Katalog

4 MA.RT 1993 PERSEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER APkongresi mahkemelik • ANKARA (AA)- Feshedilen Adalet Partisi'nin Genel Başkan yardtmcılanndan Mehmet Yorgancıoğlu'nun. 10. bü\ük kongrede partınin fes'hı i«^n alınan karann hukukaavkın olduğunu iddia ederek karann iptaü istemiyle açtığı da\ avaya başlandı. Ankara 14. Asliye Hukutk Mahkemesi'nde dün başlayan duruşmaya AP kuruculanndan davacı Mehmet Yorgancıoğlu ile AFni n son kongresinde divan üyeliği vapan DYP avukatlanndan Bûlent Şimsek Özçeiik kauldılar. Duruşmada, Yorganaoğlu mahkemeye cevaba cevap dilekçesini sundu. DYPavukatı Bülent Şimşek Özçeiik isedavaya usul ve husumet yönünden itiraz ederek '"Davanın devamına bır sebep göremiyoruz. Bu dava. AP ile ilgili bir davadır, DYP Genel Başkanı Süleyman Demırerindavalı konumunda gösterilmesine itiraz ediyoruz" dedi. 'İnsanHaklan Bakanlığı' • ANKARA(AA)-İnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Kahraman, bakanlığının kurulması için Başbakan Süleyman Demirei ve Başbakan Yardıması Erdal İnönü iiegörüşerek "Tasanya sahip çıkılması için parti gruplannı uyarmalannı" ısteyeceğini söyledi. Bakan Kahraman, gruplann engellemeleriyle karşı karşıya kaldığını bildirerek "Yasanın çıkması artık benim yelkimi aşmıştıı " dedi. Devlet Bakanı Kahraman. vasa taslağını hazırlayarak Bakanlar Kurulu'na sunduğunu. bundan sonra da tasannın görüşülmesi sırasında TBMM'dehaar bulunarak görevini yerinegetirdiğini belirtti. Bazı öncelikli tasanlann gündemin ilk sıralanna alınmasına hoşgörüyle baktığını kaydeden Kahraman, "Ama her gelen vasanın gruplann bakanlığımla ilgili tasanya sahip çıkmadan, bunun önüne geçırilmesi yanlıştır" dedi. Alevi-Sünm ppovokasyonu • ERZLRUM(AA)- Erzurum Valisi Ylehmet Ağar. "'Sağ-soldan sonra, şimdi de Alevi-Sünni gibi provokasy onlar gündeme getirilmek isteniyor. Terör konusunda provokasyonlara karşı müşterek hareket etmeliyiz" dedi. Vali Ağar, yaptığı açıklamada, bölücü örgülten kopanlann ve teslim olanlann sayısında önemli arlış olduğunu belirtti. Devletin herzaman hukuk anlayışı içerisinde hareket ettiğini kaydeden Vali Ağar, "Örgütten kaçıp gelenlerin sayısı hayli fazla. Güvenlik güçlerine teslim olanlar kendılerineyapılan muameleler karşısmda şaşınp kalıyorlar. Çünkü, örgüt bunlan çok korkutmuş. Halbuki. devletimiz her bakımdan himayekârdır ve bu kurallannı gözetir" şeklinde konuştu. SHP'ninİngilizce •ANKARA (ANKA)- SHFnin uluslararası yazasrnalarda kullandığı anteJi kâğıtlardaki İngiliz adı ceğiştinldi. SHP Genel Sekiîteri Cevdet Selvi, partninçeşitli uluslararası kunluş ve sosyal demokrat partlerle iletişimde kulhndığı "Social Democrat Popılist Party" adının. "Sodal Democrat People's Part/' olarak değiştirildiğini söyteli. Önl iftar yemeği verti • .ANKARA (AA)- Curhurbaşkanı Turgut Öza. dûn akşam Çankaya Kösü'nde. Müslüman uJke büyıkelçileri ile ANAP'tan aynaneskıveyeni militvekillerine iftar yemeği verc. Yenekte, TRT klasik müzik topjluğu tarafından ta&jmıf müziğı çalındı, ilaJıerokundu. Yemeğe ka tan eski Van Milletvekili Selnattin Mumcuoğlu ve eski APv\P Grup Başkanvekili Ya;n Bozkurt'un verdikleri biljye göre ANAP'tan ayrarak yeni bir parti kıtnak içinçalışmalara ba_şıyan milletvekili grvrundan kopan Mehmet Ke*cüer de Cumhurbaşkanı Tujut Özal'ın davetine uy-ıak ıftaryemeğine kaüldı. Başbakan Demirei, Mimar Sinan Üniversitesi'nin 110. yıldönümü törenine katıldı: Soyadımimtiyaznedenideğilİç Politika Servisi - Başbakan Süleyman Demirei. sanatçılann güven ıçinde yaşama, sosyal gü- venceden yoİcsun olma gibi bir takım sorunlan olduğunu belir- terek. bunlann çözümü için hü- kümetin önüne projeler getiril- mesini istedi. Demirei, "'Durum bizim önümüze konmuş ama şikayet olmamıştır. Çare vardır, dûzeltiriz" dedi. Mimar Sinan Üniversitesi'- nin kuruluşunun 110. yıldönü- mü törenine Başbakan Süley- man Demirel'in yanı sıra Delet Bakanlan Cavit Çağlar, Orhan Kilercioğlu, Milli Savunma Ba- kanı Nevzat Ayaz. Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan. Sağlık Bakanı Yıidınm Aktuna. bazı milletvekilleri ve İstanbul Valisi Hayri Kozakçmğlu. İstanbul Anakent Beledive Başkanı Nu- rettin Sözen katıldı. Demirei. yabancı bankalar- dan aldığı 20 milyon dolan öde- meven ve 1991 vılından beri bu- lunamadığı ileri'sürülen yeğeni Yahya Demirel'le ilgili bir soru- ya. "Türkiye'de kimse benim soyadımdan ötürü imtiyaz sa- hibi olamaz" dedi. Devlet Ba- kanı Çağlar ise Cumhurbaşka- nı Özal'ın "Erken öten horozu keserler. Çağlar'ın hakkından geliriz" sözlerini yanıtlamaktan Olağanüstü kongre öncesi, parti lideriiği için genel başkanlığını ilan eden ancak kongre sonrası 16 arkadaşıyla birlikte yeni parti kurmak üzere ANAP'tan istifa eden Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler, yuvaya dönüş kararmı dün açıkladı (Fotoğraf: AA) 1992 Kasım'ında Yılmaz'ı suçlayarak partisinden aynlmıştı Keçeciler yeniden ANAP'taKONYA (Cum- hurivet)- ANAP - tan istifa ederek. başka parti kurma çalışmalan yürü- ten 17 milletveki- linden, Mehmet Keçeciler, Konva'da Mesut Yılmaz'ın da katıldığı bir iftar yemeğivle geri döndüğünü açıkladı. Siyasete dönerek. kurulacak partinin liderligine geçeceği ifa- de edilen Cumhurbaşkanı Tur- gut Özal'ın Çankaya Köşkü"- ndeki iftar yemeğine 1 gece önoe katılan Keçeciler'in kuru- lacak yeni partide kendısine genel başkanlık verilmediği için ANAP'a döndüğü ifade edili- yor. Çok sayıda milletvekili ve parti yöneticisi ile Konya'va gi- den Mesut Yümaz'la ıl örgütü- nün düzenlediği iftar yemeğin- de biraraya gelen Keçeciler. ANAP'a geri dönme karannın kendisinden çok teşkilatın ka- ran olduğunu söyledi. Yemeğe, ANAP milletvekilleri Cenap Gürpınar ve Fahretlin Kurt'la birlikte gelen Keçeciler, partiye dönüşüyle ilgili prosedürün Genel Merkez tarafından yapı- lacağını belirterek, "Buradayız, beraberiz, biriz. Gelmek isteyen arkadaşlar var. Başka yerler- den de var" dedi. ANAP'tan kendisine partiye dönüş için çok baskı yapıİdığını belirten Keçeciler. dönmemesı için de baslular yapıİdığını söyledi. Cumhurhurbaşkanı'nın tavn- nın ne olduğu yönündeki bir soruyu yanıtlayan Keçeciler, "O bu işlerin dışında, onu ka- nştırmayın" diye konuştu. Konya MilJetvekili Mehmet Keçeciler'in ANAP'a geri dö- neceğini açıkladığı iftar yeme- ğinde konuşan Mesut Yılmaz, bu karardan büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Görevleri- nin. yapılacak ilk seçimde ANAP'ı iktidar yapmak oldu- ğunu söyleyen Yılmaz," onun partiye yeniden dönmesiyle ANAP dünden daha güçlüdür. Peşinde olduğumuz ortak dava her türlü kişisel hesaplaşmadan uzakür. Şahsi hesaplan gütme hakkına sahip değiliz." dedi. ANAP'ı bölüp parçalamak için ceşitli tuzak ve oyunlar hazu- landığını ancak, ana muhalefet partisi olarak dimdik ayakta ol- duklannı ifade eden Yılmaz. ANAP'ın birinci parti olduğu- nu öne sürdü. Kükümeti de eleştiren Yılmaz, " 500 gün mühlet isteyenler. millete hiçbir şey veremediler. Vaatlerini yeri- ne getirmedıler. Milletin çok değerli zamanını boşa harcıyor- lar"diye konuştu. Mehmet Keçeciler ise. Türki- ye de tek başına iktidar olacak, bütün meseleleri kucaklayacak bir anlayış birlığine gerek oldu- ğunu belirterek, bunun için elinde geleni yapacağını söyle- di. Keçeciler. Türkiye'nin. sa- hipsiz olduğunu \e bir araya gelerek Türkiye'nin sorunlan- na sahip çıkacağmı bildirdi. Keçeciler." heyacanlayın. mut- luvum "dedi. Baykal'dan kontrgerilla tepkisi Bu iktidar şeffaf değil puslu9 sisli ve lekelidir ANKARA (Cumburiyet Bürosu) CHP Genel Başkanı De- niz Baykal. kontrgenlla ilgili konulann TBMM'de araştırma konusu yapılmaktan kaçınılmasını eleştirerek, "Bu iktidar şeffaf olmaktan çıkmış, puslu, sisli, lekeli bir iktidar haline gelme- ye başlamıştır" dedi. Baykal partisinin Meclis grup top- lantısında yaptığı konuş.mada şeffaf bir iktidann kontrgeril- lanm araştınlhmasından çe- kinmeyeceğini belirtti. CHP Genel Başkanı şunlan söyledi: "Artık bu iktidar şeffaf bir iktidar olmaktan çıkmıştır. Puslu, sisli bir iktidar haline gelmeye başlamıştır. Herşeyin açıkça görülmediği. gölgelerin önem kazandığı, herşeyin ağır- lığırun. boyutunun farklı yan- sıdığı, gölgeli bir rejim haline gelmeye başlamıştır. Şeffaf di- ye yola çıkan iktidann gölgeli bir iktidar haline gelmesi. bir süre sonra lekeli bir iktidarla karşı karşıya olacağımızın da işaretlerini bize veriyor. Her- gün basında çıkan yolsuzluk- lar, erdemsizlikler ülkemizdeki gıdişatın lekeli bir rejime doğru olduğunu ortaya koyuyor." Deniz Baykal. kontrgerilla ile ilgili iddialann devleti zede- leyecek noktaya geldiğini. bu iddialann mutlaka ciddi bir çerçevede ele alınması gerekti- ğini söyledi. Ancak, dün bu konudaki Meclis araştırması önergesinin reddedılmesi ile önemli bir fırsatın kaybedildi- ğini ileri süren Baykal şöyle konuştu: "Bu konuyu konuşmak. hü- kümeti neden sarssın. Bu id- diayı bu ülkede Cumhurbaş- kanlan yapıyor. Genelkurmay başkanlan kontrgerilla ile ilgili suçlamalan haklı gösterecek şekilde açıklamalar yapıyor- lar. Böyle bir konuyu tartış- maktan kaçınıyorsak, ortada ciddi bir vaziyet var demektir. Bu konunun önemini ortadan kaldırmaya kimsenin gücü yet- mez. 600'den fazila faili meç- hul cinayetin ortaya çiktığı dö- nemde bir telaşla bu konu ka- patılmaya çahşıhyorsa bunda bir iş var demektir. TBMM bu konuda ivi bir sınav veremedi. kaçındı. Çağlar'ın. Özal'ın açı- klamalanna karşılık, "Demok- rasiden haberi var mı? Türki- ye'de parlamenter sistem var Krallık mı var? Parlamenter sis- temden haberi var mı?" dediğı öğrenildi. Cniversiteler kanunu Üniversiteler Kanunu'nun tartışmava açıldığını anımsatan Başbakan Demirei. üniversite- lerle ilgili çok değişik düşünce- lerin bulunduğunu, üniversite- lerin çağla kucaklaşması. çağla toplum arasında bağ kurabil- meleri gereken her şeyin yapıla- cağını vurguladı. Demirei. Ra- mazandan sonra rektörierle bir toplantı yapacağını bildirdi. Başbakan ve beraberindeki- ler daha sonra Ataköy Lisesi'- nin temel atma törenine ve Yu- nus Emre Kültür Merkezi'nin açılış törcnine katıldılar. Liseve Kültür Merkezi'nin yapımında emeği geçtiği bildiriien ANAP'- tan istifa eden İstanbul Millet- vekili Gürol Soylu da törenlere katıldı. Demirei, açılışlarda yaptığı konuşmada. Türkiye'- nin herhangi bir yerinde toplu iğne kadar bile olsa, bir tuğla dahi olsa yapılan şeyden çocuk gibi mutlu olduğunu söyledi. Türkiye'de sevinecek şeyler ol- duğunu belirten Demirei. •'Tür- kiye'de elbirliği yapılırsa çok şey başanlır. Herkes aynı dü- şünsün demiyorum. Birbirini sevsin istiyorum. Siyasi sebep- ler ayırmasın" dedi. Daha sonra Harp Akademi- leri'ne geçen Demirei ve bera- berindekiler bir süre Harp Aka- demileri Komutanı Orgeneral Kemal Yavuz \e Genel Kunmay Başkanı Orgeneral Doğan Gü- reş ile görüştü. Akademiyi ge- zen Demirei daha sonra. "Deği- şen Dünya ve Türkiye" konulu bır konferans verdi. Sovyetler Birliği'nin parçalanmasıyla or- taya çıkan durumu değerlendi- rcn Demirei, Türkiyc'nin men- faatlerine halel getirmeyecek bir dış politika izlediğini ifade etti. Demirei, Türkiye'nin Av- rasya'nın kalbi olduğunu, dün- yadaki hengame içerisinde par- layan b[r yıldız olduğunu kay- detti. Bugün üçüncü bir dünya savaşının beklenmediğini. an- cak yerel savaşlann devam etti- ğıne dikkat çeken Demirei. "Irkçıbk ve mezhepçilik kav- ramlan kışkırtılırsa o ülkede bir takım sıkıntılar doğar" dedi. Polts Sinan Yalçm hakkmda verilen mahkumiyet karan değiştirilmedi.(MEHMET DEMIRKAYA) Tuna'yı öldünnek suçundan ikind kez yargılandı Polis Yalçm yine sııçlıı bulundu İstanbul Haber Servisi- Cniversite öğrencisi Faruk Tuna'nm Siyasi Şubeye gotürüldükten sonra ölümüne neden olduğu için, dört yıl beş ay hapis cezasına çarptınlan polis memuru Sinan Yalçm'ın avukatı Onder Barlas. birtakım güçle- rin gerçek failleri gızlemek kastı ile yargıyı yanı- ltmaya çalıştıklannı söyledi. Tuna 2 Ağustos 1980'de Beşiktaş Emniyet Amiriiği ekiplerince gözaltına alındıktan sonra beyin travması sonucu ölmüştü Açılan davada Tuna'yı kimlerin sorguladığı bildirilmemişti. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin isteğj üze- rine Faruk Tuna'yı sorgulayanın polis memuru Sinan Yalçın olduğu. zamanın İstanbui Emniyet Müdürü Mehmet Ağar tarafından mahkemeye bildirildi. Mahkeme. ölüme sebebiyet verdıği için Sinan Yalçın'ı 10 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırmışı. Sinan Yalçm daha sonra mahkeme- ye yeni deliller sunacağını söyleyerek yargılan- manın yenilenmesini istemişti. Sava verdiği mütalaslnda hükmün kesinleş- mesine neden olan delilleri çürütecek başka bir neden bulunmadığını verilen hükmün aynen tastikini istedi. Mahkeme bu istegi kabul etti. Küçük gazete büyük haber ORASIANADOLU BURASIVANA-DOLU! Çeşrtçeşitrthalmalı teknoJojinin türlü türlü bilgisizliğimizte çatışması vana-dolu İstanbul'dacan vemal kaybını Anado- lu'nun doğal felaketlerine eşitliyor. Evlerin önü vana-dolu yazısı Gözlüklü Martı'da Abone olmak için Tel.:26423 87-2464530 süheyla yıkılmoz • REKLAM YÖNETMENİ m MERAKLISINA Metalik boya. çelik jant. 1600 motor, yürürü sıfır Volksvvagen 39.500.000 TL Tel:3843842 Yetişkinlere ALMANCA 23608 86 (akşamlan) NÂZIM HİKMET KÜLTÜR VE SANAT VAKFI Bağışlarınız için, jst. Emlak Bankası Tünel A.K. Şb. 30440/20262-6 (T.L.) İst. İş Bankası Beyoğlu Şb. 1303311 (T.L.) Adres. General Yazgan Sk. Mehtı Bey Apt. 10/1080050 Tünel-istanbul Tel.: 252 63 14-15 Fax 252 63 14 BARIŞAOZLEM Prof. Dr. Hüsnü Göksel 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-istanbul ödemeü tömâerümez. Hüviyetimi kaybettim. Hükumsıiaiür. KEMALÖZDEMİR ZERRtN'imin doğumgünü kutlu olsun. BAHADIR SIZ HflLR INGILIZCE KONUŞRMIVOR MUSUNUZ ? Öyleyse daha fazla gecikmeyin! EF programlarının size sunduğu fırsatlardan yararlanınl EF'nin kendi okulannda verdiği modern eğitim ve yaygın irtibat bürolan aracıkğıyta sağladığı itetişim ağı sayesmde garanti effiği kaBte ve güvene stz de tayıkstnız. Değişik ihtiyaçiara göre hazırlanan nrteükjr eğitim programlannın blri mutlaka size uyacaktır. İŞTE EF DÜNYASI VE SİZE SUNDUĞU ÖZEL FIRSATLAR BLJ huponu bugui fakslayın veya txs arayın' f ] EF ULUSLARARASI DİL OKULLARt 16 yaş ve üzeri için 9 ülkede yıl boyu açık olan 24 okulumuzda dil eğıtımi Butün okullarımtz British Councıl ve ARELS taralından onaylıdır ingıltere'de 12 haflalık yoğun kursa kaydolana uçak bileti 27 000 Lıra 11 EF INSTTTUTE İş dünyasına yönelik yoğun dil kursları. İsteyen herkese ücretsiz düzey belirteme testi . Ingiltere'de 2 haltalık kursa kaydolana uçak bitelı 27 000 Lira. { ] EF YABANCI DİL GEZİLERİ 12 - 20 yaşlar arasındaki gençlere yaz boyu 3 - 4 haltalık d i kurslan. 15 Marîa kadar kayıt olan herkese. 100 S mdirim' YAŞ İSİM : TEL : ADRES : POSTA KOOU : ŞEHİR : EF EĞİTİM LTD. Mim Kemal Öke Cad. No: 9 Kat: 4 Nişanlaa - istanbul TEL: (1) 225 02 10 FAX : (1) 225 46 92 ÜĞÜPOLİTİKA GÖNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Anayasaya Aykırı Olan Nedip? ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz son günlerde faz- la konuşmuyordu. Sonunda patladı. Başbakan Süley- man Demirel'i ANAP grup toplantısında bir hayli eleştir- di. Dedi ki: "By-pass yasası anayasaya aykırıdır..." Haydi bakalım şimdi ne yapacaksınız... Oysa KHK çıkaran ANAP iktidarıydı. Başbakana ve bakanlara geniş yetki tanıyan KHK'lardı. ANAP lideri, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı koruyup, kollamayı sürdürüyor. Belki de Yılmaz bu çıkışlarla Çan- kayayaşirin gözükmeyeçalışıyor. Yılmaz konuşuyor: "Nisan ayı içinde 500 günlük hesaplaşma kaçınılmaz- dır..." Yetmedi... Devam ediyor Yılmaz: "Başansızlıklannı örtmek için by-pass üretildi. Cum- hurbaşkanı bugüne kadar 5 bine yakın atamayı imzala- dı." Ana muhalefet lideri gerçekleri saptırıp Çankaya'ya göz kırpıyor. Bir süre önce de ANAP lideri Nevşehir ve Bayrampaşa cezaevlerindeki firar olaylarmı eleştirmiş, Adalet Bakanı'nı istifaya çağırmıştı. Ardından da ANAP, Bakan Seyfi Oktay için gensoru önergesi vermişti. ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın ne yapmak istediğini ka- muoyu bir türlü anlayamıyor. Demeçleri çelişkilı. Örne- ğin cezaevlerinde durum nedir sahırız pek bilgılendiril- miyor. Oysa ANAP'lı Bülent Akarcah'nın 1985 yılında cezaev- leriyle ilgili hazırladığı bir rapor ayrıca yine Sayın Akar- calı'nm dün gazetelerde yer alan açıklamaları var. 1985 yılında TBMM inceleme komisyonunca hazırla- nan raporda neler deniliyordu bir bakalım: "12 Eytüt 1980 harekatından once ya da sonra tutukla- nıp, tutukluk halleri devam eden bu kitle bütün askeri ve sivil cezaevleri içinde örgütlü ve duzenli bir şekilde ça- lışmalanna devam etmektedirler. Alınan bütün tedbirle- re rağmen cezaevleri içine dışanda hazırlanmış çok düzgün fakat ufak harflerle incecik kağıtlara yazllı (bir sigara paketi içinden çıkan yakiaşık 100 daktilo sayfası- na eşit) mesajlar, talimatlar, Marksist, Leninist araştır- malar girmektedir." ANAP Milletvekili Bülent Akarcalı ö'nceki gün yaptığı açıklamada ise şöyle diyor: "Cezaevleri siyasi eğitim kampına dönüştü. Ha Bekaa Vadisi'nde eğitim göruyorlar, ha Oktay'ın Adalet Bakanı olduğu dönemde ona bağlı cezaevlerinde hapis yatıyor- lar. Gardiyanlar pasifize edilmişler, kendileri ve aileleri tehdit altındadır." Şimdi de 1985'te hazırlanan rapordan bazı alıntılar ya- palım: 1. Cezaevi personelinin durumu: Cezaevi müdürlüğü sorumluluk ve yükümlülükleri çok ağır olup bazen 24 saat ve tehiri mümkün olmayan çalış- ma+isteyen bir görevdir. Buna karşılık düşük maaşlı, fazla mesai ödeneği olmayan 11 incı dereceden kadro- su belirsiz bir memur durumundadır. Belirli bır formas- yonu yoktur. Cezaevi personeli yetiştirmek için Adalet Bakanlığı'na bağlı olarak özel eğitim verecek Adalet Meslek Lisesi'nin açılması ilerisi için büyük yararlar sağlayacaktır. 2. Görüşme yasağr Sivil ya da askeri ceza ve tutukev- lerinde disiplin cezası olarak uygulanan gorüşmeden men etme yasağının uzun sürede zarar verdiği kanaa- tindeyiz. Dış dünya ile temas, mahkumlan düşunmeye iten bir husustur. Birine aylarca görüşme yasağı uygu- lamak onu daha hırçın ve asi yapar. Mahkuma tanınan görüşme imkanı bir hak olup lütuf değildir. 3. Telefonla görüşme: lletişim sisteminin iyice yayıldı- ğı ülkemizde mahkumlann aile ve avukatlarıyla telefon- da görüşebilmeleri sağlanmalıdır. Güvenlik açısından sakınca görülen hallerde bu görüşme ya teybe alınabilir ya da bir görevlinin yanında yaptırılabilinir. PTTceza ve tutukevlerine bu amaçla kullanılacak telefon koyabilir. Boylece aynı zamanda aileleri uzak şehirlerde hatta yurt dışında oturan mahkumlar. artık günlük hayatın nor- mal ve vazgeçilmez parçası olan bu imkandan yararla- narak görüşme yapabilirler. 4. Görüşmedeki güçlükler: Tutuklu ve mahkumlann cezaevlerinde ziyaretçileriyle olan görüşme ve konuş- ma imkanları yetersizdir. Bu imkanların zaman olarak artması, mekan ve sistem olarak iyileştirilmesi gerek- mektedir. Mevcut durumda aynı anda konuşan ve sesıni duyurabilmek için her biri diğerinden daha fazla bağı- ran 20-30 kişinin konuşmasına herhalde ziyaretçi gorüş- mesidenemez. Evet! Nereden nereye geldik... Türkiye çelişkiler ülkesi. By-pass yasasmı anayasaya aykırı bulan ANAP lideri acaba cezaevlerindeki insanlık dışı uygulamaları nasıl buluyor? Düzelmesi için de Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın istifası ya da düşürülmesi mi gerekiyor? DSP lideri MU'de konuştu Ecevit: Koalisyon gençlerden korkııyor İç Politika Servisi - DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ecevit İs- tanbul Marmara Üniversitesi"- nde yaptığı konuşmada Hükü- metin dış politikasını eleştire- rek "Bölgemizdeki köklü deği- şiklikler Türkiye'nin dünyada- ki konumunu çok güçlendiri- \or. Ama Türkiye bunu değer- İendiremiyor. Hem gelişmelere hazırlıksız yakalanıyor hem de son derece tutarsız ve ürkek bir tutum izliyor" dedi. Ecevit, SHP-DYP koalisyonun genç- lerden korktuğunu ileri sürdü. Ecevit konuşmasını şöyle sürdürdü: "Şimdi ise ANAP'la işbirliği yaparak DYP Türkiye'ye da- ha da adaletsiz bir seçim siste- mi getirmeye uğraşıyor. Eğer Orta Asya ve Kafkasya Cum- huriyetleri böyle bir seçim sis- temıni örnek alırlarsa, onlar da K.KTC gibi bunalıma sürükle- nırler. Seçim sistemi ANAPla DYP'nin amaç- ladığı seçim sistemi, üikemizde siyasal yaşamı büyük sermaye çevrelerinın. mafyanın, feodal bölgelerde ise ağalarla, şeyhle- rin ve eronin parasıyla destek- lenen bölücülerin egemenliği altma sokacaktır. Demokrat geçinen bazı söz- de aydınlann ve bazı yazar- lann seçim sislemiyle ilgili bu DYP-ANAP oy ununu destek- lemeleri akıl aİmaz bir gaflet örneğidir." Gençliği etkisizleştirme DYP ve SHPnin gençlerin siyasal katılım hakkını kısıtla- makta kararlı göründüğünü ifade eden Ecevit şunlan söyle- di: "Meclise getirdikleri ve Anayasa Komisyonu'ndan da geçirdikleri Anayasa değişikli- ği önerilerinde şöyle bir madde yer alıyor. "Yüksek öğretim elemanlannın ve öğrencilerin siyasi partilere üye olabilmele- rine ilişkin esaslar ve sınırla- malar ile siyasi partilerin hangi organlannda nasıl görev alabi- lecekleri kanunla düzenlenir.' Yani açıkça, yüksek öğretim üyelerinin ve ünıversiteli genç- lerin parti üyeliğini sımrlamak. böylece onlan siyasette elkisiz bırakmak istiyorlar. Belli ki gençlikten de bilimden ds kcr- kuyorlar" '"