Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 NİSAN1993 CUM ARTESİ
12 HABERLER
Eskikıtadanyeııi kıtayaBektaşilik
Hıristiyanve
İslam Dünyası
Arasındaki Köprü:
BEKTAŞİLİK
Dr. BELKIS TEMREN
1925yıhnda Türkiye'dekitüm
tarikatlann kapatılması kapsanu
içinde, resnü olarak, Bektaşi
dergâhlannındafaaüyetlerinin
durdurulmasına rağmen,
Bektaşilerin eğitseletkintikleri
evlerde sürdürülmüştür.
A
-ymr "^•""Drasan'da mey-
H H ve veren tasav-
L H J vuf akimının,
H H Anadolu'daki
^ H ^ H Türk toplulu-
*^^~ "^^""ğun gereksin-
melerine cevap verecek tarzda
şekillenmesi sonucu, Hacı Bek-
taş Veli'nin önderliğinde ortaya
çıkan eğitim yöntemi ve içeriği,
ardalannca "Bektaşilik" ola-
rak adlandınlmıştır. Haa Bek-
taş Veli'nin doğum ve ölüm ta-
rihleri kesin olarak saptana-
mamıştır. Çeşitli kaynaklarda
farklılıklar göstermektedir.
Bektaşi inançlanna göre 1209-
1343 yıllan arasında yaşamıştır.
Yaşam süresi çeşitli kaynaklar-
da 134 yıl, 92 yıl ve 62 yıl gjbi
farklı süreler olarak bu tarihler
içine yerleştirilmektedir. Ancak
Bektaşiler için evliyalann do-
ğum ve ölüm tarihlerinden çok,
toplum üzerinde bıraküklan iz-
ler önemli olarak kabul edil-
mektedir. Bektaşi menkabeleri-
nin pek çoğunda, zaman dilim-
lerinin kanşmış olduğunu gö-
rürûz. Burada önemli olan za-
man değil. mekândır. Nasıl ki
Shakespeare'in eserlerinde za-
man vardır, mekân yoktur; Bek-
taşi mcnkabelerinde de aynı an-
larnda zaman yoktur, mekân
vardır.
Gunumuzde
Bektaşilik
öğretisinin temeli, "4 kapı 40
makam" olarak gösterilen Bek-
taşiliğın merkezini, kuruluş
mckânıolan Hacıbektaşdergâhı
oluşturmaktadır. En üst ma-
kamın postnişinlik görevini üst-
lendiği bu dergâhta, bugûn De-
debabalık görevını sürdürmek-
te olan Doç.Dr. Bedn Noyan
görev yapmaktadır.
Bektaşıhğin merkezi olarak
kabul edılmiş olan Hacıbektaş
iîçesmde bugün, müze şeklinde
kullanıma açık olan, Haa Bek-
taşVeli Dergâhıbulunmaktadır.
Dedebaba adını alan, en üst
makamı temsil eden kişi, bu
dergâhın postnişini, Türkiye
Cumhuriyeti tabiyetinde olmak
ve Türkiye'de ikamet etmek du-
rumundadır. Günümüz Bekta-
şi liderleri, dergâhlann resmen
kapatıldığı tarihlerde Dedeba-
ba olarak görev yapan, "Salih
Niyazi Dedebaba"nın Arna-
vutluk'a göç etmek durumunda
kaldığı ve giderken yenne Ali
Naci Baykal Halifebabayı vekil
bıraktığını bildirmektedirler.
Türkiye'de tarikatlann resmen
kapatılması sırasında Bektaşi-
lik müessesesini korumak ama-
cryla,zamanın Dedebabası "Sa-
lih Niyazi Dedebaba" Ar-
navutluk Kraü Zogo'ya, Bek-
taşihğın merkezini Amavut-
luk'a taşunak üzere başvur-
muştur. Ancak Kral Zogo'dan
"Arnavutluk'ta, 'Halifebaba"
sıfatıyla görev yapmasından
memnuniuk duyacaklannı, fa-
kat Dedebaba'nın Türkiye'de
bulunması gerektiğini, Bektaşi-
liğin merkezinin Hacıbektaş'ta
olduğunu ve dolayısıyla Türki-
ye sırurlan dışına taşınamaya-
cağmı" belirten bir mektup
aldığmı, Türkiye'de Dedebaba-
hğa vekâlet eden, Ali Naci Bay-
kai Halifebaba'ya bir mektupla
bikürmiştir. Böylece, Salih Ni-
yazi Dedebaba "Habfebaba"
sıfatıyla Arnavutluk'ta göreve
devam ederken, vekilı Ali Naci
Baykal Halifebaba, Hacıbektaş
Postnişini olarak "Dedebaba-
Uk" görevini Salih Niyazi De-
debaba'nın talimatı ve hayır
dualanyla devralır.
1925 yılında Türkiye'deki
tüm tarikatlann kapatılması
kapsamı içinde, resmi olarak,
Bektaşi dergâhlanrun da faali-
yetleri durdurulmasına rağ-
men, Bektaşilerin eğitsel etkin-
likleri evlerde sürdürülmüştür.
Bunda, Bektaşilerin kadın ve
erkek eşdeğerliğıne göstermiş
olduklan özen nedeni ile Bekla-
şıüğın ailece benımsenmesinin
kolay olması ve bu durumun ai-
le bütünlüğüne katkıda bulun-
masırun önemli rolü olduğu be-
lirtilmektedir. Hatta bu ko-
nuda, Halifebaba Turgut Koca
şu açıklamayı vermektedir:
"Her işte bir hayır vardır, inan-
cındayız. Bu konuda da öyle ol-
muştur. Bektaşiliğin de diğer
tarikatlar kapsamında resmen
kapaülmış olması, o an için şer
gıbı görünse bilc, aradan geçen
ABD Detroit Dergahı Postnişini Recep Ferdi HaKfebaba'nm De-
debaba tarafmdan haznianmış ve mühürfcnmr; "HUafctnamesi.'
1
zaman süreci içinde hayırlı bir kadın Bektaşi şairi de yetışmiş-
netice doğurmuştur. Bektaşilik, tir. Biz işin bu yönünü hayırlı
kadınlan hiçbir zaman ıkınci sonucu olarak görmekteyız "
plana atmadıği halde, içinde Eğitim içeriğinin sürdürülmesi
yaşadığımız toplum yargılann- açısından ise dergâhlann ka-
da kadına eşdeğerlilik sunul- patılmış olmasıyla Bektaşi dü-
madığı için, bu açıdan, kimi za- zeni zarar görmüştür diyeme-
man çok zorlanmışür. Bu ne- yiz. Temel işlevleri insanı "ol-
denle Bektaşi tarikatının res- gun insan olarak yetişürmek,
men açık olduğu dönemlerde eğitmek" olması nedeniyle Bek-
kadın Bektaşi şairlennin nispe- taşiler, yine bir çare bulup bu-
ten, sayıca az kaldığını görmek- nun da üstesinden gelmişler ve
teyiz. - hiç kimseye zarar vermeksızın
Oysa, gerek II. Mahmut dev- bu konuya gönül vermış olan-
rindeki kapatılma sonrası, ge- lan, "erdemü birer ınsan" ola-
rekse cumhuriyet ilanından rak yetiştirme çabalannı sür-
sonraki dergâhlann kapatıldığı dürmüşlerdir Bugün, yine
devre sonrasında, sohbetler ev- çağının geregini yerine getiren
lere taşınınca, kadınlar daha ra- nüvesini zinde bir şekilde sür-
hat bir şekilde eğitim ortamına
katılımda bulunabılmışlerdir.
dürmektedir. Nitekim, Gaziler
Dergâhı (Ankara) ile Eryek
Bunun sonucu olarak evlerdeki Dergâhı (İstanbul) eğitim calış-
eğitim dönemlerinde pek çok malannı yukanda sözünü etti-
vustralya'da Melbourn'da bir
Bektaşi tekyesi bulunmaktadır.
Yakın zamana kadarfaalolan bu
tekyenin son postnişini Selman
Baba, Hakkayürüdükten
(vefatından) sonraşuanda
postnişinlik kadrosu açıktır.
Mukattam'da Kaygusuz Sul-
tan (Abdal Musa ardalanndan)
Tekyesi bulunmaktadır. Bu
tekye, uzun süre faal olarak ça-
lışmış ve 1959 yıhnda Atom
Araştırma Merkezi haline geti-
nlmiştir. Kaygusuz Abdal ya
da Kaygusuz Sultan Tekyesi
olarak bilinen bu Bektaşi tekye-
sinin son postnişini Ahmet Sırn
Baba'dır.
Avustralya'da Melbourn'da
bir Bektaşi tekyesi bulunmak-
tadır. Yakın zamana kadar faal
olan bu tekyenin son postnişini
Selman Baba, Hakka yürüdük-
ten (vefatından) sonra şu anda
postnişinlik kadrosu açıktır.
ABD'de Michigan eyaletin-
de, faal durumda 120>dönüm
arazi üzerinde kurulu bir Bekta-
şi dergâhı (Detroit Dergâhı) bu-
lunmaktadır. Bu dergâhın Post-
nişini Recep Ferdı Halıfebaba'-
dır. Recep Ferdi Halıfebaba'-
nın hılafetnamesi, Bedri Noyan
Dedebaba tarafmdan ABD'de
kendisine verilmiş ve böylece,
Amerika'daki Bektaşi dergâhı
"uyandınlmıştır."
Recep Ferdi Halifebaba, Ar-
navutluk'ta Tepedelenli Ali
Paşa zamanında kurulan "Der-
viş Koleji"nin yaşayan son
mezunudur. Kendisi şu sıralar
98 yaşlanndadır. Recep Ferdi
Baba kendisıni ziyaret eden
arkadaşımıza Türkçeyi bu ko-
lejde öğrendiğini, eskiden Der-
viş Koleji mensuplan arasında
Türkçenin "sır dib" olarak kul-
lanıldığını belirtmiştir.
Salih Niyazi Dedebaba'nın,
Ali Naci Baykal Halifebaba'ya
gönderdiği eski Türkçe mektup
ve bu mektubun yeni Türkçe
(yeni harflere) çevinsi bulun-
maktadır. Bu mektup mürşidi
tarafmdan diğer Dedebabalık
evraklan (kıymetli evrak) ara-
sında bugünkü Dedebaba Bed-
ri Noyan'a teslim edilmiştir.
Dedebaba Bedri Noyan da bu
evrakı aynen yeni harflere çe-
virmiş ve tarihi bir vesika ola-
rak ileride Bektaşilik tarihine
hizmet etmesi amacıyla sakla-
mıştır.
Bittl
Gaziler Dergâhı Postnişini
tlhanri Teoman Güre
Halifebaba
ğimız şekilde evlerde sürdüren
Bektaşi gruplanna birer örnek-
ür.
Çok yeni bir gelişme olarak,
1992 yıhndaki siyasal gelişme-
ler sonucu, Arnavutluk'ta
inanç özgürlükleri ve uygula-
malannın serbestleşmesi nede-
niyle, 12 Ekim 1992 günü De-
debaba Bedri Noyan'ı, Arna-
vutluk'tan bir grup Bektaşi zi-
yaret etmiştir. Bu ziyaret sıra-
sında Yaşar Sinan Vardi'ya
Dedebaba tarafmdan Hilafet
verilmiştir.
ABD'de Bektaşi
dergâhı
Kendısı, 13 Ekim 1992 günü,
usulüne göre ayaretlerinı ta-
mamlamak üzere, Hacıbektaş
Dergâhı'na hareket etmişür.
Böylece, Arnavutluk'ta Bektaşi
dergâhlanrun tekrar uyandınl-
ma süreci resmen başlamışür.
Yakın tarihte, Arnavutluk gezi-
si sırasında bu dergâh, Sayın
Cumhurbaşkanımız tarafmdan
ziyaret edilmiştir.
1
Bektaşilerin coğrafı olarak
etkin olduklan alan, Orta Ana-
dolu'dan batıya doğru Doğu
Avrupa topraklannı ve Maca-
ristan'da Gül Baba Tekyesi'ni
de içine alan geniş bir çizgi için-
dedir.
Bunun dışında, Mıar'da
O N B I N L E R
\
J J J m m J J J
İÇİN YAZDI
Susmaneolur...
Uğur Mumcu'ya Ağıt
Sıkı durun Mumcu'ya uzanan hain eller geliyoruz
Kubilay'a yaptığınız gibi kafanızı yerlerde sürükleyeceğiz,
Sil gözünün yaşını Uğur Mumcu yakını
Yok edeceğiz kökenini o kör yobaz takımın
Kınlacak ellen, kör olacak gözleri
Vurun kahpelere kınlsın elleri.
Haürlasmlar Menemen'i, Kubilay'ı
Bekliyor darağacı, asacağız kafanızı sopalara
Verecegız dersinizi.
Koyacağız takkenizi önünüze
Kusturacağız içmizdeki fitneyi.
Beyninizı sulandıran o ilkel ideyi..
Gel derdim tut şu elimi
Çöz şu çözemediğim düğümü
Hiç yadırgamaz koşardın hemen
Başımı örtmüyorum dıye kızanlara
Ezberletirdin vereceğim yanıü
Müslümanlık baş örtmek değildir derdın..
Atamıza dıl uzatanlara vereceğim yanıtı
Ezberletirdin şevkle inançla.
Hayrandm Ata'ya. kurduğu Cumhuriyete
Hep konuş derdim susma ne olur.
Konuşurdun, anlatırdın öğrenmek istediğimi.
Kınlsın sana uzanan hain eller yok olsun
Unutmayacağız, öcümüzü alacağız
Sevgili Uğur Mumcu.. Hayriye Tolbas
Hesap sorulmasıiçinherşeyiyapaSeni katledenleri lanetlefflDyor ,—. ...um . • ...ı... —» t, .. „ « ,. „, —_— , , ^ ^ _ ^L "?".. — —nyor
ve özgürlük ve demokrasi mü-
cadelede her zaman izınde ola-
cağım.
tzzet Yiğitdoğan
Tüm olumsuzluklara karşı ver-
miş olduğun bu mücadelenin
sonu böyle olmamalıydı. Seni
tüm kalbimle anıyorum.
tbrahim Şahin
Savunduğunuz ilkeler uğruna
verdığiniz mücadelenin önünde
saygıyla eğiliyorum. Bırakuğı-
nız yerden payıma düşeni sonu-
na kadar yapacağımdan emın
olabilirsiniz.
Ali Esmer
Onu susturamadınız! Çünkü.
artık bizlerde susmayacağız.
Lanet olsun!
Ferda ve Döoen
Türkiye'ye çok şeyler anlattı.
Türkiye'ye çok şeyler öğretti ve
Türkiye ona her zaman minnet-
tar kalacakür!..
NurdanSever
Bu cinayeti şeriatçı yobazlar
işledi. Diğer cinayetler gibi
yine sorumlular bunlan da bu-
lamayacaklar.
ismaflTepeii
Uğur Mumcu demokrasi uğru-
na şehit oldu. Onun fıkirlerini
her zaman yaşatacağız.
YökselAkgûn
Parçaladıklannı sananiara her
bir parçasmın ardında bizler
vanz. Unutmayın! Her an ya-
kanıza yapışacağız.
Dilara Sungur
Ektiğm tohumlar bir gün yine
yeşerecektir. Seni kahpece vu-
ran hainler mutlaka cezalannı
çekeceklerdir. Seni saygıyla
anıyoruz.
AHşan Yazgûlü
Yerin dolamaz senin. tçimiz ya-
nıyor seni unutmayacağız. Hiç
ölemezsin!
DflekYaman
Şaygıdeğer Uğur Mumcu bu
insanhk dışı saldınnın enınde
sonunda hesap sorulması için
elimizden geleni yapacağız. Bi-
rilerinin uyanması lazım. Dev-
let büyuidenmiz uyusa bıle.
Saygılar.
Uğur Mumcu;
Kendimize ömek aldığımız se-
ni, çocuklanma sonuna dek ör-
nek vereceğime ve kalbimizde
yaşatacağımıza devrimci ruhu-
na and içerim.
Aycan-Nevzat Aksangnr
Uğur Mumcu
Seninle laikliğinenbüyük savu-
nucusu yok oldu. Arna düşün-
celerin yaşayacak. Sana uzanan
eller elbet bulunacak.
Nalan Karabûyûk
Değerli Atatürkçü
Atatürk ilke ve ınkılaplannın
bekçisi, hiçbir zaman doğru
yolda şaşmayan diğer gazeteci-
ler gibi rüşvet yemeden hiç bir
zaman okurlannı kendi bilgile-
rinden esirgemeyen değerli abı-
miz Uğur Mumcu'nun öldürül-
mesinin halen şokundayız.
Ama şunu unutmasın ki bir
Uğur gider bin Uğur gelir. An-
cak bu abimiz öldürülmesıyle
yeri doklunılmayacak bir bü-
yük insanırruzı kaybettik. Tüm
Ataturkçülerin başı sağolsun.
Cumhuriyet okunı Tezan Ça-
MUMUMUZ'un ışığından
korkanlar yok olsun.
Haüs Dirican
Atatürkçülüğün demokrasinin
ve laikliğin yiğit savşaçısı Uğur
Mumcu, düşünce ve ilkelerini
yaşatacağız ve koruyacağız. Si-
n unutmayacağız.
Fımda Halukoğhı
Araştmna Görevfei İ.Ü. tkti-
satFakükea
Bizler vanz.
Demirci
Sevgili Uğur Abi seni böyle za-
mansız kaybettik ama görüşle-
rini düşüncelerini ve bilgılerini
her zaman kalbimizde yaşata-
cağız sonsuza dek.
Hasan Sertkaya
Demokrasi, bağımsızlık ve öz-
gürlük yolunda yılmaz bir sa-
vaşçımızı kaybettik. Aamız
sonsuzdur.
Mehmet Zeybek
Demckrasinin öncüsü dost
izindeyiz.
Doç. Veti Sapaz
Sevgili Uğur Mumcu •
Atatürkçü düşüncenin, laikli-
ğin ve demokrasinin sonsuz sa-
vunucusu. Kınlasıca eller
tarafmdan kaDeşçe aramızdan
aynldın. Ama senin düşüncele-
rini ve Atatürkçü gençlik son-
suza kadar mücadelemizle sür-
düreceğiz. Kahrolsun şeriat ya-
şasın' Atatürkçülük, yaşasın
nice Uğur Mumcu'lar.
Laik ve çağdaş öğrend
C. Koray Yöksekkr
Sevgili Uğur Mumcu
Seni katleden vahşi yarauklan
lanetliyoruz. Susmayacağız,
susturamayacaklar.
Dr. Recai Türkoğiu
Atatürkçü gençlikle sonsuza
kadar yaşayacaksm. Hala ara-
mızdasm.
tlkay Duman (öğrend)
Mumcu'nun sadece bedeni öl-
dü düşünceleri ölümsüzdür.
Hayri Şahin (öğrenci)
Sevgili Uğur Mumcu,
Ne sen, ne demokrasi, laiklik,
düşünce özgürlüğü ölmeyecek.
Katledilişm en adisi parampar-
ça etme girişimine rağmen
ABye Sevdaogu (Dr)
Sûrecck
POIJTIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Sessizlik İçinde Tunga...
Bu bayramda sadece bayram gazeteleri değil, öteki-
ler de çıktı. Üçüncü gün bizım gazeteyi açtım; ikinci say-
fada, llhan Selçuk'un yazısının altında, kara kara harfler-
le dizilmiş iki ilan vardı, içim cız etti, ölüm ilanı... Niyazi
Tunga ölmüştür... Birinde şöyle yazıyordu:
"Vefat ve başsağlığı. Vakiımızm kuruluşunda büyük
payı bulunan arkadaşımız, dostumuz, ağabeyimiz, kar-
deşimiz, danışma kurulu üyemiz, güzel insan, Dr. Niyazi
Tunga'yı yitirdik. Acımız büyüktür. Nazım Hikmet Kültür
ve Sanat Vakfı.
Nazım Hikmet Vakfı'nın danışma kurulu üyesi olmanın
ayn bir anlamı vardı. Nazım'ın çevresınde birikmek, bir
dünya görüşünde ortak olmak demekti.
Otekı ılanda yazanlar şöyleydi:
"... Aziz ölüsü cuma günü (bugün) öğle namazından
sonra Karacaahmet Şehitlik Camisi'nden kaldırılarak
Karacaahmet mezarlığında toprağa verilecektir."
Kızıltoprak'ta otururdu, her bayram ziyaretine gitme-
sem bile telefon eder, bayramını kutlardım. Bizim ha-
nım, bu bayram, "Telefonla kutlamalan unutma" diyor-
du. Bu bayram gectkmiştim. Ben gecikmiştim ama, o
benden ivedi davranmış, iki gün önce gitmişti de haberi-
miz olmamıştı. İlan haberi verıyordu.
Karacaahmet'te Şehıtiik Camisi'ni arayacaktım. Akat-
lar'dan çıktım Beşiktaş'a indim. Vapurla Usküdar'a geç-
tim. Oradan bir taksiye atladım. Karacaahmet'e yollan-
dım. Selimiye sapağında şoför, şehitlik için, "Şu cami-
lerden biri..." dedi, indirdi. Soruyorum, ama herkes
Şehitlik Camisi'ni başka bir yerde gösteriyor. Birkaç ki-
lometre yürüdükten sonra sora sora, küçük bir mescitti,
bulabildim.
Bildik yüzler gördüm. Niyazı'nin cemaati belliydi. llk
gözüme çarpanlar, Dr. Yavuz Erkoçak, Dr Leon Namer,
yazar Hamdi Konur olmuştu. Abdül yoktu, ne bilsin, Ka-
radenız kıyısında geziye çıkmıştı. Rasih Nuri lleri, Arii
Damar, Şükran Kurdakul'u gördüm. Niyazi'nin kızına ve
hemşiresine başsağlığı diledim. Türkan yoktu. Oteki
dosflara, Samiye Hanım'a da... Son günlerinde iyi değil-
miş, inmeliymiş.
Yeşil birörtü altında, caminin avlusunda yatıyordu. KK
sa bir yaşamdı sürdurülen.. İçinde neler yoktu!
Kara Afrika'da yer yer ayaklanmalar, kıta Avrupası'-
nda askeri darbeler başlayınca, demokrasinin ve sosya-
lızmin bu yolla geleceğini umanlar çoğalmıştı. O günler-
de ne denli umutluysak, bu günlerde de o denli karam-
sanz. Nasır'dan, Ben Bella'dan, Habib Burgiba'dan,
Nkrumah'tan, Lumumba'dan, hatta Kaddafi'den demok-
rasi ve sosyalizm bekleyenlerimiz vardı. Belçika Kongo-
su diye bildiğimız, sonra adı Zaire'ye çevrilen ülkede
Lumumba bağımsızlık ve özgürlük için savaşıyordu. Ko-
münist değilim diyordu, ama herhalde demokrat sayılır-
dı. Var gücüyle emperyalizmin üstüne yürürken yenik
düşmüştü. Lumumba, ülkenin bir ucundan (Kinshasa),
öbür ucuna (Lodi), Mao'nun yaptığı gibi uzun bir yürüyü-
şe çıkmıştı.
Tarihte örneği bulunduğu için dünya bu yürüyüşle ilgi-
lenmişti. Ya sonuna kadar gidip geri dönecekti, ya da bir
yerde tıkanıp kalacaktı.
Dünya bu yürüyüşe katılan bir Türk doktorundan söz
etmeye başlamıştı. Bu doktor Niyazi Tunga'ydı.
»Lumumbanın uzun yürüyüş destanını, o yıltarda
UNESCO'da görevli Hıfzı Topuz yazdı. Bu destanının,
içinde Niyazi Tunga da vardır. Afrika'daki bağımsızlık
savaşı bellidir. Sonra her şey yerli yerine oturmuştur.
Emperyalizm, kara Afrika'daki ayaklanmayı sonunda
kurutmuştur. Bu akım Mandela'ya kadar uzanmış, son-
ra orada kalmıştır. Ufak kımıldamalar olmuşsa da Lu-
mumba nın işkenceler altında öldürülmesiyle son bul-
muştur. Che Guavera da devrim aramıştı.
Dr. Niyazi Tunga görevi bittikten sonra yurduna dön-
müştür, bu savaştan elinde bir binek arabası kalmıştır.
Onu da Türkiye de yeni palazlanan solcu partiye arma-
ğan etmiştir.
Dr. Niyazi Tunga, sosyalizmin gorünmeyen, içine dö-
nük kahramanlarından biridir. Sessizce yaşadı, sessiz-
ce öldü.
BULMACA
1
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9
1/ Yakup Kadri Karaos-
manoğlu'nun bir romanı.
2/ Gözleri görmeyen... 2
Sincap. 3/ Eski Türklerde «
ölen kahramanın mezan-
na dıkilen küçük heykel- 4
lere verilen ad... Bir soru
sözü. 4/ İzmir'in bir ilçe-
si... Kimi dillerde erkek
einsten sayılan sözcük. 5/
İliştirilmış. eklenmiş. 6/
Bakınn simgesi... Ali Öz- 8
genhlrk'ün bir filmi.. Bi- g
rine dokunsun diye söyle-
nen söz. 7/ Hızlı bir trafık akımı
sağlamak amaayla yapılan çift
yönlü geniş >ol... Uzaklık işaretı.
8/ Eski Türk güreşlerinden biri...
Steven Spielberg'in bilimkurgu tü-
ründekı ünlü filmı. 9/ Sevgide al-
datma... Kalehendeği.
Yt'KARIDAN AŞAGIYA
1/ Verdi'nin tanınmış bir operası.
2/ Çıkar yol, çare... ABD'nin bir
eyaleti. 3/ Bir tür otomobil yanşı..
En küçük izci kuruluşu. 4/ Batak-
lıklarda yaşayan ıri bir kuş. 5/ Çevresi yollarla belirlenmiş olan
arsa... Verme, ödeme. 6/ Argoda parasızelde edilen şeye verilen
ad... Kesintilerden sonra kalan mıktar. 7/ Pantolonun apış ara-
sına gelen yeri... Dinsel tören ve kurallan. 8/ Toplanma. birle-
şim. 9/ Mehil... "Varsın seni ömrunce azabın kolu sarsın / —
sen üzüldükçe ve öldükçe yaşarsın" (Faruk Nafız Çamlıbel).
BAKIRKÖY 5. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1991/548 Es. *
Davacı Perihan Aydın vekib tarafından Reyhan Aydın aleyhine
açılan boşaruna davasımn yapılan duruştnasında;
Davalının adresi meçhul olduğundan karann ilan yoluyla tebliğine
karar venldiğinden,
Çanakkale, Biga. Havdan köyü cilt no: 075,03, sayfa no: 17, sıra
no: 56'da nüfusa kayıllı Cemil ve Ayşe'den obna 1%5 d.lu Reyhan
Aydın ile Ahmet ve Fatma'dan olma 1968 d.lu Penhan Aydın'ın bo-
şanmalanna karar verilmiş olup işbu ilan karar teblığj yenne kaim
ofanak üzere tebliğinden iübaren 15 gün içinde mahkememızde tem-
yiz hakkı saklı tutulmak kaydıyia ilanen karar teblığı yenne kaim
olmak üzere ilan olunur.
Basın: 3252
İLAN
T.C.
RİZE ASLtYE 1. HUKUK MAHKEMESt
1993 61 Esas
Davacı Ali Rıza Aslan tarafmdan davalılar Maksude Aslan ve 8
arkadaşı aleyhineaçılan ecnmısıl davasımn yapılan dumsmalan sıra-
sında venlen ara karan gereğince;
Davatılardan Adnan Karamahmut, Necdet Morgül ve Behcet
Morgül'ün, Bayram Karamahmut'un adreslerinin bilinmediği ve
kcndılerine Rize PTTsi ile dava düekçesi teblığ edılemedığınden du-
ruşma günü olan 9.4.1993 günü mahkememız salonunda haar bu-
lunmalan veya bir vekil marifetiyle kendilerinı temsil ettirmeleri dava
dilekçesı yerine kaim olmak üzere ilanen teblığ olunur. 15.3.1993
Basın: 46935