Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN1994 ÇARŞAMBA
12 DIZIYAZI
Kenya Doğal Hayatı Koruma Servisi'nden Dr. Richard E. Leakey, Cumhuriyel'e yazdı
Fildişiticaretiyasağısünnelimerika Birleşik Devletleri'nde
1994 yıhnda yapılacak olan
uluslararası bir toplanüda ele
abnıp tartışılacak önemli konu-
lardan biri de, fildişinin ulusla-
rarası ticaretinin tekrar serbest
bırakılıp bırakılmaması olacak.
Fildişi ticareti, birkaç bin yıldır
süregeldiği halde. 1980'li yıllarda öyle boyutlara
ulaşü ki fıllerin yaşamı tehlikeye girdi. 1989
yıhnda uluslar, fildişi ticaretini yasakladılar. Bu-
nun için defiüer,yaşamı tehlikede olan türler ile
ilgili uluslararası sözleşmenin 'Ek l'indeki liste-
ye alındılar. O zamandan beri fıllerin yaşarrunın
tehlikede olup olmadığı ve fildişi ticaretinin ya-
saklanmasının fıllerin korunmasıru sağlayıp
sağJamadığı tartışılmaktadır. Tartışmalar sürii-
yor ve her iki taraf da sözleşmeyi imzalayan ül-
keleri etkilemek için kamuoyu oluşturmaya
çalışıyor.
Zimbabvve gibi bazı Güney Afrika ülkelerinde
çevreciler, fildişinin parasal değeri olduğu için,
satışından elde edilecek gelirin doğanın korun-
masında kullanılabileceğini söylüyorlar. Öteki
hayvanlar, doğal nedenlerden ötürü ölürken fıl-
lerin zayıf ve hasta olanlan öldüriilerek sayılan-
nın, onlara gerekli yaşam ortamj ileyiyecek mik-
tanna uygun oranda tutulmaya çahşıldığı belir-
tiliyor. Bu nedenle bu ülkelerin büyük kayıplara
uğradığı ve çevreyi koruma programlannın bu
yüzden aksadığı ileri sürülüyor.
Bizler ise fildişi ticaretinin yasaklanmasının
Kenya'da çok olumlu ve yapıcı sonuçlar verdiği-
ne inanıyoruz. 1989 yılında ticareti yasaklandığı
zaman. fildişinin bir kilogramı 40-50 dolardı
(yaklaşık 1.3-1.6 milyon TL). Bu fiyatla fıl kıyı-
mı ve yasak yerlerde avlanma, iyi bir gelir kaj -
nağı oluşturuyordu. İyi silahlanmış avcılara
karşı fılleri korumaya çahşmak da hem pahah
oluyor hem de ortaya çıkan çatışmalar. Kenya'-
nın en önemb endüstrisi haline gelen turizmi bal-
talıyordu.
Yaşamları tekrar tehlikeye
düşeb.lir
Ticaret yasağının sonuçlanndan biri,fildişifı-
yatının Kenya'da ani olarak düşmesi oldu. Bu-
gün, yasadışı olmasına karşın. fildişinin bir ki-
logramı en fazla 10 dolar ediyor (yaklaşık 320
bin lira).Bu fıyatla fildişi ticareti para kazandır-
mıyor. Üstelik ulusal parklarda, fıl sürüleri iyi
silahlannuş korucularca her gün daha iyi koru-
nuyor. Her yıl 3 bin filin ölümüne neden olan
yasadışt avlanma, artık yılda sadece 100 filin
'ölumün'e yöl açiyor.
Filler, artık yok olan türler arasında sayılmı-
yorlar. Ama şimdi yanlış kararlar alacak olur-
sak fillerin yaşamı tekrar tehlikeye düşebilir.
Fiyatın aniden düşmesine
sadece yasağın yol açmadığı
savına ben de katılıyorum.
Pıyasayı gerçekte etkıleyen
öğe, tüketıcinın davranışı
oldu. Kamuoyu, fıllerin yok
olma tehlikesiyle karşı
karşıya olduğunu anladı ve
çoğu kişi, fıldişinden"
yapılmış nesneler almaktan
vazgeçti.
Fiyaun aniden düşmesine sadece yasağın yol
açmadığı savına, ben de katılıyorum. Piyasayı
gerçekte etkileyen öğe, tüketicinin davranışı ol-
du. Kamuoyu,fillerinyok olma tehlikesiyle kar-
şı karşıya olduğunu anladı ve çoğu kişi, fıldişin-
den yapılmış nesneler almaktan vazgeçti. Tüke-
ticinin talebi düşürmesi, belki de sözleşmenin
karanndan daha da etkili oldu. Bu iki öğe, son
derece etkili oldu. Bunun için biz, Kenya'da
uluslararası fildişi ticareti yasağının konınması
gerektiğjne inanıyoruz.
Yasağın, kısıtü bıle olsa kaldınlması, tüketici-
ye kesin bir mesaj iletecektir. İnsanlann olaylan
derinliğine inceleyecek zamanı yok vefildişiya-
sal olarak satılmaya başlanırsa fıllerin artık teh-
likede olmadığı sanılacaktır. Kimse açıkça 'ka-
çak fildişi' satmavacağı için hediyelik eşya alıcı-
lan, fildişinin yasal olduğu konusunda iİcna edi-
leceklerdır. Yasaktan önce de durum gerçekten
böyleydi. Doğu pazanna ulaşan işlenmemiş fil-
dişinin yüzde yetmişinden fazlası, Afrika'daki
gümrük ve dışsatım kayıtlanna girmemişü; ama
hiçbir ithalatçı ülke ya da ahcı şirket, malırun
kaçak olduğunu itiraf etmiyordu.
Filkri \ ok ulmaktan kurtarmak, ulusal çıkarlan aşan *e tûm insanlığa mal olmuş bir sorun olarak kabul ediliv or.
PORTRE
Protez bacakk biliııı adaııuPakantolog Dr. Richard E. Leakey, Kenyalı
beyaz bir bilim adamıdır. Ünlü antropolog Louis
ve Msury Leakey çjftinin 1944doğumlu oğludur.
Evli, 3 çocuk babasıdır. Eşî dedoktordur.
Nairobı llkokulu'ndan sonra çeşitb' okullarda
okurnuş ve üç ayn konuda masterve doktora
yaprruştır. Kuruluşunun lOG.ytldönümünde
"National Geographk Vakfi", çevre ve büime
katkıda bulunan en önemlı i 5 bilim adammdan
biri olarak Dr. Leakey'edünyanm
kıniabiiiriiğini anlatan "Kristal Kftre" ödülünü
verdi. Kendisineçeşiüi tarihlerde başka
uluslararasi ödüiler de veriimışür. Son olarak
1990"da "Yılm Adamı" seçılmiştir. Çeşidi
ulusiararasıdoğaveçevreile ilgili kurumlann
yanı sıra bazı uluslararası müzeleriri de fahri
başkanı olan Dr. Leakey, aynca, Birleşmiş
Müleüer'in deçevre koruma danışmarudır.
Yürüttüğû antropolojik ve arkeoiojîk
araştırmalan arasında Natron Gölü, Baringo
Gölü, OmoGölü, Doğu Rudolfcafışmalanndan
sonra, Turkana Göfü'nde insamn kökeninin
araştınlması, Nakali Vadisi, Batı Turkana.
Buluk gibi projeler yer almaktadır.
Önceki yıl kendi kuilandığı uçak yere çakılınca
Dr. Leakey'in iki bacağının dizden aşağısı
kesümişti. Büim adamı protez bacak kuîlamyor.
Dr. Leakey, Nisan
1988'deçeşitü
sorunlann
kuşattığı "Kenya
Doğai Yaşamı
Koroma
SemsT'nirı başma
getirildiğinde bir
'*kurtarıeı"gibi
karşılannuştı. On
yıJdırsürenfîi
kıvtmı ve fildişi
yağmas,
Kenya'nın doğal
yaşamı koruma
altına alınmış
bölgelerrade
yaşayan fillerin yüzde 85'ini yok etmişti. Fillerin
sayısı azahnca av turizmi gerilemiş, Batı da
Kenya'ya yardımı kesmişti. Korumacılann çoğu
görevieriıu kötüye kuüanıyoriardı. Dürüst
olanlann moraü son derece bozuktu. Leakey
göreve başlayınca, hiç zaman yitirmeden. dürüst
çalışrnayan yüzlerce görevlinin işineson verdi.
Fildişi satışıru tümdünyada yasaklamak için
kampanya başlattı. Yasadışı avlananlann
görüldüİderi yerde vurulmalan için karar
çtkardı. Bu reformlar. fîl kıyımını durdurdu;
turist akımını ve Batı yardımını başlattı. BÖylece
Dr. Leakey,fildişikaçakçılan ile yerei
pob'tikaolardan oluşan, kendinedüşman bir
siyasal çıkar koaüsyonu yaratmış oldu. Geçen
yıhn sonunda bu çıkar çeyreieri. karşi saJdınya
geçti. Devlet ileri gelenlerinin de katüdığı bu
saklın karşısında Dr. Leakey, düzentedıği bastn
toplantısında. "keadiâDe karşı bir çaınur alma
kampanyasmın bâ^atdd^ıra" soyledı. Dr.
Leakey istifasınt açıkladığında, kendisini
destefdeyenlerşaşkınbk geçirdi.
Cumhurbaşkanı birind ıstifasını kabul etmedi.
Kenya'daki Batüı diplomatlar ve çevreciler
Leakey e yapüan saldınlan "ahlaksızük" olarak
değerlendirdiler.
Cumhurba^kaıu Daniel ArapMoi; Dünya
Bankası ile
Amerikan Yardım
Örgütü'nün
"Yardmteı
keseriz"
uyanlanna karşın,
yardımcılannın
baskısiik
Leakey'inikinci
istıfasını kabul
etmekzorunda
kaldı.
Cumhurbaşkanı
Moi.Dr.
Leakey'in yerine
Da»id'WesJTen'i
(50)atadı.
DR. RİCHARD E. LEAKEY
Fil bölgesindeki Afrika ülkelennin gümrük ve
ihracat işlemlerinin dürüstlüğü güvence altına
ahnıncaya değin, dışsatımın yasallaştınlması
korkunç sonuçlar doğurur. Tüketiciye bazı fildi-
şi eşyanın yasal. bazısının ise kaçak olduğunu
duyurmak, boşa harcanmış çaba olur. Talep, kı-
sa zamanda yasal stoklan tüketecek ve yasadışı
satışlar, satış olanakiannın çoğalması ve yükse-
len fıyatla hemen piyasava egemen olacaktır.
L'luslararası ticaret yasağını korumalıyız. Ba-
zı ülkeler. vergi kaybına uğruyorsa seçenekli çö-
zümler bulalım. Doğal yaşamı izlemeye gelen tu-
ristlerden alman ücret yükseltilerek büyük bir
gelir artışı elde edilebilir. Fildişi ticareti yasağın-
da yasadışı avlanma azaldığı için, koruyucu
önlemlerin azaltılması da harcamalarda belirli
bir tasarruf sağlayacaktır. Fillerin korunması
için kamuoyu desteğinin ve uluslararası fildişi
ticareti yasağının sürmesini istemekle haklı ol-
duğumuza inanıyorum.
Çevre sorunlan karmaşık konulardır ve bu
yüzyıhn sonuna yaklaşıp yirmi birinci yüzyıla
girerken çevre ve ekolojınin anlaşılması daha
büyük önem kazanacaktır. Yalnızca varbklı-
ların çevre korunması ile ılgilenmesı, anlaşı-
lması güç bir çelişkidir. Bu çelişik davranış.
ülkeler genelinde olduğu kadar kişiler düzeyi-
nde de geçerlidir. Fibn özgür dolaşan bir tür
Ticaret yasağının
sonuçlanndan biri, fildişi
fıyatının Kenya'da ani
olarak düşmesi oldu.
Bugün, yasadışı olmasına
karşın, fildişinin bir
kilogramı en fazla 10 dolar
ediyor (yaklaşık 300 bin
lira). Bu fıyatla fildişi ticareti
para kazandırmıyor. Her yıl
3 bin filin ölümüne neden
olan yasadışı avlanma, artık
yılda sadece 100 filin
ölümüne yol açiyor.
olarak yok olması, dünya kamuoyunun çevre
konusunda ilgisiz kaldığı bir döneme girildiği-
ni gösterir. Böyle bir durumun pek çok olu-
msuz sonucu daha olacaktır. Fili yok obna-
ktan kurtarmak. ulusal çıkarlan aşan ve tüm
insanlığa mal olmuş bir sorundur. Bu. şimdi-
den bozulmuş olan düma çevresinin daha da
kötüye gitmesini önlcmek için atılmış bir
adımdır.
Kendi yaşamımız, gezegenimizin sağlıklı ol-
masına bağbdır ve bu da \irminci yüzyıbn son
yıllannda. şimdiye değin hiç olmadığı kadar
kötü bir durum almıştır.
YARIN: KrzystofZanussi
Y A Y I N H A K K I C u m h U r İ y e ! ' E A İ T T İ R . İ Z İ N S İ Z Y A Y I N L A N A M A Z
ILAN
AINJTALYA 6. AŞLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo:1994 I
Davaa Leyla Öztürk tarafından davah 'Muammer Kjbç aleyhine
açılan alacak davasında verilen ara karan gereğince:
Davacıran verdiği 22.12.1993 tarihli dilekçesinde: maliki olduğu
Yeşiltepe Mah. Ziyagökalp Cad. No: 41 '9 adresinde bulunan evinin
üst kat 11 numarada bulunan ve mülkıyetı davabya aıt olan daırenın
musluğunun açık kaldığı için su basuğını, Antalya 1. Sulh Hukuk
Mahkemesi'nin 1992,619 d. İş Dosyası ile tespit yaptırdığını. tespitte
43.947.500.- TL. zaranmn tespit edildiğini, bu zarann 7.12.1992 tari-
hinden iübaren ışleyecek yasal faizi ile yargılama gideri, tespit giden
ile birlikte tahsiline karar verilmesini isteyen işbu dava dilekcesi. da-
vabnın Antalya Yeşiltepe Mah. Ziya Gökalp Cad. Yıldınm Apt. No:
41,11 adresine tebliğe verilmiş olup tebliğ edilemediği gibi zabıtaca
yaptınlan adres araşurmasında da adresi tespit edilemediğınden ila-
nen tebliğine karar verilmiş olmakla:
Davah Muaramer Kılıç'ın duruşmanın bırakıldiğı 12.9.1994 günü
saat 10.20'deki duruşmaya bızzat gelmesi veya kendisini bir vekille
temsil ettirmesi, ettirmediği takdirde yargılamaya yokluğunda de-
vam edilip hüküm verileceği (HUMK 213, 337 mad.) hususu dava
dilekçesinin tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur
6.6.1994
Basm 48891
İLAN
T.C.
KOCAELİ 2. İŞ MAHKEMESİ
HÂKİMLIĞİ'NDEN
DosyaNo:1994 25Esas
Davaa Cemal Acar \ekili tarafından davalılar S.S Kurumu
Genel Müdürlüğü ile işveren davalılar Osman Taşan ile Hasan Hora-
zal aleyhine işveren davalılann 197 P.A K.lığı Kandıra adresinde
kurulu cephanelik inşaatı işyerinde 1.8.1971-10.8.1971 tarihleri ara-
sında iş akdine davalı sigortalı işçi olarak çalışmış olmasına rağmen
bu çalışmalanmn davalı işverenler tarafından sıgortaya bıldmlmedığı
ve primlerin r>denmediğinden bahisle mahkememize r ;tığı hizmet
tespiti davasının yapılan yargılamalan sırasmda «JavalıL.dan Osman
Taşan'a dava dilekçesini havi meşruhath duruşma gününü bıldinr
davetiye tebliğ edilememış ve zabıtaca da >apılan araştırmada adresi
tespit edilemedığinden ılauen tebligat yapılmasına karar verilmiştir.
Ara karan uyannca davab işveren Osman Taş'
j
.n'ın bu kez duruş-
manın atılı bulunduğu 13.7.1994 Çarşamba günü saat 10.30'damah-
kememızde bızzat hazır bulunması veya kendisini biravukatla temsil
ettirmesi gerekip bu lazimeleri yerine getirmemesi halinde yokluğun-
da duruşmaya devam edileceği ve yokluğunda karar venleceği duruş-
ma gününü bıldirir meşruhatlı daveüye yenne gecerlı olmak uzere
(HUMK 509. md.) ilanen tebliğ olunur.
Basın: 48926
T.C.
SULTANHİSAR SULH CEZA
MAHKEMESİ
EsasNo: 1993 62
Karar No: 1994,32
Davacı: K.H. ,
Sanık- Tahsin Korkmaz, Ibrahim oğlu Feride'den olma 11.1.1965
doğumlu. Sultanhisar ilçesi Kurtuluş Mahallesi nüfusuna kayıtlı, ay-
nı yerde oturur. bekâr. okuryazar. sabıkalı, TC. İslam. işçi.
Suç: Gıda maddeleri tüzüğiıne muhalefet
Suç tarihı: 22 6 1993
Karartarihi:5 5 1994 .
Yukanda kimliği yazılı bulunan sanık hakkında mahkememize
açılan kamu davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
Gereğı düşünüldü:
Sanık Tahsin Korkmaz'ın sabit olan üzerine atıb suçtan, TCK'nin
396.647 '4.72. maddeleri gereğince. neticeten sanığın 610.000 TL ağır
para cezası ile cezalandınlmasına,
TCK'nin 402 1. maddesi gereğince ceza miktarına eşıt, sanığın cür-
me vasıta kıldığı meslek ve sanatının ve ticaretinin tatiline.
Masraflan ilende sanıktan alınmak üzere karar özetinin Ankara
İstanbul \e İzmir'de yayımlanan \e tirajı 100 binin üzerinde olan bir
veya iki gazetede yayımlanmasına, aynca suç mahallinde yayımlanan
mahallı bir gazete de yayımlanmasına,
Sanığın yokluğunda. Yargıtay yolu açık olmak üzere. karar veril-
d l
Basın: 29236
POLITTKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Vataflar Kurtriırken...
Yakınlarının "Asiye Ana" dediği Aslye EllçJn 30 yıla
yakın bir gecikmeyle de olsa amaç edindiği "Emin Türk
Eliçin Vakfı"nı kurdu. Vakfın yöneticileri, kuruculan,
dostları Taksim Sanat Evi'nde bir araya geldiler. Vakfın
22 kurucu üyesi vardı. Geçici yönetim kurulu da şöyley-
di: Aydın Aybay (başkan), Yılmaz Öztürk (genel yaz-
man), Asiye Eliçin (sayman) Nefat Hamlactbaşı (üye),
ErayCanberk(üye).
Kapıdan girdiğim zaman ışık karşıdan geldiği için sa-
lon loştu, çevremi göremiyordum. Asiye Ana elimden
tutarak beni yeddi.
"Baksanabirsürprizimvar,kimigöstereceğim"öed\.
Pencere önüne geldiğimde Köylü İbrahim'i gördüm.
Vakıf törenine oğluyla birlikte Ankara'dan gelmişti. Bir-
birimize yılların ötesinden gelen bir özlemle sarıldık.
Gençlik yıllarımızın siyasal olaylarınm hemen hepsi-
ne karışan Köylü Ibrahim (Erden) kimdi, diye soracak
olursanız anlatayım:
Köylü Ibrahim, Emin Türk Ellçin'in kendi köyünden okut-
mak için getirdiği gençlerden biriydi. Başka öğrenciler de
vardı, biri de şair Suat Taşer'di. Suat, Ibrahim, ben
(üçümüz) Taş Mektep'in orta kısmındaydık. Bir süre
okuduk. Bu arada Suat Taşer, Devlet Tiyatrosu sınavla-
rını kazanarak tiyatroya ayrıldı. Sesinin güzel bir tonu
vardı; AnkaraRadyosunaspikeroldu. Radyoiletiyatro
arasında koşturup durdu. Fethl Giray'la birlikte bir şiir
kitabı çıkardı.
Anımsadığım, Emin Türk Eliçin, Cebeci sırtlarında bir
evde oturuyordu. Kimi tatil günlerinde oraya gider köy
yemekleri yerdik. Emin Türk bize gizemli bir kişi olarak
görünürdü, hayrandık.
Bu sırada Amerikalı bir yazar Upton Sindair'in "Altın
Zincir" adlı kitabını çevirmişti. Bu kitabı alır, el altından
satardık. Kitap, bize çok yeni ve öğretici görünürdü. Oy-
sa şimdi düşünüyorum da kitap bize kıymıştı.
Altın Zincir'i biraz anlatmak isterim. Bir Amerikalı sol-
cu yazarın kaleme aldığı kitap bir estetik getiriyordu.
Kimi yazarlara kıyıyor, kimi yazarları göklere çıkarıyor-
du. Altın Zincir estetiği, o yıllardan başlayarak 1960'lara
kadar bizim için yol gösterici olmuştu. Konunun aslı an-
laşılmaya başlandığında da iş işten geçmişti. Ardından
Jack London'ın "Demir Ökçe"si yetişti.
Emin Türk Eliçin, karşısına çıkan bütün engellere kar-
şın, fırsat buldukça durmadan yazdı. Yazdırmadıkları
zaman elindekileri bir köşeye sakladı. "Türk İnkılabı ya-
hut Şark ve Garp", "Tarih Boyunca İleri GeriKavgası",
"Kemalist Devrim ideolojisi" gibi kitapları özgün yapıt-
larından sayılır.
Ben "acılı kuşak" derim ya, onların önde gelenlerin-
dendir. Kemalist bir ortamda Kemalistlerle beraber
olmuştur, verilen görevleri almıştır, hiçbir zaman geçim
sağlayamamıştır. "Sosyalizmin dışında her şeye ters
düşmüştür"diyebtiiriz. Ben EminTürk'üokudukçaanla-
maya başlamışımdır. Acılı bir yaşamı vardır. Sabiha
Sertel'in çıkardığı Resimli Ay dergisindeki yazılarından
ötürü tutuklanmıştır. Hapislere girmiş çıkmıştır. Dil Ku-
rumu'nda çalışırken köyden getirdiği birçok çocuğu
okullara yerleştirmiştir. Gençlik Parkı yakınındaki Dil
Kurumu yapısının bodrum kaü bir yatakhane gibiydi.
Her sabah beş on çocuk burada uyanır, giyinir, yıkanır
okula giderdi.
Yıllardan sonra ilkin öğrencisi, sonra eşi olan "Asiye
Ana" Emin Türk Eliçin Vakfı'nı kurabilme olanağını ya-
ratmıştır. Vakfın kısa adı ETEV'dir. Çözümü "Emin Türk
Eliçin Vakfı"d\r.
Toplantıdabirkonuşmayapan, kendi de bir vakıf sahi-
bi olan Aziz Nesin, bu işin çok güç olduğunu anlattı.
Vakıf kurmak güç, ama gene kuruluyor. Vakfın başarılı
ve uzun ömürlü olmasını diliyoruz. Emekler yerde kal-
mıyor, unutulmuyor.
Bir solcu vakıf kurarken Bayan Çiller'in serveti dillere
destan. "Çoluk çocuğa miras" diyorlar, ne mirasmış
ha!..
BULMACA
1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SAĞA:
1/ Deniz içine uzanmış
ince kara parçası. 2/ Ze-
hir... Ağırlık ve uzunluk
ölçüleri için kabul edilmiş
yasal ölçü modeli. 3/ Di-
ze. 4/ Avrupa'da bir baş-
kent... Taşıtlar için dü-
zenlenmiş yer. 5/ Lev reğe
benzer bir balık. 6/ Pa-
muk. keten ya da ipekten
seyrek dokunmuş. delikli
bir kumaş... Akım şiddeti
birimi kiloamperin sım-
gesi. 7/ Japonlar'a özgü
bir güreş... Müzikte aımoni kural-
lanna göre üst üste bındirilmiş ses-
lere verilen ad. 8/ Güzel söz söv le-
me sanatı. 9/ Sığ sularda ağır
yükleri taşımak ıçın kullanılan altı
düz tekne... Borulan döndürme-
den eklemeyi sağlayan bağlantı
parçası.
YUKARIDA.N AŞAĞIYA
1/ Yaralann bakımında >a da baş-
ka bir amaçla kullanılan. birkaç
kat katlanmış bez. 2/ Güzel ko-
ku... Halat gibi örülmüş iplik çilesi. 3/ Bozukluk. yanbşlık. 4/
Turunçgillerden. kabuklanndan reçel yapılan ve esans çıkan-
lan bir meyve. 5/ Japon halk türkülerine venlen ad... Adlan sı-
fat vapmakta kullanılan bir yapım eki... Müstahkem yer. 6/
Radyumun simgesi... Fethi\e ilçesi vakınlannda ünlü bir antik
kent. 7/ İftiharetme. övünme... Dar. uzun vehafif birvanşka-
vığı. 8/ Numaranın kısa yazılışı... XVIII. yüzyıl başlannda
Fransa'da gcçcrli olan gösterişli bir bezeme biçemi. 9/ Tokat'ın
bir ilçesi.
Prof. Dr. TARIK ZAFER TUNAYA'nın
ANISINA
ÇARŞAMBATOPLANTILARI
TÜRKİYE'NİNSON
EKONOMİK DURUMU
ve POLİTİKALARI
Program:
Sunuş : Ferdan ERGUT
(B Ü. Araştırma Görevlisi)
Konuşmacı : Prof. Dr. Salih NEFTÇİ
(Ekonomı Prof -
City Universıty of New York, Visiting
Professor Instıtut Unıversıtaire de
Hautes Etudes Etudes Internatıonales)
22 Hazıran 1994 Çarşamba
18.00-20.00
TARIK ZAFER TUNAYA KULTUR MERKEZİ
(Eskı Beyoğlu Evlendırme Daıresı-Tûnel)
Saat
Yer