Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyettmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmem: Orhan Erinç •
Genel Yayın Koordmatörü: Hikmet
Çetinkaya # Yazıışlerı Müdürlerr
fbrahim Vıldız (Sorumlu). Dinç Tayanç
# Haber Merkezı Müdürü. Hakan Kara
9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Dış Habeder: Ergun Balcı • lstıhbarat \ alçın Çakır
• Ekonomr Bülent Kı/arılık # Radvo-TV l'vgar
Eremektar 9 Kültur Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman # Yurt Haberler Vfehmet
Saraç 0 Makaleler Sarni Karaören 0 Çe\ın
Setfettin Turhan 0 Duzcltme Abdullah Yazıcı
Yayın Kurulu tlhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Okta>
Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinka>a. Şükran Soner, Ergun
Balcı, Dinç Ta\anç. tbrahim Y ıldız,
Orban Bursaİı, Mustafa Balba>.
Ankara Temsılcısi Mustafa Balba> 0 Haber Müdurir Doğan
Akın Ataturk Buhan No 125. Kat4. Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020(7hat).Teleks 42344. Faks 4195O2701zmırTemsılcısi.
SerdarKıak,H ZıyaBlv 1352S 2 3 Tel. 4411220Teleks- 52359.
Faks- 4419117 0 Âdana Temsilcısı Çetin Viğenoğlu, Inönü Cd.
119S. Nol Kat.l.Tel 3522550. Teleks-62155, Faks. 3522570
Müessese Müdürü Erol Erkut 4
Koordınatör: Ahmet Koruhan i
Muhasebe Bülent Y'ener0 fdare. Hüseyiı
Gürer 0 tşletme Önder Çelik 0 Bifgı
(siem: Nail tnal 0 Bılgisayar Sistem
Mürüvet Çiler 0 Reklam. Reba Işılmar
Yayımta>an *e Basao: Venı Gun Haber Ajanst. Bastn ve Yayıncılık A Ş
Türfcocajj cad 39 4) Cagalojlu 34334 Ist PK 246 Islanbul Te! (0 2121 512 05 05 (20 ball Teleks 22246 Faks (0 2121 513 85 95
13EKİM 1994 Imsak. 4.41 Güneş: 6.06 Ögle: 11.55 Ikındı: 15.02 Akşam: 17.35 Yatsı: 18.54
Yağmurölûm
getipdî
• Haber Mefkezi -
İstanbul'u önceki gece etkisi
alüna alan sağanai yağış
nedeniyle, birçok ev ve işyeri
su baskınına uğradı. İtfaiye
yetkiüleri, yağışlardan dolayı
toplam 103 e\ ve işyerinin su
baskınına tığradı|bnı
bildirdiler. Ote yandan.
Zonguldak'tadün saat
1 5.O0'te başlayan yagmurda
İlhan Kora, Asıye Çapkın ve
Kezban Gümüş, sel
yüziinden boğulurken
Kilimli Madencileı- İlkokulu
binası çok kısa bir sürede
yaklaşık lOmetrederinliğe
gömüldü. Okulun Müdür
Yardımcısı Ayşe Nural'ın
tehJikeyi fark 'ederek yaklaşık
200 öğrenciyi dışan
çıkarması, ortaya çıkabilecek
büyük bir faciayı önledi.
İSFALT Selimiye
fabrikası
kapatılıyor
• tSTANBUL(AA)-
fSFALTın Selimiye'de
kurulu bulanan asfalt
fabrikasmı önümiLzdeki
aylarda başka bir y«re
taşıyacağı bildirildi.
Haydarpaşa Numune
Hastanesi'nin hemen
yanında bulunan fabrikanın,
hava kirliliğineyol açtığı
gerekçesiyle kapaülması
isteniyordu.
Valîlikten
açıklama
• İstanbul Haber Servisi -
BeykozTokatköy"de 16
kişinin zehirli sulardan
öldüğü yolundaki konuyla
iJgili istanbul Valiliği dün bir
açıklama yaptı. Valilik
açıklamasında "İl Sağlık
Müdürlüğiiekiplerince
yapılan araştırmada, son bir
ay içinde Beykoz'a bağlı
Tokatköy'deçeşme suyunun
sebep olabileceği
hastalıklardan ölenin
bulunmadığını tespit
edilmiştır"dendi.
YÖK Başkanı'na
onursal doktora
• LEFKOŞA (AA) -
Yüksek Öğretim Kurulu
(YÖK) BaşkanıProf. Dr.
Mehmet Saglam'a, Girne
Amerikan Üniversitesi'nın
(GAÜ), "onursal doktora"
unvanı verilecek. GAÜ
Rektörlüğü'nün yazılı
açıklamasında, "YÖK
Başkanı olarak Türkiye ve
KKTC'deki üniversitelere
değerli hızmetlerde
bulunmuş, yardıtn ve destek
sağlamış olan" Prof.
Sağlam'a. "onursal
doktora" unvanının, 15
ekimde yapılacak 6. dönem
diploma töreninde verileceği
belirtıldı.
Adana'da orman
yangınları
• ADANA(AA)-
Adana'nın Kadırli,
Osmanıye ve Düzıçi
ilçelerinde orman yangmı
çıktı. Kadirlı ilçesinde halen
devam eden yangının, 2
köyü tehdit ettiği bildirildi.
Kadirli'nin llbistanlı. Koçlu
ve Karakütük köyleri
arasındakı ormanlık alanda,
3 ayrı yerde saat 10.00
sıralannda çıkan yangın,
rüzgann da etkisıyle geniş
bir alana yayıldı. Kadirlı
Orman Işletme Müdürlüğü
yetkiüleri, yangının,
llbistanlı ve Koçlu köylerine
sıçrama ihtımali
bulunduğunu. söndürme
çalışmalan için tüm
kuruluşlardan ve
vatandaşlardan yardım
istendiğini söylediler.
Özbek'ten uzay
çağı modası
• LONDRA(AA)-Ünlü
Türk modacı Rıfat Özbek'rn
1995 bahar-yaz koleksiyonu,
Jngiltere'dek'i gazetelerce
"uzay çağı yapıtlan" olarak
nitelendinldi. The
Independent gazetesi, önceki
gün Paris'te dünyaca ünlii
Fngiliz manken Naomı
Campell'ın sunduğu
elbiselerin, bir yandan
eskrim sporu, bir yandan da
Bladerunner gıbi geleceğe
yönelik filmlerin
sahnelerinden esinlendiğini
yazdı.
'Palmolive
Beauty Clup'
• İstanbul Haber Serrisi -
Ülkemizde ilk kez "Palmolive
Cilt Bakım Sistemi' adı
altmda, dört ayn çeşidi ile
piyasaya sunulan Palmolive
sabunlan, bayanlara yönelik
'Palmolive Beauty Club"
adında bir klüp kurdu.
Kızlarasünnet barbarhğıCNN televizyonunun Mısır'dan canlı yayınladığı görüntüler dünya kamuoyunda büyük tepki uyandırdı
• Geçmişi firavunlann
yaşadığı döneme değin
uzayan 'klitoris
sünneti', CNN
televizyonunun
Necla'nın çığlıklannı
yayınlamasıyla bir kez
daha gündeme geldi.
Ülkenin imajına gölge
düşeceği korkusu Mısırlı
yöneticileri kızdırdı.
Çeviri Servisi - Geçtığimiz ay
Kahırede toplanan Dünya Kal-
k/nma ve Nüfus Konferansı sı-
rasında CNN muhabırlerinin
Mısırlı bir küçük kızın sünnetı-
ni görüntülemeleri üzerine, dün-
ya kamuoyunun dikkati "kJiforis
sönnederi'ne çekıldi.
CNN muhabirlerinın canlı
olarak sünnetini görüntüledikle-
n Necla'nın çığlıklan nüfus kon-
feransına katılan delegelerin ha-
la kulağında. Necla'nın babası
Fatih Hamza. CNN muhabırle-
rinin evıne gelıp çekim yapma-
lannın ardından kopan fırtınaya
birtürlü akıl erdiremediğini be-
lirterek, şaşkınlığını şöyle dile
getiriyor:
"Necla'nın sünneti niye bu ka-
dar gürüJtü koparttı anlama-
dım. Necla benim küçük kızım.
Büyük kızlanmı da sünnet ettir-
dim. Ozaman kimse sesini çıkar-
madı. Mısır'da kızlann sünneti-
nin bir düğünden ya da dogum
günii kutlamalanndan farkj
yoktur. CNN muhabiricrinin çe-
kim yapabilmek için bana yüklü
bir para verdiği iddia ediliyor.
Ben CNN'in ne olduğunu bile
bilmiyorum. Bana kimse para
vermedi. Çekim yapan kişilerin
Mısır teloizyonundan geldiğini
sandım."
Rahatsız edici baskılar
Hamza, bu olayın ardından
gerek Mısır hükümetinın. gerek-
se komşulannın rahatsız edicı
baskılanndan kurtulmak için
kımsenın bilmediği bir adrese
taşmmak zorunda kaldı.
Sünneti görüntüleyen çekım-
lerin konferansın kapanış günü
göstenme sunulması. delegele-
nn konuya ilışkın kapsamlı bir
tartışmaya zaman ayıramamala-
nna yol açtı. Dolayısıyla hergün
4 bın kızın sessız sedasız sünnet
edildiği Mısır'da, bu uygulama-
Mısır'da 4 bin kadın sünnet edilivor. Hem de mahalle berberlerinin makaslanvla...
nın durdurulması ıçın gerekli
olan karşı hareketi başlatacak
kamuoyu oluşturulamadı.
Ancak konferans sırasında
Mısır'ın önde gelen din adamla-
nndan birinin.
u
Küçük\eişeya-
ramaz bir deri parçası için ko-
partılan bu patırtı da nedir?"dı-
ye düşüncelerini dile getırmesi
Mısırlı delegeleri çok zor du-
rumda bıraktı.
Arap dünyasının en ılerici
ulusu olduklannı ileri süren Mı-
sırhlar, kadın haklan konusunda
da diğer Arap üfkelennden daha
Batılı olduklannı iddia ediyor.
Suikasta kurban giden eski
Devlet Başkanı Enver Sedat'ın
eşı Cihan Sedat kadın hareketi-
nın başını çekıyor. Cihan Sedat
da klitoris sünnetleri konusunda
fazla bir şey yapamadığını itiraf
ediyor.
Sünnetten elde edilen bol
kazanç
Mısır'da sünnetlerin yandan
fazlası uzman olmayan kişiler
tarafından gerçekleştiriliyor.
Büyükannenin bıçağı \eya ma-
halle berberlerinin makası da bu
işlemi yapabiliyor. Berberler, bu
sünnetlerden o kadar bol kazanç
sağlıyorlar kı normal meslekle-
rini yapmaya gerek görmüyor-
lar.
Bu sünnetlerin geçmişi fira-
vunlann yaşadığı döneme kadar
uzanıyor. Bir geleneğe göre ke-
silen klitoris 7 gün boyunca genç
kınn koluna bağlanıyor; sonra-
dan çürüyen et parçası Nil Neh-
ri'ne atılıyor. Bu törene katılma-
yı reddeden aılelere, kızlannın
lanetlenıp, çocuk sahibi olama-
yacaklan doğrultusunda tehdit-
ler savruluyor. Başka bir gele-
neğe göre de klitons bir erkek-
lik sımgesı. Dolayısıyla kliton-
sinı kestirmek istemeyen kızla-
nn tannlara karşı geldiği, tann-
lann da ceza olarak kızlan kısır
bıraktığı sanılıyor.
Birgörüşe göre kadın sünnet-
leri tslami geleneklere de ters
düşmüyor. Ancak Müslüman bi-
lim adamlan, peygamberin. 4 kı-
zını da bu barbarca uygulamanın
dışında tuttuğuna dikkat çeki-
yor.
Tutucu Müslüman ve Hıristi-
yan aileler, cinsel ilişkıden zevk
almayı engelleyen klitoris sün-
netlerini onaylıyor; böylece kız-
lannın kocalanna sadıİc, namus-
lu ev kadmlan olmalannı, ken-
dilerince güvence altma alıyor-
lar.
Mısır'da Kadın Haklan Der-
neği üyelerinden Azize Hüseyin-
Mısır'daki kadın sünnetleri ol-
gusunu şöyle değeriendiriyor:
"Mısır'da kadmlann yüzde 70'i
sünnet olur. Eğitimli kadınlar
arasmda büe bu oran yüzde 30
dolaymdadır. CNN'in çektiği
film Mısırlı \öneticüeri kızdırdı,
çtinkü bu olgunun ülkenin gö-
riin tüsüne gölge düşüreceğini bi-
liyorlardı. Bence bu film bir ay-
na göre>i gördü. Ydlardır sıra-
dan bir ola> olarak gördüğümüz
bu barbarca uygulama, en
sonunda gerekli tepkiyi çektt"
Tunceli'de yakılan köyler tarihsel birikimin izlerini taşıyorlar
Anadohı kültürü
6
çapraz ateş' altnıda...
• Türkiye'nin, yüzyılın
en büyük 'insan
yerleşmeleri
konferansı'na ev •
sahipliği yapmaya
hazırlandığı bir
dönemde, dünyanın en
eski uygarlıklannın
yaşandığı topraklardaki
özgün köylerini 'çapraz
ateş' altında bırakması,
kolay
açıklanamayacak...
OKTAY EKİNCİ
Bırkaç yıldır, özellikle Bosna-
Hersek'tekı kültürel zenginligin
'bombalanması' nedeniyle Sırp-
lara \ e "Duyarsız Batı'ya^anım-
satmaya çalıştıf ımız bazı ulusla-
rarası sözleşmeler. Doğu ve Gü-
neydoğu bölgelenmızde yaşa-
nan 'dram' karşısmda şimdi ne
yazık kı kendi ülkemiz için gün-
deme gelıyor.
'Anadoiu uvgariıklan' dediği-
miz şu görkemlı tarihsel zengin-
ligin izlerini ve 'kültür birikinıi-
ni' taşıyan özgün köylerımız.
deyim yerindeyse, 'çapraz ateş'
altında kalarak yıkılıp. yakılı-
yorlar.
Bunun gerekçesi ve 'gerçek
sorumlulan" hakkında ne söyle-
nirse söylensın, sonunda tüm
ulusun 'ortak mab' olan evren-
sel değerlerimiz bir daha geri ka-
zanılamayacak şekilde yıtinlmış
oluyor. Bu özgün köylerimızı
'amaçian uğruna' ateşe verenler
ıse aslında kendı geleceklerinin
de 'esenliğJ' anlamına gelen kök-
lü bir kültürün zamana karşı di-
renen 'son örneklerini* de yok
ettiklennın anlaşılan farkında
değiller.
Korunacak değerİer
Insan yerleşmelen, tarih bo-
yunca 'uvgarlığın kaynağı-
nı'oluşturmuşlar. Bu yerleşme-
ler ister bir kent olsun, isterse de
'köy' olarak kalsın. kültürün ge-
lişmesi vetoplumlara 'kişiKkka-
zandırması' açısından da yine
uygarlığın ilerlemesine 'beşik-
Doğu ve Güneydoğu Anadoludaki köylerimiz, binierce >iflık bir yerleşme külturünün dünya mirasında bile yeri olan "konınması gerekJi" değeıiere sahipler.
lik' etmişler.
Özellikle köyler \e hele 'ta-
rihsel bölgelerdeki' köyler ise
toplumlann biklikte yaşama,
birlikte üretme ve giderek bir-
likte karar \ erme yeteneklerinın
güçlenmesınde, bunlann yaşam
tarzını belirleyen 'geleneklere'
dönüşmesinde 'öncülük' etmiş-
ler.
Örneğin hemen tüm Anadoiu
köylenndeki 'ûnece' kültüründe
olduğu gibi, ınsan sevgisi ve da-
yanışmanın da toplumsal yaşa-
ma yön verdiği yerler genelde
hep köyler olmuşlar.
Belkı de bu nedenle, günümü-
zün sanayileşen ve 'kentleşen'
dünyasında birçok gelişmış ül-
ke, her şeye rağmen 'köylerini'
ve özgün köy yerleşmelerini ko-
rumaya çalışıyorlar. Geçmişle
gelecek arasında 'kesintisiz' bir
kültüre! sürekliliğin sağlanabıl-
mesi, kentleşmenin getirdiği
'gerilimü ve çıkarcryaşam orta-
mına karşı 'doğa ve insan dost-
luğunun' geleneksel erdemleri-
nın unutulmaması için. köyleri-
ne ve 'hala köyierdeyaşay^an' in-
sanlanna gözleri gibi bakıyor-
lar. Onlar zorluklar içinde kal-
masınlar, köylerini 'terk etme-
sinler', tam tersine köyde yara-
tılan değerleri, kültürü ve 'mira-
sı' yaşatmayı sürdürsünler diye,
ellerinden gelen çabayı gösteri-
yorlar.
Tarihin ğ ^
Çağdaş dünya böylesi bir tu-
tum içindeyken. nedeni ne olur-
sa olsun Doğu \e Güneydoğu
Anadoiu'dakı aslında 'dünyann-
rası' bile sayılabilecek özgün
köylerimizin ve bu köylerde 'ya-
şamaya direnen' insanlanmızın
başına gelenleri yine dünyaya
açıklamak pek mümkün olma-
yacak.
Son günlerde yaşanan dram-
dan en fazla zarar gören Tunce-
li ilimizin Nazuniye, Pülümür,
Ov^cık gibi ılçelerımiz ve bu
bölgelerdeki 'çapraz ateş alün-
da' kalan köy lerimiz. aynı anda
'zengin bir tarihi banndıran' yö-
relerimizın bu geçmışe bağlı
kimliklenni taşıyan özgün yer-
leşmeleri niteliğindeler.
Örneğin Pülümür, bütün dün-
yanın üzerinde titrediği 'Kapa-
dokya Krallığı' döneminde ku-
rulmuş bir ilçemiz. Çevresinde-
ki coğrafya Bizans ve Roma dö-
nemlerinden izlerle dolu. İ.S.
600'lerde Araplar. derken Ma-
lazgirt Savaşı'ndan sonra Türk
beyliklerinden Mengücükler ve
1470'lerden sonra da Osmanlı-
lar, buyörenın kültür bırikimıni
yaratmışlar
Benzer şekilde Ovacık ilçesi
ve köy leri de aynı yöredeki tari-
hin tanıklansayılabilir. 1890'la-
ra aıt bir belgede, şunlar anlatı-
lıyor: "Mamuret ük-Vziz VTIaye-
ti'nin Dersim sancağına bağlı ka-
/alardan biridir. 75 köjıinde 14
bin nüfus barındıran kazanın
çe^Tesi tümüyle ormanlık-
tır"( Ali Cevad Sevahatnamesi).
Ateş altındakı köylerin bağlı
olduğu ilçelerden Nazııniye de
yine Bizans dönemınden bu ya-
na varlığı bilınen eski bır yerleş-
me. Bütün bu ilçe ve köylerin
merkezi olan Tunceli'nın uygar-
lık tarihi ıse f.Ö2200'lerden baş-
lıyor.
' Yaklaşık 4000 yıllık bir geç-
miş bu ilimizin topraklannda
güçlü bır kültür birikimi yarata-
rak yaşanmış.
Nitekim yöredekı hemen tüm
köylerde, gerek 'mimari miras'
olarak. gerekse yaşam tarzı ve
'gelenekler'açısından bu biriki-
min zamanımıza dek gelebılen
değerlerinı gözlemek müm-
kün...
Dünyaya söz vermişiz
Bu konuya gırerken "Ulusla-
rarası sözleşmeleri ne yazık ki bu
kez kendimiz için anımsıyoruz"
demişrik.
Örneğin, 'Silahlı Bir Çanşma
Halinde Kültür Mirasının Ko-
mnması' başlıklı bir sözleşme
var.
La Ha\e'de ımzalanan bu ün-
lü, ama 'talihsiz' sözleşme, yıl-
lardır dünyanın birçok yerinde
durmadan 'ihlaJ' ediliyor. 'Kül-
tür mirası" kavramı içinde çok
önemli bir yer tutan tanhsel bö-
gelerdekı yerleşmeler. ister kent
olsun. ister köy olsun. busözleş-
meye göre 'vakılmaması, yıkıl-
maması' gerekiyor. Çünkü bu
türtahribatlann sonunda 'kaza-
nan tarar kim olursa olsun, as-
lında 'herkes' kaybediyor. O
halk. o ulus ve giderek tüm in-
sanlık 'geleceğini' yitinyor.
Doğu ve Güneydoğu illerimi-
zin dünya uygarlığına binierce
yıldır eşsiz İcatkılarda bulunan
jerleşmelerimizde. sorunlannı
'terörle' çözmeye nıvetlı olanlar
bu 'e\rensel yükümlülüğün' ay-
nmında olmayabilirler. Ama.
ulusa ve insanlığa karşı sorum-
lu olan devletin. her şeyden ön-
ce kendi 'var oluş gerekçesini'
oluşturan değerlerimizi her tür-
lü yıkıma ve yok oluşa karşı ön-
celikle 'koruması' gerekmiyor
mu?..
Nobel
Fizik
Odülü'nü
iki kişi
paylaştı
Dış Haberler Servisi - 1994
Nobel Fızık Ödülü, Kanadalı
Prof. Bertram N. Brockhouse
ıle ABD'lı Prof. Clifford G.
ShuII'a verildi. Isveç Kraliyet
Bılım Akademisi tarafından
dün yapılan açıklamaya göre
iki fizikçi, nötron parçalama
tekniklenne katkılanndan
dolayı ödüle layık görüldüler.
Akademının açıklamasında.
McMaster Üniversitesi'nden
Prof. Brockhouse'ın 'Nötron
Spekstrosknpisinin
Gelişririlmesi'. Masachusetts
Üniversıtesı'nden Prof.
Schull da 'Nötron Kınnım
Tekniğinin Geliştirilmesi'
konulanndakı çalışmalanyla
ödülü kazandıklan bildirildi.
Nobel Fizik Komitesı
Başkanı Cari Nordling, ödülü
kazanan fizikçilerin nötron
parçalama tekniklenyle ılgili
çalışmalanm. "Sıvı \v katı
maddelerdeki atomlann
yapısı ve dinamikleri
hakkında bOgi elde etmekte
kullanılabilecek en önemli
yöntem"olarak tanımladı
Nobel Kımya Odülü'nü .
Macar asıllı ABD'li profesör /
George A. Olah kazandı. \
Olah. "karbokasyon"
kimyasına katkılanndan
dolayı ödüle layık bulundu.
Güney Kaliforniya
Cniversitesi'nde görevli
Olah'ın karbokasyon olarak
bilinen pozitif yüklü
hidrokarbonlan stabilıze
ederek kimya endüstrisine
büyük yarar sağladığı
belırtildı. Nobel Ekonomı
Ödülü ıse Amerikalı John C.
Harsanyi ve John F. Nash ile
Alman ReinhardSelten'e
verildi 950 bin dolar
tutanndaki ödülü paylaşacak
olan üç ekonomıstin.
'oyunlar teorisi' alanındaki
çalışmalanyla ödüle layık
görüldüğü bildinldi.
" T H M İ Z L İ K I M A H J ) A N
Rami Kışlası kültürel kimliğine kavuşsun
İstanbul Haber Servia - îstanbul'un
kültürel kimliğinin bir parçası olan tari-
hi Rami Kışlası'nın yok olmayla yüz
yüze gelmesinde. belediye yöneticileri-
nin ağır ihmalleri olduğu açıklandı. Ta-
rihi kışla. son zamanlarda kuru gıda
toptanaiannın bir kısmı tarafından du-
varlan bozularak dükkan yapılmaya
başlanması üzerine kamuoyunun gün-
demine geldi.
Tarihi kışlanın korunarak gelecek
kuşaklara bir kültür varlığı olarak ulaş-
masım sağlamak, tahribatın bir an önce
durdurulması için yetkilileri uyarmak
amacıyla dün bır basın toplantısı düzen-
lendi. Kışla içerisinde düzenlenen ortak
basın toplantısına 30'a yakın sivil top-
lum örgütü katıldı.
Rami Kjşlası'run. Yeniçeri asker dü-
zeninin kaldınlarak yerine "Nizami
Cedit" askeri birliklerinin kurulduğu
18. yüzyılın "tsiahat Devri" askeri yapı-
lanndan olduğunu beürten Minnrİar
Odası İstanbul Büyükkent Şube Başka-
nı Oktay Ekinci. "Asakir-i Mensure-i
Muhammediye' için inşa edilmiş olan bu
kışla, Kırun Savaşı'nda padişahın başku-
mandanlık karargahı olmuştur" dedi.
SivU örgütler, önlem alınmasmı istedfler.(Fotoğraf:MEHMET DEMIRKA YA)
1. Dünya Savaşı. Kurtuluş Savaşı ve
2. Dünya Savaşı yıllannda bir mevzi
noktası olduğunu belirten Ekinci. bu
nedenle kışlanın askeri tarih açısından
da önemli bir prestije sahip olduğunu
söyledi. Devlet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Yıldınm Aktuna'nın, 1960"a
kadar askeri kullanımda kalan Rami
Kışlası'nda askeri tabiblik yaptığını
vnrgulayan Ekinci, "Buradan Aktuna'-
ya da sesieniyoruz. Gelsin anılanna sahip
çıksın" dedi.
Diğer konuşmacılar da tarihi eserin
gelecek kuşaklara aktanlabilmesi için
ona herkesin sahip çıkması gerektiğini
vurguladı. Kışlada geçici olarak bulu-
nan kuru gıda toptancılan adına yapı-
lan bir konuşmada. "Biz burada bulun-
maktan menınun değiliz. Ne tuvaleti ne
kanalizasyonu var. Biz de bir an önce ye-
ni yerimize gitmek isti>oruz. Ama orası
daha bitmedi" denildi. RP'li olduklan
anlaşılan bazı kişiler ise. bu sorunun se-
kiz yıldır devam ettiğini, sorunun bugün
gündeme getirilmesinin RP'ye yönelik
bir hareket olduğunu ileri sürdü.
Bu arada kuru gıda esnafın büyük bir
çoğunJuğunun kale duvarlannın bozu-
larak dükkan yapılmasma karşı olduk-
lan, bazı kişiler tarafından yapılan bu
tür girişimlerin bütün esnaf üzerine bir
baskı getireceğini savunduklan öğrenil-
di.
Bu iddayı savunanlar aynca, kale
duvarlannı yıkarak dükkan yapanlann
çoğunîuğunun da RP'ye yakınlıği ile ta-
nındıklannı söyledi.
Taşhtarla'dan Görünüm adlı yerel
gazete tarafından yürütülen tarihi Rami
Kışlası'nı kurtanlması için imza kam-
panyasına iki bin imza toplandıği belir-
tildi.
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar
Yüksek Kurulu'nun 1972'deki karany-
la "korumması gerekli kültür varlığı olak
tescil edilen Rami Kışlası" Eyüp İlçesi
268 ada, 4 parselde 220 bin melrekarelik
bir alana kurulu. Kışla ana binası, orta-
sı apk avlulu dörtgen plan esasındadır.
Plan şemasında Talimhane Caddesi yö-
nünde ana giriş kapısı, diğer kenarlarda
da birer tali kapı bulunmaktadır.