşe-
ceğinin habercisiydi. Ulkemizde
plastik sanatlar alanında oluşmuş bi-
rikimlerin bakanlık etkinliklerine
katılımına olanak sağlayacak olan
konsey, kendi alanıyla ilgili ulusal
ve uluslararası ölçekte uzun ve kısa
vadeli projeler hazırlayarak Kültür
Bakanlığı'na sunacak. Bu oluşum,
devlet ve sivil örgütlenmeler ile ku-
rumlar ve uzmanlar arasındaki ile-
şimsizlikten kaynaklanan olumsuz-
luklan giderici bir işlevi üstlenecek.
BöylelikJe devletle sanatçı arasında
süregelen kopukluk, ortak bir üre-
tim sürecine dönüşecek. Fikri Sağ-
lar döneminde atılan 'ilk adım',
konseyin gerçekieşmesini sağlarsa,
öteki dallarda da konseyleşme gün-
deme gelecek.
Jackson'm
"Dangerous" albümü
halya'da yasaklandı
• ROMA (AA) - İtalya'da. ünlü
şarkıcı Al Bano'ya ait bir yapırın,
Amerikalı şarkıcı Michael
Jackson'm "Dangerous"
albümündeki bir parçada kopya
edildiği gerekçesiyle açılan dava,
AJ Bano lehine sonuçlandı.
Roma'dakı mahkemenin aldığı
karar gereğince, "Dangerous"
albümünün Italya'daki satışlan
yasaklandı. Mahkemede bilirkişi
olarak dinlenen Cremona
Üniversitesi'nden çağdaş müzik
profesörü Luciano Chailly,
"Dangerous" albümündeki 'VVil!
You Be There' adlı parçanın. Al
Bano'nun '1 Cıgnı di Balaka'
(Balaka Kuğulan) adlı yapıtından
meydana getrrildiğinin
anlaşıldığını, "Will You Be
There "de. şarkıyı oluşturan 40
kadar ses ve notanın en az
37'sinin aynı kompozisyon içinde
tıpatıp olduğunu söyledi. Ünlü
ttalyan şarkıcının avukatı, 1991
yılında piyasaya çıkan ve 21
milyon satan "Dangerous"
albümünün dünya genelindeki
satışlannın da yasaklanmasıiçin
girişimde bulunacaklannı. aynca
9 milyon dolarlık tazminat davası
açacaklannı açıkladı. Michael
Jackson'ın "Thriller", "The Girl
is Mine" ve "VVe are the VVorld"
adlı parçalan yüzünden de telif
haklanndan dolayı başı derde
girmiş. ancak aleyhinde açılan
davalar sonucunda temize
çıkmıştı. Al Bano'nun avukatı
Gianni Massro, müvekkilinin,
"adaletin yenni bulduğunu"
bildirdiğini söylerken, mahkeme
karannın kendisi için çok kötü
geçmiş bir yılın sonunda ilk defa
iyi bir haber işaretı olduğunu
belirtti.
Mehmet Canbaz'la
söyieşi
• Kültür Servisi - Bulunmaz
Tiyatro. her yıl gerçekleştirdiği
oyunculuk eğitimi çalışmalannın
düşünsel altyapısını oluşturmak
amacıyla, "Pazartesi Söyleşileri"
adı altında görsel sanat felsefesi
tartışmalan düzenliyor. "Yoz
Sanata Hayır" kampanyası ile de
desteklenen kuramsal çalışmanm
bu haftaki konuğu, "Felsefe,
fnsan. Toplum Uçgeninde
Felsefenin Gerekliliği"
konusunda söyleşecek olan
Mehmet Canbaz. Söyieşi, yann
19.00-21.00 saatleri arasında
Bulunmaz Tiyatro'da izlenebilir.
Gülden Gökşen
konseri
• Kültür Servisi - Piyanist
Gülden Gökşen, çarşamba günü
saat 19.30'da Avojsturya Kültür
Ofisi'nde bir konser verecek.
Sanatçı konserde Haydn ve
Chopin'in yapıtlannı
seslendirecek. Istanbul Mimar
Sinan Üni\ersitesi De\let
Konservatuvan'ndan 1993
yılında üniversite birincisi olarak
mezun olan sanatçı, aynı yıi
Almanya'da Köln
Musikhochschule'nin sınavlannı
kazandı ve burslu olarak master
eğitimine başladı. Gökşen halen
Köln Musikhochschule'de Prof.
VVeinrebe ve Prof. Povvel Gililov
ile çalışmalannı sürdürüyor. 1991
yılında Avusturya hükümetince
düzenlenen Mozart Piyano
Yanşmasf nda başan ödülü, 1993
yılında Sedat ve Güzin Gürel
Bilim ve Sanat Vakfı başan
ödülü, 1994 yılında da Bülent
Tarcan Piyano Yarışmasf nda
birincilik ve jüri özel ödülünü
alan sanatçı. 1994 yazında Köln
Musikhochschule'de yapılan
Prokofieff Yorum Yanşmasrnda
ikinci oldu.
Türk Amerikan
Dernegi Ocak ayı
etkinlikleri
• ANK\RA(ANKA)- Türk
Amerikan Derneği. ocak ayında
sergilerin, gitar dinletilerinin,
tiyatro gösterimlerinin olduğu
renkli bir program sunacak. 4
ocakta, TAD Sanat Galerisi'nde
halı-kilim sergisi açılacak. Karesi
Halı Sanayi tarafından
gerçekleştirilecek sergi,
13 ocaka kadar açık kalacak. 16
ocakta açılacak karma resim
sergisine ise, Fevzi Kaya, Tülay
Vural ve Alaattın Bender
katılacaklar. TAD Sanat •
Galerisi'nde
gerçekleştirilecek olan sergi, ocak
ayı sonuna kadar gezilebilecek.
16 ocakta aynca Dr.Martin
Luther Kıng anısına bir
resepsiyon verilecek.
Mitos Yaymları'ndan
yeni kitaplar
• Kültür Servisi - Mitos yayınlan
ocak ayında kitapseverlere yeni
kitaplar sunacak. Gotık
edebiyatın doruğu olarak
değerlendirilen Amerikalı yazar
Lovecraft'ın 'Gotik Öyküleri',
Julian Barnes'ın 'Seni
Sevmiyorum' adlı romanı ve
Stanislavski'nin 'Reji Defteri'
Mitos yayınlanndan çıkacak üç
yeni kitap.