29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13ARALIK1994SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ Taşıt sayısmdaki arüş yavaşladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yıl boyunca yaşanan petrol ürünleri zamlanna otomotiv sektöründeki fiyat artışlan da eklenince, bu yıl trafiğe yeni çıkan araç sayısı, 1993 yılına göre yaklaşık 200 bin azaldı. Devlet tstatistik Enstitûsü'nce açıklanan 1994 Ocak-Ekim dönemi motorlu kara taşıtlan istatistiklerine göre, bu aylarda trafiğe 277 bin 462 aracm kaydı yapıldı. Geçen yıl aynı dönemde. trafiğe 478 bin 131 araç kaydedildiği bildirildi. DIE verilerine göre, 1993'te 5 bin 259 olan trafik kaydı silinmiş araç sayısı da, bu yıl 6 bin 211 'e yükseldi. Ekim ayı sonu itibanyla trafiğe kayıtlı araç sayısı 4 milyon 652 bin 531 olarak saptandı. Yapılan açıklamaya göre, halen trafıkte tescili bulunan araçlann yüzde 60.6'sını otomobiller oluştururken, her 5 araçtan biri Istanbul trafığine kayıtlı. Lever'de sermaye arttHumı • ANKARA (ANKA) - Hollandalı Unilever'in Türkiye'deki şirketleri, sermayelerini katlıyor. Lever'in sermayesi üç, Dosan Konserve'ninki de iki katma çıkanlacak. Lever Temizlik Maddeleri Sanayi ve Ticaret AŞ'nin sermayesi, 21.5 milyardan 64.5 milyara yükseltilecek. Sermaye atttınmı, şirketin 16 aralıkta yapacağı olağanüstü genel kurulda karara bağlanacak. 43 milyar liralık arttınmın tamamı, Yeniden Değerleme Fonu'ndan karşılanacak. Aıttınmla birlikte Lever'de Marmara Holding'in payı yüzde 48, Mavibel B.V.'nin payı yüzde 40, Bell Holding AŞ ve diğer yerli ortaklann toplam payı da yüzde 12 olacak Gazianteplilep Sümerbank'a talip • GAZİANTEP(AA)- Gaziantepli sanayiciler, özelleştirme kapsamında bulunan Sümerbank Bankacıhk AŞ"ye talip oldular. Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Başkanı Kamil Şerbetçi. yaptığı açıklamada, Sümerbank'ı almak için, Gaziantepli sanayiciler olarak teklif verdiklerini söyledi. Etibank'ın gümüş uretımı • KÜTAHYA(AA)- Etibank'ın Kütahya'da kurulu 100. Yıl Gümüş Madeni lşletmesi'nde gelecek yıl 70 ton granüle gümüş üretilmesi planlandı. Etibank Müessese Müdürü Faruk Çiçek, tesislenn bulunduğu Gümüşköy yöresinin gümüş, kurşun, çinko ve barit mineralleri içeren maden yatağı bölgesi olduğunu, bu yataklarda M.Ö. 20'nci yüzyılda madencilik yapıldığının da belirlendiğini kaydetti. Makine mühendisleri KOBfleri inceledi • İZMtR(AA)-Türki)e'de, küçük ve orta boyutlu işletmelerin(KOBl) yöneticilerinin büyük çoğunluğunun. teknolojik transfer ve teknik enformasyon hakkında yeterli bilgi sahibi olmadığı bildirildi. Makine Mühendisleri Odası tzmir Şubesi Başkanı Fasih Kutluay, 100 küçük işletme üzerinde yaptıklan araştırmanın sonuçlannın, Türkiye'deki KOBl'lerin olumsuz anlamda diğer ülkelerden farklı bir görünüm sergilediğini ortaya çıkardığını belirtti. Tüpk firmaları Almanya'da •Ekonomi Servisi Almanya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkiler, Almanya lehine güçlenmeye devam ederken. dünyanın en büyük fuar alanı olarak kabul edilen Almanya'nın Hannover kentinde her yıl düzenlenen ve büyük ilgi gören yatınm mallan fuarlanna, Türk firmalannın ilgisi de giderek artıyor. Bu yıl Türkiye'den Hannover fuarlanna katılan firma sayısı 69 olarak gerçekleşti. Yaklaşık 25 bin katılımcı ve 2.5 milyon civannda ziyaretçi her yıl bu fuarlan iletişim kurmak ve ticaret yapmak için kullanıyor. Hannover fuar alanında 1995 yılında toplan 43 fuar gerçekleştirilecek. AB'nin Essen zirvesinden çıkan olumsuz sonuç iş dünyasında tepkiyle karşılandı Birlik var, ıııali yardım yokÖZGÜRULUSOY Essen zirvesinden, gümrük birliğine girişin gerçekleşecegi, ancak Türkiye'nin mali yardım- lardan yoksun bırakılacağı sonu- cu çıktı. Almanya'da bulunan Türkiye Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen, Yu- nanistan'ın AB ile Türkiye ara- sındaki mali protokol anlaşmala- nnı vetosunun kesinlik kazandı- ğını, diğer üye ülkelerin de bu ülkeyi ikna etmek için gereken çabayı göstermediklerini söyle- di. "Mali yardımsız bir güm- rük birliği modeli" Türk özel sektörünce tepkiyle karşılandı. tşadamlan bu koşullarda yapıla- cak anlaşmanm gümrük birliği değil, "gümrük indirimi" olaca- ğını sa\xındular. Gümrük birliğinin AB içeri- sinde, üye ülkelerin refahlannı yükseltmeye yönelik olduğuna dikkat çeken işadamlan, mali yardımlardan, işbirliğinden yok- sun bir gümrük birliğinin, Türki- ye'ye yarar değil, zarar getirece- ğini vurguladılar. Konuyla ilgili olarak Cumhu- riyet'e açıklama yapan tktisadi Kalkınma Vakfı eski başkanı Jak Kamhi, "Avrupa Birtiği'nin asıl niyeti gümrük birliği değil, güm- rükii indirimidir''1 dedi. AB'nin Türkiye'yi, serbest dolaşım hakkı gibi Ortaklık An- laşmasfnda öngörülen bütün haklardan yoksun bıraktığına YALIM EREZ "Gümrük birliği hem AB'nin hem Türkiye'nin yarannadır. Ancak teslimiyetçilikten yana değiliz. Türkiye'nin başka alternatifleri yok değildir. BMW yerine Japon arabalannı teşvik ederiz" Türkiye ile AB arasında imzalanan mali protokoller Protokoller 1. Mali Protokol II. Mali Protokol Tamamlayıcı Protokol III. Mali Protokol Özel Işbirliği Fonu Toplam IV. Mali Protokol Imza tarihi 12.09.1963 23.11.1970 30.06.1973 12.05.1977 30.06.1980 19.06.1981 Dönem 1964-69 1971-77 1971-77 1979-81 1980-82 1982-86 Toplam 175 220 47 310 75 827 600 dikkat çeken Kamhi. "Anlaşma- da eide edilmiş haklar veto edile- mez. Bizim hukuk mercilerine başvurmamız gerekiyor ama başvurmuyoruz. Mali protokol, Yunanistan tam üye olmadan el- de edilmiş bir haktır. Mali proto- kolün dondurulması biie sö/ ko- nusu olamaz" diye konuştu. Türkiye'nin 1963 yılındanbe- ri zaten bir gümrük birliğine gir- diğini kaydeden Kamhi, Türki- ye'nin Avrupa'ya gönderdiği pek çok maldan gümrük alınma- dığını, Türkiye'nin de gümrükle- ri yavaş yavaş indirmekle yü- kümlü olduğunu belirterek şöy- le konuştu: "Ancak, Avropa Birliği, Or- taklık Anlaşması'nda belirlenen yükümlülükJerini yerine getir- tnedL Şimdi de Ortaklık Anlaş- ması'nı tamamen geçersiz kıl- mak istiyorlar. Gümrük birliği mali yardımlarla olur, Avru- pa'nın isteği gümrük birliği değil, gümrük indirimidir. Bu, ilk gün- den beri belirledikleri stratejik- ridir." Öte yandan TOBB Başkanı Yalım Erez, henüz mali yardım- lardan yoksun kaldığımızın ke- sinleşmedığini ifadeederek, "Bu JAK KAMHİ "Anlaşmada elde edilen haklar veto edilemez. Hakkımızı hukuk mercilerinde aramamız gerekiyordu. Bu koşullar altında anlaşma gümrük birliği değil, gümrük indirimidir." 19 aralıkta tartışılacak bir pazar- lık mevzuudur. Katma Protokol uyannca iki tarafın da yükümlü- lükleri var. Türkiye'nin karşıhk- sız bir şey vermesi doğru değildir, teslimiyetçi bir mantıkla gümrük birliğine girilmesine karşıyız"di- ye konuştu. Gümrük birliğinin hem AB'nin hem Türkiye'nin yaranna olduğunu belirten Erez, "Ancak biz onlara yülardır taviz veriyoruz. Karşı taraf yükümlü- lüklerini yerine getirmezse, Tür- kiye'nin başka alternatifleri var- dır. B.MW, Mercedes \erine Ja- pon arabalannın kullanımını teş- vik ederiz'" dedi. Konuya yakın kaynaklar da, mali protokolün işlememesi du- rumunda başta Almanya ve Fransa olmak üzere tek tek ülke- lerin AB dışında mali yardımda bulunabileceğini belirtiyor. An- cak ikili ilişkiler çerçevesindeki mali >ardımın hıçbir kesinliğı yok. Akaryakıttan sonra içki, sigara ve çay fiyatlan yüzde 30, LPG yüzde 15 oranında arttı Tekel, tüpgaz ve çaya zam geldiHaber Merkezi - Akaryakıttan sonra Tekel ve Çaykur ürünlerine yüzde 30. tüpgaza yüzde 15 zam yapıldı. Tekel Genel Müdürlüğü'ncepa- zarlanan ürünlerin satışlan yann saat07.00'ye kadartüm yurtta dur- duruldu. Tekel Genel Müdürlü- ğü'ndenyapılan açıklamada. zam- mın 5 Nisan 1994 tarihinde yapıl- mış olan fiyat ayarlamasından bu yana döviz kurlarında yüzde 50 oranındaki artıştan meydanageldi- ği belirtildi. Halk arasında tüpgaz olarak bi- linen Likit Petrol Gazı (LPG) güm- rûksüz satış fiyatı dünden itibaren geçerli olmak üzere yüzde 15 ora- nında artınldı. Çay lşletmelerinin ürettiği paketli çay ürünlerine ortalama yüzde 30 oranında zam yapıldı. Çaykur ürünlerinin zamh fiyatlan bugün yürürlüğe girecek. Tekel ürünleri Maltepe. Samsun (uzun) Maltepe. Samsun (kısa) Yenı Harman Tekel 2000 Kansas Best SadeBafra Binnci (68 mm) Barclay Rothmans Kent 70 cl. Y.Rakı 35 cl. Yenı Rakı 70 cl. Ank. Vis. 75 cl. J. VValker 75 cl. J.B. 75 cl. Grand's Bira 70 cl. Sof. şarab 17.000 15.000 19.500 35.000 35.000 30.000 5.000 3.500 60.000 60.000 60.000 150.000 80.000 220.000 525.000 525.000 500.000 11.000 ı 25.000 70 cl. Kalite şarap 40.000 Kibrit (1 kutu) 650 13.000 11.500 15.000 30.000 30.000 24.000 3.500 2.500 40.000 40.000 40.000 115.000 63.000 170.000 350.000 350.000 330.000 8.500 18.000 32.000 500 Çaykur ürünleri EddRyıt YMlRyat 8.500 47.000 »4.000 LG00 25.500 51.000 1024*00 21.000 52.500 27JO0 GUMM 52.500 11500 21.000 1&500 50.000 125.000 11^00 20JH0 11.000 81.000 122JMM 12J00 33JOO «7.000 184.000 27*» 69.000 38.000 72.000 60.000 17500 27.000 20.000 85.000 160.000 15.000 37.500 Bakliyat zanıım haftaya 1993 yılından bu yana yak- laşık yüzde 257 oranında zam gören kurubakliyat ürünleri- nin akaryakıta gelen son zam- lardan etkileneceği belirtiliyor. Yüzde 15'lik akaryakıt zammından etkileneceği belirtiliyor. Kuru bakliyat fiyatlan bir hafta içinde yeniden belirlenecek. Ete yüzde 7 zam Geçen yıldan bu yana yüzde 116 oranında zam gören hayvan- sal ürünlerin, yüzde 15'lik petrol zammının ardından yüzde 7 ora- nında zam göreceği kaydedildi. Bu artıştn 1 ay içinde gerçekleşmesi ve ocak ayında fiyatlara yansıması bekleniyor. Akaryakıt zammı fiyatlara yansunadı Ekonomi Servisi'nden Hülya Genç'ın haberine göre akaryakıt fiyatlanna 17 gün arayla gelen ikinci zam, temel rüketim madde- leri ve ulaşım fiyatlannda yılba- şından itibaren hızlı bir yükselışe neden olacak. Petrol ürünlerine 25 kasımda yapılan yüzde 9.5'luk zam sonrasında nakliye ücretleri- ne yüzde 10 civannda zam gelmiş, ancak bu gıda maddelerine ve şe- hir içi ulaşıma yansıtılmamıştı. Akaryakıt Istikrar Fonu'nun yük- seltilmesiyle petrol ürünlerinin ye- niden yüzde 15 zam görmesi üze- rine, piyasalarda maliyet hesapla- n yeniden yapılmaya başladı. Bu yıl gerçekleşen yüksek enflasyon oranının altında fiyat artışı uygu- ladıklannı öne süren sektörler, bu yükün yeni yılda Fiyatlara yansıtıl- masını kaçınılmaz olarak görüyor- lar. Devletin KİT ürünlerine zam Stokbüdirimizorunluluğu ANKARA (ANKA) - Petrol ürünlerine yapılan yüzde 15'lik zamla birlikte, akaryakıt bayileri ve dağıtım kuruluşlanna depo, ticarethane ve tanklannda bulunan akaryakıt için stok bildirimi zorunluluğu getirildi. Maliye Bakanlığı'nın konuyla ilgili tebliği Resmi Gazete'te yayımlandı. AFÎF'e, tabi ürünleri üretim ya da ticaret amacıyla elinde bulunduranlar bu akşama kadar depo, ticarethane ve tanklan ile yolda bulunan petrol ürünlerini bağlı bulunduklan vergi dairelerine bildirecekler. Zamma bayilerden tepki İZMİR (AA) - Akaryakıt Fiyat Istikrar Fonu'nun (AFİF) yüzde 15 oranına çıkanlması üzerine, petrol ürünlerine yansıyan yine yüzde 15 oranındaki fiyat artışı. akaryakıt bayilerince eleştirildi.Bu zammın, tüketiciler kadar, akaryakıt bayilerini de güç durumda bıraktığını öne süren PÜtS (Petrol Ürünleri lşverenler Sendikası) Genel Başkan Yardımcısı Bengi Baban. "Petrole yansıyan son fon zammı, herkesten çok bizi zor durumda bıraktı. Bizim kâr marjımız aynı kalıyor, ancak sermayenin dörtte biri gidiyor" dedi. yapmaktan kaçınmadığını hatırla- tan SETBİR Başkanı Dogan Var- darh, petrol ürünlerine son bir yıl- da yüzde 220.3 oranında zam ya- pıldığına dikkat çektı. 1993-94 ekim ayları arasında toptan eşya fiyatlannda yüzde 136 oranında artış olduğunu söyleyen Vardarlı, aynı dönemde hayvansal ürünler- deki artışın yüzde 116'da kaldığı- nı kaydetti. Hayvansal ürünlerde mucize yarattıklannı söyleyen Vardarlı, 3 hafta önce petrol ürün- lerine yapılan yüzde 9'luk zammı et ve süt fiyatlanna yansıtmadık- lannı kaydetti. Petrol ürünlerine son yapılan yüzde 15'lik artışın dayanma güç- lerini tükettiğini söyleyen Vardar- lı, 1 ay içinde et ve süt ürünlerine yüzde 7 oranında zam yapılacağı- nı açıkladı. Petrol ürünlerine yapı- lan yüzde 9'luk zammın nakliye ücretlerine ilk başta yüzde 15-20 oranında yansıtıldığını söyleyen Istanbul Meyve Sebze ve Bostan Komisyonculan Derneği Başkan Yardımcısı Sedat Toktürk , üreti- ciler ve derneğin gösterdiği tepkı üzerine bu rakamın yüzde 5 ile 10 düzeyine çekildiğini hatırlattı. Yüzde 15 oranındaki son zammın nakliye ücretlerini yaklaşık yüzde 20 oranında artıracağını kaydeden Toktürk. zammın hafta sonuna ka- dar sebze meyve fiyatlanna yansı- Orta sınıf otomobil devri Otomobil piyasalannda orta sınıf otomobillerin rekabeti kı- zışıyor. Önümüzdeki dönemde özellikle aile kullanımına uygun orta sınıf otomobiller Türkiye şartlannda dadaha çok kullanıl- maya başlanacak. Ford'un Es- cort'u, Toyota'nın Coralla'sı, Tofaş'ın Tipo'su Türkiye yolla- nndaki yerlerini aldılar. Bu otomobiller dünya piyasa- lannda da konforlu ve kullanım kolayliklan bakımından tercih ediliyorlar. Bu da talebi arttın- yor. Rekabetin kızıştığı piyasa- da pazar payı kapma yanşı da bu tip otomobillerde olacak. Fiat grubunun kuruluşu olan Alfa Romeo da 145 modeli ile bu rekabetin içine girdi. Şirket önümüzdeki dönemde 146 mo- deli ile bu piyasada daha da sağ- lam bir yer edinmek istiyor. Öte yandan Ford da Escort'u 1997 yılında yenileyecek. Ford tüm dünyada uygulamaya başladı ğı globalleşme projesi içinde Mondeo'dan sonra Avrupa \e Amerika'da Scorpio'yu üretme- ye başlayacak. Fiat da yeni Tipo modeli ile sürekli yenilenerek ayakta kalma stratejisini uygu- layacak. Tipo'nun yeni modeli- nin 1 yıla kadar piyasaya çık- ması bekleniyor. Tipo'nun özel- likle ttalya'daki satışları çok düşmüş durumda. Bu da şirket yöneticilerini yeni modellerin ürtilmesi için çalışma yapmaya zorluyor. Saab da General Mo- tors ile ortaklığa gittikten sonra yine orta sınıfa yönelik otomo- bil yapmayı planlıyor. Saab 1997 yılında yeni bir model çı- karacak. Sonuç olarak dünyada piya- saya sürülen tüm otomobiller, Türkiye piyasasını da etkileye- cek. Yeni modeller ile birlikte fiyat politikalannda da yeni ayarlamalar yapılabilir. Yeni otomobillerin dünya standartla- nndaolması güvenirlik ve kon- foru da ön plana çıkanyor. Bu özellikler Türkiye gibi trafik ka- zalarında ön sıralarda yer alan bir ülke içinde çok önemh yer tutu>or. Otomoblllnlzln değerl YERLİ OTOMOBİLLER Sefçe Şahın Doğan Kartal FıalTıpo TempfaSX TempraSX-A TempfaSX-AK Renautt12TXToros RenaultSpnng RenaultBroadway BenaultFlash RenauitManager RenaultConcorde FordEscortCl FordEscor1CLX 1989 90-100 135-140 145-156 135-140 '25-135 150-160 160-170 175-190 135-145 170-190 1992 125-130 175-185 200-215 200-220 2753» 255-260 280-300 310-340 170-180 185-200 210-225 240-260 320-350 480-500 190-220 220-250 1993 135-150 185-196 250-265 250-275 300-315 295-320 320-340 400-420 190-205 200-220 240-255 345-365 400430 545-580 220-270 280-320 1994 160-175 200-225 275-296 295-320 33M70 330-390 370-440 460-500 210-230 220-245 265-290 380410 480-580 600-700 310-360 350400 İTHAL OTOMOBİLLER LadaSamara LadaNıva NıssanSunny NıssanNXCoupe Mazda323Sedan Mazda626Sedan Mazda323Hatcback Mazda626Hatcback VolksvvagenGolf SkodaFavorit BMVV31& BMW520ı Mercedes 190E Mercedes 200E Mercedes 1900 Mercedes 2000 HondaCıvıcSedan Honda&vıcHatcbacfc CıtroenBX15TGE Peugeot106XR SuzukıSwıttGS SuzjkıVıtara 1992 130-145 180-196 290330 365406 300-325 400470 330-355 430490 330-390 165-180 700-755 1250-1350 1050-11» 1250-1300 900480 1200-1300 370400 360420 280-300 220-270 300320 550600 1993 150-170 215-265 360410 420-530 33O390 510-580 390490 520-510 400490 185-210 850450 1400-1550 1200-1300 1400-1550 1150-1300 1350-1500 420490 500-550 320*10 320-390 34&380 800-720 1994 165-185 250-310 450-500 55&600 430455 680-720 500-535 750-780 550600 200-220 1100-1200 1600-1750 1400-1500 1600-1750 1400-1500 1550-1700 470-540 54Ofl» 335-355 370420 370400 750350 OKm. 216.3 267.1 363.7 392 408.5 471 522.9 583.9 264.4 2663 3368 464.3 707 823.5 446.4 539.6 OKm. 2735 356.4 6619 779.6 499.4 897.4 591.3 955.3 667.2 237.3 1561 2.410 1905 2.200 1905 2.390 571.4 666.4 385 468.7 419? 1.071 tılacağını vurguladı. Meyve sebze fiyatlannın bu artıştan direkt etki- lenmeyeceğini söyleyen Tok- türk,"HaUerin çalışma sistemi farklıdır. Fiyatlar kendiliğinden oluşur. Meyve ve sebze fı\ atlannda meydana gelecek artışı şimdiden söyiemek nıümkün değü"diye ko- nuştu. Şoförler ve Otomobilciler Derneği Genel Sekreteri Ergun Ocalyenitanfe haztrlıklanna baş- ladıklannı belirtti. Et Balık Kurumu Iıııar izni özelleştirmede fîyatı yükseltti •Özelleştirme Yasası'na son anda giren ve KİT arazilerinin imara açılmasını beraberinde fetiren yasa maddesi BK'nin satış fiyatını 2.2 trilyondan 3 trilyona çıkarttı. ANKARA(ANKA)-özelleş- tirme Yasası'na son anda gıren ve K.İT arazilerinin imara açıl- masını beraberinde getiren yasa maddesi Et ve Balık Kuru- mu'nun satış fiyatını 2.2 trilyon- dan 3 trilyona yükseltti. TBMM KlT'Komisyonu Baş- kanı Hamdi Üçpınarlar. daha önceki uygulamada. özelleştiri- lecek olan KlT'lerin arsasıyla birlikte bir bütün olarak satıldı- ğını. KİT arazilerinin belediye imannın geçememesi nedeniyle de satış fiyatının asıl değerin al- tında kaldığını anlatan Üçpınar- lar. bu madde ile birlikte KİT ar- sa değerlerinin yükseleceğini bildirdi. Cçpınarlar, kendi yap- tıgı hesaplamalara göre bu yük- selmeyle birlikte özelleştirme- lerden gelmesi beklenen gelirin en az 100 trilyon lira artacağım kaydederek yapılan değişikliğin satış pazarlığında mesafe kat edilmiş kuruluşlan da kapsadı- ğını söyledi. ÎŞÇtNtN EVRENtNDEN ŞÜKRAN SONER Tencere Yuvarlanmış... Sadece açıklarının boyutları, enflasyon ve diğer hesap- larının gerçekdışılığı ile değil, insana sırt çevirmiş, sosyal devlet bakışını tümü ile terk etmiş yaklaşımlarıyla da olum- suzluklar rekoru kıracak bir bütçenin görüşmeleri dün Meclis'te başladı. Meclis'te ciddi tartışmalara neden olmadan, önemli bir değişikliğe uğramadan, kolayca geçme olasılığı çokyük- sek. Bakanlar Kurulu ve komisyonlarda kotanlmış bütçe metinleri üzerinde önemli tartışma açacak, içeriğini değiş- tirebilecek parlamento, demokrasi kültürü ve ağıriığı biz- de ne gezer? Thatcher iktidarında, işçilerin, sağlık, sosyal güvenlik haklarından yararlanmalannda kısıtlama yapılmasının gün- demde olduğu bir bütçe görüşmesi aşamasında Lond- ra'da bulunmuştum. Konuğu olduğum Ingiliz Işçi Sendi- kalan Konfederasyonu, hele de sağlık işkolu çalışanları ayağa kalkmışlardı. Çeşitli protesto gösterileri, halka dö- nük kampanyalar ile yetinilmemiş, Meclis'te adam adama çalışma yürütülmüştü. Sendikanın yöneticileri Meclis'egi- rişte tek tek parlamenterleri yakalıyor, saatler süren tartış- malar, sataşmalar yapıyorlardı. Meclis'in çay-kahve, ye- mekhane salonları kulis yapan sendikacılar ile doluydu. Dinleyici bölümlerinden görüşmeler, konuşmalar, birebir iz- leniyor, alkış ve protestolarla etkileme sürdürülüyordu. So- nunda, Thatcher, diğer namı ile Demir Leydi, programın- dan çok önemli çapta dönüş yapmak, işçinin sağlık ve sos- yal güvenlik haMarından hedeflediği kısıtlamaların çoğun- dan vazgeçmek zorunda kalmıştı. "Bizdeki bütçe ya$a tasansında da Türk-lş ve Demok- rasi Platformu'nun Ankara mitingi tehdidi ile önemli de- ğişiklikleroldu" diyerek pariamenter sistemin işlediği, ge- rekenin yapıldığı gibi bir sonuç çıkarabilirsiniz. Pariamenter sistemin gerçekten işliyor olması için, ön- celikle iktidarı, muhalefeti ile parlamentodaki milletvekil- lerinin, sonra da parlamento dışı muhalefeti oluşturan, başta sendikalar, demokratik örgütlenmelerin, halkın, üye- lerinin çıkarlarını kollama adına, bütçeyi incelemiş, üzerin- de çalışmış, sonra da üzerlerine düşeni yapmış olmaları gerekir. Hükümet, "kör körparmağım gözüne" örneği, "Geçici işçileh ortadan kaldınyorum. Bir kısmını memurlaştıraca- ğım, kabul etmeyenleri atacağım. Işçiye yeni toplusözleş- me döneminde sıfırzam. Memura sıfırolmasa da çok dü- şükzam" demeseydi, çaiışanlar, işçiler adına bütçenin ne getirip ne götürdüğü ile ilgilenen olacak mıydı? OnbinlerAnkara'dayürüdü, hükümet adına Çillerve di- ğer yetkililer Türk-lş'e bazı sözler verdiler, zorla memur- laştıımadan geri adım atıldı. Sonrası ne oldu? Bilebildiğim kadarı ile anayasaya da aykırı, söz konusu bazı hükümler çıkarıldı. Hepsi o kadar. Bütçede ne kamu işçilerinın yeni toplusözleşmelerinde alınacak ücret artış- larını karşılayacak değişiklikler, ne de geçici işçilerin ça- lıştırılmalarını, doğru dürüst ücret almalarını sağlayacak önlemler var. Memurlar. almakta olduklan ücretlerin gülünç kalmış ol- ması yetmiyormuş gibi, gerçek değerinden daha da ağır kayıpların söz konusu olduğu bir düzenleme ile karşı kar- şıyaiar. Üstelik aralannda da büyük eşitsizlikler, haksızlık- lar yaratılmış olarak. Elbette bütçenin halk yığınları, çaiışanlar adına denetı- mı söz konusu olduğunda, kamu çalışanlarının, işçilerin ve memuriarın ücretleri sadece bir küçücük ayrıntı sayılır. Asıl eğitim, sağlık harcamaları, yatırımlar kalemlerine, bütçe- nin bütününde insana, sosyal devlete bakışa bakmak, ka- mu yararı gözü ile denetlemek gerekir. Bırakınızhazırlıkaşamalarını. komisyonları.oralardave- rilmesi gereken savaşımı, Meclis'e gelinen aşamada, son şeklini almışken, bütçeyi merak etmiş, şöyte bir inceleme zahmetine katlanmış kaç milletvekili vardır dersiniz? Ya ça- lışanların başına bunca çorap örüldüğünün ortaya çıktığı halde bile, bütçeyi üyelerinin çıkarlan adına inceletmiş sendikacılık hareketi. demokratik örgütler nerede dersiniz? Kamu yararına denetim, üyelerinin çıkarlan adına dene- tim, parlamento dışı muhalefet. parlamento içi denetim iş- lemezse, kitleler, çıkarlan ile ilgili çok önemli kararlann ve- rildiği bütçe ile nasıl ilgilenebilirler? Halktan yana, çalışan- ların çıkarlarından yana düzenlemeler, iyileştirmeler, nasıl gerçekleştirilebilir "Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş." Insanı, halkın, çalışanların haklarını yok sayan anlayışla bütçe hazırlayan- ların kafasına uygun parlamenterimiz, onlara yaraşan si- yasetçilerimiz, sendikacılarımız var. Böyle gelmiş, böyle gider. Sen mi düzelteceksin? Başı- na dert, iş mi açacaksın? Bütçenin enflasyon hesabı baş- ta, hiçbir hesabı gerçeğe uymuyormuş. Açığı rekora vu- ruyormuş. Bütün kalemlerinde halkın çıkarlan ile çelişen, sosyal devlet anlayışını ortadan kaldıran, insanı yok sayan değişiklikler yepılıyormuş. işçinin çalışma, toplu pazarlık haklarını ortadan kaldırıyormuş.. tasası sana mı düştü, adam sen de. Sen 2.5 günlük çalışmayla, emeğe saygı duyan her in- sanın gözünü yaşartan, büyük Ankara yürüyüşünü gerçek- leştirdin! 100 bin işçi ve memurla, TBMM'nin yüz metre yakınına kadar geldin! Bu büyük güç ile 1995 bütçesinde istediğin değişikliği yaptırdın! Bu övünç sana aylar. yıllar yeterde artar bile!.. TOBB Başkanı Erez: Politika yapmıyonım ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Türki>e Odalar \e Borsalar Birliği'(TOBB) Baş- kanı Yalım Erez, kendisinin ba- zı sözlerini sivaset \e hüküme- te yakınlık olarak değerlendi- renlere çatarak "Benim sözle- rimde siyasete ve hükümete ya- kınlık ara>anlar yanlış \apı>or- lar. Bu sözlerde Türkiye sevgisi- ni arasınlar. O zaman daha az yanlış yaparlar" dedi TOBB birlik merkezinde dü- zenlenen Ticaret Odalan Kon- seyi toplantısının açış konuşma- sını yapan Yalım Erez. 8 ay ön- ce 5 Nisan kararlannı değerlen- dirirken söyledıği "sıkıntılar aşılsa bile başka sıkıntılar çıka- cak. ancak Türkive ekonomisi batmayacak" şeklindeki sözle- rini hatırlatarak "O gün Türk ekonomisini batıranların bugün önlerinigördükleri \önünde de- meçterveriyorlar" dedi. 5 Nisan kararlannın en büyük tasansı- nın kur sistemındeki değişiklik olduğunu. kurun gerçek değeri- ne oturtulduğunu anlatan Erez. "Bövlelikle ihracat arttı, ithalat geriiedi. Türkiye'nin tek kurtu- luşu ihracattır. Türkiye ihraca- ta yönelik politikalardan vazgec- memelidir" dıye konuştu. Türkiye'nin ekonomik sorun- lannın temelinde iç borçlanma sorunu yattığını bu konuda ye- ni bir politika oluşturulmadığı sürece bunun çözümlenemeye- ceğini ifade eden Erez. iç borç- lanmada vade uzatılması yolu- na gidilmesi gerektiğini vurgu- ladı.Özelleştirme ile ilgili söz- lerine "Özelleştirmede Türkiye, 1994 yılını kaj betmiştir" diye- rek başlayan Erez. bu kaybın 1995 yılında telafi edilmesi için çalışmalara gereken hızın veril- mesini istedi. Özelleştirmede kararlı. cesur ve şeffaf olunma- sı gerektiğine dikkat çeken Erez, sermayeyi tabana yaymak için yöre halkına ve işçilere ön- celik veren bir modelin gerçek- leştirilmesi gerektiğini belirtti. İşveren kesiminin net aktif ve vergilerle 1994 yılı içerisinde ikinci kez vergilendirildiğini bu nu da \ergisini ödeyen mükel- lefin verdiğini ifade eden Erez, "Küçük ve orta boy işletmeler bu vergilere seve seve katlan- dı. Türk ekonomisinin en önemli sorunu vergilendirile- meyen kesimin vergi kapsa- mına alınmasıdır. Türki- ye'nin sorunu rant ekonomi- sinin vergilendirilmemesidir. Artık Türkiye, rant ekonomi- sini vergilendiren, istihdam ve üretimi teşvik eden bir vergi- lendirmeye gitmelidir"dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle