Katalog

24 NİSAN1993 CUMARTESİ CUMHURİYET KULTUR 11 Genco Erkal, 28 yıl sonra'Bir DelininHattraDefteri'nde üçüncükez Oksans tvanoviç Popriçin roliinde Yaşamın aynaaçarpıyor!..Sizi etkileyen tablolara bakın. Ellerinizi, ayaklannızı nereye koyacağınızı düşünemezsiniz bile. Varhklannı hissetmezseniz bu organlarınızın. Bakın, bir daha bakın soluk alıp veren tablolara, yaşama... DİKMENGÜRÜN UÇARER zellikle erkenden gittim. Çah- şma odasmda oturup bütün kalemlerini yonttum. Bizim genel müdür zeki bir adam besbelü. Bütün o duvarlar boydan boya kilap dolu. Biam gjbilerin anla- yamayacağı kadar yüksek eserler. Her şey olabilir, ama bir köpek otu- rup yaa yazsın. Hayır efendim. Niye? Bu da sonuçta olmayacak bir şey değıl yani. Ama sorun yaa yazabılmekte değil ki. Sorun, doğru yazabilmekte. Bunu da ancak soylu kışiler becerebili- yor. Şu uşak miUetine tahammülüm yok. öyle ya her şey onlar için. Bizim gjbi yoksullann ne gjbi beklentisı olabilirdi ki bu dünyada. Sen kendine göre al- çakgönüllü bir lakım düşler kurarsın. Tam gerçekleşecegini sandığın an mutlaka yükseklerden birileri çıkıp ge- lir, yıkıverir dünyayı başına! Saray soylusu diye alnının ortasında üçüncü göz yok ya... Bumuyla yemek yiyemez ya... İnsanlar arasında bu sözde ayınmlar nereden çıkıyor ba- kalım. Çoktandır anlamaya çahşıyo- rum. Bugün daireye gitmeye iyice ka- rarlıydım, ama İspanyarun durumu bir türlü çıkmıyor akhmdan. Ispanya'nın bir kralı var artık, bu- lundu. Bu kral benim. Beyin Hazer Denizi'nden esen bir rüzgârla geliyor ınsanlara. Şimdiye kadar kadının kime tutkun olduğunu bilen yoktur. Bunu ilk keşfeden ben oldum. Kadın şeytana tutkundur. Kesinlikle anlarru- yorum ne biçim ülke bu İspanya. Ah bu sopa! Bu tannnın cezası so- panm acıstna dayanılmıyor. Ahn gö- tûrün beni bturadan. Fırtına gibi bir Genco Erkal, Gogol'un tek kişilik 'Bir Delinin Hatıra Defterfoyunumı 28 yıl önce sahnelemişri- Ük kez 1965'te ASTta sahnelediği oyunun 1968'deki ikincisinden sonra bu kez üçüncü yonnnuiMi Kenterier Tîyarrosu'ndasunuyor. troyka gelsin. Babayiğıt bir arabao sürsün atlan. Çın çın ötsün çmgırak- lar. Götürsünler benı bu dünyadan uzağa, daha uzağa, çok uzağa. Hiçbir şey görünmesın artık hiç. TopJaim.ua altjjatlannd^ yaşayan insanlara karşı dcrin bir sevgı bu çığnn bellı başlı bir özelliğidir. Kadınlar Gogol için büyüleyici, bü- yüleyici olduklan kadar da erişilmez bir tutkudur. .Gogol'ün çykülerinde, komedya- lannda şımdi artık yalnız çiftlik beyle- rini değil, şehırli tüccarlan, sanatkârlan, memurlan da görüyonız. İşte Gogol... Gerçekciliğin en İcusur- suz, en olgun ürünİennı bu yolda yara- tacaJUır. .---«.. Artık Gogol'ün yapıtı yaşamın ay- nasıdır. Bir volkanı anımsatan yaratıcıhğuıı Shakespeare ile kıyaslayabilir, Rabe- lais'nin zenginlikleri yanına koyabili- riz. Dekor, mûzik, giysi, ışık bir yapıtın karaktcrini belirleyen unsurlar, o yapıtın omurgasını oluşturan halkalar zinciridır. Oyuncu, sarîki ıslak bir kil parçasını yoğururcasına kendini bi- çimlendiren kişidir. Oyunculukta bilgi ve yeteneğin kay- naşması, sanatçının bilinçaltındaki zenginlıkleri dışa vurur. Yaratıcıhktan gözlemciliğe uzanan bir zenginlik... Böylesine donanrnış bir bilinçallı ve duygulann mantık süzgecinden geçişi, o sanatçının kusursuz bir yapımda so- luklanmasına neden olacaktır. Alkışlanmız Nikolay Gogol'a,Coşkun Tunçtan'a, yaşayan dekoruyla Duygu Sağıroğlu'na, SevimÇavdar'a, Mete Sakpınar'a ve adeta bizleri koltuklanmıza çivileyen Genco Erkal'a... Marinetti, izleyici salona girmeden önce koltuklann bazılanna zamk sü- rermiş oturanlar yapışıp kalsınlar diye. Ben de izleyicimi koltuğuna çivi- lemek için sahnedekı kompozisyonun bütünlüğü üzerinde üuzİikle duru- rum. Sizi etkileyen tablolara baten, bir daha bakın. Ellerinizi, ayaklannızı ne- reye koyacağınızı düşünmezsıniz bile. Varhklannı hissetmezsiniz bu or- ganlannızın. Bakın, bir daha bakın so- luk alıp veren tablolara, yaşama... Alkışlanmız Nikolay Gogol'a, Coş- kun Tunçtan'a, yaşayan dekoruyla Duygu Sağıroğlu'na, Sevim Çavdar'a, Mete Sakpınar'a ve adeta bizleri kol- tuklanmıza çivileyen Genco Erkal'a... *Alıntılar. Gogol "Bütün Oyunları", A History Of Russian Literature, Tlıe Drama Revien, Theatre Journai, Joıtr- nal of Dramatk Theory and Criti- eism... . • ' " -> ' ' Tiyatro dünyası buyılki Avni Dilügil ÖdülllerVnin sonuçlanna tepki gösterdi ve boykot kampanyası başlattı Oyunjürisini, ödül sayguılığını anyorNtLGÜN TOPTAŞ Son bırkaç yıldır tiyatro dünyasında taruşmalara yol acan Avni Dilligil Ti- yatro ödülleri sonuçlanna tepkiler bu yıl doruğa ulaştı ve bazı sanatçılar, jürinin yanlı olduğu gerekcesiyle ödülû boykot kampanyası başlatular. 1993 Avni Dilligil Ödülleri jürisi Nüz- bet Birsd başkanlığında Melisa Gürpt- nar, Seckin Selvi, Hayati Asıhazjcı, H. Şevket Ataseven, Yaşar tlksavaş ve Kami Suveren'den oluşuyordu. Aralannda. Mehmet Atak, Kenan Işık, Kerem Kurdoğlu, Naz Eravda, Arif Akkaya, Zeliha Berksoy, Raik Âlnıaçık, Ayşe Günşıray, Taner BirseL Mehmet Keskinoğta, Hahık Toksöz, Reha özcan, AK Sünneli, Mustafa Avkıran. Merih Atalay, Arilla Olgaç, Ülkü Dunı, Kürşat Amıaçık, Zafer Albir, Mehmet Ali Kap- bnlar, Nadi Güler, Ali Düşenkalkar, Müge Gürman, Neslihan Aka. L'ğur Po- lat, Şahika Tekand, Deniz Türkali, Gûl- sen Tuncer, Duygu Ankara, Kartal Sanat işGği, Peker Açıkahn, Aylin Zobaroğlu, Musa L'zunlar, I^event Öktem, Mahir Güaşıray, Asiı öngören, Yasemin Alka- ya, Sefau Köksal, GOsân Soydan, Çl- men Tunıncoğlu, Sevgi Sanlı, Fehmi Ya- şar, rıyatro ve TY Yazarian Derneği, Şe- rif Sezer, Dündar Müftüoğlu, Ben^sa Karahan ve Fikret Kuşkan gibı kişi ve ku- ruluşlar "Kıstası u'yatro olmadıkça hu ödülden muaf tutulmak isü'yoruz" slo- ganıyla protestolannı dile getiriyorlar. Sanatçılar aynca, jüri üyesi Seçkin Sel- vi'nin en iyi çeviri ödülünü almasırı da eleş.tinyorlar. Ote yandan, Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri'nin bu yükı jürisinden daha önce aynlan Dikmen Görün Uçarer ve Zehra Ipşiroğlu'ndan sonra Sevgi Sanlı da istifa ettiğini açıkladı Şehır Tıyatro- lan'nda oyuncu olarak görev yapan Arif Akkaya 1986da aldığı, Hadi Çamanda 1982'de aldığı ödülleri ıade ettüer. ödûllû jflri ûyesi savunuyor ~ Buna karşın, jünde bulunan Mefisa Gürpmar, Kami Suveren. Yaşar tlksavaş ve Seçkin Sdvi,' 'ödüller venlîrken hiçbir şekilde laraf tutulmasmın sözkonusu ol- madığını, Şehir Tiyatrolan'nuı ödülleri hakederek aldığuu'" savunuyorlar. Şehir Tiyatrolan Genel Sanat Yönet- meni Gencay Gürün telefonda görüşme isteamize karşı bir yaalı açıklama gön- derdi. Açıklamada şöyle deniyor: "Jüriler bağımsız kuruluşlardır. Objektif olma- lan gerekir. Kararlan her zaman kimi- lerini sevindirir, kimilerini de mutsuz eder. Kazanıldığı zaman jüriye tarafsız, kaybedildiği zaman taraflı gözüyle bak- mak manuğa aykın bir davraraştır. Ge- çen sene Şehir Tiyatrolan, en üst düzey oyunculannın görev aldığı en iddialı ve başanlı oyunlan ile ödül almadığı za- man dahi jürinin tarafsızbğıru tam- şmamıştı. Bugün de böyle bir tartışmaya gırmek istemiyoruz." "Konken Partisi" çevirisiyle "en iyi çeviri" ödülünü alarak eleştirilerin hede- fi haline gelen Seçkin Sehi jüride ol- masının ödül almasını engellemeyeceği görüşünde: "Demirel ayıp olmasın diye seçimlerde ANAP'a mı oy venyor? Eİe- nim çevirim en iyi çeviriydi, tabiı kı ben alacaknm ödülü." Selvi, ödülfcrin Şehir Tiyatrolan ağırlıklı olduğu yolundaki eleştiriye karşı da "Avni Dilligil ödülleri tıyatrolar arasında eşit bir şekilde dağıtılacak diye bir kural mı var? Herhangi bir kurumu ve kişiyi zedelemek ıçm bir kampanya yapıbyorsa bunu açıkça söylemek yü- reklıliğıni göstersinler." diyor. ödüllerin ise alternatıfının olrnadığını, savunuyor. İlksavaş, ödüle karşı göstcri- len tepİcileri de şöyle yonımluyor: "Bir ödül ne kadar popülerleşıp, yaygınla- şırsa o kadar spekülasyona açık oluyor. Daha önce mütevan bir ödülken böyle şeyler olmuyordu." Öncejüride olmadığı açıklanan ancak daha sonrajüride yer alan Melisa Gürpı- nar ise, kendisinin "ödül yıpranmasın" diye jüriye geri döndüğünü beb'rterek, "Yıpratıhnak istenen ödül mü, kişiler "Aday olan başka çevinler de vardı ama hiç bıri Selvi'ninki kadar profesyo- nel ve düzeyli değildi. Aynca, bu jüride olan insanlann hiçbiri sıradan insanlar değıl, hepsinin tiyatroda ödüle aday her- hangi bir çalışması mutlaka vardır." Jüriden değerlendırme öncesi istifa eden Dikmen Günin Uçarer, aynlış gc- rekçesi olarak, "Çahşmalannın yoğun- luğu nedenıyle yeterince oyun ızlememiş oluşunu" gösteriyor. Uçarer ödüllendir- meye ilışkin görüşlerini de şöyle aktan- Jüri üyelerinden Kami Suveren ise, Şehir Tiyatrolan'na verilen ödüllerin layıkıyla, haketliğı için verildığini belir- terek, Selvi'nın ödül alması konusunda, "Jüri statüsünü biz yapmadık, 16 sene önce hazırlanmış. Bu konu jüri top- lantısında gündeme geldi, başkanımız statüde 'jüride olan kişınin çevirisine ödül verilemez' diye kural olmadığını, böyle bir usul olduğunu söyledi." şekbn- de konuşuyor. YaşarTlksavaş ise, kişısel olarak jüride bulunan birine ödül venlmesine karşı ol- duğunu, Şehir Tiyatrolan'na verilen mi? Ben edebiyat ürünleri de veriyorum, ama o yıl benim kitabım ödül almadı diye ortaya çıkmıyorum. Geçen yıl da Devlet Tiyatrolan ağırukhydı ödüller, bu kişiler neden o zaman da kampanya yapmadı? Geçen yıl ona verildi, bu yıl da buna verilsin dengelensin diye düşülerek verilmedi ödüller. Aynca, Devlet ya da Şehir tiyatrolannın alacaği ödüller birle sınırb değil çünkü 20 sahnede bırden oyunlan var. Tabi ki aldıklan ödül sayısı da fazla olacak." diyor. Gürpınar, Seç- kin Selvi konusunda da şunlan söylü- ,yor: yor: "Bugüne dek ödül konusunda ge- rek değerlendirme gerekse ölçütler, taru- mlamalar, amaçlar açısından, yeterli nesnel alt yapmın kurulmadığı görü- şündeyim. Dilligil ödüllerine bu yıl gös- terilen tepkiler belki de ödüllendirmele- nn nesnel bakışla yenıden irdelenmesi için bir zemm hazırlayacakür. Aynca böyle bir tartışma ortamı dogmuşsa, bunu da yapıcı bir adım olarak değerlen- dirmek gerekir." Tiyatro ve TV Yazarlan Derneği adı- na başkan Recep Bilgiııer ve Genel Sek- reter Scvgi Sanlı ımzasıyla yapılan açı- klamada Avni Dilligil ödülünün son yı- 1larda zedelendiği, kımlerin ödül ala- cagının daha jüri toplanmadan belli olduğu, ve "bol keseden ihsan edilen bir 'ulufe' şekline dönüşmüştüğü" görüşle- rine yer veribyor. Açıklamada, "Avni Dilligil ödüUerinin eski saygınlığına ka- vıışmasını diler, bu gerçekleşinceye ka- dar bu ödüle gerek seçici gerekse aday olarak katılmayı reddederiz." deniyor. Jüriden aynlan bir başka isım Zehra tpşiroğhı. jünde bir ortak düşünsel ze- min oluşmadığını, "biz neye göre ödül veriyoruz?"' konusunda ortak bir ölcüt konamadığını vurgulayarak "Ortak kıstas oluşrnayınca kişüer önem kazaıu- yor ve yapılan seçimler nesnel olmuyor." diyor. tpşiroğlu bu "nesnel olmama" durumunu farkettiği için jüriden aynldığjru ifade ediyor. Işlevsiz ve ölçütsûz bir ödül Avni Dilligil jünsinden daha öncekı yıllarda aynlmış olan Ayşın Candan, Dil- ligil ödülleriyle ilgjb olarak yapüğj açı- klamada. tiyatro ödüllerini gcnelde pek anlamlı bulmadığını, ancak genç yete- nekleri özendirmek açısından bir işlev- selliği olabüeceğini anlatıyor, "Bu son Dilligil ödül dağıumı, bir lakım, 50 yaş üstü tiyatroculann 'özgün yapım", 'mü- zikal' gıbi anlamsız ek kategoriler yara- tarak kendi kendilerini ödülle değer görmelerinin resmidir. Genç yaratıa in- sanlar açısından bu konunun üzerinde durmaya bile değer olmadığını düşünü- yorum. Bunun yenne çok çabşarak, yeni ve iyiye yönelmek ve sevgiyle bütünleşe- rek yaratıalıklannı sürdürmelerini dile- rim" Ödülünü geri veren Arif Akkaya, jüri- nin "oyun izlemeden" karar verdığini ve kendi kazandığı ödüllerden kuşkuya düştüğünü belirtiyor: "ÖdülleT asıl amacı olan tiyatrodan saptınldığı için, 1986'da, "Aç Sınıfın Laneti" ile aklığırn en iyi yardıma erkek oyuncu ödülünü iade ediyorum". Hadi Çaman da 1982'de "Kelebekler özgurdür" adb oyunla aldıklan "en iyi oyun" ödülünü iade etme nedenlerini şöyle açıklıyor. "Ödenekb tiyatrolann olanaklanyla özel tiyatrolann olanak- lannı aynı kefeye konması doğru değil. Milyonlarca liralık bir yapunla üç-beş kuruşa gerçekleşen bir prodüksiyon aynı ölçütîe değerlendirilemez." Istanbul Devlet Tiyatrosu'nda yönet- men ve oyuncu olarak çabşan Kenan Işık. tiyatronun "derici, devrimci ve kül- tür toplumunun oluşmasmda önemb' iş- levi olan" bir sanat olduğuna dikkat çe- kerek, tiyatro ödülleri veri'irken, çağdaş, ilerici, topluma yön verici ve pob'tik kri- terlerin gözönüne abnması gerektiğini söylüyor. Işık, Dilligil jürisini "rüştünü ispatlamamış" olarak niteliyor: "Verdik- len ödülleri bir araya getırip baktığırnı- zda ne adına, neye dayanarak verildığini anlayamıyoruz. Bunun yanısıra layıkıy- la verilmiş olan da var. E)emek ki bujüri- nin bir prensibi yok, bir ölçüı oluştunıl- mamış. Yeni ekknen ödüllerin de insan ilışkilerindcn, birilerini üzmemek için konduğunu düşünüyorum.". I. İzmir Kültür Kongresi • İZMİR(AA)- İzmir Kültür, Sanat ve Eğıtim Vakfı'nca düzenlenecek " 1. İzmir Kültür Kongresi"nin 28-30 nisan tarihleri arasmda Türk-Amerikan IJtrneği'nde toplanacağı bildirildi. Vakıfyönetim kurulu üyesi Azra İnmeler. yaptığı açıklamada, kongrenin "2000'li yıllara doğru İzmir'de kültür ve sanata ilişkin saptamalar, değerlendirmeler, öneriler" başlığını taşıdığını belırterek, kongrenin amacı konusunda şunlan söyledi:" tzmir'de kültür sanat alanında bugüne kadar y apılanlarla. yapılmayanlann yanı sıra. kısa, orta ve uzun vadeli gündemi belirlemek, 2000'li yıllara doğru kentte izlenmesi gereken kültür ve sanat politikalannı ana çizgileriyle ortaya çıkarmak, İzmir'deki kültür ve sanatla ilgıli kişı, durum ve kuruluşlan bir araya getirip, aralanndaki diyaloğu sağlamayı amaçhyoruz". Kongre için çeşitli kişi ve kuruluşlardan müzık, resim, tiyatro. radyo-TV. fotoğraf, turizm, mimarlık. el sanatlan alanlannda toplam 27 bildin geldiğjni kaydeden Azra lnmeler, kongre sonunda bir forum düzenleneceğinı ve bildirilerin bir kitapçıkta toplanacağinı bildirdi. Sahte peygamber sinemada • LONDRA(AA)-ABDninTeksaseyaletindekiWaco kentinde, kendisini peygamber ilan ederek müridi 86 kişinin ölümüne neden olan David Koresh ve I'Bl kuşatmasının film olacağı açıklandı. The Daily Telegraph gazetesinin verdiği haberde, uluslararası Cannes Film Fesitvali'ndeki 'MIP-TV'filmpazanna yaptlan açıklamada, yapımı 2.3 milyon Şterlin'e (35 milyar lira) mal olacak fılmde David Koresh'i aktör Timothy Daly'nin canlandıracağı beHrtildi. ABD'de mayıs ayında vizyona girecek " Waco'da Pusu" adlı 90 dakikabk filmin çekiminin hangi şirket larafından yapılacağının acıklanmadığı anlatılan haberde. yayın haklannın İngiltere'ye satıldığı kaydcdıldi. Başanr, yeni dönem çalışmalanndan oluşan "caro- seramik" sergisini. Kibele Sanat Galerisi'nde açtL Başanr'ın sergisi Kibele'de • İZMİR(AA)- Uluslararası Seramik Akademisi üyesi Bingül Basarır, yeni dönem çalışmalanndan oluşan "cam-seramik" bergisini, K.ıbele Sanat Galensi'nde açtı. "Taş, fosil, mıneral ve cam doğal oluşumlarla, insan yaşamı arasında ilişkiler kurmaya çalışıyorum" diyen sanatçj, çahşmalannı 1962 yıbndan beri, Fransa, İtalya, Çekoslovakya, Macanstan, İspanya, Almanya, Yugoslavya, Avustralya ve İskoçya'da sergjledi. Ankara'da, Cumhurbaşkanhğı idare binasınm yamsıra. An Sineınası, TRT Gene! Müdürlüğü ve birçok özel kuruluşun duvar panosunu 4a yapan Başanr'ın birçok Avrupa ülkesi müzesindeyapıtlan bulunuyor. Prag. Frenza. Clermont Ferrant, Mino uluslararası seramik sergileri ile Devlet Resim Heykel yanşmalannda ödüller alan sanatçının * sergisi 25 mayısa dek izlenebilir. Uluslararası Fotoğraf Yanşması • -• AD-AİVA (Cumhuriyet Gûney İUeri Bumsu)- Seyhan j Belediyesi'nin 4. Kültür Şenlıği çerçevesındc düzenlediği "Uluslararası Fotoğraf Yanşması" sonuçlandı. Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği (AFAD) ile Fotoğraf Sanatı Uluslararası Fedcrasyonu'nun (FIAP) kurallannın uygulandığı yanşmada siyah beyaz baskı dalında altın madalyayı Almanya"dan Urbanietz Henryk. gümüş madalyayı Belçıkadan Roger De Grof, bronz madalyayı da yine Belçika'dan Roder Schddinc aIdı Bu dalda mansiyonlar ise Türkıye'den Alper Fidaner ile Litvanya'dan PeterisJaunzenis'e verildi. Renkli baskı bölümündeıse, altın ve gümüş madalyalan Avusturya'dan Rudolf Berger ile Alfred Fingerios alırken. bronz madalyayı ise Hırvatistan'dan VirgUioCmncım kazandı. Mansiyonlar ise Almanya'dan Kurt NVörsdörfer ile Avusturya'dan Ernst Lippinın yapıtlanna verildi. Saydam bölümünde de altın madalyaya Almanya'dan J. W. Deltmer'in, gümüş madalyaya Avusturya'dan Cris Hinterobermkr'in. bronz madalyaya da Türkiye'dcn Özcan Ağaoğlu'nun yapıtı değer bulundu. Saydam dalırun mansiyonlan ise Türkiye'den Birol Üzmez ve Almanya'dan Bernd Lindstaedt'ın oldu. "Kent, İnsan ve Yaşam" adh özel bölümde ise, Chris Hinterobermaer'in en başanlı yanşmacı, Fethi Sabunsoy da Adana'daki yaşamı en iyi işleyen yanşmaa seçıldı. Şahin Kaygun adına konan özel ödülü ise Tahir Cn kazandı. tstanhul Devlet Tiyatrosu, Macbeth* adlı oyunu 7-9 mayısta Ankara Büyük Tıyatro'da sahneleyecck. Ankara'da tiyatro buluşması • ANKARA (\A) - Ankara ma>is ayında yoğun tiyatro faabyetlerine sahne olacak. Ankara Devlet Tiyatrolan Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Ankara Devlet Tiyatrosu, mayıs ayında bütün bolge tiyatrotanrun da katılımıyla bir şenlik düzenleyecek. 7 mayısta sinevizyon ve havai fişek gösterileri ile açılacak olan şenlik, 14 mayısl993 gününe dek sürecek. "Devlet Tiyatrolan Ankara Buluşması" adı verilen şenliğe yedi ildcn bütün bölge tiyatrolan katılacak. Şenlik kapsamında 7-9 mayıs tarihlerinde İstanbul Devlet Tiyatrosu, Büyük Tiyatro'da "Macbeth", 9 mayısta Antalya Devlet Tiyatrosu, Şınasi Sahnesi'nde "Sersem Kocanın Kurnaz Kansı", 10-11 mayısta Trabzon Devlet Tiyatrosu, Kûçük Tiyatro'da ''Silahşörün Gölgesi",1-14 mayısta Adana Devlet Tiyatrosu büyük Tiyatro'da "BirCeza Avukatının Anılan", 11-12 mayısta İzmir Devlet Tiyatrosu, Şinasi Sahnesi'nde "Her Devrin Adamı", 12-13 mayısta Diyarbakır Devlet Tiyatrosu, Yeni Sahne'de "Görüşme, Kutlama, Çağn" 13-14 mayısta Bursa Devlet Tiyatrosu, Küçük Tiyatro'da "Godot Geldi"'yı sahneleyecek. İTO'nun resim yanşması • İZMİT (AA) - İzmit Ticaret Odası (İTO) tarafından düzenlenen ilkokullararası suluboya resim yanşması sonuçlandı. 25 çalışmanın değerlendirildiği yanşmada, İzmit Ulugazi iÛcokulu'ndan Besto Kobak birinci, Gölcük Kavaklı İlkokulu'ndan GüLsüm Taylan ikinci, Karamürsel 4 Temmuz İkokulu'ndan Başak Çakır da üçüncü oldu. Mansiyonlan ise Gölcük Kavakb İlkokulu'ndan Tevfik Usta ve 4 temmuz İlkokului'ndan Ebru Oriıan aklılar. Öte yandan, SHP Kocaeli İl Örgütü Sosyai ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu tarafından fotoğraf yanşması düzenlendi. "Türk Kadınının Toplumdaki Yeri" konulu yanşma rcnklı baskı dalında düzenlenıyor ve herkese açık. Yanşmaya son başvuru tarihi 31 mayıs olan yanşmada birinciye 3, ikinciye 2, üçüncüye de I milyon lira para ödülü verilecek.