23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8EKİM1994CUMARTESİ HABERLER *Şıvgın'ınrapopıı bektetiliyor' •ANKARA (ANKA)- Hakkında Meclis soruşturması açılan ve komisyonun hakkında olumsuz rapor verdiği eski Ankara Milletvekili Bakan Halil Şıvgın'ın, hükümetin fıili ortağı MHP'yegeçerek Yüce Divan yolunu kapatmak istediğı yorumlan yapıhyor. ANAP Artvin Milletvekili Süleyman Hatinoglu, Soruşturma Komisyonu raporunun uzun süredir devam eden pazarhk nedeniyle genel kurul gündeminde bekleüldiğini iddia ederken Halil Şıvgın. ANAP'lı eski arkadaşlanrun kendisini çekemediğini söyledi Şahin ve Özalp, DYP-ye katılacak •ANKARA (AA)- Kuruculan arasında Çorum Bağımsız Milletvekili Cemal Şahin ile Samsun Bağrnsız Milletvekili HüseyinOzalp'in de bulunduğu, Milli İrade Partisi adıyla yeni bir parti daha kuruldu. Partinin kuruluşdilekçesı, dün İçişlen BakanhğVna verildi. Şahin ve Özalp, parti tüzel kişilik kazandıktan sonra parlamentoda düzenledikleri basın toplanüsında, DYP'ye katılacaklannı bildirdiler. DYP'den SHP'ye suçlama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DYP Genel Başkan Yardımcısı İsmaıl Köse, SHP'nındüşünce özgürlüğünün TBMM'den 29 ekime kadar geçmesi yolundaki istemini. TBMM'nin yasama yetkisine müdahale" olarak nitelendirdi. Köse, •DYP. vatandaşımıza ve devletimize zarar vermeyecek her pakete sıcak bakmaktadır" dedi. Amca Özal, yeğenine soğuk • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ahmet Özal'ın "Pohtikayı Yeni Parti'de yapacağım" açıklaması, Yeni Parti Genel Başkanı Yusuf Bozkurt özal'ı kızdırdı. Ahmet Özal'ın bu karanna "soğuk" bakan Yusuf Bozkurt Özal. "Eğer daha önceden bana sorsaydı bugün daha başka türlü konuşabilırdim. Bu konuyu yetkih kurullanmız inceleyecek ve karar vecektir" dedi. Yusuf Bozkurt Özal, Ege Genç İşadamları Derneği'nce düzenlenen toplantıda. neden yeni parti kurduİclannı, amaçlannın ne olduğunuanlattı. DSP'deEcevit dtşmda açıktama • ANKARA (ANKA- Kamuoyunamesajlannı uzun süredir Bülent Ecevit yoluyla veren DSP'de yeni dönemde ilk kez bir genel başkan yardımcısı parti görüşünü basın toplantısıyla açıkladı. DSP Genel Başkan Yardımcısı Önder Bülbüloğlu, bundan böyle çeşitli konularda görevlendirilen parti yöneticilerinin kamuoyuna sesleneceklerini bildirdi. Bülbüloğlu. hükümetin güvensizlik üzerine kurulduğunu belirterek, "Işçinin, memurun, köylünün, küçük ve orta ölçekli sanayicinin, esnafın artık hükümete desteği söz konusu olamaz. Çünkü verilen hiçbir söz yerine getirilememiştir" dedi Dûnya Avukatlar Günü •İSTANBUL(AA)- "Dünya Avukatlar Günü" nedeniyle Istanbul Barosu tarafindan düzenlenen, '2000'li YıUarda Hukuk ve Avukatın Rolü' konulu basın toplanüsı, dün ll Genel Meclisi Salonu'nda başladı. îstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, iki gün sürecek toplantının açılışında yaptığı konuşmada, 2000'li yıllara girerken, avukatlara büyük görevler düştüğünü, ancak Türkiye'de devletin baro gibi kurumlara sınırlar getirdığini kaydetti. Milliyetçi hareketin tek lideri olduğunu söyleyen MHP lideri, kongre öncesinde partisini ve amaçlannı anlattı Türkeş:RP ırkçdıkyapıyor• 12 Eylül öncesi terörü bir metot olarak kullanmadık. Biz, 12 Eylül'den önce de, sonra da bu kutsal hedefleri korumak ve elde etmek gayesiyle çalışmalanmızı yürüttük. Biz, bu olaylarda taraf olmamaya, bu olaylann çıkmasını önlemeye çahştık. • Türkiye'de ülkücü hareketi organize edip, meydana çıkarmış olan lider benim. Erbakan, "RP'nin iktidannda, Güneydoğu'daki okullarda, Kürtçe eğitim yaptıracağız" diyor. Biz, bunu Türkiye için tehlike, etnik ırkçıhk sayıyoruz. IŞIKKANSU KEMAL YURTERİ ANKARA - MHP Genel Başkanı Alpaslan Türkeş. 12 Eylül öncesinde. terörü bir me- tot olarak kullanmadıklannı ileri sürerek, "12 Eylül sonrası, insanlanmız arasında yumuşa- mayı sağlamaya, ılımlı ve uygar münasebetler içinde politika yapmaya özen gösterdiklerini" ifade etti. Türkeş, "Orta sol bir parti olan SHP ile orta sağ bir parti olan DYP arasında bir ko- alisyon kurulmasını milletiıniz açısından yararlı olduğunu dü- şündiik ve güvenoyu verdik" dedi. RP Genel Ba'şkanı Nec- mettin Erbakan'ın "RP'nin ik- tidannda, Güneydoğu'daki okullarda, Kürtçe eğitim yaptı- racağız" dediğini belirten Tür- keş. MHP'nın, bunu Türkiye için bir tehlike ve etnik ırkçıhk saydığıru dile getirdi. Türkeş. partisinin büyük kongresi öncesinde MHP ve ül- kücü harekete ilişkin Cumhuri- yet'in sorulannı yanıtlarken şunlan söyledi: "Bizim 1980 öncesi de, son- rası da öncelikle üzerinde dur- duğumuz; Türkiye sınırlannın çevrelediği Türk vatanının bö- lünmezliği ilkesi. Bu vatan top- rakları üzerinde yaşayan mil- letimizin birliği ve Atatürk'ün eseri olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ayakta tutulması. Bunlar. her şeyden önce insanlarunızın eğitim düzeyi- nin yükseltilmesi ile teminat altına alınabi- lir. Zaman zaman bazı siyasilerimizle görii- şüyoruz. İşte, 'Şu devlet, şu millet düş- manımız' fılan şeklinde komışmalar oluyor. Ben hepsini kesiyorum. Önümüzdeki en büyük düşman, cehalet ve geri kalmışlıktır. Bundan sıynimak lazun. Biz, 12 Eylül'den önce de, sonra da bu kutsal hedefleri koru- mak ve elde etmek gayesiv le çalışmalanmızı yürüttük. Arada bir fark, değişiklik yok. Ama, 12 Eylül'den önce kanlı terör olayları yaşanmaktaydı. Biz, bu olaylarda taraf ol- mamaya, bu olaylann çıkmasını önlemeye çauştık. Fakat, dış ve iç bazı merkezlerin kışkırtmaları, ajan provokatörler kulia- nılması sebebiyle, siyasi bir parti olarak anarşiyi, terörü önleyemedik. Ama, teröre karşı çıktık. Terörü bir metot olarak benim- semedik ve ülkücü harekete mensup olan üyelerimizi de kesinlikle teröre bulaşmama- lan hususunda devamlı uyardık. 12 Eylül faciasmı yaşadıktan sonra, insanlarımız arasında yumuşamayı sağlamaya, ılımlı ve uygar münasebetler içinde politika yapma- ya özen gösterdik." Sunuş / Kongreye doğru Milliyetçi Hareket Partisi Ülkücülerülkücülerianlatıyor Genclde "aşsn mflliyetçiUk" olarak tanımlanan ve çeşitli dönemler- de, "Törkçülük". "Turanctfıfc". "Miöi- yetçüW ve "Ülkücülük" gibi isimler almış olan ideolojik-siyasal akırn gü- nümüz Türkiyesi'nde Milliyetçi Hare- ket Partisi vedaha sonra bu hareketten aynlan Büyük Birlik Partisi'nin çatı- lan aJtında temsil ediliyor. Milliyetçi Hareket Partisi'nin günümüzde ifade ettiği ideolojinin kökenleri, ikjnci ku- şak "Türkcûlerin" katkılanyla atıldı. Bu kuşağın ideologlannm başında Ni- halAtsızgeliyor. Atsız, 1950'li yıllarda "Türk"ü ta- nımlarken, ideolojisinin temel taşlannı da ortaya koyuyordu: "Bir Türk, Türk ırkuım üstünlüğüne inanır. milli gecmişe saygı duyar ve Türklük idealkri uğruna ve özeüikle ezeü düşmanı Moskova'ya karşı mücadeleye keiıdini adamaya ha- zırdır." Türkiye'de aşın milliyetçilik akımı, kendisini bugüne kadar taşıya- cak oian lideri Alpaslan Türkeş'i, 27 Mayıs 1960 askeri harekaünın ardı- ndan bukiu. Milli Birlik Komitesi için- de yer alan Türkeş, 1944 yıhnda ırkçıîık yaptığı gerekçesiyle mahkum olmuşbiralbaydı. Birgruparkadaşıüe bırlikte 13 Kasım 1960 yılında Müli Birlik Komitesi'nden tasfiye edilen Türkeş, u 14Ter hareketi" olarak ad- landınlan oiuşumda yer aldı. Bir süre sonra yurtdışına çıkanlan Türkeş ve arkadaşlan, aralanndaki bağlan ko- parmadılar ve .özellikie faşişt Franco yönetimindeki İspanya'da "Ordu-Küi- se-Parti" üçlüsünü incelediler. 1963 yılında Türkıye'ye geri dönen Türkeş, Adalet Partisi'ne girmek istedi, ancak geriçevirildi. Reddedilmesinin ardından "Ya par- ti kuracağız ya da mevcut partilerden biri doktrinlerimizi benimseyecektir" açıklamasında bulunan Türkeş ve ar- kadaşlan, bir süre sonra Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'ni (CKMP) ele geçirmeye yöneldiler. Parti üyelerinin muhalefetine ve "Nazi" suçlamalanna karşm, Türkeş, 1965 yılında partinin genel başkanı oldu. 1969 yılında CKMP'nin adı "Milliyetçi Hareket Partisi" olarak değiştirildi. Partinin amblemı "kımıızı zemin üzerine üç hi- lal", gençlik kollannın amblemi dc "hi- lalli bozkurt" olarak belırlendı. Ku- ruluşundan 12 Eylül 1980'e kadar ge- çen süre içinde MHP, "eyleme" yöne- lik bir teşkilatlanma içinde oldu. Genç- lik kollan, ülkücü dernekler ve oba teş- kilatı adlan altında yapılan örgütlen- mede, askeri dısiplın hakim oldu. 12 Eylül'ün ardından Türkeş ve* diğer parti yöneticileri yargıiandılar. Diğer partilerle birlikte MHP'nin de kapatı- lmasının ardından Milliyetçi Çalışma Partisi kuruldu. 1987 yıhnda. diğer eski parti yöneti- cileriyle birlikte, Türkeş ve arkadaş- lanna konan siyaset yasağının referan- dumla kaldınlmasının ardından Tür- keş, MÇP'nin lideri oldu. 1992 yılında yapılan kurultayın ardından yeniden MHPadıalındı. MHP, 27 Araltk 1994 tarihinde yapılan yerel seçimlerde 120 ilçede be- îediye başkanlığı ve 2.5 milyona yakm seçmen desteğ^yle beklenenin üzerinde başangösterdi. Hareketin 1965 yıhnda yüzde 2.2, 1969 yıhnda 3.0, 1973 yıhnda 3.4,1977 yıhnda 6.4 ve 1989 yılı yerel seçimlerinde yüzde 4.1 oranında oy almasına karşın, 1994 yıhnda bu oranın yüzde 7.9'a yüksehnesi MHP'- deki oy patlamasının birgöstergesi. Si- yasi gözlemciier, MHP oylanndakı artışla PKK teröründeki tırmanmanın koşut olduğuna dikkat çekiyorlar. Türkeş'in, koalisyon hükümetiıtin DYP İcanadına sürekh olarak verdiği desteğin karşılığında devlette sağladığı MHP'li kadrolaşma olanağının da önemine dikkat çekiliyor. Önümüzde- ki pazar günü yapılacak MHP kurul- taymda. ülkücü harekette "makyaj" değişikliği bekleniyor. Kurultay, ülkü- cü hareketin önümüzdeki günlerde iz- leyeceğı siyasi taktiği beürleyici obnası açısından önem taşıyo r. Kongre öncesinde, ülkücülerin yakın geçmişi, bugünü. geleceği ve Re- fah Partisi'ni nasıl gördüklenni öğren- mek açısından MHP Genel Başkanı Alpaslan Türkeş, MHP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Müftüoğlu. eski MÇP Genel Başkan Yardımcılanndan Şev- ket Bülent Yahnici ile görüşüldü. Ülkü- cü hareketi MHP dışında temsil etme açısından Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı eski Ülkü Ocaklan Genel Başkanı Munsin Yazıaoğhı'nun görüş- leri de önern taşıyor. Eski Büyük Ülkü Dernekleri'nde yöneticilik ve baş- kanlık yapmış. Erdoğan Tannöven ile MHP'deki gelişmeleri yakından izle- yen Kemal Can ve Tanıl Bora'nın MHP'ye ilişkin saptamalanna da -bu çalışmada yer verilecek. 'Kopmalara rağmen üder benim' MHP'den bir grubun aynlarak, Büyük Birlik Partisi'ni (BBP) kurduğunun, bu gru- bun MHP'yi ideolojik sapma içinde olmak- la suçladığının anımsatılması üzerine Tür- keş, Türkiye'de ülkücü hareketi organize edip. meydana çıkarmış olan liderin kendisi olduğunu, ülkücü hareketin kitabı "9 Işık"ı yazdığını belirterek, "Şimdi birtakım yetki- siz. bugüne kadar hiçbir alanda hizmeti ol- mamış sorumsuz insanlar, cahilane bir şekil- de ortaya çıkıp, ülkücü hareketle ve ülkücii- lükle ilgili ileri geri konuşmalar yapıvorlar. Gerçekle alakası yok" dedi. Türkeş, DYP-SHP koahsyonuna destek verdiği için de MHP'nin eleştiri aldığına iliş- kin bir soruya, şu karşıhğı verdi: "Ilişki eleştirilir. Herkes aynı şckilde dü- şünmeyebilir. Bir defa, 1991 seçimlerinden sonra yeni teşekkül eden koalisyon hü- kümetinin icraatını görmeden, bıına karşı muhalefet yapmayı, biz muhalefet an- layışımıza uygun bulmadık. İkincisi, orta sol bir parti olan SHP ile orta sağ bir parti olan DYP arasında bir koalisyon kurul- masını, milletimiz açısından yararlı düşün- dük. Aynca, koalisyon protokolünde ve hükümet programmda, yeni iktidann 12 Eylül'ün bütün kalıntılarını temizlcme>i ta- ahhüt etmiş olması bizi memnun etti. Bir- çok antidemokratik maddeleri ihtiva eden 12 Eylül anayasasını değjştireceklerini ifade etmeleri ve demokratikleşmeyi gerçekleşti- receklerini beyan etmeleri, bıinlara güveno- yu vermemiz için sebep teşkil etti." MHP lideri, ara seçim öncesi, bazı parti- lerle seçim ittifakı yapacaklan, bu konuda anahtar parti olduklan yolundaki söylenti- lerin doğru tarafının ohrıadığına dikkat çe- kerek, "Hiçbir partiyle ne ittifak konusun- da, ne koalisyon konusunda temasunız olmamıştır' dedi. Güneydoğu sonınu RP ile Güneydoğu konusundaki görüşle- ri nedeniyle girdikleri tartışmanın anımsa- Uhnası üzerine Türkeş, şöyle konuştu: "RP büyük kurultayında Sayın Erba- kan'ın bir demeci var. Biz, ona karşı oldu- ğumuzu ilan ettik. 'RP'nin iktidannda, Gü- neydoğu'daki okullarda, Kürtçe eğitim yaptıracağız' diyor. Biz, bunu Türkiye için tehlike, etnik ırkçıîık sayıyoruz. Başka mil- letlerde olduğu gibi, Türkiye'de de çeşitli et- nik kökenden gelmiş vatandaşlanmız vardır. Ama, hepimiz eşit haklara sahip, eşit vatandaşlar olarak bu memleketin evlat- lanyız. Bölünmek, parçalanmak, hepimiz 'imdi bîrtakım yetkisiz, bugüne kadar hiçbir alanda hizmeti olmamış sorumsuz insanlar, cahilane bir şekilde ortaya çıkıp, ülkücü hareketle ve ülkücülükle ilgili ileri geri konuşmalar yapıyorlar. - Biz; eğriye eğri, doğruya doğru diyoruz. Yani hüküme- ti herhalükarda destekleme, bir teslimiyet içinde olmak gibi bir meselemiz yok. Mese- la, geçenlerde sayın Moğul- tay'ın gensorusu vardı. 'Evet' oyu verdik. "Siz nasıl SHP'- nin içinde yer aldığı bir hiikü- meti desteklersiniz" diye soru- lu\ormuş. SHP'den milletve- kili seçilenler, bu ülkenin ço- cuklan değil mi? Moskova'- dan mı geldiler? Bu ülkenin çocuklan. Bunlan. peşinen karşınıza alıp, her şeyi ile yanlıştır demek doğru değil. Ama nedir? Tenkit edersiniz, yol gösterirsiniz. Bunu kavra- yamıyorlar. - Din siyaset ilişkikri, laiklik konusundaki görüşleriniz ne- lerdir? - Eğer bu meseleyi çözmez- sek, bir patlamayla karşı karşıya kalabiliriz. Biz, bu ko- nuda üç esas belirledik: 1- Hiçbir siyasi parti, kendisini İslamiyete karşı bir kurum olarak görmemeli. Kendisi İslamiyete inanmasa bile, bu ülkenin yüzde 99'u Müslü- mandır. 2- Hiçbir siyasi parti de, İslamiyetin temsilcisi gibi ha- reket etmemelidir. Bu, hem dinen doğru değildir, hem de kuruluş ve fonksiyon açısı- ndan mümkün değildir. 3- Bugünkü problemlerin bütün doğuş sebebi. halkın İslamiyeti ger- çek manada bilmemesidir. Onun için bütün siyasi partiler. Türk toplumunun İslamiyeti gerçek manada öğrenebilmesi için gereken şeyleri yapmayı taahhüt etmelidirler. Bu üç ilkede siyasi partiler anlaşırsa, Tür- kiye'de hiçbir problem kalmaz. Ama bura- da anlaşamazsak, bu problemler çok ciddi bir noktaya getirir bizi. "RP, tehlikeii bir oyuna hazırlaınıyor Türkeş, 12 Eylül'de siyasi bir parti olarak terörü önleyemediklerini söylüyor için zararlı ve tehlikelidir. Onun için, Ata- türk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin vasrflannı korumalıyız. Türkiye, üniter bir devlettir. Resmi dili Türkcedir. eğitim dili Türkçedir. Bunlan bozmamalıyız." MHP'ye ve kendisine yönelik "ırkçıîık" suçlamalannın yeniden alevlenmesi. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in "ulusalcı- lık" çıkışı ile birlikte MHPyı "Turancı" olarak gündeme getirmesine ilişkin bir so- ru>Ti Türkeş. şöyle yanıtladı: "Saym Ecevit'in hangi milliyetçiliği sa- vunduğunu kestiremiyorum. Ama. benim savunduğum millivetçilik; millerimizi sev- mek, vatanımızı sevmek, insanlanmızı sev- mek ve hiçbir ayırım kalmaksızın. yani in- sanlarımız hangi etnik kökten gelirse gelsin hepsini sevmek, kucaklamak ve Türkive Cumhuriyeti Devleti'ne sadakatle bağlı ol- maktır." 'Laiklik, değişmez vasıf Türkeş. laikliğe ilişkin görüşlerini de şöy- le özetledi: "Laiklik, Türkiye Cumhuriveti'nin değiş- mez vasfıdır. Atatürk'ün getirdiği önemli bir ilkedir. Milli birliğimizin korunması bakımından ve Türkiyemizin süratle kalkı- nması bakımından korunması gerekli olan ilkedir." MHP Genel Başkan Yardıması Rıza Müftüoğlu, ülkücülerin. 1980 öncesi Marks'ın artıdeğer teonsini bile ortadan kaldıracak formüller geliştirdiklerini belir- terek, 12 Eylül öncesindeki kusurlannı. "Evi yanan, içinde çocuklannın olduğu bir annenin, babanın, yanan evine doğru ko- şarken, caddede sokakta çarptığı insanlar- dan özür dileme fırsatı bulamaması, bir eksikliktir, suçsa" örneğiyle dile getirdi. Türk ulusu için "Marksistim" dıyenle bile el sıkışabileceklerini anlatan Müftüoğlu, " Biz, ne kadar milliyetçilikten yanaysak, o kadar da ırkçılığa karşıyız. Bugün etnik ırkçıîık da, bu kin ve nefret temeline dayan- maktadır. Etnik ırkçıîık da, ırkçüığın bir başka tezahürüdür. Bizim liderimizin kı- zkardeşi V^an'da bir Kürt aşiretine verilmiş. Şimdi, Sayın Türkeş'in yeğeni ne olarak ka- bul edilecek?" diye sordu. Müftüoğlu, MHP kongresi öncesi, partisi ve ülkücü harekete ilişkin Cumhuriyet'in sorulanna şu yanıtlan verdi: - 1980 öncesi ve sonrası, MHP ve ülkücü hareketin gelişimini değerlendirir misiniz? - Ülkücü hareket. 1980 öncesi, sonrası daima Türk milletinin varhğını, bütünlüğü- nü. mutluluğunu esas almış ve milliyetçiliği benimsemiş bir hareket. 1974 yılında Mos- kova'da toplanan Komünist Partisi toplan- tısında alınan kararlardan sonra Türkiye'- de olaylar artmıştır. O toplantıda, "Devle- tin yumuşak karnını deunek kolay, ancak önce şu milliyetçi gençliğin, kadrolaşan, ço- ğalan milliyetçi gençliğin işinin halledilmesi lazımdır" denilmışti. Ondan sonra ülkü ocaklanna ve ülkücü gençliğe karşı. silahlı sopalı saldınlar başladı. O zamana kadar ülkücülerle solcular arasındaki fıkri yanşta bir kalite vardı. Çünkü biz, işte Marks'ın artıdeğer teonsini bile ortadan kaldıracak formüller geliştiriyorduk. Öte yandan. sa- mimı olarak Türkiye'nin kalkınmasını Marksizme bağlayan, sola bağlayan, sosyal demokrat harekete bağlayan gençlik ve aydınlar vardı. Bunlar samimi olarak inanı- yorlardı ve bir yere bağlı filan değillerdi. Derken. kamplara bölünüldü. - Ölümler olmuştu. MHP'nin ve ülkü- cülerin hiç mi hatası yoktu? - Herkesin hatası vardır. Ama, bizim ku- surumuz, bir benzetmeyle şu olabilir: Evi vanan. içinde çocuklannın olduğu bir anne- nin. babanın. yanan evine doğru koşarken, caddede sokakta çarptığı insanlardan özür dileme fırsatı bulamaması. bir eksikliktir, suçsa. Bizim gençliğin de suçu olmuştur. Ülkücü gençlik. bazı olaylann içine girmiş- se, bunu ülkeyi yıkmak için. insanlara kötü- lük olsun diye yapmamışlardır. Ülkeyi kur- tarmak için yapmışlardır. Dediğim gibi, büna doğru giderken. yolda çarptıklannız- dan özür dileme fırsatı bulamayabilirsiniz. 1980 sonrası. değişim. dönüşüm gibi bir sü- rü laflar edildi. ama Türkiye'de bir fıkir boşluğu doğdu. Sosyal demokratlardan da, solculardan da ciddi manada fıkri çalışma- lar gözükmüvor. Bizde de. dünkü kadar bir fıkri çalışma söz konusu değil. Elbette ki. değişik fıkirlere sahip olanlar olacak. Mese- la biz. Türk milleti için Marksistim diyenle bile el sıkaşabilinz. O. Türki\e, Türk milleti için o görüşe inanmış. onun için savunuruz. - VlHP've yönelik ırkçıîık nitelemelerini nasıl karşılıyorsunuz? - Türkiyede aydınla- nmız ve siyasilerimiz. ırkçıhk ile milliyetçili- ği özdeşleştirmiştir. Yanlış ve bilgisizliktir. Irkçılık. kın ve nefretedayanır. Bir üstünlük teorisıdir. Millivetçilik ise. milli birlik vebe- raberhği esas alır, sevgiyi esas alır. MHP olarak ne kadar milliyetçilikten yanaysak, o kadar da ırkçılığa karşıyız. Bugün etnik ırk- çıhk da. bu kin ve nefret temeline dayan- maktadır. Etnik ırkçıhk da, ırkçıhğın bir başka tezahürüdür. Bu topraklarda yaşa- yanlar, bin yıldır beraberler. Kentimiz, ana- mız. babamız. sülalemiz. aşiretimiz. kökeni- miz ne olursa olsun, bizim müşterek adımız Türk'tür. Mesela bizim liderimizin kızkar- deşi, Van'da bir Kürt aşiretine verilmiş. Şimdi. Sayın Türkeş'in veğeni ne olarak ka- bul edilecek? Kimse demi> or ki. efendim siz Diyarbakır'da doğdunuz. siz milletvekili olamazsınız. siz başbakan olamazsınız. cumhurbaşkanı olamazsınız. 'Terörü imamlarla haUedemezsiniz" - Güneydoğu sorununun çözümünü ne- rede görüyorsunuz? - Bıze silahlı bir saldın var v e bu dışandan destek görüyor. Silahla size geleni bertaraf etmek, ondan daha üstün silah kullanmak- tan geçer. Birilerinin dediği gibi. müftülerle. imamlarla haUedemezsiniz. Ne siyasi çözü- mü? Adam, silahı almış gelmiş sizi vurma- ya. Bir kere, bunu bertaraf etmek lazım. Bundan sonra. problemi Güneydoğu'da yaşayan vatandaşlanmızla hallederiz. Ora- daki halk; 'Benim huzurumu, güvenimi sağla, bana ış bul' dı\or. Yani. okul. televiz- yon onun karnını doyurmuyor. - Sizden aynlan bir grup, MHP'yi oportünistlikle suçluyor. -Dernekler, genelde içe dönük faaliyet gösterirler. Partiler ise. daha çok dışa dö- nük faaliyet gösterdikleri için basit tabiri) le manev ralar yaparlar. Genelde dernek faali- yetleriyle siyasi parti faaliyetlerini kanştı- ranlar, meseleyi kavrayamama durumuna düşüyorlar ve oportünizm vs. gibi kendileri- ne göre bir suçlama içerisine girebiliyorlar. Bunlar doğru değildir. Sayın Türkeş, 1944 yıhndan beri, savunduğu fikirden bir adım geri atmamış bir hderdir. Bizler de gençliğı- mizden beri onun yetiştirdiği insanlanz. Onlan da Türkeş yetiştirdi. Sayın Türkeş. oportünizmi seçmiş olsaydı. siyaseti bıra- kırdı. "SHP'Uler Moskova'dan mı geldi?" - DYP-SHP koalisyonuna destek verdiği- niz için eleştiriliyorsunuz. Eski MÇP Genel Başkanlanndan Şevket Bülent Yahnici. ülkücü hareketin bü\ük bir gelişim içinde olduğunu belirtirken, Refah Partisi'ne (RP) sert eleştirilerde bulundu. RP'yi. "ırkçı ve etnik söylemleri benimse- mek ve Güneydoğu'dan göç eden Kürtlere şirin görünmeye çalışmakla" suçlayan Yah- nici. gelecekte olası bir Alevi-Sünni çatış- masından endişe duyduğunu ifade etti. Ülkücü harekette bölünme olduğu değer- lendirmesine şiddetle karşı çıkan ve MHP lideri Alpaslan Türkeş'i "tek lider" olarak nitelendiren Yahnici'nin ülkücü hareketin dünü. bugünü, geleceği. ülkücü hareketteki bölünmelere ve Refah Partisi'ne ilişkin gö- rüşleri şöyle: -Partinin şu anki durumumı nasıl değer- lendiriyorsunuz? - Özellikie 27 mart seçimlerinden sonra milliyetçi hareket hiç elde etmediği kadar büyük neticeler elde etti. Yüzde 8 oranında oy, 120 belediye başkanlığı ve 2,5 milyona yakın oy sayısı. Bu çok önemli bir ivmedir. Bu ivmeyi insanlar milliyetçi harekete kolay kazandırmadılar. MHP bugün, yıllardan beri gelen ve hep doğruluğu ortaya çıkan, görüşleri ile halkın teveccüh ettiği bir siyasi hareket olmuştur. Bir yerde burnunun ucunu dahi göremeyen siyasilerin bulunduğu Türkiye'de 30-40 yıl sonrasını hesap etmiş ve işaret etmiş siyasi hareket olmanın avantajım yaşıyoruz. Artık bunlann meyvalannı toplamanın za- manı gelmiştir. MHP herkesin söylediği gibi Türk ırkçıh- ğı vaparak gelmemiştir. Kürt ırkçıhğına karşı Türk ırkçılığmı savunmamıştır, Türk- Kürt ayınmı yapmamıştır. Bugün Tür- kiye'de yükselen bayrak Türk milhyetçiliği- dir. MHP bu bayrağın yüksehnesinde ön- cüdür. Bygün sokakta gezen insanlann bo- \ unlannda ay yıldızlar varsa, arabalann ar- kasında bugün Türk bayraklan asıhyorsa bunlann temelinde MHP'nin Türkiye'de verdiği mücadele yatmaktadır. Türkiye'yi bu duruma çok zor şartlarda getirdik. Türk milhyetçihği hareketinin önünü çok açık görüyorum. Bana göre iktidar şafağı sök- mektedır. - Geçmişe bakttğmuzda MHP hep sosya- lizm tehlikesinden söz ederek puan top- lamaya çalıştı. Bu söylemin yerini şimdi PKK mı aldı? - Biz geçmişte komünizm olduğu için Türk milliyetçiliği yapmadık. Türk milhyet- çihği bir antitez değildir. Türk milliyetçiliği tezin ta kendisidir. Milletini ve vatanını sev- menin antitezi olmaz. Eğer milleti, vatana sevmek. bir tehlike anında bu vatanı savun- ma içgüdüsünü taşımak antitez ise, bu yan- lış bir değerlendirme. Eğer ben bu vatanı seviyorsam ve bunun nedeni milliyetçilikse, eğer bu vatana ve memlekete, ister bütünlüğüne ister 12 Eylül öncesinde olduğu gibi bir ideolojik bir saldın varsa, bunu göğüsleme şuurunu taşı- mak bu işin tabii neticesidir. Bugün vatan- sever olmanın koşulu nedir? Buna karşı olan, tehdit eden unsur ve unsurlara karşı uyanık olmaktır. Yarın:RP'ye suclamalcfr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle