18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13NİSAN1993SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER îkinci Ulusal Sağlık Kongresi'nde meslek birliklerinin bildirisine Bakan Aktuna sert tepki gösterdi SağlıkKongresi olaylıbaşladı•Türk Tabipleri Birliği alter- natif kongre düzenleme karan aldı. Kongrede Sağlık Bakanı Aktuna ile TBB Başkanı tartıştı. Birlik Başkanı Olçer, en kısa sürede alteraatif bir sağlık kongresi düzenleyecek- lerini açıkladı., ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlık BakanhğYnca ulusal sağlık re- formu çerçevesinde hazırlanan yasa taslaklannın tarüşılması ve yeni sağhk sistemine üişkin mevzuatm düzenlen- mesı amaayla toplanan 2. Ulusal Sağ- lık Kongresi olaylı başladı. Sağlık meslek birlikleri temsilcilerinin "yasa- lar yeniden tartışılsın" yazıh rozetlerle kalıldıklan toplantıda, bırliklerin or- tak imzasıyla yayınlanan eleştin bıldi- rilerin dağıülmasi Sağlık Bakanı Yüdn nın Aktuna'yı sınırlendirdi. Aktuna ile Türk Tabiplen Bırhği Başkanı Dr. Şe- lim ölçer arasında tarüşma çıkü. Öl- çer, en kısa sürede meslek birlikleri olarak "allemalif' bir kongre düzen- leyeceklerini büdirdi. Yasalar yeniden tartışılsın Yerli ve yabancı çok sayıda bilim adamı, ulusalararası sağlık örgülleri temsilcileri, Sağlık Bakanhgı yetkilileri ile çok sayıda hekimin kaühmıyla top- lanan 2. Ulusal Sağlık Kongresi'nin açıbş oturumu, bakanlık yetkilileriyle, hekimlerin tartışmalanna sahne oldu. Aile hekîmliğine Bakanlık desteği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Aile hekimliği modeline gecmeyi planlayan Sağlık Bakanlığı, bu alanda yetişmiş uzman hekim sayısının yetersizliğini, > abancı eğitimciler tarafından verilecek kurslarla gidermeye çalışacak. Sağlık Bakanlığı'nca hazırtanan ulusal sağlık reformu yasa taslaklarında, Türkiye'de aile hekimliği modeline geçişin öngörülmesi, bu dalda yetişmiş eleman sıkıntısını gündeme getirdi. Halen Türkiye'de yaklaşık 100 kadar aile hekimi uzmanı bulunurken. sistemin işleyebilmesi için 20 bin hekime ihtiyaç buiunduğu bildiriliy or. May ıs I993 1 ten iribaren pilot olarak uygulanmay a başlanacak yeni sağlık sisteminin ihtiy aç duyacağı aile hekimlerinin > etiştirilmesi için bakanlığıa, kısa süreü kursların y anısıra. uzaktan eğitim yöntemlerini de kuilanacağı bildiriliy or. Bakanlığın, bu çerçe\ede mevcut aile hekimlerinin, yeni aile hekimkrini > etiştirmeleri amacıyla düzenlediği ilk kurs, 26-30 nisan tarihleri arasında Ankara'da gerçekleştirilecek. İngiltere Genei Pratisyenlik Kraliyet Akademisi öğretim üyesi Prof. Dr. Anthony Lewis tarafından \erilecek kursta. 100 uzman aile hekimi, yeni aile hekimlerinin yetiştirilmesi konusunda bilgilendirilecek. Yabancı eğitimciler tarafından verilecek bu kurslar, periyodik aralıklarla tekrarlanacak. Uzman aile hekimleri bu kurslara. ücretsiz olarak katılabilecekler. Bakanlığın hazırladığı y asa taslağında. birinci basamak hizmetlerinin, oluşturulacak bölge sağlık idarelerine kayıtlı aile hekimleri tarafından verilmesi öngörülüyor. Bu sistemde, her aile hekimi, bölge sağlık idaresinde hazırlanan hekim listesinden kendisini seçen en fazla 3 bin kişiye hizmet \erecek. İkinci ve ücüncü basamak sağlık kuruluşlarına sevk ise yine aile hekimleri tarafından y apılacak. Yasa taslağına göre, aile hekimleri 5 kilomerrekarelik alan içinde eczane yoksa, ilaç satma yetkisine de sahip oiacak. Hekımlerin, "'yasalar yeniden tarüşıl- eline aldığı eleştiri bikürisini sinirli bir mokratik bir girişim olabibr. Ancak, sın" rozetleriyle toplanüya kaülmala- şekilde sallayarak, meslek birbklerine bu tür girişimlerin yeri ve zamanı n, kongrenin birinci gününde ilk ger- ağır eleştinler yöneltti. Aktuna, l yıl- önembdir. Türkiye'de arük, slogan- ginbk nedeni olurken, Türk Tabipleri dır yasa taslaklannın çeşitli platform- larla. zamansız marjinal çıkışlarla in- Bırliği. Türk Eczacılan Birliği, Türk larda tarüşıldığını ve ortak görüşler Dışhekımleri Birliği ve Türk Veteriner dogrultusunda son şekillerinin verildı- Hekimleri Birüği'nce ortak imzayla ğıni belirterek. şunlan söyledi: yayınlanan ve yasa taslaklannın özel- leştirme. aile hekımbği, GSS uygula- AlklŞİarla protesto malannı eleşüren içerikteki büdırileri, bu gerginliği tartışmaya dönüştürdü. "Ama sonuçta ne oluyor? Böylesı Oldukça duygusal bir uslüpla açıbş kapsamb bir toplantıda, oturduğum konuşmasını yapan Aktuna, yazıb sandalyenın üzerine bırakılmış böylesi metnini tamamladıktan hemen sonra, bir metinle karşılaşıyorum. Bu, de- sanlara hizmet götürmek mürnkün de- ğildir. Eleştinler manüğa uygun ve yıkıcıbktan uzak olmahdır." Bildiride özelbkle. hastanelerin özel- leştırilmesi ve aile hekimliği konulan- na eleşüri getırildiğini kaydeden Aktu- na, konuşmasına şöyle devam etti: "Aile hekimliğine karşı çıkıbyor. ni- ye. Aile kötü birşey mı? Ozelleşürmeye karşı çıkıbyor. Sağlıkta aşuı devletilık düşüncesinden kurtulun. Devletin imajı güzeldir, ama bu güzel imaj pra- tikte uygulamalar yansımaz. İşte Sov- yetler Birliği örneğj. Sonumuz onlar gibi mi olsun? Özelleştirmeden ve özel sektörden neden bu kadar korkulu- yor? Özel sektör temsilcileri bu vata- nın düşmanı mı? Koyu devletçılik so- nuçta perişan insanlar demektir. Kaldık kı, bu yasalarda zorlayıcı hıç- bir madde yok. Son söz de parlamen- tonundur." Aktuna'nın ağır eleştirileri üzerine, kürsünün yanma gelen Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Sebm Ölçer, "De- mokraükbkten bahsediyor, ancak karşıt görüşlere söz hakkı tanımıyor- sunuz" diyerek, Aktuna'yı eleştirdi. Bugüne kadar yapılan toplantılarda dile getirdikleri görüşlerin, taslaklara yansıülmadığıru öne süren ölçer'e. Aktuna'nın "'Kongre düzenini boz- mayın, geçin yerinize oturun" müda- halesi üzenne, toplanüya katılan he- kimlerin 5 dakika süreyle olayı alkış- larla protesto ettikkn gözlendi. Olaylar üzerine ara verilen acılış tö- renindeki tarüşmalar salon dışına da taştı. Yasa taslaklanm hazırlayan Ba- kanbk Müsteşar Yardımcısı Dr. Ser- dar Savaş ile Ölçer'in salon dışında, birbirlerini demagoji yapmak ve yersız eleştırilerde bulunmakla suçladıklan dikkat çektı. TTB Başkanı Ölçer, ba- kanlığm hekimleri bu kongreden uzaklaştırma yönünde baskı yapmaya çabştıklannı iddia etti. Ölçer, en kısa sürede alternatif bir sağbk kongresi düzenleyeceklerini bildirdi. 10O'e çıkıyor Süper lise' uygulaması tuttu AYŞESAYIN ANKARA - Milü Eğitim Bakanlığı, kamuoyunda "sü- per lise" olarak bilinen, "ya- bancı dil alt sınıflı" Use uygula- masının alanını genişletiyor. İlk kez 1992-93 öğretim yıbnda uy- gulamaya başjananjabancı dil alt sınıflı BseJeriri s^yısj önu- müzdeki öğretim yıhnda 100'e ç&anlacak. Bakanlık. süper Eseferiri'art- tınlması karannı, bu yıl 16 ilde 28 okulda yapılan uygulama- nın "olumlu sonuç vermesi" üzenne aldı. Fiziki koşullan ve öğretmen kapasitesi yeterb olan okullarda başlaülan uygulama- ya göre, öğrenciler 1 yıl Ingiliz- ce hazuiık öğrenimi gördükten sonra, normal lise öğrenimine başbyor. HedeflOOşube Milb Eğitim Bakanbğı, süper lise sayısının arünlması için bü- tün ıllerden bilgi istedı. Bütün il valibklenne göndenlen genel- gede. illerden, fiziki koşullan, "•^renci ve İngiüzce öğretmeni .yılan ile durumlan uygunsa kaç şube açmak istedikleri so- ruldu. Yetkililer, bu konudakı ta- leplerin bakanbğa yeni gelmeye bâşladığmı belirterek, "Hedefi- miz, bu sayıyı 100'e çıkarmak. Gelen raporlara bakarak, sayıyı en az 80 ile 100 arasına çı- karabileceğimizi sanıyoruz" görüşünü dile geürdıler. > Bu uygulama yıbnda olduğu gibi, süper bselere önümüzdeki yıl ortaokul bitirme notu 8 ve daha yukan olan öğrenciler alı- nacak. Taleplerin fazla sayıda olması durumunda da sırala- ma, 10 not onalamasından aşa- ğıya doğru yapılacak. Milli Eğitim Bakanbğı tara- fından "parab" hale getirilmesi düşünülen süper liselerle ilgili yasa önerisi TBMM'de bekli- yor. DYP Milletvekib Rıfat Yüzbaşıoğiu ve arkadaşlan ta- rafından verilen yasa önerisi, TBMM Milli Eğitim Komis- yonu'nda kabul edildi. > Yasa tasansı yasalaşüğında, gelir düzeyi günün enfiasyon koşullan da dikkate abnarak, belb" bir düzeyin üzerinde olan ailelerin çocuklan, süper liseler- •de parab öğrenim görecek. Ta- sanda, süper bselerin 1997-98 öğretim yıbnda, bseye başlaya- cak ögrencilerin parab eğitim >rmesi öngörülüyor. Tûrkan Şoray'm başrol üstleadiği Şahmeran filminin çekimleri başladı.( Fotoğraf:Hayrettin Sağanak) Şahmeran, Anemas ZindamndaKüitür ServisiZülfû Ljrandi'nin yönetmenbğini yaptığı. konusunu eski bir İstanbul ma- salından alan '•Şahmeran" adlı fılmin çekimi başladı. Türkan Şoray ve Faruk Peker'in rol aldığı fılmin çekimleri II. Theodosius zamanından kalma Ayyansaray'daki Anemas Zin- danlan'nda yapıbyor. Film çekimi nedeniyle Fatih Belediyesi tarafindan beş yüz milyon TL. harcanarak temızlenen Anemas Zindanlan'mn yapımına 1580 yıl önce vab Anthemius döneminde başlandığı sanıbyor. Filmin yönetmem Livaneli, çekimin başlaması nedeniyle dün tarihi Anemas Zindanlannı ziyaret eden Fatih Belediye Başkanı Yusuf Günaydın'a fıl- min konusu ve mekânın kullanılması ile ilgili bilgi verdi. Livaneli böyle bir olanak sağlandığı için de Günaydın'a teşekkür etti. Tarihi yapının temizlenmesi sırasında neden arkeolaglara danışıbnadığını sorduğumuz Belediye Başkanı Yusuf Günaydın, küitür varbklanna Tu- rizm ya da Küitür BakanbğYnın izni obnadan dokunamadıklannı, tümüyle merkezi yöne- time tabii olduklannı belirtti. Bu amaçla Kültür Bakanbğı'na başvuruda bulunduklannı söyleyen Günaydın, "Böyle bir film çekimi olmasaydı, temizleme işlemine bile başlanama- yacako. Yanıbaşımizda olan, belediyemiz sınırlan içinde olan bu yapıda yasalar elvermedi- ği için restore çalışmalanna başlayamıyoruz" dedi.Zûlfü Livaneli Festival Beyoğlu'na sinemacL yağdı •Uluslararası İstanbul Film Festivali çerçevesinde yer alan üç yanşmanınjüri üyeleri, dün basına tanıtıldı. Kültür Servisi -12. Ujuslara- rası İstanbul Film Festivah' ne- deniyle şu sıralar oldukça "hare- ketlenen' Beyoğlu, dün ulusla- rarası alanda tanınmış birçok üniû^sınemacıyı konuk etti. İtalya nın q*nde gelen sınema "itdaÎTtlarrfıdan' Gillo Pontecor- yo'dan, "Güney" ve "Tan- çolaf" filmlerryle Beyoğlu sine- malanna farkb bir "renk" geti- ren Femando Solanas'a, daha önce festival çerçevesinde Altın Lale kazanan ünlü Fransız yö- netmen Jean Charfes Tacchel- la'dan İsviçre Sinematek Baş- kanı Freddy Buache'e dek bir- çok ünlü sinemacı, Beyoğlu'- nda, sinemaseverler arası- ndaydı. Uluslararası İstanbul Fibn Festivab çerçevesinde yer alan üç yanşmanın jüri üyeleri, İs- tanbul Kültür ve Sanat Vakff- nın Beyoğlu'ndaki "sinema merkezTnde basına tanıtıldı. Zengin bir kadronun oluştur- duğu Uluslararası Alün Lale Yanşması jürisinin baş- kanhğını ttalyan Gillo Ponte- corvo üstleniyor. Alün Lalejürisinde "Tango- lar" ve "Güney" filmleriyle tanınan ünlü Arjantinli yönet- men Femando Solanas, Yunan sinemasının kadın yönetmenle- rinden Tonia Marketaki. "Öne Kaydırma" fılmıyle 1988 Alün Lale ödülünü kazanan Fransız sinemacı Jean Charles Tacchel- la, İsviçre Sınematek'i Başkanı Freddy Buache. İtalya'nın ünlü sinema dergilerinden "Nuovo Cinema" (Yeni Sinema)'nin editörü Guido Aristarco ve Tür- kiye'yi temsil eden Tunç Başa- ran yer abyor. Ulusal Yanşma jürisinde ise, başkarüığı üstlenen ünlü yönet- men Orhan Aksoy'un yanı sıra sinema eleştirmeni Sevin Ok- yay, Türk asıllı Macar oyuncu- yöneünen Can Togay, "Cam- dan Kalp" fıbniyle tanınan yö- neünen-senaryo yazan Fehmi Yaşar ve kamcraman Güneş Karabuda yer alıyor. Sinema Eleştirmenleri jürisi ise İtalyan Umberto Rossi (baş- kan), Alman Ralpfa Scfaenk, Fransızlann ünlü dergisi Cahi- ers du Cinema'nın kurucusu Jacques Zimmer, Isveç'te rad- yoda sinema eleştirmeni Martm DaMströhm ve Türkiye'den de Ali Hakan'dan oluşuyor. 'Heııı çocuk psikiyatristiyiz heııı de çocuklarm sözcüsüyüz 9 ERDALATABEK ! SAPANCA - Türkiye'nin çocuk psikiyatrisi uz- manlan, öğretim üyeleri, eğitimciler bugünlerde Sapanca'da toplandılar. Bu alanın yurtdışındaki uzmanlan olan Türk öğretim üyelerinin de katıldtğı kongrede çok önemlı konular tartışılmaya başlandı. Bu kongrenin çocuk ve ergen psikiyaüisi alanında yeni boyutlar getirmesi bekleniyor. Geniş |bir bilgi abşverişinin gerçekleşeceği toplanü, ülke- mizde pek de bilinmeyen konulan toplumun dik- kat alanına çıkanyor. Açıhş günü olan pazar günü yapılan açıbş pa- nelinin konusu, "Çocuk haklan ve psikiyaüi". Pa- neli yöneten Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu ile görüşü- yoruz. Panelde konuşmaalar Prof. Dr. İsmafl Er- SCTİIB, Prof. Dr. özgür Polvan, Prof. Dr. Kenul Çıkmakh, Uz. Dr. Emine öztürk. Prof. Dr A. Yörükoğlu, "Bizçocuk psikiyatrian aynı zamanda çocuklann sözcüsüyüz" diyor. "Bugün çocuk hak- lan konusunda yapıbnası gereken çok iş var. Bizde 'çocuk mahkemeleri' kuruldu, ama gerekü eleman- lann sayıca yetersizliği yüzünden çocuklar gene mahkemede hakimle karşı karşıya kabyor. Haki- min de eli kolu bağlı. 12 yaşında bir çocuk bir tek yumurta çalsa bizde ceza abr. Oysa uygar ülkelerde durum bütünüyle farkb. Bir Baü ülkesinde bir hırsızbk olayında 12 yaşındaki çocuk önce 'çocuk bürosu'na gider. Orada çocuk savası vardır, 'ço- cuk gözleme merkezi' vardır. Çocuk burada incele- nir, ailesiyle birlikte durum gözden geçirilir, 'du- rum nedir. aksama nereden kaynaklanmaktadır? 1 diye araştınbr. Çocuk mahkemeye çıkanlmaz. Eğer 15 yaşının alündaki bir çocuk tekrarlayan suçlar işliyorsa, mahkemeye çıkanbr, o da bir eği- tim kurumuna yerleştiribnek amaayla, ceza amacıyla değil. Burada çok önemli bir zihniyet de- ğışikliğine gereldilik vardır. Çocuk haklannın her yönüyle düşünülmesi ge- rekir. Uygun koşullar yoksa çocuğun annesine karşı da, babasına karşı da, okula karşı da, devlete karşı da korunması gerekir. Bakınız tartışılan ko- nulârdan birisi de çocuklann "cinsel istisman.' Dünyanın pek çok ülkesinde çocuğun uğradığı 'cinsel istismar' öyle boyutlarda ortaya çıkü ki heT- kes şaşırdı. Amerika, bu konuyu araştınp şaşırtıa boyuüar ortaya çıküğı zaman Kanadablar, 'Orası Amerika, onlann koşullan nedeniyle oluyor' dedi- ler. Ama durum Kanada'da araştınldığı zaman onlar da şaşırdılar. Şimdi dünyada bu konu her yö- nüyle araştınbyor. Bu konuda bizde de önemlı bir değişiklik oldu. Çocuk eğercinsel tacıze uğradığı zaman 7 yaşından küçükse, sakbrgana ağır ceza veribyor, 7 yaşın alü- ndaki çocuğun kendisini koruyamayacağı kabul ediliyordu. Ama 7 ile 12 yaş arasında olursa ceza azabyordu. Çünkü 7 yaşından büyük çocuğun kendisine yapılan işi fark edebileceği, ağlayacağı ya da kaçabileceği kabul ediliyordu. 7 yaşından bü- yük çocuğun bir ölçüde kendini koruyabileceği ka- bul edüiyordu Bu konuda 'adb üp' karan ve Yargıtay'uı onayıyla 7 yaş sının 12 yaş sınınna yükseltildi..." f.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Bilim Dah ile Türk Nöro-Psikiyatri Derneği tarafı- ndan düzenlenen, mali organizasyonu Çocuk Akıl Sağlığj ve Rehberüği Derneği tarafından karşıla- nan, Roche-Sandoz-Santa Farma ilaç firmalan ta- rafından desteklenen kongre. bu alanda yapılan üçüncü toplantı. Kongre Başkanı Prof. Dr. Kayt- han Aydoğmuş, bu toplantının yeni gelişmelenn taruşılmasına fırsat verdiğini söylüyor. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Neden "Arayış?' İlk yazılı ürünüm (şiir de olsa), 1960 yılında "Türk Dili" dergisinde yayımlandığına göre otuz üç yıldır "yazar"- ım. 1986 sonlarında Düşün dergisindeki kısa dönem dışında hiç sürekli yazmadım. Zaten o dergideki köşe yazılarımın başlığı da "Arayış" idi. Ancak 1986Türkiye- si'nin koşullarında "Düşün" de uzun ömürlü olamadı, benim "Ârayış" köşem de. Ve bu deneyimden sonra uzun yıllar köşe yazısı yazmaya girişmedim. Bundan iki hafta öncesine kadar... Şimdi ilk Arayış köşeme yazdıklarımı burada da yi- nelemek durumundayım. Zira o zaman da kimi dost- larım, "Sen hâlâ arayış içinde misin? Bu yaştan sonra bu ne arayışı?" diye karşı çıkmışlardı. Elbette arayış içinde- yim. Ve sanıyorum yaşadığım sürece aynı umut ve he- yecan içinde arayışımı sürdüreceğim. Aramayanlara, aramasını bilmeyenlere yazık.. Türk bilim adamları genelde olanak eksikliğinden yakınırlar. Çok doğru bir yakınmadır bu. örneğin Batılı bir bilim adamının laboratuvar olanaklarınm onda birine bile sahip olmayan nice dostlar bilirim ki; bu açığı kapat- mak için uykularından verirler, yüreklerinden verirler. Dışarıda "aletlerin" iki saatte yaptıkları işlemleri, "alın teri göz nuru ile" bir ayda yaparlar. Ama Türkiye'de ya- şayan toplumsal bilimcilerin ve özellikle siyaset bılimci- lerin böylesı bir yakınmaya hakkı yoktur. Onlar bir labo- ratuvann bizzat içinde yaşarlar. ûrnegin benim bu yaşıma kadar görüp yaşadığım top- lumsal ve siyasal değişimleri, Batı toplumları dört-beş nesilde geçirdiler. Batılı siyaset bilimciler bize gıpta et- sinler. Ama Türkiye'de olup bitenlerin analizini dışarı- dan bekleyenler de var. Bu işe benim pek aklım ermiyor. Mani ne demiş şair, "O balıklar ki deniz içindedirler, suyu bilmezler.." Delikanlılık dönemimdeki kısa bir "en doğrusunu ben bilirim" dönemi bağışlanırsa, tüm yaşamım boyunca sürekli ve içten bir arayış içinde oldum. Yaşadığım süre- ce de arayacağım. Doğruyu, haklıyı, iyiyi, güzeli... Hem tanıyabilmek için hem de ulaşabilmek için Türkiye'miz açısından son derece iyimserim. Insanına da güveniyo- rum, toprağma da. özelllikle gençliğine. Kimilerinin "gençler yozlaştı" vb. gibi karşı çıkışlanna aldırmayın. Gençler, hep aynı gençler. Biraz atak, biraz heyecanlı ve fakat müthiş özverili ve dirençli. Atatürk'ün cumhuri- yeti neden şu, ya da bu kuruma değil de gençliğe ema- net ettiğini, yaşiandıkça daha iyi anlıyorum. Hele şu toplum bir de kendi aydınını ortaya çıkartsa ve özenti aydından ve aydın düşmanından yakasını kurtar- sa, siz o zaman seyredin düğünü-derneği... Nar çatlar mı tadından; incir dalından düşer mi balından... Dünyayı toz pembe gözlükler ardından seyretmiyo- rum. Ama gene de yüreğim umut dolu. "Arayış'ımda beni aydınlatan ve aydınlatacak olan, zaten bu umudun ışığı. Birşeylerçokhızlakirlenirken, bir şeyler hâlâ terte- miz. Hepinize yürekteh merhaba. Trafik kazalam: 15 ölü • Haber Merkezi - Kayseri-Ankara karayolunda dün sabaha karşı meydena gelen zincirleme trafik kazasında 5 kişi öldü 19 kjşi de yaralaodi. Kayseri'den Ankara'ya gitmete olann 68 AV 209 plalcab kamyon, Ab Ilgın'ın kullandığı 06 EAM 91 plakab otomob'le çarptı. 58, AS 304 plakalı otobüs de kaza yapan araçlara çarpü. Kazada Mustafa llgm, Ahmet Demirbaş, Erhan KarakDŞ, Mevlüde Ilgın ve Abdulkadir Ilgın olay yerinde hayatlannı kaybetti. Yaralan 19 kişi Kayseri'deki hastanelerde tedavi alüna ahndı. Hendek'te bir otobüsle taksinin çarpışma sonucunda Cevat Soyutûrk, Sultan Gündûz ve lsmail Güney olay yerinde yaşamlannı yitirdi. Atina-Patra karayolunda ise iki TIR'ın arasına sıkışan Cavit Kanat isimli Türk şpförü feci şekildecan verdi. Yurdun değişik yerlerinde meydana gelen kazalarda ise Adana'da Hasar Gençal, Mensin'de Seda KPŞ, Tarsus'ta Çetin Baran. Mudanyada Ismet Şen, Kayseri'de Mustafa Soylu, Ünye'de Fıdan Yıkunm yaşamlannı yitirdiler. Beşevler-Bahceli ulaşıma kapanıyop • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankaray inşaaü çalışmalan kapsamında, Beşevleristasyonun yapimı için Beşevler'in Bahçelievler ile bağlantısı bugün saat 24.00'da kesilecek. Bölgede ulaşıma ara venlmesi ile biriikte, Bahçelievler ve Emek Mahallesine ulaşım Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi'ni kesen 16. Sokak, 10. Sokak ve 8. Sokak'tan sağlanacak. Çifthk bağlantısı da Emek 8. Cadde'den sağlanacak. Bölgenin trafiğe kapatılması ile birlikte Nokta kavşağından Maltepe ve Anıttepe'ye geçiş yapılamayacak. Maltepe ve Anıttepe bağlanüsı Celal Bayar Bulvan. Tok Sokak. Gazi Mustafa Kemal Bulvan, Akınalar Sokak, Ş.Erez Sokak yoluyla gerçekleştirilecek. Edinilen bilgiye göre, Maltepe-Demirtepe arasında inşa edibnesi planlanan 724 metrelik tünelin 414 metrelik bölümü tamamlandı. Yetkililer, haziran ayına kadar tünelin üstünün doldurulucağını ve hattın eski haline getırileceğini söyledıler. Ankaray'ın, Tandoğan-Maltepe arasında yer alacak 414 metrebk tünelinin 290 metresi tamamlandı. Ziya Gökalp Bulvan ile Kolej arasındaki bölüm de 19 nisan gecesi trafiğe kapaulacak. StıeH'eB09002 • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Shell'e Türk Ştandatrtlan Enstitüsu'nun TS-ISO 9002 kalite güvence belgesi verildi. Türkiye'de 70 yıldır faabyet gösteren Shell'in madeni yağlanna ilişkın güvence belgesi dün Ankara Sharaton Otel'de düzenlenen bir törenle verildi. Törende konuşan, Türkiye'deki Shell Şirketleri Genel Müdürü Zaharuddin Megat, "Shell'in Türkiye'de faaliyete geçişinin 70'inci yılına rastlayan bu olay bize en büyük armağan oldu." dedi. TSE'den kalite begesi alan Türkiye'deki ilk petrol şirketi olduklannı kaydeden Megat, "Bununla, kalite konusundaki çalışmalanmız sona ermiş değildir. Aksine bu bir başlangıçür." diye konuştu. Kokteyle katılan TSE Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz Anyörük de bir konuşma yaparak Shell'i kutladı. TED bilgi yanşmasını kazandı • ANKAR.4 (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Milb Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Ankara ilçeler arası bilgi yanşmasında TED Ankara Koleji Vakfı Özel Lisesi Ona Kısmı birincilik aldı. Çankaya ılçesi okullan arasında 15 mayıs'ta yapılan çeyrek fınalde. Anıttepe Lisesi Orta Kısmını ve K.Neap Tesal ilk öğretim okulunu eleyerek yan fınale çıkan TED, 29 mart tarihinde Yükseliş-2 ve Mimar Kemal Ortaokulu'nu eleyerek fınalde yanşma hakkı kazandı. 12 nisan tarihinde yapılan fınalde, An Koleji ve Büyük Kolej ile yanşan TED, bilgi yanşmasını kazanarak birinci oldu. Müzik Festivali'nde bugün • ANKARA(CumhnriyetBürosu)-10. Uluslararası Ankara Müzik Festivali'nde bugün ve yann, Ballet Nancy'nin modern dans gösterisi sunulacak. Bale gösterisi, Milli Eğitim Bakanbğı'nın Beşevler'deki Şura Salonu'nda, her iki gün de, saat 20.30'da izlenebilir. Oramiral Bayazıfın gezisi • ANKARA (AA) - Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Vural Bayazıt, Hollanda ve Fransa'da incelemeler yapacak. Oramiral Bayazıt, gezdsinin ilk durağı olan Hollanda'ya gitmek üzere dün sabah Ankara'dan aynldı. Oramiral Bayazıt, Hollanda Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral N. W. Buits'in resmi konuğu olarak dün Hollanda'ya gitti. Oramiral Bayazıt. Hollanda Deniz Kuvvetleri'ne ait bazı karargah ve bırbkleri ziyaret ettikten sonra 16 nisan cuma günü Fransa Deniz Kuvvetleri Komutam Oramiral Alain Coataoea'nin resmi konuğu olarak Fransa'ya geçecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle