05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 HAZİRAN1994PERŞEMBE HABERLEREV DEVAMI Gayrimüslinılere nikahtazorluk çıkartılıyor G U N D E M MUSTAFA BALBAY GÜNDÜZİMŞİR RP'li Beyoğlu Beledıyesı'ne aıt evlendırme dairesindc son ıkı aydır tslam dinine mensup ol- mayan T.C. yurltaşlannın nikah- larının kıyılmadığı ya da çeşitiı klari zorluklarçıkartılarak çe\re- deki belediyeleresevk edildiği be- lirlendi. Beyoğlu Belediye Baş- kanı Nusret Bayraktar'tn. evlen- diıme dairesinin bayan müdürii- nü görevden alarak yerine atadığı yeni rhüdüre "Müslüman mahal- lesinde salyangoz sattırmam" dı- ycrck gayrimüslimlerin nikah- iarının kıyılmaması yönünde şi- fahi cmir verdiği ileri sürüldü. Gazetemizle görüşmeycn Bay- raktar'ın basın danışmanı karde- şi Fevzi Bayraktar, ağabevinın böyle bir emir vermediğıni söv- lerken, kendi atadıklan müdü- nin, gayrimüslimlerin nikahını kıymadığı için gelen şıkayetler üzenne görevden alındığını acı- kladı. "Nevizade Sokağı" ile şim- şekleri üzerine ceken Beyoğlu Be- lediye Başkanı Nusret Bayraktar' m yeni uygulamalan tek tek orta- ya çıkıyor. Akıllara durgunluk veren bir uygulama da bu kez tüm T.C. vatandaşlannın anaya- sal hakkı olan cşitlik ilkesınin çığ- ncnmesiyle ortaya çıktı. Beyoğlu Belediyesı Evlendirme Memur- luğu'nda gayrimüslimlerin ni- kahlarmın. Başkan Bayraktar'ın emriyle kıydınlmadığı iddiası üzerine kendisiyle görüşmek için randcvu talep cttik Bayraktar'ın basın danışmanlığını yapan kar- deşi Fevzi Bayraktar. ağabeyıyle görüşme istekle- rimizi reddede- rek gclişmelcr- den habcri ol- madığını söyledi. Kardeş Bayrak- tar, gayrimüs- limlerin nikah- lannı kıymadı- kları yönünde şi- kayctci isimlerin listesinin bulun- duğunu söylcdi- ğimizde ise "On- lar zaten kendi ni- kahlannı kilise- lerde kıyıyoriar" demekle yetindi. Beyoğlu Belediye Başkanı Nusret Bayraktar'la gö- rüşme istekleri- mizi süreklı ola- Emin - Tatiana Eltuğral. rak reddeden Bavraktar, ağabeyi Bayraktar'ın eksikliğini ileri sürdü. O>sa kon- solosluktan alınan bekar kağıdı ve aldıktan sonra ola\ı araştırdığım belirterek şuııları söviedı: "Beledivemize bağlı e\lendirme dairesindeki memurlarla konuş- tum. Maalesef olavın çok iizücü olmasına karşın doğru olduğunu tespit ettim. Son a>lar içinde bu belediyeden bize çok sık se\k gel- miş. Se>k edilen çiftler ağla>arak dunımu memuriarımıza iletmiş. Bir memurum. konuvu direkt ola- rak Bevoğlu Evlendirme Dairesi Miidürü Mehmet Şakir Altun- dağ'a sorduğunu ve Belediye baş- kanımızın şıt'ahı emn \ar" şeklin- de vanıt aldığını anlattı. Yoğun şi- kayetler üzerine ise son 10-15 gün- dür bu kez ga> rimüslim yurtraş- larunıza Beyoğlu Evlendirme Dai- resi'nden evrak eksikliği ya da 1-1.5 a\ sonraya gün \ermek gibi idari zorluklar çıkantdığını belir- ledik." RP'lı belediyenin göreve baş- lamadan önce evlendirme dai- resinin bayan sorumlusuna baskı yaptığını savlayan Evangelos Sıoiçefidıs başına gelenleri şövle özetledı: "RP'li belediyenin başa geleceği öğreniidiği tarihte görevli bayan memura evlenmek için baş- vurumu vaptım. Evraklarımın ta- msun olduğunu. ancak kendisine gayrimüslimleri e>lendirmemek için şifahi emir verildiğini sövledi. Israrım üzerine ise daha sonra gö- reve \ekalet ettiğini oğrendiğim Mehmet Şakir Altundağ'm V'eni başkan ba^lasın. daha sonra mü- racaat cdin' şeklinde >anıtı>la karşılaştım. Daha sonra ise zaten olan olmuş. bayan görevlinin \eri- ne kendisi gelmiş." Bevoğlu E\lendirme Daıresi- nde yaşanan son bir olay ise 10Ha7iran'l994 tanhınde Emin- Tatiana Eltuğ- ral çiflının başı- na geldi. Emin Eltuğral, Evlen- dırmc Müdür- lüğü'nde yeni görev c başlayan Ahmet Bulut ile arasında geçen- leri şöyle özetle- di: "Başvuruda bulunduğum gün göretli memur önce e\lenece- ğim kişinin Hı- ristiyan dinine mensup bir Rus kızı oiduğunu öğrenince e\rak "Gayrimüslimlerin nikahlan kıyılmasın" yönünde bir talimat vermcdiğini söylcdi. Bayraktar, bayan nikah müdiresinin kendi- lerince görevden alınmasından sonra bu göreve atanan Mehmet Şakir Altımdağ'ın da görevden alındığını kendisine hatırlat- mamız üzenne, Altundağ ile ilgilı yoğun şikayet aldıklannı. bu ne- denle geçici olarak görev yerinı değişıirdiklenni açıklamak zo- runda kaldı. Altundağ hakkında nc tür şikayetler olduğu konu- sundaki ısranmız üzerine Bay- raktar. "Şikavetlerden birisi de Müslüman olmayan T.C. yurttas- larının nikahlannı knmaktan kaçınması idi. Bu arkadaşla ilgili açılan soruşnırma süriiyor. Geçici olarak Hesap İşleri Müdürlüğü'- nde görevlendirdik" dedi. GavTİmüslimlere sürgün Hukukçulann, anayasanın 10'uncu maddesinde yer alan "Eşitük ilkesi çiğnenmiştir" şek- linde niteledikleri olay, Beyoğlu Evlendirme Dairesi'nden. başta Beşiktaş Belediyesi olmak üzere çeşitli belediyelere gayrimüslim Türk yurttaşlannın sevk edilme- siyle ortaya çıktı. Beyoğlu'nda oturmalanna karşın başvuruda bulunduklan evlendirme dairesinde kendile- rine zorluk çıkartılan Evangelos - Anna Maria Stoiçefidis, Vedat- Natalia Karakuş ve isminin açı- klanmamasını isteyen Ermeni asıllı T.C. yurttaşı bir çift daha sonra sevk edildikleri Beşiktaş Evlendirme Dairesi'nde başlan- na gelen olaylan aynnülanyla anlattılar. Beşiktaş Belediye Başkanı Ay- fer Atay. Müslüman olmayan Türk yurttaşlannın nikahlannın kıyilmadığı yönündeki şikayetler vizesi de tamdı. Ancak acelemiz a>ın 16'sında müstakbel eşimin vi- zesinin bitmesinden ka>naklam- yordu. Görevli memur >izenin 16'- sında dolduğunu öğrenince bu kez işlerinin çok voğun olduğunu. an- cak bir ay sonraya gün verebileee- ğini söyledi. Bunun bir diğer an- lamı işi yokuşa sürmekti. Arkam- da sırada bekleyen kişiye ertesi gün için gün verildiğine şahit olun- ca kendimi hıtamayıp \eniden müdürün odasına girdim. Nedcn çıfte standart uvguluyor;>unuz diye sordum. Eşim Tatiana'nın da morali bozuunuştu. O da içeri gi- rip "Hiç değilse sevk kağıdımızı imzalamjk ıçın bızı bekletme>ın" diye sordu. Bunun üzerine müdür bey "Scn Rus halınle nasıl gelıp de Türk makamını ışgal edersın" diye eşimi kovarcasına dışarı çıkardı. Daha sonra ise aramızda sert bir münakaşa geçti. En sonun- da sevk kağıdını Beşiktaş'a çıkardı." Mehmet Şakir Altundağ'ın gö- rev yennın değiştinlmesinden sonra Beyoğlu Evlendirme Dai- resi Müdürluğü'ne getirilen Ah- met Bulut ıse "şikayetlerden habe- ri olmadığını" belirterek şöyle ko- nuştır "Ben göre>de çok yeniyim. Be- nim kitabımda ga\rimüslimolan- lann nikahımn kıvılmaması gibi bir şey yazmaz. Kanun ne dhorsa onu göre> telakki ederim. Nitekim başvııran hiç kimsevi geri çetirmi- yorum. Bazen evlendirme dairemiz çok yoğun oluyor. Geç bir süreye gün veriyonız. O zaman çiftler bizden başka bir evlendirme dairesine başvurmak için se>k kağıdı isti- yor. Biz de bu istemi yerine gert- riyoruz. Bahsettiğiniz çift bana hakaret erri. Sö\ledikleri doğru değil." Üniversite laiklik için uyardı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - Ege \ e Dokuz Eylül üni- versitelerinde görevli 400 öğre- tim elemanı Bakanlar Kurulu'- na üetilmek üzere hazırladıklan bildıride, Temel Eğitim Ya- sası'nın yeniden düzenlenerek zorunlu din derslennın kaldın- lmasını, din eğitimi veren orta öğretim kurumlanndan mezun olanlann yalnız yetiştik'eri alanda yüksek eğitim görmele- rinin sağlanmasını istediler. Öğretim elemanlan. son dö- nemde eğitim kurumlannda te- okrasi yanlısı antilaik ve tek tip dünya görüşlerinin yaygın- laştığjna dikkatleri çektiler. Laik cumhuriyete yönelik tehditlerin artması üzerine ha- rckete geçen Ege ve Dokuz Ey- lül üniversitelcri öğretim ele- manlan. tepkilerini dile getire- rek olumsuz gidişin önlenmesi- ni istediler. Kiralık daire arıyorum. Sarıyer ye da Buyukderede tekçocukluoğretmenailesıne 2S224 78(Akşam) ANKARA Bır ülkede demokrasiden ne kadar ödün verilırse, yasadışı işler de o kadar ılerlıyor. Demokratik işleyışın boş bıraktığı yerler mutlaka bır başka güç tarafı- ndan dolduruluyor. Güneydoğu'daki terörün çözümü için. "Her şey mübah" mantığı dolu- dızgin yol alırken bunun ortaya çıkardığı durum ınsanı ürkütüyor. Türkiye'de terör olayı giderek sade- ce buna dayalı bır "sektör" yaratıyor. Bır sorunu sadece "askeri çözüm- lere" emanet edince, bu çözümün mekanizması sılah, yasası mermi olu- yor. Bunun dışındaki bütün alternatif- ler silahın namlusunda yok olup gidi- yor. Bir bölgede yoğunlaşan terör olayının çözümü için bölge tümüyle "karşıya" alınınca geriye zaten "as- kerce" düşünmekten başka bir şey kalmıyor. Sınırı korumakla görevli ordu bır ıç sorunun çözümü için dev- rede olunca ıster istemez yıpranıyor. Bundan Türk Silahlı Kuvvetleri için- dekı pekçok kesim de rahatsız. Üstyö- netımdekı askerler arasında, " Biz so- runun ancak bir bölümünü çözebiiiriz. Sıvıllerın mutlaka bır şeyler yapması, ihaleyı tümüyle bize bırakmaması ge- rekır" dıyenlerın sayısı da az değil. Bır yerde yasa silah olursa, oradaki Terör Sektörü sosyal yaşamı da düzeni de "silahı çok olan" belirler. Güneydoğu'dan birkaç rakam akta- ralım: Toplam güvenlik görevüsi sayısı 200 binin üzerinde. Güvenlik görevlilerinin maaşı taz- minatlar ve eklerle, diğer bölgelerde görev yapanların iki katı. Korucu sayısı 54 bin. Bir korucunun maaşı 4.5 milyon. Bütçeden terörün önlenmesi çalı- şmalarına ayrılan toplam para yak- laşık 400 trilyon. PKK'nin silahlı terörist sayısı Ola- ğanüstü Hal Valiliği rakamlanna göre 4-5 bin, PKK'ye göre on beş bin, TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Başkanı Sadık Avundukluoğlu'nun verdığı bılgiye göre 10-15 bin. "Terör ya bitecek ya bitecek, bunun için ne gerekiyorsa yapılacak ne ka- dar gerekiyorsa harcanacak" man- tığıyla ortaya çıkan bu tablo gösteri- yor ki, terör biterse bölgede pekçok kişi "işsiz" kalacak. Öncelıkle korucular başlayacak kara kara düşünmeye: - Allah kahretsın, terör de bitti ne yapacağız? Çünkü tanm alanlarının verimsiz olduğu, büyük bölümü dağlık alan olan Güneydoğu'da bir köylünün ayda 4.5 milyonu alınteriyle kazan- ması çok zor. Korucuların önemli bir bölümünün daha önce "kaçak" yaptığı işleri bu- gün "devletinkanatları altında"daha kolay yaptığı dikkat çekiyor. Gerçi bu kişiler yakalandığında koruculuktan atılıyor, ama ne kadarının yaka- landığı kuşkulu. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nin rakamlanna göre, bugüne dek 1500 dolayında korucu, devletin silahını kötüye kullandığı, kaçakçılık yaptığı ve benzer nedenlerle koruculuktan atıldı. Bölgeden gelen haberlere göre, korucuların bu tür "kusurlan" önce uyarıyla cezalandırılıyor, artık saklanamaz hale gelirse atılıyor. Silah ticareti Güneydoğu'nun bizim sınırlarımız dışında kalan kısmı ıse daha bir kont- roisüz. Kuzey Irak'ta silah pazarları var. Mermiden uçaksavara kadar is- tediğinizı satın alabıliyorsunuz. Bir el bombası 20 dinar. Yanı on bin lıra do- layında. Parasız kalan peşmergeler gerek burada gerekse Türkıye sı- nırında kaçakçılara silahını satıyor. Ne yazık ki, pekçok korucu da bu dü- zenin içinde. istanbul'da haftabaşında ortaya çıkan bir olay, terör sektörünün boyut- larına biraz daha açıklık getirdi. Adli emanete bırakılan tabancaları satan Astsubay Üstçavuş Cengiz Şimşek'in en lyı müşterısinin Diyar- bakır'ın Lıce ilçesi Yokuşlu köyü koru- cusu Ramazan Karakuş olduğu orta- ya çıktı. Astsubay Üstçavuş ve Korucu. Ortaklık kuruyorlar. Niçin? Silah ticareti için... Emniyetin ortaya çıkardığı rakamla- ra göre, Karakuş, Şimşek'ten 70 sten ve bir makinelı tabanca satın almış. Sılah başına on milyon ödenmış. Kaba bir hesapla bir Liceli korucu 710 milyon lirayı saymış ve 71 sılah satın almış. önceki yıl bir özel tim görevlısi ile Tatar aşıretinden bir korucu silah ka- çakçılığı yaparken suçüstü yaka- lanmıştı. Acaba bu terör sektöründen para kazananlar, terörün bitmesını ister mi? İstaııbııTım çöp ihalesi RP^lilerin eşlerîne verildi OtoparklanRP'lilere vermeye çalışıyorlar İBRAHİMGÜNEL İstanbul'un çöp sorununun projclendirilmesi. Rcfah Partilı Istanbul Büvükşehir Belediyesı Genel Sekreier Yardımcısı Adem Baştürk ile İSKİ Genel Müdürü \e>«el Eroğlu'nuneşlerininortak olduğu şirket tarafından gerçek- leştirilivor. 50 milyon Alman Markı'na (l triKon Türk Lirası) yapılacak "Katı Atık Projesi"nin projelendınlmesını \e müşavırlik hizmetlerini yapan Baştürk ve Eroğlu'nun eşlerinin ortak ol- duğu Vadi İnşaat Sanayi ve Ti- caret AŞ'nın. projeyı. Stuttgart Üniversitesı Katı Atık Kürsüsü Başkanı Prof. Oktay Tabasaran ile birlikte yürüttükleri beleelen- di. Çöp projesı daha önce Yıldız Üniversitesi Çevre Bilimleri Bö- lüm Başkanı \c fstanbul Bü- vükşehir Belediyesi cski Başkanı Nurettin Sözen'in çöp danışmanı ortaklan arasında İsmail Doğan Abdüsselamoğlu, Sıtkı Aksoğan, Orhan Töz, Meryem Öztürk, Ha- tice Topacık ile RP'li yöneticile- nn eşleri Hatice Eroğlu \e Ayşe Seza Baştürk bulunuyor. Hatice Eroğlu ile Ayşe Seza Baştürk'ün şirkete 1 5'er milyon lira ile yüzde İ5'er hisseye sahip olduklan be- lirlendi. Şirketin faaliyet alanlan, yurtıçi vc dışında mühcndıslik, müşavirlik, proje. inşaat. taahhüt. mümessillık. hafnyat ve altyapı olarak seçilmiş. Şirket. çevre mü- hendisliği, inşaat. makıne, elektrik ve diğer mühendislik alanlannda- ki alet. makine, teçhızat imal, it- hal. ihraç etmek ve ihalelere katı- larak taahhütte bulunmak, ticare- tini yapmak gibi işlerde faaliyet göstcriyor. Vadi înşaat Sanayi vc Tkaret AŞ Yıldızposta Caddesi Dörtyüzlü Çcşme Sokak 16 9 nolu adreste faaliyet gösteriyor. Şirket 239386-186954 nolu tıcaret siciline kayıtlı. Şirketin yönetim Vadi İnşaat 1992 yılında çöp projesinin etüt çalışmalann! ve ihaleşartnamesini hazırlamak için açılan ıhalcye grdı. Bu çalışmayı Yıldız Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliğı Bölümü hazırladı. Bu dönem belediye başkanı olan Nurettin Sözen bılimsel bir çalı- şma olması nedenıvle o tarihte projeyi özellikle üniversite hoca- larına emanet etmişti. Ihale şan- namcsıni Adcm Baştürk'ün başı- nda olduğu bir grup öğretim üyesi hazırladı. İhale şartnamesine göre projelendirme. zaman azhgından "Kan Atık Projesi" ihalesini kaza- nan Nurol-Danvveste Konsorsi- yumu'na bırakıldı. Şartnamede ise sadece netür tesis ve depolama alanlan yapılacağı belirtildi. îha- leyi alan Nurol-Danvveste or- taklığ. proje uygulamasını ise Vadi inşaat - Tabasaran ortaklığı- na verdi. RP'nin 27 Mart yerel ge- nel seçimlerinde İstanbul Büyük- şehir Belediyesi'ni kazanmasının olan ve şimdi RP'li Büvükşehir kurulunu Ismaıl Doğan Abdüsse- ardından Vadi Inşaat'ın ortaklan Belediyesı'nde Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulunan Adem Baştürk'ün eşı Avşe Seza Baştürk ıle daha önce ÎTÜ Çevre Mühendisliğı Bölüm Başkanı olan ve şimdi İSKİ Genel Mü- dürlüğü görevine getırilen Veysel Eroğlu'nun eşi Hatice Eroğiu'- mın kurdııklan şirkete verildi. Ev hanımı olduklan belirtilen Baş- türk ve Eroğlu'nun şirketi Vadi İnşaat ıle Almanya'da bulunan Prof. Oktav Tabasaran'ın şirketi olan IngeniurgeseMschaft Abfall Prof. O. Tabasaran und Partner gmbH. İstanbul'un mega çöp projesındc ortak çalışma yapma- >a başladılar. Aynı zamanda Prof. Tabasaran'ın şirketi ile Vadi İnşaat. Kartal Belediyesi'ne uit "\'akacık Çöplüğü Rehabili- tasyon Projesi"ni de ortaklaşa müşavir fırma olarak üstlendiler. 24 Aralık 1987 tarihinde 10 mil- von lira sermaye ile kurulan Vadi İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'nin lamoğlu, Sıtkı Aksoğan. Hatice Eroğlu oluşturuyor. olan iki bayanın eşlen de RP'de üst duzey yöneticıliğe getinldıler. MEHMET DEMİRKAYA RP'li bcledıycler şimdi dc agk otopark işletıcileriyle uğraşmaya başladı. İşleticiler, sözleşme süre- leri dolmadığı halde belediye yel- kililerinın kendilerini, baskıyla yerlerinden çıkarmaya ve kendi yandaşlan ile Millı Gençlik Vakfı'na vermeye çalıştıklannı id- dia ediyorlar. Bu uygulamalann en yoğun gorüldüğü Beyoğlu Be- ledıyesi'nin aynca Halıç Tersane- si'nin arkasmda bulunan bir yeşil alanı 'Açık Otopark ve Oto Yıka- ma Alanı' olarak düzcnlemcsınin de yasalara aykın olduğu belirtil- di. RP'li Beyoğlu Belediyesi yöne- ücileri, kendılerinden önceki yö- netim tarafından kiraya verilen açık otopark yerlerindeki işletme- cileri değıştirmeye çalışıyor. İşleti- aler, sözleşme sürelerinin dolma- dan belediyenin kendilerini çıkar- maya çalışmasının yasa- dışı bır uygulama olduğunu savunuyor. Belediyenin yeni tespit ettiği kirayı vermeyi kabul ettikleri halde ken- dilenne "Komisyon sizi uygun gör- medi" denildiğini iddia eden Şiş- hane yokuşundaki TH Y Bürosu'- nun önündeki otopark işleticisi ANAP-RPanti-laikcephede • Baştmafi 1. Sayfada çekti. TBlvfM Başkanı. bugün li- derlerle görüşerek, uzlaşma ara- yacak. Anayasa değışikliğinin kaderi yann yapılacak toplantıda belli olacak. Siyasi parti temsilci- leri. yann yapılacak toplantıyı "son toplantı" olarak nitelerken, Cindoruk'un. uzlaşma için lider- lerden yardım isteyeceği belirtil- di. Komisyonun dünkü toplan- tısında. TBMM Başkanı Cin- doruk'un. basında çıkan uzlaşma sağlanamadığına ilişkın haberler- den duyduğu rahatsızlığı dile ge- tirdiği ve "Başansudığı kovalayan bir TBMM Başkanı konumunda görünmek istemem. bir sonuca ulaşamıyorsak bırakmak istiyo- rum" mesajı verdiği öğrenildi. Toplantıda. SHP'nin. 24. madde değiştirilirken cumhuriyetın laik niteliğinin korunmasına ilişkin bir hükmün maddede yer al- masını istemesi. buna ANAP'ın da desteğini alan RP'nin karşı çıkması nedeniyle yine bir sonuç ahnamadı. 24. madde üzerinde bir anlaş- ma sağlanamazken. ANAP. bu kez de, partilerin Anayasa Mah- kemesi'nce kapatılması duru- m'unda milletvekillerinin TBMM üyeliklerinin düşmesını önleye- cek biçimde yeniden düzenlenen 84. maddeden de desteğini çekti. Görüşmedc, ANAP temsilcilcri. Anayasa Mahkemesi'nin bugün DEP'in kapatılma davasını görü- şeceğine dikkat çekerek. mahke- me karanna müdahale edildiği iz- lenimini vermemek için daha önce uzlaşılan 84. madde değışik- liğinden desteğini çektiğini bildir- di. Anayasa değişikliğinde. SHP'nin başını çektiği "sol itti- fak" 24. maddede. "laikük" ko- nusunda ödün verilemeyeceğini savunurken. ANAP ve RP, "zo- runlu din dersi ve inanca göre ya- şama" ilkelerinın yer alması. dını duygulann siyasi amaçlar için kullanılması ve devletin din ilke- lerine dayandınlamayacağına ilişkin son fıkranın maddeden çı- kanlması için direndi. Kemal Türker Kasal. "Benim bu- rayı 1994 yılı sonuna kadar işiet- meye yasal hakkım »ar. Bu nasıl bir 'adil düzen' ki vasal hakkımı bile elimden ahnava çahşnor" dedi. Kcmal Kasal'm ycğcni Metin Kasal. 15 gündür otoparkın be- lediye tarafından çalıştınlmadı- ğını. İdare Mahkemesi'ne başvur- duklannı belirterek "Yetkililerle görüşmeye gittiğünizde, "yeter sı- zin çalıştırdığınız. bizim için calı- şan 15-20 bin genç var. onlar çalışiıracak' diyorlar. Bunlarm amaa beledi\e>e gelir değil 'Mıllı Gençlik Vakfı'na gelir sağlamak" dedi. İddialar ile ilgilı görüşmek islediğimiz Bevoğlu Belediye Baş- kan Yardımcısı Mustafa Çakır ıle sekreterine iki gün üst üstc not bı- rakmamıza karşın görüşcmedık. Beyoğlu Belediyesi ile ılgıli bır başka yasal olmayan olay da eski İstanbul Büvükşehir Beledı\e Başkanı Bedrettin Daian döne- minde yeşil alan yapılması ıçın is- timlak edilen yerin Beyoğlu Bele- diyesi tarafından açık otopark \c oto yıkama alanı olarak düzenlen- mesi ile ilgili. Haliç Tersanesi'nın arkasındakı Bedrettin Mahallesı. Havuz Arkası Sokak. Selahı Uçak ve Arif Hikmet sokak- lannın bulunduğu verlenn Dalan dönemınde istimlak edildiğini be- lırten Halit Gürsel. "Yeşil alan yapılacak dne yerierimiz vıkıldı. Ancak bu arada birkaç ver sahibi mahkemeye başvurarak kendi bi- nalannın yıkunını durdurdu. Bizim yerlerimiz vıkıldığı ile kaldı. Nu- rettin Sözen döneminde. tapulu >e- rimizi otopark olarak işletmek için başvunıda bulunduk. Bu başvu- rumuz ilk önce kabul edildi. Ancak daha sonra tstanbul Büvükşehir Beiediyesi'nden bir >azı geldi. İstimlak edilen verin amaca avkırı olarak kuilanıûnasuıın vasal ol- madığı belirtilen \azıvla biz bu- rasını açık otopark olarak işlete- medik. Eğer bu doğruysa -ki o za- man doğru olduğuna inanmıştık - şimdi Beyoğlu Beledivesi burasını nasıl oluvor da otopark olarak dü- zenliyor? " diyor. 6 O günlerinsıcakhğına ihtiyacımızvar... Yıldız Teknik Cnıversıtcsı'nden almış olduğum öğrencı kımlığı ve pasomu kavbettım. Hıikümsüzdur. ÖYKVGÖRGVLL İstanbul Haber Senisi- "15-16 Haziran Direnişi"nin 24. yıldö- nümünde demokrasilerin "baskı gruplanyla" var olacağı \urgula- narak. geçmişte yaşanan dene- yimlerin günümüze ışık tutacağı belirtildi. Türkiye'de sıkıntılı ve zorlu günlenn yaşandığı kayde- dılerek "demokrasinin 12 Eylül yasalannın ortadan kalkmasıvla, halkın katılunn la gerçekleseceği" belirtildi. 15-16 Haziran Direnişı'nın 24. yıldönümü nedeniyle Türkiye Dev nmci İşçi Sendikalan Konfe- dcrasyonu'nun (DİSK) Merter'- deki merkez binasında bir panel düzenlendi. DİSK Genel Baş- kanı Kemal NebioğJu'nun yönet- tiği panele konuşmaeı olarak Sü- leyman^ Üstün, gazetemiz yazan İlhan Selçuk, kapatılan Türkiye İşçı Partisi (TİP) genel başkan- lanndan Mehmet Ali Aybar ve av ukat Alp Selek katıldılar. 15-16 Haziran Direnişi sırasında ölen üç işçı için saygı duruşunda bu- lunulmasından sonra konuş- macılar 274 vç 275. sayılı yasa- lara getirilmek istenen değişiklik nedeniyle 24 yıl önce işçi sınıfının harekete geçtiğini ve mücadele- siyle değişiklikleri engellediğini behrttiler. Olaylan yakından yaşayan Sü- leyman Üstün. yaşanan de- neyimlerin dündcn bugüne. bu- günden de yanna uzanması ge- rektiğini vurgulayarak şunlan söyledi: "Demokrasiler, baskı gruplarıvla yani. sendikalaria, dernekleıie. birliklerle var olur. Bugün şunu hatırlatmanın sırası: 12 Eylül yasaları vüriiriükiedir ve demokratikleşme paketi gündem- dedir. Anayasanın değişmesi ve emek ağırlığına dayanması gerek- mektedir." 15-16 Haziran Direnışi sıra- sında Maden-İş Sendikası'nın avukatı olan ve daha sonra açılan davada da avukatlık yapan Alp Selek de DÎSK'lilerin olaylar ne- deniyle yargılandığını. ancak sıkıyönetim mahkemelerinin hiç- bir dönem bağımsız karar vere- mediğiniönesürdü. Selek. ogün- lerde olaylar bahane edilerek DİSK'in kapatılmak istendiğini belirtterek şunlan söyledi: "Yargılamalann olduğu günlerde Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ile bir toplantı yapılmış. Bir grup 'DİSK kapatılsın" demiş. Ancak bir grup da "DİSK'İ kapatırsak militan işçiler Türk-İş'c giderler. Ve tek bir sendikada topîanırlar" deyince, DİSK'e dokunmama ka- rarı almışlar. Acaba Sunay'ın top- lantısında 'DİSK'ı bıtıreîim" ka- rarı alınsaydı ne olacakti?" Gazetemiz yazan İlhan Sclçuk da sözlerine "O günlerin sıcaklığını yansıtabilir miyim bil- miyorum; ama, o günlerin sı- cakhğına ihtiyacımız var. O gün- lerin değerlerini bugüne taşı- mamız, bugünden yannlara taşı- yıp doğru iletişimi kurmamız gere- kiyor" diye başladı. Geçmişteki değer yargılannın. mücadelelerin günümüze taşınması gerek tiğine değinen Selçuk, "Bir yasa bizi kendisine çekiyor. Sömürü sürii- yor; sömürii sürdükçe sömüriiye karşı mücadele de sürecek. Bu ilk çağlardan beri gecerii bir yasadır. lnsanlık ve uygarlık sürecekse bu sömürü bir yerde tükenecektir. İnsanlar, insan gibi yaşamak için sömürmemek zomndadır. Sömü- rii oldukça ne emekçi, ne sermaye- ci rahat edecektir" diye konuştu. Selçuk, 24 yıl önce D'İSK'in def- terini dürmek için bir yasa cıkanldığını. DİSK'in de varlı- ğını korumak için direnişe geç- tiğini vurgulayarak o günlerde bir savaşım verildiğini kaydetti. Savaşımın durmadığını. sürdü- ğünü belirten Selçuk. 12 Mart'ta. 12 Eylül'de büyük zorluklar ve sıkıntılar yaşandığına değıni- nerek şunlan söyledi: "En büyük başanyı umduğunuz anda. en büyük yenilgiye sürükle- 15- DİRENISf ANISINA ri/MİYI «VÜİMCİ iş3 SENDİKALAR1 KONFEDERf 15-16 Haziran Direnişi'nin 24. yıldönümünde düzenlenen panele Süleyman Cstün, Kemal Nebi- oğlu, Alp Selek, İlhan Selçuk ve Mehmet Ali Avbar katıldı. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) nirsiniz. En büyük yenilginin çu- kurundayken en büyük başanya ulaşırsınız. Birinci DÎinva Savaşı'- nda en büyük yenilgive uğrayan halk, bağımsızlık mücadelesi. kur- tuluş mücadelesi vercrek silkindi ve kalkh. Bazen toplumlan, umut- suzluk, moral bozukluğu sarar. ancak bunun hiçbir kıymet-i har- biyesi olmadığı inancındayım. Madem ki işçi suııfı v ar, madem ki sömürü var; insanlar, haklannı. ekmeklerini korumak zorundalar. Hiç kimse onlan yerin dibine so- kamaz. Onlar, kendilerini yerin dibine sokmak isteyenleri bir gün yerin dibine sokarlar. Yerin dibine sokmasalar bile demokratik top- lum onlara kendi sınırian içinde kalma.M öğretecekfir." İlhan Selçuk. köleci toplumdan günümüze kadar tarih boyunca mücadele edildiğini. hiçbir hakkın kolay kazanılmadığını vurgulaya- rak "Emekçileri demokratik düze- nin dışında düşünüyorsanız orada halksız demokrasi düştinüvorsunuz demekfir. Eğer halkın katıldığı de- mokrasi düşümi) orsantz orada sos- valizmin çekirdeği oluşmuştur" dedi. TİP genel başkanlanndan Mehmet Ali Aybar da günümüz- de bazı kesimlerin "sosyalizm çök- tü" diye bayram yaptığını. ancak sosyalizmin Sovyetler Birliği ile özdeşleştirilmcsinin yanlış oldu- ğunu söyledi. Aybar. 1945 yıiında Vatan Gazetesi'nde yazdığı yazı- larda ve daha sonraki dönemlerde yazdığı yazılarda da anlattığı gibi Sovyetler Birliğinde gercek sos- yalizmin kurulmadığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben Sovyetler Birliği'nde tam anJamıy- la bir sosyalizm olmadığı inancı- ndayım. Sosyalizm, işçilerin ve emekçilerin eliyle bundan sonra kurulacaktır. Bugünkü çöküşün yeni bir doğuşa gebe olduğuna inanıyorum. Sosyalizm bir gün ger- çekten olacaktır. Türkive'de ise bize düşen görev veniden örgütlen- mek, düşünmektir." OLAYLAREV ÂRDINDAKİ GERÇEK • Baflarafi 1. Sayfada yasaklarma karşın şeriat yanlıları, devletin içinde dev- letin olanaklarını kullanarak yeni kuşakların şeriatçı kafa- da yetişmeleri yolunda Ha- zine'nin olanaklarını kullanı- yorlardı. Bu gibi fiili durum- larda kişileri cezalandırmak bir yarar sağlamaz. Üstelik Cumhurbaşkanı Demirel'in söylediği kapsamda şu ya da bu öyle dedi diye Türkiye'de şeriat devleti kurulmaz, laik cumhuriyet savunucuları Atatürk ün kurduğu devletin 'ortaçağ karanlığı'na yuvar- lanmasına göz yumamazlar. Ancak bir önkoşulu unut- mamakta saymakla bitmez yararlar vardır' Şeriatçılar camileri siyasal parti şubeleri gibi kullanırlar- sa, ortaöğretimde kilit nokta- larını ele geçirirlerse, imam okulları meslek okulları nite- liğini aşıp, temel öğretim ku- rumlarına dönüştürülürse, bu işin sonu bir felakete doğ- ru gider. O zaman bu felake- tin vebalı ve günahı bugunkü yöneticilerin omuzlarındadır. Cumhurbaşkanı'nın vurgu- ladığı gibi şeriatçılara karşı demokratik çerçevede ve açık rejimde dur demek gere- kiyor. Şeriatçılar 300 millet- vekiliyle parlamentoya bu- gün gelemezler; ama. laik eğitim yıkılır da küçük yaştan başlayarak çocuklarımız medrese eğıtiminden geçiri- lirse, yann obür gün ne ola- cağı bilinemez. Topluma, elimizdeki bütün araçlarla, islamı ticaret ve si- yaset için kullananların ger- çek Müslüman olmadıklarını anlatmak durumundayız. Türkiye'de nüfusun çoğunlu- ğu Müslüman iken İslamı te- kellerine almak isteyen tari- kat ve şeriat erbabının pro- fesyonelliği her yerde gözler önünde sergilenmelidir. ••• RP'li başkan HaülÜrün'e lyılhapis KONYA / DİYARBAKIR (Cumhuriyet)- RP'li Korna Bü- v ükşohıj Beledıvc Başkanı Doç. Halil Lriin. "Âtatürk'e haka- ref'ten 1 \ı! hapis cczasına çarptınldı. Şeriatı savunan RP'- li Bıngöl Beledıve Başkanı Sela- hatfin Ajdar hakkında da. Di- yarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından soruş- turma başlatıldı. Konva Bü- \ükşehır Beledive Başkanı L'rün hakkında. partisinin 1992 vılında yapılan Selçuklu ilçe kongresinde yaptığı konuşma- da Atatürk'le ilgili olarak söyle- diği şu sözler üzerine dava açılmıştı: "1. Cumhurbaşkanrmn ismini anmıyorum. Siz anlıyorsunuz. Sabahlara kadar içki sofraların- da aldığı kararlarta inkılap >ap- tı. İçki içtiği zaman peygamber kesilirdi. Ağzından çıkan, kanun gibi havata hakim kılınırdı. Sar- hoş bir insanın kendisine bile fa> - dası olmaz." Konya 1. Asliye Ceza Mah- kemesi. 1.5 yıl süren yargılama sonunda Savcı Ramazan Çelik'- in de istemi doğrultusunda RP'- li Belediye Başkanı'nın 647 sayılı yasanın 4. maddesi gere- ğınce 1 yıl hapıs cezasıyla ceza- landınlmasını kararlaştırdı. Ancak Ürün'e verilen ceza daha sonra 1 milyon 825 bin lira para cezasına çevrildi. Mahkeme, 1 milyon 412 bin liralık mahkeme masraflannın da RP'li Belediye Başkanı Halil Ürün'dcn alı- nmasına karar verdi. Diyarbakır Milli Gençlik Vakfı'nın. Hicri yılbaşını kutla- mak amacıy la düzenlediği "Sev- gi ve Kardeşlik Günö"nekatılan Bingöl Beledive Başkanı Ay- dar'ın buradaki konuşması. DGM Başsavahğı'nca soruş- turma konusu yâpıldı. RP'li Başkan Aydar konuşmasında. "İstikbal denen büvıik kale (siamın olacaktır. Biz Ahmet'in, Mehmet'in değil; Allah'ın jan- darması olacağız. On başun olsa, hepsini İslama feda ederim. İslama, Muhammed'e. Allah'a ve şeriatı garraya canım feda" gibi ifadeler kulîanmıştı. Bu konuşmanın bazı gazete- lerde ve televizyonlarda yayım- lanması üzerine harekete geçen Diyarbakır DGM Başsavcıliğı. Aydar'ın konuşma kasetlerini istetti. Başsava Bekir Selçuk, "Kasetler incelendikten sonra Belediye Başkanı Selahattin Ay- dar hakkında Türk Ceza Ka- nunu'nun 312. maddesine muha- lefet suçundan dava açılabilir" diye konuştu. Yaptığı konuşmanın açık se- çik ortada olduğunu belirten RP'li Başkan Aydar ise "Devlet var, hukuk var. Netiçeyi bekli- yoruz. Neticenin belli otanasın- dan sonra konuşacağız" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle