Katalog

Cumhuriyet Imrivaz sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Koordınatörü. Hikmet Çetinkaya • Genel "Yayın Danışmanı: Orhan Erinç • Yazıişleri Müdürlen: İbrahinı \ıldız. DinçTayanç(Sorumlu). •HaberMerkezi Mü- dürü: Hakan Kara Dış Haherler: Ergun Balcı • Ekonomi: Abdurrah- man Yıldırım • Istihbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaöretı • Spon'Abdülkadir Yücelman • Dü- zeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsiicisr Mustafa Balbay •Haber Müdürü. Doğan Akın AtatürkBul- \anNo 125. Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat). Tclex 42344. Fax. (4)4195027 •İzmir Temsılcısı: Serdar Kızık, H Zı>a BK 1352 S 2 3 Tel 4411220 Tele\: 52359. Fax: 4419117 »AdanaTemsılcısi. ÇetinYiğenoğlu İnönüCd. 119S. No: 1 Kat: 1. Tel- 3522550-3522601-3522492. Telex. 62155. Fax. 3522570 MüesseseMuduru Erol Erkut •Koordınator: Ahmet Komlsan • Muhasebe- Bülent Yener • Idarc HüsejinGürer •tşletme ÖnderÇelik • Bılgı-İi)lem Nail tnal •Bılgısavar Sıstem: Müriivet Çiler •Reklam: Reha Işıtnuuı ^ • « ı n i a \ a n ı e B a s a n : *ı crı Gım Haber Ajamı. BaMnı-c Yavıncılık A Ş Tjrk'xra'ğı C.ıd 39 41 Çjjaloğlu 3433J Ist PK :4Hsianbu'l Tel {() 2l2)5i:O5O5C()hjIlTclcx :2246.Fax (0212 11HAZİRAN1994 İmsak:3.25 Güneş: 5.24 Öğle: 13.08 İkındi: 17.08 Akşam:20 42 Yatsı:22 32 MGD'den müzik şöleni • Istanbul Haber Servisi- Magazın Gazetecıleri Derneği'nce(MGD)buyıl 3.'sü dılzenlenen "Geleneksel Pop Müzik Gençlik Şökni". Yedikule Hisarları nda. buakşamsaat 19.00'dabaşlayacat. Ajlan-Mine, Hakan Pekcr, SibelTüzün, Harun Kolçak. Kenan Doğulu, özcan Deniz. Suat Suna, Seden Gürel, Burak Kut, Deniz Arcak, Eda Özülkü. Ferda Arul Yarkın. Gökhan Kırdar ve Canan Taşkın'ın ver alacağı konserin 100 bin hrâdan satılan biletleri, Vakkorama Taksim. Suadiye. Rumeli v e Galleria jubeleriyle Capıtol. Akmerkez'den temin edilebilccek. Kaçak çayda kanser tehlikesi • ANKARA (ANKA) - Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nce TBMM KİT Komisyonu'na sunulan raporda. kaçak ve bazı ithal çaylann kanserojen madde içerdiği belirtildi. Raporda, ülkelenndeki tanmkoşullan nedeniv le zırai mücadele artıklan olan kanserojen madde içeren çaylann \urda ginşlerinin önlenemedıği bildinldi. Çay ithalatını zorlaştırmak için alınan önlemlenn yeterli olmadığına dıkkat çekilen raporda şu görüşler dilegetirildı: •"Ülkemizingüney ve Doğu Anadolu Bölgesi'nde eskrden berı > abana menşeli çayın tüketilmesi alışkanlığı bulunmaktadır. Bu bölgelerdeki gümrük kapılanndan normal ya da kaçak olarak 5-10 bin ton arasındaçay yurda girmektedir. Bu çay ların v urtdışı fiyatlan oldukça düşüktür. Türk çaycılığını olumsuzşekılde etkılemektedir. Sonzamanlarda SarpSınırKapuVndakialtyapı yetersizliğı \ e g»' .şlerin yoğun oluşu nedenıyle kaçak olarak Gürcüçavıda yurda girmektedir." Feribotta yangın • ATİNA(AA)-İzmir'den Venedık'e gitmekte olan ve mürettebatı arasmda Türk vatandaşlannın da bulunduğu "Saray Star" isimli Maltabandırab fenbotta yangın çıktı. Yaklaşık 5 kişilik mürettebat ve 4yolcu ile seyahat eden "Saray Star" feribotunu. Kefalonia Adası açıklanndan gecerken. mutfağında çıkan bir yangın sonucualevlersardı. Mürettebat ve v olcular. daha yangın büyümeden aynı bölgede seyreden Malta bandıralı "Vergjna Star" isimli \ ük gemısi tarafmdan kurtanldı. Edınilen ılk bilgılere göre 5 Türkün de bulunduğu feribottakı tüm yolcu ve mürettebatın sağlık durumlan iyi. Bu arada batma tehlikesi bulunan feribotta \ angın söndüıme çalışmalan sürüyor. GAPUIuslararası Havaalanı Projesi • ANKARA (AA)-Özellikle kargo taşımacılığına yönelik olarak projelendinlecek olan GAPUIuslararası Havaalanrnm. "projelendirme çalışması"nı yapacak fırmalann belirlendiği bildinldi. Devlet Bakanı Nurhan Tekinel yaptığı yazılı açıkiamada, Güne>doğu Anadolu Bölgesinin dışansı ile hava> olu bağlantısını sağlayacak uluslararası standartlara sahip bir bölgesel havaalanının. bölgerün kalkınmasını sağlavacak temel altyapı elemanlanndan olduğunu söyledi. Tekinel. böyle bir ha\ aalanı tesisinin bölge gelişimi için bir teşvik unsunı ve GAP'ın başansı için son derece büyük bir itici güç olacağını belirtti. Uçak rallisi • TRABZON (AA) - Fransa'da faalıyet gösteren ve ticari amaçlan olmayan Raid International adlı kurufuş tarafından 12-23 haziran tarihlen arasında özel küçük uçaklarla Türkiye'de ralli düzenlenecek. Küçük uçak rallisine Fransız, Alman, İtalyan. Avusturyalı ve İngiliz 53 rallici 22 uçakla katılıyor. Ralliciler. Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de toplandıktan sonra Bulgaristan üzerinden Türkiye'ye girişyapacaklar. Ralliciler. 23 hazirana kadar İstanbul. Samsun. Trabzon. Kayseri. Antalya ve İzmir havaalanlannı kullanarak ralliyı gerçekleştirecekler. Ulusal Cerrahi Kongresi '94, Istanbul'da rekor katılımla başladı Organnakli kolaylaşüGÜNDÜZ İMŞİR Organ nakli (transplantasyon) ko- nusunda dünyanın sayılı isimlen ara- sında yer alan Prof. Dr. Münci Kalayoğ- lu dün tstanbul'da başlayan "Ulusal Cerrahi KongresTndeki konferansında. hekimlere "bilimsel ziyafet" çekti. Ba- şanlı 499 karaciğer nakli amelıyatıyla tıp literatürüne adını altın harflerle yazdı- ran Dr. Kalayoğlu, organ nakli amelı- yatlannın son 10 yıldır teknik anlamda bütün aşamalann kaydedilmesiyle rutin hale dönüştüğünü, başan oranının ise son istatistiklere göre yüzde 85-96 oranı- na yükseldiğini belirtti. The Marmara Oteli'ndeki kongrenin sabahın erken saatlerinde yoğun bir katılıma sahne olması ise hiç kuşkusuz Prof. Dr. Münci Kalayoğlu'nun saat 09. 00'da verdiği "Transpİantasyonun bıtgü- nü ve yarmı" konuîu konferansından kaynaklandı."Cemil Topuzlu'yu Anma Dersi" adı altında verdiği konferasına, "Benim YÖK'ten, rektörden vana kor- kum yok. Laf arasında Ispartalıyım da..." şeklındekı esprili sözlenyle başla- yan Dr. Kalayoğlu, yaklaşık 1 saat 15 dakika süren konuşmasında, organ nak- li konusunda >apılanlan eskı çağlardan • Wisconsin Üniversitesi transplantasyon cerrahi Prof. Dr. Münci KalayoğlıTnun konferansı beğeniyle izlendi. Son yıllardaki büyük gelişmelerle organ nakli ameliyatının rutinleştiğini söyleyen Kalayoğlu, başan oranının yüzde 96'ya çıktığını açıkladı. bugüne kadar aynntılanyla dile getirir- ken ayakta alkışlandı. Dr. Kalayoğlu, organ naklinin yeterli eğitim ve bir ekıp çalışması şeklinde gerçekleştiğinde. bir apandisit veya fıtık amaliyatından farkı olmadığını belirterek, bugüne kadar dünyada 250 bin transplantasyonun gerçekleştiğıne dikkati çekti. Nakilde yenilikler Halen ABD'de Wisconsin Üniversite- si'nde 5 organ nakli cerrahından biri ola- rak görev >apan Dr. Münci Kalayoğlu. transplantasyonu cerrahı teknik, im- mün tedavi ile organı bulmada ve muha- faza etmede yenilikler başhğı altında in- celedi. Dr. Münci Kalayoğlu, cerrahi teknik açısından böbrek. karaciğer. kalp. safra kesesı transplantasyonlannın son 10 yıldır bütün dünya ülkelerinde rutin bir şekilde yapıldığını belirterek şunlan söy- ledi: "Geliştirilen cerrahi teknikler yüzde 100'e yakın başan sağladığı için organ nakli amaliyatlarının sayısında eski yılla- ra oranla bir artış söz konusu. tkinci bir aşama ise organ nakli ameliyatlannda kullanılan ilaçlarda sağlandı. 1980-90'lı yıllara kadar sayılan üç olan bu ilaçların savısı günümüzde 20'vi bulmuştur. Bu ilaçlar da otomonkman başan oranını is- tenilen se>iyeye vükseltmiştir. Bir başka unsur ise donörden (organın alındığı bi- rey) alman organın muhafazasında yat- maktadır. Bugün dünya ülkelerinde makine perfizyonu ile muhafaza ve so- ğuk muhafaza yaygın şekilde kullanıl- maktadır. Bu teknikler sayesinde or- ganlar 7 ile 72 saat arasında rahatlıkla muhafaza edilebilmektedir.." Kalayoğlu, özellıkle ABD'de otoyol- larda sürat tahditi getirilmesı. kask \e kaza yastıklan gibi önlemlenn hayatını kajbeden insanlann sajısında önemlı bir oranda azalmaya yol açtığını belirte- rek, organ nakli konusunda çahşacak hekimlere şu önerilerde bulundu: "Türkiye'de son 20 yılda yaklaşık 2000 organ nakli ameliya'tı gercekleşti. tlk böbrek amelivatının 1975 \ılında gerçek- leştirildiğinden hareketle bu sa\ı ülkemiz için başarıdır. Ancak yeterli değildir. Clkemizde bu alanda en önemli eksik, yetişmiş uzman savısıdır. Bu nedenle ülke nüfusu göz önüne alınacak olursa her yıl 1000 transplantasyon ameliyatı yapı- Iması gerekiyor. Bu sayıya uiaşabilmek için ise en az 150 yetişmiş uzmana ge- reksinimimiz \ar. Türkiye'de ekip çalı- şmasının da tam olduğu söylenemez. Bu yönde önemli adımlar atılması gerekiyor. Ekipte çok sayıda branşın uzmanı olması gerekiyor. Organ nakli ameliyatları genç cerrahİarın işi olmalı. 50'sinden sonra bu işe girişmek, sadece 20-30 organ nakli yapıp emekli olmak, hayli anlamsız bir düşünce. Ben 52 yaşındayım. Bu yaş ABD'de organ naklini gerçekleştiren cer- rahlar arasında en yüksek olanlardan biri olarak kabul ediliyor. 30 yaşında bu işe girişecek genç cerrahlan ise büyük ba- şanların beklediğini söyleyebilirim." Elyapımı oyımcak sergisi Eskiden oyuncak sanayii mi gelişmemişti. biz mi alamıyorduk, kımbilir!.. Güzelim legolar. aslına uygun akülü arabalar, ağlay an, gülen. konuşan bebekler. Hepsı de ne kadar alımlı. ne kadar güzel!.. Çok çocuktuk; oyuncaksızkalacak değildik ya' Kibrit kutulanndan telefon. bez parçalanndan bebek, inşaat telınden arabalar. Meğernebecenklivmişiz... Bir tel otomobil kaçgün dayanırdı bize, \ a da bez bebek ne kadar zamanda dağılırdı oynanmaktan?.. Şımdi hepsı anılann kuytu köşelerinde. Halbuki çocukluk becerilerimizin ürünlerinin müzesı bile varmış. İngiltere'nin Woodstock kentinde bulunan O\fordshıre Müzesi'nde. Hindistan"dan Portekız'e uzanan bir dizi ülkede üretilen el yapımı oyuncaklar sergileniyor. Telin üzerine kumaş sanlarak yapılan minyatür bisikletli adam da en çok ilgi gören yapıtlardan biri. Sergi 4eylüle kadar açık bulunacak. Şimdi orada olup çocukluk anılannın arasında şöyle bir dolaşmak vardı... PTTnn Tsinmsatışı TBMM'deonaykuuh Yasa yürürlüğe girdikten sonra, çalışanlar, kurulacak şirkette görev alacak; özlük haklan korunacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- PTT'nin telekomünikasyon hizmetle- rinin Türk Telekomünikasyon Ano- nim Şirketi biçiminde aynlmasını ve bu şirketin hisselennin viizde 49'unun satışını öngören yasa. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. Yasayla PTT. Posta İdaresi ve Türk Teleko- münikasyon A.Ş. biçiminde ikiye bö- lündü. Genel kurulda aynca. idari yargıda açılacak davalara sınırlama getiren >asa da kabul edildi. PTT'nin T"sinin satışını öngören yasava göre, kurulacak Türk Teleko- münikasvon A.Ş.'nin ana sözleşmesi Ulaştırma Bakanınca onaylanacak ve şirketin merkezi Ankara'da ola- cak. Türk Silahlı Kuv\etleri"nin sade- ce askeri amaçlara yönelik olarak kendi olanaklanvla k'urduğu haber- leşme sistemleri yasa kapsamı dışında olacak. Şirketin hisselennin vüzde 49'unun satılmasına Ulaştırma Baka- nı karar verecek. Satışa ilişkin ilkeler. PTT çalışanlanna tanınacak aynca- lıklan da kapsayacak biçimde Yük- sek Planlama Kurulu'nca belirlene- cek. Satıştan elde edilecek gelir. önce- likle posta hizmetlerinin geliştirilme- sinde kullanılacak. Ulaştırma lar. kurulacak şirkette görev alacak- lar ve özlük haklan korunacak. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edılen ayn bir yasayla da idari >argı- nın yükünü hafifietmek amacıyîa açı- lacak davalara sınırlama getirildi. Buna göre. çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması. imar uygula- • TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen yasaya göre PTT. Posta İdaresi ve Türk Telekomünikasyon A.Ş. şeklinde ikiye bölündü. Genel kurulda aynca idari yargıda açılacak davalara sınırlama getiren yasa da kabul edildi. Bakanlığı lisans dağıtımında tekel oluşmamasına özen gösterecek. lisans satışından elde edilecek gelir de tele- komünikasyon hizmetlerinin gelişti- rilmesine harcanacak. Yasa yürürlüğe girdikten sonra te- lekomünikasyon hizmetinde çalışan- malan gibi kamu yarannı doğrudan ilgilendiren konular dışında. doğru- dan kişisel çıkar bağlantısı olmayan u\gulamalarda iptal davası açılama- yacak. Bu durumda, geçmişte olduğu gibi. milletvekillerinin kimi özelleştir- me uygulamalanvla ilgılı ıptal başvu- rulan idari yargıda dikkate alınmaya- cak. Yasayla. iptal davalannda cevap t verme süresi 60 gün olarak belirlenir- ken. idare mahkemelerinin kararlan- na karşı 60 gün içerisınde Danıştay'- da dava açılması hükme bağlandı. Duruşmalı davalarda mahkemenın 15 gün ıçerisinde karannı açıklaması hükme bağlanırken. Danıştay ve ida- re mahkemelerinin telafısi olanaksız zararlann doğabileceğini dikkate ala- rak yürütmenin durdurulması karar- lannı vermesi öngöriilüyor. Yargıla- ma sürelerini kısaltan yasa uyannca, idare mahkemelerinin taıil süresi de 45 günden 30 güne indirildi. TBMM Genei Kurulu'nda kabul edilen bir yasayla da taşkömürünün sanayide kullanımında öngörülen sı- nırlamalan içeren Koordinasyon Kurulu Karan yürürlükten kaldınl- dı. SU alanlan da satılabilecek ASLMAN ABACIOĞLU İZMİR - Satışa gkanlan Hazine arazılennde SİT alanlan ve kültürvarlıklangözardıediliyor. İzmir 1 Nolu KültürveTabiat Varlıklannı Koruma Kurulu Müdürlüğü, büyük bir hızla satışa çıkanlan Hazine arazılen ıçınde SİT kapsamında olanlann da bulunabileceği konusunda uyanda bulundu. Satışişleminı düzenleyen fzmır Defterdan KamalSağsatışlann Başbakan TansuÇiller'in "özel emri" ile yapıldığını belirterek " Bunlar arasında SİT alanlan da olabilir. Ancak bunlarla ilgili Kültür Bakanlığı ile yazışma yapmak, işlemleri çok ağırlaştıracaktır" dedi. Sehir Plancılan Odası Izmır Şubesı, bu yolla kamu arazilerinin yağmalandığını duyurdu. Türkiye'nin pek çok yöresinde olduğu gibi Ege Bölgesı'nde de Hazine mülkiyetindeki çok sayıda bına \earazinin hızla satışa çıkanlması, bu bölgede tarihi vedoğal StTalanlannın yoğunluğu nedeniylekorumacılan kavgılandırdı. Hazine arazilen vedığertaşmmazl'annsatılmadan önce SİT kapsamında olup olmadığına ilişkin koruma kurullanna danışılmaması. bu taşınmazlan satın alanlar bakımından sorun yaratabilecek ya da StT alanında yasadışı \ apı- laşmaya yol açabilecek. fzmir 1 Nolu Kültür ve Tabıat Varlıklannı Koruma Kurulu Mü- dürlüğü. satılan \ a da satışa çıkanlan Hazine arazileri ıçinde SİT alanlan ve kültür \arlıklanolabı- leceğini anımsaıarak bir \azi\la. fzmır Defterdarlığı ve Çeşme Kaymakamlığı'nı uyardı. Müdürlüeün uyansında. 2863 \e 3386sa\ılı yasalar gereğı "korunması gerekli" olarak belırlenmış taşınmazlann satışı ve kiralanmasının Kültür Bakanlığı'nın ıznıne bağlı olduğu anımsatılarak. koruma kuruluna satışa ve kıralanmay a sunulan Hazine parselleri konusunda bugüne kadar herhangı bir başv uru yapılmadığı vurgulandı. İzmir Defterdan Kemal Sağ ise. İzmir 1 Nolu Koruma Kurulu M üdürlüğü'nün bu uyanyı yapmasına gerek olmadığı görüşünü sav unarak, satışa çıkanlan binlerce parselın hepsinın SİT kapsamında olup olmadığının sorulması durumunda, ışlemlenn çok > avaş y üruyeceğını öne sürdü Satışa çıkanlan parseller üzerınde herhangi bir tanhı yapı bulunmadığını. bulunsa bıle yıkılacak kadar eski > apılann "kendi göriişüne göre" zaten yıkılmalangerektiğinisavunan Sağ. şugörüşlereyer\erdr " Bizim amacımız. gelir sağlamak ve Hazine arsalannın talan edilmesini önlemek. Korumay a gücümüzün yetmediği bu arsalann, gecekondu mafyası tarafından çarpık kentleşmeye dönüşlürülmesini engellemek. Başbakan Çiller'in özel talimatıy la büyük birsüratle Hazine arsalarını satmay a çalışıyomz. Bunların arasında SİT kapsamında olanlar da bulunabilir. Ancak bunlarla ilgili Kültür Bakanlığı'y la y aztşma y apmak. işlemleri çok ağırlaştıracaktır. Zaten satış y önctmeliğinde de böyle bir izin alınmasını gerektiren hükiim yoktur." Şehır Piancılan Odası İzmir Şube Başkanı Tuncay Karaçorlu, öncelerı kamu arazilerinin satışının daha az oranİarda ve daha dıkkatli yapıldığını vurgulayarak. koruma kurulunun uyansmı "yerinde ve duyarlı bir davranış" olarak nıtelendirdı. •îzmir 1 Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu Müdürİüğü'nün, 'satışa çıkanlan hazine atazılen içinde SİT alanlan ve kültür varlıklan olabileceği' uyansma defterdarlık, "Bunlar arasmda SÎT alanlan da olabilir. Ancak buniaıia ilgili Kültür Bakanljğı ik yazışma yapmak, işlemleri çok ağirlaşttracaktır" yanıtını verdi MESELA DEDIK... VI İHŞhtıT SmÖKÜHDe M6UNLUK BAŞiÖSTBfiti 'Lkinci el satışlan' dendi mi aklı- mıza kullanılmış otolar gelirdi. On- da da vuruklar. çürükler iyice giz- lendiğinden tanıdıklardan aramak gerekirdi. İkinci el piyasası' ucuz ol- duğundan her zaman ilgi görür, alış- verişi canlı tutar. Kullanılmış olma- sına kullanılmıştır. ama ne zaran var ki? Hem hangi malın hiç kulla- rulmamış olduğuna güvenebilirsi- niz? Aynca da 'kullanılmtş olmak' mala deneyim kazandınr. paslı yer- leri açılmıştır, işinize daha çok yara- yabilir. Bize bu konuyu düşündür- ten ikinci elden ekıîıek' satışlan oldu. Biz de mesela dedik'. I İkinci elden ekmek ikinciel piyasası mı? aberlerde büfelerde lokanta- larda kullanjlmayan ekmeklerin 'ikinci elden' satıldığı. insanlann da koşuşup bu ekmekleri kapıştığı bil- diriliyordu. Ekonomik paketin altı- nda İcalıp da bir kibrit parasıru bile hesaplamak zorunda olan insan- lann 'ikinci el ekmegi'ne koşmalan- nda şaşılacak bir şey yok. Ama asıl 'ikinci elden ekmek'. ekmek sahibi- nin önüne attığı yağlı ekmek lok- masını kapabılmek için her türlü cambazlığı yapanlann önündeki ça- nakta durur. Bu 'ikinci elden ek- mek' yiyen çanakçılar hem önlerin- deki çanağı iyice yalarlar hem de eliyle yoğurduğu ekmeği yiyenlere Enayiİer, boşuna yoruluyorlar, bak ben ne kolay ekmek yiyorum' der- ler. Eğer ekmekçileri ekmeği keserse ne gam? Hemen o çanağa tükürür. yeni bir çanak bulmaya koşuşurlar. Önun için de çaresiz kalıp kullanı- lmamış ekmekleri alan vatandaşlara değil.bu çanak yalayıcılara 'ikinci el ekmekçisi' demek gerekiyor. I İkinci el B, yorumcusu u da çok iyi bilinen ama adı konmamış bir 'ikinci el piyasası' malıdır. Bunun için önce 'yorumcu' olmak gerekir. Pek kulak verilen yo- nımlar yaparsınız. Dınleyenler de 'Maşallah. ne çok şey biliyor, bunca malumatı nasıl da aklında tutuyor" derler. Tatlı dille güler yüzle yorum- lar da yaparsınız. Derken efendim size bol malumatlar verilir. vanında da bol cici mamalar gelir. Şımdi artık bütün çalçeneliğinizi kullanıp memleketin emekçilerini ezen pake- tin süslü kağıdım, parlak iplerini öv- meye koyulursunuz. Ezilen vatan- daşın bükülen sırtına maşallah çek- mek.'işte böyle olmalı' diye insan- lann çaresizlikten katlandığı sıkıntılan örnek davramş göstermek de marifetleriniz arasında olacaktır. Ara sıra da işin pek sıntan yanlanna dikkat çekiyor gibi yapmanız gere- kir ki yorumunuz alay etmeye dö- nüşmesin. Hünerli bir 'ikinci el yo- rumcusu' aman da aman, yaman da yaman yorumlar yapar ki o kadar olur. Ama ne yaparsamz yapın, sizın bir fotokopi olduğunuz belli olur. 'Kemer sıkma'yı allayıp pullarken sizin askı kullandığınızı kim bilecek- tirki? Böylece makbul bir 'ikinci el yo- rumcusu' olabilirsiniz. Meraklısına duyunılur. I İkinci elden bilim uymazmış. her koşulda geçerli ol- mazmış. ne önemı var? 'Birinci elden bilim' emek ister. zaman ister. bilim se\dası ister. elbette değerlendiril- mek ister. Ama 'ikinci elden bilim' bır yabana dılle elde edılir. Hele de az gelişmiş ülke kültürlerinde oldu- ğu gibi kendinden olana 'değersiz'. yabancı olana "değerü" gözüyle ba- kan bir şartlanma varsa kim orijinal çalışmayla uğraşır? Gelsın 'ikinci el- den bilim'. Hem kolaydır. hem ra- hattır hem de itibarlıdır. Onun ıçın de derme çatmadır. derleme topla- madır. Aktanlan bilgiler kimi za- man 'derleyen*. kimi zaman da "ya- zan' adıyla apartılan bilgiler bile ola- bilir. Nasıl olsa buralarda kişinin ne yaptığma değil de kim olduğuna ba- kılır. 'İkinci elden bilim' de ikinci el- den yaşayanlara pek münasip dü- şer. I İkinci elden aşk oğrusu bu da piyasada çok tutulan bir maldır. 'İkinci elden bi- lim'. Amerika'larda, İngiltere'lerde daha bilmem nerelerde emek verilip yapılmış çalışmalan. araştırmalan yabana dilden okuyup aktararak yapıhr. Bu çalışmalar her kültüre . slında 'ikinci elden aşk' olmaz ama bizim buralarda sekse aşk den- diği için olabilir. "Aşk yapmak' den- diği zaman aklınıza gelen şey anlaşı- lır. Onun için de 'aşık olmak' aptal- lık. hastalık falan sayıldığı halde profesypnel seks. çapkınlık yerine geçer. 'İkinci el aşkı' ziyade rağbette olup hele de ecnebi bayanlarla olur- sa daha da makbul sayılır. Nataşa nam Urus dilberleri son zamanlarda buralara pek merak sarmış olup ta- rihsel bir düşmanlığı kucak kucağa dostluğa dönüştürme yolunda sıcak katkılarda bulunmaktadırlar. Er- keklerimizin dillere destan ateşleri de bir verlerine iyice vurmuş olmalı ki yolda. durakta orda burda duran Ha\va kızlanna 'Ben istiyorsam o da istiyordur' diye sıcak çatışmayla yaklaşıp sonra da 'Biz onu Nataşa sandıktı' savunmasıyla ünlerini ko- rumaktadırlar. 'İkinci elden aşk' da bizim bura- larda görüp göreceğimiz rahat aşk maceralandır. Genç erkeklerimize okullarda falan vermediğimiz cinsel eğitim bu yolla verilmiş olur. Elleri- ni verenlerin kollannı kurtarama- ması da işin cabası sayıbr.