Katalog

21 TEMMUZ1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Koç, 94 yaşında • ERDEK (AA) -İşadamı ve sanayici Vehbi Koç, 94. yaşgününü aileşi ve yakın dostlanyla tatilini geçirdiği Erdek Pınar Otel'de sade bir törenle kutladı. Koç, yaşgünü için Istanbul Dilmen Otel'de özel olarak hazırlanan ve üzerinde "Çok yaşasın babamız" yaası bulunan tek katlı pastadaki tek mumu üflerken, Türkiye'nin huzur ve güven içinde kalkınması dileğinde bulundu. Koç'u ilk kutlayanlar, kızlan Suna Kiraç ve Semahat Arsel oldu. Koç, yaşgününü 30 yıldan bu yanaPınar Otel'de kutladığını ve Erdek'i çok sevdiğini söyledi. SHP'nin servet komisyonu adayları • ANKARA (Gımhuriyet Bürosu)- I983"den sonra kurulan veTBMM'de temsil edilen siyasi partilerin liderlerinin mal varhklannı araşürmak üzere oluşturulacak komisyon için DYP'den sonra, SHPde adaylannı netleştiriyor. SHP, komisyon üyeliği için götürülen öneriyi kabul eden, Malatya Milletvekili Mustafa Yılmaz, Kars Milletvekili Atilla Hun ve İzmir Milletvekili Atilla Mutman arasında seçim yaplarak, 2'sinin adını Meclis Başkanlığı'na bugün bildirecek. Boynen Turgutlu'da •TURGLTLU (Cumhuriyet)- Yeni Demokrasi Haraketi lideri Cem Boyner, olaylara "yumuşak baktıklannı" belirterek, '"Hareketimiz, Demokrat Parti'den sonra halkın desteğini almış ikinci parti olacakür" diye konuştu. Turgutlu Genç Işadarnlan Derneği'nce düzenlenen "Ekonomide Bunalım ve Çözüm Yollan" konulu toplantıda konuşan Boyner, yeni oluşumla ilgili bilgiverdi. 5 KHK iptal yolunda •ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Anayasa Mahkemesi. iptal edilen özelleştirmeye ilişkin Yetki Yasası'na dayanılarak çıkanlan ve KİT'lerde zorunlu emekliliği öngören düzenlemenin de aralannda bulunduğu 5 kanun hükmünde kararnamenin (KHK) iptali için açılan davalan. bugün karara bağlayacak. Hükümet, özelleştirmeye ilişkin Yetki Yasası'nın iptalinden kısa bir süre önce Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren KHK ile KİT'lerde zorunlu emeklilik uygulamasını başlatmış ve bu memurlara maaş ödenmesini durdurmuştu. 'Sakık ölmüş olabilip' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- İçişleri Bakaru Nahit Menteşe, PKK'nin lider kadrosunda yer alan Şemdin Sakık'ın bir çatışmada yaralanıp kaçüğı istihbaratının kendilerine de geldiğini bildirdı. Menteşe, "Bazılan ölmüş olabileceği iddiasmda da bulunmaktadırlar" dedi. Solda yeni parti • tstanbul Haber Servisi- Yeru Demokratık Değişim Partisi adıyla yeni bir oluşum gündemegeldı. Kendisinden önce amaçlannı kamuoyuna duyurmaya çalışan partinin "Yeni Bir Türkiye İçin Çözüm: Yeni Demokratik Değişim Politikalan ve Yeni Demokratik Değişim Partisi Hareketi" adı altında yayımlanan kitapçığında, 'tek ulus' anlayışı ile Kürt halkı başta olmak üzere Laz, Çerkez, Arap, Ermeni, Boşnak, Gürcü ve azınhklann tümünün varlığı inkar edılmış ve haklan tanınmamıştır." deniüyor. 380385 nolu. E sınıfı sürücü belgemi kaybettim. Gecersizdir. MUSTAFA ÇAKMAK Seyfi Oktayeşyasııutopladı GÖKSEL POLAT AYŞE SAYIN ANKARA - Kabinede yapı- lacak revizyon, SHP"li hükü- met üyelerini Genel Başkan ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'a isyan noktasma getirdi. Makamındaki eşyalan- nı toplayan Adalet Bakanı Sey- fi Oktay, kabıne dışında bırakı- lacağı konusunda kendisine ge- rekçe bildirmediği için Kara- yalçın'ı eleştirirken "Ben yap- tım demekle olmaz" görüşünü dile getirdi. Kabine dışında bı- rakılacak isimJer arasında yer alan Turizm Bakanı Abdülka- dir Ateş de rahatsızlığmı, "Ya- pdacaksa yapdsın" sözleriyle dile getirdi'. SHP'li bakanlan başanlı bulduğunu açıklayan Karayalçın ise kabinede yapa- cağı revizyonun "bakanuk de- neyimi olan milletvekiüerinin sayısının arttırüması" gerekçe- sine dayandırdı. Seyfı Oktay, Cumhuriyet'in. kabine dışında kalacağı yönün- deki haberleri nasıl değerlendir- diği sorusunu yanıtlarken "Par- ti yetkili organlarının. Bakanlar Kurulu'nda her zaman değişiklik yapmaya yetkili olduğunu" be- lirterek şunlan söyledi: 'Ben yaptım demekle olmaz' "Bu değişiklik, Genel Baş- kan'ın, parti vetkili organlannın verdiği yetkije dayanarak yaptı- ğı yeni bir operasvondur. Kabine dışı kalmam konusundaki ha- berlerin doğnı olduğuna inandı- ğım için eşyalarımı topladun ve şimdi yeni görevlendirilecek ar- kadaşa devir teslim için bekliyo- rum. Kırginlığım söz konusu de- ğil. ancak Sayuı Genel Başkan, bakanlığa atamayı düşündüğü arkadaşlanmızla birçok temas yaptüar. İsterdim ki benimle de görüşsün ve 'Seni alacağım' de- sin. Neden alacağım da gerekçe- sini de söylesin. Bu işin nezaketi böyleydi. Bunun gerekçesini Öğrenmek benim hakkımdı ve kamuoyunun da hakkıdır. Elbette neden alındığım konusunda bir gerekçeleri vardır. Bu gerekçelerin de muhatabı olan kişiye bildirilmesi gere- kir." Oktay. "Koalisyonun SHP kanadı- nda başanlı olarak değeriendirilen ba- İŞİII ÜBZakBtİ Bir türlü sonuçlandınlmayan koalisyonun SHP kanadında değişiklik gündemi SHP'li bakanlan Karayalçın'a karşı biliyor, Adalet Bakanı Oktay, "İsterdim ki benimle de görüşsün ve 'Seni alacağım' desin. Neden alacağım da gerekçesini de söylesin. Bu işin nezaketi böyleydi" dedi. ÇİZMEDEN YUKARI /MUSA KART Memur zammı; bir karpuz parası!.. kanlar arasında yer alıyordunuz. Şimdi kabine dışı kalmanız söz konusu. Bu çe- lişkiyi nasıl açıklıvorsunuz" sorusuna. şu yanıtj verdi: "Bunu ben değil, bu tasarrufu vapan- lar yanıtlamalıdır. Şu anda spekülasyon yaratacak bir şey sövlemek istemiyorum ama bu tasamıfun gerekçesinin ne ol- duğunu da merak ediyonım. Ben buraya kendi çabalarımın >e halkımın bana olan güveni ile geldim. Hiç kimseve ödeyecek faturam yok. Bir demokratik işleyiştir, parti yetkili organlarının bir tasarrufu söz konusu. Ama öncelikk bu tasamıfun gerekçesini sövlemek durumu vardır. Ben istedim. böyle yaptım' demek hiç- bir koşulda, hiçbir yerde olamaz. Gerekçesini sövlemek lazım, bu benim hakkımdır. Doğrudur. de- ğildir o ayrı konu ama bunu me- rak ediyonım. Bunu öğrendiğim zaman daha ayrıntılı açıklama yapacağun." Ateş: Yapılacaksa yapılsın Adı kabine dışında kalacak- lar arasında geçen Turizm Ba- kanı Abdülkadir Ateş de Cum- huriyet'e yaptığı açıklamada, kabine değişikliği haberlerin- den duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Karayalçın'ın şimdiye kadar, resmi olarak yalnızca kabine değişikliği olacağını söylediğini, ancak tarih verme- diğini ifade eden Ateş, "Bunun dtşmdaki şeyler basının kendi kendine yazdığı olaylar. Şimdi- ye kadar resmi olarak "Şu tarih- te kabine değişecck' diye bir şey söylenmedi. Parti yetkili organ- ları da bir tarih belirtmedi. Ama basın yazıyor ve kaynağını açık- lamıyor" dedi. Ateş, basında her gün isimlerinin yer almasm- dan rahatsızlık duyduğunu da belirterek "Kabine değişikliği yapılacaksa yapılsın, yapılma- yacaksa yapıbnasın. tsmimizin sürekli basında ver alması bizi de rahatsız ediyor. Rahatsızlığın kaynağı bu" diye konuştu. Karayalçın: Bakan sayısı arttınlsın SHP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Karayalçın, Kıbns Banş Harekatı'nın 20. yıldönümü kutlamalan için bu- lunduğu Kıbns'ta, gazetecilerin kabine değişikliğiyle ilgili soru- lannı yanıtladı. Karayalçın, ka- bine değişikliğiyle ilgili çalış- malann sürdüğünü, çalışmalar tamamlandığı zaman gerekli açıklamayı yapacağını söyledi. Karayalçın, "Kabine niçin de- ğiştiriliyor? Bu bakanlar başarı- sız mı" sorusuna. "Hayır, kativyen. Ba- şarısızlıkla hiçbir ilgisi yoktur. Bakanlık deneyimi taşıyan milletvekillerinin sayısının artmasında yarar görüyonım. Bu bir nöbet değişikû'ğidir" karşılığını verdi. Karayalçın, bir başka soru üzeri- ne de SHP'de yaşanan çalkantının haklı nedenlere dayanmadığını söyledi. DYP'dehesaplaşmaeylülde DYP'li muhalifler, başta büyük şehirler olmak üzere Türkiye genelinde yemekli toplantılar düzenleyerek, olağanüstü kongre konusunda örgütün nabzını tutacak. Genel merkeZ SertleŞÎyOP Atağa geçen muhaliflere karşı Çiller yanhlan tavırlannı sertleştirdi. Başbakan Çiller'in kurmaylanndan Orman Bakanı Ekinci, "Son açıklamalanyla kendini sıfırladı" dediği Cindoruk'un istifasının milletvekilleri tarafından istenebileceğini söyledi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- nık- DYP yönetiminden tepki görüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çillerin vergisiz serve- tine ve yurtdışındaki yatınmlanna iliş- kin haberlerin DYP içinde yarattığı tartışma, giderek iç hesaplaşmaya dö- nüşüyor. Adalet Partisi döneminden başlaya- rak bugüne kadar partiye hizmet vermiş eski senatörler, milletvekilleri ve il baş- kanlanyla temas kuran DYP'li muha- üflerin, önümüzdeki günlerde, başta büyük şehirler olmak üzere Türkiye ge- neünde yemekli toplanülar düzenleye- rek olağanüstü kongre konusunda ör- gütün nabzını yoklayacaklan öğrenildi. Parti içi muhalefet. Çiller karşıtlanyla temaslanru sıklaştıran TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk u bekliyor. Yakm çevresine net bir eğilim bildirmemeye özen gösteren ve "Siyaset- te umut ve umutsuzluk yan yana yaşar" diyen Cindoruk. dün akşam Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'le Çankaya Köşkü'nde bir araya geldı. Başbakan Çiller'in, malvarlığına iliş- kin yaptığı açıklamalar ve ANAP'ın önergesinin ele ahndığı olağanüstü mec- lis toplantısı, DYP içindeki Çiller-Cın- doruk saflaşmasını netleştirdi. Cindor- uk'un geçtiğimiz günlerde toplanan DYP Temsilciler Meclisi'nde, genel merkez yanlısı baa il başkanlan tarafı- ndan "muhalefetle işbirliği" yapmakla suçlanması, parti içinde Çiller ile Cindoruk yanlılan arasındaki ipleri kopardı. Temsilciler Meclisi toplantısının ardı- ndan Hüsamettin Cindoruk'un tem- aslannı sıklaştırdığj Çiller karşıtlan, "muhalefeti sertteştirme" karan aldılar. Cindoruk'un, TBMM Başkanlığı'ndan istifa edebileceği olasılığı da muhalineri harekete geçirdi. Muhaliflerin tutumu DYP'li muhaliflerin, Meclis tatili sür- esince, il il gezerek, örgütle temas kurac- aklan, bu toplantılarda, Adalet Partisi'- nden bu yana partiye hizmet vermiş tanınmış ve parti tabanı üzerinde etkili isimlerin de haar bulunacağı öğrenildi. DYP'li muhalifler, genel merkez yönet- imi ve hükümete yönelik eleştirileri ned- eniyle 'istifayf düşünen milletvekili ve il başkanlanna da "Bu parti bizim. Bize muhalefet diyorlar ama asıl iktidar biziz. Biriikte partimize sahip çıkalım. İstifa etmeyin" çağnsında bulundular. Atağa geçen muhaliflere karşı Çiller yanlılan tavırlannı sertleştirdi. Başba- kan Çiller'in kurmaylanndan Orman DYP, Yıbıuız'ıkmdeşiyksıkıştuacak ANKARA (Cumhariyet Burosu) - Başbakan Tansu Çillerin maJvarbğîna ilişkin meclis arastırma önergesini SHP'nin desteğiylereddettiren DYP, ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz'u kardeşi Targut Yılmazın ticari faaliyetleri hakkmda dosya topîayarak vurmaya hazjrlanıyor. D YP'nin, îstanbuFda 3 bin 936 metrekarelik Hazine arazisini işgal ettiğini öne, sürerek. kardeş Yümaa: hakkmda İçjsteri Bakaniığı'na suç duyurusunda bulunacağı öğrenildi. DYP aynca, Turgut Yılmaz'm ortağs olduğu Tekstilbank 'm yurtdışına yaptığı para transferkrini de yakın takibe aldj. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Efcrem Pakdemirli, DYP taraiindan ortaya atılan iddialan "ciASye" ahnadıklannı belirterek, "önce Başbakan'ı masaya yatırsınlar, soora başkalarma çamur atsmlar" dedi. DYP Genel Başkan Yardıması Kjratîioğlu. dün düzenlediğj bastn toplanusında, ANAP Hderi Yıbnaz'ı. siyasi partilerin ve üderierinin malvarlıklarmıa inceJenmesi amaayia Meclis'te oluşturulması öngörülen komisyonun kurulmasını engellemekle suçjadı. ANAP'm hakn komisyon için üye belirkmediğıni beürten Kıratlıoğlu, "Sayuı Başbakan bu komisyonun önce kendiani incefetnesÜH istemesİBe karşm. ANAP lideri komtsyonun oiaşBias»ie^eOiyor. ÇüBkiiamacı, üzOnı yemek değil, bekçiyi <tövnjek"dedi. ANAP başta olmak üzere tüm siyasi partileri, çağjran Kıratlıoğlu, "Eğer böyle giderse bu bazİKfflB dediği gibi değü'2000yılında. Kırathoğlu, ANAP lideri Yılmaz'ın. izledîği muhaleFet pûlitîkasını değerîetHÜrirkendeşunlan söytedi: "Sertmuhalefet yapacakmış. Adm ne, mülayim, sert oisan ne yazar? Bugüne kadar yapön da ne otdu? Buadan sonra yapacağm dâ ancak ANA Pı eritmek olacaktır. Çünkü ANAP tebaşa, DYP'nin tabanıdır, kardeş partidir. Sen 45-46 yaşma gdmişsin, sertliğİB, yurouşakuğtn belli. Bundaa sonra huy ma değistirecekân? Sayıa V'ılrnaz'mkafasınâgöktenbirtakmgüçlerleTaöylergeli>wvebu vahiy ler Yılmaz'ı. boşabakıpkonHŞturuyor. Pifibrtmiş Yanıaz'HS tık tık diye tşleyen yeİkovanı, somında doracak." Pakdemirli: Gündemi saptırıyorlar ANAP Genel Başkan Yardımosı Ekrem Pakdemirli, DYP Genel Başkan Yardancısı Kjratîıoğlu'nun, kardeş Yılmaz'la ilgilj iddialannı, "gfeıdeiHİsaptınnak" olarak nitekndirdi. Pakdemirli, basın mensuplannın konuya ilişkin sorulanna, ü 3 0 b l k ? B b i i d E ç ^ , ğ g ğ y a » 0 >Tİfflda bfle hala biÖreiBeınişolabilir" dıye konuştu y ş g ş ş i Kıradıopu'au ciddiye alnuyoruz. Gûndeini saptınnak için goğsünü siper edeceğine,önce Başbakan'ı ameüyat masasma yafirsm,soara başkalanna çamur atsnı" yaruiını verdi. Pakdemirli. Başbakan ÇiBer'inservetîyle ilgili araştırmalann yapijacağını belirterek, vergi kaçırması vedığeriddialarm karutlanmasından sonra durumu halka anlatacaklannı ve sert muhalefet yapacaklanru bildirdi. • • • • w • • Bakanı Hasan Ekinci. "Son açıklamala- nyla kendini sıfırladı" dediği Cindoruk'- tan, DYP'li milletvekillerinin istifa etmesini isteyebileceklerini söyledi. Cindoruk'un, başbakanın malvarlığı- na ilişkin açıklamalanrun tarafsız kon- umuna yakışmadığını belirten Ekinci. şunlan söyledi: "Sayın Cindoruk, hangi partinin mil- letvekili olduğunu unuttu. Bundan sonra, milletvekillerinin istifa istemivle karşı karşıy a gelirse şaşırmasın. V aptıkları, ne parti disiplinine ne Meclis Başkanlığı'na yakışıyor. Tutumunu ancak tuhaf olarak niteleyebilirim. Parti, disiplinsizliği kal- dırmaz." DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu da paru içi muhalefeti "baş- bakanı yemek isteyen canavarlar" ola- rak nitelendirdi. Muhaliflerin, parti zeminlerinde farklı, medya önünde farklı konuşıuklannı öne süren Kıratlı- oğlu, "Kendilerine, ya olduklan gjbi gö- rünmelerini ya da göründükleri gjbi olmalarını tavsiye ederim" dedi. Kıratlıoğlu. Cindoruk'un Eylül'de is- tifa edip muhaliflerin başına geçeceği yolundaki iddialann anımsatılması üz- erine de. "Bulunduğu mevki nedeniyle açıktan faliyet gösteremeyenler, bunu uygun zemine inerek yapabilirler. Biz de- mokrat bir partiyiz. tabii olan da budur. Biz kapalı kapılar ardında değil, açık ze- minlerde mücadele vermeye alışmışız. Böyle olmayınca da tuhafımıza gidiyor. Eylül'de inecek miymiş? İnsin. Ama bu. ne hükümeti, ne de partiyi sarsar" görü- şünü dile getirdi. SHFden Gökçek'e: Şov yapma ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP Genel Başkan Yar- dımcısı Cevdet Sehi. SHP genel merkez binasının "usulsüz" abndığmı öne süren Ankara Anakent Belediye Başkanı Me- lih Gökçek'i "şov yapmakla" suçladı. Selvi, Gökçek'in, belediyeye ait konukevinin, SHP'ye usul- süz olarak satıldığı yönündeki iddialannı yanıtladı. Selvi. Gök- çek'in. belediye başkanlığı döne- mınde binayı "usulsüz olarak sattığmı" ileri sürdüp SHP Ge- nel Başkanı Murat Karayalçm'- ın, o dönemde "istismar edilir" gerekçesıyle binayı satmak iste- mediğini söyledi. SeKi. "Biz, ki- rada oturduğumuz binadan çıkarüdığımız için, amacunıza tam hizmet etmeyen binayı satm almaya mecbur kaldık" dedi. POLÎTIKA GÜINLÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA ;Bahri Yumuşak'ın Öfkesi... 'Bahri Yumuşak' yine debelenmeye başladı: "En büyük benim, benden büyük yok..." 'Bahri Yumuşak', 'takkeli liboş'un en yakın arkadaşı- dır. İkisini de gençlik yıllarından tanıyorum. Ikisi de pem- be yanaklıydı o tarihlerde. Ege'de kurulan 'şeriatkamp- ları'nda küçük yaştaki çocukları eğitirlerdi. Uzun paçalı ' don gıyerlerdi 'Bahri Yumuşak' ile 'takkeli liboş'. 'Kampların abileri' denirdi onlara. kaç yıl geçmiş aradan? 18-19 yıl... Arada bir şeriatkampları'm yazdığımızdaeski günle- rini anımsıyor ikisi de. Anımsayınca da deliye dönüyor- lar. Sağa sola saldırmaya başlıyorlar! Şöyle diyorlar: "Bizi başkalarıyla kanştırıyorlar..." Keratalar meydanı boş bulmuşlar, atıp tutuyorlar: "Bizim 'liboş' arkadaşlarımız var. 'ikinci cumhuriyet- çi' dönek sosyalistyoldaşlanmız var..." Soruyoruz: "Ne yapalım varsa..." "Ama onlar bizim yammızda. Bizi destekliyorlar. Ama kalemlerini eline alıp saldırıya geçmiyorlar.. " "Sonra?" "Size kimse dokunmuyor. Ben 'Bahri Yumuşak' bir de arkadaşım 'takkeli liboş', iki üç sakallı 'karayobaz ii- boş' kaldık..." Diyorum ki: "Sen hiç merak etme. Bir iki ay içinde senin dönek sosyalist yoldaşlann, 'ikinci cumhuriyetçi' bir gazete çı- karmak için hazırlıklara başlamışlar. Sen de orada 'Bahri Yumuşak' adıyla yazılar yazar, kulaktan dolma dedikodulan uflersin..." 'Bahri Yumuşak' çok sevindi. Yerinde zıplamaya baş- ladı: "Takkeli liboşa da yazı yazdınrlar mı?" "Elbette yazdınrlar. Onu senden ayırmazlar. Biliyor- sun. 'takkeli liboş' başka bir adla 'Yeni Yüzyıl Gazetesi- nde yazılar döktürürdü bir zamanlar." 'Bahri Yumuşak' ile 'te/c/ce//7/6oş'birâlem... 'Bahri Yumuşak' debelenmeye başlayınca 'takkeli li- boş' da ağlamaya başlıyor: "Eski defterleri karıştırma ne olur..." Hemen arkadaşımız Erbil Tuşalp'in 'Din, Siyaset ve Ticaret' dizisinden bir bölüm okumaya başlıyorum. Ses- sizce dinliyor. Erbil şöyle yazmış: "Şeriat özlemlerine 'demokrasi gömleği' giydirmeye kalkışan sahte dindarlann, seslerini çıkaramayacağı bir başka belge de 'tam 133 parça ekiyle, 38 sayfalık bir fez- leke' olarak elimizin altında duruyor. Devlete sızma ça- lışmalanna hiç ara vermiyorlar, ordudaki örgütlenmele- ri ortaya çıkınca kirli ellerini polise sokmaya çalışıyor- lardı. Varlığmı yadsıyamadıkları 'Emniyet Genel Müdür- lüğü PolisTeftişKurulunun28,8.1992tarihB.05.1.BGM. 060.01/15-92 sayıh fezlekesindeki kanıtlar, İzmir DGM'- nin yargı belgelerindeki kanıtlarm aynısıydı. Olaylar, yöntemler, vakıflar, evler ve dershaneler 'özel adlarına' varmcaya kadar, büyük benzerlik taşıyordu. Belgeler askeri liselere sızmaya ve ordudaki örgütlenmeye mad- di destek sağlayan Akyazıh' markasının polis okulları- na sızmak ve emniyet örgütüne el atmak için de 'etkin bir kurum' olduğunu gosteriyordu..." 'Bahri Yumuşak', "Benim ilgim yok bu işlerle" deyip karşı koydu. Ben de "Dinle " dedim " daha bitmedi." Okumayı sürdürdüm: "Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkan- lığı'nın 10 Mart 1992 tarihli irtica raporunu 'PKK için ha- zırlanmış' bir belge olarak sunan din tacirleri, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'nın 28 Ağustos 1992 tarihli fezlekesine de elbette Islami birkılıf bulacaklardı. Kendi çevrelerine 'Demokrasiyi uygula- maya kalkmak, Allah'a karşı harp ilan etmektir' diyorlar; müritlerine 'demokrasiyi bir küfür düzeni' olarak tanıtı- yorlardı. Sonra da 'inandığı gibi yaşamak' teziyle de- mokrasi kavgasının içine sızmaya çalışıyorlar; daha faz- la demokrasi istiyorlardı. İslamın birey, hak ve özgür- lükler, eşitlik, ulus, ulusal egemenlik' konusundaki de- ğiştirilemez yargılannı unutturmak için her türlü yalana başvuruyorlardı. Yalanlannı 'Hürriyetyineçarpıttı', 'Mil- liyet kışkırtmaktan vazgecmiyor', 'Cumhuriyet basın ah- lakmı çiğnedi' gibi saldırganlıklarla örtebileceklerini sa- narak butün politikalarını yalana endeksliyorlardı. Bîlgi- sayarının başına oturup 'PKK için hazırlanan bir raporu hayali Fethullah rfoca örgütü için hazırlanmış gibi gös- teriyor' diye yalan ve kin üreten Müslüman yazar, ünlü Hoca Efendi Hazretleri'nin 'doğruluğu ve hoşgörüyü sa- vunacağını' söylediği 'Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'n/n kuruculan arasında yer alacaktı. Sonra da hep biriikte 'basının içler acısı halinden' yakınacaktı. İşi çok iyi bili- yorlar, kılıcı çok iyi kuşanıyorlardı, ama yalanı çaresiz bir kader' olarakyaşıyorlardı. Kuran'dakianlamıylaka- derin ölçü' demek olduğunu bile bilmiyorlardı." 'Bahri Yumuşak' yerinden kalktı. Şeriat kamplarında yaşadığı günleri düşündü. Eski defterleri karıştırdığımız için yine öfkelendi, kin kustu. Gitti 'yeşil koltuğa' oturdu. Ardından debelenmeye başladı: "Ben bir 'Bahri Yumuşak'/m. Üstelik CIA ajanı oldu- ğum dasöylenir..." Salbell servet ANAP, BaşbakanÇiller'e 'soruşturma' hazırlığında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBM M arastırma önergeleri SHP ve MHP'nin desteğiyle etkisızduruma getirilen ANAP. Başbakan Tansu Çiller ve ailesinin trilyonluk servetinın peşini bırakmayacak. Türkiye genelinde. video bant ve afiş kampanyalanyla Çiller'in vergisiz servetine ilişkin muhalefeti geliştirmeyi planlayan ANAP yöneticileri. TBMM'nin normal çalışma düzenine ginnesiyle biriikte soruşturma önergesini gündeme getirecekler. TBMM'de Çiller'in serveti hakkındaki arastırma önergesinin reddedilmesinin ardından, "Asıl hesaplaşma bundan sonra. Aklanacaklannı sanıyorlarsa aldanıyorlar" diyen ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz, servet tartışmalannı miting meydanlanna taşıyor. • Araştırma önergesimn reddedilmesinin Çiller'i kurtarmadığını ve kendi çıkışlannın engellenmediğini söyleyen ANAP yöneticileri. "Çiüer'in şaibeli seneti şimdi kamuoyunda daha geniş tartışılacak. Biz iddialann arastırma komisvonunca incelenmesini istemiştik. Ama o reddedilince, konu TBMM'nin dışına taştı. Biz de kamuoyundaki tepkiyi geliştirerek sürdüreceğiz" diye konuştular. ANAP, teknolojik olanaklardan da yararlanarak kampanyalar düzenliyor. Çiller ve ailesinin büyük bölümü yurtdışında olan servetiyle ilgili. vergi kaçıfıldığına ilişkin belgelerin yer aldığı gazete haberlerini afiş olarak bastıran ANAP, afışleri Türkiye geneline yayacak. Ulaşılabilen tüm yerleşim bölgelerinde du\ arlan bu afîşierle kaplayacaklanru ifade eden ANAP yöneticileri, aynca Yılmaz'ın TBMM Genel Kurulu ve ANAP Grubu'nda yaptığı konuşmalann yer aldığı \ ideo bantlar hazırlamaya başladılar.