19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı Özgen Acar •Genel Y'ayın Koordınatoru: Hikmet Çetinkaya • Genel Yayın Damşmanı: Orhan Erinç •Yazı-ışlen Müdurlerr Aydın Engin (Sorumlu). CelaJ Başlangıç • Haber Merkezı Müdunr. İpek Çauşlar • Gorsel Yonettnen Ali Acar •Duzenleme ibrahim Yıldız • tstanbu] Haberleri Cevher Kantarcı 0Dış Haberler Ergım Balcı • İş - Ekonomi: Dinç Tayanç • Yurt Haberlen: Mehmct Saraç • Makdleler Sami karaören #Spor Abdülkadir Yücelman • Duzeltme Abdullah V azıcı Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay •Haber Muduru Doğan Akın AtaıurkBulvan- No:l25. Kat: 4. Bakanlıklar-Ankdra Tel" 4195020 (7 Hal). Telex 42344, Fax (4)4195027 •İzmırTemalcısı SerdarKızık.H Zı>aBlv 1352S2 3Tel.4411220Telex 52359, Fav 4419117» AdanaTemMİcısı:Çedn ViğenoğluInönuCd. II9S.No- 1 Kat I.Tel. 3522550-3522601-3522492, Tele\ 62155. Fax 3522570 Muessese Mudürü Erol Erkut •Koordınatör Ahmet Kondsan •Muhasebe BüJent Ycner • Idare HüseyinGürer •l>letmeönderÇelik • Bılgı-İ5İem Nall Inal • Bılspsavar Sıstem: Mürihet Çiler • Reklam: Reha Işıtman \a>unia>an »e Basan: \enı Gün Haber Ajansı. Basın ve Ya> ıncılık \ Ş TurkocjğıCdd 39 4] Cjğaloğlu34334Isi PK 2M>IslanbulTel 512OSO5Telex 22246. Fa\ ıl)SH8S95 11EYLÜL1993 İmsak. 5 05 Güneş: 6.33 Öğle: 13.05 İkindı:16 40 Akşam:19 28 Yatsı 20.50 'AloVatan' İngiltere'de • ANKARA (AA) - İngiltere ile Türkiye arasmda "Alo Vatan' uygulamasına geçildi. PTT Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre halen 20 ülke arasında şürdürülen servıs hızmeü. İngiliz Mercury Telekomünikasyon şirketi ile de karşılıkh olarak başladı. Açıklamada bulunduğu bır yabancı ülkeden kendi operastını dil sorunuyla karşılaşmadan \e kuîlandığı telefona bır ücret tahakkuk ettinlmeden dırekt arama ımkanı sağlayan servıs aracılığıyla konuşmak ısteyenler İngıltere'den Tüfkıyeyı ararken 0 500 890 090 kodunu. Türkiye" den İngiltere'yı ararken'00 80044 2277 kodunu çevirecekler. İdamlık köpek için kampanya • NEVVYORK(AA)- ABD'nın Nevv Jersey eyaleunde. küçük bır ki2 çocuğunu ısırdığı ıçin idama mahkum edılen 'Taro' adh köpeğın öldüriilmemesi için dünyaçapındabir kampanya başlatıldı. New York Post gazetesının habenne göre iki yıldır 'infaz bekleyen" Taro adlı köpek ıçın şımdıye dek yaklaşık 90 bın ımza toplandı. Gazete, Taro'nun öyküsünün, ABD sınırlannı aştığıru ve Japonya, Çin ve Kenya'da da idamlık köpek ıçın •kurtarma' kampanyalannın başlauldığını haber verdi. Kenyalı çok varüklı bir işadamının, ülkesınde önemli bir kamuoyu oluşturduğu ve Taro'nun öyküsünü konu alan bir fılm yapmakta olduğu da kay dedildi. Taro'nun kaderi 5 ekımde temyız mahkemesmde ele alınacak. Escinseller 'balayı'nda • KUŞADASI(AA)- Aydın'ın tunstik ilçesi Kuşadası, balayına çıkan eşcınsellerin istılasına uğradı. Yunanistan'dan Stella Solaris adlı yolcu gemısiyle gelen tamamı Amerikalı 618 eşcınsel, giysileri. tavırlan ve makyajlanyla yalnız Kuşadası sakinlenni değil, diğer turistleri bile şaşkına çevirdi. Tamamı Amerikalı olan escinseller, lOOçiftin yenı nikahlandıklannı, kalan 209 çifün ıse önceden evli olduklannı belirttiler. Haşlanaraköldü • ÇANAKKALE(AA)- Çanakkale'nin Ay-vacık iîçesine bağlı Ahmetçe Köyü'nde, romatizma ağnlannı geçırmek için kaynar suyun içıne giren Hüsamettın Baba (58) adlı çiftçi, haşlanarak öldü. Uzun süredır romatizma ağnlanndan yakman Hüsamettin Baba adlı çiftçi, sıcak suyun ağnlannı iyileştireceği düşüncesiyle evinin bahçesindeki ocakta ateşyakü. Hüsamettin Baba, ocağın üzerine yerleştirdiğî büyükçe bır varile su doİdurduktan sonra icine gjrdi. Suyun yavaş yavaş, ısınmasıy la rahatlayan Hüsamettin Baba. su ısısının artmasına aldırmadan bidon içerisinde uyudu. Bir süre sonra kokular duyulması üzerine, bahçeye giren komşular. Hüsamettin Baba'nın bidon içindeki hoşlanmış cesedi ile karşılaştılar. 2. Beyin Oümpiyatı 9 na katılaeak Türk takınum oluşturan ycaişmacılar, düşünseloyunlannyararlarııu anlattıla KÛLTÛR BAKANLlSl V E S T E L C O C A C O l A •ABD'nin Nevv York'undan Çek Cumhuriyeti"nin Brno kentine uzanan Beyin Olimpiyatı için geriye sayım başladı. Türk Beyin Takımf nı oluşturan yanşmacılann hepsi üniversiteli. Eleme ve seçme sınavını başaran gençler, ilk sıralan zorlamak için 16 ülke takımı ile yanşacaklar. •Türk Beyin Takımfnı seçen ve organizasyonu yapan gazetemiz. şimdi de önümüzdekı yıl yapılacak olimpiyatın İstanbul'a almabilmesi için gerekli girişimlere başladı. PROG TURIZM LTD KAVAKUDERE BENETTON PRESIDENT OTEL TÜRKİYE BEYİN* TAKIMI -Organizasyonu baştansona götüren arkadaşımırNurten Berksoy ve Beyin Merkezi Temsilcisi Nevzat Erkmen, Bmo'ya gidecek yartşmacıJarla. Zeka, insanınkendisinitaıumasıylabaşlar MUHARREM AYDIN "2000 Olimpiyatlan İstanbul' da yapılabilecek mi" sorusun yanıt arandığı şu günlerde. ülke- mizi bir başka olimpiyat heyecanı daha sardı. Ilkı geçen yıl. ABD'- nin Nevv York kentinde yapılan ve ikincısi 28 Eylül-4 Ekim tanhlen arasında, Çek Cumhunyeti'nin Brno kentinde gerçekleştırilecek "2. Be>in Olimpiyatrna katıla- eak, 2'si yedek 6 kişıden oluşan 1993 Türk Beyin Takımı için ge- riye sayım başladı. Cumhuriyet'in önderliğınde dûzenlenen, Kültür Bakanlığı'- nın yanı sıra Vestel, Coca Cola. Prog Turizm. Kavakhdere Be- netton ile Presıdent Otel'in des- tekledıği Türk Beyin Takımı'nın seçıcisi Nevzat Erkmen ise gerekli altyapmın haarlanması duru- munda, 3. Beyin Olımpiyatlan"- nın önümüzdeki yıl Istanbul'da yapüabileceğinı açıkladı. Tek insan değilim' New York'taki ilk yanşmada. bireysel sıralamada dünya yedin- cisi olan Kamer Alyanakyan(28) elemelerin son smavmda eîde etti- ği 251 puanla bu yılkı Türk Takımına ilk sıradan seçildi. Bo- ğaziçi Ünıversıtesı Endüstn Mü- hendisliği mezunu Alyanakyan, 2.5 yıldır, bir Sabancı kuruluşu olan SASA'nın Çevre Koruma Bölümü'nde. pet şişelenn ekono- miye yeniden kazandınlmasına yönelik proje ve faaliyetler yü- rüten bir ekibin içinde yer alıyor. Boğaziçi Üniversitesı Çevre Bi- hmlen Enstitüsü, Çevre Teknolo- jisi Bölümü'nde yüksek lısans ya- pan Kamer'ın özel ılgi alanı ıse tı- yatro. Pangaltı Lisesi'nden Yetı- şenler Derneğı Tıyatro Toplulu- ğu'nda amatör olarak yer alan Kamer, arkadaşlanyla birlikte her yıl birkaç oyun üretıp sahne- lediğini söylüyor. Son rolünde bir Nazi subayıru canlandıran Ka- mer,"Bu yûzden cevTemdeki çoğu kişi bana. 'hakikaten değiştin mi?' diye ürkerek bakıyor! Ancak kötü de otea bir kişiliği başanyla canlandırmam bile beram için gu- rnr verici bir ola>" diyor... Kendisini. "Tek bir insan de- ğilim. Bende 4 raevsimi bir arada bulabiürsiniz. Ama yine de iyiden, haktan ve haklıdan vanayım. Haklı olduğumu karştmdakiler farkedemiyorlarsa ya da algılama biçimleri farklı olursa bazen sinir- leniyorum. Ancak normalde sa- kin. anlaytşlı ve boşgöriilü biriyim. Göndeiik yaşamda, o andaki ruh durumuma göre davranmayı terdh ediyonım" sözleriyle dile getiren Kamer'e "Insanoğlu zekasını ne- den çevre konıma alanında değil, çevrenin kirletilmesinde kullanı- yor" dıye soruyoruz Diyorkı: "Ben en çok taksi şoförlerinin A.L laş Özgür Kişisel M.Burçin Kermen Hüsnü Sincar Kamer Alyanakyan Cenk Gazen kıvrak zekalanna şaşınyorum. Mesela bu sabah hava yağmurluy- du ve Tophane'den Kabataş'a ka- dar 200 kadar insan taksi bekli- yordu. Ancak taksiciler. boş gecmelerine karşın yolcu almıyor- laridı. Herhalde insanlann çift ya da daha fazla tartfe «idemek'rini, böylece bu zekalanyla çok para kazanmayı amaçiıyorlardı. De- mokrasinin çarpıklaşmasından ötüru. Türkiye'de insanlar zeka- lannı haksız kişisel çıkarlar uğ- runa kullanıyor. Çevre kirliliğine gelince; insan aynı zamanda bir yaşam kavgası »eriyor. Çevrenin korunmasında en önemli görev sa- nayidlere ve devlete düşüyor. An- cak edindiğim izknime göre ülke- mizde çevreyi en çok kirletenler ise de\let kunıluşları! İnsanlarda- ki çevre bilinci de henüz yerleşmiş değil. Ömeğin. bana göre okullar- daki mecburi din dersi yerine. çev- re dersi konulsa daha yarartı olur. Duşüncesizlik. ekonomik kaygılar te toplumsal psikoloji çevre kiıiili- ğinde önemli etkenler arasmda. Dünya nimetlerinden en fazla ya- rarlananlar zenginler. Bu nedenle halkın ve medyanın tepkisinden çekinen de> sanayi kuruluşlannın sahipkri, dünyanın daha fazla kir- lenip yok olmaması amacıyla çö- züm için finans ayımiar. Ömeğin pet şışeler ce\reyı kırletıyor' diye elcştiriliyoruz, ancak pet şişelerie çevreyi kirletenler ürerici kuruluş- lar değil, tüketki insanlardır." Takımm. tccrubelı ve en büyüğü olan Kamer Alyanakyan, ken- dıne karşı güvenli. yanşmada ilk beşe gıreceğine ınanıyor. Kamer gibı, geçen yıl takımda yer alan Çenk Gazen (21) ıse Bo- ğaziçi Üniversıtesı Bilgısayar Mühendisliği Bölümü'nde öğ- rencı. 185 puanla elemelerde ikın- ciliği elde eden Cenk. diğer takım arkadaşlannın aksıne. felsefı ko- nular yenne kendı deyımıyle "daha basit" şeylerle ilgıleniyor. Diyor kı: Felsefede son yok "Ne bilevim şu sıralarda, bisik- lete binmek ya da tenis maçı se>- retmek gibi! Liseden sonra felsefi konular üzerinde kafa yormama- \a başladım. Çünkü bu işin sonu yok. felsefede sonoca vanlamıyor. Bu yüzden mekaniklc uğraşıyo- rum. tamirat gibi mesela. Bulma- ca meraklısıy ım. ancak günlük ga- zetelerin bulmacalan çok standart olduğu için onlara bakmıyonım. Halbuki böyle yarışmalarda yeni sorular >ar. O anda keşfedip çö- züm şeklini buluyor \c çöziûne öyle ulaşıyorsunuz." Pekı insanın zekasını kötü yonde kullanmdsını nasıl değer- lendıriyor "İnsanın zekasını körüye kul- lanması. bence belki de çok doğal bir şey. Nasıl hayvanlar birbirleri- ni yivoriarsa insanlar da zeka- lanyla birbirlerini yiyor! Bu olay hepimiz îçin kötü ancak oluyor. Bu olay ın karşısına geçmek de çok zor, ancak belki insan zekası iİer- ledikçe, zaman içinde zekay ı körü- ye kullanma olay ı da yok olur." Takımın en kuçük üyesı A. Llaş Özgür Kişisel (18) ise OD- TÜ Elektronık Bölümü öğren- ası. 175 puanla elemelerde 3. sırayı alan Kişisel. hayat görü- şünu "Her şeyi yapabileceğime, daha doğrusu kendimi böyle bir süreçten geçirroem gerektiğine inannıak" bıçımınde ıfade edıyor. Kendisini sınırlı hisseden insan- lann arasına gırmekıen kaçındığını belırten Kişisel. bir sürc önce. "müthiş derecede önemli bir olaydı" dedıği Mate- matik Olımpıyatlan'na da ka- tılmış. ancak ekıp olarak elde et- tiklen başannın, başta basın ol- mak üzere, Türkiye'de yeterince yer almamasına çok üzülmüş. Fotoğrafla ilgilenen ve ilk kışıse! sergısini de açan Ulaş Özgür Kı- şısel. günlük yaşamda soyadı gıbı "kişiser* olmadığını. özgürlüğü- ne çok düşkün olduğunu. ancak çevresıne önem vermeye çalıştığını vurguluyor. "Elbette ben de ayda yıUia bir eğlerarim, ama başka insanlann koyduğu eğ- lence sınırlannın içinde biılunmak- tansa çocuk oyunlan oynaıtıaktan hoşlanınm" dıyen Kişisel ıçin ma- tematik zihın açan. ıçıne gırdiğın- de hıç dışanya çıkmak iştemedığı bır oyun. Ancak Ulaş Özgür. di- ğer insanlarla ilişkılerinın yozlaş- maması ve para kazanmak zo- nında olduğu için dış dünyayla ilışkisını tümüyle kesmiyor. Geçen yıl da elemelere katıhp başanlı oİamayan Hüsnü Sincar (27), 168 puanla amacma bu yıl ulaşmış Boğaziçi Cniversitesı 5O.Uluslararası Venedik Film Festivali'nde ödüller bu gece veriliyor YeniDalga'Fun ÖUiDalgalarınttl MEH1V1ET BASLTÇU VENEDİK- Bahk baştan mı kokar? Kuşkusuz öyledir. Taze olup olmadığı da baştan belli olmaz mı? Venedik'te bu gece verılecek ödülle- re kimlerin yakın olduğunu kestirebil- mek için de önce balığın başına bak- mak; yani, jürinin kımlerden oluştu- ğuna göz atmak gerekiyor. Başkan Peter Weir ve James Ivory dışında -ki onlar da belirli bir ölçüde- adlan med- yalann ağzına sakız olan yıldız oyun- Benim İçin*(Helas Pour Moi) dört dörtlük bır Godard filmi. Derinden gelen. ağır, kopuk kopuk, ama güçlü dalgalarla sinemalan dolduran bir fılm. Boğulmaktan korkanlar kaçıp gıdiyorlar. Sinemada bir öykü anlat- manın zorluğunu mu anlatıyor yine Godard? Evet. haksız da değil bu te- mel konuyu işlemekte. Giderek ya- vanlaşan, standardize olarak kişilik- sizleşen. böylece ruhunu yitiren sözümona evrensel sinema diline karşı yürekli bir direnişi sürdürüyor Jean- nettiği *Bir Bron\ Öyküsü'nden (A Bronx Tale) hemen sonra ızledım. Ye- dinci sanatm yaşayan en büyük o\un- culanndan biri olan Robert De Nıro. 1960'h yıllarda. İtalyan mafyasıyla ya- kın ilışkiler ıçine giren on yaşındaki bır çocuğun öyküsünü. içten, sıcak bir dil- le anlaüyor. Bilinen temalan bir kez daha işleyen, konusunu çekıci ve sü- rükleyici bir biçimde anlatmanın öte- sinde bir iddiası olmayan bu filmle. Godard'ın sineması arasmda ne kadar da çok fark var! Önemli olan, her ıkisi- Yimu'nun 'Qui Ju'nun Öyküsü' adlı yapıtı kadar sivnlemiyordu. Söz ko- nusu üç fılm içinde en başanlısı genç kadın vönetmen Clara Law'ın görsel açıdan gerçek bir şölen olan ve yer yer Akira Kurosavva'nın 'Kagemusha'sını anımsatan tarihi bir fresk nitelığındeki güçlü fılmı 'You Seng'ti. "Mostra'nın bu yıl başına çöken ka- ra bulutlar. Uluslararası Sinema Eleş- ürmenlen Federasyonu'nu da (FIB- RESCI) harekete geçirerek Lido'nun Jean-Luc Godard'ın "Yazık Benim İçin" adlı fılminde Genırd Depardieu bambaşka bir oyunculuk sergjliyor. cu ya da yönetmenlenn bulunmadığı, sözcüğün geniş anlamıyla uluslararası bir jün iş başına getırilmiş. Her tür be- ğeninin. değişik kültürel yaklaşımlann temsil edildığj bır seçıciler kurulunun kolaylıkla aynı adlar üzerinde birleş- mesi kuşkusuz kolay olmayacak. Ka- ğıt üzennde gozüken o kı Venedik. yaratıcı sinema örneklerine pnm ver- meyi sürdürecek. Bertrand Blier'in. Sibio Soldini'nin ya da Asyalı bir yö- netmenın, örneğın Robert Altman'ın ya da Krzysztof Kieslow>ki'nin yanın- da yer alması sürpnz sayılmayacak. Pckı Jean-Luc Godard'a nasıl bir yer bulacaklar acaba? Evet. "Mostra'nın son günlennde Lıdo kıyılan Jean-Luc Godard'ın 'Ye- ni Eski Dalgalan' üe boğuştu.. 'Yazık Luc Godard. Sinemanın yalnız görün- tü tekniği olmadığını, öykü anlatmak- la yetinemeyeceğini haykınp duruyor. 'Yazık Benım İçin'de bambaşka bir Gerard Depardieu çıkıyor karşımıza. Godard sözcük oyunlannı çok sevdi- ğine göre biz de işin kolayına kaçarak Gerard Depardieu'nün soyadının son hecesi olan 'Dieu'nün, Fransızcada tann demek olduğunu anımsatahm. Aslında, Belmondolar't. Delonlar'ı, Depardieu'leri beyazperdede tannsal- laştıran baş büyücü Jean-Luc Go- dard'dır. Ve bu kez metafızik temalar daha da ağırlık kazanmıştır. Bir rastlantı somıcu, "Yaak Benim İçin'ı. Robert De Niro'nun yönetmen- lik denemesi olan, aynı zamanda oyuncu olarak da kendi kendini yö- nin de birlikte var olması, izleyicısine ulaşabilmesi değil mi? Evet. işte bu da Venedik'te mümkün oluyor. Asya sinemasının başansı Venedik'- te, bu yıl da yınelecek mı? Bu soruya olumlu yanıt vermek güç. Ancak. ya- nşmalı bölümünde sunulan biri Hong Kong, dığeri Çin, bır dığeri de Tacikıs- tan yapımı olan üç fılm. her ne kadar olağanüstü bir düzeye ulaşamamış ol- sa da şu gerçek bır kez daha kanıtlanı- yordu: 'Asya kıtası'nda sinema teknik açıdan Batı sinemasını aratmayan ko- şullarda. yeteneklı yönetmenler tara- fından yapılmakta ve dünya sineması içinde giderek sağlam bir y eredınmek- tedir. Ancak, Asya filmlen bu kez. gecen yıl 'Altm Aslan'ı kapan Jang karanlık gözüken geleceğj konusunda bir bildıri yayımlamasına neden oldu. FIBRESCI Başkanı Malcolm Derek ve Genel Sekreteri Klaus Eder ımzala- nnı taşıyan bıldinde "Ellı yıllık zengin geçmişiyle, festivalin kendisi sinema tarihinin bır parçası olmuştur... Yara- tıa sinemasının (Author's Cinema) önemli bir gösten yen olan "Mostra"- nın. ellinci yaşını kutlarken geleceğini tehlıkeye sokan cıddi sorunlarla karşı karşıya gelmesi. üzüntü \encidir.(...) Venedik Film Festivali'nin. diğer ulus- lararası festıvallerle yanşabılmek ıçın sağlam bir parasal temele ihtiyacı var- dır. Bütçede yapılan kısıtlamalar festi- valin ıçenğini ve prestıjinı zedeJemek- tedir" görüşü vurgulandı. Bilgısayar Mühendisliği mezunu Sincar. matematik problenvleri- nın yanı sıra bılgısayarda oyun oynamayı seviyor. Temel ilgi alanı ise edebıyat olan Sincar, özellikle Rimbaut'un şiırlerini Fransızca okuyabilmek ıçın li- sanını geliştırmekle meşgul. İlk kez yurtdışına çıkacak olan Hüs- nü Sıncar'ın amatörce yazdığı şiir %e öyküleri de bulunuyor. Ya- bancı dillere ve yabana dıldeki şıirlere meraklı olan Sincar, u Çnn- kü Lorca, Neruda ve Rimbaut gibi birçok şair, hiçbir şey beklemeden kendisini şiire adamış. Ama bunun bir amacı olmalı. Ben de bunu araşhnyorum. Sayılann arkası- ndaki kavram ve anlamlaria. keli- melerin arkasındakiler çok farklı. Mesela Sıvas'ta öldürülen şair Merin Altıok'un bulmaca gibi yazılmış çok savıda şiirini oku- dum. Ancak politikacılar. sözcik- leri arkalanndaki anlam ve kav- ramlan algılamadan bilincsizce kullanıyorlar" diyor. insan öldüren zeki değil Kendisini "iyiyi arayan ve iyi olmay a çalışan, yaptığı her şeyden zevk alan, güzel yaşamaya çalı- şan, her anı değerlendirmekten yana bir insan'* olarak nıtelendi- ren Sincar. "Zekâ neden insanlan öldürmek için kullanılıyor. zeki in- san ile aptal insan hangi çizgiyle birbirinden aynlıyor" sorumuzu ise şöyle yanıtlıyor: >l Örneğin atom bombasınm bu- lunmasını ele alalun. İnsanlar ta- mamen bilim yapıyorken birden ortaya bir canavar çıkmış. Daha doğrusu, zekasını insanlan öldür- mek için kullananlann zekasından şüphe etmek gerek. Ben böyle in- sanlann zeki olduklanna inanmı- yonım. Bence aptal insan, kendini tanımaya çahşmayan insandır. Fark, kendini tanımakla başlıyor. Böylece insanın zekası gelişiyor. Çünkü o zeka sonralan körekbi- lir. İnsanın kendisini dünyanm merkezi olarak gönnek yerine onun bir parçası olduğunu kavra- ması daha ideal." İTÜ. Elektronık ve Haberleş- me Mühendisliği öğrencısi, ikinci yedek üye Ferhat Çalapkuhı'nun (21) bulunmadığı söyleşıde; söz sırası şimdi de takımın diğer ye- dek üyesi olan, Boğaziçi Üniver- sıtesı Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 4. sınıf öğrencisi M.Bur- çin Kermen'de (21). Özel ilgi duyduğu matemati- ğın, ilkokuldan bu yana, kendisi için ders olmaktan çıktığını söy- leyen Burçin. matematıği yalnı- zca rakam olarak görmüyor. Matematikte sonuca ulaşmanın msana verdıği hazdan mutlu olan Burçin aynca, bilgisayan kendi- sine arkadaş olarak bilinçli seç- rmş. Ancak bılgisayann bir "amaç" değil, amaca ulaşmak için kullarulması gereken bir "araç" olarak algılanması gerek- tiğini belirtiyor. Çünkü bilgısa- yar amaç olursa kötü yolda kul- lanılabilirmiş. Özellikle küçük çocuklann, bütün gün ellerinde "Tetris"lerle dolaşmasından çok rahatsız olu- yor. "Çünkü" diyor ve devam edıyor "Bilgisayar insanlann, özellikle çocuklann çevresine dn- var örmesinde etkili. dehşet bir alet. Çocuk ise içine dönük, kendi- si) le banşık olmayan, kendisini tanımayan. hatta uzaklaşan birisi oluyor. Hızla ilerleyen bu dunıma hedi ve kesin çözünı bulmak gere- kiyor. Çünkü 10-15 yıl sonra tek- nolojinin de ilerlemesiyle döşünen bilgisayar gibi. insanlann yaptı- klannı uygulayaeak müthiş bil- gisayarlar olacak. Bence insan, deprem gibi doğal felaketlerden daha tehlikeli. İnsanlar ve dün- yanın yok olması açısından. Böyle giderse birkaç nesil sonra dün- yanuı sonu gelecek." Çocuklara düşkün olan, onlar anlamaya çalışan Burçin. onlark ilgjli düşüncelerini dışa vurduk- tan sonra, bilgısayar mühendisli- ğinden çok, psikolog olmayE yatkın görünüyor.-.Bunu kendis de kabul ediyor, ancak bilgisa yan a m ^ değil, para kazanıp ya şamını sürdürebılmesi için bi araç olarak gördüğünü tekrarjı yor...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle