Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 ARAUK 1994 PERŞEMBE
HABERLER
ODTİhMoynefi
protesto etti
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Yeni Demokrasi
Hareketi'nin Sözcüsü Cera
Boyner, OrtadoğuTeknik
Ünıversitesi'nde öğrencilerin
tepkileri arasmda verdiği
konferans sonunda pankart
ve sloganlarla protesto edildi.
ODTU'de dün düzenlenen
konferansın ardından bir
grup öğrenci, "Şermaye
dışan", "ODTÜ satılamaz"
sloganlan ve özelleştirme
karşıü pankartlarla Boyner'i
protesto etti.
Gazeteciler
yargılandı
• GEMLİK (Cumhuriyet)-
Gazetemiz Getnlik temsilcisi
ve haftalık olarak
yayımlanmakta olan Gemlik
Körfez gazetesinin haber
müdürü ve köşe yazan
Cemal Kırgız ile sorumlu
müdür Kadri Güler'in
yargılanmalanna başlandı.
Asliye Ceza Mahkemesi'nde
başlayan "hakaret"
davasında, Körfez
gazetesinde kendısine
hakaret edıldiğıni iddia eden
eski belediye başkanı, avukat
Nezıh Dimili. Kırgız ve
Güler'in cezalandınlmasını
istemişti.
Bakanlar Çiller î
şîkâyet etti
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-SHPGenel
Başbakanı ve Başbakan
Yardımcısı Murat
Karayalçın'a, partili
bakanlarla önceki gece
yapüğı toplantıda Başbakan
Tansu Çiller ile ilgili
yakınmalaraktanldı. SHP'li
bakanlann, "Başbakan ile
görüşemiyoruz.
telefonlanmıza çıkmıyor"
eleştirilerine Karayalçın,
"Ben söylerim. siz de
Meclis'te yakalayıp
görüşmeye çakşın"
karşıhğınıverdi.
Demipel: Yaşam
standardıduştü
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-İşçiler. hükümetin
kamuda çalışan büro
işçilerini memurlaşurma
karannı önlemek amacıyla
Ankarada yürüyüş
yaparken, Türkiye
Kamu-Sen'e bağlı I4sendika
başkanı, sorunlannı
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'e aktararak,
haklannı Çankaya
Köşkü'nde aramavı tercih-
ettiler.
Demirel, enflasyon nedenıyle
dar gelirli milyonlann yaşam
seviyesinin geçen yıla oranla
büyük ölçüde düştüğünü
söyledi.
Yahya Demirel'e
para cezası
•ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'in yeğeni
Yahya Demirel. 1987 yıhnda
ameüyat olduğu İsviçre'de
tedavi masraflannın bir
kısmını ödemediği için,
toplam 61 milyon 79 bin lira
para cezasına çarpünldı.
Davacı avukaü, Ankara 10.
îcra Müdürlüğü aracılığıyla
Yahya Demirerin evine dün
icra takibi yaptırdı. Yahya
Demirel'in babası Hacı Ali
Demirel'in, parayı kendisinin
ödeyeceğini taahhüt etmesi
üzerine icra takibinden
vazgeçildi.
R.C.I. btanbul
teınsilciliği
• İstanbul Haber Servisi -
Dünyada 77 ülkede 2660 ayn
belde sahibinin değişimini
organize eden kuruluş
R.C.I.'a bağlı TLAS'ın
tstanbul temsilciliği
çalışmalanna başladı. TLAS
(Travel and Leisure
Advisory Services)
İstanbul'un genel müdürü
Kuvay Sanh yaptığı
açıklamada, hedeflerinin
Türkiye'deki beldeleri
yurtdışında tanıtmak ve
pazarlamak olduğunu
söyledi.
'Seçim
harcamalan
denettensin'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Temiz siyaset ve
temiz toplum için partilerin
ve seçim kampanyalannın
fınansmanının denetimi
gündeme geldi. Paranın güç
olarak siyasetin yerini aldığı
gerçeğinden yola çıkarak
siyasal rekabette ahlak
çağnsı yapan DYP kurucusu
ve eski Genel Başkan
Yardıması Mehmet Dülger,
yeni bir yasal düzenleme
önerdi. Dülger, önerilerini,
yaşama geçirilmesi için
önümüzdeki günlerde
liderlere iletecek.
ANAP ülke bütünlüğü, RP de 163. maddenin geri getirildiği gerekçesiyle direniyor
Demokrasiye sağcı çelmeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP Genel Başkanı MesutYılmaz. Te-
rörle Mücadele Yasası'nı yeniden düzen-
leyen ve düşünce açıklamaya kısmi öz-
gürlük öngören yasa tasansını engelle-
mek için Meclis içinde \e dışındaki tüm
güçlerini seferber edeceklerini açıkladı.
Yılmaz, DYP yöneticilerinin, doğan tep-
kiler üzerine imza koyduklan tasanya
karşı çıkarak "üuyüzlülük" yaptığını söy-
ledi. RP Genel Başkanı Necmettin Erba-
kan, tasannın. Türk Ceza Kanunu'nun
(TCK)kaldınlan 163. maddesini geri ge-
tirmeyi amaçladığını ileri sürdü
Partısinın grup toplantısında konuşan
Mesut Yılmaz. ağır biçimde eleştirdiği
tasanyt, "aldatmaca" olarak niteledi.
Türkiye'de 50 yıldır düşünce yasaklannın
kaldınlmasının özlendığini ve kendi ıktı-
darlarında bir ıstisnasıyla tüm düşünce
yasaklannın kaldırıldığını söyleyen Yıl-
maz, "yürürlüktekiyasanın kaldınlması-
nı gerektiren hiçbir neden olnıadığı" gö-
rüşünü dıle getırdi. Tasannın. DYP ile
• ANAP lideri Yılmaz, Terörle Mücadele Yasası'nda değişiklik
öngören tasannın "üke bütünlüğünü tehlikeye düşüreceğini"
savunarak, engellemek için TBMM içinde ve dışındaki tüm
güçlerini seferber edeceklerini açıkladı. RP lideri Erbakan,
tasannın, TCK'nin kaldınlan 163. maddesini geri getırmeyi
amaçladığını savundu.
SHP arasmda. "ülke bütünlüğü pazarlık
konusu yapdarak*" hazırlandığını ılen sü-
ren Yılmaz, demokratikleşme paketinin
en önemli unsuru olarak gösterilmesinin
de talihsizlik olduğunu söyledi. Türki-
ye'nin özel şartlan bulunduğunu ve bö-
lücü propagandanın suç olarak kaiması
gerektiğini ifade eden Yılmaz. "insanla-
nn. laikliğe karşu monarşiden yana, ko-
münist ya da faşist olduğunu özgürce söy-
lc\cbileceğinuancak bölücülüğün bunlar-
dan ayn tutulmak zorunda olduğu" gö-
rüşünü sa\ undu
Terörle mücadele yasa tasansının bö-
lücülüğü suç olmaktan çıkardığını belır-
tırken, bu suçtan ceza alanlann tahliye
olabileceği ve yargılananlann beraat ede-
bileceğine ilişkin kaygısını dıle getiren
Mesut Yılmaz. "TasarubizimTürkîye'yi
demokratikleşme bakımından geriridiği-
miz noktadan geri götürmevi amaclıvor.
Yeni düşünce sucjan getiri}or. Bu,demok-
ratikleşmede geri adımdır" diye konuştu.
Tasanyı, "fevkaladesakıncair biçimin-
de niteleyen Yılmaz. "Bize düşen görev,
kanunu engellemek için Meclis içinde ve
dışındaki tüm gücömüzü seferber etmek-
tir" dedi. Yılmaz. engellemeleri sonucu
koalisyon hükümetının yıkılması duru-
munda u
iki hayn birlikte yapmış olacak-
lannı" söyleyerek, "Hem bu kanunu en-
gellemiş oluruz, hem de hükümeti devir-
mişoluruz" dedi. Yılmaz, tasanyı engel-
leme konusunda bazı DYP'lilerin kendı-
lerine yakınmada bulunduğunu, ancak
Adalet Komisyonu'nda birlikte hareket
etmelerinin Başbakan Tansu Çiller lara-
fından engellendığıni ileri sürdü. Tasan-
nın, DYP'li bakanlar ve Başbakan Çil-
ler'in de imzalanyla TBMM'ye geldiği-
ne ve Adalet Komisyonu'ndan DYP'lile-
rin de oylanyla geçtiğine dikkat çeken
Yılmaz, ""Kamuoyunda tepki doğunca,
DYP yöneticileri sanki kendi yasalan de-
ğilmişgibi,"Bu kanun Meclıs'ten geçme-
veeek" diyorlar. Bu, samimiyetsizlikleri-
nin ve ikiyüzlülüklerinin açık bir göster-
geskür" dedi.
RP lideri Erbakan, dün bırkabulü sıra-
sında yaptığı açıklamada. tasannın
TCK'nin kaldınlan 163. maddesini geri
getirmeyi amaçladığını ileri sürdü. "163.
maddeyi hortlarmak, yedi sülaleye işlene-
cek bir zulümdür" dıye konuşan Erba-
kan, tasannın düşünce özgürlüğünü orta-
dan kaldırmaya yönelik olduğu savundu.
Kılıç: Beni Semra Ozal aradı
Dündar Kılıç, eski damadı Çakıcı'yı 'Engin Civan'ı öldürme emrini vermekle' suçladı
•Semra Özal, Ahmet
Özal ve Zeynep Özal'ın
adının kanştığı 'rüşvet'
iddialannm kaynağını
oluşturan Engin Civan'ın
yaralanması davasına
istanbul 2. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde devam
edildi
İstanbul Haber Servisi -Es-
ki Emlakbank Genel Müdürü
Engin Civan'ın yaralanması da-
vasında sanık olan Dündar Kıhç.
kendisinin olaya katılmasına ne-
den olan telefonun Semra Özal
tarafından açıldığını söyledi. Kı-
lıç, eski damadı ve davanın ara-
nansanığı Alaattın Çakid'yı. Ci-
van "ı 'öldürme emrT vermekle
suçlarken. Çakıcı ve adamları-
nın istanbul'da benzer şekilde 4-
5 eylem >aptığını ve bu eylem-
lerle 'Istanbul'daki trafigr kanş-
tırdıklannı öne sürdü. Duruşma-
ya kolu askıda gelen Engin Ci-
van. Selim Edes'ten para aldığı-
nı inkaretti.
_ Eski Cumhurbaşkanı Turgut
Özalj n eşi Semra Özal. oğlu Ah-
met Özal \ekızıZeynep Ozal'ın
adının kanştığı 'rüşvet'iddıala-
nnın kaynağını oluşturan Engin
Cıvanın yaralanması davasına
dün İstanbul 2. Ağır Ceza Mah-
kemesi'nde devam edildi. Çok
sıkı güvenlik önlemleri altında
gerçekleştırılen duruşmaya. tu-
tuklu sanıklar Selim Edes. Da-
vut Yıklız ile Dündar Kılıç v e Sa-
vaşKarakayakatıldı. Mahkeme.
Dündar Kılıç'ın ifadesını aldı.
Kılıç. olaya 'hatirlı bir baya-
nın'-telefonu üzerine kanştığını
ve yaptığının sadece aralannda
alacak-verecek ilişkisi olduğu
söylenen iki tarafı bir araya ge-
tirerek görüşmelerini sağlamak
Duruşmaya, Cngiş Çfrarı'! sHahla yaralamaktan yargüanan Davııt Yıldız, Selim Edes, Savaş Karatepe, Dündar Kılıç
otduğunu savundu. Mahkeme
başkanının sorusu üzerine. ken-
dısinı arayan kişinin Semra Özal
olduğunu açıklavan Kılıç. "Ba-
na," Bu ıkisi de yakınımız. Müm-
künse bunlan görüştürün ve ba-
nştınn. Birbirlerine zarar verme-
sinler' dedi. Ben de gelip görüş-
melerini sağladım" dedi.
Civan: Para almadım
Davada 'müştekT sıfatı taşı-
yan Engin Civan da ifadesinde,
para alma olayını yalanladı. Ken-
dısını Alaattın Cakıcı olarak ta-
nıtan binnden gelen telefonlarla
önce Tevfik Ağansoy ve Haluk
Uçar'la. sonra da Dündar Kı-
lıç'ın evinde Selim Edes'le gö-
rüştüğünü kaydeden Civan. Kı-
lıç'ın Nışantaşı'ndakı evinden
İhsan Coşkun'un arabasıyla gı-
derken önlerinın bir araçla kesil-
diğini ve Davut Yıldız'ın yanına
gelerek kendisine ateş ettiğini
anlattı.
Engin Civan'ın avukatı ve da-
vanın tanığı İhsan Coşkun ıse
cüppesini çıkararak tanık sıfatıv-
la verdiği ifadesinde. gelişmele-
ri anlattı. Coşkun ifadesıni verir-
ken Dündar Kılıç, vennden kal-
karak "İhsan Bey bu olayda
anahtardır. Benim evde ne dedi-
ğimi söylesin" diye müdahale
edince mahkeme başkanı tara-
fından uyanldı. Mahkeme baş-
kanının sorusu üzerine. Kıhç'm
"Engin Civan'ı lokantava götür-
me> in, orada öldürecekler'* dedi-
ğıni duymadıgını söyleyen Coş-
kun'a Dündar Kılıç. "Seniöldü-
recekler diye korkma Alaat-
tin'den. Burada vargıçlar var.
Her şe>i bilen sensin" ^özlenyle
çıkı^tı.
Mahkeme başkanının ikinci
kez uyardığı Dündar Kılıç. daha
sonra söz alarak "İhsan Be> bu
olavın kilit adamıdır. Her şeyi bi-
liyor ama bazı şev leri gidiyor. Or-
tada nvasunı insanlar \ar. 4-5 se-
fer toplantı \aptılar. Ortada kan-
b para var. Kirii para var. Ben 58
yaşındavım. Semra ÖzaPınfeTe-
fonuyla 20 dakikaltğına kanşrı-
ğım bu olavda 2.5 aydır yargılan-
makbeni ü/üyor" dedi.
Davanın dığer tanıklannın ifa-
desinin ahnması için duruşmayı
erteleyen mahkeme. tutuklu sa-
nıklarla ılgılı tahliye ıstemlennı
de reddettı. Mahkeme. Alaattın
Çakıcı. Haluk Lçar. Tevfik
Ağansoy ve Ayhan Kamış'ınbir
an önce yakalanması ıçın savcı-
lığa yazı yazılmasına karar ver-
di. Duruşmadan sonra Alaattın
Çakıcı'nın adamı olduğu belirtı-
len 4 kişı. asayış şubesi polisleri
tarafından üzerleri aranarak bir
süre gözaltma alındı
Cazeteçiler toplantıyı terk etti
Basına saldıran Erbakan 'a
PMD 'den sert tepki
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Bosna-Hersek ıçın topla-
nan yardım paralannın hesabını
veremeyen RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan. basına 'ha-
karet' yolunu seçerken Soysal'ı
övdü. Erbakan. Mümtaz So>-
sal'ın şahsiyetli birpolitika ızle-
diğini söyledi. Kamuoyunda ay-
lardır tartışılan Bosna-Hersek
yardım paralannın ''akıbetine1
ilişkin netbiraçıklama vapama-
van Erbakan. bu işin 'kurcalan-
masından" duyduğu rahatsızlığı.
basına 'haysiyetsiz veşerefsiz' dı-
yerek belli etti. Erbakan'ın bu
sözlenni protesto eden bazı ba-
sın mensupiarı, RP grup toplan-
tı salonunu terk ettiler.
Erbakan. Bosna-Hersek'e en
büyük yardımı. RP camıasının
yaptığını ileri sürerek, "Ama bir
kısım medva. 10 aydır utanma-
dan. sıkılmadan. haysivetsiz veşe-
refsu bir şekilde bu konuyu bir
sakız gibi çiğniyor'1
dedi. Bu söz-
len RP mıllervekıllen vepartili-
ler. dakıkalarca alkışlarken bir-
çok gazete. ajans ve televızyon
muhabiri. bu durumu protesto
ederek salonu terk ettiler.
Parlamento Muhabirleri Der-
negi (PMD). Erbakan'ın basına
'şerefsiz >e haysiyetsiz' diyerek.
hakaret etmesinı kınadı. Basın
mensuplannın aynm gözetmek-
sizin bütün yolsuzluk iddialan-
nın üzerine gittiği belirtilerek,
"RP Genel Başkanı Necmettin
Erbakan'ın kişisel malvariığın-
dan Bosna için toplanan parala-
nnın akıbetine kadar, RP ve yö-
neticileri hakkında pek çok iddia
vardır. Basın mensupiarı bu iddi-
alann üzerine gitmekten çekin-
memektedir. C e
k ' n m e
> e c e
' < t
i r
de" denıldı. "Kötü söz sahibine
aittir" devişınin anımsatıldığı
açıklamada. şöyle dendi:
"Necmettin Erbakan belgeler-
le ortaya konan iddialan vanıtla-
mak yerine tek anıacı kamuoyu-
nu aydmlatmak ve gerçeği yansıt-
mava çaba göstermek olan bast-
nu belirli sınırlan aşarak suçlama
voluna gitmektedir. RP lideri, ha-
karet içerikli suçlamalarla hedef
değiştirmek yerine kamuoyu
önünde kanıtlan her gün medya-
da yer alan iddialarta ilgili açık-
lama yapmalıdır. RP Genel Baş-
kanı'nı kınıvoruz."
RP fle hağlaııtıb şirketler
için soru önergeleri
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)- Kamuoyunda Servet Komis-
yonu olarak da bilinen TBMM
Liderlerin MaKarlıklarını Araş-
tırma Komisyonu Başkanvekıli
Mustafa Kul. RP ile bağlantısı
konusunda önemli jpuçları elde
ettiğini bildirdiğı 120 şırket için
ayn ayn soru önergesi verdı.
Kul, Başbakan Tansu ÇiDer-
tarafından yanıtlanması ıstemıy-
le TBMM Başkanlığı'na sundu-
gu soru önergelerinde. şırketlerin
hangi yıllarda kurulduğunu, fa-
aliyet konulannı, ortaklannın adı
ve açık kımliklerini. kuruluşun-
dan itibaren ortaklıklarda ve ser-
mayelerinde yapılan değişiklik-
leri. ortaklık paylannı. sermave
mıktarlarını. anasözleşmelerin-
de belirtilen adreslerde şimdi
hangi faaliyetlerin yürütüldüğü-
nü ve bu şirketlerin kuruluşun-
dan itibaren ödedikleri vergılerın
açıklanmasını istedi
SHP-li Mustafa Kul'un.RP ile
bağlantısını araştırmak ıçın öner-
ge verdiği 120 ^irket arasında;
Karefleks. Pancar Motor, Ihlas
Inşaat Turizm. Emas. Gimtaş.
Karel gıbı tanınmi!) ^irketler de
yeralıvor.
DÜ
ŞÜN
MEK
TEN
VAZ
GEÇ
ME
DİY
SE
NİZ...
ra Secim 94
Aşiret Oyları Blok Satışta
Ayın dosyası:
Gerçekten Isteniyor mu?
Refah'lı Belediyenin Radyo Soygunu...
Türk Toplumunu Araştırmak
Sakıncalı mı?
Büyük Adam (!) Olma Rehberi:
Nasıl Başbakan Olunur?
İsveç Sosyaldemokrat Parti'den 3D'ye Özel:
Dayanışma İçin İşbirliği Yapmalıyız...
3D 'NİN ARMAĞANI:
EMEL KORUTÜRK'ÜN TABLOSU
"TÜRK ÇOCUĞUNUN ATATÜRKE ŞÜKRANI"
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Bir 21. Yüzyıl
Stratejisi Gerek
KlTlerı özelleştirmenin en rahatsız edici yönü, düşünce
olarak temel bir stratejik bakıştan, politikadan yoksun ol-
masıdır.
Ülkeler, çeşitli dönemlerınde ekonomide çok temel dö-
nüşümler yaratacak kararlar alabilirier. Ancak bu kararlar,
bir parti veya lideri istedi, dış dünya bastırdı diye alınmaz.
Böyle kapsamlı ekonomik dönüşümler, ülkenin bir gelecek
planlaması çerçevesine oturtulma ihtiyacının sonucu ola-
rak ortaya çıkarlar. Böyle önemli kararlar, dünya koşulları-
nın bugünü ve geleceğe doğru seyri saptanarak ülkenin ya-
rını planlanarak alınması durumunda anlamlıdır.
Ama Türkiye'de özelleştirme, hiçbir gelecek planlaması-
na dayanmadığı gibi, daha can acıtanyönü, sadece hükü-
metin acil taze döviz ihtiyacını karşılamaya yönelik olması-
dır.
• • •
Peki dünya ne tartışıyor ve nereye gidiyor?
Uzmanların görüş birliği ile vurguladıkları. herkesin bildi-
ği gerçek şu: İki askeri kutuplu (ABD ve Sovyetler Birtiği)
dünyanın yerını, üç ekonomik kutuplu dünya almıştır (ABD,
Japonya ve Almanya ağırlıklı Avrupa). ABD'nin önde gelen
ekonomi analizcilerinden, Lester Thurovv (*) dünyanın önü-
müzdeki yarım yüzyıllık geleceğini bu üç kutbun arasında-
ki 'kıran kırana' ekonomik yarışın belirleyeceğini yazıyor. Yi-
ne başka bir Amerikalı uzman Jeffry E. Garten da (**) ay-
nı düşünceleıie bu hegemonya savaşını 'soğuk banş' ola-
rak nitelemektedir.
Thurovv, rekabet koşullarını şu soruların belirleyeceği dü-
şüncesinde: "En iyi ürünlen kirn üretiyor? Kim yaşam stan-
dartlarını daha hızlı yükseltiyor? Dünyadaki en iyı eğitilmiş,
en yetenekli iş gücüne kim sahip? Kim yatınm, tesis, ekip-
man, araştırma ve geliştirme, altyapı alanında dünya lide-
ri? Kim daha iyı örgütleniyor? Kimin hükümet kurumlan,
eğitim sıstemi ve ış dünyası, etkinlik alanında dünya lide-
ri?"
Bu üç ülke de 21. yüzyılda yurttaşlarına en yüksek ya-
şam koşullarını sunabilmek için şu 7 anahtar sanayı dalın-
da öncülüğü ele geçirme yarışı içinde: "Mikroelektronik, bi-
yoteknoloji, yeni ağır sanayi-malzeme, telekomünikasyon,
sivil havacıhk, robotik, bilgisayar teknolojisi ve programla-
n."
Bu ekonomik rekabette, yeni ürün teknolojileri geliştirmek
ve keşfetmekten çok, var olan ürün ve teknolojileri çok iyi
geliştırebilen ve işleyebilen ülkelerin refah ülkeleri sınıfında
yer alabileceği belirtiliyor.
Topa çok iyi vuran, ayağı kuvvetli veya na/feri çok iyi kal-
dırabilen, pazuları kuvvetli olanlar degil, beyni kuvvetlile-
rin, bu arenada üstte kalma şansları olacak. Yani yetenek-
len gelişmiş. örgütlü beyin gücüyle düşünüp üreten insan-
ların çokluğu veya azlığı, ülkeleri yükseltecek veya batıra-
cak.
"önümüzdeki yüzyılda üstünlüğü insan faktörü belihe-
yecektır" diyor Thurow.
Dünya devleri, bu yarışta kaybeden olmamak için eko-
nomilennı yeniden yönlendırme süreci içindeler. Onların so-
runları özelleştirme veya devletleştırme değildir. Bu yarışta
kendilerını hedefe vardıracak bütün araçlan kullanmakta ve
kullanmaya hazırlanmaktadırlar. Thurovv şöyle diyor:
"198O'lı yıllarda Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisine
sahıp Ispanya'da Gayn Safı Millı Hasıla'nın yansını kamu
kuruluşlannm üretımi sağlıyor. Fransa ve Italya'da kamu
sektörünün GSMH'ye katkısı uçte bir oranında."
Fransız ve Ingıliz devlet kuruluşlannm Türkıye'rim özel-
leştirilecek en iyi kurumlarını yutmak ıçın niçın sırada bek-
ledikleri sorusunun yanıtını, dünyadaki bu rekabetin boyut-
larında anlamak gerekmektedır.
• • •
Şimdı gelelım Türkiye'ye.
Türkiye'nın, bu üç fılden birinin, ikisinin veya her üçünün
de ayakları altında kalma tehlikesı oldukça büyüktür.
Çünkü kendi ekonomik gücüyle var olacak bir gelecek
planlaması yoktur.
Bızım 4. kuvvetimiz de -basın(!)- bütün bu gerçekleri ka-
munun gözlerı önüne sereceğıne ve tartışmaya süreceği-
ne, kendi çıkarlan peşinde, ıktıdarm günlük politikalarına ge-
leceği kurban etmeyi yeğlemektedir.
Yine soruyoruz:
Kıran kırana süren bu ekonomik savaşta Türkiye'nin ye-
ri nerede olacaktır?
özelleştirme Yasası, dünyadaki hangi ekonomik gerçek-
leri göz önüne almaktadır?
Niçin özelleştirme? Özelleştirme geliri; Türkiye'nin, yuka-
rıda saydığımız yatırım alanlarından hangisinde öne çıkma-
sı için harcanacaktır?
Ülkeyi yönetenlerin ve yönetmeye soyunanların Türkiye
için bir 21. yüzyıl planı, tasarısı, stratejisi var mıdır?
Veya böyle yöneticiiler var mıdır, varsa bunlar kim-
lerdir.düşleri nerededir?
(*) Lester Thurovv, 'Kıran Kırana', AFA Yayınları
(**) Jeffry E. Garten, 'Soğuk Banş', Sarmal Yayınevi
Düşünce özgürlüğüne erteleme
Başbakan'a 'saf'
yakıştırmasıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Düşünceyı ıfade özgürlü-
ğü getiren Terörle Mücadele Ya-
sası'nda değişiklik öngören ya-
sa tasansının (TMYT) TBMM
Genel Kurulu'ndakı görüşmele-
rinın. DYP'li muhafazakârların
muhalefetı nedenıyle yeni yıla
kaiması oiasılığı ağırlık kazan-
dı. Başbakan Tansu Çiller ile
SHP lideri ve Başbakan Yar-
dımcısı Murat Karavalcın.
TMYT'nın özelleştirme ile eş-
zamanlı olarak TBMM'den ge-
çırılmesinde anlaşmaya varma-
lanna karşın Çiller verdiğı sözü
tutmazken Karayalçın da görüş-
melenn bütçe \asa tasansının
ardından venı vıla kalmasına
onay vermek zorunda bırakıldı.
Karayalçın. "Ülkeyi bütçesiz bı-
rakamayız" diyerek tasannın
yeni vıla kalacağının sınyalinı
verdı. Karayalçın'ın onayına
karşın SHP'Genel Sekre'terı
Fikri Sağlar. Çıller'ın. tasannın
bütçe sonrasına kalacağına ılış-
kın sözlenni "safça" sözcüğüy-
le nıtelendırdı.
Şerıatçı çevrelerin tasanya
karşı açtıkları kampanyayı
DYP"Iı mılletvekıllerı üzerınde
voğunlaştımnaları nedenıyle ara
formül arayışları sürerken DYP
ile SHP arasında da tasarıda de-
giıjiklığe gıdılmesı için görüş-
meler başlatıldı. Şeriatçı çevre-
lenn baskısına ve yogun eleşti-
nlenne hedef olan DYP'lı mil-
letvekılleri. tasarıda değişiklik
yapılmasını ısterken Adalet Ko-
misyonu Başkanı AH Yalçın
Öğütcan da önerileri almaya
başladı. Öğütcan, bu çerçevede,
bugün DYP'li muhalıfİerden
Coşkun Kırca ile görüşecek.
SHP lıden Karayalçın, bakan-
larla yaptığı toplantıda, tasan-
nın yasalaşmasının yeni yıla
kalmasına karşı çıkamayacakla-
nnın sinyalını verdı. Adalet Ko-
misyonu Başkanı Ali Yalçın
Öğütcan ise Cumhuriyet'in ko-
nuyla ilgili sorularını yanıtlar-
ken demokratıkleşmenın yalnız-
ca hükümetin sorunu olmadığı-
nı. demokratikleşmeyi sağlaya-
cak bu tasanya ülkesini seven
herkesin destek vermesı gerek-
tıgını söyledi.
Sağlar, Başbakan Çiller'in,
bu yasanın bütçeden sonraya
kalabileceğine ilişkin sözleri
anımsatılarak yöneltılen bir so-
ruya da "Bütçe görüş'melerin-
den sonra gelenek, TBMIM'nin
yılbaşı tatiline girmesidir. Bu
gerçeği hepimiz bilmekte\iz. 'Bu
tasarı, bütçe görüşmelerınden
sonra görüşülsün' sözünü de
safça söylenen ve pek de Meclis
geleneği ve çauşması Mlinmeden
söylenen bir söz olarak kabul
ediyorum" yanıtını verdi.