Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 TEMMUZ 1994 PERŞEMBE
DtZİYAZI
Rusya Uzay Ajansı Başkanı Yuri Koptev, ülkesi dışındaki ilk makalesini Cumhuriyet için yazdı
Uzayiçin ortaklık banşın ilkadımıInsanoğlu 20. yüzyılı 21. yüzyıldan ayıracak
ve binyılın devrini belirleyecek doğal sınıra hızla
ve karşı konulmayacak biçimde ilerlemektedir.
Bu sının geçme ve yeni bir çağı başlatma olana-
ğının, özellikle bizim kuşağımıza verilmiş olma-
sı nedeniyle bu olayın nasıl yaşanacağı, hangi de-
ney birikimiyle ilerleyeceğimiz ve geçen yüzyıla
ne bırakacağımız konulannda bir aldırmazhk, ka-
yıtsızhk içinde olmamalıyız. Insan için yüz ve
binyıl çok uzun bir süre. Ancak Dünya gezegeni
için tarihsel gelişiminde çok kısa bir zaman dili-
mi. Bununia birlikte, özellikle geride bırakmakta
oldugumuz yirminci yüzyıl, insan yaşamı ve ge-
zegenimizin kaderi için pek çok değişiklik getir-
di.
Bilim ve teknik alanında günümüzde elde edi-
len kazanımlar, gerçekten çok büyük. Insanın ça-
lışmakta oldugu hiçbir alan yok kı önemli bir atı-
lım yapılmamış olsun. Bilimsel teknik ilerleme,
20. yüzyıhn aynlmaz bir parçası olmuştur ve in-
sana konfor içinde yaşama olanağı vermektedir.
•Ortak uzay çalışmalan,
Dünyalılann ortak
ödevlerinin yerine
getirilmesi için ülkelerin ve
halklann birleşmesinin iyi
bir örneğini oluşturacaktır.
Bunun sonucunda Dünya'ya
yakın ortam, gezegenler ve
bunlann uydulan gelecek
yüzyılda insanlığın
hizmetine girecektir. Bu
amaç aracılığıyla belki de
insanoğlu tek bir banş
dünyasında yaşayabilir.
Ancak tûm olumlu sonuçlar yanında, bilim ve
teknigin kazanımlan, pek çok konuda bir dizi kü-
resel sorunun artmasına ve derinleşmesine de kat-
kıda bulunmuştur ki gerek ilerleme yolunda bun-
dan sonra nasıl bir yol alınacağı gerek tüm insan-
lığın gelecekteki varoluşu bu sorunlann çözümü-
ne bağlıdır.
Kalkınmakta olan ülkelerin bilimsel-teknik ve
ekonomik geri kalmışlıklanna koşut olarak, kal-
kınmış endüstri ülkeleriyle kalkınmakta olan ül-
keler arasındaki uçurumun artması, özellikle çok
daha keskin bir sorundur. Ekolojik sonınlar, ön-
celikli konular durumuna gelmiştir. Çünkü geze-
genimiz zehirli atıklardan, orman ve toprak kay-
naklannın denetimsiz kullanımından, doğaya ve
çevîeye kapsamı düşünmeden yapılan yaklaşım-
lardan dolayı can çekişmektedir. Çeşitli bölgeler-
deki siyasal istikrarsızlık ve silahlann gölgesin-
de yaşama sorunlan çözümlenmemiş olarak dur-
maktadır. Suç işleme ve terorizm yaşantımızın
alışılagelmiş bir olgusu durumundadır ve bir nük-
leer savaş çıkma olasılığı eskiden oldugu gibi hâ-
lâ ortadan kaldınlmış değildir.
Bunlar bizim ve çocuklanmızın her ortamda
çözmemiz gereken birikmiş görevlerimizin sade-
ce küçük bir bölümü. Yapılan büyük keşiflere ve
dünyamn elde ettiği kazanımlara karşın yeryü-
zünde yaşam, henüz sakin ve tehlikesiz değil.
Çünkü insanoğlu bir ülkenin ya da bir halkın öte-
kiler üzerinde üstünlük elde etmesi uğruna veri-
len savaşta, buna karşı koyma yolunda tüketti-
ğinden çok daha fazla güç, kaynak ve zaman har-
cadı. Eğer biz yeni bir yüzyılı karşılamayı ve 21.
yüzyılda yaşamayı istiyorsak îngiliz filozof B.
Russel'in sözlerine kulak veımeliyiz: " Günü-
müzde ve çağunızda çıkacak bir dünya savaşı top-
luca intihar demek olacaktır. Her çeşit somut sa-
vaş aracuıın yok edilmesinin hiçbir zaman anlamı
olmadı, olmayacak da... Savaşın kendisinin yok
edilmesi gerekmektedir"
I Son on yWaki gettşmeter
I ifttrUği otamtfdarn arttırdı
Son on yılda ortaya çıkan jeopolitik ve sosyo-
ekonomik değişikliİder, insanlığın ortak sorunla-
nnın çözümünde uluslararası işbirliği planında
geniş olanaklar yaratmıştır. Ancak bunun için ça-
balar ve çeşitli devletlerin kaynaklannı birleştir-
meleri gerekmektedir. Bu tür bir yaklaşımı pek
çok kişi paylaşmaktadır. Bunun en güzel örneği
ise Rusya'nm da katılımıyla uluslararası uzay is-
tasyonunun gerçekleştirilmesi olabilir. Dünya top-
luluğu çerçevesinde yürütülecek ortak uzay çalış-
malan, Dünyalılann ortak ödevlerinin yerine ge-
tirilmesi için ülkelerin ve halklann birleşmesinin
iyi bir örneğini oluşturacaktır.
Kişilik olarak küresel uzay tekniğinin kullanı-
mı ulusal sınırlar içinde kalmamakta, dünya uy-
garhğı için yeni ufuklar açmakta, özden yeni bir
düzeyde gözlemleme, doğanın kullanımı, ekolo-
jik ve bilgi sağlama ödevlerinin yerine getirilme-
sine olanak vermektedir.
Gelişiminin ta başından beri ve uzay çalışma-
lanyla uğraşan ülkelerin kendi istekleriyle uzay
çalışmalan, hiçbir zaman yok etmeye yönelik ol-
mamıştır. Ve bu egilimi bizler sonsuza kadar ko-
rumalıyız. Atalanmız dahi bunu kavramışlardı.
Eski Hint kaynaklanndan "Samarang Sudra-
har"da uçan gemi hakkında şunlar söylenmekte-
dir: "Biz uçan aracın parçalannın nasıl yapılaca-
ğını bilmediğimiz içindeğÛ, nasıl yapılacağuu sak-
h tutabilmek için söylemiyonız. Aygıtın aynnüla-
n açıktanmamaktadır. Çünkü herkesin öğrenece-
ği bu bilgUer kötüye hizmet edebiür."
Geçen yüzyılla içinde yaşadığımız yüzyıhn sı-
nınnda ortaya çıkan uzay çalışmalan, yalnız bin-
yıllann gelecekteki vardiya değişimini belirleyen
özelliklerden biri olmalda kalmayıp aynı zaman-
da değişik siyasal ve ekonomik yönelimlerdeki
devlet ve halklan birbirine bağlayan zincirin bir
halkası ve insanoğlunun yeni dünyalaragitme ko-
Portre
ABD'de uzay lobisi yapan Rus
Rus Uzay Ajansı Genel Müdûrü
YuriNikoloyeviçKofrtev,
Amerikalı meslektaşı NASA
Başkanı Daniel S. Goklin gibi
1940'ta doğdu. StavTopolVle
dûnyaya gelen Koptev, 1975
yıkndaMoskovaNE. Bauman
Yüksck Teknik Okulu'nu
bitirdi. Uçan aygıtiar mekanik
mühendisidir. Teknik bilimler
doktora adayıdır. 1969'a kadar
S.A. Lavockın Bilimsel-Üretim
Büiiği'nde, 1969-72 yıllan
arasında Genel Makıne Yapım
Sanayii Bakanlığı'nda Bakan
Yardımcısı olarak görev yapb.
tlginç bir rastlantı Amerikalı
meslektaşı gibi o da uzay
ajansının başına 1992'de
getirildı. Yakırt tarihe kadar bu örgütün
ödenek koparma yolunda baa
temsilcı ve senatörlere yaptığı
ziyareöe Goldin'e
Washington'da bir "k>Wd" gibi
eşlik ettiği biliniyor.
Bu proje için ABD'nin 17.4
milyar dolar (yaklasık 420
trilyon TL) daha, Rusya'nın 5
nrilyar dolar (yaklaşık 150
trilyon TL). Japonya, Kanada
ve 10 Avnıpa ülkesinin de
toplam 9 milyar dolar (270
trilyon lira) harcaması
öngörülüyor. 415 ton
ağırlığmdakı uzay araşörma
istasyonu 109 metre çaptnda ve
altı laboratuvar modülünden
oluşacak. Tasanmın 2002
yılına kadar beş yılda
tamamlanabilmesi için ABD'nin 27 mekik.
başındaki kişinin adı çok gizli tutulurdu. Rusya'nın 57 roket ve Avrupa'nın bir Ariane
Adının açıklanmasmdan sonra kendisi ile ilişki
kuran Cumhuriyct'e Koptev'in yazdığı yazı
Rusya dışındaki ilk makalesi oluyor.
Goldin ile yakın bir işbirliği içinde olan
Koptev, Amerikalı bir işadamı gibi hareket
etmcsiyle tanmıyor. Hatta Koptev'in, ABD
Kongresi'nden Ortak Uzay istasyonu için
fuzesini fırlatmalan gerekiyor. Goldin,
Koptev'in maddi ve bilimsel katkısı hakkında
kongrede. "Rus katlası Amerika vergj
yükümlütükieri için iyi bir düzenlemedir. KaJdı
kiRıısya'nmkatkıstfle daha iyi bir uzay
istasyonu da yaptlnıış oJacak" diyor. Koptev,
evli ve iki erkeic çocuk babasıdır.
Yuri N. Koptev
Koptev önümüzdeki yüzyıhn uzay çağı olacağına inaıuyor ve şöyle diyor: 21. yüzyıla, süper ilet-
keriler ve biyolojik açıdan çok temiz etkin maddecikJer gibi yeryüzünde elde edilemeyen madde-
lerin yörüngede üretilmesiyle gireceğimizi ümit ediyorum. Yörüngeye yeıieştirilecek olan fabri-
kalar, yalnız madde sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda ekolojik sorunlan da azaltacaktır.
nusundaki cesur düşünün gerçekleşmesinin de bir
simgesi durumuna gelebilir. Ancak başanlar elde
eden insanoğlu, güvenli ve planh bir biçimde uza-
yın keşfinin sürdürülebilmesi için üstesinden ge-
linmesi gereken çok büyük zorluklan da anlama-
ya başlamıştır. Tüm bunlar, ancak insanlann bir-
leşmesi durumunda olanaklı hale gelecek ve uzun
vadeli uzay çalışmalannın gerçekleştirilmesinde
yapılacak işbirliği, karşılıklı anlayış ve gelişime
giden uzun yolda bir başlangıç aşaması olacaktır.
Uygarlık tarihinde görece çok kısa sayılacak
bir sürede uzay araştırmalan konusunda elde edi-
len kazanımlar, gerçekten
hayret vericidir. Uzay
araştırmalan ve pratik uy-
gulamalar yolunda onlar-
ca ülke yürümeye başla-
mıştır. Günümüzde uzay
sistemleri, kompleksleri
ve kaynaklan, tekniği,
teknolojisi, üretim ve de-
neme tesisleriyle uzay ça-
lışmalannın ilerideki gelı-
şimini sağlayacak bilim
ve teknik dallan kapsayan
büyük bir potansiyel oluş-
turulmuştur. Geçen yıllar
uzay biliminin ve tekniği-
nin olağanüstü bir hızla
geliştiği bir dönem ol-
muştur ve bunlar yardı-
mıyla elde edilen bilimsel
teknik bilginin boyutlan,
yakın çağ boyunca birik-
miş boyutlardan kat kat
fazladır.
Yüksek kalkınmışlık
düzeyine ulaşmış ülkele-
rin tüm ekonomik alanla-
n için belirgin olan birleş-
me süreçleri, şimdilerde
dünya düzeyinde ve uzay-
cılık alanında gerçekleşmektedir. Burada belirgin
olan gerçek şudur: Uzay çalışmalan öyle bir ge-
lişme aşamasına ulaşmışrır ki, teknik açıdan ba-
kıldığında bir ülkenin, hatta en zengin ülkenin
ekonomisinin bile gücünün yetmeyeceği, ancak
gerçekleşmesi tüm insanlığın yaranna olabilecek
ödevleri yerine getirme olanaklanna sahiptir. Ve
sanınrri 21. yüzyılın başlanndaki bütün büyük
kapsamlı uzay tasanmlan; uluslararası finans-
man, ortak biçimde hayata geçirme ve kullanma
temelinde gerçekleşririleceklerdir.
Bilimsel uzay araştırmalannda ağırlıkh olarak
tümüyle yeni temel ve uygulamalı bilimsel-tek-
nik sorunlann ortaya konmasına ve çözümlenme-
sine olanak sağlayacak tasanmlar gerçekleştirile-
cek, uzaylılar ve insanoğlu hakkındaki bilgiler ge-
nişletilecek ve derinleştirilecektir. 21. yüzyıhn
eşiğinde genel olarak uzay çalışmalannın gelişi-
mini değerlendirirken her şeyden önce uzay ça~
lışmalannın yerküremiz ve bizzat kendimizle il-
gili bilgilerimizi zenginleştirdiğinin ve 20. yüz-
yıhn, uzay çağının yalnız bir başlangıç çağı olma-
sına karşın, sanayinin pek çok dalı için pratik
önem kazandığının altını çizmek isterim. Bizler
henüz Dünya'ya ve Güneş'e yakın alanlan; Gü-
neş'i, Ay'ı, gezegenleri inceliyoruz, uydulann,
yörünge istasyonlannın, roket taşıyıcı sistemlerin
olanaklannı sergiliyo-
ruz. Ancak uzay tekni-
ği genel olarak, henüz
yeri doldurulamaz, in-
sanoğlunun her alan-
daki yardımcısı konu-
muna gelememiştir.
Özellikle bugörevin
yerine getirilmesi,
uzay çağı olması gere-
ken 21. yüzyıl insanı-
nın işi olacaktır Bugün
kıtalar, okyanuslar, at-
mosfer nasıl ki insanlı-
ğın hizmetindeyse,
Dünya'ya yakın ortam,
gezegenler ve bunlann
uydulan gelecek yüz-
yılda insanlığa hizmet
vereceklerdir. Bu te-
melde ve bu amaç ara-
cılığıyla belki de insa-
noğlu tek bir banş dün-
yasında yaşayabilir.
Biraz da geleceğin
uzay çalışmalannın ve
bunlann 21. yüzyılın
başlannda dünyalüa-
nn günlük yaşamlanna
olan etkilerinin bugün-
kü konumlardan nasıl göründüğü konusunda yaz-
mak istiyorum.
Gelecek yüzyıl, kavrama-bilme konusunda sı-
nırsız olanaklar açacaktır ve araştırmalann en
önemli yönelimlerinden biri, eskiden oldugu gi-
bi Güneş'in, Güneş-Dünya bağlantılannın ve ev-
renin incelenmesi olacaktır Salt araştırma amaç-
lannın yanı sıra bu çalışmalar, Dünya'nın olum-
suz etkilerden korunmasını, bu etkilerin düzenlen-
mesini. zayıflatılmasını ve nötralize edilmesini,
uzay ve enerji bilimlerinin temel sorunlannın çö-
zümlerine yaklaşılmasını sağlayacaktır.
Gezegenimizin incelenmesi konusu da gün-
celliğini yitirmemektedir. Dünya'nın gelişiminin
evrimi, gerek temel bilimler gerek uygulamalı bi-
• Süper yüksek frekans ya
da lazer ışınlanyla enerjiyi
ileten uzay elektrik
istasyonlan yardımıyla
enerji sağlanması düşüncesi
gerçekleştirilecektir.
însanlık için yaşamsal
öneme sahip küresel
sorunlann birisi olan
radyoaktif atıklann, uzay
boşluğuna atılması ya da
gömülmek üzere yörüngeye
taşınması gibi yeni
yaklaşımlar
değerlendirilebilir.
limler için ilginçtir ve bu nedenle Venüs'ün,
Mars'ın, öteki gezegenlerin, bunlann uydulan-
nın ve Ay'm incelenmesi sürdürülecektir. Ancak
bu boyutlardaki bilimsel sonınlar, bir-iki ülkeyle
çözümlenemez. Ve bu nedenle yeniden bir İcez
daha işbirliğinin gerekliliğini belirtmek isterim.
Bundan da öte, uzaydan elde edilen bilgiler her-
kes için gerekli, tüm insanlığın yaranna olan bil-
gilerdir.
21. yüzyılda uzay teknikleri yeni bir gelişim el-
de etmeli, potansiyellerini kat kat arttırmalıdırlar.
Uygulamalı uzay çalışmalannın temel yönelim-
lerinden birisi, Dünya'nın gözlemlenmesidir. Bu
sistemin temeli, örneğin sondaj yapan çok sayı-
daki aygıtlarla donatılmış büyük ölçülerdeki hiz-
met platformlan olabilir. Bu platformlar, düzen-
li olarak yerel, bölgesel ve küresel ölçeklerde
Dünya' nın ve atmosferin izlenmesini sağlar. Ge-
lecekte uzaktan sondaj yapan uzay sistemi, adım
adım tümüyle uluslararası hale gelmeli ve tüm in-
sanlık yaranna uluslararası bir yönetim altında
çalışma yürütmelidir.
IUzay çafcşmatorfyla
Urçok sorunu çözettürtz
Aralannda kış aylannda yerkürenin yüksek en-
lemli bölgelerinin yapay biçimde aydınlatılması,
yerküre yörüngesine büyük güneş elektrik sant-
rallannın kurulması, Ay'da ve Güneş sisteminin
öteki gökcisimlerinde maden çıkanmı ve sınai
üretimin örgütlenmesi, her türden felaket ve ka-
za bölgesine kaza-kurtarmaaraç gereçlerinin ulaş-
tınlması, çok hızlı yük ve yolcu taşınması, uzay
turizmi, Dünya yüzeyindeki ve atmosferdeki teh-
likeli doğal süreçlere uzaydan etkin biçimde etki
etme, optimal konumda tutabilmek amacıyla
manyetosfere, atmosfere ve yeryüzüne uzun sü-
reli etkide bulunma gibi olası etkinliklerin sayı-
labileceği uygulama alanlanyla uzay çalışmalan-
nın kullanımına yönelik çok sayıda yeni yönelim
ortaya çıkacak ve gelişecektir.
•Uzay çalışmalan,
insanlığa birçok yeni olanak
yaratabilir. Kış aylannda
yerkürenin yüksek enlemli
bölgelerinin yapay biçimde
aydınlatılması, çok hızlı yük
ve yolcu taşımacılığı, uzay
turizmi, Dünya yüzeyi ve
atmosferdeki tehlikeli doğal
süreçleri uzaydan etkileme
gibi uygulama alanlan
ortaya çıkacaktır.
Yeryüzünde elde edilemeyen fiziksel, teknik ve
biyolojik özelliklere sahip maddelerin yörünge-
de üretilmesiyle birlikte 21. yüzyıla gireceğimizi
ümit ediyorum. Süper iletken maddelerin ve bi-
yolojik açıdan çok temiz etkin maddeciklerin el-
de edilmesi öngörülmektedir. Uzaydaki üretimin
ilerideki gelişimi, sadece hacim ve çeşitlilik açı-
sından genişlemesine değil, aynı zamanda yepye-
ni maddelerin keşfedilmesini sağlayacak teknolo-
jilerin aranmasına da bağlı olacaktır.
Yörüngeye yerleştirilecek olan fabrikalar, yal-
nız madde sağlama görevini çözmekle kalmaya-
cak, aynı zamanda ekolojik sorunlan da azaltacak-
lardır. Süper yüksek frekans ya da lazer ışınlany-
la enerjiyi ileten uzay elektrik istasyonlan yardı-
mıyla yerüstü tüketicilerine enerji sağlanması dü-
şüncesi gerçekleştirilecektir. însanlık için yaşam-
sal öneme sahip küresel sorunlann birisi, radyo-
aktif atıklann yok edilmesi ya da zararsız dıiru-
ma getirilmeleridir. Bu planda ele alındığında bu
atıklann, uzay boşluğuna atılmalannı ya da gö-
mülmek üzere yörüngeye taşınmalannı öngören
yaklaşımın çok görüş açısı olan bir yaklaşım ola-
bileceği söylenebilir.
Uzay çalışmalan sırasında ortaya çıkan ve Dün-
ya çevresindeki yörüngelerde biriken çok fazla
miktarda atık vardır. Küresel özellik taşıyan "uzsrçy
çöpü" sorununun çözümü, uluslararası işbirliği-
ni gerekli kılmaktadır.
Pilotlu uzaycılık aianında geniş işbirliğinin te-
melleri atılmıştır ve 21. yüzyılın ilk on yıhnda var
olan pilotlu kompleksin altyapısının oluşturulma-
sı öngörülmektedir. Bundan sonra atılacak man-
tıksal adım, Ay'da uzun süreli bir tesisin kurulma-
sı olabilir. Bu tesiste Dünya'nın doğal uydusunun
doğal kaynaklannın kullanım araçlan ve yöntem-
lerinin elde edilmesiyle ilgili araştırmalar ve de-
neysel çalışmalar yürütülecektir. Bu programın,
bilimsel-teknik bölümü Mars'a yapılacak yolcu-
luk sırasında ve bundan sonraki Mars'ın keşfı için
gerçekleştirilebilir.
Tüm söylediklerimizi özetlersek kesinlikle şöy-
le diyebiliriz: Dünya'nın 21. yüzyıldaki gerek-
sinimleri için uzun vadeli uluslararası uzay prog-
ramı çerçevesinde, uzay araçlannın kullanımı ve
yapımı sorunlannın ortak çözümü amacıyla pek
çok ülkenin bilimsel-teknik potansiyellerinin kul-
lanımı gündemdedir.
Kuşkusuz. tüm olanaklara karşın, uzaycılık her
sorunumuza çözüm getiremez. Ancak insanlığın
ilerlemesi için çeşitli devletlerin güçlerini ve
olanaklannı birleştirmelerinde atılacak pratik
adımlardan biri olabilir ve Rus bilim adamı K.E.
Tsiolkovsldy'in 20. yüzyılın başlannda söylediği
sözler tümüyle gerçek olacaktır:
"Gezegen aklın beşiğidir, ancak sonsuza kadar
besikte yaşanmaz._
însanlık sonsuza değin Dünya'da kalmayacak.
Ancak lşığın ve boşluğun peşinden gidereîc önce
ürkekçe atmosferin sınırlannı aşacak, daha sonra
da Güneş çevresindeki tüm boşluğu fethedecek-
tir..."
Yarın: Sergio Romano
Y A Y I N H A K K I C u m h U r İ y e t ' E A İ T T İ R . İ Z İ N S İ Z Y A Y I N L A N A M A Z
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKCÎ
KöyEnstitüleriVakfı:(11)
İsmetPaşa'nınSavunması...
Aşağıdakı yazı, bu başlık altında, 24 Haziran 1990da çıktı.
Geniş özetini yayımlıyorum. Yazıda geçen, konunun tanığı
Muammer Erten, kısa bir süre önce öldü. Yazı şöyleydi
"Eski bakanlardan Muammer Erten 7e Cumhuriyetbürosun-
da, geçen Şeker Bayramı öncesinde gorüşmüştüm. Konumuz
Köy Enstitüleriydi. Muammer Erten, 1961-1965 yıllan arasında
Inönü hükümetinde Sanayi Bakanlığı yapmış, CHP'de genel
sekreter yardımcılığı görevinde de bulunmuştu. Şimdilerde
anılarını yazmakta olan Muammer Erten 'e, anılannın Köy Ens-
titüleriyle ilgili olanını sormuştum. Erten Köy Enstitülü filan
değildi, ama bu kuruluşlann öneminı görmüş, savcılığı, yar-
gıçlığı sırasında da Köy Enstitülü öğretmenlerin uğradıkları
saldırılarda onlara yardımcı olmaya çalışmıştı. Köy Enstitüle-
rinin 1946-1950 arasında duraklama dönemine girmesi, Mu-
ammer Erten'in kafasını kurcalayan bir olaydı. İsmet Paşa,
inanarak kurduğu bu kuruluşları neden yüzüstü bırakmıştı? İs-
met Inönü'nün, onu bir gün yemeğe çağırdığı sıraydı. Muam-
mer Erten baklayı ağzından çıkardı, sorusunu sordu:
- Paşam, bu Köy Enstitülerinin kapanması olayı nasıl oldu?
Siz bu kurumları çok seviyordunuz, ama sonradan siz, Milli
Eğitim Bakanı Hasan AN Yücel'le, llköğretim Genel Müdürü
Ismail Hakkı Tonguc u görevlerinden alıp değiştirince, ensti-
tülerin hızı kesildi, nasıl oldu bu?
İsmet Paşa, Muammer Erten'e şu karşılığı verdi:
- Köy Enstitülerinin kapanmasından duyduğum acıyı tarif
edemem. Bir babanın evladını kaybetmesinden duyduğu acı
gibi acı duyarım, ama herkes zanneder ki Hasan Ali Yücel'i,
Tonguç'u isteyerek değiştirdim; Köy Enstitülerinin kapanma-
sına neden oldum diye benim hakkımda kamuoyunda yanlış
bir hüküm vardır; aslında o zaman bir sürü olaylar oldu Kurul-
taylarda enstitüler aleyhine bir cereyan başladı Ben bunlann
doğru olmadığını yerine giderek tespit ettim, ama bu o kadar
yoğunlaştı ki grubu etkiledi Grubun büyük çoğunluğu Köy
Enstitülerinin aleyhine dönüştü. Bakanlar içinde Köy Enstitüle-
rine karşı vaziyet alanlar çoğaldı. En çok da bu konuda Köy
EnstitülerindenşikayetedilenlerırrbaşındaMillı Eğitim Bakanı
Yücel'le, Genel Müdür Tonguç hedef alınıyordu. O sırada or-
dudan, rahmetli Mareşal Fevzi Çakmaktan. (1876-1950) o
Genelkurmay Başkanlığı'ndan aynlmadan önce, yoğun şika-
yetler gelmeye başladı. Mareşal, 'Bu komunist yuvalarını ne
zaman kapatacaksın?' dıye soruyordu Mareşal, bunu adeta
bir mesele haline getirmişti. Köy Enstitüleri etrafında bu çok
yoğunlaştı..
Şimdi, sana önemli bir şey söyleyeceğirrv. Herkes, benim
zayıflığım gibi görür, ama bemm gücümdür aslında, mesela
ben Köy Enstitüsü fikrine inanmışımdır Inanmış bir insan, so-
nuna kadar bunu yürütür; idealizmde, felsefede bu boyledir;
ama ben politikacıyım, uygulayıcıyım. Ben gücüme göre gücü-
mün var oldugu yerde, gücümü gösterebilirim Ben dahi deği-
lim, gücümle, tecrübemle, memleket menfaatlerini en üst
seviyede tutarak meselelere çözüm bulurum Ben, gücümün
bittiği yerde bir politikacı, bir tecrübe sahibi ınsan olarak bir
noktada, onu gelecekte tekrar uygulamak üzere bir noktada
durdururum. Bu, aslında benim gücümdür. Çünkü artık gücü-
mu kaybettiğim noktada, Ben bu ışı yuruteceğım
1
' diye yürü-
düğüm zaman, artık tamamtyla yok olma durumu vardır; ben
gücümün bittiği yerde, her şeye rağmen, yok olucu bir hareke-
te yönelmem. Orada dururum Zaman, benim ıçın çok önemli
bir faktordür; zaman içinde imkanlar gelir önüme, bir noktada
bıraktığım fikrimi yeniden uygularım. Değişen zaman içinde
de bana yeni fikirler gelmemiş, o fıkrın doğruluğu bende bir
kanaat olarak devam ediyorsa, onu yeniden uygularım. Köy
Enstitüleri meselesi de böyle olmuştur
Benim gücüm o zaman nereden gelıyordu
9
Partiden, parti
meclıs grubundan, gücumü ben buradan alıyordum Bu konu-
da bütün organlarda gücümü kaybetmışim Ordunun üst kade-
mesinde de huzursuzluk başlamış.. Onun için bir süre en çok
bu konuda sakjırıya uğrayan. Mıllı Eğitim Bakanı Yücel'le Ge-
nel Müdür Tonguç'u onların da gonlunü alarak bir süre için bu
şimşeklerı bu olay üzerinden uzaklaştırmak istedım Fakat
sonradan demokratık hareketlerı de başlatınca, olaylar öyle
gelişti ki kendi cereyanında yürüdü ve bir an geldi ki artık Köy
Enstitülerini, eski gücüyle. eski ruhuyla devam ettirmek ola-
nakları benim elimden çıktı.
(Daha önce belirtmiştim, İsmet Paşa bunları, 1960ların ilk
yarılarında söylüyor. O yıllarda da Paşa, kendi grubundan top-
rak reformu. Köy Enstitüleri gıbı konulan geçırmekte zorlana-
caktır. Köy Enstitülerinin başlangıcı olan köy eğitmenleriolayı-
nı başlatan Atatürk'tü. Atatürk de. Inönü de bir toprak reformu-
nun zorunluluğuna yürekten inanmışlardı Köy Enstitüleriyse,
toprak reformuyla yakından ılışkilıydı. Etle tırnak gibi...)" O,
"Ankara Notları" daha da uzunmuş. bir yeri de şöyle.
"Engin Tonguç a sordum:
- Ismail Hakkı Tonguç. İsmet Paşa'nın tutumu için ne düşü-
nürdü?
Engin karşılık verdi:
- Köy Enstitülerinin aleyhinde çok yazılıp çizildiğı dönemler-
de Köy Enstitülerinden ayrılmış olan öğretmenler ya da ba-
kanlık emrine alınmış olan müdürler fılan gelip ismet Paşa
için, 'Işte, bizi yüzüstu bıraktı' dedıkleri zaman. babamın yoru-
mu hep şöyle olurdu: İsmet Paşa 'nın eğitim meselesi dışında
duşünmek zorunda oldugu konular vardır. Bunlar bizim dışı-
mızdadır. Bu hesaplan da yaparak karar vermek durumunda-
dır. Olayı bu boyutlarıyla duşunerek İsmet Paşa yı suçlama-
mak gerekir. Üstelik İsmet Paşa 'yı suçlamak bıze bugün için
hiçbir şey kazandırmaz..' Bu şekılde konuşurdu, 1946-1960
arasında..
Tonguç, gereksiz bir ortamda tartışmaya girmenin, Köy
Enstitulerine zarar vereceği duşuncesındeydi. Eski demokrat-
lara karşılık vermezdi. Tonguç, o yıllar tartışsa bile bunları
yazacak gazete yoktu. Yalnız bir gun Tonguç. evinde ismet
Paşa için şöyle demişti:
- İsmet Paşa, politikada kalabilmek için her şeyi yapar, politi-
ka onun için her şeydır!
Yalnız Hasan Alı Yucel, daha duyarlı, duygulu, ofkeliydi
Inönü'ye karşı. Ölumünden bır ay once, Tonguç'lara gelmiş,
şoyle demişti:
- Bizi yüzüstü bıraktı. ismet Inönü'yü hiçbir zaman affetme-
dim, affetmem!"
BULMACA
1 2 3 4 5 6SOLDAN SAĞA:
1/ İnsanlann devlet ol-
maksızın banş içinde ve
adil bir düzende yaşaya-
caklannı savunan ku-
ram. 2/ "Değişmesi bir
doğru ile gösterilebilen"
anlamında matematik te-
rimi... Akıl. 3/ "Hayır"
anlamında kullanılan
söz... Toplanma. birle- -,
şim. 4/ Asık surath... Ej>e
bölgesinde bir göl. 5J Üf- 8
lemeli bir çalgı... Işyeri g
olarak kullanılan birkaç
katlı yapı. 6/ Yerfistığı. 7/ Üstderi-
nin en dış tabakası... Sırçadan ya-
pılmış büyük bira bardağı. 8/
Hav'van bakımı... Çin ve Ja-
ponya'da oynanan bir çeşit sat-
ranç. 9/
Lokantalarda garson yamağı...
Saban, pulluk ya da traktöriin
toprakta açtığı iz.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Güney Ege ve Akdeniz kıyısı
biölgelerimizde çipura balığına ve-
rilen ad. 2/ Manisa'daki"Ağlayan Kaya"nın o olduğuna inanı-
lan, doğurganlığıyla ünlü Frigya kraliçesi... Yapısına girdiği
sözcüğe "kendi kendine" anlamı katan yabancı önek. 3/ Tarla
sının... Bir uyaran karşısında organizmanın gösterdiği tepki. 4/
Küçük tekne kaptanı... Doğu sanatlannda kullarulan, stilize
edilmiş bitki, yaprak ve fıliz görünümündeki bezeme motifı. 5/
Sevinçli... Halı, kilim ya da bez dokuma tezgâhı. 6/ Yumurta-
dan yeni çıkrruş ve henüz ayaklan oluşmamış yavru kurbağa...
Radyumun simgesi. 7/ Uzun ve kıvırcık tüylü bir köpek. 8/ Ba-
ğışık. . Afrika'da bir ülke. 9/ Büyük ün kazanmış müzik ya da
sinema sanatçısı... Kurum, çalım.