Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1OTEMMUZ1994 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kararmmûoğlu
toprağa verildi
• ADANA(AA)-Eski
Adana Mılletvekili avukat
Ahmet Karamüftüoğlu,
Adana'nın Kadirli ilçesinde
toprağa verildi. îki gün önce
Ankara'da ölen 11. ve 12.
dönem Adana Mılletvekili ve
KAITUCU Meclis üyesi avukat
Ahmet Kararaüftüoğlu'nun
(70) cenazesı, bugün doğum
yeri olan Adana'nın Kadirli
üçesine bağü Harkaşüğı
K-öyü'ne getırilerek aile
mezarlıgında toprağa verildi.
Ahmet Karamüftüoğlu, evli
ve 3 çocuk babasıydı.
Gölhan: PTT'ye
bopcumyok
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Millı Savunma
Bakaru Mehmet Gölhan,
Ulusal Basın Ajansı'nın
(UBA), gazetemizin öncekı
günkü sayısında "Bakanlar
FTT'ye borç taktı" başhğıyla
yayımlanan habenyle ilgjli
oiarak Cumhunyet'e yaptığı
açıklamada, PTT'ye olan
borçlannı çek hesabıyla
ödediğıni ve kuruma 36
tnilyon 736 bin lira borcu
varmış gibi görünmesinin bir
yanhşüktan kaynaklanmış
olabileceğıni belirtti.
Gölhan,"'Böyle bir borçtan
benim habenın yok. Böyle
bir fatura gelmedi bana.
Hıçbirzaman da bu kadar
borçlanmadım, ayhk 1-1.5
milyon oluyor ve faturası da
ödeniyor" dedi.
ÇGD'ye
engelleme
•İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - Izmır Gazeteciler
Cemıyetı, üyelerinden
Çağdaş Gazeteciler Derneği
Ege Şubesi'ne de üye olanlan
bır tüzûk maddesine
dayanarak dısıplin kuruluna
verdi. ÇGD Ege Şubesı'nin
kurulmasının ardından her
iki kuruluşa da üye
gazetecilere çağnda bulunan
cemiyet, tüzük gereği böyle
bir durum olamayacağını
belirterek "tercih"
yapılmasını istedi. Tercih
konusunda büdirimde
bulunmayanlar dısıplin
kuruluna verildi. îsrnail Sivri
başkanlığında yönetim
kurulunda üyelerden Celal
Yılmaz ve Erol Akıncılar,
anayasanın verdiği
örgütlenme hakkının
engellenemeyeceğini
vurgulayarak karara
muhalefet şerhi koydular.
Koriunazcan'dan
eteştiri
•ANKARA (UBA) -
Hükümetin, memurlann
temmuz zammını üç-dört ay
ertelemeye hazırlandığını öne
süren ANAP Grup
BaşkanvekUı Hasan
Korkmazcan,"Memurlar, 1.
Dünya Savaşı'nda bıle böyle
uygulamalara tabi
tutulmadı" dedi. İktidann
memurlan "her türlü haktan
mahnım bir angarya
ordusu" gibi gördüğünü ileri
sürerek "Hem yüzde 140'lara
varan enflasyonun üçte biri
oranında zam yapacaklannı
söylüyorlar hem de bu
sözlerini dahi tutmuyorlar"
dedi.
Demirerden
îtiraflap
• ANKARA (UBA) -
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, 1982Anayasası'nın
toplumun elini kolunu
bağlayan bir anayasa
olduğunu belirterek "Ben,
1982 Anayasası'na hayır
diyenyüzde7.5'in
arasmdayım" dedi.
Başbakanhk dönemi de dahil
toplam 85 kez mahkemelere
gittığini açıklayan Demirel,
anayasanın
değışünlmesinden yana
olduğunu söyledi. Kendisi ile
görüşmeye gelen Bağımsız
milletvekılleri Mehmet Emin
Sever, Muzaffer Demir ve
Mahmut Uyanık ile
görüşürken '82
Anayasası'ndan şikayeteden
mılletvekillerine kendi
düşüncelerinı aktaran
Demirel, kendisıninde 1982
Anayasası'ndan şikayetçi
olduğunu söyledi.
Sahte
genelge olayı
•ANKARA (UBA)-
Başbakan Tansu Çiller'in
imzası taküt edilerek
yayımlanan ve Sağlık
Bakanlığı'nda yapılan
teftişlerin durdurulmasmı
isteyen sahte genelge olayının
çözümlenmek üzere olduğu
öğrenildi. Sağlık Bakanhğı
Teftiş Kurulu Başkanvekıli
Abdülkadir özgulen, olayın
çözümlenmek üzere
olduğunu söyledi. özgulen,
"Teftiş kurulu içerisinde
oluşturulan komisyonun
yaptığı çalışma
tamamlanmak üzere.
Soruşturmanın sonucu Sayın
Bakan'a arzedilecek" dedi.
TBMM'nin olağanüstü toplantısı öncesi, DYP'li muhaliflerin ziyaretleri sıklaştı
Çankaya'daservet tıafîği
ŞEBNEMGÜNGÖR
ANKARA - ANAFın önergesi doğ-
rultusunda Başbakan Tansu Çiller'in
tarüşmalı servetinin ele alınacağı
TBMM'nin olağanüstü toplantısına 4
gün kala, DYP'ü muhaliflerin Köşk zi-
yaretleri sıklaştı.
Çiller karşıtlannın Cumhurbaşkanı
Söleyman Demirel ve TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk'la temaslannı sı-
klaşürarak muhalefet atağına hazırlan-
ması karşısında, Başbakan "bakanlık"
kozunu kullanarak partı ıçı muhalefetın
oylannın rengini değişürmeye çahşıyor.
Başbakan Tansu Çiller'in, kamuoyu-
na açıkladığı servet beyanında ABD-
deki gayri menkullerine yer vermeyerek
gjzlemesi ve eşi özer Uçuran ÇiUer'le
birlikte sahibi olduğu Marsan Marma-
ÇİIIeP milhalİflePİ Cumhurbaşkanı Demirel, dün Çankaya
Köşkü'nde muhalif grubun önde gelen isimlerinden Gökberk
Ergenekon, İbrahim Gürdal ve İrfan Köksalan'la bir araya
gelirken Muhtar Mahramlı da Cindoruk'la görüştü. Demirel,
Antalya gezisine, Çiller'in muhaliflerini de götürdü.
ra Holding Anonim Şirketi'nin gerçek
dışı mali kayıtlarla vergi kaçırdığı iddia-
lan, DYP'de "hız kesen" parti içi muha-
lefete yeni bir ivme kazandırdı.
Çiller'in tartışmalı servetinin ele alı-
nacağı TBMM'nin 14 temmuzdaki ola-
ğanüstü toplantısı öncesinde, sık sık
kendi aralannda toplanülar yaparak iz-
leyeceklen stratejiyi belirlemeye çahşan
muhalifler, son günlerde Cumhurbaş-
kaniıgı Köşkü ve TBMM Başkanlığı
Konutu'na ziyaretlerinı yoğunlaştırdı-
lar. DYP'de partı ıçı mühalefetin önde
gelen isimlerinden Antalya Milletvekıli
Gökberk Ergenekon, Bursa Milletvekıli
îbrahim Gürdal ve Ankara Mılletvekilı
Irfan Köksalan. dun Çankaya Köşkü'-
nde Cumhurbaşkanı Demirerie birara-
ya gelirken, Tekırdağ Milletvekili Muh-
tar Mahramlı'mn da önceki gün
TBMM Başkanı Cindoruk'la görüştü-
ğü öğrenildi.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'-
in dün çıktığı Antalya gezisine, ANAP'-
ın önergesine "kabul" oyu vermeleri
beklenen Gürdal, Köksalan ve Ergene-
kon'la bırlıkte gıtmesı de DYP çevrele-
rince "anlamlı" oiarak nıtelendirildi.
Partı içi mühalefetin girişimlerine
karşı, Başbakan Tansu Çiller de kendi-
sine yakın isimler aracılığıyla karşı ata-
ğa geçti.
Kurmaylanna, ANAP'ın araştırma
önergesine "kabul" oyu vermesi bekle-
nen muhalıfleri yakın takıbe aldıran
Çiller'in, kabıne değışıkliği kozunu kul-
landığı, Devlet Bakanı Necmettin Cev-
heri ile İçışlen Bakanı Nahit Menteşe
araalığıyla Gökberk Ergenekon ve
Muhtar Mahramlı'ya bakanlık teklifet-
tiği öğrenildi. Ergenekon'un teklifi red-
dettiği, Mahramlı'mn da muhaliflerin
"Eğer ciddi bir teklifse, içimizden birinin
kabinede yer alması yararlı olur" düşün-
cesi ile şımdilik net bir yanıt vermedıgi
kaydedildi.
Fatih, Beykoz ve Yalova'da yenilenecek seçimler için Istanburda alanlan turladılar
Iiderlerseçmendenson kez oyistedi
• SHP lideri Karayalçın
sûrekli birlik çağnsı<
yaptı. Yılmaz, sağın
sandıkta birleşeceğini
söyledi.
Istanbul Haber Servisi - Yük-
sek Seçım Kurulu'nun iptal et-
tiği bazı ilçelerde seçimlerin ye-
nilenmesi nedeniyle geziye çı-
kan liderler, dün son kez lstan-
bul alanlannı turlayarak "oy"
ıstediler. SHP Genel Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın "sandıkta birlik çağ-
nsı" yaparken anamuhalefet
partisi ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz, DYP'li seçmen-
lerin parti yönetımlerini aşarak
sandıkta bırleşmeyı gerçekleştı-
receğını söyledi.
SHP lideri Karalayçın, dün
Beşiktaş ve Kadıköy belediye-
lerini ziyaret ederken ANAP li-
deri Yılmaz ile DSP lideri Bü-
lent Ecevit Fatih ve Beykoz'da
seçim turu attılar. Secimler ne-
deniyle son üç gündür Istan-
bul'da bulunan SHP Genel
Başkan ve Başbakan Yardım-
cısı Murat Karayalçın gerçek-
leştirdiği gealerde sürekli birlik
çağnsı yaptı.
Son mıtingini önceki gün Ya-
lova'da gerçekleştiren Karayal-
çın, sık sık "sandıkta birlik",
"Tûrkiye laiktir laik kalacak".
"Başbakan Murat" sloganlan
atan coşkulu bir kalabalığa ko-
nuştu. Bugün sandığa gıdecek
olan seçmenlere "Aşın sağın al-
ternatifi merkez sag değil, sosyal
demokrasidir" diye seslenen
Karyalçın, propaganda süre-
since olmayacak şeylerin vaat
edıldiğinı anlattı. Karayalçın ^^^ ^ ^ _ . _ _ _ . _ ___
"Kimi partilerin seçimi almak !,.. ., . ——; ., " , : — ^ " " " " *
w
"
r
" . ' ~""
mL
^'—
tT
"""*"—
I
idn para altın dağıttıklannı du- ^ Ç uçede gerçekkşonlecek yerel ara seçim donenu zaman zaman bir panayırı andıran gonıntülere sahne oldu.
yuyonız. Sosyal demokratlar dolambaçlı
ifadeler kullanmazlar. Yapacaklarmı
açıkça söyterler" dedi.
14 temmuz da TBMM'nin Başbakan
Çiller'in servetini araştırma önergesi ne-
deniyle toplanacağını anımsatan Kara-
yalçın sözlerini şöyle sürdürdü:
"SHP siyasi ahlakın tûm siyasetçiler-
de olmasını istiyor. O nedenle 14 tem-
muzda TBMM'ye tüm partilerin »e parti
lideıierinin aklanması için bir önerge ver-
dik. Cumhııri> etimizin kuruluşunun 70'li
yıllarında sijasi ahlak tartışnıası baş-
lamışsa berkes aklanmabdır."
27 marttın, 10 temmuzun bir provası
olduğunu ve "Sosyal demokratlar par-
çalanırsa ne olur" sorusunun yanıtının
alındığını anlatan KarayaJçın, "Şimdi
kurbanınız olayun bölünmeyin. Sandıkta
birliği gerçekleştirin" diye seslendi.
Karayalçın demokrasinin gündelik
yaşama yansıması için yerel yönetimlere
vergi salma ve toplama yetkisinin devre-
dilmesi gerektiğini ifade etti.
Yılmaz da Fatih ve Beykoz'dakı son
seçim turunu dün gerçekleştirdi. ANAP
İstanbul milletvekilleri, beledıye baş-
kanlan ve ilçe başkanlannın İcatıldığı
seçim turu sırasında Yılmaz, Fatih Bele-
diye Başkan adayı Sadettin Tantan'ı da
yanına alarak bır basın toplantısı dü-
zenledi.
Valilik, karann 'toplumsal olaylara yol açabileceği' gerekçesiyle alındığını açıkladı
DiyaıbaknMa Kürtçekasetlertoplatddı
ERGÜNAKSOY
ANKARA - Diyarbakır Valiliği, "top-
lumsal olaylara yol açabileceği" gerekçe-
siyle Kürtçe müzik kasetlerini toplatma
karan aldı. Stran Müzik-Reklanıcıuk ve
Organizasyon Şirketi, toplatma ka-
ranmn yasalara aykın olduğunu savu-
narak yürütmenin durdurulması ıçın
Diyarbakır İdare Mahkemesi'nde dava
açtı. Şirketin avukatı Semir Güzel. mah-
kemeden olumsuz yanıt almalan duru-
munda, konuyu Avrupa İnsan Haklan
Komisyonu'na götüreceklerini belirte-
rek "Bırakınız Kürtçe yayın hakkmı;
bandroüü, yasal izinli Kürtçe kasetler
bile toplatılıyor. Başbakan Çiller'in açı-
klamalarını samimi bulmuyoruz. günde-
mi değistirmeye yöneliktir" dedi.
Başbakan Tansu Çiller'in Kürtçe eği-
tim ve yayın konusundaki acıklama-
ÇÎZMEDEN YUKARI / MUSA KART
VAZ. ...BOZ TAMTASI/.
lanyla ilgili tartışmalar sürerken Di>ar-
bakır Vahliğı, bölgenın özelhklenni dık-
kate alarak "toplumsal olaylara yol aça-
bileceği" gerekçesiyle. 3257 sayılı Sine-
ma Video ve Müzık Eserlen Yasası'nın
9. maddesine göre Kürtçe müzik kaset-
lerinin toplatılması yönünde karar aldı.
Stran Müzık-Reklamalık
Şirketi adına Diyarbakır İdare
Mahkemesi'ne dava açan Üze-
yir Avcı, uygulamanın yasalara
aykın olduğunu belirterek yü-
rütmenin durdurulmasmı iste-
di.
Dava dilekçesinde, toplatı-
lan' kasetler için Kültür Ba-
kanhğı Müzik Eseri İşletme
Belgesı aldıklannı belirten
Avcı, Cumhuriyefe şu açıkla-
mayı yaptı:
"Toplatılan kasetler 1992
yılının başuıdan beri vasal oia-
rak Dharbakır sınırları içinde
satılmaktadır. Ola\lann en yo-
ğun olduğu 1992 yılının mart
ayında büe bu kasetler yasak-
lanraamtştı. Olaylann durnıa
noktasma geldiği bir dönemde
yasaklanması ilginctir. Bu
durumun, 3257 sayılı yasanın 9.
maddesi ile mülki idare amuie-
rine tanınan takdir yetkisiyle
açıklanması mümkün değildir.
Doğal oiarak kabul etmek gere-
kir ki toplumsal olaylara sebe-
biyet \ermesi muhtemel olan
eseriere Kültür Bakanlığı ge-
rekli bandrol iznini vermez. Kül-
tür Bakanlığı'nuı temsilcisi du-
nunundaki Kültür Bakanı, ül-
kenin kaderini belirieven Ba-
kanlar Kurulu'nun bir üyesidir.
Bakanlığın toplumsal olaylara
sebebiyet verecek bir esere izin
vermeyeceğini kabul etmek ge-
rekir."
ÜĞÜPOIMKA GÜIVLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Bahri Yumuşak...
Onu ilk gördüğümde pembe yanaklan ve boynunun
büküklüğü dikkatimi çekmişti. Üzerinde uzun paçaiı bir
don vardı. 'Yiğitler Kampı'nda yakalananlar arasınday-
dı.
Turfıan Selçuk'un dünkü Milliyet'te resimli dizisine
bakınca birden onu anımsadım. Yıllar ne çabuk geçmiş-
ti. O delikanlı büyümüş, televizyonda açıkoturuma çık-
mıştı.
Adı mı?
'Bahri Yumuşak.'
Gerici, çağdışı bir yaratıktı 18 yıl önce de. Fethullah
Gülen'in yanında yetişmişti. 'YiğitlerNurKampı'nda ya-
kalandığı gün jandarmalara yalvarıyordu:
"Beni bırakm, ne isterseniz yaparım."
Birden 18 yıl önceye döndüm Turhan Selçuk'u tele-
fonla arayıp şöyle dedim:
"Abi eline sağlık, bu aşağılıkları her gün sergilemek
gerekir..."
Turkiye'de şeriatçı örgütlenme' hızla sürüyor. Kimi
sahtekârlar her türlü üçkâğıdı geçerli kılıyor. Dini-imanı
para olan bu 'karayobaz çeteleri' samimi Müslümanları
da kandırıyor.
'Bahri Yumuşak' bu 'takkeliliboşlardan'bir\s\. Kendi-
sinden söz ettirmek için yapmadığı yok 'Ikinci Cumhuri-
yefç/'zibidilerle her gün birlikte Televızyonun hangi ka-
nalını çevirseniz karşınızda. Kerata meydanı boş bul-
duğu için çat kapı ıçeride.
Başta belirttiğim gibi yıllar önce tanıdım 'takkeli liboş
Bahri Yumuşak'ı. O zaman sayıları fazla degildi. Ama
Yumuşak'i\p\er\ bugün bir hayli çoğaldı. Hangi taşı kal-
dırsanız altından çıkıyorlar.
Şimdi sizleri 18 yıl önceki 'Nur Kamplan'na götürece-
ğim. 18 yıl önce Cumhuriyet'te yayımlanan bir dizi ya-
zımdan kimi almtılar yapacağım...
• • •
2 Temmuz 1975
Sabah oluyor Çadırlarda kıpırtı başladı. Dışanya çı-
kanlar ellerinde ibrikle çalılıkların arasında kayboluyor-
lar.
in cin yok dağda. Hani adam kesseler kimselerin ha-
beri olmayacak.
Kırk yaşlarında bir adam, yanında 14-15 yaşlarındaki
üç çocukla çınar ağaçlarının arasından sıyrıldı. Tümü-
nün ayağında çızgili pijamalar var. Suya giriyorlar he-
men. Adam çocukların üzerine su atıyor. Oynuyor suyun
içinde adam ve çocuklar.
Ayağa kalktık, yemek çadırına doğru yürümeye başla-
dık. Çınar ağaçlarının arkasında küçük çocuklar korkuy-
la bızleri izliyorlardı. Saklanıyorlardı daha açıkçası biz-
den.
Çadırdan içeriye girdik. Tahtanın üzerine nöbet çizel-
gesi yazılmıştı. Yeşil renkte plastik tabaklar, bardaklar
ve sürahiler vardı. Her şeyin rengı yeşil oiarak seçıImişti
nedense (18 yıl sonra Beyoğlu da yeşile boyanmadı
mı?)
Sorduk adını söylemeyen bıyıklı olanına "Neleryapılı-
yor kampta" diye. Bir süre düşündü sonra anlatmaya
başladı:
"Ahlak dersi veriyoruz. insanların kötülüklerden kur-
tulmasını istiyoruz."
"Nasıl olacak bu kurtuluş
7
"
"Kamplann sayısını çoğaltarak. Kaz Dağı'nda ûç
kampımız var. Gelecek yıl sayılarını beşe ona çıkarmak
istiyoruz..."
"Kamplann sayısı çoğaldıkça ınsanlar kötülükten kur-
tulacak diyorsunuz?"
"Evet oyle... Buradaki kamplarda islam mücahitleri
yetişecek...''
"Bir siyasal partiyle ilişkiniz var mı?"
"Hiçbir siyasal partiyle ilişkimiz yok. Ama düşüncele-
rimiz var. Her şey İslam için olacak..."
"Kaç ay sürüyor kamp?"
"On beşer gunluk devreler halinde... Üç ay sürelidir
kampımız."
Çocuklar gelmişlerdi. yoksul köylü çocukları. Yaşları
on iki ve on beş arasında olan çocuklar, bizim çocukları-
mız. Beymlerı yıkanıyor ve çağdışı bir eğitimle yozlaştı-
rılmak isteniyorlardı.
Suudi Arabistan'da irtica kampları kuruluyor. Şimdi
Turkiye'de buna benzer kamplar kurulmaya başlanmış-
tı...
Acaba yapılmak istenen neyai?
Resım çektirmenin putlaştırma olduğunu söyleyen
delikanlı, Atatûrk devrimlerini, uygarlığı ve her şeyi ke-
nara itmiş Said Nursi'nin kitabıyla doğruluğu arar ol-
muştu..
Ama o küçük yavruların ne günahı vardı. Beyaz takke-
li, bizleri görünce çil yağrusu gibi dağılan, tekbir getiren
ve ilahiler söyleyen çocuklar geçiyor gözlerimizin önün-
den...
Evet kamplar kuruldu dağlara. Bu kamplarda 'Nur'
eğıtimleri yapılıyor. Biz ilgilileri uyarıyoruz.
• • •
18 yıl önce Fethullah Gülen, 'Nur Kampları 'nı kurmuş-
tu Kemalpaşa ve Edremıt yöresinde. 'Bahri Yumuşak'-
lar o kamplarda yetişti. Onları siyasal iktidarlar korudu
ve kolladı. Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti Dev-
leti'nin her türlü olanağından onlar yararlandı. 18 yıl
içinde örgütlendiler. Şimdilerde 105 okulları, dershane-
leri, gazeteleri, dergileri, televizyonları, radyoları bulu-
nuyor. Suudi Arabistan'daki kampları Türkiye'ye taşı-
yan bunlardır. Devletten kredi alan bu 'karayobaz'lardır.
Tam 18yıldırbizbuşeriatçılarıyazıpçiziyor, heryerde
onların anladığı dilden konuşuyoruz. Onlar, demokrasi
düşmanı; çıkarcı ve din bezirgânıdırlar. Onları gördüğü-
nüz yerde aşağılayın, yakalarına yapışın...
Korkmayın!
MİT,<IAveMOSSAD
ile işbirliği yapıyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Devlet Bakanı Bekir
Sami Daçe, Milli İstihbarat
Teşkilau'mn (MÎT), CIA ile
MOSSAD'ın da aralannda
bulunduğu, çeşıtli ülkelerin is-
tihbarat örgütleriyle işbirliği
yaptığını behrtti. Bekir Sami
Daçe, ışbirliğinin gerekçesini
açıklarken iletişim teknolojisi
ile medya sayesinde ülkelerin
şeffaflık ve açıklık dönemi ya-
şadığmı, uluslararası teroriz-
min istihbarat örgütlerinin
bilgi alışverişinde bulunmasını
zorunlu kıldığını bildirdi.
Bekir Sami Daçe; Refah
Partısı Karaman Milletvekili
Zeki Ünalın, "MtTin CIA ve
MOSSAD ile ortak cahştığına
iüşkin iddalann doğru olup oi-
madığına" ilişkin soru önerge-
sine gönderdiği yanıtta, MİT"-
in bütün ülkelerin istihbarat
örgütleriyle bilgi alışverişinde
bulunduğunu belirtti. 1989 yuı
sonlanndan itibaren uluslara-
rası ilişkilerde ortaya çıkan
degişiklıklerin yanı sıra, geli-
şen iletişim teknolojisi ve med-
ya sayesinde dünya ülkelerinin
belirgin bir açıklık ve şeffaflık
dönemi yaşamaya başladığma
dikkat çeken Bekir Sami Daçe,
"Bu dönem, demokratikkşme
ve refahı paylaşma gibi olumlu
sonuçlar yanında, dünya ülkele-
rini "uluslararası terorizm' gibi
olumsuz sonuçlan da paylas-
mak zorunda btfaknuşür" dedi.