18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET2 23TEMMUZ1993CUMA Çin Halk Cumhuriyeti'nin Dali kenti sırtını Cangshan dağlanna yaslamış, önünde ise uçsuz bucaksız Erhai Gölü var Geçmişin tüm ağırJığını duyan kent GÖNÜL DÖNMEZ Kentler vardır. kentlen arumsatır. Guatemala'nın dağlık bölgesınde üç yanardağın arasına sıkı^mış Anti- gua. doğanın tarihle sonu gelmez bir savaşa giriştiği, sapına dek İspanyol bir kenttir. Nice depremlerin, krater patlamalannın geriye ancak yıkık dökük birkaç duvar bıraküğı bu kentte hiç beklemediğiniz bir anda karşınıza bir tahta kapı çıkabıbr. Kaldınmtaşı sokaklanna serpilmiş Avrupa stili kafeler. bugünlerde tek tük uğrayan turistJere tereyağiı. bal- h, francalalı. yoğurtlu kahvaltı su- nar. TA. uristlere bisiklet kiralayan delikanhlann tabelasında "Bir zamanlar işsizdim, şimdihükümet kendi dükkanımı açmama izin verdi" yazıyordu. Loş ışıklı avlulara gızlenmiş U kantalarda İtalyan şarabı yudum layarak toz toprak ve hayyan pısh gjnden geçilmeyen Kızılderili köyle- rinde çektiğiniz cefanın acısını çı- karmaya çalışır, sonra 400 yıllık Pa- sodalann sedef o>Tnalı yataklannda kristal avizelere dalıp yorgun sen- yörlenn uykusunu tadarsınız Latin Amerika'dan çok uzaklar- daki Çin Halk Cumhuriyeti'nin Yunnan eyaletinde Dali kenti de sır- tını Cangshan dağlanna vermiş, önünde uçsuz bucaksız Erhaı Gölü, geçmışın ağırlığını tümüyle duyan bir kenttır. I253'te Kublay Hafı'ın eline gevmiş, daha sonralan gecmi- şin en ünlü turisti Marco Polo'nun dıline düşmüş. ondokuzuncu yüz- yıldaki Müslüman başkaldınsından yakın tarihin acısı Çin kültürel dev- rimine dek başına gelmeyen kalma- mıştır. Arnavut kaldınmlannda tu- ristlere İtalyan dondurması, pızza, Dah" halkınuı yaşanunın büyük bir ksmı evlerinin önünde ya da kaldınmlarda geçiyor. (Fotoğrat. GÖNUL DÖNMEZ) "Mac-Dali" hamburgeri satılan bu denizden 1.975 metre yükseklikteki kentın her taşının altında yıllann anndıramadığı bir tarih yüzkarası yatar. Bir zamanlar evden çok tapı- nağın yer aldığı kentte bugün bu tapınaklardan arta kalanlar depo olarak kullanılmaktadır. Bir ara so- kağa saparsınız, karşınıza kubbesız mınaresiz bir cami çıkar. Bu cami aynı bir Budıst tapınağı gibidir. Bir yamna kalaslar kümelenmış, öbür yanında işçılerin arabksız çalışü- kJan bu ancak mihrabı üstünde du- rabilen caminin onanmı hızla sür- mektedir. Tarih çemberini ters çe- virmek ve kültürel devrimin on kara yıhru bellekten silmek için el eie ver- miş Çinlılerin çabalandır bunlar. Yıkık duvann önünde Çinli ımam "selâmın eleyküm" deyip beni Çince buyur eder. Dab'nin Müs- lüman kasaplan. Müslüman lokan- talan vardır. Tabelalarda Çıncenın yanı sıra Arapça göze çarpar. Akşam üstleri ana yolda bol renk- lı. işlemeli bluzlan. Elvis paçalı pan- tolonlan ve yüksek topuklu plastik ayakkabılanyla çekık gözlü güzeller çalım atar. Kapı onlerinde yaşülar çene çalar. Pirinç tarlalannın kena- nnda genç kızlar oturup nakış işler. Evrenın her bir bucağından akın eden turistlerin kımi. sokak sokak tapınak ararken dığerleri Cannabis Sativa yani marijuana toplamaya kırlara çıkar. Çünkü Dali kenti Bur- ma ve Tayland'ı ıçıne alan altııı üç- genin bir parçasıdır ve kımi turist ıçın tarlalarda alabildığine üreyen bu tılsımlı ot en az başı dumanlı dağ- Iar ve eşsiz tapınaklar kadar ılgınçtir. Kentın tek otelınin karşısı- ndaki Cafe Bar'da jalnızça klasik müzik duyulur Kusursuz İngilizce- siyle turistJere bisiklet kiralayan uyanık delikanlının tabelası ilginç- tir: "Bir zamanlar işsız bir gençtim. Şimdi hükümet kendi dükkanımı aç- mama ızin verdı." Saat 6.30-23.30 arası parasız harita ve öğüt de verir. Dedıklerine göre manjuana da bvu- rada sağlanabilır. Çınliler her ne ka- dar bölgeye geleceğin Isviçresi gö- züyle bakıyorlarsa da şimdilerde Dalı'yi hedef alan tunstlerin çoğu "yenı bir Kathmandu" düşündedir. Kent sakinlerinın ise bu hızlı geliş- melere a\ak uydurmaktan başka yapacak birşeyi yoktur. Doğal tedavi yöntemleri, çağdaş tıbbın karşısında soluk almaya devam ediyor Nane, limon kabuğu, bir tutam zencefil...Haber Merkezi - tngiltere'de gele- neksel tıbbın yerdiğı osteopatı uz- manlanna, bellı bir eğıtimden geç- miş ve osteopati uzmanlan odasına kayıtlı olma koşuluyla tam yetki ta- nıyan bir yasa tasansı onaylandı. Osteopatı hekımlenne tam yetkı tanıyart yasa, değışen çağa ayak uy- durrna yolunda bir adım sayıüyor. îngiltere Hekimler Odası'nca daha önce ilkel ve çağdışı olarak nitelen- dirilen ılaçsız tedavi vöntemlerinin artık geçerli kıhnmasının birçok ne- denlen var. Doktorlann farkh tedavi yöntem- lerine eskıden olduğu gjbi kuşkuyla eğjlmemeleri, üstüne üstlük kendi yöntemlerinin bir bütünlevicisi ola- rak görmeleri bu nedenlerin içinde sayılmakla bırlikte. buna yol açan en önemli etmen, hekimlerin başka bir seçenekten yoksun olmalan. Bu arada doğal tedavi yöntemlerinin halk arasında son derece gözde ol- ması. bireyın kendi sağlığını gözet- mesi ve kamu kuruJuşlannın bu ko- nuda yetersiz kalması. çağdaş tıbbın beklentilere yanıt verememesi ve yine çağdaş ilaçlann çok sayıda yan etkisi olmasından kaynaklaruyor. Doğal tedavınin hâlâ soluk almaya devam ettiği günümüzde bize sunu- lan secenekler şöyle: Akupunktun 3.500 yıldır Çin'de uygulanmakta olan yöntem, hastalann bedenleri- nin "meridyen" adı venlen enerji ka- nallanna iğne baürarak denge sağlı- yor. Daha çok artrit, sırt ağnsı, ro- matizma türü rahatsızlıklarda baş- uırulan yöntem, alerji, bronşit, sin- dirim bozukluklan, uyurgezerlik, stres ve yorgunluk durumlannda da yararh oluyor. Aromaterapi (koku ile tedavi): Çin ve İran'da yaygın olan bu yöntemle hastalar bitkisel yağlarla tedavi ediliyor. Bu yağlar ya buhar banyosuyla solunum yollannı etkili- yor ya da banyo suyuna katıhyor. Ancak en etkin kullammı masajla bedene sürülmesi. Kâfuru, sedır, okaliptüs, rezene. sardunya, lavan- ta, mercanköşkü. nane, zencefıl ve çay gibi bıtki özlerinin deriye işlediği ya da saldıklan kokuyla beyne uya- nlar gönderdiğine inanılıyor. Çoğu antıseptık olduğundan bak- D,oğal tedavi yöntemlerinin gözde olması, çağdaş tıbbın beklentilere yanıt verememesi ve yine çağdaş ilaçlann çok sayıda yan etkisi olmasından kaynaklanıyor. teri vemantarlara karşı kuüanıhyor. Bunun dışında depresyon. kabızlık, smdınm güçlüğü, dolaşım bozuk- luklan, mıgren ve öteki baş ağnlan- na kaşı da bu bitkisel yâğlar büyûk ölçüde yararh oluyor. Bitkisel ilaçlar: Bitkisel ilaçlann kökeni tarih ön- cesine dayanıyor. Çağdaş bitkisel tıp, hastayı bır belirtiler kümesi ola- rak görmekten çok, ona bir birey olarak yaklaşıyor. Hekim, hastamn sağlık açısından özgeçmişi, uygu- ladığı beslenme programı ve yaşam biçimi konulannda aydınianmadan hiçbır girişimde bulunmuyor. Bitki- sel ilaçlar bıtkınin ya tümü ya da bir bölümünden yararlanarak (yaprak, sap, çiçek, köİc gibi) alkol ile kanştı- rarak, losyon, krem ya da yağ ola- rak hastaya sunuluyor. Kimi, bitki- sel çay olarak içiliyor. Artrit, mig- ren, sindirim bozukluğu ve deri has- talıklan bu tür ilaçlann son derece etkili olduğu rahatsızlıklann başı- nda geliyor. Homeopati: Hastahğı, benzeri ile tedavi yönte- mi olan homeopati, hastaya, hasta- hğa yol açan maddeden çok az mik- tarda venlmesıne dayanıyor. Bu maddeler daha çok bitkiler. hay\ an- lar ya da mınerallerden alıruyor. Birçok bıhm adamı bu yöntemın kendi başına etkılı olamayacağını ileri sürüyor. Onlara göre, salt bu yöntemle iyi- leşen hastalar güçlü inançlan nede- niyle hastalıktan kurtuluyor. Yön- teme; öksürük, soğuk algınlığı, sa- man nezlesi, mide rahatsızlıklan, sırt ağnlan, depresyon, egzama. art- rit ve migrende yaygın bir biçimde baş\oıruluyor. Hipooterapi: Hıpnozla tedavi ile hastanın trans dunımuna geçmesi sağlanarak fı- zıksel ya da ruhsal bozukluklanna son veriliyor. Deri hastalıklan, migren, ülser. idrar yolu enfeksiyonlan ve stresten kaynaklanan birçok rahatsızlık bu yöntemle sağaltılıvor. Osteopati ve kiropraksi: İskelet ve kas sısteminın ilaç kul- lanmadan masajla düzeiuimesine dayanan osteopati ilkönce ABD"de uygulanmış. Osteopati uzmanlanna göre in- sanlar, dört ayak üstünde duran öteki memelilerin tersine, iki ayak üstünde durduklan için yapısal so- runlarlayüzyüze geliyor. Kıroprak- sı ise temelde osteopati gibi kemik ve kaslann elle düzeltilmesıne da- yanır. Ancak bu yöntem. röntgen ve öteki tanı koyma yöntemlerinden daha çok yararlanır Her iki vöntem de bel ağnlan. spordan kaynaklanan kas ıncınme- len, hamilelikte görülen sırt ve bel ağnlanna karşı kullanılıyor. Kraniyal osteopati, baş ve yüz sanalanna karşı. bo>Tjn ve başa ha- fıf bir biçimde masaj yapılmasıdır. Refleksoloji (tepkibilim): Bedenın bir bölümüne. özellikle ay ak ve ellere basınç uygulanmasına dayanır. Belirb yerlere uygulanan basınç, bedenin başka yerlennde et- kisıni gösterir. Tepkibilimcilere gö- re ayaklar, insan bedeninin aynası- dır. Ayak tabanının belli yerleri bede- nin beilı yerleriyle (ömeğın. mıde. kalp, akağer) bağlanülıdır. Bu ne- denle ayak tabanına yapılacak ma- saj birçok rahatsızlığa iyi gelecektir. ispanyol hazineleri keşfediliyor Haber Merkezi - İspanyol hazinelerini keşfetmek için Manila'dan kuzeye doğru 4 saatlik bir yolculuk yapmak gerekiyor Sisli bulutlar içindeki îcöy ve şehirleri ge- çip Nasugbu"ya vardığınızda, balıkçı- lann yolunu dört gözle bekleyen kayabk- lar üzerinde dizili binlerce martı görürsü- nüz. Nasugbu'da, batık hazinelerin bulun- duğu yere gitmek için tam bir saat bo- yunca mazot kusan eski bir balıkçı tekne- sine binmek gerekiyor. Batık İspanyol hazınelen, Çin Denızi'nin 55 metre altı- nda bulunuyor. 400 yıl önce. engizisyon mahkemesi üyesı ve Filipinler genel vali yardımcısı Antonio Morgo'nun ko- mutasındaki İspanyol gemisi, 14 Aralık 1600 tanhinde Hollandah Ohvier de No- ort"unfilosuylagiriştiği savaşta, Çin De- nizi'nin sulanna gömüldü. Yuzyıllar bo- yunca gızemini muhafaza eden San Die- go gemisinin enkan nerede? Tanh ve arkeolojiye meraklı zengin bir işadamı olan Franck Goddio, bu soru- nun yanıtıru bulmak için, arşivcisi Pat- rick Lize ile birlikte, Vatikan, Amster- dam, Sevilla ve Madrid'deki arşivlerde ti- tiz bır araştırmaya girişti. 3 yıl- süren araştırmalardan sonra. batık kalyonun. Fortune Adası'nın yakınlannda olduğu- nu tesbıt ettıler. Frank Goddio, masraflann yüzde 80'- ini Elf şirketinin karşıladığı bır gezi dü- zenledi. 13 şubat 1992"de saat 13.10"da dalgıçlar ıkı tane pışmış topraktan yapılmış testi çıkardılar. Bu iki testi, paha biçilmez hazinenin ilk parçalanydı- lar. Daha sonra yapılan dalışlarda: Ming ve Song dönemine ait Çin porselenleri, Japon sılahlan, bronz toplar. altın takı- lar, bır usturlap. Murano camlan çıka- nldı. Bütün bu parçalar, ekıp üyelerine. aylar süren çabalan ve yorgunluklan unutturdu. Ancak mevsim gereği fırtına ve deniz kabarmalan nedeniyle gezıyı yanda kesen ekip, kısa sürede bölgeyı terk etti. Arama çalışmalan Arama çalışmalan 10 ocak 1993 tari- hinde. Jean Marie Bertrand yönetimın- deki manyetometrelerle donatılmış bir teknenın bölgeyi tesbitınden sonra \eru- den başladı. Ancak, deniz dibındeki güç- lü akıntılar nedeniyle yenı parçalar çı- kanlamadı. 1 Şubat 1993 günü dalış için yenıden hazırhklar yapıldı. Denızaltı çalışmalan- nda deneyimli 3 Fransız arkeolog, 16 dalgıç ve 1 doktordan oluşan ekip, sabah saat 6.00'dan itıbaren her gün, 30 metre- ye kadar dalmaya başladılar. Deniz dı- binde oluşan kum bulutlan, dalgıçlann çevresinde kalın san bir sis tabakasına dönüşüyor. Artık göz gözü görmüyor. Yoksa bır köpek bahğı mı yaklaşıyor? Her dalış yaklaşık 30 dakıka sürüyor. Denizden çıkan araştırmacılar gemının sahanlığında saatlerce basınçtan kurtul- maya çahşıyor. Gecelen, ekip elemanlan sıcak ve rutubetle adeta savaşarak din- lenmeye çalışıyorlar. Herkesin u>uduğu saatlerde, Franck Goddio, ertesi günkü dalış stratejisiru haarhyor. Bir gün sonra, güneş dalgıçlara acı- masız davranmaya başlıyor; çünkü gü- neş ışınlannın değdıgi yer adeta yanıyor. Bu sırada, dalgıçlann "bır taş bahğı öl- dürdük" mesajı ortalığa yayıbyor. Dik- kat. zehin öldürücüdür. Denızdeki tehlikeler, fotoğrafçılar ol- sun, dalgıçlar olsun hep aynıdır. Sövie- nenlere göre de bu bölgede bol mıktarda köpekbalığı bulunuyor. Günler sonra nihayet San Dıego kalyonu, sakladığı hazineyi orta\a çıkardı Dalgıçlar. her dahşlannda altın parçalar çıkanyorlar: Saf altından yapılmış bır mühür, altın ve fıldişinden yapılmış bir sürü toka, uzun zincirii bronz bir kılıç, elbise düğmeleri ve paralar. Arkeologlann çıkardığı safran ve karina, ilk yapıldıklan günkü gibi duruyorlar. Etiketlenip kayda geçirilen tüm bu parçalar, Manila'daki Filipinler L'lusal Müzesi"nde korunuyor. YUNANtSTAN Gazeteler benzin kuponu dağıtıyor ATİNA(AA)-Ya2 mevziminın de gelmesıyle iyice tiraj sıkıntısı içine giren Yunan gazeteleri. okuyucu kazanabilmek için akıl almaz yollar deniyor. Ansıklopedi, sözlük. hayat sıgortası ve prezervatiften sonra gazeteler. şimdi de ucuz benzin kuponlan dağıtnıaya başladı. "Okuyuculara ucuz benzin" kampanyasına öncülükeden 'Mesımvrini'gazetesi 'Avin' benzin istasyonlanndan akaryakıt aîanlara 1350 TL eşdeğen tenzilat yapılmasını sağlayan kuponlar vermeye başladı. Ülkeçapında günlük satışı 12.500 civannda olan gazetenin yöneticileri, bu kampanya ile satışlan ilk aşamada iki misline çıkarmayı amaçlıyor. Yunanıstan'da 12 günlük gazetenin geçen haftaki günlük satışı 598 bin olarak belirlendi Fransızlar evlerini hayvanla paylaşıyor STRASBOLRG(AA)- Avrupa"da ev hay"vanlanna olan ılgi. çılgınlık boyutuna ulaşırken sadece Fransa'da evlerde beslenen ha^an sayısının 39 mılyonu aştığı bildiriliyor. France-Soir gazetesınde yayımlanan bır araştırmaya göre, ülkede yaşayan her yüz kişıden 17'si evinde köpek beslıyor. Fransa'da. köpeklerden sonra evlerde en çok beslenen hayvanlar arasında kttiıler ve kuşlar geliyor. Avrupa'd,a, Fransa'dan sonra, evlerinde en fazla köpek besleyenler ise Belçikalılar. Belçika'da her yüz kişıden 15 kişinin evinde köpek beslediğı bıldinliyor. Almanlar ise Avrupa'da ev lerinde köpek besleyenler sıralamasında sonuncu durumdalar. Pisa kulesini kurşun külçeler kurtaracak ROMA (AA) - İtalya'daki ünlü Pısa kulesinin daha fazla eğjlerek yıkılmasını önlemek amacıyla, uzmanlar kulenin eğim kısmının karşı tarafına kurşun külçeleri yerieştınyor. 14 temmuzda başlayan kurtarma işlemi çerçevesinde şimdiye kadar 12 ton kurşun külçesi yerleştirildiği, 6 ay içinde yerleştirilecek kurşun miktannın ÎOOtonaulaşacağı bildirildi Kulenin ziyarete kapatıldığı 1990yılındanbu yana çeşıtli ülkelerden 13 uzman, tarihi eserin nasıl kurtanlacağmı araştınyor. Kurşun yerleşürme yönteminin gecici olduğunu ve kulenin hızlanan eğilmesini durdurmayı amaçladıklannı belirten uzmanlar, soruna kökiü bir çözüm bulunduğu zaman kurşunun kaldınlacağmı bildirdiler. 'Almanlann burnu büyük mü?' FRANKFURT(AA)- Almanya'da yayımlanan Frankfurter Rundschau gazetesı. Türkçe olarak 'Almanlann bumu büyük mü?' başhğı altında bir yaa yayımladı. Yazıda, Berlin Senatosu Yabancı Sorunlan Görevlisi Barbara John'un başlattığı yenı bir kampanya çerçevesinde metro veotobüs duraklanna yapıştınlan afışleranlatıldı. "Alman nedır?' temasını ışleyen afışlerde gözabcı bir biçimde bu soruy a yine soru ile yanıtlar verildı. "Almanya tek cennet mi?', 'Almanya, Almanlann mı?' gibi aşın sağcı propagandalara aüfta bulunan afışlerde 'Almanlann burnu büyük mü?' sözüne de dıkkat çekildı \ e Türkçe yaalan bu sözün mecazi anlamı göz ardı edilerek sadece kebme anlamı Almanca olarak açıklandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle