Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 11 HAZIRAN1994CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUSLER
Sinemanın 100. yılı
Türk sınemdsırun butun donemlenne ılışkm bılımsel araştırmalar
ve bılımsel bılgıler tam \ e \etkin değıldır 1895-1923 tanhlen
arasındakı donem ıçın çoİc ozenlı bır araştırmanın yapılması
zorunludur. Buddnemın başlangıç vıllan bırçok bıhnmezlık
ıçındedır
METİNERKSAN
A
menkalı bulueu (mucıi)
Thomas Kdison (18-T-
1911) 1891 dc bır film
çekme kamerası \e bır
film gosterme projeksi-
>onu\apar Bırvandan
da konulu ve belgesel tllmlcr uretır
1894"te Pans te bır film çekme \e gos-
terme gosterisi duzenler
Fransız bulucu (mucıt) Louis Lu-
miere (1864-1948) Thoma> Edıson'un
Pans'te vaptığı film <,ekme \e goster-
me gosiensını ızlcr Edıson un vaptığı
kamera film cekıyor takat Edison un
yaptığı projeksıyon bu filmı bu\ uk bır
perdede gostcrcrrmordu Hlm mer-
cek takılmıij bır dchktcn tek bır kişinın
bakması ıle seyredılnordu
Lumıcrc. filmın bu\uk bır perdede
gostenlmesı teknığını \e zorunluluğu-
nu duşunur KLarde^ı \uguste Lumıe-
re'ın (1862-19M) \ardımı ıle ]S94te
gclışmış bır film çekme kamerası \e
film gosterme projeksiyonu \apar
Bırkaı, amator on aostenden sonra
Lumıere kardeşler 28 Aralık lS9>"tc
Pans'te "Boule>ard C apucınes - Grand
Cafe"dc protesumcl bır go^terı du-
zenleyerek seurulere ılk vaptıklan
film olan "Lumiere fabrikasından çı-
kış" vesonra vaptıklan (ılmlerden bın
olan "Trenin gara gıriy" adlı lllmlerı
gostenricr Bu tarılı >ınemanın do-
ğum tanhıdır
Bu tanh ıçın Nunıllah Ataç 194^ te
sinemanın *>(.) \ılında ^utilaıı \azmi5-
tır "Doğnısunu istersemz insanlığı si-
nemadan onceki, sınemadan sonraki
diye ikiye ayırabilmz."
Sinemanın 100 \ılında bılımsel
araştırmalar vapılarak \c bılım\cl bıl-
gıler oluşturularak \azılnııi} bır Turk
Sinema Tarihi \oktur Sinemanın lüü
yılında Turkıye'de bu tanımda bır
Turk Sinema Tanhfnın yokluğu,
Turk kulıuru ıçın bu>uk bır eksıklık
\c Turk sıneması ıçın tehlıkch bır boş-
luktur
Turk bincma tanhınm yazılması
ıçın. once $u bılgılenn bılınmesı zorun-
ludur
"Tarihbilime ilişkin bilimsel bilgi
oluşturmak için, deney yontetninin kul-
lanılması olanaksızdır. Denev yöntemi,
tarihbilim kapsamında kullanıiması
olanaksı/ bir >öntemdir. Tarihbilimde
deney \ontemi yoktur."
Bu nedensellıkten oturu tanhbılım.
yazılı >a da sozlu. tanhsel. bılgı. belge
\e bulgulann. doğruluğunu ve yanlış-
lığını. du^unerek. tartı^arak. eleştıre-
rck. tanıtlayarak. kanıtlayarak. \o-
rumlayarakoluşturduğu tanhsel olgu-
lan. yontembılımsel duşunce. eytışım-
sel duşunce. kuramsal duşunce dızge-
len ıçınde ırdeleyerek bılımsel bılgı
olu^turur
\ enı bılgı. belgc ve bulgular. tanh-
bılımın oluşturduğu bılımsel bılgılerı
her an değı^tırebıleceğı ıçın. tanhbı-
lımcının bılımsel bılgı oluştururken.
"şimdi elde bulunan; bilgi, belge »e bul-
gulara gdre" saptamasını yapması zo-
runludur
Hıçbır sanat. ıçınde oluştuğu. sıya-
sal. toplumsal. ekonomık. kulturel. sa-
natsal, hukuksal. yonetsel. tcknolojık
olgulardan ve ortamdan sovutla-
narak kendı K, dınamığını oluşturan
donu>um. devınım. etkıleşım. yarat-
ma yetenek. becen. mesleksel turdeş-
lık gıbı oğeler değerlendırılerek ve yo-
rumlanarak tanhsel donemlereaynla-
maz
Bu bıçım bır donem saptama. tarth-
bılıme ve bılımsel bılgı>e aykın bır do-
nem saptamadır Bır sanatın tanhsel
donemlcnnın başlangıç ve bıtış sı-
nırlannı. o sanatın ıçınde oluştuğu sı-
yasal, toplumsal ekonomık. kulturel
sanatsal. hukuksal. yonetsel. teknolo-
jık olgular \e ortam saptar
Üstclık sinema sanatı obur sanatlar-
dan çok a>rımlı bır konumda. ıçınde
oluştuğu sıyasal. toplumsal. ekono-
mık kulturel. sanatsal, hukuksal. >o-
netsel. teknolojık olgular ve ortam ıle
çok yonlu ılışkıler ıçındedır
Tanhbılımın bılımsel bılgı oluşturan
bu yontemı ıle. Turk sınemasının ta-
nhsel donemlennı saptamak olasıdır
Turk sınemasının tanhsel donemlen
şunlardır
1) 1895-1923 (29 Ekım I923Turkıye
Cumhurıyetı Devletı kuruldu)
2) 1923-1932 (19 7 1932 ••Sinema
Fılmlerının Sansurunc Ilışkın \ onet-
melık" v ururluec gırdı)
3) 1932-1939 (14 7 1934 tanh ve
2559 savıh "Polıs Odev ve Yetkılcn
Yasası"nın 6 maddesıne uyularak va-
pılan 9 7 1939 tanh ve 2 1*1551 sa'yılı
"Fılmlenn ve Film Senaryolarının
Sansurune Jlışkın Yonetmclık" yurur-
luğe gırdı)
4) 1939-1950 (14 Ma>ıs 1950 çok
partılı sı>asal donem başladı)
5) 1950-1960(27 Mayıs 1960 Devn-
mı)
6) 1960-1971 (12 Mart 1971 Ordu
Muhtırası)
7) 1971-1980 (12 Eylul 1980 Ordu
Yonetımı)
8) 1980-1986 (7 Şubat 1986-3257 sa-
yılı "Sinema. Vıdeo ve Muzık Eserlen
V asası" yururluğe gırdı)
9) 1986-1994 (Suregıden donem)
Turk sınemasının butun donemlen-
ne ılışkın bılımsel araştırmalar ve bı-
lımsel bılgıler tam ve yetkın değıldır
1895-1923 tanhlen arasındakı donem
ıçın çok ozenlı bır araştırmanın yapıl-
ması zorunludur Bu donemın başlan-
gıç yıllan bırçok bılınmezlık ıçındedır
Bır orneğı ırdelemekte yarar vardır
Şımdı clımızde bulunan bılgı. belge
ve bulgulara gore Osmanlı Devletı sı-
nırlan ıçınde sinema filmı yapılması ıle
ılgılı çalışmalar 1907 \1l1nda başlamış-
tır Osmanlı Devletı nın Avrupa ana-
karasındakı topraklannda bulunan
Manastır şehnnde fotoğratçılık yapan
Rum asılJı. Osmanlı uvruklu Manaki
Manaki (1878-1960) ve Militiades Ma-
naki (1882-1964) kardeşler. 1907 yılın-
da Londra dan W0 Bıoscope marka
bır film çekme kamerası alıp Manastır
sehnne getınnışlerdır Padışah V
Mehmet Reşat 1911 yılının 5-23 hazı-
ran gunlennı kapsayan tanhte Ru-
melı de bırgezı yapar Manaki kardeş-
ler bu gezının Selanık şehnndekı karşı-
lama torenını. Kosova ovasında uç
y uz bın kışı ıle bırlıkte kılınan gorkem-
fı cuma namazını. Manastır şehnnde-
kı karşılama torenını filme çekerler
Bu film şımdı Makedonva Devlet
Film Arşıvı nde bulunmaktadır Ma-
naki kardeşlenn bu film dışında yap-
tıkları filmlenn neler olduğunu şımdı-
lık bılmıyoruz 1908 Meşrutıyet"ın
ılanı. 1913 Balkan Savaşı 1914^1918
1 Dunya Savaşı gıbı buyuk olaylann,
Manastır şehn ıçıne ve Manastır şehn
çevresıne yansımasını, bu fotoğrafçı
kardcşlcnn filmc çekmemesı olanak-
sızdır
Yedı ay sonra 1995 yılı başlıyor
Ünlu duşunur Karl Jaspers (I88V
l969)"Lraıtmakihanettir"dıyor Tur-
kıye"de y aşay an herkes, olur olmaz de-
ğerlendırmcler ıle bırbınne odul ve-
nyor Turk sınemasının hıçbır zaman
unutmaması zorunlu olan Turk sıne-
masının hıçbır bıçımde odeyemeyeceğı
gonul borcu olan kutsal olulen vardır
Turk sınemasının ya da sınemasever
Turklenn 1995 te sinemanın ve Turk
sınemasının bu buluculannı ve kuru-
culannı anması ve onurlandırması ge-
reklıdır
1995'te anmamız ve onurlandırma-
mız zorunlu olan sinemanın ve Turk
sınemasının onculen şunlardır
1891de tanhte ılk kez bır film çek-
me kamerası ve bır film gosterme pro-
jeksıvonu vapan Thomas Edison;
I895"te sinemanın başlamasını sağla-
yan Louis ve Auguste Lumiere kardeş-
lcr. 1895"te Lumıere kardeşler ıle ılışkı
başlatan Istanbullu foıoğrdfçı Vafia-
dis; I896"da Istanbul'da Turklcre ılış-
kın kısa filmler vapan ve Lumıere kar-
deşlenn kameracısı olan Ale\andre
Promio 1897 de Turkıye'de ılk smema
gostensını yapan. ılk sinema salonunu
açan "Merkez Ordu Sinema Dairesi"
ılk muduru. konulu film çekmeyı ılk
başlatan Sigmund Weinberg; l907"de
bır film çekme kamerası alıp.filmçek-
meve başlayan Manastırlı \anaki ve
Militiades \lanaki kardeşler, 1910 da
sinema ıle ılgılenıp once film gosteren,
sonra film çcken MOSD muduru Fuat
Lzkınav; 1910'da sinema ıle ılgılenıp
sonra sınemacı ve filmcı olan Mulkıye
Mektebı Muduru. hukukbıhmcı Ke-
mal Seden; Darulfunun ve Istanbul
Sultanısı tanhbılım hocası Şakir Se-
den; yeğenlen KemalveŞakırSeden'ın
sinema ve film çalışmalannı maddı ve
manevı olarak destekleyen AN Bey,
1915te Merkez Ordu Sinema DaV
resı'nın kurulmasını sağlayan Emer
Paşa. bu daırede sinema yapan yedek
subay lar Cemil Filmer, Maz.har V aJaz
19l7"de konulu ılk Turk filmını ger-
çekleştırcn Sedat Sima»i, konulu ılk
Turk filmının çekılmesını sağlavan
Mıllı MudataaCemıyetı Başkanı Hik-
met Hamdi MMC'nın belgesel filmle-
nnı çeken Kenan Erginsoy, I9l9"da
film rejısorluğu yapan Ahmet Fehim
1919da senaryo yazarlığı yapan Mü-
nif Fehim. 1919 da film rejısorluğu ya-
pan Ertuğrul Muhsin yanm yuzyıllık
kameracı Cezmi Ar 1928 de film sana-
yısı kurucusu İhsan İpekçi, 1940 ta
film sanayısı kurucusu Halil Kamil
1943 te film sanayısı kurucusu Necip
Erses, I945'te Turkıye"de ılk ozgun
film platosunu yaptıran Murat Köse-
oğlu ve Nazif Dunı(Sayın Nazıf Duru
yaşamaktadır) Turk sinema tanhı
araştırmalannı başlatan Nunıllah Til-
gen ve Rakım Çalapala.
Turk sınemasının ve sınemasever
Turklenn 1995"te. sinemanın ve Turk
sınemasının bu buyuk onculerıne kar-
şı. onlan saygı ıle anmak odevı ve on-
lan saygı ıle onurlandırmak gorevı
vardır
ARADABIR
SİNAN KORLE
••Olur mu be Orhan!
Turk polıtıkasının bır yıldızı daha sondu Değerlı bır
vatan evladını yıtırdık
Yazıma bu basmakalıp sozlerle başlamak ıstemem
Ortian Fikri'yı yıllar once tanıdım Gun ve ayları sayar-
sak ılk tanışmamız bundan tam 60 kusur yıl once ıkımız
de kolejde oğrencı ıdık Muşterek goruşlerımız vardı
Haşa ben kendımı onunla bır tutmuyorum Orhan her
bakımdan ama her bakımdan ustun bır kımseydı Du-
rust mert uygar Doğu ve Batı kulturlenm ozumsemış
yetkın bır Istanbul efendısı ıdı Dıle son derece yeteneklı
ıdı Hıç unutmam Kıbrıs davasının en ateşlı donemınde
Belgrad dan alelacele Bır'esmış Mılletler e getırılmış ve
genel konusmalara katılmıstır Bızım bakımımızdan go-
ruşmelerın çok kotu gıttıgı anlarda bıle Orhan ın sıyasal
manevraları sayesınde durumlar değışmış lehımıze
donmuştur Bu soyledıklerımın tanığı Bırleşmış Mıllet-
ler ın belgelığıdır (arsıvı)
Orhan Eralp'm ılk konustuğu gunu bugunku gıbı anım-
sıyorum Konusmasının ortalarına doğru Reuter Ajansı
muhabırı Michael Little John yanıma geldı ve Boyle
şey olmaz bu adamı bızden zannedecekler dedı
Gercekten Orhan Eralp ın dıle buyuk bır yeteneçjı var-
dı Bır keresınde yıne Kıbrıs davası goruşulurken, Ingılız
temsılcısı konusmasında bır Ingılızce dılbılgısı (gramer)
hatası yaptı Bunun uzerıne Orhan derhal soz ıstedı ve
Maıestelennın temsılcısı kendı anadılınde bır hata ya-
parsa polıtık dusuncelennde de yanlıslıklar bulunduğu-
nu kabul etmemızpek tabııdır deyıp buyuk takdırtopla-
mıştı Keza yıne bır gun Mısır delegesı ıle kahve ıçer-
ken Buyukelcı Eralp fasıh bır Arapca ıle bır hadıs oku-
du Bunun uzerıne Mısırlı delege kendısıne Arapca ce-
vap verdı Orhan gulerek Ben Arapca bılmem ' dıye
yanıtladı Arap dıplomatı ıse Bu kadar fasıh ve edebı
Arapca hadıs / okuyan bırkımsenın Arapca bılmedığıne
ınanamam dedı
Boyle Arapca okumasını bılen Orhan Eralp harf devrı-
mınden sonra eskıyazı ılebırteknottutmamıştır Bu de-
rece Ataturk devrımlerıne bağlı bır kımseydı
Orhan Eralp Dısıslerı Bakanlığı na gırdı çeşıtlıonem-
lı postlarda bulundu Bense Bırlesmıs Mılletler memuru
ıdım Buna karsın hayatbızı bırçok yerde bırleştırdı De-
falarca bırçok yerde bulunduk Bence Orhan Fikri Eralp
tam anlamıyla uygar bır ınsan-ı kamıl orneğıdır
Kendısıyle uzun yıllar dostluk ve ahbaplık ettığım hal-
de, 60 kusur yıl ıçınde 6Hazıran 1994 e kadar enufak bır
şekılde benı kırmıs ya da uzmuş değıldır Yalnız bundan
3yıl once oldukca cıddı bır amelıyatımdan sonra zıyare-
tıme gelen Orhan Hazret bırkac yılkaldı dışımızı sıka-
lım su21 yuzyılı beraber kutlayalım Soz mu
9
El sıkıştık soz verdık ama 5 hazıranda ne oldu9
Olur mu be Orhan1
OKURLARDAN
v^op vergısının yenı çıktığı gunden ben mahalleler arası çok
değışık ve tutarsız rakamlarla karşılaşıvoruz Şımdı sozum
onaayarlamayapılıpmuhtarlıklarayenılıstelerasılmış
Ben. Kadıkov-Erenkoy KızLıscsıyanında(Erenkoy Mah )
mınıbus yoluna çok yakın bır verdeoturuyorum Bızım
mahallenınçopvergısıvenı avarlamadan sonra 100 000 -
TL'den80 000 -TL'yeduşurulmuş Kızım ıse gene mınıbus
yolunaçokyakın(Merdıvenkoy Mah ). Erenkoy
Karakolu'nun hemen arkasında oturuyor Onun çop vergısı
de 80 000 - TL'den 25 000 - TL'y e duşûnılmuş Bunun
yanında Bağdat Caddesı ndeSelamıçeşme'deGıma'nın
arkaMndalZuhtupaşa Mah larkadaşım oturuy or Onlann
çop vergısı de SO 000 - TL den 50 000 -Tfyed'uşuruldu
Ben. bu takdır v e değerlendırmelenn hangı kıstasa gore
yapıldığını hıç anlayabılmış değılım Eğer semtlenn luksune
ve gelır sev ıyesıne gore ıse bızım evımız çok mutevazı bır
semtte Bağdat Caddesı ıle kıv as kabul etmesı mumkun
değıl B'rakalımavnıdeğennbıçılmesını.bızlendahaluks
yapıp 30 000 -TL daha tazla odememız ongorulmuş
Ilgılılerden butuıarsı/ deıit^sizrakamlarıne\eıstınaden
beiırledıkLnnı av.ık 1 ımalar ^'\L bı/ımmahallemızedaha
uvgun bırdcğtr bıçnıelerını rıca edıvorum
Yüksel \ıldırım
TARTIŞMA
YüksekAskeri Şûra Kararlan da...
A
nayasa"mn 14
maddesının
değıştınlmesıdc
yetersızdır
Anayasa'nın
125 2 maddesı
de değıştınlmezse ve Yuksek
Asken Şûra'nın kararlan yargı
denetımme tabı kılınmazsa
demokratıkleşme sağlanır mı.
asken rejım sona ermış olur
mu
17
'
Haksızlığa uğradığını duşuncn
kışınınheralanda
başvurabıleceğıyeriervardır
Yargı organlanmız vardır
Bugun hepımız, hakkımızı
arayacağımızen son yenn yargı
organlan olduğunu bılıyoruz
Onun ıçın guv en duy uy oruz
Yargının vereceğı karar herkesı
mutlueder. ıçhuzura
kavuşturur
Yargı deneıımıne tabı olan
organlan dayuccltır Yargı
organınabaşvurma. herkes ıçın
guvencedır
Yuksek Askeri Şûra'nın
ozellıkle terfılerde. bılmeyerek
haksız sonuçlara ulaşabılır
Netıcedc ınsanlardan
oluşmaktadır Bugun
kanunlanmızyargı denetımme
tabıdır, bakanlarımızyargı
onundehesapvermektedır
Yuksek Asken Şûra'nın
kararlannın 12Eylul
Anay asası ıle yargı
denetımınden kaçınldığını bıle
bıle hâlâ değıştırmemekte ısrar
edılmesını anlamak mumkun
değıldır
Bunu yapmazsanız
demokratıkleşme eksık kaltr
M.Selim Okçay
Avukat-Emekli Asker
PENCERE
KAMUOYUNA
Atatürk'ün kurdurduğu, Cumhuriyet ürünü bir kuruluş olmakla
övünen Türk Hava Kurumu, kurban derisi ve bağırsağı toplama
kampanyasından zaferle çıkmıştır.
Atatürk ilkeleriyle hayatiyet kazanan anayasal düzene sahip
çıkılması için Başkanımız Prof. Dr. A t t i l ö TOÇOy'un
yönlendirdiği mücadeleye halkımızın desteği apaçık ortadır.
Yasaların bize verdiği bu görevi yerine getirme mücadelesine
sağduyulu Müslüman halkımızın bizi destekleyeceği inancıyla
başlandı. Devletten de yasa ve yönetmeliklerine sahip çıkması
istendi.
Çıkarlan zedelenen ve dini ticarete alet etmek isteyenlerin
yaygaralan, hakaretleri, iftira ve tehditlerine rağmen bu mücadele
Türk Hava Kurumculara yakışan büyük bir soğukkanlılıkla ve
vakarla yürütüldü. Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı. Maliye
Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı yayımladıkları genelgelerle
kamu görevlilerini uyardılar.
Uyanya dahi ihtiyaç kalmadan halkımız, kurban derilerini Türk
Hava Kurumu'na bağışlayarak din istismarcıları karşısında
Atatürk ilkelerinin yanında olduğunu ortaya koydu.
Mücadelemize büyük destek veren sağduyulu halkımıza ve
konuya gereken ilgiyi gosteren basın ve yayın mensuplanna sonsuz
şükranlanmızı sunuyoruz. Atatürk ilkelerinin ışığındaki
demokratik mücadelemizi yüce milletimizden aldığımız destekle
sonsuza kadar sürdüreceğiz.
Saygılarımızla.
Türk Hava Kurumu
Genel Merkez Kurulları
(Yönetim, Denetim ve Disiplin) ve
Sube Baskanlıkları
Yüz Surat, Hacı MuraL..
Evdekı koltugun yuzu eskımıs Ev bu badanası bır
mevsımde karanyor pencerenın perdesı kırlenıpdoku-
luyor yerlı malı elektrık ampulu haftasını doldurmadan
atıyor kapının zılı bozuluyor pencerenın pervazı çuru-
yor
Masraf masraf masraf
Dedım kı
- Ele gune karsı ayıp oluyor, koltukların yuzlerı eskıdı,
degıstırelım
Yuz aramaya cıktım
•k
Kısa surede anladım kı pıyasada yuz kalmamış ma-
ğazalar yok satıyorlar
Tezgâhtar
- Abı, dedı yuz yok
- Ne demek yok''
- Kımsede yuz kalmadı
Dusundum adam haklı pıyasada yuz olsa once yuz-
suzlere yarar
Tezgâhtar hınzır
- Senın meslegm ne abfi
- Gazetecıyım
Guldu
- Abı sızın meslektekılere yuz dayanmıyor, maşalla-
hınız var coğu gazetecı yuzsuz
- Nerden bılıyorsun?
- Eskıden polıtıkacıya yuzsuz derlerdı sonra vergısını
kacıranlar yuzsuz oldu ardından gazetecı mılletı yuz-
suzluğe alıstı1
Gazetecıye yuz dayanmıyor, bırını cıka-
rıp otekını takıyor mal yetıştıremıyoruz
- Canım ben evdekı koltuk ıcın yuz arıyorum eskıdı
değıştıreceğım
- Sevgılı abıcım ha ınsan olmus ha koltuk ne farke-
der kı bu bızım ısımız sen keyfıne bak1
Sonra aşagıdakı depoda sakladıgı yuzlerı getırttı ne
ıstersenvar turbeyesılı fıstıkı yesıl acıksıklamen hor-
monlu domates kırmızısı menevıslı mavı ıshal rengı
turuncu karantınasarısı
Kafam karıştı bır sey almadan eve geldım
•
Yuzu eskımıs koltuk salonun kosesınde suskun benı
beklıyordu ıkıkolunuıkıyanınauzatmıs dırseklerını kır-
mıs dort ayagının ustunde sabırlı ve sakın
lcerı gırdıgımı gorunce dıle geldı
- Aldın mP
- NeyP
- Yenı yuzumu
1
- Hayır
- Neden?
Tezgâhtarla konusmamı anlattım pıyasada doğru du-
rust yuz kalmadıgını soyleyınce koltuk
-Bak dedı kısıbanayuzuyledegıl kıcıylaoturur polı-
tıkacı kendısını bır kez kucaklayayım dıye her şeyı goze
alır bır kez oturdu mu da artık kalkmak ıstemez yayılır
yıvısır Ama poposunu ısıttıgım nıce polıtıkacının arasın-
da tanh sayfalarına yazılmaya layık olan kac kısı var?
Benım ustume oturan o cıgerı beş para etmezı halk bır
şey sanır
1
En cok buna bozulurum ama, dınleyen kım,
bılen kım
Koltuk yukardan atıp tutuyordu
•
Öfkelendım koltugun ustune oturdum gazetelerı aç-
tım okumaya başladım
Allahım bu ne yuzsuzluki
Yuzsuzlerın yuzsuzluğunun bu denlı geçerlı olduğu
bır donemı ben basında anımsamıyorum her haberın
ve her yazının arkasmdan bır cıkar kokusu yayılıyor mı-
de bulandırıyor gazetecı suret-ı haktan gorunerek kale-
mını satıyor
Eskıden mesleğımızyuzumuzu ağartırdı
Sımdı kızartıyor
İSMAİL C E M
SOL'DAKİ ARAYIŞ
Solun haklılığına ve guzellığıne
Tuıkıye'nın solu da layık olmalıdır
8OC6ÛT3101 st
T
e 24. L5 3C 2^ 20 23 • hk 2 « 15 33
Odemelı goıideıvmıyoruz lullen eden kadar fwsla pulu j.ondınnı^
GENÇLER!
Yurtdışına gitmek
artık hayal degil...
cjıf oğrenebılifsınız
1 hamur 176 sa> fa 150 0O0 TL
Odemelı ıstenırse +40 000 TL
posta ma'îrafıi
ODEMELI ISTEME ADRESI
\ ıtnn Tanıtım (212) 522 53 99
Cagalo^lu \ckuşu No o
lu l^unbııl
Değerlıo\kuyazan,
OnurÜ>emız
ABDULLAHAŞÇPyı
vıtırdık. Aılesınınveedebı>atçıdostlarının
acısınıpa\la$ı\oruz.
EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ
ANMA TOPLANTISI
. Dr. ORHAN YAVUZ'u
olumunun 17. vılındaanıvoruz Tum se\ enlennı
beklıyoruz
Dostlar
1
larih: I ^ h hW4(,aı vimkı
Saat: Isoo
YenKadıkoy Beledıyesı KulturveSanat Merkezı
Haldun Taner Caddesı Caddebostan