Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10MART1993 ÇARŞAMBA HABERLER Medya Güneşi, Direniş ve Azadi toplatıldı • İstanbıl Haber Servisi- Medya Güneşi ve Direniş dergîlenyle Azadi gazetesi İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından toplatıldı. Medya Gûneşi'nden^apılan yanlı açıklamada, istanbul 3 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin toplatmaya gerekçe olarak, "Bahar Sendromu" ile "Dünden Bugûne Uzanmak" başlıkh yaalarda "devletin bölünmez bütünlüğü aleyhine propaganda yapıldığının" gösterildiği belirtildi. Medya Güneşi'nin 22'nci sayısı da daha önce toplatılmış ve gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Osman Aytar tutuklanarak, cezaevine gönderilmişti. Azadi Gazetesi'nden yapılan açıklamada da gazetenin okurlanna ulaşmasıru engeüemek için toplatma karannın alındığı vurgulanarak '"Ancak Azadi ınatçıdır ve kararlılıkla tüm insan hak ve özgürlüklerinin kazanılması ve korunması yolunda üstüne düşeni basın . olarak yerine getiuıme çabasını sürdürecektir" denfldi. Direniş Dergjsi'nin 16'ncı sayısı da. "93 Nevvroz'u ve Türkiye'de HEP" başlıkh yazıda bölöcülük yapıldığı savıyla toplatıldı. HEP'liler Köşk'e çıktı • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Cumhurbaşkanı Turgut Özal. HEP Genel Başkanı Ahmet Türk başkanlığındaki bir heyeti Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Türk, Köşk'ten aynhrken görüşmenin kendi istekleri üzerine gerçekleştiğını söyledi. Türk, görüşmeyle ilgili olarak ""Sayın Başbakan ve İçişleri Bakanı. nevruz kutlansın. diyorlar. Diğer taraftan uygulamalara baktığımızda bunun olmadığı kendiliğınden ortayaçıkıyor. Bu konudaki endişelerimizi Cumhurbaşkanımıza ifade ettik. Bu konudaduyarlı alacaklannı ve gereldi- • hassasiyeti göstereceklerini ifade ettiler'dedi. TBMM bünyesinde oluşturulan komisyon, incelemesini birkaç gün içinde bitirecek Hayali ihracatraporulıazır KEMAL YURTERİ ANKARA - TBMM bünyesınde ça- hşmalannı yürûten Hayali İhracat Komisyonu, yaptığı incelemeleri önü- müzdeİci günlerde sonuçiandıracak. Komisyon başkanı DYP Niğde Millet- vekili Mahmut Öztürk, komisyonun iki önemli belgeyi beklediğini ve belgelerin gelmesiyle birlikte komisyonun çalış- masını tamamlayacağını söyledi. Öz- türk, komisyon çahşmalanna ilişkin Cumhuriyet'in sorulannı şöyle yanıtla- dı: - Komisyonun çalışma süresi vakında bitiyor. Çalışmalarınızı bitirebilecek mi- siniz? ÖZTÜRK -Çok titiz bir çalışma yü- rütmernize karşın. işlerimiz vakında bi- tiyor. İncelemenın bitmesinin ardından her şeyi acıklayaçağım ve bunlan yaz- maya başladım. İki belge bekliyorum. • Komisyon başkanı DYP Niğde Milletvekili Mahmut Öztürk, „ komisyonun iki önemli belgeyi beklediğini ve belgelerin gelmesiy- is fedfk le birlikte komisyonun çalışmasını tamamlayacağını söyledi. gönderin diye. Başbakanlık Başka da beklediğim bir şey kalmadı. Belgelerden birini Merkez Bankası- ndan bekliyorum. Diğerini de Planla- madan bekliyorum. Merkez Bankasf- ndan beklediğim, Mehmet Ali Yılmaz ıle ılgıli. Orada bir fırma kanşıklığı var. 4 tane aynı isimde fırma var. Bunlann hangisi Yılmaz'ın firması onu bekliyo- ruz. Planlamadan beklediğim çok üst düzey birbürokrat hakkında. Çok fazla ayncalıklar verilmiş bu kışıye ve halen bu şahıs görevdedir. İşin çok çirkin bo- yutlan var. açıkladığımız zaman mılle- tin ayağının altındaki toprak kayacak. - Merkez Bankası'ndan beklediğiniz belgelerde, fırmanm Sayın Yılmaz'a ait olduğu ortay a çıkarsa ne y apacaksınız? ÖZTÜRK - Tutumum doğrudan ya- na olacaktır. Ondan kimsenin şüphesi olmasın. Zaten gizleyemem. Diğer par- tililer de var. En ufak şekilde bir siyasi parti adına soruşturma yapmıyorum. - Sizin Başbakaıüık Teftiş Kurulu ile ilgili yaptığınız > azışmalar var. Soruştur- mayı bize devredin diye. ÖZTÜRK -Olayın iç yüzü şöyle. Ben Hayali İhracaat komisyonu başkanı olunca, hem Başbakanlıkta, hem de Meclis"te soruşturma yapıldığını gör- düm. Araştırmalara başladığım zaman, devletin elinde o kadar dağınık bir liste vardı ki hangi fırma nereye kanşmış. ne- rede ne var, bu belli değjldi. Biz bütün kamu kunıluşlanna yazdık; elinızde ne bu belgeleri aldık. bütün dosyalan ince- ledik, kendi kayıtlanmızı tuttuk. Baktık ki, bunlar soruşturma. Bunun üzerine bütün belgeleri Başbakanlığa iade ettik. Siz soruşturmanızı sürdürün dedik. Ev- raklar bana 1992 yılının mayıs ayında geldi, biz bunlan temmuz ayında ver- dik. İki ay bunlan tuttuk. Evraklar bana geldığinde bu ikincisi açısından evraklann yüzde 85'i ölmüşdurumday- dı. Zaman aşımını fark etüğimiz zaman kurumlan uyardık; bunlar için soruş- turmayı başlatın dedik. Evraklann kal- dıgı süre yanlızca iki ay. Üstelik evrak- lan ben istemedim. Bizımle birlikte çalışan ve Başbakanlık'tan gelen bir uz- man var. O istedi ve daha sonra geri in- celemenin ardından gönderilmesi ge- rektiğini söyledi. Aykut, Ozdemirve Şıvgın'a soruşturma ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) -ANAP döneminin Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Ba- karu İmren Âykut. Sağlık Ba- kanı Halil Ş'vgın ve Devlet Ba- kanı İbrahim Ozdemir'ın usul- süz işlemler yapuklanna ilişkin müfetüş raporu, TBMM Baş- kanlığı'na sunuldu. Başbakan Süleyman DemireTin imzasım taşıyan yazıda, üç eski bakan hakkında soruşturma açılması istendi. Meclis'in dünkü birleşimini yöneten TBMM Başkanvekili Yddınm Avcı. usulsüzlük id- diası olan eski bakanlar hak- kında soruşturma açılabilmesi için 45 imzalı önerge gerektiğı- ni, bu nedenle dosyalann rnıl- letvekillerinin incelemesine açılacağını söyledi. Başba- kanlık tarafından hazırlanan ve TBMM Genel Kurulu'nda okunan sunuş yazısında, Eşki Bakanlar İmren Avkut ve İb- rahim Özdemir'in konaklama ücretlerini Etibank Genel Mü- dürlüğü'ne ödettfkleri, Sağlık eski Bakanı Halil Şrvgınm da, video kaseti yapurmak içjn Sağlık Bakanhğj ıle Sağhk Eği- tim Vakfı arasında yaptığı soz- leşme ve ışiemlerde'usulsüzlük yapuğı ifade edildi. Kadın kuruluşlan tasanya ilişkin eleştirileri ortak bildiriyle açıkladılar ACIKAYIP Toplumumuzun değerli üyesi EMO Yönetim Kurulu eski üvelerinden DEÜ Elektnk veElektronik Mühendıslıği Bölümü y kuruculanndan Elk. Y.Müh. Prof. Dr. HAKKIŞÜKRÜ ORANÇ'ı (1932-....) 9 Mart 1993 larihınde yitirdik. Ailesine ve tüm teknik eteman camiasına başsaelıâı dıli\oruz. TMıMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI Not: 11.3.1993 Perjembegünuöğle namazında Alsancak Camıı ntkn kaldınlarak Ze\lınalanı Mezarlığı nadefnedılecektir S.S. GAZETE MUHABIRLERIIŞÇI KONUT YAPIKOOPERATİFI YÖNETİM KURULU'NDAN Sicil No: 99076/44917 1992 yılı olağan genel kurul toplantısının 15 Nisan 1993 Per- şembe günü saat 11.00'de kooperatif merkezi olan Etiler Ulus Yolu Gazete Muhabirleri Sitesi E/1 Blok altındaki salonda ve aşağıdaki yazılı gündemi görüşmek üzere toplantıya çağrıl- masına, çoğunluk sağlanamaması halinde ikinci toplantının da aynı mahalde, aynı gündemi görüşmek üzere 8 Mayıs 1993 Cumartesi günü saat 11.00'de yapılmasına oy birliğı ile karar verildi. YÖNETİM KURULU GÜNDEM: 1. Yoklama, açılış ve genel kurul divan heyeti seçimi, 2. Divan heyetine genel kurul toplantı tutanağını imzalama yetkisi verilmesi, 3. Yönetim kurulu 1992 yılı faaliyet raporunun okunması, müzakeresi ve kabulü, 4. 1992 bilanço ve gelir-gider durumunun okunması, mü- zakeresi ve kabulü, 5.1992 yılı denetçiler raporunun okunması, müzakeresi ve kabulü, & Yönetim kurulu ve denetçilerin 1992 yılı faaliyetlerinden dolayı ibraları, 7. Üç asil ve üç yedek yönetim kurulu üyesi ile iki asil ve iki yedek denetçi seçimi ve aylık huzur haklarının tespiti, 8. Dilekler ve kapanış. T.C. DİNAR İCRA TETKİK MAHKEMESİ 991/92 992/106 Davacı Ahmet Akkoç tarafından davalı Yaşar Karaaslan aleyhine açılan takibe itiraz davasımn yapılan duruşması sonucunda davanın kabulüne, Dınar tstasyon mahallesi Gerenlik mevkisinde kain dava- cıya ait 195 ada 10 parsel sayılı ev üzerindeki haczin kaldırılmasına karar vcrildiginden davalıya tebligatın ilanen yapılmış olması nede- ni ile karar tebliğinin ilanen yapılmasına karar venldiğınden davalı Yaşar Karaaslan'a karar tebligi mahiyetinde olraak üzere ilan olu- nur. 19.1.1993 Basm: 46501 MELIS SÖKMEN ft BOklMT SBtT CflFE BflR BtyojlaiM Mr toüi • • Rcı: 243 (3 9S Isa kimdir? Doğumu ile Tarihı Başlatan, Yaşamı ıle Tarihe Yön Veren Isa'yı Tanıyor musunuz? İsa'yı Anlatan Kıtaplarımızin Ana Mesajını içeren Tanıtım Kitapçığımızı İsleyiniz. P.K.112(C)Üsködar/lst Boşaıuııa İstanbul Haber Servisi- Bo- şanmalarda bekleme süresinin üç yıldan bir yıla indınlmcsini öngören yasa değişiklıği öneri- sine, İstanbul'daki kadın örgüt- leri de tepki gösterdi. Türk Hu- kukçu Kadınlar Dernegi Baş- kanı Prof. Dr. Aysel Çeliker, İ.Ü Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygulama Merkezi Başkanı Prof. Dr. Necla Arat. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof.Dr. Tür- kan Saylan ve Kadın Araştır- malan Derneği Başkanı Gülse- vil Erdem. ortaklaşa yayınla- kadıntepkisi dıklan bildiride. önerilen yasa değişikliğininin toplumsal ada- let ilkesine aykın olduğunu vur- guladılar. Bakanlar Kurulu. Adalet Komisyonu ve TBMM üyeleri- ne de gönderiien bildiride Türk Medeni Kanunu'nun 134. 8 İVIarf c a r l r ı c ı K a c i ı n Ese«"leri Kütüphanesi'nde gerçekleştirilen şenlikte de biraraya gelen O İVlitTl Ş a i K Ü » ! kadmja,-, 8 Mart için bestelenenyeni birşarkıvı seslendirdiler. "... Çok ko- nuşmak > aktşmaz sana / Anlamadığın işe karışma / Sokaklar erkeklerindir / Yürürken fazla kırıtma / Oktıyup boşuna gözlerini vorma / Okumaktan önetnlidir koca / İş bulup çalışırsan ne âlâ / Ama koca. elinden rutan. ha.vatı anlatan koca ah koca...". Sözleri Meltem Ahıska'\a, müziği Ayşe TütüncüVe ait şarkıvı sesiendirenler arasında Deniz Türkali de vardı. Türkân Şora>, Pınar Kfir ve Aslı Aitan'ın. Ka- dm Eserleri Kürüphanesi \ ayını ajandayı imzaladıklan şenlikte Asuman Görgün'ün soKstliğinde, kadm müzisyenlerden oluşan Lale Grubu Türk Sanat Müziği'nden örnekler \erdi. Maddesi'nin değiştirilmesi hakkındaki yasa tasansma iliş- kin kadın örgütlerinin görüşü şöyle özetlendı: "Bilindiği gibi, Medeni Ka- nunumuza göre, 'eve bakan ve kocasının yardımasf olan ka- dın, yıllar sonra boşanmak zo- runda bırakjldığında toplum yaşamına uyum sağlayacak ekonomik ve diğer donanım lardan yoksun kalmaktadır. Evlilik bağı. çalıştığı halde, sosyal güvenlik kurumlanndan yararlanamayan veya ev kadını konumunda olan kadınlann sosyal giivenceleri açısından hâlâ çok büyük bir önem taşı- maktadır. Çünkü, bu durum- daki kadınlar, sosyal gıüvenlık kurumlannm sağbk, emeklilik ve diğer hizmetlerinden ancak, eş sıfatıyla yararlanabilmekte- dirler. Boşanan kadın, bu sos- yal veya ekonomik güvenceyi yitirmektedir. Üç yıllık bekleme süresinin .bir yıla indirilmesinin mahke- melerdeki iş yükünün azaltıl- masıyla hiçbir bağlantısı yok- tur. Çünkü, boşanma talebi, açılmış bir davanın reddinden itibaren üç yıl geçtikten sonra yeni bir dava olarak mahkeme- lere intikal etmektedir. Sürenin bir yıl veya üç yıl olması, yargı- ya asla farkh biryük getirmeye- cektır." METROPOL ATİLLA DORSAY Bizim Dev Adamlarımız ANKARA - İstanbul'daki karakışa inat, güneşii günler yaşayan bir Ankara'da 5. Ankara Uluslararası Film Şen- liği, kentin yaşamına başka bir canlılık katmış. Metro kazıları nedeniyle trafiği Istanbul'dan bin beter, soguk geçen bir kışın ardından tomurcuklarm açsam mı açma- sam mı diye duraksadığı başkentte, çoğunluğunu genç- liğin oluşturduğu bir kalabalık, sinemaları dolduruyor, panellere katılıyor ("EleştirmenlerTürk Sinemasına Ba- kıyor" konulu panelde, biz 6 sinema yazarını tam üç bu- çuk saat terlettiler), "beyaz geceler" başlığıyla, "sa- baha kadar 3 film" gösteren salonlar adam almıyor. Ama festivale açılışta damgasını vuran, bir "masal devi." Yaşar Kemal. iri cüssesiyle sanki her şeye herke- se üstten bakıyor, açılış gecesi konuşmasıyla bu sanat- sal olayın, kendisini de aşan politik anlamını vurguluyor. 40 yıldır kitaplarının Türkiye'de sinemalaşorılamadıgını, devletin bu konudaki ısrarlı karşt çıkışının öyküsünü an- latıyor. "Ince Memed", Türk sinemasında belki 20 kez filme alınmış. Ama hiçbir zaman gerçek adıyla, gerçek kimliğiyle değil. Yıllar boyu süregelen inanılmaz yasak- lar, Türkiye'de 600.000 satmış. gerçek anlamda halka mal olmuş bu dev romanın, bu dünya edebiyatı başyapı- tının bu ülkede filme almmasını engellemiş. Peter Usti- nov'un gidip Yugoslavyalarda çektiği "ince Memed"in ne menem bir şey olduğunu ise geçenlerde bir TV kana- lında gördük. Yaşar Kemal, açılış gecesi sannede birküçücük, ama sinemamıza yaptığı katkılarla devleşen oyuncuya, Nu- bar Terziyan'a "emek ödülü'nü veriyor. Tam 85 yaşın- daki Terziyan, bizlere sıkıntılarından, yoksunluğundan, ölen karısından, baskıcı gelininden yakınıyor. Bir traji- komedi mi? Hayır. Sanata bunca emek vermiş kişileri- mizi bile baş tacı edeceğimize, böylesine kendi haline koyvermiş olmamızın getirmesi gereken utançla, daha ziyade bir dram... Yaşar Kemal de Terziyan'ı teselli ede- yim derken "bu sevgiyle ölmek bile güzel" deyip bir ayağı çukurda bir ınsana ölümden söz ederek pot ktrı- yor. Ama Yaşar Kemal, çok önemli şeyler de söylüyor. Tam 17 yıldır ilk kez Türkiye'de TV'ye çıktığını (o akşam, biraz önce Seynan Levent'in programına katılmıst) anım- satıyor. Yazında, sinemada çektiklerini anlabyor. Tür- kiye'nin demokratikleştiğine de bu festival vb olayların yararına da inanmadığını belirterek feştivalin yöneticisi sevgili Mahmut Tali Ongören'in saçlarını diken diken ediyor. Ama sonra gönlünü de alıyor Ankara Festivali'- nin, yararını bel^rtiyor. Bu tür etkinliklerin, demokrasi yolunda birer "yarım adım" olduğunu söylüyor. Ne denli "acı ilaç " da olsa bir masal devi gibi aramızda dolaşan bu iri yarı Çukurovalı'nın sözlerine hak vermemek müm- kün mü? Dünyada Türk kültürü denince tek akla gelen, en ünlü yazar, sanatçı, başkan ve bakanlarla dostluk dü- zeyinde ilişki kuran bir Yaşar Kemal'in başyapıtı roman, hâlâülkesindefilmealınamadıysaresmi-özeltelevizyon- lara 17 yıl aradan sonra ilk kez o da çağdaş bir yapımcımn anlayışıyla çıkabildiyse, Yaşar Kemal'in "acılığı" haklı değil mi? Evet, bu dev adamlar, yaptklarıyla, girişimleriyle, üfettikleriyle, düşünceleri ve eylemleriyle çağımıza ve dünyamıza çok şey kazandırıyorlar. Onların değerini hep bilelim ve bildiğimizi de bugün yaptığımızdan çok dahayoğunvekesinbiçimdegösterelim. ,, ,., Turan Dursun, Çetin Emeç, Bahriye Üçok ve Musa Anter gibi UĞUR MUMCU'nun da karanlık güçlerce katledilmesini lanetliyoruz ve ardından yüz binlerin söylediklerine katılıyoruz: "KATİLLER AÇIKLANS1N, HESAP SORULSUN!" BREMEN - TÜRKİYELİ ÖCRETMEIVLER VE EĞtTtMCİLER GİRİŞLMİ Sevgili UĞURMUMCU Laik, demokratik, özgür, onarlu ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'mizi çağdaşhğa giden yolda engellemek isteyenler amaçlanna uîaşamayacaklar. Tüm umutlannm gerçekleşeceği bir Türkiye, sonsuzluğa değin seni unutmayacakür. KIRKLAREÜ-METKO SİZİ KANADA'YA GÖTÜRÜYORUZ Yeni dünyanın bu en güzel ve modern ülkesinde Ingilizce öğrenmek istiyorsanız BİMEKS'i arayın. Bimeks Dış Tlcaret Ltd. Ştl. Tel.: (1) 373 52 45 - 373 52 94 - 372 55 56 T.C. Ç.KALE 1. İCRA DAİRESİ Dosya No: 1992/2037 İLAMSIZ TAKtPLERDE ÖDEME EMRİ 1- Alacaklı ve varsa vekilinin adı, soyadı ve ikametgâhı: TEK Ça- nakkale Elektrik Dağıtım Müessesesi - Av. Muslafa Öztok - Kemal- yeri Sokak 3/B Çanakkale, 2- Borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı ve ikamet- gâhı: Ö. Faruk Altıkardeş - Bolayır Gelibolu Çanakkale, 3- Alacagın Türk parasıyla tutarı, faiz raiktarı ve işlemeye başla- dıgı tarih: 41.506.619 TL enerji bedeli, gecikme bedeli, KDV olarak kurum alacağımn 5.10.1992 tarihinden itibaren işletilecek % 52 ti- cari faizi, icra giderleri, avukatlık ücreti ile birlikte tahsili. 4- Senet ve tarihi ve senet yoksa borcun sebebi: Elektrik kullamm sozleşmesi ve elektrik faturalan ile borç döküm tablolan. 5- Bir terekeye karşı yapılan takiplerde mirasçıların adı, soyadı, şöhret ve ikametgâhları: İş bu ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren borcu ve takip mas- ranannı yedi gün içinde ödemeniz (teminatı vermeniz), borcun ta- mamına veya bir kısmına veya alacaklının takibat icrası hakkına dair bir itarızınız varsa, senet altındaki ımza size ait degilse yine bu yedi gün içinde ayrıca ve açıkça bildırmenız, aksi halde icra takibinde bu senedin sizden sadır olmuş sayılacağı, imzayı reddetliğiniz takdırde mcrci önünde yapılacak duruşmada hazır bulunmanız, buna uymaz- sanız vaki itirazınızın muvakkaten kaidırılacağı, senet veya borca iti- razınızı yazılı veya sözlü olarak icra dairesine yedi gün içinde bildirmediğiniz takdirde aynı müddet içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulunmanız, hiç mal beyanında bulunmaz veya yanlış be- yanda bulunursanız hapisle cezalandınlacagımz, borç ödenmez ve- ya itiraz edilmezse cebri icraya devam edileceğı, takibe itiraz ettiğiniz takdirde, itirazla birlikte tebliğ giderlerini ödemeniz aksi halde itiraz etmemiş sayılacağınız, ihtar olunur. Basın: 46553 "Mert dayanır, namert kaçar" Sevgili UĞUR MUMCU sen meıttin, seni vuranlara ise namert sözü bile iltifattır. 45 gün oldu, katillerden hâlâ bir haber yok... ÇANAKKALE'DEN BtR GRUP ÖĞRETMEN: Huriwl Civelik, İbrahim Bekem, Halice Bekem, Ö. Demir Aylepe. Hasan l'ygun. Cemil Mutlu. Tfirkan Öztekin, Himmel Demir, Bin ali Ccylan, Mehtap Oylan. Nahit YUrel. Ahmet Düzgttn. Osman Sezgin, Reyhan Seıgin, Muhlk Akla^, Ali Bavkal. Hilmi Koç. Ajsel Koç,* Hayati Oıen. Halil Ardın. Ziya Ö»-an, Asude Bayram. hhan Seçer, Tnncer Gflven. Dursnn Kösc Sadeltin Köksal. Erol Saka, Emin Solmaı. Renui tnlepe Ahmet Cambaz. Mehmet Saracojtlu. Saim ErtUn, Osnuııı Erkan. Bönyamin (iümüş, Sevil Günj, Serinç Tıhmaı. Güzin Yttcel. Neclâ Yücel. Mustafa \a«ar. Ismail E^eiı. Ne«e Kaçar. Rabia Yüksel. Hanife GUrböı. Yılmaz Öryörtk. Mustafa Karaduman. Vilgün Pınar, Yttiuei Ar, Seher Co«kan. Muhlerem Yarnz, Şaban Ban^. Necla Sakalta«. Ali Ekici. Ismet Tetik. Mıutafa l slan, Huri Uslan. Hamiyet Dağlı, Alâattin Ozkurnaz. Alâettin Çıplak, Rıdvan Yflce. Nııray Yüce, Hüeeyüı l rnn. Santi Cirgin VEFAT Aile büyüğümüz ' MÜMR ONUR'ukaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Cenazesi çarşamba günü (bugün) öğle namazını müteakip Teşvikiye Camii'nden kaldınlarak aile kabristanında defnedilecektir. EŞİ: HAJVDAN ONUR EVLATLARI: ŞELALE BOITNER. ALİ ONUR TORUNLARI: ELA, KAAN, SEDA NOT: Çelenk gönderilmemesi rica olunur. Arzu edenJer Türkiye Kanserle Savaş Vakfı'na bağışta bulunabilir. Tasan bugüne kadar gerçekleşmedi Yerelyönetim reformbekliyor • İçişleri Bakanhğı'nca hazırlanan ancak henüz yasallaşamayan "Yerel Yönetimler Reform Ta- sansı" yasallaşacağı günü beklerken, anayasada yapılması düşünülen değişiklikten yerel yönetimler de yararlanmak istiyor. Bodrum'dan arkadaşımız CATHERİNE BÜTÜIVü iki ay içinde kanser tedavisi için Londra'ya göndermemiz gerekiyor. Tıp camiasındaki ve İnsan Haklan Derneği'ndeki dostlannı ve insana duyarlı herkesi dayanışmaya çağırıyoruz. HALUK GERAY Bağışlar Vakıflar Bankası, Bodrum Şubesi 2006078 nolu hesap REMZt GÖKDAĞ DYT-SHP koalisyonunun hiikümet programında yer alan yerel yönetimlerIt ilgili vasalar- da yapünıası düşünülen deği- şiklik bugüne dek gerçekleştiri- lemedi. İçişleri Bakanlrğı'nca hazırla- nan ancak henüz v asallaşama- yan "Yerel Yönetimler Reform Tasansı" yasallaşacağı günü beklerken, anayasada yapılma- sı düşünülen değişiklikten yerel yönetimler de yararlanmak isti- yor. Sözen'in görüşleri Yerel yönetimlerde yapıla- _ çak değişiklikle ilgfli olarak ' İçişleri Bakanlığı'na görüşlerini gönderen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sö- zen. özellikle idari ve mali vesa- yetlerle ilgili sorunlann ve mev- zuattan kaynaklanan probtemle- rin giderilınesi gerektiğini bil- dirdi. Sözen, tüm girişimlere karşın büyükehir belediyeleri- nin sımrları içinde tahsil edilen vergi gelirlerinden bu belediye- lere aktanlacak payın yüzde 5'- teo yüzde. 6'ja çıkartılmasınm hâlâ gerçekleştirilemediğini söyledi. 1580 sayılı yasamn za- manın sartlarına cevap vereme- diğini, 3030 sayılı yasamn ise bir çerçeve yasası olduğunu ifa- de eden Sözen, bunun siyasal anlaytşlann birleştirilmesi yö- nünden ciddi sorunlar doğur- dunu belirrti. 1981 yüında yü- rürlüğe giren 2464 sayılı Beledi- ye Gelirleri \ asası'nda vergi üst sınırlarının çok düşük kaldığını kaydeden Nurettin Sözen bun- lann yükseltilmesinin zonınlu olduğunu belirterek şunlan de- di: "İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi. kentin sorunlarına çok dar mali olanaklarla yaklaşmak zo- runda kalmaktadır. Oysa 8 mil- yon nufusu ve yıllık yüzde 4.5 oranındaki nufus artîşı ile İs- tanbul'un sorunlarına 10 tril- yonluk bütçe olanaklanyla yanıt vennek nemen henien olanaksız görünmektedir. 1992 yılında İstanbul'da yaratılan 300 trilyon lira tutanndaki kat- ma değerin ancak yüzde 3.3'ü belediyeye aktarümıştır. Bu ge- lir düzeyi ile sorunlara çözüm bubnak olanaksızdır. Kanun- larda yapılacak düzenlemelerle bu sorunlann aşıunası gerek- mektedir." Mimarlar Odası Başkanı Ok- tay Ekinci, Türkiye'de yerel yö- netimlerin katılımcılık yerine tek adam yönetimi anlayışını ve özellikle vesayeti esas akbğuu, bu anlamda yerel yönetimjerin Batı'daki örnekleriyle çeliştiğini söyledi. Sağlıklı bir kentleşme ve uygar bir toplum için yerel yönetimlerdeki monarşik yapı- lanmayı değil, demokratik ya- pılanmaM kollayan ve geliştiren bir hukuk reformuna ihtiyaç ol- duğunu kaydeden Ekinci, şun- lan dedi: "Anayasadaki yeni yaklaşun yöresel demokratik oluşumla- nn yerel yönetimlerle bir arada kente dönük sorumluluklan or- taklaşa üstlenmelerine ve de- mokratik denetimi gücJeodiril- miş bir ekonomik özgürlük an- layışuıa ağıruk veriimesine dö- nük olarak ele alınmalıdır. Buna baglı olarakj özellikle hemserilik bilincinin örgütien- miş topluma donüşmesi yönün- de de bunu özendirecek ve ko- ruma altına alacak bir yerel yö- netim hukuku genştirümeli- dir." Bağımsız yönetim İstanbul Teknik L nirersitesi öğretim üyelerinden Prof.Dr. Mete Tapan da yerel yönetim- lerin daha bağımsız ve özgür bir sisteme kavuşturuhnası gerek- tiğini söyledi. Yerel yönetimle- rin mali özerkliğinin sağlanma- sı gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Tapan konuyla ilgili şunlan söyledi: "Yerei yönetimlerde merkezi hükümetin vesayetinin azaltıl- ması gerekiyor. Hiç kanşmasm demiyorum. Üniter bir devletiz. Merkezi hükümetin genel bir koordinasyonu olabilir. Her- şeyden önce yerel yönetimlerin mali özerkliğinin olması gereki- yor. Örneğin İstanbul'dan top- lanan gelirlerden belediyenin aldığı pay arttınlmalı. fstan- bul'dan toplanan vergi gelirleri tekrar İstanbul'a dönmeli."