Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8EKİM1994CUMARTESİ
HABERLER
*Şıvgın'ınrapopıı
bektetiliyor'
•ANKARA (ANKA)-
Hakkında Meclis
soruşturması açılan ve
komisyonun hakkında
olumsuz rapor verdiği eski
Ankara Milletvekili Bakan
Halil Şıvgın'ın, hükümetin fıili
ortağı MHP'yegeçerek Yüce
Divan yolunu kapatmak
istediğı yorumlan yapıhyor.
ANAP Artvin Milletvekili
Süleyman Hatinoglu,
Soruşturma Komisyonu
raporunun uzun süredir
devam eden pazarhk
nedeniyle genel kurul
gündeminde bekleüldiğini
iddia ederken Halil Şıvgın.
ANAP'lı eski arkadaşlanrun
kendisini çekemediğini söyledi
Şahin ve Özalp,
DYP-ye katılacak
•ANKARA (AA)-
Kuruculan arasında Çorum
Bağımsız Milletvekili Cemal
Şahin ile Samsun Bağrnsız
Milletvekili HüseyinOzalp'in
de bulunduğu, Milli İrade
Partisi adıyla yeni bir parti
daha kuruldu. Partinin
kuruluşdilekçesı, dün İçişlen
BakanhğVna verildi. Şahin ve
Özalp, parti tüzel kişilik
kazandıktan sonra
parlamentoda düzenledikleri
basın toplanüsında, DYP'ye
katılacaklannı bildirdiler.
DYP'den SHP'ye
suçlama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DYP Genel Başkan
Yardımcısı İsmaıl Köse,
SHP'nındüşünce
özgürlüğünün TBMM'den
29 ekime kadar geçmesi
yolundaki istemini.
TBMM'nin yasama
yetkisine müdahale" olarak
nitelendirdi. Köse, •DYP.
vatandaşımıza ve devletimize
zarar vermeyecek her pakete
sıcak bakmaktadır" dedi.
Amca Özal,
yeğenine soğuk
• tZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - Ahmet Özal'ın
"Pohtikayı Yeni Parti'de
yapacağım" açıklaması,
Yeni Parti Genel Başkanı
Yusuf Bozkurt özal'ı
kızdırdı. Ahmet Özal'ın bu
karanna "soğuk" bakan
Yusuf Bozkurt Özal. "Eğer
daha önceden bana sorsaydı
bugün daha başka türlü
konuşabilırdim. Bu konuyu
yetkih kurullanmız
inceleyecek ve karar
vecektir" dedi. Yusuf
Bozkurt Özal, Ege Genç
İşadamları Derneği'nce
düzenlenen toplantıda.
neden yeni parti
kurduİclannı, amaçlannın ne
olduğunuanlattı.
DSP'deEcevit
dtşmda açıktama
• ANKARA (ANKA-
Kamuoyunamesajlannı uzun
süredir Bülent Ecevit yoluyla
veren DSP'de yeni dönemde
ilk kez bir genel başkan
yardımcısı parti görüşünü
basın toplantısıyla açıkladı.
DSP Genel Başkan
Yardımcısı Önder
Bülbüloğlu, bundan böyle
çeşitli konularda
görevlendirilen parti
yöneticilerinin kamuoyuna
sesleneceklerini bildirdi.
Bülbüloğlu. hükümetin
güvensizlik üzerine
kurulduğunu belirterek,
"Işçinin, memurun,
köylünün, küçük ve orta
ölçekli sanayicinin, esnafın
artık hükümete desteği söz
konusu olamaz. Çünkü
verilen hiçbir söz yerine
getirilememiştir" dedi
Dûnya Avukatlar
Günü
•İSTANBUL(AA)-
"Dünya Avukatlar Günü"
nedeniyle Istanbul Barosu
tarafindan düzenlenen,
'2000'li YıUarda Hukuk ve
Avukatın Rolü' konulu
basın toplanüsı, dün ll Genel
Meclisi Salonu'nda başladı.
îstanbul Barosu Başkanı
Turgut Kazan, iki gün
sürecek toplantının açılışında
yaptığı konuşmada, 2000'li
yıllara girerken, avukatlara
büyük görevler düştüğünü,
ancak Türkiye'de devletin
baro gibi kurumlara sınırlar
getirdığini kaydetti.
Milliyetçi hareketin tek lideri olduğunu söyleyen MHP lideri, kongre öncesinde partisini ve amaçlannı anlattı
Türkeş:RP ırkçdıkyapıyor• 12 Eylül öncesi terörü bir metot olarak kullanmadık. Biz, 12
Eylül'den önce de, sonra da bu kutsal hedefleri korumak ve elde
etmek gayesiyle çalışmalanmızı yürüttük. Biz, bu olaylarda taraf
olmamaya, bu olaylann çıkmasını önlemeye çahştık.
• Türkiye'de ülkücü hareketi organize edip, meydana çıkarmış olan
lider benim. Erbakan, "RP'nin iktidannda, Güneydoğu'daki
okullarda, Kürtçe eğitim yaptıracağız" diyor. Biz, bunu Türkiye için
tehlike, etnik ırkçıhk sayıyoruz.
IŞIKKANSU
KEMAL YURTERİ
ANKARA - MHP Genel
Başkanı Alpaslan Türkeş. 12
Eylül öncesinde. terörü bir me-
tot olarak kullanmadıklannı
ileri sürerek, "12 Eylül sonrası,
insanlanmız arasında yumuşa-
mayı sağlamaya, ılımlı ve uygar
münasebetler içinde politika
yapmaya özen gösterdiklerini"
ifade etti. Türkeş, "Orta sol bir
parti olan SHP ile orta sağ bir
parti olan DYP arasında bir ko-
alisyon kurulmasını milletiıniz
açısından yararlı olduğunu dü-
şündiik ve güvenoyu verdik"
dedi. RP Genel Ba'şkanı Nec-
mettin Erbakan'ın "RP'nin ik-
tidannda, Güneydoğu'daki
okullarda, Kürtçe eğitim yaptı-
racağız" dediğini belirten Tür-
keş. MHP'nın, bunu Türkiye
için bir tehlike ve etnik ırkçıhk
saydığıru dile getirdi.
Türkeş. partisinin büyük
kongresi öncesinde MHP ve ül-
kücü harekete ilişkin Cumhuri-
yet'in sorulannı yanıtlarken
şunlan söyledi:
"Bizim 1980 öncesi de, son-
rası da öncelikle üzerinde dur-
duğumuz; Türkiye sınırlannın
çevrelediği Türk vatanının bö-
lünmezliği ilkesi. Bu vatan top-
rakları üzerinde yaşayan mil-
letimizin birliği ve Atatürk'ün
eseri olan Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'nin ayakta tutulması. Bunlar. her
şeyden önce insanlarunızın eğitim düzeyi-
nin yükseltilmesi ile teminat altına alınabi-
lir. Zaman zaman bazı siyasilerimizle görii-
şüyoruz. İşte, 'Şu devlet, şu millet düş-
manımız' fılan şeklinde komışmalar oluyor.
Ben hepsini kesiyorum. Önümüzdeki en
büyük düşman, cehalet ve geri kalmışlıktır.
Bundan sıynimak lazun. Biz, 12 Eylül'den
önce de, sonra da bu kutsal hedefleri koru-
mak ve elde etmek gayesiv le çalışmalanmızı
yürüttük. Arada bir fark, değişiklik yok.
Ama, 12 Eylül'den önce kanlı terör olayları
yaşanmaktaydı. Biz, bu olaylarda taraf ol-
mamaya, bu olaylann çıkmasını önlemeye
çauştık. Fakat, dış ve iç bazı merkezlerin
kışkırtmaları, ajan provokatörler kulia-
nılması sebebiyle, siyasi bir parti olarak
anarşiyi, terörü önleyemedik. Ama, teröre
karşı çıktık. Terörü bir metot olarak benim-
semedik ve ülkücü harekete mensup olan
üyelerimizi de kesinlikle teröre bulaşmama-
lan hususunda devamlı uyardık. 12 Eylül
faciasmı yaşadıktan sonra, insanlarımız
arasında yumuşamayı sağlamaya, ılımlı ve
uygar münasebetler içinde politika yapma-
ya özen gösterdik."
Sunuş / Kongreye doğru Milliyetçi Hareket Partisi
Ülkücülerülkücülerianlatıyor
Genclde "aşsn mflliyetçiUk"
olarak tanımlanan ve çeşitli dönemler-
de, "Törkçülük". "Turanctfıfc". "Miöi-
yetçüW ve "Ülkücülük" gibi isimler
almış olan ideolojik-siyasal akırn gü-
nümüz Türkiyesi'nde Milliyetçi Hare-
ket Partisi vedaha sonra bu hareketten
aynlan Büyük Birlik Partisi'nin çatı-
lan aJtında temsil ediliyor. Milliyetçi
Hareket Partisi'nin günümüzde ifade
ettiği ideolojinin kökenleri, ikjnci ku-
şak "Türkcûlerin" katkılanyla atıldı.
Bu kuşağın ideologlannm başında Ni-
halAtsızgeliyor.
Atsız, 1950'li yıllarda "Türk"ü ta-
nımlarken, ideolojisinin temel taşlannı
da ortaya koyuyordu: "Bir Türk, Türk
ırkuım üstünlüğüne inanır. milli gecmişe
saygı duyar ve Türklük idealkri uğruna
ve özeüikle ezeü düşmanı Moskova'ya
karşı mücadeleye keiıdini adamaya ha-
zırdır." Türkiye'de aşın milliyetçilik
akımı, kendisini bugüne kadar taşıya-
cak oian lideri Alpaslan Türkeş'i, 27
Mayıs 1960 askeri harekaünın ardı-
ndan bukiu. Milli Birlik Komitesi için-
de yer alan Türkeş, 1944 yıhnda
ırkçıîık yaptığı gerekçesiyle mahkum
olmuşbiralbaydı. Birgruparkadaşıüe
bırlikte 13 Kasım 1960 yılında Müli
Birlik Komitesi'nden tasfiye edilen
Türkeş,
u
14Ter hareketi" olarak ad-
landınlan oiuşumda yer aldı. Bir süre
sonra yurtdışına çıkanlan Türkeş ve
arkadaşlan, aralanndaki bağlan ko-
parmadılar ve .özellikie faşişt Franco
yönetimindeki İspanya'da "Ordu-Küi-
se-Parti" üçlüsünü incelediler. 1963
yılında Türkıye'ye geri dönen Türkeş,
Adalet Partisi'ne girmek istedi, ancak
geriçevirildi.
Reddedilmesinin ardından "Ya par-
ti kuracağız ya da mevcut partilerden
biri doktrinlerimizi benimseyecektir"
açıklamasında bulunan Türkeş ve ar-
kadaşlan, bir süre sonra Cumhuriyetçi
Köylü Millet Partisi'ni (CKMP) ele
geçirmeye yöneldiler. Parti üyelerinin
muhalefetine ve "Nazi" suçlamalanna
karşm, Türkeş, 1965 yılında partinin
genel başkanı oldu. 1969 yılında
CKMP'nin adı "Milliyetçi Hareket
Partisi" olarak değiştirildi. Partinin
amblemı "kımıızı zemin üzerine üç hi-
lal", gençlik kollannın amblemi dc "hi-
lalli bozkurt" olarak belırlendı. Ku-
ruluşundan 12 Eylül 1980'e kadar ge-
çen süre içinde MHP, "eyleme" yöne-
lik bir teşkilatlanma içinde oldu. Genç-
lik kollan, ülkücü dernekler ve oba teş-
kilatı adlan altında yapılan örgütlen-
mede, askeri dısiplın hakim oldu. 12
Eylül'ün ardından Türkeş ve* diğer
parti yöneticileri yargıiandılar. Diğer
partilerle birlikte MHP'nin de kapatı-
lmasının ardından Milliyetçi Çalışma
Partisi kuruldu.
1987 yıhnda. diğer eski parti yöneti-
cileriyle birlikte, Türkeş ve arkadaş-
lanna konan siyaset yasağının referan-
dumla kaldınlmasının ardından Tür-
keş, MÇP'nin lideri oldu. 1992 yılında
yapılan kurultayın ardından yeniden
MHPadıalındı.
MHP, 27 Araltk 1994 tarihinde
yapılan yerel seçimlerde 120 ilçede be-
îediye başkanlığı ve 2.5 milyona yakm
seçmen desteğ^yle beklenenin üzerinde
başangösterdi. Hareketin 1965 yıhnda
yüzde 2.2, 1969 yıhnda 3.0, 1973
yıhnda 3.4,1977 yıhnda 6.4 ve 1989 yılı
yerel seçimlerinde yüzde 4.1 oranında
oy almasına karşın, 1994 yıhnda bu
oranın yüzde 7.9'a yüksehnesi MHP'-
deki oy patlamasının birgöstergesi. Si-
yasi gözlemciier, MHP oylanndakı
artışla PKK teröründeki tırmanmanın
koşut olduğuna dikkat çekiyorlar.
Türkeş'in, koalisyon hükümetiıtin
DYP İcanadına sürekh olarak verdiği
desteğin karşılığında devlette sağladığı
MHP'li kadrolaşma olanağının da
önemine dikkat çekiliyor. Önümüzde-
ki pazar günü yapılacak MHP kurul-
taymda. ülkücü harekette "makyaj"
değişikliği bekleniyor. Kurultay, ülkü-
cü hareketin önümüzdeki günlerde iz-
leyeceğı siyasi taktiği beürleyici obnası
açısından önem taşıyo
r. Kongre öncesinde, ülkücülerin
yakın geçmişi, bugünü. geleceği ve Re-
fah Partisi'ni nasıl gördüklenni öğren-
mek açısından MHP Genel Başkanı
Alpaslan Türkeş, MHP Genel Başkan
Yardımcısı Rıza Müftüoğlu. eski MÇP
Genel Başkan Yardımcılanndan Şev-
ket Bülent Yahnici ile görüşüldü. Ülkü-
cü hareketi MHP dışında temsil etme
açısından Büyük Birlik Partisi Genel
Başkanı eski Ülkü Ocaklan Genel
Başkanı Munsin Yazıaoğhı'nun görüş-
leri de önern taşıyor. Eski Büyük Ülkü
Dernekleri'nde yöneticilik ve baş-
kanlık yapmış. Erdoğan Tannöven ile
MHP'deki gelişmeleri yakından izle-
yen Kemal Can ve Tanıl Bora'nın
MHP'ye ilişkin saptamalanna da -bu
çalışmada yer verilecek.
'Kopmalara rağmen üder benim'
MHP'den bir grubun aynlarak, Büyük
Birlik Partisi'ni (BBP) kurduğunun, bu gru-
bun MHP'yi ideolojik sapma içinde olmak-
la suçladığının anımsatılması üzerine Tür-
keş, Türkiye'de ülkücü hareketi organize
edip. meydana çıkarmış olan liderin kendisi
olduğunu, ülkücü hareketin kitabı "9 Işık"ı
yazdığını belirterek, "Şimdi birtakım yetki-
siz. bugüne kadar hiçbir alanda hizmeti ol-
mamış sorumsuz insanlar, cahilane bir şekil-
de ortaya çıkıp, ülkücü hareketle ve ülkücii-
lükle ilgili ileri geri konuşmalar yapıvorlar.
Gerçekle alakası yok" dedi.
Türkeş, DYP-SHP koahsyonuna destek
verdiği için de MHP'nin eleştiri aldığına iliş-
kin bir soruya, şu karşıhğı verdi:
"Ilişki eleştirilir. Herkes aynı şckilde dü-
şünmeyebilir. Bir defa, 1991 seçimlerinden
sonra yeni teşekkül eden koalisyon hü-
kümetinin icraatını görmeden, bıına karşı
muhalefet yapmayı, biz muhalefet an-
layışımıza uygun bulmadık. İkincisi, orta
sol bir parti olan SHP ile orta sağ bir parti
olan DYP arasında bir koalisyon kurul-
masını, milletimiz açısından yararlı düşün-
dük. Aynca, koalisyon protokolünde ve
hükümet programmda, yeni iktidann 12
Eylül'ün bütün kalıntılarını temizlcme>i ta-
ahhüt etmiş olması bizi memnun etti. Bir-
çok antidemokratik maddeleri ihtiva eden
12 Eylül anayasasını değjştireceklerini ifade
etmeleri ve demokratikleşmeyi gerçekleşti-
receklerini beyan etmeleri, bıinlara güveno-
yu vermemiz için sebep teşkil etti."
MHP lideri, ara seçim öncesi, bazı parti-
lerle seçim ittifakı yapacaklan, bu konuda
anahtar parti olduklan yolundaki söylenti-
lerin doğru tarafının ohrıadığına dikkat çe-
kerek, "Hiçbir partiyle ne ittifak konusun-
da, ne koalisyon konusunda temasunız
olmamıştır' dedi.
Güneydoğu sonınu
RP ile Güneydoğu konusundaki görüşle-
ri nedeniyle girdikleri tartışmanın anımsa-
Uhnası üzerine Türkeş, şöyle konuştu:
"RP büyük kurultayında Sayın Erba-
kan'ın bir demeci var. Biz, ona karşı oldu-
ğumuzu ilan ettik. 'RP'nin iktidannda, Gü-
neydoğu'daki okullarda, Kürtçe eğitim
yaptıracağız' diyor. Biz, bunu Türkiye için
tehlike, etnik ırkçıîık sayıyoruz. Başka mil-
letlerde olduğu gibi, Türkiye'de de çeşitli et-
nik kökenden gelmiş vatandaşlanmız
vardır. Ama, hepimiz eşit haklara sahip, eşit
vatandaşlar olarak bu memleketin evlat-
lanyız. Bölünmek, parçalanmak, hepimiz
'imdi
bîrtakım
yetkisiz, bugüne
kadar hiçbir
alanda hizmeti
olmamış
sorumsuz
insanlar,
cahilane bir
şekilde ortaya
çıkıp, ülkücü
hareketle ve
ülkücülükle
ilgili ileri geri
konuşmalar
yapıyorlar.
- Biz; eğriye eğri, doğruya
doğru diyoruz. Yani hüküme-
ti herhalükarda destekleme,
bir teslimiyet içinde olmak
gibi bir meselemiz yok. Mese-
la, geçenlerde sayın Moğul-
tay'ın gensorusu vardı. 'Evet'
oyu verdik. "Siz nasıl SHP'-
nin içinde yer aldığı bir hiikü-
meti desteklersiniz" diye soru-
lu\ormuş. SHP'den milletve-
kili seçilenler, bu ülkenin ço-
cuklan değil mi? Moskova'-
dan mı geldiler? Bu ülkenin
çocuklan. Bunlan. peşinen
karşınıza alıp, her şeyi ile
yanlıştır demek doğru değil.
Ama nedir? Tenkit edersiniz,
yol gösterirsiniz. Bunu kavra-
yamıyorlar.
- Din siyaset ilişkikri, laiklik
konusundaki görüşleriniz ne-
lerdir?
- Eğer bu meseleyi çözmez-
sek, bir patlamayla karşı
karşıya kalabiliriz. Biz, bu ko-
nuda üç esas belirledik: 1-
Hiçbir siyasi parti, kendisini
İslamiyete karşı bir kurum
olarak görmemeli. Kendisi
İslamiyete inanmasa bile, bu
ülkenin yüzde 99'u Müslü-
mandır.
2- Hiçbir siyasi parti de,
İslamiyetin temsilcisi gibi ha-
reket etmemelidir. Bu, hem
dinen doğru değildir, hem de
kuruluş ve fonksiyon açısı-
ndan mümkün değildir.
3- Bugünkü problemlerin
bütün doğuş sebebi. halkın İslamiyeti ger-
çek manada bilmemesidir. Onun için bütün
siyasi partiler. Türk toplumunun İslamiyeti
gerçek manada öğrenebilmesi için gereken
şeyleri yapmayı taahhüt etmelidirler.
Bu üç ilkede siyasi partiler anlaşırsa, Tür-
kiye'de hiçbir problem kalmaz. Ama bura-
da anlaşamazsak, bu problemler çok ciddi
bir noktaya getirir bizi.
"RP, tehlikeii bir oyuna
hazırlaınıyor
Türkeş, 12 Eylül'de siyasi bir parti olarak terörü önleyemediklerini söylüyor
için zararlı ve tehlikelidir. Onun için, Ata-
türk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin
vasrflannı korumalıyız. Türkiye, üniter bir
devlettir. Resmi dili Türkcedir. eğitim dili
Türkçedir. Bunlan bozmamalıyız."
MHP'ye ve kendisine yönelik "ırkçıîık"
suçlamalannın yeniden alevlenmesi. DSP
Genel Başkanı Bülent Ecevit'in "ulusalcı-
lık" çıkışı ile birlikte MHPyı "Turancı"
olarak gündeme getirmesine ilişkin bir so-
ru>Ti Türkeş. şöyle yanıtladı:
"Saym Ecevit'in hangi milliyetçiliği sa-
vunduğunu kestiremiyorum. Ama. benim
savunduğum millivetçilik; millerimizi sev-
mek, vatanımızı sevmek, insanlanmızı sev-
mek ve hiçbir ayırım kalmaksızın. yani in-
sanlarımız hangi etnik kökten gelirse gelsin
hepsini sevmek, kucaklamak ve Türkive
Cumhuriyeti Devleti'ne sadakatle bağlı ol-
maktır."
'Laiklik, değişmez vasıf
Türkeş. laikliğe ilişkin görüşlerini de şöy-
le özetledi:
"Laiklik, Türkiye Cumhuriveti'nin değiş-
mez vasfıdır. Atatürk'ün getirdiği önemli
bir ilkedir. Milli birliğimizin korunması
bakımından ve Türkiyemizin süratle kalkı-
nması bakımından korunması gerekli olan
ilkedir."
MHP Genel Başkan Yardıması Rıza
Müftüoğlu, ülkücülerin. 1980 öncesi
Marks'ın artıdeğer teonsini bile ortadan
kaldıracak formüller geliştirdiklerini belir-
terek, 12 Eylül öncesindeki kusurlannı.
"Evi yanan, içinde çocuklannın olduğu bir
annenin, babanın, yanan evine doğru ko-
şarken, caddede sokakta çarptığı insanlar-
dan özür dileme fırsatı bulamaması, bir
eksikliktir, suçsa" örneğiyle dile getirdi.
Türk ulusu için "Marksistim" dıyenle bile
el sıkışabileceklerini anlatan Müftüoğlu, "
Biz, ne kadar milliyetçilikten yanaysak, o
kadar da ırkçılığa karşıyız. Bugün etnik
ırkçıîık da, bu kin ve nefret temeline dayan-
maktadır. Etnik ırkçıîık da, ırkçüığın bir
başka tezahürüdür. Bizim liderimizin kı-
zkardeşi V^an'da bir Kürt aşiretine verilmiş.
Şimdi, Sayın Türkeş'in yeğeni ne olarak ka-
bul edilecek?" diye sordu.
Müftüoğlu, MHP kongresi öncesi, partisi
ve ülkücü harekete ilişkin Cumhuriyet'in
sorulanna şu yanıtlan verdi:
- 1980 öncesi ve sonrası, MHP ve ülkücü
hareketin gelişimini değerlendirir misiniz?
- Ülkücü hareket. 1980 öncesi, sonrası
daima Türk milletinin varhğını, bütünlüğü-
nü. mutluluğunu esas almış ve milliyetçiliği
benimsemiş bir hareket. 1974 yılında Mos-
kova'da toplanan Komünist Partisi toplan-
tısında alınan kararlardan sonra Türkiye'-
de olaylar artmıştır. O toplantıda, "Devle-
tin yumuşak karnını deunek kolay, ancak
önce şu milliyetçi gençliğin, kadrolaşan, ço-
ğalan milliyetçi gençliğin işinin halledilmesi
lazımdır" denilmışti. Ondan sonra ülkü
ocaklanna ve ülkücü gençliğe karşı. silahlı
sopalı saldınlar başladı. O zamana kadar
ülkücülerle solcular arasındaki fıkri yanşta
bir kalite vardı. Çünkü biz, işte Marks'ın
artıdeğer teonsini bile ortadan kaldıracak
formüller geliştiriyorduk. Öte yandan. sa-
mimı olarak Türkiye'nin kalkınmasını
Marksizme bağlayan, sola bağlayan, sosyal
demokrat harekete bağlayan gençlik ve
aydınlar vardı. Bunlar samimi olarak inanı-
yorlardı ve bir yere bağlı filan değillerdi.
Derken. kamplara bölünüldü.
- Ölümler olmuştu. MHP'nin ve ülkü-
cülerin hiç mi hatası yoktu?
- Herkesin hatası vardır. Ama, bizim ku-
surumuz, bir benzetmeyle şu olabilir: Evi
vanan. içinde çocuklannın olduğu bir anne-
nin. babanın. yanan evine doğru koşarken,
caddede sokakta çarptığı insanlardan özür
dileme fırsatı bulamaması. bir eksikliktir,
suçsa. Bizim gençliğin de suçu olmuştur.
Ülkücü gençlik. bazı olaylann içine girmiş-
se, bunu ülkeyi yıkmak için. insanlara kötü-
lük olsun diye yapmamışlardır. Ülkeyi kur-
tarmak için yapmışlardır. Dediğim gibi,
büna doğru giderken. yolda çarptıklannız-
dan özür dileme fırsatı bulamayabilirsiniz.
1980 sonrası. değişim. dönüşüm gibi bir sü-
rü laflar edildi. ama Türkiye'de bir fıkir
boşluğu doğdu. Sosyal demokratlardan da,
solculardan da ciddi manada fıkri çalışma-
lar gözükmüvor. Bizde de. dünkü kadar bir
fıkri çalışma söz konusu değil. Elbette ki.
değişik fıkirlere sahip olanlar olacak. Mese-
la biz. Türk milleti için Marksistim diyenle
bile el sıkaşabilinz. O. Türki\e, Türk milleti
için o görüşe inanmış. onun için savunuruz.
- VlHP've yönelik ırkçıîık nitelemelerini
nasıl karşılıyorsunuz? - Türkiyede aydınla-
nmız ve siyasilerimiz. ırkçıhk ile milliyetçili-
ği özdeşleştirmiştir. Yanlış ve bilgisizliktir.
Irkçılık. kın ve nefretedayanır. Bir üstünlük
teorisıdir. Millivetçilik ise. milli birlik vebe-
raberhği esas alır, sevgiyi esas alır. MHP
olarak ne kadar milliyetçilikten yanaysak, o
kadar da ırkçılığa karşıyız. Bugün etnik ırk-
çıhk da. bu kin ve nefret temeline dayan-
maktadır. Etnik ırkçıhk da, ırkçıhğın bir
başka tezahürüdür. Bu topraklarda yaşa-
yanlar, bin yıldır beraberler. Kentimiz, ana-
mız. babamız. sülalemiz. aşiretimiz. kökeni-
miz ne olursa olsun, bizim müşterek adımız
Türk'tür. Mesela bizim liderimizin kızkar-
deşi, Van'da bir Kürt aşiretine verilmiş.
Şimdi. Sayın Türkeş'in veğeni ne olarak ka-
bul edilecek? Kimse demi> or ki. efendim siz
Diyarbakır'da doğdunuz. siz milletvekili
olamazsınız. siz başbakan olamazsınız.
cumhurbaşkanı olamazsınız.
'Terörü imamlarla haUedemezsiniz"
- Güneydoğu sorununun çözümünü ne-
rede görüyorsunuz?
- Bıze silahlı bir saldın var v e bu dışandan
destek görüyor. Silahla size geleni bertaraf
etmek, ondan daha üstün silah kullanmak-
tan geçer. Birilerinin dediği gibi. müftülerle.
imamlarla haUedemezsiniz. Ne siyasi çözü-
mü? Adam, silahı almış gelmiş sizi vurma-
ya. Bir kere, bunu bertaraf etmek lazım.
Bundan sonra. problemi Güneydoğu'da
yaşayan vatandaşlanmızla hallederiz. Ora-
daki halk; 'Benim huzurumu, güvenimi
sağla, bana ış bul' dı\or. Yani. okul. televiz-
yon onun karnını doyurmuyor.
- Sizden aynlan bir grup, MHP'yi
oportünistlikle suçluyor.
-Dernekler, genelde içe dönük faaliyet
gösterirler. Partiler ise. daha çok dışa dö-
nük faaliyet gösterdikleri için basit tabiri) le
manev ralar yaparlar. Genelde dernek faali-
yetleriyle siyasi parti faaliyetlerini kanştı-
ranlar, meseleyi kavrayamama durumuna
düşüyorlar ve oportünizm vs. gibi kendileri-
ne göre bir suçlama içerisine girebiliyorlar.
Bunlar doğru değildir. Sayın Türkeş, 1944
yıhndan beri, savunduğu fikirden bir adım
geri atmamış bir hderdir. Bizler de gençliğı-
mizden beri onun yetiştirdiği insanlanz.
Onlan da Türkeş yetiştirdi. Sayın Türkeş.
oportünizmi seçmiş olsaydı. siyaseti bıra-
kırdı.
"SHP'Uler Moskova'dan mı geldi?"
- DYP-SHP koalisyonuna destek verdiği-
niz için eleştiriliyorsunuz.
Eski MÇP Genel Başkanlanndan Şevket
Bülent Yahnici. ülkücü hareketin bü\ük bir
gelişim içinde olduğunu belirtirken, Refah
Partisi'ne (RP) sert eleştirilerde bulundu.
RP'yi. "ırkçı ve etnik söylemleri benimse-
mek ve Güneydoğu'dan göç eden Kürtlere
şirin görünmeye çalışmakla" suçlayan Yah-
nici. gelecekte olası bir Alevi-Sünni çatış-
masından endişe duyduğunu ifade etti.
Ülkücü harekette bölünme olduğu değer-
lendirmesine şiddetle karşı çıkan ve MHP
lideri Alpaslan Türkeş'i "tek lider" olarak
nitelendiren Yahnici'nin ülkücü hareketin
dünü. bugünü, geleceği. ülkücü hareketteki
bölünmelere ve Refah Partisi'ne ilişkin gö-
rüşleri şöyle:
-Partinin şu anki durumumı nasıl değer-
lendiriyorsunuz?
- Özellikie 27 mart seçimlerinden sonra
milliyetçi hareket hiç elde etmediği kadar
büyük neticeler elde etti. Yüzde 8 oranında
oy, 120 belediye başkanlığı ve 2,5 milyona
yakın oy sayısı. Bu çok önemli bir ivmedir.
Bu ivmeyi insanlar milliyetçi harekete kolay
kazandırmadılar.
MHP bugün, yıllardan beri gelen ve hep
doğruluğu ortaya çıkan, görüşleri ile halkın
teveccüh ettiği bir siyasi hareket olmuştur.
Bir yerde burnunun ucunu dahi göremeyen
siyasilerin bulunduğu Türkiye'de 30-40 yıl
sonrasını hesap etmiş ve işaret etmiş siyasi
hareket olmanın avantajım yaşıyoruz.
Artık bunlann meyvalannı toplamanın za-
manı gelmiştir.
MHP herkesin söylediği gibi Türk ırkçıh-
ğı vaparak gelmemiştir. Kürt ırkçıhğına
karşı Türk ırkçılığmı savunmamıştır, Türk-
Kürt ayınmı yapmamıştır. Bugün Tür-
kiye'de yükselen bayrak Türk milhyetçiliği-
dir.
MHP bu bayrağın yüksehnesinde ön-
cüdür. Bygün sokakta gezen insanlann bo-
\ unlannda ay yıldızlar varsa, arabalann ar-
kasında bugün Türk bayraklan asıhyorsa
bunlann temelinde MHP'nin Türkiye'de
verdiği mücadele yatmaktadır. Türkiye'yi
bu duruma çok zor şartlarda getirdik. Türk
milhyetçihği hareketinin önünü çok açık
görüyorum. Bana göre iktidar şafağı sök-
mektedır.
- Geçmişe bakttğmuzda MHP hep sosya-
lizm tehlikesinden söz ederek puan top-
lamaya çalıştı. Bu söylemin yerini şimdi
PKK mı aldı?
- Biz geçmişte komünizm olduğu için
Türk milliyetçiliği yapmadık. Türk milhyet-
çihği bir antitez değildir. Türk milliyetçiliği
tezin ta kendisidir. Milletini ve vatanını sev-
menin antitezi olmaz. Eğer milleti, vatana
sevmek. bir tehlike anında bu vatanı savun-
ma içgüdüsünü taşımak antitez ise, bu yan-
lış bir değerlendirme.
Eğer ben bu vatanı seviyorsam ve bunun
nedeni milliyetçilikse, eğer bu vatana ve
memlekete, ister bütünlüğüne ister 12 Eylül
öncesinde olduğu gibi bir ideolojik bir
saldın varsa, bunu göğüsleme şuurunu taşı-
mak bu işin tabii neticesidir. Bugün vatan-
sever olmanın koşulu nedir? Buna karşı
olan, tehdit eden unsur ve unsurlara karşı
uyanık olmaktır.
Yarın:RP'ye
suclamalcfr