Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 EYLÜL 1994 PAZARTESİ
DIZIYAZI
POLİTİKA VE ÖTESI
MEHMED KEMAL
^ ^ ^ ~ ^ . . • -^^^^™
Profesör Daniel J. Boorstin Amerika'nın tarihsel gelişimini Cumhuriyet'e yazdı
Değişikmezheplerin laboratuvan
7
eni Dünya'nın gerçek 'keşfi'ni, ne
1492 yılında KristofKolombne de
Amerigo Vespuci yapmıştfr, ger-
çek 'keşfi', bu tarihten sonraki 5
yüzyıl içinde Amerika'ya gelen
milyonlarca insan gerçekleştirmiş-
ti. Bugün, Avrupa'nın kendi kendine vermiş ol-
duğu cezalann acısını, Soyyet lmparatorluğu'nun
dağılmasını, etnik ve dinci köktencilerin savaşla-
nnı izlemek, bu Yeni Dünya keşiflerini bir kez da-
ha hatınnıza getirmektedir. Insanlığın, her yerde
ve her zaman iç savaş ve nefret ile kendini yok et-
meye mahkum olduğu ileri sürülmektedir.
Amerikan deneyıminin insancıl mesajı, doğal
olarak ne ıdeolojının havarileri ne de şovenizmin
ve gerçek inancın şampiyonlannca memnuniyet-
le karşılanmaktadır. lnsanlan, Amerikan deneyi-
mini yalnızca ulusal birövünç kaynağı olarak ni-
telendirerek omuz silkmeye yöneltmek kolaydır.
Ancak bizim deneyimimiz, Eski Dünya'nın çok
iyi farkına varması gereken Rönesans için insan
kapasitesini açıklar.
Açıkça, ama çok seyrek olarak dikkate aldığı-
mız, Amerikan Rönesansı'nda dramatize edilmiş
olan insanlığın özellikJeri nelerdir? Bu, Amerika-
lılar için özel bir üstünlük değil, ama tarihsel ve
coğrafyasal olaylann ve inatçı insan isteklerinin
Tannsal bir birleşiminin ürünüdür.
A.merika'da, bir ulusun
kurulması için insanlann kesin
dogmatik ideoloji ya da ortodoks
bir doktrine gereksinimi
olmadığını öğrendik. Bizim
başkalannca anlaşılması zor olan
siyasal federalizmimiz, özellikle
ideolojik olmayan siyasalanmız,
değişik insanlann, değişik dinsel
mezheplerin ve farklı tarihlerin yan
ürünleri olmuştur.
1- Amerika Birleşik Devletleri'nde hiçbir za-
man dinsel bir savaş olmamıştır. Amerika, şu an-
da gelişen kiliseler ve sinagoglann ulusudur. 17.
yûzyılda Nevv England'a ilk gelenler, Eski Dün-
ya'nın dinsel zulmünden kaçıyorlardı. Bu yüzyıl,
Almanya'da, Hıristiyan mezhepleri arasındaki sa-
vaslarda nüfusun yaklaşık yüzde 10'unun ölmüş
oldtigu'ötuz Yıl Savaşlan dönemidir. Quaker*lar
ve rriâhalifler, bir tepenin üzerinde bulunan püri-
ten bir kentin çekilmez yasaklannı gördükleri za-
man burada kendi kolonilerini kurmak için fırar
ettiler. Rhode Island bir hoşgörü cenneti ve
Pennsylvania da bir Quaker devleti dunımuna gel-
di. Geniş Amerikan topraklan değişik mezheple-
rin bir laboratuvan oldu. Ve mezhep çeşitliliğini,
ulusal siyasalar izledi. Başka herhangi bir Batı
ulusu, kutsal birdavada kan dökülmesinden bu ka-
dar uzak kalamamıştır.
güney ve doğu kıyısına kısa zaman önce yapmış
olduklan göç, bütün ulusal kanşımı değiştirmek-
tedir. Şu anda, öteki gelişmiş uluslar ile karşılaş-
tınldığında bizim çok etnik kökenli Amerika Bir-
leşik Devletlerimiz, nispeten ve Tann'nın yardı-
mı ile belli bir etnik grubun sürekJi olarak yerleş-
tiği bölgelerden uzak kalmıştır. Teknoloji ve fe-
deral siyasalar, akımlann akmasının ve birbirine
kanşmasının sürmesini sağlamıştır. Ilk adın kul-
lanılması üzerine olan Amerikan geleneği, şu an-
da daha yalnızca kendilerince bilinen atalannın
mezarlıklanndan uzak olan insanlan göstermek-
tedir.
6-Topiumun kurulması, Amerika Birleşik Dev-
letieri'nin en başuidan beri ayırt edki özdliği ol-
muştur. Kuzey Amerika'nın geniş topraklanna
topluluklar, yönetimden önce ulaşmışlardır. Yeni
yerleşilen bölgeler, ancak yasalara uyacak yeter-
li insanlar bulununca eyalet durumuna gelmiş ve
daha sonra Kansas, Nebraska, Oklahoma ve da-
ha ilerideki batıda serpilip gelişen topluluklaror-
taya çıkmıştır. Felaketler bile topiumun aracısı
durumuna gelmiştir. Yeni kurulmuş olan metro-
polde 1871 yılındaki feci Chicago yangını bile,
şehrin yeniden yapımını ve gökdelenlerin yük-
selmesini ateşlemiştir.
A
Boorstin şmie diyor: Bivologlar bi/lere insanın, bölge >e iklim ile sınırlanmadan en olgun şekilde
uyum sağla\abilen hay\anlar olduklannı sö> lemişlerdir. ABD'nin tarihi, bu insani çok utniülüğü.
pariak bir btçimde göstermekte ve insanlığın daha da ilerleyebileceğiııi güvenceye almaktadır.
Portre
Pulitzer ödüDii tarîhçi
I Amerikan İç Savaşı
2- Bizim tek iç savaşımız, baa insanlann özgür-
lüğü için biiyiik boyutlarda gerçekleştirilmiştir.
Öteki uluslann iç savaşlan mezhepsel, bölgesel ya
hanedana bağlı ya da etnik çıkarlar için yapılmış-
lardı. 19. yüzyılın belki de en kanlı çatışması olan
Amerikan İç Savaşf nın (1861-65) idealist öğele-
ri, gitgide artan oranda televizyonun, savaşın as-
kersel tarihi ile ilgilenmesi sonucu, ne yazık ki
gözden kaçınlmıştır. Bu işe kendini adamış köle-
liğin kaldınlması yandaşlan olmadan, savaşın ya-
pılmış olduğunu düşünebilmek bile zordur.
3- Bu göçmenler ulusu, hiçbir zaman düşman
istilası ile karşılaşmamıştır. Çin; Mançu ve Japon
işgalleri ve Batılı güçlerin ekonomik işgalleri ile
karşılaştı ve hiçbir zaman yabancılara karşı olan
kuşkulannı yitirmedi. Rusya; Moğol istilacılann
bin yıllık egemenliği, Moskova'yı yakan Napol-
yon'un korkunç modern işgali ve arkasında 20
milyona yakın ölü bırakan Almanlann HMer'in-
den çok çekti. lngiltere'nin tarihi de çok erken dö-
nemlerde Anglolar, Saksonlar ve Danimarkalılar
ve sonralan Normanlann fethi ve lkinci Dünya
Savaşı'nda Londra'nın Almanlarca yıkılması ile
biçimlenmiştir. Ancak, 1812 Savaşı'ndaki kısa
Ingiliz saldınsı dışında Amerika Birleşik Devlet-
leri yabancılan; yapıcılar, yeni ülkenin biçimlen-
dirilmesine yardımcı olmak için gelen göçmen-
ler olarak tanımıştır. Birkaç utanç verici istisna dı-
şında, Amerika Birleşik Devletleri'nin, 20. yüz-
Tarihçi "Pulitzer Yaa Ödülü"
sahibi olan Daniel J. Boorstin,
1975-1987 yıllan arasında
dünyanın en önemli kitaplığı
olan "Congress Emeritus
Kütüphanesi"nin yöneticiliğini
yapmıştır. Bu görevden önce
Amerikan Tarihi Ulusal Müzesi
yöneticiliğini ve Washington'da
bulunan Smithsonian Enstitüsü
Müdür Yardımcılığı
görevlerinde bulunmuştur.
Boorstin, 25 yıl boyunca
Chicago Üniversitesi'nde Tarih
Profesörlüğü yapmıştır. Amerikalı aydınlar
arasında önemli bir yeri vardır.
Atlanta eyaletinde Georgia'da doğrnuş olan
Boorstin, Tulsa Oklahoma'da yetişmiş
Harvard College'da eğitim
görmüş ve doktorasını da
Yale Üniversitesi'nde
yapmıştır.Kitaplan arasında;
The Americans: The Colonial
Experience (Amerikahlar:
Sömürge Deneyimi), The
Americans: The National
Experience (Amerikahlar:
Ulusal Deneyim) ve The
Americans: The Democratic
Experience (Amerikahlar:
Demokratik Deneyim) isimli
üçleme, The Mysterious
Science of Law (Yasanın Gizemli Bilimi),
The Lost World of Thomas Jefferson
(Thomas Jefferson'un Yitik Dünyası) ve
Hidden History (Gizli Tarih) sayılabüir.
Daniel J. Boorstin
yılda eski dünya tıranlannın kurbanlan için ko-
nukseverbir sığınak sağladığmdan kuşkunuz var
mı?
4- Bu ulus, ödünç alınmış bir dil ile gelişen bir
kültür yaratmıştır. Şovenızmin şanslı panzehirle-
rinden biri de, Ingilizce dilini hemen alarak Ame-
rikan kullanımına uyarlamamız olmuştur. Bu bi-
ze, Eski Dünya'nın ulusal sınırlan arasında savaş-
lara neden olmuş dilbilimsel taşralılık gibi biryük
getiımeden ve şu anda daha Kanadalı komşulan-
mız ile aramızda çatışmalara neden olan zengin
bir yazınsal miras bırakmıştır. Bizim gerçek dili-
miz, yeni gelmiş göçmenin göstergesi olan 'bo-
zuk İngilizce'dır
5- Amerikalılar hareketli insanlar olmuşlar-
dır.Buraya gettolardan kaçmak amacıyla gelen ın-
sanlar, yeni gettolarda köklenmemek konusunda
ihtiyatlı davranmışlardır. Bunun yerine bu kişiler,
onlann çocuklan ve torunlan, geniş kıtanın top-
raklan üzerinde ve çevresinde sürekli olarak do-
laşmışlardır. Ülkenin çeşitli bölgelerinde bulunan
Portekizli, ttalyan, tskandinavyalı ve Alman grup-
lar her zaman -ve şu anda dahi- yeni gelenler ile
büyümektedirler. Bu konuda önemli bir örnek, si-
yahlann, Güney"den 1940'lardan 1960'larakadar
süren ve Nicholas Lemann'ın Vaad Edilmiş Clke
adlı kitabına konu olan hareketidir. Asyaîılann
ülkenin batı kıvısına ve Latin Amerikalilann Ha
.merika'ya gettolardan
kaçmak amacıyla gelen insanlar,
yeni gettolarda köklenmemek
konusunda ihtiyatlı
davranmışlardır. Bunun yerine bu
kişiler, onlann çocuklan ve
torunlan, geniş kıtanın topraklan
üzerinde ve çevresinde sürekli
olarak dolaşmışlardır. Ülkenin
çeşitli bölgelerinde bulunan
Portekizli, Italyan, îskandinavyalı
ve Alman gruplar her zaman -ve
şu anda dahi- yeni gelenler ile
büyümektedirler.
Biyologlarbizlere insanın, bölge ve iklim ile sı-
nırlanmadan en olgun şekilde uyum sağlayabilen
hayvanlar olduklannı söylemişlerdir. Amerika
Birleşik Devletlen'nin tarihi, bu insani çok yön-
lülüğü. pariak bir biçimde göstermekte ve insan-
lığın daha da ılerleyebileceğını güvenceye almak-
tadır. Burada, uygar insanlann, kendi insani de-
ğerlerini yitirmeden bir başka dil edinebilecekle-
rini, yani dilbilimsel gettolarda hapsedilmemele-
ri gerektiğini keşfettik. Benim babaannem Eska-
nazi dilini konuşuyordu, ama ben, benim çocuk-
lanm ve torunlanm şu anda kendi dilimizi Sha-
kespeare'in dili olarak görüyoruz.
IAmerikalı ohnanın
kolayhğı
Burada, Amerika Birleşik Devletleri'nde, okul-
larda Amerikan göçmen gençliğinın birçok ku-
şaklannın ana-bababalanna lngilizce konuşmayı
öğrenmeleri için yardımcı olmalan ile çocuklann,
ana-babalanna yeni usuller öğretebileceklerini
öğrendik. Bu, aynca gençlikteki Amerikan güve-
nini anlamamıza da yardımcı olur.
Amerikalı olmanm kolayhğı, bizleri yeni gelen-
ler hakkında kuşkucu olmamamız için ve buna
karşılık onlan yeni arkadaşlık kurucular olarak
karşılamamız için cesaretlendirmiştir. Ameri-
ka'da, bir ulusun kurulması için insanlann kesin
dogmatik ideoloji ya da ortodoks bir doktrine ge-
reksinimi olmadığını öğrendik. Bizim -başkala-
nnca anlaşılması zor olan- siyasal federalizmi-
miz, özellikle ideolojik olmayan siyasalanmız,
değişik insanlann, değişik dinsel mezheplenn ve
farklı tarihlerin yan ürünleri olmuştur. Daha bi-
rinci gününden beri çok etnik kökenli olan bir ül-
ke olarak siyasal inancımızı, banş ve refah için-
de bir arada yaşamak gereksiniminde bulduk. -
Siyasal becerinin en dayanıklı ve etkili çalış-
malanndan biri olan- anayasamız, bir ideolojinin
açıklanması değildir. Daha çok, siyasal tek-
nolojinin esinli bir çalışmasıdır. O, Batı tarihinde
bütün siyasal ortodoks düsünceler hakkında kuş-
kulanabilecek cesarete sahip olan ve gelecek
kuşaklar için rahat hareket edebilecekleri bir or-
tam bırakmak isteyen pratik kişilerce ev ortamın-
da düzenlenmişti.
YARJN: Iba Der Thiam
Y A Y I N H A K K I C u m h U r İ y e t ' E A İ T T İ R . İ Z İ N S İ Z Y A Y I M L A N A M A Z
ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERE
MÜJDE
TÜRK DİL KURUMU'NUN
OKUL SÖZLÜĞÜ
çtktt
Fiyıtı: 260.000 TU(catli)
FiyaU : 200.000 TL. (plâftik luplı)
öğretmco vc 6frencü*r içio % 25 indirira yıpdır
Adrct: AUtBrfc Butvan, 217 Kavakhdere-ANKARA
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE
BAŞKANLIĞI'NDAN
DUYURU
FOTOĞRAF YARIŞMASI
KONU: İstanbul'da Zaman ve İnsan
ödüller Siyah-Beyaz ve Renkli baskı olmak üzere iki
dalda verilecektir.
I.ödül :30Milyon
2. Ödül : 20 Milyon
3. ödül : 15 Milyon
Üç Mansiyon : 10 Milyon
Yarışmaya son katılma tarihi: 30 Nisan 1995
Yarışma Şartnamesi, Taksim Sanat Galerisi (Adres:
Taksim Sanat Galerisi, Cumhuriyet Caddesi, No: 24,
80090 Taksim/lstanbul) ve fotoğraf derneklerinden te-
min edilebilir.
İLAN
T.C.
TEKMAN ASLÎYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo:1989 69Esas
1993-16 Karar
Davacı TEK Genel Müdürlüğü'nü temsilen Av. Mehmet Bulut
tarafından Davahlar M. Emin Şadioğlu, Ali Galip Derdiyok, Meh-
met Erbey, Haydar Erbey, Şevket Ağır, Sabri Ağırkan, Hakkı Ağır-
kan, Mehmet Hasar, M. Sıddık Hasar, Hasan Hasar, Hüseyin Ha-
sar, Süleyman Aktaş, Nurhamza Aktaş, Arif Yaaa, Hulusi Aktaş,
Halis Aktaş, Mehmet Ali Ağırkan, Atilla Ağırkan aleylerine açılan
Tekman Ilıgöze Köyü 191 parsel no'lu parsel üzerinden geçen Erzu-
rum-Hınıs Enerji ıletim hattı altına rastlayan 181 m
r
lik direk yeri ile
32926 m
2
'lik yerle ügili TEK aleyhine irtifak hakkı kurulmasına tliş-
kin açılan tescil davasının mahkememizce 6.4.1993 tarihinde kabulü-
ne karar verilmekle; karar davalılara tebliğ edilemediğinden ilanen
tebliğine karar verilmiştir.
İşbu ilanın gazetede ilanından itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş
sayılacağı ilanen tebliğ olunur. 9.8.1994
Basın: 51066
PERDE ARALIĞINDAN
NadirNadi
4.bası70.000(KDVİçinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İstanbul
ödemeti göoderUmez
Orak-ÇeMç rJe Nerten...
Şu orman yangmlarını gördükçe eski yangınları anım-
sadım. Eskiden orman yangınları bu kadar çok olmazdı,
"resmi daire" yangınları vardı. İstanbul'da, Ankara'da
"resmi daire"\er yanar, yangını kimin çıkardığı, neden
çıktığı bilinmezdi. Böyle olunca, yangınlar kolayca sol-
cularınüstüneatılırdı.
"Kimyaktı?"
"Nerede yandı?"
"Neden yandı?"
Bu soruların yanıtını kimse kolay kolay veremezdi; bir
bilinmeyen rüzgar eser dururdu.
Bu yangınlardan en önemlisi Ulus meydanındaki Milli
Eğitim Bakanlığı yangınıydı. Yangın çıkmış, eski ve tari-
hi yapı cayır cayır yanmıştı. Bu yangınlar karşısında şa-
irler boş durur mu? Orhan Vell şu dizeleri döktürerek
yangına karşı çıkmıştı:
Açlıktan bahsediyorsun!
Demek ki sen komünistsin!
Demek bütün binalan yakan sensin.
Istanbul'dakileri yakan sen!
Ankara dakileri sen!
Sen ne domuzsun sen!
Solculuk yangınlarla kendini gösterdiği gibi, sanat
okullarının hela duvarlarında orak-çekiç resimleriyle or-
taya çıkardı. Ankara'da üç sanat okulu vardı. Gün geç-
mez bu okulların hela duvarlarına orak-çekiç resimleri
çiziktirilmesin! Orak-çekiç resimlerinin fotoğrafları çeki-
lir, gazetelere basılır, solcuların azdığı ortaya konurdu.
Nedense bu solcu ressamlar hela duvarlarından başka
yere orak-çekiç çizmezlerdi. Bütün merakları hela du-
varlarıydı, orak-çekiçti.
Bir de Dil Tarih'in solcu hocaları vardı. Tek parti iktida-
rı bu hocalara da takmıştı. Amerika'da sosyoloji, psiko-
loji, antropoloji okumuş bu seçkin hocalar ya "bakanlık
emrine"alınırlar, ya da "açığa" çıkarılırlardı.
Sağcı öğrencilerle solcu öğrenciler birbirlerinetutuş-
turulurlar, sağcı hocalara iş çıkardı. Solcu öğrencilerle
sağcı öğrenciler birbirine tutuşturularak kendi özel poli-
tikalarını sürdürürlerdi. Örneğin Köy Enstitülerinin üstü-
ne öğrenci sataşmaları böyle olmuştur. Yöneticiler,
gösterileri yapan öğrencilerin üstüne varmazlar da ho-
caları fakülteden atarlardı.
Sonunda hocaların kadroları bütçeden çıkarılır, fakül-
te solculardan kurtulurdu.
Bu, yıllarcasürerdi.
Hasan Ali Yücel Milli Eğitim Bakanlığı'ndan ayrıldı;
Nihal Atsız'la Sabahattin Ali mahkemelık oldular. iki
parti arasında (DP ile CHP) uzun yıllar, bu, çekişme ko-
nusu oldu.
Sabahattin Ali-Atsız, Kenan Öner-Hasan Ali Yücel da-
vaları ön plana çıktı. Sabahattin Ali Bulgar sınırında bir
cinayete kurban gitti. Bir ara çekişme unutulur gibi ol-
duysa da günü geldiğinde tazelendi.
Sağ-sol çatışması Demokrat Parti-Halk Partisi arasın-
da yıllarca sürdü. 1960'tan sonra İsmet Paşa "ortanın
solunu" benimseyerek konuyu taze tuttu. Daha sonra
"ortanın soluna" Ecevit geçti. Bugün ortanın solu Ece-
vit'in ağzında "demokratik sol" oldu. Bu kılığa bürün-
mek Marksist soldan ayırmak içindi. Ecevit solcuydu
ama, Marksistdeğildi.
Ceza yasasından 141 ve 142'nci maddeler çıkarıldık-
tan sonra sol, korku olmaktan çıktı.
Sol zararsız görüldükçe, sağ azıyordu. Hela duvarları-
na orak-çekiç çizme dönemi çoktan kapanmış oldu.
Şimdi de başka işaretler peşinde koşanlar var.
BULMACA
1 2 3 4 5 6 7 8 9SOLDAN SAĞA:
1/ Yasa hükümleri ile
mahkeme ve idare karar-
lannın dayandınldığı
nedenler. 2/ Eski yapı ya
da kent kalınüsı... Ahlak
bilim. 3/ Misket limonu
da denilen küçük bir li-
mon cinsi... Ağızda güç
eriyen bir şeker. 4/ Yaiı- 6
çapkını da denilen ve su j
kıyılannda yaşayan bir
kuş. 5/Bir nota... Ahi ku- 8
ruluşlanna girenlerin tö- g
renle bellerine bağlanan
kuşak. 6/ Notada durak işareti...
Bir çeşit a a bira. 7/ Hafıfseme
amacıyla "şimdiki zaman" anla-
mında kullanılan sözcük... Bizmu-
tun simgesi. 8/ Bir çeşit çörek...
Ruh. 9/ Osmanlılar'da gümrük
vergisi... Keseli ayı da denilen ve
Avustralya'da yaşayan kürkü de-
ğerli hayvan.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Patatese benzer yumrulan yiye-
cek olarak kullanılan ve yurdumu-
zun güneyinde de yetiştirilen bir bitki. 2/ Bir şeyin erebileceği
uzaklık; menzil... Evlere çeşmeden su taşımayı iş edinmiş olan
kimse. 3/ Kum fah... Düz ve ensiz kıhç. 4/ Hayvanlara vurulan
damga... Fas'ın başkenti. 5/ Aktinyum elementinin simgesi...
Argoda çok çalışan öğrenci. 6/ Tuzla terbiye edilmiş yeşil zey-
tin. 7/ Bir mahn cinsini ve fıyaünı gösteren küçük kağıt... Uzak-
lık işareti. 8/ İlkel benlik... Zayıf yapılı, güçsüz. 9/ Genellikle
güldürü türünde kısa oyun... Tırpana bahğına verilen bir başka
ad.
T.C.
ÇtVRİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DosyaNo: 1993281-304
Davacı Asiye Türk vekili Av. Galip Yaaa tarafından davalı
Bekir Türk aleyhine açılan şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma da-
vasının mahkememizde yapılıp biürilen açık yargılaması sonunda:
Mahkememizden verilen 29.6.1994 tarih ve 1993/281-304 sayüı
karan taraflann şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalanna, 15.7.
1993 tarihinden itibaren 400.000.-TL tedbir nafakası ile 356.750 lira
yargılama gideri ile davacı vekili için 650.000 lira ücreti vekaletin da-
valıdan alınarak davaaya verilmesine karar verilmiş olup, yargılama
arasında davahya ilanen tebligat yapıldığı. bu nedenle karann dava-
lıya ilanen tebliğine, ilan tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde davalı
tarafından temyiz olunmadığı takdirde karann kesinleşeceği hususu
ilanen tebliğ olunur.
Basın: 36030
İLAN
ERZİNCAN SULH HUKUK
MAHKEMESÎ'NDEN
DosyaNo:1994 11
Davacı Eyüp Soylu tarafından davalılar Kazım Polater ve Halis
Polater aleyhine açılmış bulunan Erzincan ili Çarşı Mahallesi 3 pafta,
153 ada ve 6 parsele ilgili ortaklığm giderilmesi davasının yapılan açık
duruşmasında verilen ara karan gereğınce:
Adresleri tespit edilemeyen 4000,5120 hisse sahibi Ahmet oğlu Ka-
am Polater ile 12/5120 hisse sahibi Yahya oğlu Halis Polater'e tebli-
gatın ilanen yapılmasına karar verildiğinden yukanda adı geçen
davalılann duruşmanın talik edildiği 12.10.1994 günü saat9'da mah-
kememizde hazır bulunmalan veya kendikrini kanuni bir vekil ile
temsil etürrneleri, duruşmaya gelmedikleri takdirde duruşmanın gı-
yaplannda icra kılınacağı tebügat yerine kaim olmak üzere ilanen
tebliğ olunur.
Basın: 51112