Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23MART1993SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17'
Istanbul
altuı merkezi
HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE DÜNYADA
MUHARREM AYDIN
ANTALYA- Dünya Altın
Konseyi (Word GoldCouncil)
Türkiye Genel Müdürü Murat
Akman, altın pazannda İstan-
bul'u Beyrut'un yerini doldura-
cak en önemli dünya ticaret
merkezi durumuna getirecek-
lerini söyledi. Akman,"aynca
modern türk bankacılığmın da
altın sektörüne girdiğini aru-
msatarak, İstanbul'da "Altın
Biriktirme Bankalan"nın yanı
sıra "Alün Borsası"nın da'ku-
mlacağını söyledi. Akman, en
büyük eksiklik olarak ise Tür-
kiye'de altın rafınerisinin bu-
lunmamasını gösterdi.
Antalya Voyager Otel'de
18-21 Mart tarihleri arasında
düzenlenen " Antalya 93. 1.
Takı Fuan"nda Türkiye'nin
dünya altın piyasasındakı öne-
mine dikkat çekildi. Dünyanın
önde gelen 12 ülkesının altın
madeni şirketlerini temsil et-
mek amacıyla 1987'de kuru-
lan ve mücevher, yatınm ile
sanayi sektörlerinde alün kul-
lanımını teşvik ederek, altına
olan me\cut talebin arttı-
nlmasını sağlamak için ulus-
lararası düzeyde dünyanın
önemli altın pazarlannda rek-
lam-tanıtım etkinlikleri ger-
çekleştiren VVorld Gold Co-
uncıl'in maddi destek sağ-
ladığı fuarda bır basın top-
lantısı düzenleyen WGC Tür-
kiye Genel Müdürü Murat
Akman, Istanbul'da dün-
yanın en önemli altın ticareti-
nin yapıldığı Kapalıçarşı'yı
hatırlatarak. "Istanbul altın
ticaretinde Beyrut'un yerini
alabilir. Bunu sağlayabiliriz"-
dedi.
Mılano, Paris. Londra.
Münih. Dubai. Nevvyork. Rio
de Janerio, Singapur. Tokyo.
Hong Kong.Tayvan. Bangkok
ve Istanbul gibi-dünyanın 14
önemli altın pazannda ofısleri
bulunan VVGC'nin Türkiye
Genel Müdürü Akman, Savaş-
lardan ve her türlü ekonomik
olumsuzluklardan etkilenme-
yen ender sektörlerden bin olan
altın piyasasının yatınmcı Türk
halkının altına olan ilgisı nede-
niyle hızla genişlediğine dikkat
çekti. Akman. Türk halkının
halen 8 bin ton alüna sahip ol-
duğunu. halkın yansının da her
yıl düzenli olarak alün saün
aldığmı anımsatü.
Paranın değerini koruyan bir
diğer likit alternatif bulun-
maması nedeniyle Türkiye'de
altına olan talebin arttığını,
böylelikle Türkiye'ye geçen yıl
130 ton altın ithal edildiğini be-
lirten Murat Akman, modern
bankacılık sektörünün de alün
piyasasına kısa bir süre önce
girmesini Istanbul için büyük
bir avantaj olarak değerlendir-
di.
Türkiye'de 5-6 bin üretici fir-
ma, 30-40 bin kadar da kuyum-
cu dükkanının bulunduğunu ve
iç talebin büyüklüğü nedeniyle
Türkiye'de yıllık üretimin 150
tonluk bir potansiyele ulaştığını
vurgulayan Akman, altına ser-
bestılik kazandıracak politi-
kalann uygulanması. gerekli
yasal düzenlemelerin bir an
önce yapılması, Sermaye Piya-
sası Kanunu'nda altın sektörü-
nün gelişmesini sağlayacak yeni
düzenlemelere gidilmesi için
çaba harcadıklannı belirtti.
Dünya Altın Konseyi'nin genel
kurulunu Haziran ayında Tür-
kiye'de yapacak olmasının öne-
mine değinen Akman. dün-
yanın önde gelen alün madeni
şirketlerinin Türkiye'ye, do-
layısıyla İstanbul'a gösterdikle-
ri ilginin "vazgeçilmez" bir
fırsat olduğuna dikkat çekti.
Daha önce altın piyasasının
ısrarla dışında kalan Türk ban-
kacılık sektörünün yardımla-
nyla İstanbul'da kurulacak
"Altın Biriktirme Bankalan"
"Alün
Meteoroloıi Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, yurtta
yağış beklenmıyor Bütürı bolgelerımız az bulutlu ve açık geçe-
cek. Hava sıcaklığı tüm yurtta artacak. Ruzgar kuzey ve batı
yonlerden hafrf ara sıra orta kuvvene esecek Denızterımızde
ruzgar Ege'de kıble ve lodos dığer denızlerımızde gunbatısı ve
lodostan 3-5 kuvvetinde saatte 10-21 denızmilı hızla esecek. Van
Golü rtde hava, az bulutlu ve açık geçecek.
Kars
Konya
Samsun
Trabzon
Zonguldak
A 21
A 16
A 4
A 13
A 24
A 24
A 18
A 18
A 15
A 16
A 3
A 12
A 15
A 22
A 3
A 16
A 12
A 12
A 10
Yağmurlu ı Bulutlu Sisli Güneşli
500. günsavunması• Baştarafi 1. Sayfada
Türkıye'nın döviz rezervleri
ise 15 rrulyar dolar seviyesini
bulmuştur. Rezervlerde ortala-
ma 3.5 milyar dolarhk bir arüş
sağlanabilmiştir.
Özel sektörün sabit sermaye
yaünmlannın bir önceki yıl
yüzde 3.5 gerilediği dikkate
alınırsa, bu yıl sağlanan yüzde
1.4'lük artış olumlu bir tablo
ortaya koymaktadır. Aynı du-
rum ekonominin lokomoüf
sektörlerinden kabul edilen in-
şaat sektörü için de geçerlidır.
Sınai inşaat ruhsatnamelerinde
yüzde 33 artış. konut inşaatlan-
nda ise yüzde 18'lik bir artış ol-
duğu görülmektedir. Diğer sek-
törlerde. özellikle cam eşya-
beyaz eşya- mobilya gibi sek-
1 l'e çekilebılmiştir.
Bu -vüre içinde 464 mılyon
dolarlık bir özelleştirme gerçek-
leştirilebilmiştir.
Sonuçta kamu maliyesi
dışında. ekonominin makro
göstergelerinin tümünün olum-
lu olduğunu söylemek gerekir.
Bu durum, sokaktaki insanın
yaşamına da yansımış. memur
ücretlerinde reel olarak ortala-
ma yüzı'e 15. işçi ücretlerinde
kamuda yüzde 9, özel sektörde
yüzde 3 artış sağlanabilmiştir."
2000 yılında Türkiye
Demirel'e sunulan "2 bin
yılının Türkiyesi" başlıklı ra-
porda da şu bilgiler yer alıyor:
" 2 bin yılında. İskenderun-
Antakya-Cilvegözü, Gazian-
Başbakan Süleyman Demi-
rel, hükümetin 500 gününe yö-
nelik olarak hazırlık yapan mu-
. _ . a . . . halefet partilerıne." Çok rnesa-
„ „ i törlerde zıncirleme etkilen gö- tep-Şanı urfa. Ankara-Pozantı, milyon ton ilave linyit üretile- fe alınmıştır. Önümüzde daha
ve Alün Borsası nın. istan- rüldüğu için inşaat sektöründe- İstanbul-Bursa-Balıkesir-İzmir cektır. , ıki tane 500 gün •—"
bul un Beyrut un yennı doldu- • - ^^ - • - -
san-Ağn-Gürbulak arasında
demiryolu gerçekleştirilecektir.
İstanbul'a ikincı bir havaa-
lanı ile Atatürk lımanına ikincı
bır dış hatlar terminali ınşa edı-
lecek, Nevşehir, Bodrum. Çar-
şamba ve Şanlıurfa'ya bırer
uluslararası havaalanı yapıla-
caktır.
İstanbul'da. olimpık stat. 361
kilometrelık isale hattı öngören
Büyük Melen Projesi ve kongre
şarayı gerçekleştırilecek.
İzmır'de Alaçatı çevre tekno-
parkı. inşa edilecektır.
Madencilik alanında gerçek-
leştirilecek projelerle (Ankara'-
da trona) yılda 2 milyon ton ta-
bii soda. (Ankara'da Orta Ana-
dolu linyıtleri) ile 1.3 milyon
ton ilave linyit. (Kahramanma-
raş'ta Afşin-Elbıstan tevsi) 6
kadar tamsamlanrnış olacaktır.
2 bin yılında TÜRKSAT uy-
dusu uzayda dolaşıyor olacak.
doğal gaz taşıyan boru hat-
lannın yılda 40 milyar metre-
küp kapasiteye çılfanlması sağ-
Ianacak. DSİ'nin gerçekleşti-
receği ve bugünkü rakamlarla
toplam 155 trilyon liraya mal
olacak projelerle Doığu Ana-
dolu'da 1 milyon 800 bin hek-
tar arazı. Orta Anadolu'da 300
bin hektar. Batı Anadolu'da ise
250 bin hektar alan sulamaya
açılmış olacaktır."
'Daha iki 500 gün var"
racak dünyanın en önemli tica-
ret merkezı olmasını hızlandı-
racağıru aktaran Akman, Du-
bai'nın de bunu hedeflediğini
ancak iç piyasasının darlığı ne-
deniyle bu projeyi gerçekleştire-
medığıni söyledi. Alün Borsası
ve Alun Biriktirme Bankalan-
nın yatınmcı halkın kânnı uzun
vadede yükseltmesini sağlaya-
cağını dile getiren Akman ban-
ka sistemiyle yaünmcı halktaki
alün saün alma bilincinin yer-
leştirileceğini vurguladı. Ak-
man aynca yurtdışına oranla
daha ucuz oiduğu için altın al-
mak için Türkiye'ye akın eden
turistlerin bırakacağı dövizlerle
de Türk ekonomısi ve turizm
sektörünün gelişeceğini belirtti.
VVorld Gold Council(Dünya
Altın Konseyi) Türkiye Genel
Müdürü Murat Akman, alünın
doğuştan verilen hediyeler
nedeniyle Türk halkıyla güçlü
bir bağı bulunduğunu ve uzun
vadeli yatınmlarla elde edilecek
yüksek kâr oranlannın bu bağı
daha da güçlendireceğini dile
getirdi.
ki ortalama yüzde 22'lik artış
Türkiye ekonomisinin şu anda-
ki perfbrmansının olumlu gös-
tergesidir.
Enflasyonda da olumlu bir
tablo mevcuttur. Yılbaşı-yılso-
nu itibanyla toptan eşya fıyat-
lan indeksinde sadece 2 puanlık
bir artış olmuş. tüketici fıyatlan
indeksi ise 5 puan düşmüştür.
Kamu kesimi açığının milli geli-
re orarunda da olumlu bir geliş-
me sağlanmış. geçen yıl yüzde
14.4 olan bu oran bu yıl yüzde
otoyollannın inşası tamamla-
nacak, Alanya-Antalya arası
yeni bir karavolu ile bağlana-
caktır. İskenderun limanında
bir konteyner limanı ınşa edile-
cek. Yumurtalık derin limanı
tamamlanmış olacak. Marma-
ra Denizinde bir konteyner li-
manı ile, Tekirdağ'da bir liman
inşa edilecektir.
Ankara-İstanbul arasını 2 sa-
ate indirecek olan hızlı tren pro-
jesi tamamlanmış olacak, Eski-
şehir-Bursa-Gemlik ile Hora-
cektır.
Enerji sektöründe aralannda
Kayraktepe, Yedıgöz, Boya-
bat. Karkamış, Alpaslan 1-2,
Deriner, Afşın-Elbistan 5-6.
ünıteler, Çayırhan 3-4. Kan-
gal-3. ünite'nin yer aldığı çok
sayıda santral tamamlanacak.
aynca 1998'deki enerji açığının
giderilmesi için bu projelere ek
olarak Bursa'da bir Doğalgaz
kombine çevrim santralı. Bıre-
cik Barajı, Tekirdağ'da bir ter-
mik santral ile bir nükleer
santralin de yapımı 2 bin yılına
var.
Demirerden sanayi bölgesi ile ilgili kaygılara yanıt:
Burdur Gölü kirlenmeyecek
Av ve Yaban Hayatını Koruma Geliştirme ve Tanıtma
Vakfı, Başbakan'a gönderdiği ikinci mektupta, zaten
çeşitli sorunlarla karşı karşıya olan Burdur Gölü'nün.
Isparta Organize Sanayi Bölgesi'nin öngörüldüğü
biçimiyle yapılması halinde ölmesinin kaçınılmaz
olacağını kaydetti.
ĞÜLÇÎNILCÎ
Toperi: Köşk binasında
sorumluluk bakaıılığm
ANKARA (Cumhurivet Bü-
rosu) -Cumhurbaşkanlığı Söz-
cüsü Büyükelci Kaya Toperi. 10
yıldır tamamlanamayan Cum-
hurbaşkanlığı hizmet binası
yapımının uzamasının ve bu ne-
denle ortaya çıkan maliyet ar-
üşlarının sorumluluğunu, Ba-
yındırlık \e İskân Bakanlığı
bünyesinde aramak gerektiğini
söyledi.
toperi. dün yapüğı yazıb açık-
lamada, basında yer alan
"Cumhurbaşkanlığı hizmet bi-
nası yapımının uzadığı ve bu
nedenle maliyetlerin arttığı"
yönündeki haberlere değinerek
binanın yapımının Bayındırlık
ve İskân Bakanlığf nın sorum-
luluaunda olduğunu bildirdi.
Bina projesınin 1983 ynlında ya-
pılan bir yanşmayla seçildiğini
anımsatan Toperi, şöyle devam
etti: "Dığer devlet daireleri
inşaatlannda oiduğu gibi söz
konusu bına inşaatında da
CumhurbaşkanlığYnın hiçbır
yetki ve sorumluluğu yoktur.
Inşaatın 10 sene gibi uzun bir
sürede bıtirilemeyişi malıyeti
yükseltmiş ve sorunlan çoğalt-
mıştır. Ancak maliyet pahalıh-
ğının sebebi ve inşaatın 10 sene-
de bıtirilemeyişinin nedenini
anılan bakanlığın bünyesinde
BURDÜR - Başbakan SüJe>-
man Demirei, Burdur Belediyesi
ıle çeşitlı doğa korumaa kuruîuş-
lann Burdur Gölü kıyısında ku-
rulacak Isparta Organize Sanayi
Bölgesi ile ilgili kaygılannı dile ge-
tirdikleri \e projenin yeniden göz-
den geçırilmesini ıstedikleri mek-
tuplanna. "Burdur Gölünün
kırlenmesi hiçbir şekilde mümkün
değıldir. Zaten yapılacak olan Or-
ganize Sanayi Bölgesi. Burdur'un
da yararlanacağı bir tesis olacak-
tır" diye yanıt verdi.
Doğal Hayatı Koruma Der-
neği Genel Müdürü Nergis
Yazgan. Burdur Belediye Baş-
kanı Armağan İlci ve Av ve Ya-
ban Hayatı Koruma, Geliştir-
me. Tanıtma Vakfı Başkanı
Süha Lmar'a verdiği ortak ya-
reye göçmesı gıbı bir durum
hasıİ olacaktır" dedi.
Başbakan Süleyman Demi-
rel'in. yılın ilk genelgesi olarak
imzaladığı Sulak Alanlar konu-
sundaki genelgeye karşın. pro-
jenin yeniden değerlendirilmesi
ve sanayi bölgesinin yerinin do-
ğal yaşama daha az zarar vere-
cek alternatif bir alana kaydınl-
ması yenne "endışe etmeyin"
sözü. adı geçen kuruluşlann
tepkisine yol açtı.
Ölüm kaçınılmaz
Av ve Yaban Hayatı Koru-
ma. Geliştirme ve Tanıtma
Vakfı Başbakan'a gönderdiği
ikinci mektupta, zaten çeşitli
sorunlarla karşı karşıya olan
Burdur Gölü'nün Isparta Or-
ganize Sanayi Bölgesi'nin ön-
görülen yerde yapılması halin-
aramak daha doğru olacaktır. pıtta, Başbakan Demırel, ışsız- de ölmesinin kaçınılmaz olacağını
Cumhurbaşkanlığının bir so-
ruşturmaya muhatap gibi gös-
terilmesinin nedeni anlaşılama-
mıştır. "
VEFAT
Aile büyüğümuz merhum Mehmet ve
Vesıle Akkaş'ın oğlu, Suna Akkaş'ın
kayınbıraderi, Gürsu ve mehmet Akkaş'ın
amcaları, Mahır ve Başak'ın dedeleri,
Gürel Akkaş'ın kardeşı, Mustafa ve Zey-
nep Akkaş'ın babaları, Necla Akkaş'ın eşı
VEYSEL
AKKAŞ'ı
kaybetmenın derin üzüntüsü ıçındeyız.
Cenazesı 24.3.1993 Çarşamba günü öğle
namazını müteakıp 1. Levent Camıı'nden
kaldırılarak Zıncırlıkuyu aıle mezarlığına
defnedilecektır.
AİLESİ
lığin yaygın oiduğu günümüzde
sanayi kurulmasının kolaylaştı-
nlmasının kaçınılmaz bir ger-
çek olduğunu belirtti.
'Endişe etmeyin'
Başbakan. ilgililerin mektup-
lannda Rio Çevre Konferansf-
nı da anımsatmalan üzerine,
"Rio kararlan. doğanın korun-
masını amirdir. ancak ekono-
mik kalkınmayı da beraberinde
getinr. Eğer her konuda "Doğa
tahnp edilecek' diye itiraz vakı
olursa, ınsanlann başka bir kü-
Kraliyet
• Baştarafi l. Sayfada
yeniden düzenlediği '"Bisocosis
Populi" adlı yapıtta da bu te-
malardan çok soyut bir dans di-
line, biçimlerin ve hareketlerin
müzikle uyumuna dayanan an-
layışının izlerine rastlanabili-
yor.
Türkuaz 6. repertuvannda
Page'in yapıtlannın yanısıra
Dilek Evgin'in, müziği Hhan Us-
manbaş'a ait "İçimdeki çığlık"
ve Aysun Aslan'ın, müziği John
McLaughlin'e ait "Deja Vu"
adlı yapıtlannı sahneliyor.
"Siz belki kaülmıyorsu-
nuz. ama bızım Burdur gölü
konusundakı endişelerimiz.
yanıtınızı aldığımızdan bu yana
daha da artmıştır" denilen
mektupta. İzmit. İzmir ve Alia-
ğa körfezleri ile Sapanca Gölü
ve Porsuk çayının durumunun
sanayileşmede hangi hatalann
tekrarlanmaması gerektığine
çarpıcı birer örnek oluşturduk-
lan belirtildi.
Vakıf Başkanı Süha Umarile
2. Başkan Nurettın Özdebir'in
imzalannı taşıyan mektupta.
"Organize sanayi bölgesi için
düşünülen yeri 17-20 ocak ta-
rihleri arasında tekrar incele-
dik. Burada yapılacak bir sana-
yi kompleksinin gerek tanm
arazilerine, gerek göle olumsuz
etkilerini görmemek ve bunlar-
dan endişe etmemek mümkün
değildır" denildı.
Araştırmalan sırasında. ko-
nunun çevreye ve doğaya etki-
lennin bilgili. deneyimli ve ba-
ğımsız görüş oluşturulabilecek
bir biçimde incelettirilmiş oldu-
ğunu gösteren bir belge ya da
bilgiye rastlamadıklannı belir-
ten vakıf yetkilileri. Başbakan'a
yazdıklan mektupta şunlan
sövlediler:
"Organize sanayi bölgesin-
den hangı kentimizin yararla-
nacağı. bizim üzenndc durdu-
ğumuz bır konu değıldir.
Türkiye'nin yarannadır
Bu nedenle mektubunuzdaki
"Burdfır'un da yararlanacağı'
ibaresi bizi tereddüde sevketti.
Türkiye'nin bir bölgesinde ku-
rulacak herhangi bir tesis. tüm
Türkıye'nin yarannadır. Bu ne-
denle tesislerin kurulma kıstas-
lan arasında. kent ya da bölge
yarannın ilk ve tek kıstas olma-
ması gerektiğini düşünüyoruz.
Mektupta çevre ve doğa ko-
nusunda giderek bilinçlenen
halkın Burdur Gölü konusun-
da duyarlı olduğunun basına
yansıyan haberlerden an-
İaşıldığı belirtildi.
Göçe zorlanılmasın
Umar ve Özdebir. mektup-
lannın son bölümünde şu görü-
şe yer verdiler:
"Doğa tahrip edilecek diye
insanlann başka küreye göç et-
melerinin' gerekmeyeceğine,
ancak organize sanayi bölgesi-
nin daha uygun veekolojik açı-
dan daha az sakıncalı diğer bir
alana çekilmesınin. ilerde ya-
şanmaz hale gelecek bu yöre-
mizden ınsanlann gerçekten
göç etmek zorunda kalmama-
lan için yeterli ve gerekli olaca-
ğın ınanıyoruz. Bırçok yerde oi-
duğu gibi Burdur ve Burdur
Gölü'nde de sorun. insan sağlı-
ğı ve mutluluğudur. Yaban ha-
yatının yaşamayacağı yerde in-
sanlann hiç bannamayacağını
biliyoruz.'" Burdur'da şımdi
herkes organize sanayi bölgesi
savaşının sonucunu merakla
beklivor. Bundan sonraki geüş-
meler bakalım ne gösterecek.
iki tane
karşıhğını verdi.
Başbakan Süleyman Demi-
rel. "5 sene siyasi müddeti olan
ıktidardan. '500 günde herşeyı
yapacaksınız' diye hesap sor-
maya kalkarlarsa. onlara da
Allah selamet versin" dedı.
Demirel. dün Başbajcanlığa
gelişi sırasında gazetecilerin so-
rulannı yanıtladı. Başbakan.
muhalefet partilerinin. 500
güne yönelik olarak bayram
sonrası için hazırlık yaptıklan-
nın anımsatılması üzerine,
"Hoşgeldiler. safa geldiler. N'e-
reye geleceklerse. yapsın herkes
hazırlığın!" dedi. Eİeştirilmek-
ten ve eleşürilerin dozundan şı-
kayetçvolmadıklarını vurgula-
yan Başbakan. "Sadece bizim
açık bir rejimde istediğimiz şey
bunlann seviyesidir.
'Çok mesafe aldık'
Kişilerin ılibarianna ve şahı-
slanna tecavüz edilmemesı,
saldınlmamasıdır. Şerefvehay-
siyetlerin korunmasıdır. Çünkü
şeref ve haysiyet herkese lazım
olan birşeydir." dıye konuştu.
Demirel, şöyle devam ettı:
"Biz Türkiye'nin fevkalede
zor sorunlannı yüklendik geti-
nyoruz. Çok mesafe alınmıştır.
Önümüzde daha iki tane 500
gün var. Söylediğimiz şeylerin
hepsini birinci 500 günde ya-
pacağız diye kimse birşey de-
medi. Ama dediğimiz şey şu-
dur; bizim icraaümız hissedilır
duruma gelir, halk tarafından
hissedilir. 1993 yılının mart ayı-
nda halkı, yani çahşanlan, işçi-
leri memurlan. köylüleri enflas-
vona ezdirmedik. "Ezdirdiniz"
diye karşmıza çıkmalan lazım.
Bu bir. İkincisi, köylünün alın-
teri. göznuru, el emeğinin
karşıhğını verdik. "Vermediniz"
diye karşımıza çıkmalan lazım.
Ve bunu da zamanında ver-
dik."
'Allah selamet versin'
4 trilyon buğday parasını
zamanında. pamuk ve fıstık pa-
ralannı da makul süreler içinde
verdiklerini, pancar parasının
hiçbir yıl olmadığı kadar erken
verildiğini anlatan Başbakan,
çiftçiye ödenmemiş borç kal-
madığını vurguladı. Demirel,
"Onun içindir ki. herkes ne is-
terse söylesın. Gayet açıklıkla
söyiüyoruz. bız ne dediysek
yapük. yapmaya da devam edi-
yoruz. Fakat 5 sene siyasi
müddeti olan iktidardan, 500
günde her şeyi yapacaksınız
dıye hesap sormaya kalkarlarsa
onlara da Allah selamet ver-
sın '" dedi.
GOZLEM
UGUR MUMCU
• Baştarafi 1. Sayfada
de yayımlanan yayın organının adıdır. Bu yayın organının
1990 yılı kasım ayında Abdullah Öcalan'ın "Kürdistan'da
Türklük, İslamlyet ve Ulusal Kurtuluşçuiuk" adlı yazısında şu
görüşler savunulmuştu. Bu yazıda önemli bulduğumuz nok-
talar şunlardır:
1- İran devrimi, IsJaıpı Uerici temekte kuHanmış veya de-
ğeriendirmiş, devrimci ve antiemperyalist özünü ortaya çı-
karabilmiş ve büyük bir etkinlik kazanmışpr.
2- Dinin antiemperyalist, antisömürgeci bir temelde ve
halkın tarihi geieneklerine uygun bir mücadeie aracı olarak
kullanılmasına önayak olmak gerekir.
3- Özellikle Alevi mezhepsel çıkışlara değer biçiyoruz; da-
ha yakın ilişkiler kuruyor; düzene karşı gerçek muhalif ko-
numa getiriyoruz.
4- Dinin son tahlilde bir devrim Jdeofojisi olduğunu, en azm-
dan doğuştan bu anlama sahip olduğunu ve Islamın çıkışı-
nın da devrimsel bir çıkış olduğunu söyledik.
5- Islam ülkelerinde yeni bir Islami çıkış yaşanıyor. Islam
ideolojisi göninümü altında halklar, antiemperyalist tutum-
lara giriyorlar. İran bunun an açık uç noktası oluyor.
6- Aievilik, gerçekte bir Kûrt direnişçiliğinin tarihte gelişen
biçimidir.
7- Gerekli örgütlenmeleri yapmalıyız, tarikatlara ve mez-
heplere ulaşmalıyız.
Aynı gazetenin 1990 yılı ağustos sayısında "PKK 2 Ulu-
sal Konferans Kararlan" yayımlanrmştı.
Bu kararlardan önemli butduklanmızı da k/saca şöyle
özetleyebiliriz:
1- Dinleri ve mezhepleri PKK çevresinde örgüttemek;
2- Imamlar Biriiği'ni kurumlaşbrmak; dini kurumlarda ça-
lışmak ve bunlan ulusal kurtuluşun kurumlan haline getir-
mek, bu amaçla camileh propaganda merkezleri olarak si-
yasal amaçlar için kullanmak; hutbeleripropaganda amacı
jle değeriendirmek;
3- Aleviliği bir ulusal direniş motifi olarak e/e alarak özgün
bir yaklaşımla değeriendinnek; AlevUeri bir direniş gücü ola-
rak kullanmak;
4- Çeşitli mezhepleri, PKK ideolojisi açısından değerien-
dirmek;
5- Vfez/cflter ve Hıristiyanlan da PKK çevresinde örgütfemek,
& Bu amaçlarta yasal ya da yasadışı örgütfere girmek;
günlük yaşantıda Kürt dilini yaygınlaştırmak...
"özgürHalk" adlı ayiık Marksist derginin 1991 yılı şubat
sayısında da din konusunda şu görüşler savunulmaktadır:
— Din gerçeğıne komûnizm adı altında inkârcı yaklaşım,
geneide oiduğu kadar, özellikle Ortadoğu halklannda çok ten-
likeli bir etki yaratmıştır. Hatta denilebilir ki din gerçeğine in-
kârcı yaklaşım, diyalektik materyalizmin kaba uygulanması
anlamında olup, Ortadoğu devrimlerinin gelişmeyişinin de
önemli nedenlerinden biridir.
Almanya'da İran benzeri bir islam devrimi için kolları sı-
vayan eski Dıyanet işleri başkanvekillerınden Cemallertin
Kaiplan'ın Köln'de çıkardığı "Ummet-i Muhammed" adlı der-
gide "Kürtçü-islamcılık" desteklenmekte, fotoğrafı dergide
kapak yapılmakta ve Şeyh Sait övülmektedir.
1925 yılında Şeyh Sait lideriiğindeki ayaklanma "hilafet,
şeriat, Abdülhamid oğullanndan birinin sattanatnı temin" gibi •
dinsel görüntülü siyasal amaçlarla sahnelenmemiş miydi?
Kürtçülüğün sanldığı bu din silahı hiç de yeni değildir.
Kürtçüler islamcılara, İslamcılar da Kürtçülere yeniden
yaklaşıyorlarl
Kuzey Irak'ta gelişecek "Kürtçü-İstamctlık" hiç beklenme-
yecek "ittifaktar"da sağlayabilir.
Atatürk Ödülü
• Baştarafi I. Sayfada
toplantı sonunda bır acıklama
yapılmayacaktır" dıyerek.
açıklamanın Cumhurbaşkanı'-
nın onayından sonra yapılaca-
ğını bildirdi. Demirel. banş
ödülü adaylannın değerlendi-
rilmesi dışında. aynı oturumda
Atatürk Kültür Dil ve Tarih
Yüksek Kurulu'nun 1993 yılı
ilk toplantısının da yapılacağını
söyledi.
Başbakan'ın konuşmasın-
dan sonra basına kapalı olarak
devam eden toplantıda. adayla-
nn değerlendırilmesine geçildi.
Kurul. daha önce belirlenen 10
aday arasından seçilen KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf Denk-
taş. ABD'li eski senatör Robert
Byrd ve Belçikalı bir devlet ada-
mının durumunu değerlendir-
di. Edınilen bilgiye göre. göste-
rilen adaylann 3'ünun de
Türkiye ve Türklerle doğrudan
bağlantılı bulunmasının "ulus-
lararası ödülün subjektif kriter-
lere göre venldiği izlenimi vere-
bıleceğı" endışesıne ışaret edı-
Atatürk Kültür Dil ve Tarih
Yüksek Kurumi' Yasası'nm 90.
maddesı gereğince 1986 yılından
beri vertleri A<mtk Uhflls'raMİ
Banş Ödülü. geçen yıl Güney Af-
rikalı lider Mandeİa tarafından
"darbe liderlerine de venldiği"
gerekçesiyle reddedilmişti. Ödüf.
1986 yılında NATO eski genel
sekreteri Joseph Luns'a. 1987'de
Almanya Cumhurbaşkanı Ric-
hard Von Weızsacker'e verildi.
1988 yılında kimseye venlmeyen
Atatürk Banş Ödülü. 1989'da Ja-
ponya Prensı Takahito Mikasa'-
ya. I990'da 12 Eylül lideri ve.7.
Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e
layık görüldü. 1991 yılında da ve-
nlmeyen ödül. geçen yıl verilen
Nelson Mandeİa tarafından red-
dedilence, büyük tartışmalara
neden oldu.
Toplantıya. kurul üyelerinden
Kültür Bakanı Fikri Sağlar ile
Devlet Bakanı Mehmet Ali Yıl-
maz katılamadı. Atatürk Kültür
Dil ve Tarih Yüksek Kurulu ile
Atatürk Uluslararası Banş Ödü-
lü Seçici Kurulu'nun diğer üyele-
ri şunlar:
, - , . "Başbakan Süleyman Demi-
len toplantıda;
. bu durumun r e
l. Devlet BakanlanŞenfErcan,
Atatürk Banş Odülu açısından Gökberk Ergenekon. Dışişleri
yaratabıleceğı sakmcalara dık- Bakanı Hikmet Çetin. Milli Eği-
kat çekildi. Kurul daha sonra. -:
- n
'— " - ' ' •*" • •*•
"yasada belirlenen ölçütlere uy-
gun aday bulunamadığY' ge-
rekçesiyle Atatürk Uluslararası
BanşOdülü'nün bu yıl verilme-
mesini kararlaştırdı. Cumhur-
başkanlığı'nın onayına sunula-
cak olan kurul İcaran. yasa
gereğı Özal'ın onayından sonra
kamuoyuna açıklanacak.
Atatürk Uluslararası Banş
Ödülü için her yıl 10 aday sap-
tanıyor. Bu yıl belirlenen 10
aday arasında. Seçici Kurul'un
değerlendırmesine sunulan 3
kişinin dışında. Prof. Dr. Ah-
met Mumcu ile eski Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Perez
de Cuellar da yer alıyordu.
Galeri • Atöly» 232 64 26 • 23O 21 87
SeramikSergisi
2 51 Mart 1993,
noo-1800
( g ş
Is&lalCaddesHl
B«ogiu-İsön3ul TH 252 16 98
GÜNGÖRGÜNER
O C A R A N T İ S A N A T G A L E R I S I
Ş e r e f K e s k i n
Restn Seıgisi
3MManlf°5 U0C-18Ö0
ıPazargunlendşmda) Yonca
ModemSanat
Galerisi »^»^
Valikonağı Caddesi No 117/2 Nişantaşı-lsanbul Tfel- 230 39 80
METİN KARAYAĞIZ
Resim Sergisi
18 Mart- 13Nisan
GALERIM
IPBALDEM
Valıkonağ, Cad Akkavah Sok
No 22.3 »0200 Nışantas.
ISTANBUL Te) (1| ?32 «0 81
YENİULKE
NEWROZ ÖZEL SAYISI
- Kürt halkı Newroz'u Apo'nun çağnsına uygun kutladı.
- Adana'da Güvenlik güçlerinin ateşi sonucu iki kişi öldü
Vali Bekir Aksoy: "Adana başka diğer iller başka" dedi.
- Mersin'de görkemli kutlama: Panzer ve Özel Tim kuşat-
masına rağmen, otuzbİn kişi kutlamalara kaüldı.
- Batman'da gün boyu Newroz kutlamalan
- Van'da Vali'nin "Kepenk kapatana beş milyon ceza"
genelgesine rağmen halkın, büyük kepenk kapatma eylemi
24 Mart 1993'de bayilerde
tim Bakanı Köksal Toptan. Tu-
rizm Bakanı Abdülkadir Ateşk,
Genelkurmay Başkanı Orgeneral
Doğan Güreş. Milli Güvenlik
Kurulu Genel Sekreteri Ahmet
Çörekci. YÖK başkanı Prof. Dr.
Mehmet Sağlam. AKDTYK
Başkanvekili Prof. Dr. Utkan
Kocatürk, Yüksek Kurul üyeleri
Ord. Prof. Dr. Reşat Kaynar.
Prof. Dr. Hamza Eroğlu, Prof.
Dr. Şükrü Elçin. Prof. Dr. Yük-
sel Ülken ve Banş Ödülü Kurulu
üyelen Prof. Dr. Necdet Serin.
Prof. Dr. Orhan Oğuz. Prof. Dr.
Rıfkı Salim Burcak."
Devlet Bakanı Ercan toplantı-
dan sonra yaptığı açıklamada.
kurul karannı Cumhurbaşkanı'-
nın onayından önce açıklamanın
ilgili yasaya aykın olduğunu. ka-
rann 23 Nisan 1993 tarihine ka-
dar onaylanacağını bildirdi. Er-
can. Cumhunyet'in sorulannı
yanıtlarken, Mandela'nın geçen
yıl ödülü reddetmesıne ıîışkin
olarak. -Türkiye'nin bölünmez
bütünlüğüne karşı faaliyetler
içindeki mihraklann böyle bir so-
nucu sağladığını" öne sürerek.
"Yoksa adamın reddedeceği
yoktu" değerlendirmesinı yaptı.
Ercan toplantıda aynca.
Atatürk Kültür Dil ve Tarih
Yüksek Kurumu çalışmalannın
da ele alındığını belirterek. şu
açıklamayı yaptı:
•"Kurumun. Atatürk milliyet-
çiliğirun ışığında TC'nın ülkesı ve
milletiyle bölünmez bütünlüğü-
nü, bütün vatandaşlanmızın milli
bırlık ve beraberlik içinde milli ül-
küler etrafında toplanmasını
amaçlayan faaliyetlerinin. ülke
çapında daha etkinlik kazanması
için bütün devlet kuruluşianyla'
işbirliği halinde olması uygun bu'r
lunmuştur."
Ehlıvetımı kaybettım
• Hükümsüzdur.
A SUMAS EMl:\ E ERBİLEK