Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16AĞUSTOS1993PAZARTESİ
DIZI
YAŞAYANALEVILIK
Pir herkesi olduğu gibi kabııl eder
ÂÂ acı Bektaş Veli. kurtla-kuzuyu,
arslanla-ceylanı, yaru farklı yaratıklan.
farklı düşüncelen, at fıkirleri "sevgı ve
muhabbetle kucağımızda dost ederiz" di-
yerek düşünce özgurlüğüne verilmesi ge-
reken öneıru vurguluyor.
Pirevi'ne yapılan cami
Haa Bektaş Veli KüUıyesı Hacıbektaş
ilçesinin orta yerinde. büyük bir bahçenin
içinde batıdan doğuya doğru uzanan. iç
ıçe üç aviunun içindeki türbeler ve diğer
hizmet binalanndan oluşmaktadır.
İlk yapı.-Çıle Evı'dır. Bu Haa Bektaş
Veli zamanında yapılmış. daha sonra çe-
şitli donemlerde yapılan restore ve yenıle-
melerle külliye bugünkü halinı almıştır.
Türbe. Orhan Gazı zamanında yanı
1338 yıllannda basit bir yapı olarak Çıle
Evi'ne eklenmiştır. Bugünkü sekizgen bir
zemın üzenne l'ncı Murat zamanında.
Seyyit Ali Sultan tarafından 1385 yıhnda
yeniden vapılmıştır.
II. Beyazıt tarafından 1485-1486 yılla-
nnda türbenin çevresi yeniden yaptınl-
mış. tanzjm edilmiş ve kubbe kurşunla
kaplanmışur.
Külliye içindeki Balun Sultan Türbesi
ise Dulkadiroğullan'ndan Ali Bey tarafı-
ndan ınşa edilmıştir
Çeşitli tamır ve eklentiler dışında küllı-
yenin temel yapısı bu şekilde korunmuş-
tur.
Külliye içindeki cami ise II. Mahmut'un
AlevileTe "hediyesidir". Bununla da yetin-
memış. 23 Cemaziyel ahiri 1243 tarihli fer-
man iîe Miladı 1827 yılında türbe dışında
kalan tüm külliyeyı yıktırmıştır. Küllıye
daha sonra, 1869-70 yıllannda Abdülaziz'-
in padişahhğı sırasında, postnişin Ali Ce-
malertin'ın nezaretinde yeni baştan
yapılmıştır. Bu geniş çaplı restorasyon ve
ınşadan sonra bazı onanmlar dışında kül-
liye bugüne kadar gelmiştir.
Vakıflar Genel Müdürluğü. 1964 yı-
llannda tamire muhtaç yerleri onarmış,
külliye 16 Ağustos 1964 yılından bu yana
Kühür Bakanhğı'na bağlı müze olarak
halka açılmıştır.
Haa Bektaş Veli Külbyesi. üç avlu ve iki
türbeden oluşmaktadır. Bunlar.Nadar
Avlusu, Dergah Avlusu, Hazret Avltıstı;
Hacı Bektaş Veli Türbesi ve Balım Sultan
Türbesi'dır.
Küllıyenm bınna avlusuna "altın avlu"
anlamma gelen Nadar Avhsu adı verilmış-
tir. Bu avluya cümle kapısindan girilir. Es-
kiden bu kapıya "Taç Kapı" da denilirmiş.
Tamırden önce kapısında şu kıtabe
varmış
"Burası aştklarm kabesidir.
Eksik gelen tamam olur"
Buraya akın akın gelen halk. ya evlerde
dedelerfe birlıkte dar yerlerde tıkış tıkış
cem ayinine katılabiliyor, ya da böyle bir
olaya tanık bile olamadan geldıği gibi dö-
nüyor... Hacıbektaş kasabasında bile.
Hacı Bektaş Veif nin anısına ona saygının
bir ifadesi olarak bir cem evi binası yoktur
Kültür Bakanhğı'nın lörenler için yapma-
ya başladığı amfıteatr ise henüz ınşaat ha-
lindedir.
Hacı Bektaş Veli Türbesi
BALIM SULTAN TÜRBESİ (FOTOĞRAFLAR: GARBİS ÖZATAY)
KüJliyenın en kutsanan. saygın, sevgı
duyulan mekanını Pir'in türbesi oluştu-
rur. İnsanlar buraya girerken heyecan-
lamr, hıçkınklarla ağlar. üzülürler. Kendi-
lerini kaybederler Ta dış eşikten ıtibaren
büyük bir sevecenlikle. sa\ş ıle merdiven-
leri. yerleri, sandukalan öperek bu ulvı
insanın sandukasının başına gelirler.
Hacı Bektaş Veli Tüıbesi'm törenler bo-
yunca yaşh genç. köylü kentli yüzbinlerce
insan zıyaret eder. adak adar, dua eder, dı-
leklerde bulunur. Herkes ıçınden geldiğı
gibi. olduğu gibi ibadetini yapar, duasıru
eder. Başörtülü ana da vardır. kısa etekli
gelin de. başı açık olan da, mıni etekli olan
da. hepsi olduğu gibi Pir'in huzuruna
çıkar. Sultanahmet Camisı'ndekı gibi Hı-
ristiyanlara, Yahudilere. dınsızlere vs. tür-
ban bağlamak yoktur. Pir. herkesi olduğu
gibi kabul eder. Her türlü şekilcilikten.
gösterişten uzak olarak...
Hacı Bektaş Velı Türbesi'ne, Kırklar
Meydamnın sağından. etrafı mermer
kaplama küçük kapıdan içeri girilir. Mer-
mer kaplamalann işlcmelen arasında üç
balık ve dört güvercin motifi vardır. Gü-
vercinin Haa Bektaş Veli'nin hayatında
ve düşünce dünyasında simgesel yeri var.
Onu, Horasan'dan Suluca Karahöyük'e
Pirler Meclisi güveran donunda göndenr.
Anadolu'da banşı, dostluğu, kardeşlıği.
sevgiyi kitabeleşürsin diye..
Balım Sultan Türbesi
Balım Sultan Türbesi. küllıye ıçınde
Haa Bektaş Veli'den sonra dığer önemli
türbedir. Yeri Hazret Avlusu'nun doğu-
sunda bulunur. Selçuklu mimarisine göre
inşa edilmiş, klasik kümbet biçımindedir.
Türbenin önündeki kutsal dut ağaanın
Ahmet Yesevi'nin, Anadolu'ya atıp bura-
ya düştüğüne inanılan ve "köseği" dıye nı-
telenen "karadut" ağacıdır. Her yıl bol
ürün verir. Aynca dut ağaci, dılek ağaa
olarak büyük ilgi görmektedir. Özellikle
kadın ziyaretçilerin dileklerinden oluşan
bez ve ip düğümlerinden ağacın dallan ve
gövdesi görüimemektedir.
MustafaKemal,
Hacıbektaş'ta
Dergahı ziyaret strasında tüm ızleyenle-
rin ilgisıni çeİcen yerlerden biri de Atatürk
için aynlan köşedir. Bu köşe Kurtuluş Sa-
vaşı yıllannda Atatürk'ün Hacı Bektaş
Dergahı'nı zıyareti anısına düzenlenmiş.
Mustafa Kemal. Erzurum-Sıvas Kong-
resi dönüşü 22 Aralık 1919'da Mucur'a ge-
lerek geceyi burada geçırir Ertesi gün
Haabektaş'a hareket eder. Çelebi Cema-
lettin Efendi, Atatürk'ü karşılar.
ATATÜRKün
HAC/BEKTAŞa
GELİŞİ
22-23 ARALIK 1919
Bu karşılama çok önemlidir.
Bir zamanlann Ankara Valisi Sun
Paşa, Haabektaş'a geldiği zaman Beştaş-
lar'a kadar arabasıyla gelir. Ondan sonra
yeri niyaz eder. yürüyerek dergaha
ulaşırmış.
Gene İttihatçı Talat ve Enver Paşalar
ıktidara geldıkten sonra Haabektaş'ı zi-
yaret etmışlerdir Onlardan önce Meşruti-
yet Padişahı Sultan Mehmet Reşat tahta
çıkınca Çelebi Cemalettin Efendi'yi ziyaret
edip hediyeler götürmüştür. Atatürk açısı-
ndan Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda Alevile-
rin desteği önemli idi. Atatürk Haabek-
taş'ta bir gece kalır, Çelebi Cemalettin
Efendi ıle yenilip ıçilir Haa Bektaş Veli
Türbesı ziyaret edilır, dede postunda otu-
ran Sahh Niyazi Baba ıle üçlü olarak özel
bir görüşme yapılır. Bu gızli görüşmeden
sonra Çelebi ve Niyazi Baba. Atatürk'e
destek sözü venrler. Böylece Aleviler,
Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda ve daha sonra
Atatürk devrimlerinın uygulanmasında
cumhuriyetin en kararh ve ıstekli desteğinı
oluştururlar
23 Nisan 1920'de Türkıye Büyük MiUet
Meclisi (TBMM) açıldığında Çelebi Ce-
malettin Efendi, Kırşehır Mebusu ve
Meclis Başkan Vekili olarak Meclis'te ye-
rini alır.
Dağlann taşlann dile gelmesi
Haabektaş kasabasında, külliye dı-
şında halkın kutsal kabul ettiği, k'urban
kesıp adak adadığı. nıyaz olunup cem ve
semah dönülen bir dizi yer daha var.
Halk. Haa Bektaş Veli Türbesi dışında bu
yerlen de ziyaret eder. kutsar. ziyaretini
tamamlar.
Bunlann başında Çilehane, Çiledağı
veya Deliklhaş denılen yer gelir. Çiledağı
ilçeye yaklaşık ıki kilometre uzaklîkta yer
aJıyor. Rivayetlerde Haa Bektaş Veli'nin
çile doldurduğu yer olarak geçen taştan
oyulmuş küçük bir mağaradan ibarettir.
Halk buraya bugün Deliktaş demekte
ve bu taştan geçerek günahlanndan
anndığına inanmaktadır. Adeta günah çı-
kanldığına inanılmaktadır. Taştan gece-
meyenin günahı, hatası olduğuna ınanılır.
Gelen ziyaretçiler. zaman zaman bağla-
ma eşlığınde ve dedeleri öncülüğünde,
cem yapıp ÇiledağYnda turnalar gibi se-
mah dönüyorlar. Bu cem ayınleri sırası-
nda transa geçen kışiler tüm toplumu duy-
gulandınyor, coşturuyor. Kendilennı tu-
tamayan yaşlılar ağlıyorlar.
Çilehane'de, Deliklitaş dışında. ağnlara
ıvı geldiğıne inanılan Kulunc Kayasj, dilek
tutulan Kutsal Alıç Ağacı. Zemzem Çeş-
mesi \e VeUyettin Çelebi Türbesi vardır.
Buralar da ziyaret edilip kutsanır.
Yürüyen Kaya
Hacıbektaş'taki Bala Mahallesi nde ise
Bektaş Çelebi Türbesi, Yürüyen Kaya adı
da venlen Atkaya vardır. Zir MahaUesT-
nde ünlü Akpınar Çeşmesi'nın yukan
kısmında ise Kadınak Ana'nın babası
îdris Hoca'nm üç odalı evi bulunuyor.
Ankara yönünden Haabektaş'a girer-
ken yığma bir höyük bulunur. Rivayetler-
de Haa Bektaş'ın güvercin donunda ilk
göründüğüne inanılan Kara Höyük bu-
raadır. Ak Pınar ve Hamur Kaya da bura-
dadır.
Dığer bir kutsal yer de Hırka Dağıdır.
Hacı Bektaş'ın hırkasını yaktığı söylence-
den adını alan dağ, kasabarun 15 km gü-
neyındedir. Volkanik olan 1670 m rakımlı
dağın çevresindeki meşe ormanlan Yunus
Emre'nin Taptuk Emre Dergahı'na
taşıdığma inanılan meşelenn geldiği or-
mandır.
Hacıbektaş'ta ziyaretçilerin sel gibi akıp
geldiği yerlerden biri de Beştaşlar adı veri-
len yerdır. Beştaşlar'da kurban kesilen.
lokma dağıülan yerin yanı sıra bir de adı-
na sansürlü bır şekilde "konuk evi" deni-
len "cem evi" vardır, kapısında jandarma-
lann beklediğı.. Suyu, ışığı ve oturacak
yen olmayan gecekondu gibi.
Buna rağmen yurdun dört bır yanında
\e Avrupa'da işçi olarak calı^an Aleviler
törenler sırasında cem evini şenlendiriyor-
lar. Kurbanh adaklarla. bağlama eşlığin-
de dedelerle bırlikte cemler kuruluyor.
Kadırüı erkekli semah dönenlerin "AB,
Ali, Dost, Dost" nıdalan izleyenleri ve
katılanlan başka dünyalara abp götürü-
yor.
Dedebağlan ise ilçeye iki kilometre me-
safededir. Eskıden vakıf olarak dergah
malı imış. Dergaha hizmet eden dervişle-
rin sebze meyve ihtiyaçlan buradan karşı-
lamrmış.
Bugün ziyaretçilerin kurbanlannın ke-
sildiği, kazanlann kaynadıgı, lokmalann
dağılıp yendiği mesıre yeri .
Törene gelen ozanlann. semah ekipleri-
nin ve buna benzer etkınliklerin en yoğun
yapıldığı yer Dedebağlar'dır.
Hacı Bektaş Dergahı dışında. Alevilerce
kutsal sayılan ve yüzyıllardır gizli açık zi-
yaret edilen türbelerin başında Antalya-
Tekke köyündekı Abdal Musa Türbesi,
Isparta Ulubey'deki Veli Baba Türbesi. Es-
kişehir'dcki Seyit Battal Gazi ve Sücaattüı
Veli Sultan Türbesi ıle İzmir-Kemalpaşa'-
deki Hamza Baba Türbesi gelir.
YARU: TOROSLARIN PİRİ:
ABDAL MUSA
YAŞAYAN A L E V İ ÖNDERLERİ:
BektaşUerin Ruhani önderi
Doç. Dr. Bedri Noyan:
Şeriatın
yobazı gibi,
tarikaünda
yobazı var
Hacı Bektaş Veh Dergahı "Babagan" kolu
postnışinı Daç.Dr. Bedri Noyan Dedebaba'yî
Iznür Kuşadası Kadudar Denizi'ndeki müterazı
yazhğında bulduk.
Bedri \oyan kendi ifadesi ik; "Hazreti Pir
Hünkar Hacı Bekta$ VeU Dergah Şerifi Post-
nijini Hadim-ül Fukara (fakirlere hizmet eden)
Doç.Dr. Bedri Soyan Dedebaba"diye tanıtıyor
tarikat kimlığinı.
Anadolu Alevilerinde dini örgüılenme esas ola-
rak üç kuhardan yürüyor. Bunlardan ilk ikisi
Haa Bektaş Dergahı na bağlı Çelebiler ve Baba-
gan koludur. Vçüncü kol ise. ocaklara bağh de-
delerdir. Bu bağımsız dedelıkler daha öncelerı
Erdebil ve Haa Bektaş Dergahlanna bağlı olup
çeşitli tarihsel nedeitlerle bağunsız kalmış vapı-
lardır.
Bunlardan bır kısım ocağın tarıhinin. Hacı
Bektaş Veli'nin Anadolu'ya gelmesinden daha
eski zamanlara dayandığı eldeki şecerelerden ve
dığer belgelerden anlaşıİn or Şecerelerden hare-
ketle Hacı Bektaş Veli'nin soy kütüğünun tmam
Musayı Kazun'dan gelmesine karşm ba:ı ocak-
zade dedelerin şecerelerinin tmam Zeynel Abi-
duı'e dayandığı ifade edilir.
İşıe Doç.Dr. Bedri Noyan Dedebaba. Hacı
Bektaş Dergahı Babagan koluna bağlı seçimle
postnişin olan şu anda yaşayan et*büyük Dede-
baba dır. Kendisine bağlı Amerika 'dan A vustral-
ya'ya kadar yol süren dergahlar \ardır. Bedri
Noyan ı kendisine bağlı halife babalar; "Bekta-
şiUğin Tartışümaz önderi, Kutuplar Kutbu"diye
tanıtıyorlar. Bedri Noyan unvan olarak dünya
Bektaşilerinm en büyük ruhani lıderi olduğu gibi,
yaş olarak da enyaşhiarıdır. 19}2 Serez doğumlu
olan Bedri Noyan 82 yaşmdadır.
Dünya Bektaşile-
rinin ruhani lideri
Bedri Noyan la
Bektaşilik üzerine
söyleştik.
Bedri Noyan
daha biz sormadan
Luiiun'nutu başlauı.
Son yıllardaki tari-
katçilık teriminden
çok rahalsız olsa
gerek ki. sözlerine
bunu rurgulayarak
başladı.
B. NOYAN -
Bizı de tarikat ola-
rak görüyorlar.
Halbuki biz tarikat
değılız. mezhebiz.
Bektaşilik de mez-
hep, Alevilik de
mezhep. Bızı de on-
lann yanında görü-
yorlar. Halbuki o
tarikat denen
adamlarda softalar
var. Şeriatın yobazı
gibi, tarikatjn da
yobazı var. Şimdi
bizi de onlann
arasına sokmuş
pluyorlar. Biz
İslam'ın karşısında
değiliz. Müslü-
manız. Ama onun
dış anlamında de-
li i d
TÜRBEDE ARSLANLIÇEŞME
ş
ğıliz, iç anlamında.. Yani zahir diyorlar eskı ta-
birle Zahıri değıl. Batıniyız. Misal vereyim size.
Bir Sünni Müslüman elini yüzünü yıkıyor. abdest
alıyor. değil mi? Biz de elimizi >üzümüzü yıkıyo-
ruz ama. bu dış temizük. Asıl abdest içini temizle-
mek, gönlünü temi/lemek, ahlakını temizlemek.
O anlamın üzerindeyiz. Dört kapı 40 makam dı-
yoruz. Dört esasa ayınyoruz bır insanın, mane-
vı ilerlemesini: Bunun ilki şeriat taban. Şeriatsız
tarikat olmaz. Şenat, onar makamı var her bi-
rinde. Ondan sonra tarikat geliyor. yol demek-
tır. Gidiş yolu.. Mahkemenin temyizine benzı-
yor. Orada o iç anlamlara geçiyor Şeki1lerden
merasimden bıraz ilerleniyor. Ne oluyor? Bır
marifet sahibı, bır bilgi sahibı oluyor sonunda
artık. tşte işın felsefesine gırdiniz. Onunla da
gerçeğe gidılıyor. Gerçekten önceyi araştırma.
tankatın gidiş yolubu. Onun ıçın biz İslam'ın
karşısında değiliz. İslam'a sonradan sokulmuş
uydurmaların. batıl dedikkri şeylerin karşısın-
dayız. İslam'a hürmetımız var. Ne yapıyoruz
biz. mertebe sırasiyle Allah. Muhammed, Ali
dıyoruz. Aleviye indirmişız. Bunun izahı var.
Alevı kelimesi, bizde Ali'ye taraftar olmak, Ali'-
nin gidışinin yanında olmak demektir. O mana-
da bizim yolumuz Alevi sayılıyor. Yalnız bizde
Alevi ismini alanlar, annesi, babası, Alevi olan-
lann çocuklan sayılıyor.
CEMAL ŞENER - Eleştiriler var. Aloiler,
Bektaşiler Hz. Ali'yi Allah kabul ediyor diye. Bu
konuda ne düşünüyorsunuz?
B. NOYAN - Âllahi diyorlar onlara. Onlara
Gahye diyorlar. Yani düşünce dışma çıkmışlar.
Bizde böyle bır Alevi olmaması lazım. Yok-
tur aslında. Var diyenler bilmiyorlar. Bilmeden
söylüyorlar... Yazılanmda da yazdım Tür-
kıye'de böyle aşın bağlılık taşıyan Alevi yok.
Buna da inandırmak lanm. Yani bılmeyenler.
bilmeyerek bunu yürütüyorlar. benım anladı-
ğım bu... Mesela Kuran-ı Kerim, laikliğın ka-
şısında değildir. Neden karşısında olsun? Ku-
ran-ı Kerim'dedevlet, hükümetyok. Sadece Al-
lah'la kul arasındaki muameleler var Yani Ku-
ran laık bir kitap. Yalnız ne var? Kuran-ı Ke-
rim'de de var: Ben bunu Arapça ındirdim. Ne-
den? Beni okusunlar. anlasınlardiye.. Bizdedi-
yoruz ki, Kuran-ı Kerim Türkçe okunmalı. ne
dedığı anlaşılmalı. Arapca metınde ash öyle gel-
dı dıye Arapçası da bulunsun ama, bana Arap-
çası ne verebilir? Bir şey vermez. Olsun. Sonra
Kuran okunurken anlamadığı halde, ağlayan-
lar oluyor. Niye ağlıyorsun? Yani ağlayacaİc bir
mevzu yok ortada faraza. Ama onun müzikal
ntmıyle heyecanlanıyor ınsanlar anlamadan.
Süleyman Çelebi Mevlid'i Türkçe olarak
yazmış, camiye sokmuş Türkçe'yi. Mevlid iba-
det değildir ama, camiye girdıği için Türkçe'yi
camiye soktuğu için okunsun kabul ediyoruz.
Ama bu ibadet değıl. Bu dini bir merasim. He-
yecan göstenlen oluyor mevlit okunurken.
Şimdi asıl mesele, Türkçe Kuran'ı camiye sok-
ma meselesi Ben Kuran'ı manzum olurken
Türkçe'yeçevirdim. Bastınldı Gayem. ıbadetin
Türkçe olması. Atatürk de bu davada idi. Kı-
tabın önsözünde bunu da yazdım. Mehmet
Akıfi anlattı. Atatürk'ten kendisınden dınle-
dım. Atatürk neden kınldı Mehmet Akife? Bu
mauzum çevınyı ondan ıstedi. yaptırdığı halde,
softalığı tuttu yaktırdı Bunlar yayımlandı. Ben
de onu kitabm önsözüne koydum. Atatürk'ün
çok istediğı bir şeyı ancak Cumhuriyet'in 50. yı-
ldönümunde bitirebilmiştim
CEMAL ŞENER - Bize biraz kendimzi tanıtır
mısımz?
B. NOYAN - Benım hiçbir iddiam yok. Bana
"Kutup" diyorlar, bılmem ne diyorlar. Bunlara
gülüp geçiyorum. Ben insanca bir düşünceyi
tamyorum. İnsan sevgısi esas, aşk esas Tasav-
vuf şiirlerimi bastığım kıtaba da "Enel Aşk"
adını verdim. Yani Mansur; "Enel Hak" demiş.
Allah dediğın aşkın
ta kendisi.. "Ben
Aşkım" deseydi
kelleyi vermezdi.
Ben de Türk tasav-
\ufuna "Enel Aşk'-
'ı getirdım.
Merasimimizde
de bunlan söylüyo-
ruz, gösteriyoruz.
Ant içme, söz ver-
me merasimi ıle bu
yolu anyoruz. Ale-
vi böyle yapıyor.
Ne söylüyoruz:
Yalan söyleme: ki-
bir. kin tutma; şeh-
\et perest olma.
Kimseyı kendin-
den küçük. kendini
kımseden büyük
görme. Gururlan-
ma, nefsine hakım
ol. Nefısle savaş
ılan ediyoruz. İşte
bunlan söylüyo-
ruz. Gördüğünü
ört. görmediğini
söyleme. Bunlar
çok güzel öğütler.
Bu verdiğim nası-
hatleri aldın kabul
ettın mı, dıye üç
defa soruyoruz.
Ondan sonra,
hadi artık rehberi-
nin nzasını al. Rehberi de onu yerine getinyor, o
da rehbenni lanse ediyor Ve arkasından rehbe-
ri dıyor ki. "Şimdi seni senden aJdık, gene sana
geri verdik. Ama bundan sonra yükün sırtına,
amelin boynuna" dıyor. Kendi kendine hakim
ol Ve bundan sonra yollan ve münasebetleri
hep rehben vasıtasiyle oluyor. Mürşit babası
oluyor, yol babası oluyor. Yol annesi oluyor.
Yani böyle bir nizam koymuşuz. O nizamla 750
sene evvelinden kadına aynı hakkı tanımışız.
Benden önce Ali Naci Baykal dedebaba idi.
Beni Hasan Ragıp Esensel yetiştirdi. Cumhur-
başkanı başhekimı olarak vefat etti. Derviş ve
baba olmam arka arkaya geldi.
Yola gırişım sırasında mürşidim benım için
şöylededi:
"Bedn Bey. 'müridi tarikat' olarak değil. 'mu-
radı tarikat' olarak gelenlerdendir " Yaru haa-
rlanmış olarak gelenlerdendir dedi. Sonra has-
talandı. Ayak parmaklannda beslenme zorluğu
oldu. İşte ben onu doktor arkadaşlanma göste-
riyordum, Ankara'ya geliyordum. Bır günde
kalk gel bana dedi, davet etti. Atladım uçağa
gıttım. Müsveddelık yazılmış bir kağıt verdi.
Büyük tabaka halinde. Hilafetnamenin yaası
70x100 ebadında bir kağıt. Onu yazdım, mü-
hürledi Beni halifebaba yaptı Şimdi bizim yo-
lumuzda dedebabalık kaydı hayat şartiyledir.
Vefatında halifebabalann arasından birisi seçi-
lir. Beni dedebabalığa namzet olabilmem için
çağirmış. Sonra dedebabalar kendilerinden
sonra kimı secsinler diye biraz da telkinde bulu-
nabilır. Onlann ıpnde daha kabılıyetli. daha
bılgılı, daha faziletli. Dedebaba vefat etti. Beni
seçtiler. Böyle dedebaba oldum, 1960 yıhnda.
Yani nasip almamla, dedebaba olmam arasuı-
da, en kısa sürede dedebaba olma rekoru ben-
de. 1960 senesi muharrem ayi idi vefat etti. De-
mek ki. 33'üncü senedeyiz dedebaba olalı. On-
dan sonra "Aşk Rısalesi"nı yazdım. Aşk Risa-
lesı 400 sayfalık bir kitap.
YARW: NOYAN ALEVtLERİN BEKTAŞİ-
LERİN DÜŞLTNCELERİNt ANLATTVOR.
DOÇ. DR. BEDRİ NOYAN'EN HAT YAZ1
ÇALIŞMALARINDANBtRÖRNEK.