27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15NİSAN1994CUMA "Özelleşti, özelleşecek*' derken hem mektuplann kaybolmasını önleyecek hem de kent içi para akımını kolaylaştıracak sistem kuruyor Para trafiğini PTTyönlendirecekİZMİR (Cumhuriyet Ege Büro- su)- PTT, paralı posta hizmetlerin- de. 28 ilde bilgisayarlı otomasyona geçiyor. Yeni sistemle posta hizmet- lerinde teknik olanaklardan yarar- lanılacak. HLzmetlerin gişeden başlayarak alıcılanna teslime dek geçen sürecin biJgisayarla izlenmesi ve posta taşı- ma işlemlerinde konteynır sistemine geçilmesi hedefleniyor. Aynca kentlerdeki para alışverişi- nin de PTTye çekilmesi amaçlanı- yor. Bu ay içinde uygulanmaya baş- îanacak sistemle birlikte, postadaki kayıplann ve zararlann da ortadan kalkacağını belirten yetkililer. yalnız 1993 yılında bu nedenle 742 milyon 597 bin lira tazminat öden- diğini söylediler. Bilgisayarlı otomasyon sistemi- nin. büyük kentlerdeki iş trafıği yo- ğun PTT merkezlerinin gişe servisle- rinden başlanarak yaygınlaştınla- cağını belirten PTT Genel Müdür Yardıması Şevki Develioğlu, "Bu merkezlerde, gişe servislerinden baş- lanmak üzere görünüm değiştirile- cek, modem, çağa uygun otomas- yon sistemleriyle haİkımıza daha kalheli ve süratli hizmet verilmeye baslanacak" dedi. Develioğlu, prog- ramlanan otomasyon projesi kap- samındaki bilgisayar ihalesinin yapıldığını. ana sistemin montajının Ânkara'da tamamlandığını belirtti. 28 il, 50 merkez Develioğlu şunlan söyledi "Oto- masyon projesine uygun olarak programa alınmış bulunan 28 ilde 50 PTT merkezinin gişelerinin görû- nümü, bilgisayar kullanımına elve- rişli bir hale getirilmek üzere, mon- taj çahşmalanna başlandı. Posta oto- aişe hizmetlerinden başlayarak bilgisayarlı otomasyona geçecek olan PTT Genel Müdürlüğü, uygulamaya 28 ildeki 50 merkezde birden başlayacak. Yeni sisteme geçilmesiyle posta kayıplan ve bunlardan kaynaklanan tazminat ödemelerinde de düşüşler beklendiğini söyleyen yetkililere göre "sistem hazır". masyonuyla ilgili bilgisayar program yazılımı da 1.5 ay içerisinde bitecek. 50 merkezin gişeleri, ana bilgisayar vasıtasıyla birbirine doğrudan bağlı olacak" diye konuştu. Kentler arasında taşınan mektup. koli ve paketlerin, indirip bindirme- lerde hasara uğramaması. kaybol- maması ve yanlış yere sevk edilme- mesi için konteynırla taşımayı ger- çekleştireceklerini belirten Develi- oğlu, "Gönderiler, varış yerlerine göre tel kafesli, tekerlekli ve kilitli konteynırlarla gönderilecek" dedi. Sistem kapsamındaki her gişede, kişisel bilgisayar (PC), elektronik te- razi, elektronik ücret alma makinesi ve pass-book yaacı olacağını belir- ten Develioğlu, sistemin işleyişi hakkında şu bilgiieri verdi: "Her gişe, havale kabul, ödeme, posta çek, döviz bozma, APS, koli, mek- tup, telefon tahsilat gibi her türlü posta hizmetini vürütecek. Böylece belirli giselerdeki kuynıklar önlene- cek. Tarife değişiklikleri, ana bilgi- sayarla tüm merkezlere anında bil- dirilecek. gelir durumu anında genel müdürlükçe izlenebilecek. Gişeden kabul edilen bir APS gönderisi, bar kod verilerek biigisayara girişi yapı- lacak ve her merkeze uğrayışında, işlem gördüğünde bilgisayara girile- cek, alıcıya teslime kadar bilgisayar- la izlenecek. Böyle bir gönderiyi ve- ren kişi, otomasyona açık bir gişede, bar kodlu makbuzunu gösterdiğin- de, bilgisay ardan gönderinin duru- mu hakkında bilgi alabilecek. Kon- teynırlara yüklenen gönderiler kilit- lenecek ve her indirip bindirme kon- teynırla yapıldığından ilk defa varış yerinde açılacak. Böylece, gönderi- de hasar veya kaybolma olmaya- cak. PTTnin, 1993 yılında yurtiçi ve yurtdışı gönderilerindeki kayıplar ve zararlar nedeniyle ödediği tazminat miktanmn 742 mily on 597 bin lira ol- duğunu belirten Develioğlu, bilgisa- yarlı otomasyon sistemiyle birlikte bunların ortadan kalkacağını vurgu- ladı. l ygulanacak iller Bilgisayarlı otomasyon sisteminin uygulanacağı iller ve merkezler şun- lar: İstanbul: Aksaray, Bahçelio ler, Bakırköy, Beyoğlu, Fatih, kadıköy, karaköy. Kartal, Levent, Sirkeci, Şişli, Taksûn, Csküdar. Izmir: Basmane, Karşıyaka, Ko- nak. Pasaport. Ankara: Behçelievler, Cebed, Ka- >aklıdere, Keciören, Kızılay, L'lus, Yenişehir. Adana. Adapazarı, Afyon, Alan- ya. Antalya, Aydın, Balıkesir, Bod- rum. bursa, Diyarbakır, Erzurum, Eskisehir, Gaziantep, ıskendenın, İzmit, Kayseri, Konya. Kuşadası, Malatya, \1artnaris, Mersin, Sanv sun, Trabzon, Van ve Zonguldak. PTTnin, mektup, posta madde- leri ve değer konulmuş ve değer ko- nulmamış koli kayıplarında ödediği toplam tazminat miktarları da yılla- ra göre şöyle sıralıyor: 1989:73 milyon 947 bin lira. 1990:88 milyon 430 bin lira. 1991:199 milyon 74 bin lira. 1992:561 milyon 868 bin lira. 1993:742 milvon 597 bin lira. Yatağan Termik'inaçılması çevrecilerden tepkigördü Deneme üretimi kandırmaca • SOS Akdeniz Bürosu sözcüsü Yusuf Banş, "Deneme üretimi, yeni taktik ve büyük bir kandırmaca. Bu mantıkla gidersek devlet de özel sektör de hepsi deneme yapıyoruz diye doğanın, insanların yaşamının canına okuyabilirler" dedi. ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR- Yatağan Termik Santrah"nın "deneme üretimi" senaryosuyla yeniden üretime açılması. halkı kandırmak için ye- ni bir taktik olarak nitelendirildi. Çevreci- ler ve Yeşiller. bu mantıkla devletin de özel sektöriin de "Deneme" yapıyoruz di- yerek doğanın ve insanlann canına oku- yabüeceklerini belirterek, hukukculann bu taktiğe karşı yeni yollar geliştirmeleri gerektiğini söylediler. SOS Akdeniz Bürosu sözcüsü Yusuf Barış, "deneme üretimi" taktiğinin yeni bir buluş olmasına dikkat çekerek, "Bence Aliağa'dan sonra hükümetler, enerji poiiti- kalannda halkı kandırmak icin yeni taktik- ler geliştirdiler. Aliağa'dan biz de ders çı- kardık onlar da ders çıkardılar" dedi. Ge- rek Yatağan \e Gökova termik santral- lannı devreye sokmak. gerekse Akkuyu Nükleer Santralı'nı yapmak için "kasıtlı elektrik kesintileri " uygulamanın "akjllı- ca" bir yöntem olduğunu vurgulayan Barış, sözlerini şöyle sürdürdü: "Deneme üretimi büyük bir kandırmaca. Bu mantıkla gidersek devlet de özel sektör de hepsi deneme yapıyoruz diye doğanın, in- sanlann yaşamının canına okuyabilirler. Hukukçuİanmızın acil olarak bu taktiği boşa çıkarmalan lazım. Bu, işin teknik ve hukuksal boyutu. Bir de vicdan boyutu var. Sayın Süleyman Demirel İzmir'de bir pa- nelde, Yatağan dediklerinde başımı öne eği- yorum demişti. Yatağan'da ne değişti ki Sayın Demirel başını artık öne eğmiyor, hükümet yetkilileri başı dik gezebiliyor- lar." Gökova'yı da etkiler Yatağan için yürütülecek bir kampan- yanın Gökova'yı da etkileyeceğini kayde- den Banş, "Hükümet bize şunu mu söyle- mek Lstiyon Enerji istiyorsanız Yatağaniar olacak, çocuklar hasta olup ölecek, bunun başka çaresi yok... Bunu, insanlann kendi kendilerine sorması gerek. Enerjiye bu ka- dar çok bağımlılık gerçekten mutiuluk geti- riyor mu" diye konuştu. Dünya Dostlan Derneği kurucusu üye- si Nesrin Timur da. sendikaların, işçilerin haklannı ararken, Yeşillerle karşı karşıya gelmelerinin yanlış olduğunu vurguladı. Timur, "TEK ve hükümet, hukuk dtşı bir işlem yapıyor. Bunun sorumluluğunu yük- lenmek zorunda. Bundan Yeşiller değil, TEK ve hükümet yetkilileri sonimlu. Yasa- lara aykın bir tesis kuran ve bunun işle- mesine göz yuman onlardır" görüşünü sa- vundu. Yatağan Santrah'nın kapandığı sı- rada uygulanan elektrik kesintilerinin, gecmiş dönemde TAEK Başkanı Yüksel özemre'nin "radyasyon iyidir" biçiminde- ki tavnndan farklı olmadığını belirten Ti- \ mur. "Bunlar, insanlan aptal yerine ko- yuyorlar. Enerji açığımız var demek, yöne- ricilerin geçmişte yaptığı sahtekârhğın bir devamı. Halkı yanlış yöniendiriyorlar. Bir anlamda bu, bir şantajdır, bir baskıdır. " di>e konuştu. Enerji fazlası var Timur. sözlerini şöyle sürdürdü: "Hukuk devletini sa\unan. hukuksal açı- dan hakkını arayan insanlara, biz her şeyi kılıfına uydunır yapanz diyorlar. Bu arada ilgi çekici bir konu daha var. Başbakan Çil- ler'in paketinde bir tek enerji alanında yatı- nm engeUemesi yok. Yani sadece enerjide yatırıma teşvik var. Türkiye'de enerji fazla- sı varken, niye böyle bir enerji yatırunına giriliyor?" Kapatılan Yeşiller Partisi İzmir II Başkanı Ayşe Tosuner, hükümetin kendini yargı kararlannın üzerinde gördükierini belirterek, "Yargı karar vermiş, kapatıyor; onlar, hayır açacaksın diyorlar. Yatağan'da çocuklann cilt kanseri olmalan, solunum yolu hastalı- klanna yakalanmaları hiç önemli değil. Yeter ki elektrik olsun diyorlar. Bu, kabul edilebilecek bir şey değil" diye konuştu. Eşeler Dağuıa tırmanırken haritalarda pek göze çarpmayan Salda Gölü'nün görünümü bir başka güzeldir. 187metrelik derinliği ile Türkiye'nin Nemrut'la beraber en derin suyu Yüzerken suyuiçilengöl: Salda KEMAL GÜNEŞ Elinize bir Türkiye haritası alıp göller bölgesine bakınız. Akdeniz iklim kuşagında olan göller bölgesinde ilk gözününe çarpanlar Eğir- dir. Beyşehir, Burdur gibi çok büyük göller olacaktır. Geniş vüzöl- çümleri. doğla güzellikleri ile turizme hizmet veren bu göller günümüzde ycrli ve yabancı birçok turist tarafından ziyaret edilmektedir- ler. Ancak bütün bunlann dışında, haritada onlar kadar dikkati çekmeycn bir tanesi vardır ki halk arasıda "Salda Gölü" olarak bilinmektedir.Temizliği.dçğası.çevresiyledi- ğerlerinden aşağı kalmaz. İşte biz bu yazımı- zda Salda Gölü'nü kısaca tanıyacak, hakkı- nda bilgi edinmeyeçalışacağız. Salda Gölü, Burdur ilimizin 50 km batısı- nda, Yeşilova, ilçesi yakınlannda bulunan bir krater gölüdür. 187 metrelik derinliği ile Tür- kiye'nin Nemrut'la beraber en derin gölü- dür. . Pınl pınl. tertemiz sulannda yüzerken su içmek olanak dahilindedir. Yapılan tahlil- lerde göl suyunda soda, kil ve magnezyum bulunmuştur. Ancak oran- lan fazla olmadığından suyun tadına olumsuz etki yapmamaktadırlar. İşte bu nedenle gölde balık yetişmektedir. Devlet tarafından yıllarca önce göle bırakılmış sazan yavrulan sayesinde günümüzde Saida'da hatın sayılır miktarda sazan popülasyonu meydana getirilmiştir. An- cak avlanmalan sınırlıdır. O yüzden Salda Gölü'nde balıkçılık pek yapılmamaktadır. Gölün diğer göllerden üstün en önemli özelİiğı. alda Gölü, Burdıtr iîimizin 50 km batısmda, Yeşilova, ilçesi yakınlannda bulunan bir krater gölü. Denizden 1139 m yüksekte. Çevresi 46 km'dir. Stabİlize yoluyla buçevrenin tamamını kat ederek gölü olduğu gibi dolaşmak mümkün. Aynı zamanda Anadolu'nun sayilı tatîısu göÜerinden bir tanesidir. kıyılannda hiç yerlcşim birimi olmamasından ileri gclmektcdir. Var olan tüm köyler. kıyıdan çok uzuktadır. Yeşilova ilçesi bile gölün 2 km kadar güneyinde kurulmuştur. Diğcr köyleri isc Kayadibıtaşı Da'ğı'nındağınıngüncyindeki"KayadibiKöyü". Kızlarsivrisi'nınetek- lerindeki "Doğanbaba Köyü", Eşeler Dağı'nın biraz kuzeyinde kalan "Salda Köyû"dür. Zaten gölün adını da bu köy vermektedir. İçlerinde özellikle Doğanbaba Köyü'nde ancılık hâ- kimdir. Köyc ai( larlalarda ckilcn anoson- lann yakınlanna konan an kovanlan saye- sinde toplanan anoson özleri, yörede sevile- rek yenen balın ana maddesini oluşturmak- tadırlar. Tcmmuz sonu. cylül başı arasında Doğanbaba kövüne gidildiğinde her zaman taze bal bulup almak mümkündür. Doğan- babalı Fahrettin Kasal. sahip olduğu pek çok kovanında kilolarca bal üretirken güleryüzle sizlere istediğiniz hizmeti yapmaktan kaçı- nmaz. Gölün tek oteli. Eşeler Dağı'nın eteklerinde. kıyıya 200 m kadar uzaklıkta 10.000 metre kare yeşil alan üzerinde kurulmuş üç yıldızlı Şaman Otelf nin antma tesislcri vardır. Aynca otelin birkaç kilometre kadar kuze- yinde orman işletmesinin piknik alanı yer alır. Halka açık piknik sa- hasında çamlar altında oturup piknik yapmak ve göle girip yüzmek mümkündür. Bütün bu açıklamalardan sonra gelelim Salda"ya nasıl ulaşılacağına. Birinci ve en kolay ulaşım. Burdur'a gelindikten sonra Yeşilova asfaltına girmek suretiyle olur. Bu şekilde 50 km içinde göle varabilirsiniz. İkinci bir yol ise Denizli'nin Tavas ilçesi güzergâhını iz- leyerek Serinhisar üstünden sizi göle ulaştırabilir. AIDSkadınlann başına kalacak!ANKARA(ANKA)-AIDS hastalığına \ol açan HIV vırüsünün cinsel ilişki sırasında erkekten kadına gecme olasılığının. kadından erkeğe geçme olasılığından 4 kat daha fazla olması nedeniyle kadınlann ileri yıllarda Al DS'ten erkeklere oranla daha fazla etkilenmesi beklenivor. ABD'de AIDS'in kadınlar arasında ne derecetehlikeli boyutlara ulaştığını gösteren en önemli veri olarak da '25-34 yaşları arasındaki kadınlarda AI DS'in birinci ölüm nedeni olması' gösteriliyor. V «rü;irüsün erkekten kadına geçme olasılığının. kadından erkeğe geçme olasılığından 4 kat daha fazla olması nedeniyle kadınların AIDS'ten daha çok etkileneceği bildirildi Ege Cniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Ayla Bayık, 2. Ulusal AIDS ve Cinsel Hastalıklar Sempozyumu'na sunduğu bir bildiride. doğum kontrol yöntemlerinden rahim içi aracın da HIV geçişini hızlandırdığını v urgulayarak kadınlann anatomik yapılan nedeniyle erkeklerden daha çabuk virüsü aldıklannı kaydetti. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre dün\ ada gelişmekte olan ülkelerde 10-15 milyon kadının HIV ile enfekte olduğunu bildiren Doç. Dr. Bayık, bazı gelişmekte olan ülkelerde HIV'li kişilerin yansmdan fazlasını kadınlann oluşturduğuna dikkat çekti. Daha şimdiden A BD'de 25-35 yaş grubundaki kadınlar arasında AIDS'in birinci ölüm nedeni olmasının tehlike sinyaliolarak algılanması gerektiğineişaret eden Bayık. kadınlann sosyal ve ekonomik açıdan içinde bulunduklan durum nedeniyle de risk altında olduklanna dikkat çekti. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde kadınlann ekonomik sıkıntılar nedeniyle seks pazanna itilmesi ve bu alanda çalışan kadınlann zorunlu testgibi baskılarla karşılaşması sonucu AIDS açısından risk altına girdiklerini belirten Doç. Dr. Avla Bayık. bu ülkelerde 'seks. prezervatif kullanma vecinsel yolla gecen hastalıklar konusunda daha çok erkeklerin söz sahibi olmasının da kadınlar açısından risk y arattığınf vurguladı. Ayık. hemen bütün toplumlarda aile içinde AIDS hastalıklannın bakımmdan da kadınlann sorumlu olduğunu bildirirken virüsün bulaştığı kadınlann yüzde 85'inin üretken bir dönemde bulunmalarından dolayı oluşacak hamileliklerin de AIDS'li çocuk sayısında patlamaya yol açabileceğıne dikkat çekti. Sigarayı bırakmak isteyerder azalıyor İSTANBL'L (AA) - Bakırköş Ruh veSinirHastalıklan Hastanesi Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi (AM ATEM) bünyesinde kurulan "Sigarayı Bıraktırma Kliniği"ne. tiryakilenn yeterince ilgi göstermedikleri bildirildi. Konuyla ilgili olarak AA muhabirine açıklama yapan AMATEM Başkanı Doç.Dr. Mansur Beyazyürek, geçen yıl nisan ayında hizmetegiren kliniğe sadece 250 kişinin başvurduğunu \e bunlardan 80'inin sigarayı bıraktığını söyledi. Klinikte 3 doktor. 7 hemşire ve I psikoloğun haftada 2 gün randevulu olarak çalıştığını kaydeden Doç. Dr. Be\azyürek. "Kliniğimize maalesef ilgi az. İnsanlar tüm zararlanna rağmcn sigarayı bırakmak istemiyor" dedi. Teda\inin lOseanssürdüğünüve daha çok e\ kadınlarının başvurduğunu anlatan Doç. Dr. Beyazyürek, öncelikle sigaranın hangi ruhsal durum veortamlarda içildiğini saptadıklannı bildirdi. Doç. Dr. Beyaz\ ürek şö> le devam etti "Bu tedaviyi hızlandıracak birtakun ilaçlar var. Bu tüm dünyada kullanılıyor. Ancak, ülkemizde henüz bunlara ruhsat alınamadı. Eğer Sağlık Bakanlığı bu üaçlara ruhsat verir, ithalini serbest bırakırsa tedavi süresi kısalacak ve daha çok kişi tedavi için gelecektir." Doç. Dr. Beyazyürek. tüm dünyada. sigara fiyatını arttırmanın caydıncı bir yöntem olarak görüldüğünü dile getirdi. Doç. Dr.. Beyazy ürek. bu nedenle son siga' zamlannı olumlu olarak nitelendırerek "Bu fryat arttşından sonra sigarayı bırakmak isteyen sevgili tiryaküer, AMATENİ'in (543 65 65) numaralı telefonunu arayarak. bu zararlı alışkanlıktan tümüyle kurtulabilirler" diye konuştu. Yaşlılık ve yalnızlık depresyona neden oluyor ANKARA (ANKA) - Yaşlılarda. >alnızlık vcişevaramazlık kaygılan "alışılmtş etkinliklere karşı ilgisizlik, dikkat yoğunlaşmasında azalma ve uyku değişiklikleri" şeklinde belirtiler gösteren depresyona yol açıyor. Uzmanlar. bu bclirtileri gösteren yaşlılann doktora başvurmalan halinde iki hafta içinde düzelme görülebildiğini vurguluyor. Yaşlılann depresyon belirtilerini, kişilik yapılan ve alışkanlıklanna görefarklı şekillerdedışa vurduğunu belirten uzmanlar, melankolik hastalar kilo verirken depresif kadınlann aşın kilo aldığına dikkat çekiyor. Uyku düzenin de. "iıykusuzluk" ya da "sürekli uyku" şeklinde bozulduğuna dikkat çeken uzmanlar. depresyona giren yaşlılarda, ya aşın aktiviteartışıya da azalması görüldüğünü vurguluyor. Yaşlılarda depresyonun kendisini, çeşitlikorkularlada gösterebileceğine işaret eden uzmanlar. bu hastalann büyük bir bölümünün doktora başvurmadığını belirtiyorlar. Bu belirtileri gösteren yaşlılarda intihar riskinin de yüksek olduğuna işaret eden uzmanlar. 9 ana belirtiden 5'inin iki hafta boyunca görülmesi durumunda yaşlının doktora başvurması gerektiğini bildiriyor. Yaşlılarda depresyon belirtisi olarak yorumlanan 9 ana davranış şekli ise şöyle sıralanıyor: - Alışılmış etkinliklere karşı ilgi azlığı veya mutsuzluk. - İştah ve vücut ağırlığında değişiklik. -Uyku değişiklikleri. - Hareketlerde bozukluklar. - Yorgunluk ve enerji kaybı. - Suçluluk ve işe yaramazlık duygusu. - Dikkat yoğunlaşmasında azalma. - Düşünme yeteneğinde azalma, kararsızlık. - Ölüm veya intihar düşünceleri.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle