Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 HAZİRAN1993 PERŞEMBE
8 EKONOMI
PARARAPORU
Enflasyon, ekonomik belirsizlikler, sektördeki hızlı değişiklikler nedeniyle uzun süreli planlama yapamıyorlar
Bankalar öııleriııi göremiyor• Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) İstanbul Müdürlüğü • Ekonomi kararlanndaki hızh değişiklikler nedeniyle bankalann
tarafmdan yapılan araştırmayagöreTürkiye'de faaliyette bulunan yüzde 28.9'u planlannı 6 ayda bir, yüzde 37.8'i yıldabir, yüzde
bankalann yüzde 6O'ı yıllık planlama yapmakta. 4.4'ü de 2 yılda bir gözden geçirmek zorunda kalıyor.
tSTANBUL(AA) - Türkiye'de faaliyette
bulunan bankalann, başta ekonomik belirsiz-
likler ve enflasyon olmak üzere sektördeki
hızlı değişimler ve rekabet nedeniyle uzun sü-
reli planlama yapamadıklan belirtildı.
Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) İstan-
bul Müdürlüğü tarafından yapılan ve ban-
kalann yüzde 70'ini kapsayan araştırmaya
göre Türkiye'de faaliyette bulunan banka-
lann yüzde 6O'ı yılhk planlama yapmakta.
Yüzde20'si 5 yıllık,yüzde 11.l'i 2yılhk,yüzde
6.7'si 3 yıllık ve diğer yüzde 2.2'si de 4 yılhk
plan yapıyorlar. Ahnan bu sonuçlarda görül-
düğü gibi bankalar uzun vadeli planlama ya-
pamıyorlar. Araştırmaya göre bankalann sa-
dece beşte biri 5 yılhk plan yapabiliyor.
Yapılan araştırmada bankalann uzun va-
deli ekonomik planlama yapamamalan ve
kısa vadeli planlama öngörmelerinde en bü-
yük etkenin, ekonomik belirsizlikler ve enflas-
yon olduğu belirtiliyor. Bunun yanında ban-
kacıhk sektöründekı hızh değişim, rekabet ve
bazı bankalann yapısının kısa vadeli planma-
ya daha uygun olması gibi nedenler de uzun
vadeli planlama yapılmasını engelliyor.
Planlarda revizyona gidiliyor
Bankalann planlamalannı yüzde 5l.l gibi
yüksek oranda tepe yöneticiler yapıyor. Yüz-
de 24.4'ünde de planlar bankalann planlama
bölümleri tarafından gerçekleştiriliyor.
Bankalar, yapmış olduklan planlamalan gü-
nün koşullanna göre yeterh buluyor ve yüzde
51.l'leoluşturduklan planlama sistemlerinde
herhangi bir değişikliğe gerek duymadıklannı
belirtiyorlar.
Araşürmaya göre bankalann 28.9'u öngör-
dükleri planlann revizyonunu altı ayda bir,
yüzde 37.8'i yılda bir, yüzde 4.4'ü 2 yılda bir
gerçekleştiriyorlar. Ekonomi kararlanndaki
hızh değişiklikler nedeniyle genelde altı ay ve
bir yıl gibi kısa sürelerle yapılan revizyonlann
da yine banka üst yönetimi ve planlama bölü-
mü gibi birim veya kişiler tarafından gerçek- Karllllk analizleri
leştirildiği gözleniyor. Bunun yanında, strate-
jik değişimlerde aksiyon programlan ise ge-
nelhkle üst yönetim tarafından ana servis ve
şubeler düzeyinde hazırlanıyor.
bölümü. bütçe ve mali kontrol, fınansal kont-
rol, yönetim komitesi gibi birimlerde toplanıp
değerlendiriyor.
Bankalarda bütçeleme teknikleri...
MPM tarafından yapılan araşürma banka
bütçelerinin birim ve şube bazında büyük
oranda yılhk olarak hazırlandığını gösteriyor.
Araştırma kapsamına ahnan bankalann yüz-
de 68.8'i yıllık, yüzde 3l.2'si üç ayhk ve altı
ayhk bütçelerle ekonomik gehşimleri gözleye-
biliyorlar.
Yapılan bu bütçe planlan aynca planlama
Bankalar bütçelemede simülasyon. statik
bütçe, karşılaştırmalı bütçe, yıllık yüzde artışh
bütçe başta olmak üzere oyun teorisi, senaryo
tekniği, pazar analizi, swot analizi gibi değişik
teknikler kullanıyorlar.
Karlıhk hedefı yüzde 73.3 oramnda yılbk,
yüzde 15.6 oramnda ise 5 yıllık olarak belirle-
nirken karhhk analizleri yüzde 62 oramnda
ayda bir, yüzde 30 oramnda alû ayda bir
yapıhyor.
Bankalann yüzde 844'ü güçlü ve zayıf yön-
lerini belirleyip behrü rakiplere karşı uygun
stratejiler geliştirirken yüzde II.l'i güçlü ve
zayıf yönlerini belirlemediklerirü belirtiyorlar.
Ucuz işçiyatırımcıları çekiyor
Çin,yatinmalann
yenigözdesi• Yabancı şirketlerin bu ülkeye yaptıklan yatınm
miktan üç ayda geçen yıla göre yüzde 347
oramnda yükselerek 25 milyar dolara ulaştı.
PEKİN (AA) - önümüzdeki de yabancı şirket sayıldığını
3-5 yıl içınde dünyanın en bü-
yük ekonomisine sahıp ola-
cağı ileri sürülen Çm, yıhn ilk
üç ayında rekor düzeyde ya-
bana yatıruna sahne oldu.
Yabana şirketlerin bu ülke- Hong Kong ilk SITada
ye yaptıklan yaünm miktan
üç ayda geçen yıhn aynı döne-
mine göre yüzde 347 oramnda
yükselerek 25 milyar dolara
ulaştı. Ancak fiilen kullanılan
(net) yaünm miktan aynı dö-
belirten gözlemciler. bu şirket-
lerin yabana sayümasının ne
denli doğru olduğunu tartı-
şmaya açık bırakıyorlar.
nemler iübanyla 3 milyar do-
lar olarak gerçekleşti.
Tartışmalı yatınmlar
Ehş Tıcaret ve Ekonomik
İşbıriiğı Bakaru Yang Xiao-
gong'un yaptığı acıklamaya
göre geçen yıl toplam net 11.6
milyar dolara ulaşan yabana
yaünm miktanna bu yıhn ilk
yansında ulaşılabileceği tah-
min ediliyor.
Öte yandan bu rakamlann
hükümet tarafından bir mik-
tar abartıldığmı ileri süren
Batıh gözlemciler, vergi avan-
tajlan nedeniyle merkezi
Hong Kong'da bulunan çok
sayıda Çınli şırketin varhğına
işaret ediyorlar. Bu şırketlenn
China Daly gazetesinde yer
alan rakamlara göre Çin'e
yaünm yapan şirketler arası-
nda Hong Kong'dakiler ilk
sırayı alıyor. Bunu Tayyan,
ABD ve Japon şirkeüeri izli-
yor. Özellikle ımalat sanayü,
oyuncak ve plasük ayakkabı
gibi hafıf endüstri kollanna
yönelik olarak yapılan ya-
bana yaünmlan Çin'e çeken
en büyük etkenin ise ucuz işçi-
lik.plduğu belirtiliyor.
Öte yandan hizmet sektörü
ve özellikle ülkenin kıyı kesim-
lerinde yoğunluk kazanan em-
lak ve arazi yaünmlannın ise
baş edihneyecek boyutlara
ulaştığı bu dönemde, speküla-
tif bir fıyat arüşı yaşandığı
kaydediliyor.
Bu arada tarun arazilerinin
de giderek elden çıkmaya baş-
ladığını fark eden yetkılilerin
bu gelişmeden ürktükleri be-
hrtilıyor.
Enflasyon tamam, sıra özelleştirmede
Bu da Arjantin mucizesi
BUENOS AIRES
(AA) - Arjantin Devlet
Başkanı Cartos Me-
nem ve Ekonomi Ba-
kanı Domingo Caval-
Vo'nun öncülüğünde
yeni bir program
çerçevesinde özelleşü-
rilmesi kararlaştınlan
ülkenin en büyük ku-
ruluşu Devlet Petrol
Şirketi Yacımıentos
Petroliferos Fiscales'-
in (YPF) hisseleri,
olaylı bir şekilde satışa
hazır hale getirildi.
Ancak Ekonomi
Bakanı Domingo Ca-
vallo. New York, Ka-
liforniya, Los Angeles,
Tokyo ve bazı Avrupa
başkentlerinde 4 haf-
talık bir maraton şeklinde satışa çıkacak
hisseler için düzenlenen 'show'a katılma-
yı reddettiği gibi, 'show'u da iptal etti.
YPF Başkanı Jose Estensor ile Buenos
Aires Borsası'nda bir araya gelerek hisse
senetleri ile ilgili detaylara son şeklini ve-
ren Ekonomi Bakaru Cavallo, hisselerin
satışa çıkacağı uluslararası borsalardaki
toplantılan ise son anda iptal etti.
Arjantin'de yıllarca ulusal değerlerin
adeta bir sembolü olarak görülen ve l
milyar dolar borcu bulunan şirkete 7-8
milyar dolar değer biçen Ekonomi Ba-
kanhğı, YPF'nin 353 milyon hisseye bö-
Basının özelleştirmenin
miman olarak
adlandırdığı Arjantin
Devlet Başkanı Carlos
Menem ve Ekonomi
Bakanı Domingo
Cavallo,
özelleştirmeden elde
edilecek gelirin yüzde
60'ıilehükümetin
emeklilere olan
borçlannı ödemeyi
planlıyor.
Devlet Başkanı Carlos Menem.
lünmesini kararlaştırmıştı
Temmuz ayı başında ilk aşamada 110
milyon hisseyi satışa çıkaracak olan
Ekonomi Bakanhğı, 17-20 dolar arası-
nda satışa çıkacak hisselerden 2.5 milyar
dolar gibi büyük bir gelir elde etmeyi
umuyor.
En büyük özelleştirme
Talep durumuna göre 126 milyon his-
se ile şirketin yüzde 35'inin bu şekilde
özelleşu'rilmesi planlanıyor. Ancak hiçbir
yatınmcının yüzde 15'ten fazla hisse al-
masına izin verilmi-
yor.
Şirketin yüzde 10
hissesi çalışanlar, yüz-
de 11 3'ü de ülkedeki 5
büyük petrol bölgesi
arasında dağıtılacak.
Geri kalan yüzde 20'si
ise devlete kalacak.
YPF'nin satışı Dev-
let Başkanı Menem
için büyük önem ta-
şıyor.
Telefon kuruluşu,
havayollan, su, gaz,
elektrik, demiryollan,
televizyon ve radyo
şirketi, çelik ve petro-
kimya sanayi kuruluş-
lan gibi bir dizi özel-
leştirmemn en büyüğü
olan petrol şirketi
satışı, yan kuruluşlan nedeniyle de en ge-
nişplam.
Ülkenin hampetrol üretiminin yüzde
48'ini ve doğal gaz üretiminin yüzde 64'-
ünü gerçekleştiren YPF, sahip olduğu 2
bin 800 gaz istasyonunda ülkede kullanı-
lan mazotun da yüzde 54'ünün satışını
yapıyor.
Ulkede, basmın özelleştirme mimar-
lan olarak adlandırdıklan Menem ve
Cavallo'nun planı ise özelleştirmeden
elde edilecek gelirin yüzde 60ı ile bir fon
kurarak hükümetin emeklilere olan bor-
cunu ödemek.
PARANIN YONU
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Kader Ortağı Yaratmak
Iç borçlanma 1993'te olanca hızıyla sürüyor. Ekonomi
canlı ve likidite ihtiyacmda geçmiş yıllara göre bir azal-
ma söz konusu değil. Kur artışları enflasyonun altında
kalsa dahi, hem likidite avantajt hem de yaygınlığı açısı-
ndan halkın dövize yatırımı sürüyor. O halde piyasalar-
daki para bolluğu nereden kaynaklanıyor?
Paranın kaynağı belli, Merkez Bankası. Piyasadaki
toplam Türk Lirası likiditesini en iyi "Merkez Bankası
parası" yansıtıyor. 1992de Merkez Bankası parası yüz-
de 100 arttı. 1991 sonunda 44 trilyon lira olan Merkez
Bankası parası, 87.8 trilyon lirayı buldu Doç. Dr. Deniz
Gökçe'nin saptaması ise "Cumhuriyet tarihinin en bü-
yük parasal genişlemesinin 1992deolduğu."
Hedeflenen ise gerçekleşenın tam yarısı düzeyinde.
işte piyasadaki para bolluğunun nedeni.
Merkez Bankası, kamu kesimıne açtığı kredilerden
dolayı oluşan likidite fazlalığını açık piyasa işlemi yoluy-
la geriye çekiyor. Sahibi olduğu bir malı yüksek faiz öde-
yerek geri topluyor. Merkez Bankası'nın yoğun bir şekil-
de başvurduğu açık piyasa işleminden 20 trilyonu aşkın
borcu bulunuyor. Piyasadaki likidite fazlası 2 milyar do-
ları geçiyor.
• • •
1991 ve 1992de ağırlıklı olarak devlet iç borçlanma
senetlerine yönelen para, miktarının artmasının da etki-
siyle 1993'te kendine iki yeni alan daha buldu: Gayri
menkul ve hisse senetleri.
4 yıl süren durgunluğun ardından bankaların kredi aç-
masıyla bırlikte geçen yıhn ikinci yansında konut sektö-
ründe başlayan canlılık olanca hızıyla sürüyor. Banka-
ların kredilendirmesi, otomobilden sonra konut sektö-
ründe de patlamaya yol açtı. Gayri menkul, Türkiye'de
hem hızlı nüfus artışı hem hızlı kentleşme olgusundan
dolayı büyük bir talep görüyor. Ve bu nedenle enflasyo-
nun üzerinde oldukça ısrarlı bir getirisi var.
1993'te paranın yöneldiği bir başka alan ise hisse se-
netleri. Bu yönelişin ana dayanağını, hisse senetli
yatırım fonlarına yüzde 13 oramnda vergi teşviki sağlan-
ması ve hisse senedi fiyatlarının son yılların en düşük
düzeyine gerilemesi oluşturuyor. Bankalann fon kur-
ması yanında portfoy yönetiminin gelişmesi ve şirket ele
geçirmelerin ortaya çıkması, fiyatlann düşüklüğünden
kaynaklanıyor.
Kurulmakta olan fonlara bankalann iştirak hisseleri
alınsadahifiyat istikrarınakatkıdabulunacağı açık. Çür.-
kü borsa şirketlerinin yarıstndan fazlası zaten büyük
sermaye gruplarırvn elinde. Bu sermaye grupları da
yüzde 13'lük vergi avantajından yararlanmak için fon
kurarlarsa, hisse senetlerinin çoğunluğunda piyasa dü-
zenleyici (market maker) dönemi başlayacak. Her grup
kendi hissesi ne sahip çıkacak, aşırıfiyatyükselmelerıne
ve aşırı fiyat düşüşlerine meydan vermeyecekier.
•JU ,ı, irkir
Olumlu beklentilerle borsayı 8000 endekse büyük öl-
çüde aracılar taşıdı. Hem de olmayan sermayeleri ile.
Bankalardan kredi kullanarak, repo ile topladıkları pa-
rayı hisse senedine yatırarak yaptılar bunu. "Taşıma
suyla değirmen döndürdüler!" Ama boğazlarına kadar
hisse senedine girerken kendileri açısından önemli bir
şeyi yapamadılar. "Kader ortağı" yaratamadılar. Hisse
senetli fon kuran bankalar dışında başkalarının elini
taşın altına sokturmayı sağlayamadılar. Halkı hisse se-
nedinin içine çekemediler.
Anlaşılan "kıssadan hisse çıkartılmış."
ABD Başkanı Clinton, kesintilerin daha da arttırılabileceğimesajını verdi
EkonomikpaketSenato'daWASHINGTON - ABD Baş-
kanı Bill Clinton ve son çıkışlar-
dan oldukça yorgun olduğu ileri
sürülen ekıbi, bütçe açığını azalt-
ma paketınden son derece umut-
!u olduklan mesajını vermeye
başladılar.
Demokrat senatörlerin de des-
teği ile muhtemel taviz isteklerine
karşı koyabilecek gücü toparla-
yan Beyaz Saray, bu paket ile
başkanın geçen haftalarda saç
tfaşı nedeniyle azalan popülarite-
sini ve prestijini de yeniden ka-
zanmayı hedef alıyor.
Senatoda bütçe açığını azalt-
ma paketıne ilişkin yapılacak
olan ve oldukça çetin geçmesi
beklenen müzakereler öncesı se-
çim kampanyasına benzer bir tur
ile ekonomik planını anlatmaya
başlayan Clinton'ın özellikle
enerji vergısinden taviz vermeme-
si bekleniyor.
Nitekım, bütçe direktörü Leon
Panetta, muhahf senatörlerin son
yorumlanmn kendılerini teşvik
ettiğjni belirtiyor. Paketin gerek-
lerini yerine getırme ve hedefe
ulaşma konusunda büyük şans-
lan olduğunu sa\
r
unan Panetta,
enerji vergısinde kimi esneklikle-
re yer verilebileceğini, öte yandan
daha geniş çapta bir düzenleme
yapılabileceğini de ekliyor.
Önümüzdeki 5 yıl içinde bütçe
açığını 500 milyar dolar azalt-
mayı hedef alan, harcamalarda
kesinti ve vergi düzenlemelerini
ıçeren yeni bütçe açığını azaltma
tasansı. geçen hafta 213'e karşı
219 oyla onaylanmışü. Ancak
harcamalardaki kesintileri yeter-
siz- bulan muhafazakar demok-
ratlar, senatoya geldiğinde tas-
lağın önünü ükayacaklannı be-
lirtiyorlardı. Clinton'ın enerji
vergisınde kimi değişiklikler ve
harcamalara ilişkin kesinüleri
daha da artürabileceğine ilişkin
sözleri ile birlikte bu tehditlerde
de geri adımlar atılmaya başlan-
ması, yeni yöneümi bir hayli
umutiandırmış bulunuyor.
öte yandan Clinton'un 200
dolarlık saç traşının yarattığı
olumsuz etkiyi silmek için yeni
girişimlere haarianıyor. Senato'da Clinton'ı çetin bir sınav bekliyor.
Türkiye'deki kendisine ait basın şirketleriyle ilgileneceğini açıkladı
NadiıMeııısınnıaturları
LONDRA/LEFKOŞA
(AA) - İngiltere'den bir süre
önce KKTC'ye kaçan Kıbnslı
işadamı Asil Nadir yakın bir
gelecekte, Türkiye'de kendisi-
ne ait olan basın şirketlennın
sorunlanyla da ilgileneceğini
açıkladı.
Asil Nadir, sahibi olduğu
"Kıbns gazetesi' nin yöneticile-
rinin bayram dolayısıyla Lap-
ta'daki evini ziyaretlerinde
yaptığı konuşmada gazetenin
izlediği tarafsız tutuma sıkı
sıkıya bağh kalmasını öğütledi.
Bir süredir Nadir Şırketler
Grubu'na bağlı kuruluşlarda
ıncelemeler yapan ve yöneti-
cilennden bilgı alan Asil Na-
dir'in önümüzdeki günlerde
çeşitli hayır kuruluşlannı ziya-
ret edeceği ve halkla daha sık
temas edeceği belirtildi.
Öte yandan Rum Temsilci-
ler Meclisinde Asil Nadir için
özel ızleme komitesi kuran
Kıbns Rum Yönetimi'nin.
şimdi de Interpol'den 'kırmızı
• Bir süredir Nadir
Şirketler Grubu'na
bağlı kuruluşlarda
ıncelemeler yapan
ve yöneticilerinden
bilgi alan Asil
Nadir'in
önümüzdeki
günlerde çeşitli hayır
kuruluşlannı ziyaret
edeceği ve halkla
daha sık temas
edeceği belirtildi.
bülten' çıkarülarak Asil Na-
dir'in 'aranan adam' ilan edil-
mesini ısteyeceği bildirildi.
Fileleftheros gazetesinin,
çok uluslu Polly Peck Şirkeü'-
nin tasarrufundaki Kuzey
Kıbns'taki Rum mallannın sa-
hiplerinin, şirket kayyımlan
hakkında tazmınat davası aça-
caklannı ve bu mallann satı-
hnasının yasaklanmasını iste-
yeceklerini de duyurdu.
Rum yönetiminin ise Asil
Nadir'in ilk fırsatta iadesi için
yasal işlemler başlatüğı kayde-
dilen haberde Interpol'e
başvurularak Asil Nadir'in bır
başka ülkeye gitmesi hahnde
iadesinin sağlanmasına çalışa-
cağı behrüldı.
Asil Nadir konusunu izle-
mek için oluştunılan ve top-
lantılan basına kapah yapılan
özel komisyonun hazırla-
yacağı raporun, Rum Tem-
silciler Mechsi'nin kapah
oturumunda tartışılacağı bildi-
nldi.
Kuzey İrlanda Bakan
Yardıması Michael Metas'in
Asil Nadir'e bir saat hediye
etmesınin yankılan da
sürüyor.
Başbakanhk, Kuzey İrlanda
Bakan Yardımcısı Michael
Mates'in Asil Nadir'le ılişkısı
ve bır saat hediye etmesi
nedeniyle isüfa çağnlanna "Bu
bır seçmenle milletvekıli arası-
nda olan bir meseledir"
yanıünı verdi.
Siyasi gözlemciler, gelecek
pazartesi 10 günlük bir tatil ar-
dından çahşmalanna başlaya-
cak parlamentoda konunun
gündeme geleceğini ve muhte-
melen Bakan Mates'in istifaya
zorlanacağını vurguladılar.
OSB yöneticileri, Sanayi Bakanlığı'nın hazırladığı yasa tasansının kendilerine dayatılmasmdan yakınıyor
Organizesanayi bölgelevi,kimlik ve teşvik savasımımla
MERtHAK
tZMİR -Organize sanayi bölgeleri kro-
nik sorunlarla yüz yvae. Tüzdkişiliği bu-
lunmayan OSB'ler, kendi sorunlannın
çözümünde sıkıntı yaşıyorlar. Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı'nm güdümünden kur-
tulmak için kanun tasarısı öneren OSB
yöneticileri, bu yasanın bir an önce çıka-
rümasını istiyorlar.
Yetki mficadelesi
Türkiye'deki 84 organize sanayi bölge-
şinin sorumı gün gectikçe artıyor. Tüzel-
kişfliği olmaması yüzünden yerel sorun-
larını çözeroeyen OSB yöneticileri, ya-
şadıklan sıkıntüarın Sanayi ve Ticaret
Bakanhğı'ndan kavnaklandjğmı savunu-
yoriar. OSB yönetkikri, teşvikkrin ye-
terli obnaması nedeniyle inşaat ve işletnıe
sırasındaki tüm giderleri Sanayi ve Tica-
ret Bakanhğı Foiüar Yönedneliği çerçeve-
sinde gerçekleştirdiklerini, buradan veri-
len kredi oraniannın değişkenlik göster-
mesinin sıkıntı yarattığını bildiriyorlar.
Bursa Organize Sanayi Bölgesi Müdü-
rü Faik Gezer, OSB'lerin 'kişilik ve hüvi-
yet' sorunu yaşadığını söyledi. Problemle-
rinin 84 OSB'den fazla olduğunu belirten
Gezer, kuruluş kanunu bulunmamasının
sıkıntı yarattığını biklirdi. Gezer, "Sanayi
Bakanİığı'na tüm OSB yöneticileriyle bir-
likte hazuiamış olduğumuz yasa tasarısını
gönderdik. Ancak bakanlık kendi hazı-
riadığı ve kendine uyan yasa tasansını
bize kabul ettirmeye çalışıyor. Bakanlık
'davul sizde olsun comak bizde olsun' di*
yor. Ama bu obnaz. Bu yüzden ciddi so-
runlar yaşıyoruz. Örneğin bölge yönetirni
borçlanıyor. Kredikr benim sorumlulu-
ğumda ve yetkimdeyse kamulaştırmaya
da yetkim ohnah. Bu yok. Yönetim olarak
hiçbir yetkimiz yok. Bakanlıkla yetki mü-
cadelesî veriyomz. Sanayi bölgelerinin ge-
lişimi için bu çok önemli" dedi.
Bursa Organize Sanayi Bölgesi'nin 84
OSB'den farklı bir konumu olduğunu be-
lirten Gezer, arsa üretemediklerini ve
sıkıntı çektiklerini söyledi. Gezer, "hk
önce binalar yapılmış. Sonra da organize
sanayi bölgesi olmuş. Şu anda doluluk
oranımız yüzde 100. Sonradan olma bir
bölge olduğumuz için sıkıntı çekiyoruz.
Sanayiciler, bölgemize girmek için çevre-
deki yurttaşlann ara/isini alıyorlar ve bi/
de onları OSB içine kabul ediyoruz" dedi.
Izmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi
tdare Komitesi Başkanı Kemal Çolakoğ-
lu, OSB'lere. tüzelkişilik kazandırılması
gerektiğini söyledi. Kanun tasansının bir
an önce çıkmasını da isteyen Çolakoğlu.
bölgelerin bu yüzden ciddi sıkıntılar çekti-
ğini belirtti.
Izmir: Sanayici arıyor
Çolakoğlu, Atatürk OSB'nin altyapısı
tamamlanan ve hiçbir sorunu bulunmay an
bölgelerinin yüzde 33 dolu olduğunu bil-
dirdi. Çolakoğlu, "Arıtma tesisimiz ta-
mamlandı. Su, elektrik, telekominikasyon
ve ulaşım sorunlan tamamen çö/üldü. Bu-
raların yapüması için ahnan kredilerin
ana para ve faizleri zamanında ödendi. Bu
alryapı yatırımları tamamlandığı için 6
ayda bir üyelerden alınan aidatlar düşü-
rüldü. Diğer bölgelerden farklı olarak 1
Haziran 1993'ten itibaren elektrik, enerji
bedeUerini yüzde 5 ucuza verebilecek or-
ganizasyon mükemmeUikle tamamlandı.
Bütün bunlara karşın 1990 yüında açılan
bölgemiz, şu anda yüzde 33 doluluk oram-
nda. Buradan anlaşılacağı gibi bölgenin en
büyük eksiği sanayici" dedi. Sanayicilerin
böîgeye gelmekte büyük sıkıntı çektiğini
belirten Çolakoğlu, şunları söy ledi:
"Sanayiciliğin en zor olduğu dönemde
sanayiciliğe soyunan ışadamlanmızm
fabrika %e tesisleri sokak aralannda, ma-
halle içterinde kaldı. Bugün sanayiciliğin
ve yatınmcılığui çektiği sıkıntılar nede-
niyle bunları taşıyamıyorlar. Bunun için
mutlaka taşııuna teşviklerinin çıkarıjması
gerekir. Bugün Kazlıçeşme'de ve İzmir
Menetnen'de dericilere çıkartılan taşmma
teşviklerinin ayntsı OSB'lerdeki sanayici-
lere çıkanlmalı. Onun için nakdi yardun
bekliyoruz. Ege sanayisi son 10 yıîdır ge-
lişme gösteremiyor. En iyi göstergelerin-
den biri de bu. Atatürk OSB, Gebze'den,
Bursa'dan, Eskişehir'den daha carip.
Ama fabrikasını parasızhktan taşıyamı-
yor."
Gebze Organize Sanayi Bölgesi Müdü-
rii Okan Çağlar, fabrika inşaatlannın ku-
rulması aşamasmda çeşitli sorunlarla
karşı karşıya olduklannı söyledi. Okan,
OSB'lerin bölgelerinde yer tahsisi sırası-
nda tapu kadastroyia yetki çatışmasma
girdiklerini belirterek ^OSBIer tarafı-
ndan verilen tahsis belgelerinin hiçbir ge-
çerliliği yok. Bir kanun olsa tapuyu hangi
aşamada vereceğimizi biliriz" dedi.