27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6EYLÜL1994SALI 12 KULTUR UNESCO 1995'i Manas yılı ilan etti • Kırgızlann ünlü destanı Manasderlenişinin 1OOO.yılı kutlamalan çerçevesinde çeşitli etkinlikler düzenlenecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kırgızistan'ın ünlü Manas Des- tanı derlenişinin lOOO.yılında çeşit- li etkinüklerle kutlanacak. 1995 yılıru tüm dünyada Manas yüı ilan eden UNESCO bu çerçevede, sempbzyumlar ve destanı anlatan konferanslar düzenliyor. Kültür Bakanhğı da, Manas yıh kapsamı- nda. Türkiyede ve Kırgızistan'da ortak kutlama yaparken özel programlar hazırlayacak. Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürii Yahya Aksoy, Cumhuriyet'e yaptığı açı- klamada. 1995 yıh nisan ayında başlatılacak Manas kutlamalan için ön hazırlıklann önümüzdeki ekim ayında başlatılacağını bildir- di. Ekim ayında, Kırgızistan'ın Bişkek sehri ve Isık-Göl bölgesin- de bir konferans düzenleneceğini belirten Aksoy, bir araştırma eki- binin de Türk destanı sayılan Ma- nas için tüm bilgileri derlediğini kaydetti. Kırgız Türkleri'nin milli destanı Manas, 500 bin mısradan fazla ve tamamen manzum bir eser niteliği- ni taşıyor. Manas Destanı'nın ilk oluşumu 9. yüzyılda Kırgızlar'ın ilk defa devlet kurduklan döneme rastlıyor. Kırgızlar'ın Yenisey ırmağı ve Minusin bozkırlanndaki yaşantı- lan sırasında. Uygurlar ve Çinli- lerle yaptıklan savaşlar, destanın ilk çekirdeği olarak biüniyor. Des- tan, daha sonra 16-18. yüzyıllarda Kırgız-Kalmuk ve Çinlilerin arası- ndakı kanlı savaşlar sırasında bünyesine yeni unsurlan da alarak zengjnleşmiş, yeniden biçimlen- dirilmiş. Dünyanın en büyük destanı Bu dönemden sonra ve özelhkle 19. yüzyılda îslami öğeler katılan destan, Müslüman kahramanlarla- alpler, kâfırler-Kalmuklar arası- ndaki kavgalar ve içteki mücadele- ler biçiminde açığa çıkan bir çatı kazanmış. Destanın bünvesine sonradan giren İslami öğelerin, Manas'ın orijinalliğini ve bütünlü- ğünü bozmadığı gibi, Kırgızlar arasında milhyet duygusunun oluşması açısından da olumlu etki yaptığı ifade ediliyor. En eski Türk destanlanndan ve mitolojisinden derin izler taşıyan destan, bağımsız ohnası ve hacim itibariyle de dün- yanın en büyük destanı olarak tanınıyor. 'Çalıkuşu'nun Feride'si Tilbe Saran, oyunculuğun değerlendirilmemesinden yakınıyor Başansızhğa tahammülüm yok ASU MARO İstanbul Şehir Tiyalrolan'run bu- güne dek oynadığı her rolle ödül ahnış, henüz yolun başındaki genç sa- natçısı Tilbe Saran. 1989'dan ben Şe- hir Tivatrolan'nda Shakespeare'in "Kral Lear", Çeho\un "Vanya Dayı" ve Moliere'ın "Tartuffe" adh oyunlan- nda rol aldıktan sonra son olarak da "ÇalıkuştTnun 'ağaçlann tepesinde dolaşan' haşan Feride'si olarak çıktı seyircinin karşısına. Saran'ın Teşvikiye'deki sıcacık evinde, sanatçının büyük bir sevgj bağı kurduğu köpeği Cimcime karşıladı bizi. Keyifli söyleşimiz boyunca da bizi hiç yalnız bırakmadı. Ve gördük ki, Cimcime'yle oyunlar oynaya.n. onun yavrulanna bakmak için gece- lerce uykusundan fedakarhk eden Til- be Saran'la yüreği sevgi ile dolu Feride arasında pek çok benzerhk vardı. O da onun kadar şakacı, onun kadar hare- ketli ve sorulara yanıt verirken onun kadar açık sözlüydü: - Çalıkuşu ile ilgili basında pek çok eteştiri yer akiı. Bunları beklivor muy- dunuz?" Her şeyin yazılıp da oyunculuk üzerine bir değerlendirmede bulunulmaması beni kırdı esas. Ve ben bu oyunda kötü bir iş yaptığımı düşünmüyorum. Bekhyordum çünkü hangi edebiyat yapıtına el atsanız mutlaka orada fırtı- naîar kopar. Üstelik de bir Türk klasi- ği ve herkesin bir romanla iüşkisinden öte bir sevda bağı olan bir kitap bu. Bire bir romanı görmek isteyenler, ya- hut "Bu roman, bu şekilde olmaz" dı- yenler mutlakta olacaktı. Herkesin ayn bir beklentisi var, bütün o beklen- tileri karşılamak mümkün değil. Bu tür eleştiriler bizi zenginleştirir diye düşünüyorum. Başlarken çok kuşkuluydum, endi- şelerim vardı. Herkesin kafasında bir Feride var, ne kadan çakışacak, ne ka- dan çakışmayacak. Ama seyirciyle buluştuktan sonra, endişelerim azaldı. Aldatılmışlık duygusu - Feride rolü size veriMiğinde neler düşündünüz? Ne tür çalışmalar yaptmız? ilk yaptıgım şey, yeniden Reşat Nu- n'ylebuluşmakoldu.Özellikle"Anado- lu Notlan" ve "Çalıkuşu". Onu artık roman gibi okumadım. Bulunmaz bir nimet olarak oynayacağım kişinin hatıra defteri ehmdeydi. O defterin içinden işime yarayacaklan toparladı- ktan sonra, benim Tilbe olarak Feri- de'yle buluşmamı sağlayacak ortak noktalan buhnaya çahştım ki, bu her oyunculuk denemesinde yaptıgım bir şey. 'Sahne hiç bitmeyen bir staj. Ölene kadar sahne üzerinde kalırsam şayet, biliyorum ki o gün de öğrendiğim çok şey olacak' diyor Tilbe Saran. - Feride'yle aranızda çok ortak nokta var raıydı? Olmaz olur mu, her rolde var. Bü- yümek istememekten tutun da, Ana- dolu'da farklı bir dünyayla karşı- laşüğındaki şaşkınhk, yaşadığı kırgınlıklar... Bunu oynamak çok ko- lay oldu, çünkü şu anda en sıkça ya- şadığım duygu, aldatılmışlık duygusu. Böylece, gecmişimden, bugünümden bana ait özel şeyleri Feride'nin özel şeylerinın arasına sıkıştırdım. - Oynayacağmız rolün hatıra defteri- ni tutûyormuşsunıız. Feride'nin de def- teri var mı? Burada Reşat Nuri'nin tuttuğu gün- lük var, Feride'nin ağzından. Ama öyle anlar var ki romanda yeteri kadar detaylanyla adlandınlmamış. Mesela bence Feride'nın düğününden önceki gün ne yaptığı çok önemliydi. Ve çalışırken eksik günleri tamamladım. Sahnede gosterme şansımız yoktu, ama seçtiğim anlardan biri, bavuluna neler koyacak Feride? Bence Notre Dame de Sıon'da okurken babasının gönderdiği mektuplan koydu; anne- siyle babasının resminin olduğu ma- dalyonu aldı. Mutlaka Hüseyin abisi- nin yolladığı hurmalann çekirdekle- rinden yaptığı kolyeyi almıştır. Sonra romanda Paris'teki bir amcadan söz eder, o amca Paris'ten Cafe de Flore'- un mönüsünü yollamıştır ve Paris'in haritası vardır. Hiçbir zaman işine ya- ramayacaktır 'Anadolu'nun yollan- nda, ama geçmişiyle bağlantılandır ve onlan hep yanında götürmüştür. - Çalıkuşu'nu sahneye koyan Hakan Altıner, Feride'yi "olrnaması gereken alaturka kimliğinden sıyınp Batıh yö- nünü ortaya koyduğunu' söylemişti. Sizce de Feride Batılı mı? Ben ne kadar Batıhysam Feride de o kadar Batılı. Ben de Fransız mekte- binde okudum ama Fransız değilım, Batılı hiç degilim, son derece Doğulu duyarlılıklan taşıdığımı düşünü- yorum. Feride 'tstanbullu'. Kozya- tağYnda bir köşkte yetışmış bir kız. , - Daha önce bazı çalışmalannız oldu- ğu halde, ti> atroya gerçek anlamda Şe- hir Tiyatrolan'nda adım attınız. Öde- nekli bir tivafroda çalışmanın avantaj ve dezavantajlan neler? Dezavantaj şu olabilir. eğer kan do- laşımı sağlanmazsa çok çabuk pasla- nabilir. Ama bana avantajlan daha fazla gjbi-geliyor. Çünkü özel tiyatro- larda gişe kaygısı olmadan bir iş ya- pabilmeniz mümkün değil. Oysa öde- nekli tiyatrolar, zaten amaçlan gereği de geniş bir yelpazede klasik ve çağ- daş, yerü ve yabancı yapıtlan, seyirci- ye ulaştırmakla yükümlüdürler. Memur olmaya gelince, bu kışiye çok bağlı. Yıküz Kenter'ın. Ankara Devlet Tıyatrosu'nda oynadığı zaman hiç memur olduğunu zannetmıyorum. Ona yirmi yıl oyun da vermeselerdi o gene memur olamazdı. - Şehir Tiyatrolan'na girmeden bir süre TV için çalışmalar yaptmız. Yeni bir TV çaüşması düşünür müsıinüz? Tabii düşünürüm ama çok uzun dı- ziler değil, özgürlüğüme düşkünlü- ğümden herhalde, çok bağlayıcı şey- lerden rahatsız oluyorum. Direnebil- diğim sürece uzak kalmayı tercih edi- yorum ki. gelişebilecek zamanım ol- sun. Ama iyi bir senaryo ve iyi bir ekiple fılm ya da TV keyif olur benim için. - Bugüne kadar hep klasik oyunlarda rol aldınız... Evet. bu bir oyuncunun başına gele- bilecek en büyük mutluluklardan bin. Ben çok şey öğrendim bu çalı- şmalardan. Sahne hiç bitmeyen bir staj. Ölene kadar sahne üzerinde kahrsam şayet, biliyorum ki o gün de öğrendiğim çok şey olacak - Siz bol ödüllü bir sanatçısınız. Bu ödüller sizin için nasıl bir anlam taşı- yor? Mesleğinin başında birine hız ver- mek. yapmış olduğu işi takdir ede- rek ona bu yolda daha coşkuyla iler- lemesi için el uzatmalar ödüller. Do- layısıyla alınca iyice paniğe kapılı- yorsunuz. Tabii çok keyif ahyorum ödül aldığım zaman, herkesin ala- cağı gibi. Bunlar sadece bir sonraki işe daha büyük soru işaretleriyle başlamamı sağlıyor. - Bir rolü üstlendiğiniz zaman çok titiz, detaylı bir çalışmaya giriyorsu- nuz. Aynntılar sizin için çok mu önemli? Başansızlığa tahammülüm yok çok fazla. Sıkı çalışmam gereküğini düşünüyorum. Ne kadannı becere- biliyorsam, o andaki bilgim, biriki- mim ne kadanna yetiyorsa onu yap- mak istiyorum. O yüzden belki aynntılara önem veriyorum. Bir de işin tadı orada. Feride, Kamran'la evleneceği gün bahçeden topladığı yaz gülleri ne renk olurdu? Bunlan düşünmek keyif. Ben o keyfı alma- sam zaten bu mesleği yapmam. - Çalıkuşu sizde nasıl bir u. bıraktı? Her oyundan belirleyici bir şey kalır insanda. Bu oyundan bana en çok dostluk kaldı. Bir kere pek çok Şehir Tiyatrosu oyuncusuyla ilk kez karşı karşıya geldim sahnede. 182 kişiydik bütün ekip. Demek ki 181 kişinin her birinin dostluğuyla çıktı bu oyun. Artı, benim çok yakınımda olan dostlanmla... Müthiş bir dost- lukla, içimi titreten bir oyun olacak. Ve bence bu Reşat Nuri'ye de çok yakışıyor. Belki de romandan gelen bir şey. Can Yücel Evrensel Kültur'de Yeni Biçem ve Evrensel Kültür • Kültür Servisi - 'Yeni Biçem' dergısi eylül sayısında Ramis Dara. Gürhan Tümer, Adnan Satıcı, Haluk Cengiz, Şükrü Erbaş, Hilmi Haşal, Tuğrul Asi Balkar. Kamil Suat Yılmaz, Avram Ventura ve Muzaffer Uyguner'in inceleme, deneme ve öyküleriyle okur önünde. Dergiye şiirleriyle katkıda bulunanlar ise Hüseyin Ferhad, Halil Dağtaş, Mehrnet MümtazTuzcu, Ergül Çetin, Serdar Ünver, Yusuf Alper, Ferruh Tunç, Çiğdem Sezer, Mete Özel. Oya Uysal, Nihat Kumser, Mustafa Köz, Bülent Güldal, Gürel Aydın, Murat Ercüment Modalı, Meral Kaynakçıoğlu ve Ludwig Fels 'Evrensel Kültür' dergisinde de bu ay 'Kriz ve Kültür' başlıklı dosyamn beşinci bölümü yayımlandı. Dergide aynca Can Yücel, Banu Akkök, Nuray Sancar, Aydın Çubukçu, Umut Uğur, Arslan. Ahmet Ada, Paul Eluard, Emir Ali Yağan, Huraman Nevruzova, Dursun Özden, Cihan Oğuz, Fakir Baykurt, Oya Uysal ve Hazan Suadiye'nin şiir. inceleme, eleştiri ve denemeleri yer alıyor. Ressam İhsan Incesu öldü • Kültür Servisi - Ressam İhsan Incesu dün belirlenemeyen bir nedenle evinde yaşamını yitirdi. 1925 İzmır Bayındırdoğumlu sanatçı, 1950yılındaGüzel Sanatlar Akademisi Nurullah Berk atölyesinden mezun oldu. Kitap resimlemeleri ve kitap kapağı çalışmalannı sürdüren İncesu, 1970yılındaresim öğretmenliğine başladı. Samsun'un Çarşamba ilçesinden sonra bir süre de Istanbul'da çalışan ve buradan emekh' olan İhsan İncesu, ressam Kemal İncesu ile heykeltıraş Vahi İncesu'nun İcardeşiydi. Gitapcı Paul Munphy öldü • Kültür Servisi-1994-1995 sezonunda Cemal Reşit Rey Konser Salonu ve Major Müzik Organizasyon'un işbirliğiyle gerçekleştirilecek dizi konserler arasında 21 kasımda konser verecek olan ünlü Amerikalı blues rockçı Duke Robillard'ın topluluğundaki ikinci gitarcı Paul Murphy beyin kanamasından öldü. adınL Uniü_ ıin «»« iunkrttttr* M h un'ttltri iıdik haklarınd* hnlk ad , B çıKal VİLLA MATAw * * HOTEL ÇUKURBAĞ YARIMADASI KAŞ .ANTALYA 1 GÜN ODA KAHVALTI 25O.OOO.- TL Cumhuriyet Cad. 309 /1 Harbiye 80230 İSTANBUL Tel : 0.212. 231 59 19 / 230 61 21 / 230 25 05 yapt'9' 1 iJ|JijŞ|fİ2j| «o—f« Siz hiç gitar dinlerken Boğaz'ın yakamozlarmı seyrettiniz mi? ANAHTAR BAR SEZGİN&VURAL (Pazar, Pazartesi hariç her gün) Tel: 257 67 87 - 257 67 88 Kuruçeşme Galatasaray Adası karşısı SATILIKDAİRE Bostancı'da asansörlü, kaloriferli satılık daire Tel: 5600392-5596810 Hürpa HÜRRİYET TİCARİ VE SINAİ ÜRÜNLER PAZARLAMA ANONİM ŞİRKETİ YÖNETİM KURULU BAŞKANUĞI'NDAN Şirkat Ana SözlevmMİnln "SERMAYE" İle llglll S. vw *MİS8E 8EIETLERİ VE DEVRf İle llglll 10. maddelerlnln değl^tlrilmesl maksadıyla Ydnaüm Kurulu- muzca yapılma») lcararlafdrılan Ola0anü«t0 Genel Kurul Toplandaı 20.08.1904 gOnû saat 14.0T/de ekto aunulan gOndemi oörüşmek Ozere KlreçocaOı Mevkii, Evron Mahalteel Hûrrlyet Testeleri Günoşll/ISTANBUL adresinde yapılacatcür. Toptantıda hazır bulunmantzı veya kendinizi aşapıda örneği aunulan vekalet- rtame ile twrwJI ettirmenizi rlca ederlz. Saygılarımızla. VEKALETNAME HÜR-PA HOmtVET TİCARİ VE SINAİ ÛRÛNLER PAZARLAMA ANONkM ŞtRKETİ VONETİM KURUIJU BASKANUârNA ŞirketJn 20.09.1984 gOnO yapılacak Olağanûctû Genel Kurul Toplanbsfnda şah- •ımı tofmllen tam yetkl İle kablmaya, oy kullanmaya, TDCnu ve Ana Sözlefme hükümlerine görm sahip bulunduğum haklarımı kullanmaya mezun ve yetkili olmak üzare. yetkill kıldım. ADI-SOYADI: ADRESİ : G 0 N D E M 1) Dtvan Başkanı, Oy Toplama Memuru ve Dtvan Katiblnin aeçirni, 2) Ana Sözleftmenin 9. ve 10. maddelerinin deglştirllmeBİne, 3) Gerekll görtllecek dtger htMU*lar. ı tess'- ssr. l ^ pEr**»"» âSSÎSS- GOLGE ADAM CIKTI BU HAFÎA M VİAjt jlAKÂTACAK ÇALIŞANLARINSORULARI SORUNLARI Yllmaz Şİpal 40.000 (KDVİçinde) Çağdaş Yaymları Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İstanbut Ödemeli gönderilmez ORTAK ALINACAKTIR Sarıyer Maslak'ta 700konuttanoluşan sitemizdeki işyerlerinden 10'una teberru karşı lığı ortak ahnacaktır. İlgilenenlerin 5114817numaralı telefona müracaatları ricaolunur. S.S. GAZETECİLER KONUTYAPI KOOPERATİPİ YÖNETİM KURULU İıtgilizce Hazırlık Y I L L I K 2 9 . 5 M İ L Y O N • Lisemiz İngilizce hazırlıkta ihtisaslaşmıştır • 18 kişilik sınıflar, Türk ve yabancı öğretmenler • Amacımız iyi İngilizce öğrettikten sonra velinin okulunu seçmesidir • Hazırlıktan sonra dilerseniz çocuğunuz lisemizde kalabilir. T.C. ÖZEL AVRUPA ÜSANSLARINA HAZIRLIK LİSESİ BNGLISH FAST n P*EPn Yakacık Spor Cad No 2 Telefon (0216) 451 43 91 - 92
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle