05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ARALIK1994 PA2AR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Öğretmene silah ; • ANKARA (ANKA) - Milli ' Savunma Bakanı Mehmet İGölhan'ın "Doğu ve Igüneydoğudaki öğretmenlere Isilah dağıtalım; kendilerini jkorusunlar" yolundaki jgörüşüne Milli Eğitim ; Bakanı Nevzat Ayaz karşı iÇikarak "Öğretmenlere silah Iverilmesi söz konusu ;değildir" dedi. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, CHP ;Hatay Milletvekili Fuat İÇay'ın konuyla ilgilı soru [önergesini yanıtlarken. löğretmenlerin can jgüvenliğinın sağlanması için ; güvenlik örgütlerinın ı gereken önlemleri aldığına Idikkat çekti. 'Bektrik, baskı aracı' ' • ANKARA (AA) - DSP \ Genel Başkanı Bülent Ecevit. KKTC'de Rum lyönetıminın aylardır Türkler ;üzerinde elektriği bir baskı 'aracı olarak kullandığını söyledi. Ecevit, DSP Genel • Merkezi'nde dün düzenlediği basın toplantısında, Kıbns İTürk Banş Harekâtı'nın , üzerinden 20 yılı aşkın ; sürenin geçmesine rağmen, | Kıbns Türklerinin elektrik için hâlâ Rum yönetimine ; bağlı olduğunu söyledi. Meclis'te bütçe smavı • ANKARA (ANKA)- Genel ve katma bütçeli kuruluşlann 1995 yılı bütçelerine ilişkin hükümet I tarafından hazırlanan kanun Itasansı üzerindeki ' görüşmeler, pazartesi günü J B M M Genel Kurulu'nda ' başlayacak. 1995 bütçesı ı üzerindeki görüşmelerin 23 ıaralık cuma günü sona iermesi planlandı. I Meımır sendikaları için • ANKARA (Cumhuriyet !Bürosu)-SHP Genel Başkaru !ve Başbakan Yardıması ' Murat Karayalçın, , memurlara sendika kurma '(hakkı tanıyan yasa • değişikliğini, ocak ayında i TBMM'ye getireceklerini ! söyledi. Karayalçın, dünı J | Tüketici Haklan Derneği | yöneticilerini kabulü ; sırasında, memurlann I sendika kurmasına olanak ', tanıyan yasa değişkiliğini, ' önceki akşam Başbakan ; Tansu Çiller'lede ] görüştüğünüdebelirtti. t o operasyonu • İstanbul Haber Senisi - Fatih Belediyesi Zabıta fMüdürlüğü'ne bağlı ahlak İzabıtası ekiplerince önceki gece Aksaray ve Laleli'deki otel. disko-bar ve içkili restoranlara operasyon •düzenlendi. Sabaha tcadar . süren operasyonlarda, . sağhksız koşullarda, . ruhsatsız ya da nıhsata aykın •çahşan loİcanta, restoran, disko-bar ve otellere para ve kapama cezası venldı. Zabıta .memurlan kısıtb yetkileri nedeniyle, operasyonda karsılaştıklan. otellerde . fuhuş yapan yabancı hayat .kadınlannı ise polise .bildirdiklerini belirttiler. Terörle mücadele yasa tasansının yasalaşması halinde yeniden yargılanabilecekler Üd DEPTi için tecil umudu•Yasada yapılacak değişikliğe göre Ahnak ve Sakık a yöneltilen suçlamanın dayanağının ortadan kalkabileceği ya da cezalannın ertelenmesi veya para cezasına çevrilmesi olasılığının doğabileceği kaydedildi. GÖKSEL POLAT ANKARA - Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce (DGM), 3'er yıl 6'şar ay ağır ha- pis cezasına çarptınlan Şırnak Bağımsız Milletvekili Mahmut Ahnak ile eski Muş Milletvekili Sırn Sakık, Terörle Mücadele Yasası'nda değışıklik öngören ta- sannın (TMYT) yasalaşması ha- linde yeniden yargılanabilecek Yasada yapılacak değişikliğe gö- re Alınak ve Sakık'a yöneltilen suçlamanın dayanağının ortadan kalRabıleceği ya da cezalarının ertelenmesi veya para cezasına çevnlmesi olasılığının doğabile- ceği kaydedildi. Terörle Mücadele Yasası'nda önemli değişiklikler yapan ve önümüzdeki günlerde TBMM'de ele alınması beklenen yasa tasa- nsı, aynen kabul edilirse, Alınak ve Sakık'ın dosyalan DGM'de yeniden incelenecek. DGM, bu inceleme sonunda Alınak ve Sa- kık'ın yazılı ve sözlü açıklama- lannı 'eleştiri, tartışma ve incete- me sınııiannı aşarak açık ve ya- kın tehlike üluşturacak' nıtelıkte görmezse. Alınak ve Sakık bera- at edecek. Tersi durumda. mah- kemenın vereceği hapıs cezası belirleyici olacak ve bu ceza l yılı geçmezse bu kez cezanın te- cıli ya da para cezasına çevrilme- si durumu doğacak. Ancak, bu- nun için Alınak ve Sakık hakkın- da verilen 3'er yıl 6'şar ay ağır hapis cezasının Yargıtay'da ona- narak kesinleşmesi gerekiyor. Yargıtay, Alı- nak ve Sakık'la ilgıli karan aleyhte bozar ve diğersanıklargıbiTCK'nin 168. yada 169. maddelerinden mahkûm edilmelenni ister- se dosyalar, yeniden ele alınamayacak. Ankara l No'lu DGM. Alınak ve Sakık'ı, Terörle Mücadele Yasasfnın 8 l. maddesin- de düzenlenen "bolücülük propagandası' fı- ilinden mahkûm etmıştı. Bu madde. "Hangi yöntem ve maksatla olursa olsun. Tiirkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmayı hedef alan yazılı ve sözlö propaganda" yapanlara 2 yıl- dan 5 yıla kadar ağır hapıs cezası verilmesı- ni öngörüyor. ÇIZMEDEN YUKARI/ MUSA &U HUKUKUN ÜSTUNLÜ&Ü TARTtŞfLMAZ Tasan ise propagandaya 'eleştirme, ince- leme ve tartışma sınııiannı aşarak açık ve yakın tehlike yaratacak biçimde va da terör örgütlerini desteklemek için' sınınnı getıri- yor. Tasannın yasalaşması durumunda, dos- yalan yeniden incelenecek olan Alınak ve Sakık'ın yazılı ve sözlü açıklamalan bu çer- çevede değerlendirilecek. DGM, Alınak ve Sakık'ın açıklamaları- nı: eleştiri. tartışma \e inceleme sınırları ıçinde değerlendinr. açık ve yakın tehlike oluşturmadığına karar verirse. Alınak ve Sa- kık beraat edecek Tersı durumda ise mahkemenin vereceği ceza belirlevıcı olacak. Yürürlüktekı vasada. bu fiiller için 2 yıl ile 5 yıl arasında ağır ha- pıs cezası öngörülürken tasan bu cezanın alt sınınnı l yıla çekiyor. Ankara DGM, Alınak ve Sakık'ın dosya- sı üzerinde yeniden yapacağı ıncelemede. sanıklann yazılı ve sözlü açıklamalannın in- celeme, tartışma ve eleştin sınırlannı aştığı- na. devletın ülkesi ve mılletiyle bölünmez bütünlüğü açısından açık ve yakın tehlike oluşturduğuna karar venrse, burada verile- cek hapis cezası önemli rol oynayacak. Mah- keme. Alınak ve Sakık'ı, cezanın alt sının olan l yıl hapis cezasına mahkûru ederse. bu durumda yıne yasaya göre bu cezalar tecıl edılecek ya da para cezasına çevnlebilecek. Yurtdışındaki DEP'liler iltica ediyor •Yurtdışındaki eski DEP milletvekilleri, DEP davasfnı gerekçe göstererek, Almanya, Isviçre, Hollanda ve Belçika'ya siyasi iltica talebinde bulundular. ERGÜN AKSOY ANKAR4 - DEP'ın kapatıl- masından bır gün önce yurtdışı- na çıkan DEP kökenlı eski mil- letvekıllerinın, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM)toplam 89.5 yılağırha- piş cezasıyla sonuçlanan davayı gerekçe göstererek, Almanya. Belçika, Hollanda ve Isvıçre'ye Siyasi iltica1 başv urusunda bu- lunduklan bildirildi. Anayasa Mahkemesi'nce DEP'in kapatılmasından bir gün önce Belçika'ya giden ve 'can güvenlikleri' bulunmadığını ıle- ri sürerek Türkıye'ye dönmeye- ceklerını açıklayan DEP köken- li eski milletvekilleri Remzi Kar- tal, Naif Güneş, Ali Yiğit, Niza- mettin Toğuç. Mahmut Kılınç v e Zübeyir Aydar'ın Avrupa'da çe- sıtlıülkelere iltica başvurusunda bulunduklan bildirildi. DEP es- milletvekillerinden Zübeyir A>dar'ın isvıçre'ye, Remzı Kar- tal'ın Belçika'ya, NızamettınTo- ğuç ve Ali Yiğit'ın Hollanda'ya, Mahmut Kılınç ve Naif Güneş'in de Almanya'ya siyasi iltica baş- v urusunda bulunduklan bildiril- di. Başvurularda. şöyledendr "Kürt sorununa siyasal çözü- mü dile getirdigimi/ için, dev letin Kürdistan'daki katliamlanna karşı çıktığımu için partimiz ka- patıidı. Arkadaşlanmı/ şehit edil- di. Partimi/c mensup v üzfcrce in- san gözaltına alındı. Millenekil- likkrimi/düşürüldü. Vargılanan arkadaşlanmız ağır cezalara çarptınldı. Bizim de Tiirkiye'de kalmamız halinde a> nı şekilde ce- zalandınlmamız söz konusuydu. Halkın verdiği milletvekilliği yet- kisini en iyi şekilde sürdürmek /orundayız. l luslararası alanda destek al'mak ve 1 ürkive'vi siva- sal bir çözüme zorlamak için mü- cadelemizi Avrupa'da sürdür- mek istivoruz. Bu nedenle sivasi iltica talebimizin kabul edilmesi- ni istivoruz," Karayalçın'ın yeniden Dışişleri'ni önerdiği Kumbaracıbaşı bu görevi yine kabul etmedi Çfller, Dışîşleri'ııi ele geçiriyorOZGEN ACAR ANK.\RA - Başbakan Tansu Çıller'in Dışişleri Bakanlığf nı "SHP kontenja- m"ndan ele geçirme hedefi, SHP Genel Başkanı. Başbakan Yardımcısı ve Dışiş- leri Bakan Vekili Murat Karayalçın'ında yardımıyla başanya doğru gıdiyor. Başkent, polirıka ve diplomasi kulisin- de bu konuda şu somut ömekler veriliyor: 1. Büyükelçi Voikan Vural'ı müsteşar- lığa getırmekte ısraretmesi nedeniyle ön- ce Hikmet Çetin, daha sonra da 4 ay için- de Prof. MümtazSmsal Dışişleri Bakan- lığı'ndan istıfa etmek zorunda kaldılar. 2. Koalisyon protokolünde Dışişleri Bakanlığı. SHP kontenjanında bulunu- yor. Genel Başkan Karayalçın bir türlü yeni atayacak bakan bulamıyor. Karayal- çın, Çetin'in ıstifasından sonra birara Dı- şişleri koltuğuna oturmaya heveslenmiş ancak. Prof. Soysal'ın görevi kabul etme- siyle sorun gıderilmışti. Yarına kadar atama yapması gereken Karayalçın'ın bırkaç gün önce yeniden Dışişleri'ni önerdiği Prof. Onur Kumba- racıbaşı bu görevi yıne kabul etmediğini açıkladı. Bu arada, Budapeşte'de Çiller. ABD Başkanı BUIClinton'a Karayalçın'ı. "Yeni Dışişleri Bakanınıız" diye tanıttı. Bu durumda Karayalçın'ın bakan bula- madığı için bu koltuğa oturmak zorunda kalabileceği söylenıyor. 3. Kazablanka'da fslam Konferansı Ör- gütü Dışişlen Bakanlan toplantısına bir başka işı nedeniyle gıdemeyen Bakan Ve- kıli Karayalçın'in yenne SHP'li bir baka- nın gitmesı gerekirken. Çiller'ın DYP'li Devlet Bakanı Yıldınm Aktuna'nın git- mesini istemesine SHP Genel Başkanı ıtı- raz etmedi ve olurunu verdi. 4. Eskıden "yabancı konuklar köşkü" olarak tanınan "konuta" yerleşen Başba- kan Çiller. bu kez de konutun yanı başın- da yeni yapılan, helikopter pisti ve yüz- me havuzu bulunan Dışişlen Bakanlığı ikametgahına göz dıktı. Dışışleri'ndeki boşluktan yararlanan Çiller, her iki konu- tun birleştinlerek kendisine tahsis edil- mesi için talimat verdi. Karayalçın'ın ba- kan vekili olarak bu isteme karşılık ver- diği yanıt öğrenılemedı. Soysal'ın bazı olup-bıttilerle Çiller'ın bu konut istemi- ni engellemeye çalıştığı söyleniyor. 5. Birbirinden iki ayn konu olan ve ken- di ıstediğı büyükelçinın "müsteşar'* atan- maması üzerine Çiller. "büyükelçi" ata- malannı da imzalamadı. Bu durum ba- kanlıkta şu olumsuz sonuçlan yarattı: a) tçeriden dışanya, dışandan içeriye gidecek ya da genelde yaz sonlannda yer değiştirmesi gereken 30 kadar büyükelçi ataması da 1.5 yıldır yapılamıyor. tçeri- de bulunan bazı diplomatlar. 6 yıldır bü- yükelçi olmayı bekliyorlar. b) 8 genel müdür yardımcılığı için sı- radakı 68 dıplomat da içende ve dışanda bekleyen alt kademe personelinin önünü tıkıvor. c) Dışandan merkeze dönen diplomat- lann daire başkanlıklanna atamalan ya- pılamadığı için bu personel ev lerinde otu- ruyor, bu nedenle işler aksıyor. d) Başta bakanlık düzeyınde temsil ve aynca her düzeydekı diplomatık müzake- re ve temsil hizmetleri de tam anlamıyla yapılamıyor Bu olgu bazı durumjarda Türkiye'nin çıkarlannı zedeliyor. Örne- ğin, 19 aralıkta Avrupa Bırlıği gibi kritık bir tarihe Türkiye bakansız bir Dışişleri Bakanlığı ile hazırlanıyor. Bu nedenle ol- sa gerek. Başbakan'ın eşı konurta Dışiş- leri Bakanı gıbı davranıp yabancı büyü- kelçilerletutanaklıtoplantılardüzenliyor. 6. Çiller Dışişleri'ne. (bakanlık kuruluş yasasına aykın olarak) getırmek ıstediği 5 koordınatör aracılığıyla dış politıkayı yürütmek istedığinı açıkladı. Çiller'in SHP kontenjanındakı Dışişlen Bakanlı- ğı 'nın dizginlenni bu yolla tutmak istedi- ği, geleneksel ve ulusal diplomasıyı dış- layıp dış politıkayı bızzat kendisinin yürüteceği anlaşılıyor. KAZANDIRACAK KACIDI BULMANIH YOLLARI! • Yıllık bikınçolar açıklanmadan önce bilinmesi gereken analiz teknilderi... • Kağıt seciminin kriterieri... • Seçtîğiniz senerterin performansı... • Analist Cihangir Samin'den öneriler... LATİN AMERİKA'NIN YENİ ZİNCİRLERİ POSYA; TÜRK TEKSTİLİNİN SEYIR DEFTERİ GÜMRÜK BİRLİĞİNE GİRİŞ SANCILARI •RAYINIZD KAN TÜCCARLARI DOYMUYOR!ACIMASIZ TERÖR EYLEMLERI, KATLEDILEN BİNLERCE İNSAN, YAKILAN KÖYLER VE BOMBALANAN GAZETELER... BU SAVAŞ NEDEN SONA ERMİYOR? AKAN KANLAR KIMLERİ BESLİYOR? DEMOKRASİMİZDE KURT KANUNU BİRLEŞİK SOL'A NÖBETÇİ LİDER FORMÛLÛ NOKTA. CHP VE SHP'NIN NABZINITUTTU... MUSIAD'DA "AHLAK" CATIRTISI BAŞKAN YARDIMCISI ALİ BAYRAMOĞLU. KARŞILIKSIZ ÇEKTEN ARANIYOR ÂNAPTA İMREN AYKUT VE HAREKETÇİIER KAVGASI KAHRAMAN KİM? AYŞEGÜL TECİMER Mi YOKSA SALİH GÜNGÖR MÜ? EMNİYET YETKİLİLERI VE BILIM ADAMLARI DEĞERLENDİRDİ. • NAFAKA ZENGİNİ K.\DI\L\R • KABINENİN ÇIMSI ÇIKTI • SSK DAN KACIŞ VOK • TLHKn"ENIN INSAN HAKLARI NOTl" POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Yükselen Değerler... 9 Ekim 1993 günü Alman 'Die Zeit' gazetesinde bir ya- zı çıkmıştı. Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) eski Ge- nel Başkanı Peter Galliner 'Die Zeit' gazetesinde yayım- lanan yazısında, Türk basınını sert bır dille eleştıriyordu. Yazı şöyle başlıyordu: "Türkiye'dekı gazeteler, tiraj yarışında birbihehyle uğ- raşmaktan demokrasi için kendılerine düşen görevi yeri- ne getıremıyorlar..." Yazıda PKK'nin Güneydoğu ve Dogu Anadolu'da gaze- telere yasak getırdığı vurgulanıyor, Özgür Gündem dışın- dakı gazetelerin muhabir bulundurmadıklarına değinıliyor (Zaman, Milli Gazete gibi şerıatçı gazeteler de o dönem mu- habır bulundurmuşlardı) ve şunlar yazılıyordu: "1980'lerde Türk hükümetinin keyfi uygulamalanna ce- saretle göğüs geren ve askerler ülkeyi yönetirken demok- ratik ilkeleri savunan Türk basını bugün tümden zayıflamış durumdadır. Basın, adaleti ve hukuku artık aynı kararlılıkla savunamıyor..." Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Genel Başkanı Peter Gallıner'ın 14 ay önce yayımlanan 'Türk basını'na yönelik yazısı, bıze göre bugün için de geçerlidir. Ne diyor Peter Galliner? "Türkiye'de üç büyük gazete demokrasiyi savunmaktan çok bırbirıne saldırmakla uğraşıyor..." 1980'li yıllardan sonra yükselen değerlere koşut olarak ad degiştiren ve şimdilerde 'medya' diye anılan Türk bası- nı, artık sermayeyle sarmaş dolaş olmuştur. Her ne kadar yükselen değerlerın simgesı Cem Boyner de tıpkı bizim basınımız gıbı demokrasi, insan haklan kavramlannı sık sık yinelese de 'sendıkal örgutlenmeyi' ağzına almamaktadır. • • • Basın emekçilerinin sendikal hak ve özgürlükleri, üç bü- yük gazetede (Sabah, Hürriyet ve Milliyet) ellerınden alın- mıştır. Kürtlerın özgürlüğünü savunan Ozgür Ülke'de çalı- şanlar sendıkalı değildir. Şeriatçı basının önde gelen gaze- telerinde sendikal örgütlenme yoktur. Genye hangı gazeteler ve ajanslar kalıyor? Cumhuriyet gazetesi ile Anadolu Ajansı, ANKA ve UBA... Bir ülkede basın emekçilen, demokratık hak ve özgür- lüklerine sahıp çıkamıyor ve sendikal örgutlenmeyi yapa- mıyorsa demokrasi adına neTansu Çiller ı ne de Murat Karayalçın ı suçlamak doğrudur. Unutmadan ekleyelim: Ozel televizyonlar ve radyolann hıçbırınde sendikal örgütlenme yoktur. • • • Türk basını bugunlere nasıl geldi? Medya sözcüğü Amerika ve Avrupa'da eskiden beri var- dı. Türkiye'de kullanılmıyordu. Anlamı 'ortayol, araçlar, or- tam' demektı. Tiırgut Ozal dönemınde, yükselen değer- lere koşut olarak ortaya atıldı ve tuttu. işte o dönem 'med- ya kuşlan 'nın ücretlerı dolar üzerinden ödenmeye başlan- dı. Birden 'Türkiye çağ atladı' masalları gündeme geldi. Oysa Türkiye çağ değil, ıp atlıyordu... Yine zehırlı mantardan ınsanlarımız ölüyordu... Her yaz yeniden kolera salgını başlıyordu. Yargısız ınfazlar yapılıyor, tutuklular Eskişehır'den Aydın E Tıpı Cezaevı'ne götürülürken yolda öldürülüyor, açlık grevlerıne katılanlar hastaneye kaldınlmtyordu. Güneydoğu'da ınsanlara dışkı yedırılıyor, failı meçhul ci- nayetler pek gazete sayfalanna yansımıyordu.. İnsan Hakları Vakfı'nın hazırladığı rapordan 'medya'nın durumuna bır göz atalım. Karar sızın: "İşte bu noktada 'medya' sözcüğünde bulunan önem- li bir anlam da ayaklar altına alındı. 'Medya'n/n bir anlamı da 'orta yol' yani 'yansızlık 1 ... Türkiye'dekı kitle iletışirn araçlanna 12 Eylül den sonra büyük bır özenti sonucun- da 'medya' denmeye başlandığı dönemde, önce yazılı basın 'yansızlığı'n/ açıkça bıryana bıraktı. Tekelleşme so- nucunda yazılı basın sermayenin hesaplarına göre yayın yapmak durumunda kaldığına göre bu yanlılığa da şaş- mamak gerekir. Her haber, her konu, her makale, herpro- mosyon, gazetecılığın en bılinen kuralına gore halkın çı- kan açısından değil, sermayenin açısından incelenecek, ışlenecek ve duyurulacaktır. Bu kaçınılmazdır. Bir yerde, Ankara 'da Avrupa Topluluğu 'nun düzenlediği toplantıda. 'Artık Türk basını özgürdür. Her istediğimizi yazıyoruz' di- yen gazetecı haklıdır. Eskıden, yani 12 Eylül'den önce her konu ışlenmiyordu. Bugün yazılı basın hemen hemen her konuyu işlıyor. Ama salt kendi açısından, daha doğrusu büyük sermaye açısından." Nasıl. beğendiniz mi? Eğer sızin de 'medya' hakkındakı görüşünüz böyleyse, takacakları ad şu olacaktır: 'Dinozorlar... Üçüncü Dünya solculuğu taslayanlar...' Çiller'in tutumu gerginlik yaratıyor Halil Çulhaoğlu da istifanm eşiğinde •Dışişleri Bakanı Soysal'ı istifa ettiren Çiller'in bürokrat atamalanndaki tutumu Bayındırlık ye Iskân Bakanı Halil Çulhaoşlu'nu istifanın eşiğine getirdi. Gerginlik, Çulhaoğmnun kararnamesıni Çiller'in imzalamamasından kaynaklanıyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Koalisyon ortaklan arasında Terörle Mücadele Yasası'ndaki değışıklik. tasanya (TMYT) ılişkın anla^mazlık sürerken. Mümta/Soysalın Dışişleri Bakanlığı'ndan istifasıyla su yüzüne çıkan atama karamamelen bunalımı tırmanıyor. Başbakan Tansu Çillerın SHP'lı bakanlann bazı kararnamelerini beklettıği ortaya çıkarken, kararnamesi imzalanmayan Bayındırlık ve Iskan Bakanı Halil Çulhaoğlu istifanın eşiğine geldi. Edinilen bilgıye göre, SHP'lı hükümet üyeleri. Maliye Bakanlığı'nın, kendi bakanlıklanna tahsis edılen ödeneklen zamanında ve yeterli büyüklükte serbest bırakmamasından yakınırken. Başbakan Çiller ile görüşememekten dolaşı duyduklan sıkıntıyı SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın a aktardılar. Eski Dışişleri Bakanı Miimtaz Swsal'ın kımi kararnameleri ımzalamamasına misilleme olarak DYP'li bakanlann da SHP'nin kontenjanında bulunan bakanlıklara ilişkin kararnameleri tutmalan sorunu kısmen çözülürken, bu kezde Çiller'ın bazı kararnameleri beklettiğı ortaya çıktı.Bayındırlık ve Iskan Bakanı Çulhaoğlu'nun musteşar yardımcılığı ve bazı genel müdürlükler için hazırladığı atama kararnamelenntn Başbakan Tansu Çiller'e takıldığı \e imzalanmadığı öğrenıldi. l ayı aşkın bir süredır üst düzey görevlere atama kararnamesi bekletilen Çulhaoğlu, istifanın eşiğine gelirken, Başbakan Yardımcısı Karayalçın'ada durumu aktardı. Yakın çev resine de yakınan Çulhaoğlu'nun Karayalçın'a. "Bu kararnameler çıkmazsa kendimi gözden geçiririm" dıyerek istıfa sınyalı verdiği öğrenildı. Karayalçın'ın ise Çulhaoğlu'ndan bir süre daha beklemesini istediği ve Başbakan Çıller'le görüşerek sorunu çözeceğını söyledıği bildirildi.Mümtaz Soysal'ı istifa noktasına getıren olay, Çiller'in Dışişlen Bakanlığı Müsteşarlığı'na. Candemir Önhon yerine. "beynimin yansı" dediği Büyükelçi Voikan Vural'ı getırmek istemesinde odaklanmıştı. Israr üzerine istifa edebileceğini bıldıren Mümtaz Soysal'a. Çiller. "Siz büirsiniz" yanıtını vermişti. Soysal, Çiller ile yaşanan bunalım sırasında SHP lideri Karayalçın'ın kendisini yalnız bıraktığını açıklamıştı. Üniversite kimlik kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. ŞEFİKA K1ZILTOPRAK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle